- 14 Ekim 2016
- 7.066
- 47.622
- 548
- Konu Sahibi Kazuletbagyan
-
- #101
Bence de. Ataerkil erkek madem. Size demeli ki sen evde çocuk büyüt ben icabında günde 25 saat çalışıp evimi gecindiririm der. Sizin eşiniz ne modern ne ataerkil ne de çağdaş. . Buna bencil denir. Öküz denir. Cikarci denir..K Kazuletbagyan Eşim ataerkil diyorsunuz da benim bildiğim ataerkil yeşiten bir "adam" eşine bu lafları etmez gerekirse ekmeğini taştan çıkarır yine de ailesinden emanet aldığı kendine eş diye aldığı bir kadına bu lafları etmez..
Eşiniz bildiğiniz menfaatçi bir "erkek"
Benim eşim de doğulu ama şu an işi bırakıyorum desem dünyalar onun olur.. İnanın bana.. Ben ne yapar eder size bakarım çalışmak zorunda değilsin ne zaman istersen evinde otur oğlumuzu sen büyüt diyor..
Bu kadar yüz vermeyin bu adama..
Biliyorum. Çok iyi biliyorum bunları. Ama özgüvenim çok kırıldı. İnsan içine çıkmaya bile korkuyorum. Dışlanırım,beceremem diye. Keza bana boşanırsam boşanmış kadınlara ne gözle bakarlar biliyorsun, kötü yola düşersin, tutumsuzun parasız kalırsın diyor ona cevabını veriyorum ama içten içe çok korkuyorum
Herkese merhaba
Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
Benim gül gibi meslegim var desenizze yahuu ne demek kötü yola düşersin!!!!!Özgüvenini sıfıra düşürmüş evet çalışınca da kendiniz için çalışın.Sonrada da koyun kıçına tekmeyi.O senin peşinden koşsun.Temizlikçi tut haftada bir evi m...k götürsün paraları yüzüne serp.Biliyorum. Çok iyi biliyorum bunları. Ama özgüvenim çok kırıldı. İnsan içine çıkmaya bile korkuyorum. Dışlanırım,beceremem diye. Keza bana boşanırsam boşanmış kadınlara ne gözle bakarlar biliyorsun, kötü yola düşersin, tutumsuzun parasız kalırsın diyor ona cevabını veriyorum ama içten içe çok korkuyorum
Çocuk düşünmüyorum. Oda istemiyormuşDeğil haftalık 55 saat , gerekirse günlük 20 saat çalışın ama size bu denli hadsizce hakaret eden adamın ne parasına tenezzül edin ne de yüzüne bakın.
Siz sanırım şu an büyük resmi göremiyorsunuz, lütfen ama lütfen hamile kalmayın!
Evlenirken calismayi dusunmuyorum diye soyledinizmi.soylediyseniz neyin kafasini yasiyor.bunlar cok agir sozler ben olsam asla kaldiramamHerkese merhaba
Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
Bu şekilde çalışan bir sürü hemşire var ve evlilikleri gayet güzel gidiyor siz çalışmak istemiyorsunuz.yerinizde olmak isteyen bir ton insan varken yaptığınız çok yanlış bence çalışın ayaklarınızın üstünde durun eşinizin bu sözlerini yutmak zorunda kalmayinHerkese merhaba
Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
Eğer omlarında eşleri benimki gibi kendi bütçesinden 3 bin lirayı sadece ailesine harcasaydı Emin’im onlarda ben neyin sıkıntısını çekihorum böyle derdi ve daha rahat olmak isterlerdiBu şekilde çalışan bir sürü hemşire var ve evlilikleri gayet güzel gidiyor siz çalışmak istemiyorsunuz.yerinizde olmak isteyen bir ton insan varken yaptığınız çok yanlış bence çalışın ayaklarınızın üstünde durun eşinizin bu sözlerini yutmak zorunda kalmayin
E o zaman oturun kocanız in hakaretlerin i kabullenin mutluluklar...Eğer omlarında eşleri benimki gibi kendi bütçesinden 3 bin lirayı sadece ailesine harcasaydı Emin’im onlarda ben neyin sıkıntısını çekihorum böyle derdi ve daha rahat olmak isterlerdi
Evde çalışabilmen yada sağlık ocaklarında calisabilmen için öneri sunacaktimHerkese merhaba
Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
Bak arkadaşım. Ben her kadının çalışması gerektiğine inanırım. Ama şunu söyleyeyim anasına bacisina bütçe ayıran adama sen fazlalık geliyorsan zaten o adam, adam değildir. O evliliği hiç yürütme daha iyi.Herkese merhaba
Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?