hiç tadım tuzum yok

Wurstria

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
3 Ocak 2015
14.178
25.548
598
kızlar merhaba. son bir aydır falan zaten tatsız bir haldeydim bir de yaşananlar, o felaket falan iyice keyfimi kaçırdı her konuda. deprem bölgesinde değilim ama sık sık deprem olan hatta 1-2 sene gibi yakın zamanda da yıkıcı deprem yaşamış bir şehirdeyim. haliyle kimsede psikoloji kalmadı. uzmanlar rutinlerinize dönün diyor, mecburen dönüyoruz iş vs gibi ama o kadar keyifsiz, o kadar tatsız ki her şey anlatamam. şimdi diyeceksiniz ki ya millet her şeyini kaybetti sen tatsızım diyorsun. benim tatsızlığımın üzerine tatsızlık ekleyen şey de o zaten emin olun. artık haberlere, sosyal medyaya vs pek bakmıyorum. ne enkaz görmek istiyorum ne de depremle alakalı bişey. bi yanım diyor ki, bak hayat ne kadar kısa bundan sonra saçma şeyler için üzülme, her anın tadını çıkar, yaşamayı sev, kendini daha çok sev... diğer yanım da diyor ki, iş güç, para, ev araba gibi şeyler için uğraşsan ne olacak, bak 1 dk'da yerle bir oldu hepsi diyor. ay beynim de kalbim de ikiye ayrıldı sanki.

kendimi yalnız hissediyorum. arkadaşlarla bile görüşesim gelmiyor buna rağmen. hem sohbet etmek istiyorum hem de iki cümle kuracak enerjiyi kendimde bulamıyorum. son ilişkim ihanet yüzünden bitti. zaten zor güvenen biriyim, bu saatten sonra ilişkilere de inancım kalmadı. yapmaz dediğim insan bile bunu yapıyorsa herkes yapar benim gözümde. tanışmak isteyen insanları eskiden ciddiye alabilirdim artık kesinlikle ciddiye alamıyorum kimseyi. tanıyasım yok. tanıyıp bişeyler hissetmeme düşüncesi hevesimi kırıyor. hissedip de hüsrana uğrama düşüncesi daha büyük heves kırma nedeni benim için. hep başa sarıyorum ilişkilerde. o yüzden bu aralar hiçbir şey istemiyorum. evet ihanet bir karakter sorunu, o insan daha önceki sevgililerini de aldattığını söylemişti. artık insanların birbirini aldatmayacağına yönelik düşüncelerim tamamen bitti. ay bu çok kötü bir düşünce.

öyle içimi dökmek için buraya konu açmak istedim. sahip olduğum her şeye her gece şükrediyorum, onda bi sıkıntı yok. ama günlerim bomboş geçiyor. sanki içim bomboş gibi. hem toplumsal olaylar hem de kendi hayatım buna sebep oldu. ne dersiniz kızlar, bahara toparlar mıyız?
 
Bol bol konuş. İçini dök asla kendinle baş başa kalma.

Düzelir inşallah...
 
İnşallah toparlarız…
bi ara deprem bölgesine gitsem mi diye düşündüm bişeylerin ucundan tutmak için ama o kadar uzaktayım ki, gittiğim zaman psikolojim daha kötü etkilenir diye düşünüp vazgeçtim. zaten yemek dağıtmaya falan bir sürü gönüllü var. enkazdan can çıkaramayacaksam anlamı yok diye düşündüm. bu konuda da hiçbir eğitimim yok, gitsem faydam olmaz. afad'a gönüllü giren bir kızın tweetleri vardı başına gelenleri okuyunca iyice soğudum zaten.
 
hiçbirimizin tadı yok .içinize atmayın .evet rutınlere donun dıyolar ama ben de rutın denen seyleri robot gibi yapıyorum sanki, zorunda oldugum için. Geçecek inşALLAH bu günler.
Bir insan hata yaptı ıhanet ettı diye diger hepsi yapacak gibi düşünmeyin. iyi insanlar da var. Allah karşılaştırsın inşALLAH.
 
