- 6 Şubat 2013
- 18.040
- 40.754
-
- Konu Sahibi pinkvoyage
- #21
. İlk başlarda iyi anlaşıyorlardi, geçen yaz filan, eğlenceli ve mutlulardi, tabi ki zaman zaman anlaşmazliklar oluyordu ama ufak tefek.. başka birine kizimdan bahsederken kardeşim der mesela.. bu yılbaşından sonra çocuk daha bir değişti, yapmayı sevdiği, eğlendigi şeyler hepsi yokoldu bir anda.. artık bizimle hiçbirsey yapmak istemiyor. insan içine çıkmıyor zaten pek, sadece pc başında, sanal âleminde mutlu.. interneti kapattırdigim, pcyi tableti play stationu aldığım zaman da benimle çatışıyor işte.. evet dediğiniz vicdan muhakemesini bende yapıyorum, acaba çocuğuma yazık mı ettim diye...işte bu da bana sık sık boşanmayi düşündürüyor, sıkıştım kaldım.. çocuklar büyüyüp kendi hayatlarını kurunca elde kalacak yalnızlık..
Biri bana akıl versin ne olur !!!!
Merhaba sevgili hanımlar.. siteyi çok uzun zamandir takip ederim ve aklıma takılan sorulara mutlaka cevaplar bulurum.. ancak ilk kez gerçekten yazma ve cevap alma ihtiyacım var.. kaldı ki sıkıntılarımı kimseye anlatamıyorum.. ben 34 yaşında, güzel sayılabilecek, ekonomik gücü yerinde bir kadınım.. 9 yaşında bir kizim var. İlk eşimden kızım 2,5 yaşındayken boşandım, sebep aşırı ilgisizlik ve sorumsuzluktu. Bundan sonra 5 yıla yakın bir süre kızımın tüm sorumlulugunu üstlenerek mutlu ve huzurlu bir yasantı sürdürdüm, tabi bunda annemin de çok büyük emeği oldu, çalıştığım için annem kızıma resmen ikinci annelik yaptı.. bu süreçte maddi olarak bir sıkıntımız olmasa da manevi anlamda kızımda boşluklar olduğunu hissettim. Çünkü gerçekten çok ilgisiz bir babası vardı ve çocuğumun başka çocukların babalarıyla olan diyaloglarına imrenerek baktığını görmek içimi acitiyordu.. birde kardeş isteği bana ikinci evlilik yapmayı düşündürdü.. tabi kendim de genç ve hoş bir hatundum, görmedigim ilgi, beğenilme, sahiplenme ve bir aile olma isteği, belki bir çocuk daha derken...... bir tesadüf sonucu şimdi ki eşimle tanıştım, birbirimizi kısa bir flört ardından sevdik ve evlenmeye karar verdik.. zaten sorunlar da böylece başlamış oldu.. eşimin bir oğlu var, şu anda 15 yaşında.. şartlarımız eşit diye o kadar sevinmiştim ki.. biz bir aile olacaktık ve kızım da bir abiyle büyüyecekti.. üvey kelimesini allah biliyor ya bir kez bile içimden geçirmedim.. bundan 2.5 yıl önce evlendik. farklı şehirlerde yaşadığımız ve biraraya gelebilmemiz için birimizin fedakarlik yapması gerekirdu.. gözümü kırpmadan tayin istedim.. memleketimden neredeyse 1000 km uzaga.. mutlu olacağımızı düşündüm, hiç korkmadim, evimi, bütün çevremi, bütün duzenimi bırakıp karadenize geldim.. ancak ne yazık ki düşündügüm gibi olmadı.. önce biz eşimle çok farklı kültürlerin insanları olarak zaman zaman çatıştık, ardından benim oğluyla yaşadığım sorunlar da eklenince hayat çekilmez bir hal aldı.. sorunun özü şu : küçükken hiperaktif teşhisi konan, bu yüzden bir süre tedavi gören, 5-6 yaşlarından beri annesi tarafından ilgi görmeyen, baba ve babaannesiyle büyüyen, hiçbir ahlak kuralı ve eğitimi verilmemiş verilse de öğrenmeyi ve uygulamayı reddeden, şu anda ergenligin sancılarını çeken ve son zamanlarda ciddi boyutta bilgisayar bağımlılığı olan boyu 1.80 aklı nohut kadar bir erkek çocuğu.. birlikte geçirdiğimiz iki yılda, bu kocaman adama, tuvaleti nasıl kullanması gerektiğinden tutun da kendi özbakimina kadar bir çok şeyi öğretmek zorunda kaldim.. kızımla ikisi arasında allah şahidimdir zerre kadar ayrım yapmadığım halde ayrım yapmakla suçlandım.. anlamsız yere yaşanan öfke patlamalarinda hayatimda hiç görmedigim saygısızliklar gördüm, küfür ve hakaretler işittim, hatta bir kez eşim evde yokken, üstüme yürüdü.. netice itibariyle iki kişilik dünyamızda yaşadığımız huzur, keyif ne varsa hepsi bitti, kızım hiç görmedigi duymadıgı şeylere şahit oldu, benim sinirlerim laçka.. evin agresif gergin ortamı hepimizi çok yıprattı ve son 4-5 gündür kopma noktasındayiz.. eşim iyi bir insan, onunda gergin, agresif bir mizacı var ama artık şifresini çözdügüm için onunla basedebiliyorum.. ama oğlu beni tüketti, sayesinde boşanma arifesindeyiz.. evden gittiler, herkes biraz başını dinlemek istiyor.. ne hayallerle, mutlulukla geldiğim bu şehirde simdi hindi gibi bir başıma ne yapacağımı düşünüyorum .boşanıp eski hayatıma bir şekilde kaldığım yerden devam etmek mi, ama tabi 34 yaşında iki kez evlenmiş biri olarak... yoksa inatla evliliğimi sürdürüp çocugun aklini başına almasını beklemek mi, hiç umudum olmasa bile... bayağı uzun yazdım, umarım bunalmamisimdir kusura bakmayın . ancak gerçekten objektif görüşlere ihtiyacım var... çok teşekkür ederim, sevgilerle...
