Kaynana kişisi

Bu kadın 50 60 yasinda emekli oldu desek, vefat edene kadar çok baş ağrıtacak demektir. Bir de bir hastalığı çıktı mı yandınız, ben hastayım yardıma ihtiyacım var diye kazık çakar eve.
Espirili bulunan mesaj
Espri oldugu belli, ciddi soyledigini dusunmedim ben, az cok tanidigim, yorumlarini begendigim biridir, her ironinin/esprinin arkasina gulme efekti falan mi koyalim?
Anladım burdan bayıldığınız bir arkadaş onu söyleyinde anlayalım.

Ama cevabı ne espiri ne de ironi.. Emoji koysaydı daha fenaydı.

Mesajını da cevabını da beğenmedim avukat hanım. Size ne şimdi?
 
Gece gece bela oldun başıma. Nerede demişim ben kadın ölsün diye! Tanımadığım insandan bana ne! Ne diye ölsün isteyeyim! Sizin gibiler duyar kalmasın diye yazmamıştım ama kadın genç evlenecek birisini bulsa sorun kalmaz. Sizin gerçekten kalbiniz kötü, bu yorumdan bunu anlamak başka türlü açıklanamaz!
Ayy üzülme üzülüyorlar senin için şimdi. Kankaların bana mesaj yazıp duruyor.

Mesajından, yazdığından haberin yok daha ne denir ki senin gibi birine!
 
Ben kendi annemle anlaşamıyorum aynı evin içinde onun annesi ile nasıl anlaşabilirim? Ben bu şartlar altında evlilik sürdüremem kendimi biliyorum. Sinir olup ona bir şey diyemeceğim eşimden hıncımı çıkaracağım. Bu evlilik zaten biter bu şekilde
Şu an geleceği kesin mi? Ne zaman gelecek?
 
Nerden başlayacağımı bilmiyorum arkadaşlar umarım düzgün anlatabilirim. 7 seneye yakın bir ilişkinin ardından bir ay önce evlendim. Eşim asistan olduğu için (çakılı kadro demek oluyor) onun yaşadığı şehirde tusla bir yer yazdım. Kendimize yetecek boyutlarda 2+1 75 metrekare küçük bir yer tuttuk. 4 sene idareten kullanmalık. Yerleşme plajımız yok. Eşimin annesi geçen sene boşandı. Bu sene de 2 ay önce emekli oldu. Boşanma sonrası emekli de olunca onu oraya bağlayan pek bir şey kalmadı. Bir oğlu daha var o da bize 2 saat uzaklıkta bir yerde yaşıyor. Biz evi tuttuk aileler temizleyeme gitti. Annesi beni arayıp “bu ev bu kadar para etmez neden almıyorsunuz” dedi. “Alacak durumuz şu anlık yok oraya yerleşmeyi de düşünmüyoruz” dedim. “Ben Giresun’dan bir ev satarım üstünü siz koyarsınız” dedi. Giresun’daki evle buradan ev alamayacağımızı üstüne bir katı daha para koymamız gerektiğini, zaten düğün, mobilya derken ikimizin de maddi gücünün kalmadığını söyledim. Başka bir ev tutun aradaki farkı ben öderim, gelince bana da kalmaya yer olur gibi bir şey söylemesi ile beynimden aşağı kaynar sular döküldü. Başından beri bu boşanma, emeklilik falan derken onu orda bağlayan bir şey kaldığının farkındaydım. Sadece bu olasılığı düşünmek, kötüyü çağırmak istemedim. Ama başıma geldi maalesef. Evin küçük olduğunun, değil kaynanamı kendi annemleri bile yatıracak yer olmadığının ben de farkındayım ama zaten eşimle ikimiz de asistanlık sürecindeyiz. Öğrenci gibi hem ders çalışacağız hem hastanede olacağız. Sadece uyumaya, barınmaya bir yer tuttuk işte. Eşimi aradım. “Annenin bize yerleşme planı mı var” dedim. “Hayır yok ama emekli olduğu için iki kardeş ve kendi evi arasında gidip gelmeyi düşünüyor” dedi. Bundan benim neden haberim yok dedim. “Senede bir ay annemin gelmesinin problem olacağını düşünmedim” dedi. Ben de “bana hiç bir aylık gibi gelmedi. Evin ne boyutunu, ne dış kapının oturma odasına açılmasını, ne de koltukların açılmamasını beğendi” dedim. Annenin yerleşme planlı varsa ve söylemiyorsan boşa beni, o eve ya annen ya ben girerim dedim. O da “en ufak olayda boşanmak ne böyle olur mu” dedi. “Benim annemin çok kötü bir evlilik hayatı oldu. Babamla ilgili şiddet olaylarını biliyorsun nasıl böyle konuşursun yakıştıramadım sana” dedi. Annesine yaşadığımız yerde ayrı bir ev tutmayı teklif ettim. Onda da anneme nasıl böyle bir şey söylerim dedi. Tadım tuzum birden kaçtı arkadaşlar. Ben kendi annemle bile yaşamak istemiyorum değil onun annesi ile yaşayım. Bana ne olur bir akıl verin.
Valla net bir tavır koymayıp taviz verirseniz şimdiden geçmiş olsun işiniz var. Üzüldüm gerçekten net tavır koyun bütün herseyiniz alt üst olur 1 ay bile ne alaka sizin kendinize göre bir düzeniniz var. Herkesin kendi evinde mutlu olsun çok oğullarıyla yaşama niyeti varsa alsın yanına mutlu mesut yaşasın.
 