Ben de öyleyim

Eskiden çabaladığım şeyler aşırı anlamsız geliyor.
Ev almak , araba almak , mal mülk takıntısı hayatta her şey boş
Anı yaşamaya ve istediğim şeyleri yapmaya , kendim için yaşamaya karar verdim bu süreçte.
Hayat çok kısa ve geçici gerçekten de

Günlerdir tadım tuzum neşem yok.
Değil makyaj yapmak saçımı taramak bile gelmiyor içimden
Kalbimin üstünde bir yük taşıyorum sanki.
Umarım toplarınız tez zamanda
 
Erkek kardeşim şuan Malatya'da görevlendirme den dolayı deprem olmuş yine sanırım kendisini pencereden atmış daha önce bizde büyük bir deprem atlattık çoğu akrabamizi arkadaşımızı kaybettik hatta ben bir hafta sonra sozlenecegim adami kaybettim bı iki ay evden çıkmadım hatta artcilar oluyordu bilerek eve giriyordum geceleri kabus üstüne kabus sonra o halde sinava girdim aynı yıl üniversitesi yi kazandım nasıl kazandım inan bende anlamış değilim nitekim on yıl geçti ve ben şuan evliyim ve hamileyim sarilmayacak yara iyi olmayacak hiç bir şey gecemeeyecek acı yoktur bu hayat ta rabbim içimizi soğutuyor Allah bir daha kimseye getirmez inşallah
 
Bir hobi edinin mümkünse el oyalayacak cinsinden ve keyif aldığınız bir şey olsun resim olur nakış dikiş olur artık aklınıza ne gelirse
 
Inan hepimiz ayni buhranlardan geçiyoruz. Insanin hayatı kendine zor, derdi kendine büyük. Birde üstüne bu felaket eklendi. Yine saglimiza, varligimiza şükür.
Bende depremin ilk günleri kimseyle görüşmek istemiyordum, havadan sudan konusmak, kendi derdimi anlatmak utanç verici geliyordu bana. Ama yinede sagolsun hem kiz kardeslerimle, hemde 3 4 dostumla w.app yoluyla her gün irtibattayim. Konusmak iyidir, icinde biriktirme. Ya günlüğüne yaz, ya blogunda paylas yada biriyle konus. Kendi kendinle kafanin icinde nereye kadar.
Erkek meselesine gelirsek, esimle tanismadan önce tamam dedim, bitti buraya kadar, artik kimseyle görüşmeyecegim. Seçici davrandığım halde geneli olgunlasamamis 30 üstü erkekler çıktı karsima. Ya fazla egolu, ya hiç egosu olmayan, ezik. Ya sirtlan gibi cinsellik peşinde koşan, ya da kadinla nasil sohbet edileceğini dahi bilmeyen odun familyasindan bir erkek. Vakti zamani gelince zaten çorap söküğü gibi isler hersey, klasik bir cümle ama cidden de öyle.

Sonuca gelirsek, ben motivasyonumu hayallerimde buldum: seyahat etmek, erken emekliliğe ayrilip ya esimin yada benim memleketime yerlesmek, roman yazmak... var bir kac birsey. Nasip olmazsa eğer hayalini kurmak da güzel.
 
Kendi sıkıntından utanacağın bir dönem ama öyle olamıyor bazen haklısınız, zaten öyle çok sevecek bir şey bulamayan, kötü dönemden geçen anksiyete, depresyon yaşayan insanlar da yaşamdan iyice el etek çekmek isteyebiliyor
. Ee bir de her şey yoz, güvensiz, sen iyi olsan birileri çok acı çekiyor. Gündelik hayatta dayanışma da olmayınca, sürekli neye yarıyor şimdi bu diyosun. Elimizden geldiğince yardım etmek, gündelik rutinler, iki hayvan sevmek, birbirine tutunmak, bence sıradan sohbetlerinizden utanmayın, sigara iki kadeh bir şey bu kadarını yapabiliyorum, bu kadarına yetebiliyorum.
 