çok teşekkür ederim eleştirileriniz için ancak bayağı ağır olmus... birincisi biz eskiden pekçok boşanmış kadın gibi annemle değil anneme yakın oturuyorduk, ayrı bir evimiz vardi... ikincisi annemde bizimle birlikte geldi "1000 km öteye", ben çocuğu kimseden ayırmış değilim... üçüncüsü ben bu evlilik sürecinin her anında biri çok yakın arkadaşım olan iki psikologdan destek aldım, ezbere ya da bencil bir is yapmadım, çocuğumun üzerinde yarattığı olumlu etkiyi günden güne gözlemledim, ona zarar vermemek için maksimum çaba sarfettim.. ayrıca evet ergen değilim ama sorumluluk sahibi bir eş tarafından değer görmek, kadın olduğumu hissetmek, bir aile ortamında yaşamak benim de hakkım... başardım ya da yüzüme patladı orası da bana kalır.....Ben digerleri gibi ilimli olamiyorm. 7 yasindaki bir kiz ile, dogru düzgün tanimadigin fakat agresiv bir mizaci olan bir kisi için 1000 km ileriyi gittiniz öyle mi?
Yani artik birak kendini, hiç mi o minik kizin üzerinde yapacagi etkiyi düsünmedin? O kiz dogdugdan beri huzursuz bir ortami görmüs zaten ve sonunda bosanmisiniz. Tam anneannesi ile huzurlu ortami yakalamisken, sen gidip o kiz 1000 km uzakta, dogru düzgün tanimadigi bir erkek ile, tanimadigi ondan 6 yas büyük bir çoçuk ile yasamayi zorladin.
Ve tüm bunlari tanimadigi ortamda, anneannesinden uzak, yeni okula baslamak felan veee bunun üstünde artik agresiv baba ve ogul ile beraber yasamak.
Kusura bakmada, çildirdin mi sen? Yok yani birde gurur ile anlatiyorsun "gözümü kirpmadan 1000 km uzaga gittim" diye. Bunun neresi gurur duyulcak sey? Sen ergenmisin güya ask'in pesine gidiyorsun? Sorumlulugun olan bir minik kiz vardi ve su an hersey bak yüzüne patladi. Ve o kizin yasadigi travmalari hiç düsünemiyorum bile.
O kiz'i zerre kadar umursuyorsan, lütfen acilen bosan ve tekrar annenin yanina dön. Sen evliligin için yada güya yasadigin askin için yipranabilirsin, fakat o minik kizi'da yipratmaya hakkin yok.
çok teşekkür ederim eleştirileriniz için ancak bayağı ağır olmus... birincisi biz eskiden pekçok boşanmış kadın gibi annemle değil anneme yakın oturuyorduk, ayrı bir evimiz vardi... ikincisi annemde bizimle birlikte geldi "1000 km öteye", ben çocuğu kimseden ayırmış değilim... üçüncüsü ben bu evlilik sürecinin her anında biri çok yakın arkadaşım olan iki psikologdan destek aldım, ezbere ya da bencil bir is yapmadım, çocuğumun üzerinde yarattığı olumlu etkiyi günden güne gözlemledim, ona zarar vermemek için maksimum çaba sarfettim.. ayrıca evet ergen değilim ama sorumluluk sahibi bir eş tarafından değer görmek, kadın olduğumu hissetmek, bir aile ortamında yaşamak benim de hakkım... başardım ya da yüzüme patladı orası da bana kalır.....
görüşleriniz benim için gerçekten çok değerli, teşekkür ederim.. dediğiniz gibi, evimiz dubleks ve üst kat onun.. benim bu foruma yazmaktaki asıl amacım, benim gibi bu tarz sorunlarla uğraşan başkaları da var mı onu bilmek ve dahası nasıl çözümler üretiyorlar, böyle bir durumda benim duruşum nasıl olmalı, bunu öğrenmek.. kaldı ki ben aslında kazanmak istiyorum.. evet yolları ayırmak kolay olacak, ben hemen kolayi seçmek düşüncesinde değilim ki.. yani bugün ben kolayi seçip hayatıma istediğim gibi devam edebilirim ancak bu çocuk üç beş yıl sonra psikolojisi bozuk ve kişiliği oturmamış bir birey olarak topluma zarar vermez mi ???Bu cocuk cok ofkeli degil mi?
