Merhaba herkese.
Başlığı okudunuz. Beklentiniz, bir kaynananın gelinine ne gibi baskılar, ne gibi laflar ettiğini öğrenmekti. Belki yaşadıklarınıza benzer bir şeyler bulurum, yalnız olmadığımı hissederim, iyi gelir diye girdiniz bu başlığa.
Ama hayır, burada kaynanasından bıkmış, onu evinde görmek istemeyen bir gelinin derdini dinlemeyeceksiniz.
Sizden bu fotoğrafa bakmanızı istiyorum.
Bu tatlı iki yüz, sokakta bir şekilde iletişime geçseniz sizi tanımamasına rağmen "evladım" diyerek anne baba sıcaklığını yaşatacak bu yaşlı çift bu ayın başlarında, İzmir Çeşme'de bir otelde kalıyorlardı. Ve birgün, odalarına şu notu bıraktılar :
Ve birkaç gün sonra, ölü bedenleri bir sahilde bulundu. Birlikte ölüme yürümüşlerdi.. Geriye kalan 2 bin lirasını otel çalışanlarına, miraslarını hayır kurumlarına, bedenlerini ise kadavra olarak bir üniversite hastanesine bağışlanmasını dileyerek.
Kanser hastasıydılar. Yaşlıydılar. Sevgiye ihtiyaçları vardı. Ama binbir emekle, yüreklerindeki sevgiyle büyüttükleri çocukları artık yüzlerine dahi bakmıyordu. Bu durum belki de onlara kanserden daha çok acı veriyordu.
İntihardan önce yurt dışında yaşayan oğullarına şu mesajı attılar.
"Eşyalarımızı ve arabamızı sattık. Bankadaki paramızla birlikte ihtiyaç sahiplerine dağıttık. Geride hiçbir anı bile kalmadı. Şimdi gidiyoruz. Hoşça kal"
Kanada'da yaşayan oğlu ise :
"Hastasınız siz, aynı anneannem gibi, canlınız yetmedi, kendinizi öldürerek de ağzıma sı.ın. Nefret ediyorum ikinizden"
Bu mesajı okumak, son saniyelerinde vücutlarını denize bırakmayı daha çok kolaylaştırdı. Ve onlar artık yoklar. Geride yalnızca oğullarına değil, insanlığa da bir mesaj bıraktılar.
Ve biz şu an, kadınlar kulübü forumunda yüzlerce, binlerce kaynana, kayınbaba sorunu okuyoruz. Bir derdim var forumunun en çok cevap alan konusu şu : "kv bizim yanımıza yerleşiyor" bu konuda eşini kaybetmiş bir kayınvalidenin yalnızlığı söz konusu ve oğlunun gelininin yanına gelmek istiyor. ve o konuya yaklaşık 3000 mesaj atılmış ve neredeyse hemen hemen hepsi "öyle şey mi olur", "kabul etme gerekirse eşini korkut ayrılmayla".
20-30 yıl boyunca canından can vermiş, her türlü emeği göstermiş, yapmadığı fedakarlık yapmamış anne ve babalarımıza bunu mu reva görüyoruz? Eğer burada yalnız kalan kayınvalideniz değil de sizin anneniz olsaydı, aynı şeyi söyler miydiniz?
Fedakarlık sırası size de gelecektir. Onlar sizin için 20-30 yıl fedakarlık ettiler, sizler de onlara bi 10-15 yıl fedakarlığı çok görmeyin. Hayatın döngüsü bu. Bizler de çocuklarımızın ilgisine ve sevgisine muhtaç kalacağız belki de. Bu hayatta en önemli şey empati kurmak. Eşinizin yaşlı annesi ve babasının yalnız kalmasını umursamıyorsunuz ama kendi yaşlı anneniz ve babanız yalnız kaldığında bunu sindirebilecek misiniz?