seni çooookk iyi anlıyorum ve bir çok insanın tersine de hiç kızmıyorum. çünkü emin ol hiç kimse "ama haksızlık" diye düşünmüyor. mutlu olmak için elinden gelen herşeyi yapmak zorundasın tabi ki.
ben de eşimden önce bu duygularla biriyle görüşmüştüm. çok hoş bir çocuktu ama bir yerlere gittiğimizde saatlerce hiç konuşmadan oturabilen iki konu konuşurken beni sıkıntıdan boğan biriydi. sırf tipi hoşuma gitti aileler uygun severim zamanla diye az daha nişanlanacaktık. nişana bir hafta kala ters bir hareket yaptı katlanamayacağımı farkedip kestirip attım. evlilik olayını tamamen kapatmışken eşim çıktı karşıma. iyi ki diyorum o çocukla evlenmeye kalkmamışım.
şu bir gerçek illa ki ayaklarının yerden kesilmesi gerekmiyor. yüzüne baktığında için açılıyorsa, bir ömür o insanla yapabileceğin paylaşabileceğin çok şey olduğuna inanıyorsan, benim sıkıntım onun sıkıntısı olur beni tutar kaldırır destek olur diyorsan evlen. yoksa güzellik o kadar geçici ki.
eşim çok yakışıklıydı evlendik 30 kilo aldı bir senede. ama göbeğine bile aşkla bakabiliyorum anlatabildim mi
sana ayrıl demiyorum çok iyi düşün diyorum. eş olmak aynı zamanda yakın iki arkadaş olmaktır. aynı zevklere sahip olmak değil birbirinin zevklerine saygı duymaktır. ben bilim kurgu severken eşim yarıla yarıla recep ivedik'e gülen bi adam. ben caz dinlerim eşim türk sanat musikisi. ben şiir sevmem adam divan edebiyatı aşığı. çookk arttırabilirim bu seçenekleri.
ama seni seviorsa değer veriyorsa o kadar güzel şeyler çıkarır ki bu farklılıklardan her olayın sonunda "oh be iyi ki evlenmişim" dersin. güzelleşirsin hem için hem dışın.
birazcık tereddütün varsa iyi düşün. imzayı atmak kolaydır ama o imzanın izleri kolay silinmez. senin de mutlu olmaya hakkın var. ve emin ol mutluluğun yalnız ya da çift olmakla hiç alakası yok. yanına aldığın koluna girdiğin eş mutlu etmeyecek seni. sen mutluysan evliliğin de mutlu olacak. sen mutsuzsan ne olursa olsun mutsuz kalacaksın. kendine değer ver kendini sev.
taa konunun başlarında yazmıştım sana. ben olsam zaten söze geliyoruz dediklerinde yoldan döndürürdüm. bana sormadan istemeye gelen adam hem de kotla yarın bana sormaz gece sabahlara kadar gezer dışarıda.
evlilik kader ortaklığıdır. iş sözleşmesi gibidir. sizinki daha sözleşme olmadan hak ihlaline başlamış. düzelir gibi geliyorsa tüm soru işaretlerin o zaman düşün. yalnız kalırım diye evlenilmez. evlilik yalnızlık giderme kurumu değildir.
sen bile eş adayını seçerken sana ne verebildiğine bakıyorsun. muhabbet etsin enerjik olsun uyumlu olsun istiyorsun. sen bu şartların kaçını karşına çıkan insanlara vaadedebiliyorsun mesela. sen erkek olsan kendinle evlenir miydin. bunların cevabı evet olmadan "yalnız kalmayayım"diye evlenirsen çook mutsuzo lursun.
40 yaşına gelip yalnız kalmaktan korkarken 40 yaşına geldiğinde keşke bekar kalsaydım deme.
böyle mi konuşur insan görüştüğü kızla, ne bileyim.
Ne yapmalıyım bilmiyorum 
niye olmuyor anlamıyorum karşıma çıkan herkesi değerlendiriyorum ama olmuyor tamam bu kişi doğru kişi diyemiyorum bi türlü.
