• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kendime eşimin sırtında bir kambur gibi hissediyorum. Ne yapmalıyım?

K Kazuletbagyan Eşim ataerkil diyorsunuz da benim bildiğim ataerkil yeşiten bir "adam" eşine bu lafları etmez gerekirse ekmeğini taştan çıkarır yine de ailesinden emanet aldığı kendine eş diye aldığı bir kadına bu lafları etmez..
Eşiniz bildiğiniz menfaatçi bir "erkek"
Benim eşim de doğulu ama şu an işi bırakıyorum desem dünyalar onun olur.. İnanın bana.. Ben ne yapar eder size bakarım çalışmak zorunda değilsin ne zaman istersen evinde otur oğlumuzu sen büyüt diyor..
Bu kadar yüz vermeyin bu adama..
Bence de. Ataerkil erkek madem. Size demeli ki sen evde çocuk büyüt ben icabında günde 25 saat çalışıp evimi gecindiririm der. Sizin eşiniz ne modern ne ataerkil ne de çağdaş. . Buna bencil denir. Öküz denir. Cikarci denir..
 
Biliyorum. Çok iyi biliyorum bunları. Ama özgüvenim çok kırıldı. İnsan içine çıkmaya bile korkuyorum. Dışlanırım,beceremem diye. Keza bana boşanırsam boşanmış kadınlara ne gözle bakarlar biliyorsun, kötü yola düşersin, tutumsuzun parasız kalırsın diyor ona cevabını veriyorum ama içten içe çok korkuyorum


peki hiç kpss ye girmeyi denedin mi? devlette çalışma şartları daha iyidir diye düşünüyorum..

ama bu adam hayat arkadaşı değil masraflarını bölüştüğü ev arkadaşı aramış galiba..

ne demek kötü yola düşersin.. bu yaşınıza kadar o mu vardı yanınızda.. kötü yola mı düşüyor her boşanan.. sizi böyle sindirmesine izin vermeyin.. gücünüzün farkına varın...


hemşirelik harika bir meslek bence.. güzel bir iş bulacağınızdan eminim.. paranızı kazanıp özgüveninizi toparladıktan sora bu adamdan size hayat arkadaşı olur mu olmaz mı bunu düşünüp karar verirsiniz..

hemşireler evde enjeksiyon şeker ölçümü tansiyon ölçümü pansuman gibi şeylerden de el harçlığını çıkartabiliyor.. komşumuz hemşire reçeteli enjeksiyonları 10 tl den yapıyor mesela..

ille yüksek maaşlar alacak değilsiniz. ayrıca dediğim gibi kpss yi es geçmeyin lütfen
 
İnanamıyorum bu lafları yediğinize. Esiniz son derece haksız o ayrı konu ama bizim sektörde bu şekilde calismak istemiyorum diyorsunuz o sizin sorununuz. sonucta bu mesleği siz seçtiniz. Başka iş imkanınız varsa çalışın ama yoksa mecbur mesleğimizin gereğini yapacaksınız. Böyle bir adamla ? Çalışsam bile evli kalmam o ayrı konu. İnşallah ban yemem öküz kelimesi tam uyuyor eşinize. Ezdirmeyin kendinizi. Çalışsanız da bosanmayacaksanız tutun yardımcınızı ev işlerine kendisi de essek gibi yardım etsin. Ya da en iyisi salın gitsin. Bir hayatınız var.
 
Bide cok merak ettim madem kadin calisip kendini gecindircek annesiyle kardesi niye kendi kredisini kendi odemiyorda bu koca kisisi oduyor ??
 
evlendikten sonra ofisimi kapatıp avukatlıgı bıraktım. kapatmasaydım şu anki gelirimizin 3 katını kazanacaktık. ama canım istedi kapattım kime ne? sonra tekrar açmak istedim ama hamile kaldım. şimdi de bebeğim çok küçük. kimsenin sırtında kambur olduğumu da vasıfsız olduğumu da düşünmüyorum. eşim bana bunları söylerse ilk işim iş aramak ya da ofis açmak değil onu şutlamak olur. sorun işsiz olmanız değil sorun öyle bi eşinizin olması. nasıl katlanıyorsunuz? boşan demek çok kolay pek tabiki ama ona haddini bildirmeniz gerek.
 
Herkese merhaba

Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.