Giresun’a kadar okudum daha da okumadım :) giresun kvsi biraz fazla karışır , eşinizin annesine pek bir şey diyebilceni sanmıyorum iş size düşüyor :)
Eşimden çok önce üniversite yıllarında giresun'lu bi erkek arkadaşım vardı msn den benimle görüntülü aradığında annesi de yanında oluyordu 3 kişi görüşüyorduk😂
 
Genelde Ordulu erkekler için çalışmayı sevmezler derler Giresunlular da mı tembeller.. Yazık vallahi Karadenizin kadınlarına
Karadeniz erkeklerinin büyük çoğunluğu öyle maalesef ☹️ kadınlar tarlada, kamuda her yerde çalışırken erkekler kahvede okey oynuyor.
 
Geçmiş olsuuuun. Senenin 3 ayını sizde geçirmeyi düşünmüş. Eşiniz de sizin fikrinizi önemsemediğinden o 3-4 ayı 1 ay olarak söylemiş. Bu sizi kandırmak, bu iki yüzlülük. Bunu bile bile evlenmeyeceğinizi bildiği için evlenince söylemiş oldular size. Evi asla rahat edeceği hale getirmeyin yeter.
 
Bence şimdiden kaygı enerjisine girmeyin.

Kadın zaten evinizi beğenmemiş. Demek ki onun rahat edebileceği bir ev değil. Bu yüzden başka ev aldırma derdine düşmüş.

Uzun vadeli kalmaya gelse de, duramayıp geri dönme ihtimali çok yüksek. Kadın konforu seviyor demek ki. Mesela benim görümcem tek kişilik koltukta bile yatmayı kabul eder. Aradaki farka bakın?

Son olarak; eşiniz de annesinin travmalarını bildiği için mutlaka ona karşı çok hassastır. Kadın gelip kalırım dediğinde, yok gelme diyememiştir. Duygu olarak da arada kaldığı için size söylemeye çekinmiş olabilir diye düşünüyorum.
 
Kesin değil. En son senede 1 ay olarak söyledi. Evde kendine rahat edecek yer açması falan bana öyle düşündürdü.
Asıl sorun evlendiğiniz, hayat arkadaşınız olan kişinin sizden habersiz plan yapması. Annesi bu konuyu açtığında önce eşimle konuşmam gerek deyip size anlatmalıydı. Ama size danışmamış hatta söz hakkınız bile olmadığını düşünmüş. Siz de böyle kafanıza göre 1 ay boyunca eve birini davet edebilecek misiniz? Anneci olan ve olduğunu gizlemeyen biriyle evlenmişsiniz. Ben restinizi abartılı bulmadım.
en ufak olayda boşanmak ne böyle olur mu” dedi. “Benim annemin çok kötü bir evlilik hayatı oldu. Babamla ilgili şiddet olaylarını biliyorsun nasıl böyle konuşursun yakıştıramadım sana” dedi.
Bir de sizi manipüle ediyor. Sizin suçunuz mu ailesinin kötü evlilik hayatı veya babasının şiddet olayları? Annesi zamanında boşansaydı, mesleği geliri evleri varmış. Yani evlerin birini satarım diyen kadın da bir zahmet dayak yemesin. Daha ilk günden arkanızdan iş çeviren bir adama güvenmemenizi tavsiye ederim. 1 ay gelsin kalsın nolur ki diyenler; kadının paraya bakılmaya ihtiyacı yok. Emekli olduğuna göre iş hayatı bir çevresi de olmuştur. Tek derdi gidip de aylarca oğullarımın evinde kalayım olmamalı. Kendi konforunu düşünüp bu ev küçük başka tutun deme hakkı olmamalı.
 
