- 30 Eylül 2007
- 2.798
- 22
- 358
dost olan kişi ben senin dostunum demez zaten ...
bunu hareket ve esprileriyle gösterir...
o güveni verir size...belki rol yapıyordur ama inandırıyor işte bazıları,yetenek meselesi diyelim...amaaa
inanın bir zaman sonra o maske düşüyor ve gerçeklerle yüz yüze geliyoruz...
işte hayal kırıklıkları,konduramadığımız insanlar tarafından yaşatılıyor bizlere...
tabiki herkese güvenmiyoruz ama birçok kişiye de güveniyoruz...
öncelikle bu zor ama kolay gibi görünen güven meselesini irdelememiz lazım...
bir insana nasıl güvenilir...???
hangi kriterlere dayanarak tamam bu benim güvendiğim insandır diyebiliriz...işte ben bunu söylemek istedim herkese güvenmeyelim derken...
lalenin sinirlendiği konuyu çok iyi anladım zaten...ama yine diyorum
fazla samimiyet....
kısa zamandaki içli dışlı olmalar...
dostluk adı altında geçen zamanda birbirini tanımalar olduğu sürece de bu hayl kırıklıkları olacaktır....çünkü insanların kişiliği,karakteri,beyni olumsuz,kötülüğe çalıştığı sürece bunu düzeltmenin imkanı yok...hayatın her alanında karşımıza çıkacaktır...işte biz önlemimizi,o kişiyi zamanla,tanıyarak dost koltuğuna oturark yapacağız diye düşünüyorum...
sevgiler...
Biri birşey yapıyor ve biz dostuz ne önemi var diyor,
Sende sanıyorsun ki dostun,
Geliyor etrafa ördüğün duvarlarından içeri sızıyor,
Çok profesyonelce yapıyor bunu ve anlamıyorsun kastettiğim bu idi..
Bunu anlatmam çok fazla özelime girmek olur ama,
Liseyi, üniversiteyi birlikte okuduğum, ailesini kendi ailem kadar yakın bildiğim, aynı yatakta uyuduğum, tüm akrabalarını tanıdığım, kızkardeşim yok ama olsa onun kadar sevemezdim dediğim can arkadaşım ballı dişleriyle kanattı beni...
Yıllarca aldı benden dostluğun arkasına sığınarak ve herkese öyle göstererek,
Aptal mıydım hayır?
Bana her şartta insanlara güvenmem öğretildi, ama kime ikinci kere şans vermem gerektiğini yaşayarak ve tecrübe ederek öğrendim..
Hepsi bu..