Benimde cevremde ergen cocuklar var ama duvarlari yumruklama, hanimin uzerine yurume bunlar pekte normal degil..
14 yasindaki bi cocuk hijyen kurallarina dikkat edebilir evde ufak tefek isler yapabilir.
Universiteye gider kurtulursunuz dicektim ama daha 4 yili var.
Dublex bir eve tasinsaniz ust kat onun alani olsa alt katta sizin. Boyle idare edebilir misiniz acaba?
Bu cocuk oyle bir birey olurken sizin kizinizida bu yola surukleyebilir. Kiziniz yasindan olgun davraniyor sizin uzuldugunuzun farkinda ama belli etmeden sizi teselli etmeye calisiyor gibi hissettim. Kendisi sorun cikarmiyor ve sikayette bulunmuyor.görüşleriniz benim için gerçekten çok değerli, teşekkür ederim.. dediğiniz gibi, evimiz dubleks ve üst kat onun.. benim bu foruma yazmaktaki asıl amacım, benim gibi bu tarz sorunlarla uğraşan başkaları da var mı onu bilmek ve dahası nasıl çözümler üretiyorlar, böyle bir durumda benim duruşum nasıl olmalı, bunu öğrenmek.. kaldı ki ben aslında kazanmak istiyorum.. evet yolları ayırmak kolay olacak, ben hemen kolayi seçmek düşüncesinde değilim ki.. yani bugün ben kolayi seçip hayatıma istediğim gibi devam edebilirim ancak bu çocuk üç beş yıl sonra psikolojisi bozuk ve kişiliği oturmamış bir birey olarak topluma zarar vermez mi ???
Ayni seyi yazacaktim ama neyse genelleme olmasin dedim.Derhal psikologa gidin terapiste ya da artık her neyse, kocanızın işe el atıp durumu düzeltmesi gerekiyor.Çocuğa uğraşlar bulun mesela sevdiği bir spora basketbol ya da yüzmeye yönlendirin.
Bir de şu var, karadenizli ne kadar adam tanıdıysam hepsi böyle agresif sinirli çabuk parlayan ve pek de kadına değer vermeyen kimselerdi...
eşinin problemin farkında olması güzel bişey, buna sevindim.. kalkıp seni suclaya da bilirdi.. ayrılmak düşünceni eşine söyledin mi, ne dedi? durumu ailen biliyor mu?Çok teşekkürler inanın okudukça rahatlıyorum.. eşim oğlunun sorunlarının farkında, zaten çok uzun zamandir psikoloğa götürmesi gerektiğini söylüyor ama icraata geçemiyor bir turlu..genelleme yapmak istemiyorum ama karadeniz insanında erkek çocuğuna gösterilen bir ayrımcılık, sınırsız hoşgörü, bir toz kondurmamacilik durumu var.. biz de bunu dibine kadar yaşıyoruz. zaten çocuğu baba ve babaanne olarak sadece yedirip büyütmüşler, dediğim gibi ahlak, saygı, görgü, terbiye almamış çocuk.. offf çok zormus arkadaşlar, çok zor.. evet sorunlu olan benim çocuğum olsaydı tabi ki kapının önüne koymazdım, ama zaten bu yaşa kadar sorunlari da çözmüş olurduk degil mi ?? belki de benim kizim küçük olduğu için bekara karı boşamasi kolay misali, bana da konuşmak kolay geliyor.. bilemiyorum.. çocuğun başka biryerde yaşamasi muhtemel değil, babaannesi 75 yaşında, kadın bu yaştan sonra nasil uğraşsın.. annesi desen tatilde bile yanına almıyor ki, devamli alsın..........
evet eşim farkında ve çözüm üretme aşamasında.. aramızda kaldığı için üzgün ve son olaylardan sonra da bana bir hayli kırgın, çünkü bende artık öfkeme hakim olamıyorum.. ayrılmak fikrini kabul etmiyor, böyle bir sebeple ayrılmak ona saçma geliyor, yani açıkçası benim anlayışlı davranmadıgımı düşünüyor.. empati kurup yaşadıklarımı anlayamıyor.. bakın ben üst düzey bir memurum, kızımla ikimize fazla fazla yetecek bir konumdayım.. üniversite mezunuyum. bu yaşta bu konumda böyle sorunlarla uğraşmak açıkçası zoruma gidiyor.. kaldı ki çok özverili, emeğini hiç esirgemeyen, çok fedakar bir anneyim.. çocuklarin ikisine de eşit mesafede davrandım, hak geçirmedim.. ama sanırım iyilikten maraz doğdu....eşinin problemin farkında olması güzel bişey, buna sevindim.. kalkıp seni suclaya da bilirdi.. ayrılmak düşünceni eşine söyledin mi, ne dedi? durumu ailen biliyor mu?