Kesin değil. En son senede 1 ay olarak söyledi. Evde kendine rahat edecek yer açması falan bana öyle düşündürdü.
Çok saygısızca size yapılan. Ben şunu anlamıyorum siz biriyle birlikte yaşamak üzere evleniyorsunuz hesapta hiç olmayan biri daha çıkıyor. Size sorulmadan o insanla yaşamaya mahkum ediliyorsunuz.
 
çok üzücü çünkü kandırılmışsınız. planlı hareket edilmiş resmen. emekli olup boşanınca evi satarım sana ev alırım beraber yaşarız oğlum demiştir o da tamam ana demiştir. çok kötü ya. bir ay falan kalmayacak temelli gelecek ve beraber yaşamayı eşiniz ona vaad etmiş. size danışmadan. ne parasını kabul edin ne de birlikte yaşamayı. bu iş boşanmaya gidecekse gitsin.
 
Konunuza canım sıkıldı.Kızım var .daha çok küçük 11 yaşında.En iyi eğitimleri aldırıyor, istediği kurslara gönderiyoruz.kibar naif hanımefendi yetiştiriyoruz.En azından böyle olması için elimizden geleni yapıyoruz.Doktorluk istiyor.Başarılı da bir öğrenci.Şayet ileride doktor olursa, kendi gibi de bir doktorla , sevdiği adamla evlenirse daha ne isterim.Ama gel gör ki okumuş doktor olmuş bir adam bile annem de annem biz de bir ay kalsa ne olacak deyip,kızımın huzurunu kaçıracak.Yıllarca suratı asılmasın diye bile babasının gözünün içine baktığı kızım, doktor olmuş kızım, sevdiği adam için annesiyle birlikte yaşayacak.Olacak iş değil.Annenizin gözünden durumunuz bu.O anne de sizinki ne
 
Nerden başlayacağımı bilmiyorum arkadaşlar umarım düzgün anlatabilirim. 7 seneye yakın bir ilişkinin ardından bir ay önce evlendim. Eşim asistan olduğu için (çakılı kadro demek oluyor) onun yaşadığı şehirde tusla bir yer yazdım. Kendimize yetecek boyutlarda 2+1 75 metrekare küçük bir yer tuttuk. 4 sene idareten kullanmalık. Yerleşme plajımız yok. Eşimin annesi geçen sene boşandı. Bu sene de 2 ay önce emekli oldu. Boşanma sonrası emekli de olunca onu oraya bağlayan pek bir şey kalmadı. Bir oğlu daha var o da bize 2 saat uzaklıkta bir yerde yaşıyor. Biz evi tuttuk aileler temizleyeme gitti. Annesi beni arayıp “bu ev bu kadar para etmez neden almıyorsunuz” dedi. “Alacak durumuz şu anlık yok oraya yerleşmeyi de düşünmüyoruz” dedim. “Ben Giresun’dan bir ev satarım üstünü siz koyarsınız” dedi. Giresun’daki evle buradan ev alamayacağımızı üstüne bir katı daha para koymamız gerektiğini, zaten düğün, mobilya derken ikimizin de maddi gücünün kalmadığını söyledim. Başka bir ev tutun aradaki farkı ben öderim, gelince bana da kalmaya yer olur gibi bir şey söylemesi ile beynimden aşağı kaynar sular döküldü. Başından beri bu boşanma, emeklilik falan derken onu orda bağlayan bir şey kaldığının farkındaydım. Sadece bu olasılığı düşünmek, kötüyü çağırmak istemedim. Ama başıma geldi maalesef. Evin küçük olduğunun, değil kaynanamı kendi annemleri bile yatıracak yer olmadığının ben de farkındayım ama zaten eşimle ikimiz de asistanlık sürecindeyiz. Öğrenci gibi hem ders çalışacağız hem hastanede olacağız. Sadece uyumaya, barınmaya bir yer tuttuk işte. Eşimi aradım. “Annenin bize yerleşme planı mı var” dedim. “Hayır yok ama emekli olduğu için iki kardeş ve kendi evi arasında gidip gelmeyi düşünüyor” dedi. Bundan benim neden haberim yok dedim. “Senede bir ay annemin gelmesinin problem olacağını düşünmedim” dedi. Ben de “bana hiç bir aylık gibi gelmedi. Evin ne boyutunu, ne dış kapının oturma odasına açılmasını, ne de koltukların açılmamasını beğendi” dedim. Annenin yerleşme planlı varsa ve söylemiyorsan boşa beni, o eve ya annen ya ben girerim dedim. O da “en ufak olayda boşanmak ne böyle olur mu” dedi. “Benim annemin çok kötü bir evlilik hayatı oldu. Babamla ilgili şiddet olaylarını biliyorsun nasıl böyle konuşursun yakıştıramadım sana” dedi. Annesine yaşadığımız yerde ayrı bir ev tutmayı teklif ettim. Onda da anneme nasıl böyle bir şey söylerim dedi. Tadım tuzum birden kaçtı arkadaşlar. Ben kendi annemle bile yaşamak istemiyorum değil onun annesi ile yaşayım. Bana ne olur bir akıl verin.
Boşanmayı böyle kolay dile getirirseniz yandınız. Eşinize bu hissiyatı yaşattıktan sonra bu sefer hep ondan duyarsınız haberiniz olsun. Sonra da ilişkilerin de kavgaların da b*ku çıkar. Dilinize pelesenk olur.