Değil haftalık 55 saat , gerekirse günlük 20 saat çalışın ama size bu denli hadsizce hakaret eden adamın ne parasına tenezzül edin ne de yüzüne bakın.
Siz sanırım şu an büyük resmi göremiyorsunuz, lütfen ama lütfen hamile kalmayın!
 
Biliyorum. Çok iyi biliyorum bunları. Ama özgüvenim çok kırıldı. İnsan içine çıkmaya bile korkuyorum. Dışlanırım,beceremem diye. Keza bana boşanırsam boşanmış kadınlara ne gözle bakarlar biliyorsun, kötü yola düşersin, tutumsuzun parasız kalırsın diyor ona cevabını veriyorum ama içten içe çok korkuyorum
Benim gül gibi meslegim var desenizze yahuu ne demek kötü yola düşersin!!!!!Özgüvenini sıfıra düşürmüş evet çalışınca da kendiniz için çalışın.Sonrada da koyun kıçına tekmeyi.O senin peşinden koşsun.Temizlikçi tut haftada bir evi m...k götürsün paraları yüzüne serp.
 
Son düzenleme:
Değil haftalık 55 saat , gerekirse günlük 20 saat çalışın ama size bu denli hadsizce hakaret eden adamın ne parasına tenezzül edin ne de yüzüne bakın.
Siz sanırım şu an büyük resmi göremiyorsunuz, lütfen ama lütfen hamile kalmayın!
Çocuk düşünmüyorum. Oda istemiyormuş
 
Canım Allah yardımcın olsun seni daha da doldurmak üzmek istemiyorum yeterince üzülüyosundur ve zaten bir şeylerin farkındasındır keşke kendisi evlenmeseydi çünkü hala ailesini geçindiriyor onlar için çalışıyor ve sana laf ediyor neyse sinirlendim kendimi tutmaya çalışıyorum..bence saatleri falan düşünme ve bir an önce iş bulup çalış evlilik düzenin bozulur falan diye de hiç düşünme sen kendine en yakın zamanda bir yön çiz eskisi gibi çalış hiç düşünme bile
 
teyzem bana evlilik hakkında nasihat ederken hep ; "önce okulu güzelce bitir,çalış,mesleğinde istediğin en güzel konuma gel, biraz birikim yap biraz kendi paranı harcamanın tadını çıkar,öyle al hayatına birini bu devir bir tuhaf " derdi.

şu konuyu okuyunca daha bir hak verdim:KK57:

Allah yardımcınız olsun, olsun ama önce sağlıklı ve dinçken işe girip, gerçek yüzünü gördüğünüz kocanızdan arkanıza bakmadan kaçmaya başlamanız gerek
 
Eşiniz sizi seviyor olsaydı çok harcasanız bile "bu kadar harcama, ağır geliyor" derdi. Ne olursa olsun "oturduğun yerden yiyorsun, paranı kazan" gibi laflar bir kadına evin hanımına, eşine söylenmez.. Size nasıl bir gözle bakıyor o adam öyle? Lütfen bir iş bulun ve çilingirle kapının kilidini değiştirin.
 
Herkese merhaba

Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
Evlenirken calismayi dusunmuyorum diye soyledinizmi.soylediyseniz neyin kafasini yasiyor.bunlar cok agir sozler ben olsam asla kaldiramam
 
Herkese merhaba

Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
Bu şekilde çalışan bir sürü hemşire var ve evlilikleri gayet güzel gidiyor siz çalışmak istemiyorsunuz.yerinizde olmak isteyen bir ton insan varken yaptığınız çok yanlış bence çalışın ayaklarınızın üstünde durun eşinizin bu sözlerini yutmak zorunda kalmayin
 
Bu şekilde çalışan bir sürü hemşire var ve evlilikleri gayet güzel gidiyor siz çalışmak istemiyorsunuz.yerinizde olmak isteyen bir ton insan varken yaptığınız çok yanlış bence çalışın ayaklarınızın üstünde durun eşinizin bu sözlerini yutmak zorunda kalmayin
Eğer omlarında eşleri benimki gibi kendi bütçesinden 3 bin lirayı sadece ailesine harcasaydı Emin’im onlarda ben neyin sıkıntısını çekihorum böyle derdi ve daha rahat olmak isterlerdi
 