Bu arada eğer oralara gidip yardım etmek daha iyi gelecekse, toplum gönüllülerine başvurabilirsiniz, İzmir'den otobüs kaldırdılar, benim gücüm olmadığı için o sıra gidemedim, şu sıralar düşünüyorum depoda yardıma gerek oluyormuş. Belki siz değerlendirirsiniz.
 
Ben de öyleyim. 3 hafta önce nişan attım. Sonra deprem olayı patlak verdi, psikolojim tepetaklak oldu. Bugün okullar açıldı çok şükür, öğrencilerime kavuştum ama onda da hep bir şeyler eksik gibi. Zevk almıyorum hiçbir şeyden. Yapmış olmak için yapıyorum rutin her şeyi.
 
Sanırım hepimiz aynı durumdayız. Ben ve ailem deprem bölgesindeyiz. Farklı illerde yakalandık. O an evde yalnızdım. Sonrasında da tek başıma nereye gideceğimi ne yapacağımı şaşırdım. Her şeyi göze alarak daha riskli bölgeye, ailemin yanına gittim. İnsan böyle zamanlarda bir arada olmak istiyor. Gördüklerim, duyduklarım asla unutamayacağım şeyler. Burdan uzaklaşmak iyi gelirdi ama biz kalmayı tercih ettik. İş arkadaşlarım şehri terkettiler. İyi misin diye sormak bir yana tüm işleri üzerime yıktılar. Yine de böyle şeylere dertlendiğim için kendime kızıyorum. Şükretmem gereken o kadar çok şey var ki. Şu sıralar mutlu olmak çok zor. Tv izlemiyorum, sosyal medya kullanmıyorum. Sadece depremden zarar gören arkadaşlarımla iletişim halindeyiz. Hiç ağlayamadım. Bağıra bağıra ağlayıp rahatlamak istiyorum. Bir süre sadece ailemle vakit geçirmek istiyorum. Kafamız dağılsın diye annemle el işleriyle uğraşmaya başladık. Odaklanmak zor olsa da kitap okumaya çalışıyorum. Geleceğe dair planlar yapmaya, güzel şeyler hayal etmeye çalışıyorum. Çünkü hayat devam ediyor. Ne kadar zamanım kaldıysa onu da mutlu geçirmek istiyorum. Kaybettiğimiz arkadaşımı düşündüm. Güzel yaşamış mıydı, aşık olmuş muydu mesela, hayatında hiç tatil yapmış mıydı? Benim gördüğüm bildiğim kadarıyla atanmak için kendini paralamıştı. Hep stresli ve kaygılıydı. Daha yeni atanmıştı, tam sefasını sürecekti, buna vakti kalmadı. Bu yüzden kalan zamanımı dolu dolu, kaliteli ve mutlu geçirmek istiyorum. İşte kendimi toparlamam için motivasyonum ve gerekçem bu
 
Başlığa ithafen ..Hangimizin var ki
 
Hiçbirinizin tadı yok ama "her şey bu hayatta anlık, ne uğruna yaşayacağım" demek her şeyden daha fazla yanlış. Nefes aldığımız sürece devam etmek zorundayız. Yoksa yani sadece deprem değil ki, ölüm gerçeği hepimiz için her an her saniye vardı, yine olmaya devam edecek.
 
amin, inşallah. bi de doğum günümde mesaj attı, karşına kendin gibi insanlar çıkar inşallah falan yazmış dalga geçer gibi.
 
ben de anı yaşamaya daha fazla odaklanacağım artık. boş şeyler için üzülmeyeceğim. bugün varım, yarın yokum. o yüzden yarını belli ölçüde planlayıp, olmasını istediğim şeylerin olmayışına da fazla üzülmeden yaşamak istiyorum.
araba hadi neyse de ev almak bu ülkede sahiden çok anlamsız, kötü bir karar gibi gelmeye başladı. zaten bu fiyatların uçması bunu düşündürüyordu ama artık üzülmüyorum. çalıştığım, kazandığım sürece bütün evler benim deyip geçeceğim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…