Konuya gelince;
Evet zor bir ikilem. Dünyanın en iyi insanı da olsa kayınvalide. Yatamıyorsun,kalkamıyorsun,ayağını uzatamıyorsun. Özel hayat cinsel hayat desen zorda. Şahsen ben yapamıyorum.
Birarada yaşamak zor olur ama büyük de konuşmuyorum maalesef. İstemediğimiz şeyler bazen dibimizde bitiyor. Bunun hastalığı falan var Allah korusun.
O yüzden akışına bırakın ve kendinizi eşinizin yerine koyun. Sizin anneniz koca şiddetinden kaçıp evladı yanına gelseydi ve eşiniz istemiyorum deseydi tepkiniz ne olurdu ?
 
Nerden başlayacağımı bilmiyorum arkadaşlar umarım düzgün anlatabilirim. 7 seneye yakın bir ilişkinin ardından bir ay önce evlendim. Eşim asistan olduğu için (çakılı kadro demek oluyor) onun yaşadığı şehirde tusla bir yer yazdım. Kendimize yetecek boyutlarda 2+1 75 metrekare küçük bir yer tuttuk. 4 sene idareten kullanmalık. Yerleşme plajımız yok. Eşimin annesi geçen sene boşandı. Bu sene de 2 ay önce emekli oldu. Boşanma sonrası emekli de olunca onu oraya bağlayan pek bir şey kalmadı. Bir oğlu daha var o da bize 2 saat uzaklıkta bir yerde yaşıyor. Biz evi tuttuk aileler temizleyeme gitti. Annesi beni arayıp “bu ev bu kadar para etmez neden almıyorsunuz” dedi. “Alacak durumuz şu anlık yok oraya yerleşmeyi de düşünmüyoruz” dedim. “Ben Giresun’dan bir ev satarım üstünü siz koyarsınız” dedi. Giresun’daki evle buradan ev alamayacağımızı üstüne bir katı daha para koymamız gerektiğini, zaten düğün, mobilya derken ikimizin de maddi gücünün kalmadığını söyledim. Başka bir ev tutun aradaki farkı ben öderim, gelince bana da kalmaya yer olur gibi bir şey söylemesi ile beynimden aşağı kaynar sular döküldü. Başından beri bu boşanma, emeklilik falan derken onu orda bağlayan bir şey kaldığının farkındaydım. Sadece bu olasılığı düşünmek, kötüyü çağırmak istemedim. Ama başıma geldi maalesef. Evin küçük olduğunun, değil kaynanamı kendi annemleri bile yatıracak yer olmadığının ben de farkındayım ama zaten eşimle ikimiz de asistanlık sürecindeyiz. Öğrenci gibi hem ders çalışacağız hem hastanede olacağız. Sadece uyumaya, barınmaya bir yer tuttuk işte. Eşimi aradım. “Annenin bize yerleşme planı mı var” dedim. “Hayır yok ama emekli olduğu için iki kardeş ve kendi evi arasında gidip gelmeyi düşünüyor” dedi. Bundan benim neden haberim yok dedim. “Senede bir ay annemin gelmesinin problem olacağını düşünmedim” dedi. Ben de “bana hiç bir aylık gibi gelmedi. Evin ne boyutunu, ne dış kapının oturma odasına açılmasını, ne de koltukların açılmamasını beğendi” dedim. Annenin yerleşme planlı varsa ve söylemiyorsan boşa beni, o eve ya annen ya ben girerim dedim. O da “en ufak olayda boşanmak ne böyle olur mu” dedi. “Benim annemin çok kötü bir evlilik hayatı oldu. Babamla ilgili şiddet olaylarını biliyorsun nasıl böyle konuşursun yakıştıramadım sana” dedi. Annesine yaşadığımız yerde ayrı bir ev tutmayı teklif ettim. Onda da anneme nasıl böyle bir şey söylerim dedi. Tadım tuzum birden kaçtı arkadaşlar. Ben kendi annemle bile yaşamak istemiyorum değil onun annesi ile yaşayım. Bana ne olur bir akıl verin.
Gerçekten 1 ay kalacaksa neden kalmasın. Kadın evini satıp üstüne ev alın bile demiş .
 
X