Eşinizin söylediği sözler çok ama çok yanlış. Ben olsam böyle bir evliliği sürdürmezdim. Birine boşan veya boşanma demek kimseye düşmez. Size sadece şunu söyleyeceğim. Şimdi gençsin sağlıklısın laf söylesede idare ediyorsun ama hayat bu ilerde başına bir iş gelse bu adam sana karşılıksız bakar mı. Veya yaşandığında bakar mı. Bir evladın olursa sana ve ona nasıl davranır? Arkadaşım hayat kısa ve zor. Sevmek uzun sürmez maalesef. Hayat senin iyi düşün ve kararını ver. Bu arada eşin bu sözleri söylemese bile bence her kadın çalışmalı. Hakkında hayırlısı olsun
 
Herkese merhaba

Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
Evde çalışabilmen yada sağlık ocaklarında calisabilmen için öneri sunacaktim
Ama esine değmez
Bu nasıl üslup böyle
Kaza da geçirebilirdiniz bir daha calisamayabilirdiniz

Bence ailenizden biri eşinizle konuşsun bu tavıra devam ederse evliliğinizi gözden geçirin
 
K Kazuletbagyan resimdeki sen misin?

Evlilik hikâyeniz nasil oldu? Yani esin seninle zorla evlenmis gibi davraniyor. Ve bence senin pes edip kendi kendine gitmeni bekliyor.

Yerinde de olsam, iş aramaz en acilinden bir avukat arardım.

Hayallerim vardı yapamam evliliği yürütemem diyorsun da bak buraya yazıyorum kendin gitmemekte ısrar edersen bu adamda" yeter seni besledim. Hadi kapı surda" diyecek potansiyel var. Sadece kendi şartlarının düzelmesini bekliyor.
 
Herkese merhaba

Direkt konuya gireyim sizi yormadan. Evlenmeden önce özel sektörde haftada 45 saat (bazen 53 kadar çıkıyordu) çalışan bir hemşireydim. Gün aşırı 16 saat nöbet tutardım. Lojmanda kalırdım. Lojmanda hastanenin bahçesindeydi maksimum 5 dk işte olurdum. 3 yıl böyle çalıştım. Evlenince işi bıraktım. Ama evlendiğim için değil işte yaşadığım bir mevzu yüzünden. Yaklaşık 1.5 yıldır da çalışmıyorum. Eşimin geliri iyi. Evimiz kendimizin, araba da var. Ama eşim bulunduğumuz şehirde çakılı kalabilmesi için benim 3 yıl bir yerde sigortalı çalışmam gerektiğini söylüyor. Kendince haklı. Zaten eski işimden ayrılmasam çalışırdım ama şimdi öyle İyi maaşlı bir iş bulmam zor. Ve zaten gece vardiyasında 16-14 saat uykusuzlukla evliliği yürütebileceğime inanmıyorum. Bekarken bile ağır geliyordu bu çalışma saati bir sosyal hayatım yoktu şimdi evliyken daha zor geliyor. İşten çıkıp 8 saat uyuyup sonra yemek ev işi yapıp ertesi gün tekrar işe gidip birde üstüne bir gece evde olup bir gece olmayıp, haftada bir gün tatil ile evliliği yürütmek bana zor ve sıkıcı geliyor. Ama eşim bana oturduğun yerden yiyorsun, ben eşşek gibi çalışıyorum. Vasıfsızsın, ne işe yarıyorsun ki falan diyor kavga esnasında. Harcamalarım onu zora sokmuyor ama o istiyor ki biriksin. Harcamalarımdan rahatsız. Bunun yanı sıra annesi ve kardeşinin oturduğu evin kredisini ödüyor, annesine ayrı kardeşine ayrı bir bütçe ayırıyor her ay. Ama benim harcamalarım ona gereksiz geliyor. Git çalış kendi paranı çıkar diyor. Kapıyı çarpıp gitmek istiyorum. Bende çalışmak istiyorum ama eski çalışma sistemim ile bu evliliği yürütemem. Memur gibi sabah 8 akşam 5 işini bulmak da bizim sektör de çok zor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eşime durumu izah ettim ama madem yürüyemiyorsın evlenmeseydin demeye getiriyor. Millet nasıl yürütüyor. Birsürü paramı yedin ve yiyorsun diyor. Kendimi çok eksik ve zayıf hissediyorum.
Bak arkadaşım. Ben her kadının çalışması gerektiğine inanırım. Ama şunu söyleyeyim anasına bacisina bütçe ayıran adama sen fazlalık geliyorsan zaten o adam, adam değildir. O evliliği hiç yürütme daha iyi.
 
Back