Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Çok uzun zaman oldu onu okuyalı. Hiç hatırlamıyorum ,ben onu bu ay tekrar okuyayim o zaman sağ ol ❤
Black arkadaşlar diğer yazarlar için yorum yapmış zaten,ben Bekiroğlunu soyleyeyim. " La" hz.Adem ve Havvanin hikayesini anlatıyor özet sayfasında yorumumu yazmıştım bakabilirsin. Diğer yazdığında zaten Hz.Yusuf ile Zuleyhanin hikayesi. Şimdi şöyle bu iki hikayeyi de zaten detaylı bildiğimiz için tekrar okumak sana sıkıcı gelir diye düşünüyorum. Bu iki kitap da ancak konusu için değil Bekiroğlunun kalemi ,üslubu hatırına okunur. Benim sana bu yazarın önereceğim kitabı Mücellâ olabilir
Çoook teşekkür ederim canım, bakacam ikisine de. Ben yazarın kalemini merak ediyorum aslında, başka kitapları da vardı aklıma gelmiyor, ama bildiğim bi iki kitabı yoktu, duymadıklarımdı genelde. Mücella da yoktu sanırım, inşallah bi dahaki gidişimde bulabilirim. Dediğin iki kitaba da bakacağım inşallahBlack Light senin için yorumumu ekledim buraya. Dediğim gibi seni biraz sıkabilir.
Daha sonraki zamanlarda Yusuf ile Zuleyhayi okuyabilirsin. Konuyu bilsek bile ozellikle hz.Zuleyhanin Hz. Yusufa hislerini anlatırkenki kısımları okurken Bekiroğlunun tatlı, nahif üslubuna insan hayran kalıyor .Gerçi @Teyocan bu kitabı hiç beğenmemiş Artık seçim senin
Öyle gibi olduGezmekten okuyamadım desene
Temizlik yapıyorum akşama ölmemiş olursam listemi yazayım canımLevaiz biz ne okusak acaba herkesin listesi hazırmış
20 gün hatta 20 dakika sonra bile unutabilirsin
Hadi inşallahBildirim topigine yeni bakıyorum da bu ay hepimiz baya tembellik etmişiz he Bekle bizi Haziran
Kesinlikle bende baktim şimdi. Topige. herkes okuyamamış galiba. İns haxiranda acısını cikartacaz ...Bildirim topigine yeni bakıyorum da bu ay hepimiz baya tembellik etmişiz he Bekle bizi Haziran
Bonus benden fazla okumuşsun bu ay
Hatırlıyorum buraları. Başta eğitimsiz demiş sonda cehalet, var ortasını sen düşün...... gerçekten öyle fakat aynı zamanda tam anlamıyla eğitimsiz. Bir Türk kadar sessiz. Üzerinde cehaletin kayıtsızlıgi var.
Koyu renkle yazdığım cümlenin orijinalini çok merak ettim. Anlam olarak "sessiz" sözcüğü oraya hiç uymuyor. Başka bir kelime olmalı
Bu durumda sen Fedailerin Kalesi Alamut u okusan onları afaroz edersinEşekli Kütüphaneci de rahatsız olduğum bir iki şey oldu, yani şarabı içmeleri okey yani olabilir, bu beni ilgilendirmiyor zaten, ama bunu Cenabı Allah haram kılmamış vs gibi şeyler okudum, bu beni rahatsız etti. Bunun dışında kitabı çok beğendim. Amacım dini muhabbet değil tabi ama çok beğendiğimi söylediğim için şu kısmı açıklamak istedim. Kitap güzel, sadece o kısmı beni rahatsız etti.
3 kitap bir arada okuduğum için bitiremedim. Bu ay tek bir kitabı tamamlayabildim sadece. Ama Haziran'a 3-0 önde başlıyorum :)
En çok alıntı yaptığım kitaplardan biriŞeker Portakalını çok geç okumuşum ah Zeze üzümlü kekim diyesim geliyor
Benimde aklıma geldi binkitap şifremi unutmuştum yeni girdim daha ordaki alıntıları çok seviyorumEn çok alıntı yaptığım kitaplardan biri
Biliyorum o kitabı, ya sadece belirtmek istedim aslında. Ben 1,2 yıldır roman vs okuyorum, o yüzden zamanla alışıyorum. Eskiden okumazdım pek, yani böyle seveceğimi bilmiyordum aslında romanları, klasikleri vsHatırlıyorum buraları. Başta eğitimsiz demiş sonda cehalet, var ortasını sen düşün...
Bu durumda sen Fedailerin Kalesi Alamut u okusan onları afaroz edersin
Benim kafamda da bir tuhaflık varKafamda Bir Tuhaflık - Orhan Pamuk
Sevdim ❤
Güzel kitaptı.
Bana kalırsa kitabı güzel yapan Mevlut'un hikayesi değildi. Mevlut, ne mucizelerle dolu bir hayata sahipti ne de hayatında başarıyı yakalamış ya da zenginlik elde etmişti. Mevlut hepimizin her gün karşılaşacağı bu ülkenin milyonlarca sayıda Mevlut'undan biriydi. O sıradandı.
Bence kitabı güzel yapan belki biraz tanıdıklığı ama en çokta gerçekçiliğiydi.
Kitap Mevlut'un sıradan hayatının arka planında 1969 - 2012 yılları arasında İstanbul'u yansıtmıştı. Yakın tarihimizde yaşanan siyasi gelişmeleri, toplumsal olayları, sosyal yozlaşmayı, değerini yitirmiş meslekleri, göçü, gecekondulaşma ve betonlaşmayı anlatmıştı. Bugünkü İstanbul'u anlayabilmek için değerliydi. Romanı salt Mevlut'un hikayesi için okursanız muhtemelen sıkılıp yarıda bırakırsınız.
Mevlut'un hayat hikayesini merak edenler için romanın ilk paragrafı ;
Bu, boza ve yoğurt satıcısı Mevlut Karataş'ın hayatının ve hayallerinin hikayesi. Mevlut, Asya'nın en batısında bir yerde, puslu bir göle uzaktan bakan yoksul bir Orta Anadolu köyünde 1957'de doğdu. On iki yaşındayken İstanbul'a geldi ve ondan sonra hep orada, dünyanın başkentinde yaşadı. Yirmi beş yaşındayken köyünden bir kız kaçırdı; tuhaf bir şey oldu bu, bütün hayatını belirledi. İstanbul'a döndü, evlendi, iki kızı oldu. Yoğurtçuluk, dondurmacılık, pilavcılık, garsonluk gibi çeşit çeşit işte hiç durmamacasına çalıştı. Ama akşamları İstanbul sokaklarında boza satmayı ve tuhaf hayaller kurmayı hiçbir zaman bırakmadı.