Görümcem resmen beni sevmiyor inanılır gibi değil.

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Neyse yazıp öyle gideyim. Unuturum detayları. Dışarı çıkmam gerek cevap veremeyebilirim.

Görümcem aradı. Başta güzel güzel konuşmaya başladı. İşte bir süpürgeden kaçıyorsun nankörlük yapıyorsun bizim elimiz hep üzerinizde. Annem çok üzülüyor kırılıyor ben onun adına seninle konuşuyorum dedi.

Ben de annesi adına konuşmasına gerek olmadığını, iki koca insan olarak bizim iletişim kurabileceğimizi söyledim. Kusura bakma o benim annem üzmene müsaade etmem Merhametsizsin ve üzülüyor dedi. Merhametli olan sen misin peki dedim. Aylık gelirin benim gelirimin üstünde. Üzüldüğün hasta be yaşlı kadına neden bir temizlikçi tutmuyorsun? Ya da anne sen camları silme ben yaparım neden demiyorsun? Çalıştığın için mi? Ben çalışmıyorum evet ancak iş yüküm ve sorumluğum senden fazla. Şu muhabbeti yapmak bile beni rahatsız ediyor çünkü senin ne iş yapıp yapmadığın aslında beni ilgilendirmiyor. Sen bana müdahale ettiğin için savunma yapıyorum sadece dedim.

Ben senin yorulduğuna falan inanmıyorum dedi. O senin problemin dedim. Dikkat ettiysen beş yıllık evliliğimde ben hiç sana neden böylesin neden bunu yapmıyorsun neden şunu yapmıyorsun demedim. Ancak senin dilin hiç durmuyor. Sürekli beklenti ve müdahale içindesin dedim.

Benim annem üzüldüğünde karışırım dedi. Ben sizi olduğunuz gibi kabul ettim ama siz etmiyorsunuz beni dedim. Benim onları küçümsediğimi söyledi. Bütün gün evdesin sen kimsin bu ne kibir deyince sen de annenin uzantısı halinde yaşam sürüyorsun. 40 yaşında kadınsın zihniyetin hala 1900lü senelerde kalmış. Zerre gelişim göstermiyorsun dedim. Vay aşağılamışım. Ben aşağılamadım sen beni aşağılamaya çalıştın ben de aynı şekilde cevap verdim. Nasıl oluyormuş güzel mi? Dedim.

Terbiyesiz, kötü kalpli, merhametsiz, garip gibi hakaretler edip bir de annenin uzantısı lafını hakaret olarak algılayıp beni suçladı.

He bir de meğer ben eltime ben kitap okuyorum demişim ajsjsjsj. Asla böyle bir şey demedim ve konuyla ne alakası var bilmiyorum da. Böyle algıladıysan üzülürüm çünkü kimseyi küçümseme gibi bir derdim yok. Aksine sen ev hanımısın yapmak zorundasın küçümsemesine karşı kendimi savunuyorum dedim.

Kusura bakma senin yaşadığın evde sağlıklı biri olduğun elin ayağın tuttuğu için hiçbir iş yapmıyorum. Bundan sonra böyle. Bak gayet net şekilde söylüyorum. Yapmıyorum ve yapmıycam bunu yapmak senin görevin, benim değil dedim.

Bundan sonra annem ölse su bile vermeyeceksin istemiyorum dedi. Bak yine sınır ve had bilme konusunda sorun yaşıyorsun. Bu seni zerre kadar ilgilendirmez. İster can ciğer olurum ister görüşmem. Sen evlatlığını yap geri çekil. Ben sana 40 yaşından sonra had öğretecek değilim, benim sınırlarıma bulaşma kafi dedim.

Benim apartmanımda kurallara uyacaksın dedi. Pardon ne ara senin apartmanın oldu burası, gittikçe komik bir hal alıyor konuşma burası senin değil dedim.

Madem sen kötü, merhametsiz ve garip bir insan olduğumu düşünüyorsun ben olsam böyle bir insandan uzak dururum. Sen de öyle yap dedim.

Velhasılı ne ölüme ne dirime diyerek telefonu kapattı. Vedası bile ağa kıvamında. Sinirlerim bozuldu valla kendime gelemedim henüz.
Liona Esposito Liona Esposito buyur 😃
 
Merhaba hatunlar

Görümceli konu açtım ciddi olmaya çalışıyorum çok başarılı olamasam da. Siz lütfen bana bakmayın ve konuyu ciddiye alın. Çünkü objektif yorumlara ihtiyacım var. Bugün ilk kez görümcem tarafından manipüle edildim. Evet, başardı bunu pis mendebur. Bu biraz ağır oldu ama sinirliyim şu an. Sinirim geçince görümcecim şeklinde düzenlerim.

Efenim benim 41 yaşında bekar bir görümcem var. Medeni hali beni ve sizi ilgilendirmiyor ama annesi ile birlikte yaşadığını belirtmek için söylüyorum. Aynı apartmandayız. Kayınvalidem ve görümcemin bir alt katında da eltim var. Canım benim, onu da çok severim. Kanım çok kaynıyor. Konu dağılmasın muhteşem bir aile apartmanı burası. Şenlik hiç eksik olmuyor. Neşe içinde yaşayıp Gidiyoruz.

Sevgili görümcem genel itibariyle huysuz, aksi, eleştiri seven, akıl vermeye bayılan bir model. Üstün hümanist yanım sayesinde kendisini olduğu gibi kabul ettim. Söylediği ve yaptığı şeyler beni etkilemiyor. Bu yüzdendir ki belki hakkında onlarca konu açılabilecekken beş yıldır bahçe hortumundan daha az etkiliyor beni. Bahçemiz de var evet.

Görümcem, kayınvalidem ve eltimi şeytani çamaşır suyu çetesi adıyla ansam, günah olmaz bence. Aşırı titiz, ev işi dışında bir şey düşünmeyen modeller. Bunu niye belirtiyorum, konu ile bağlantılı çünkü. Kayınvalidem ve eltim cif ile aşk yaşarken, görümcem yeniliklere açık. Diğer temizlik ürünlerini de kabul ediyor. Modern bir insan kendisi. Kendi adıma çevrem tarafından temiz ve düzen takıntılı biri olarak görüldüğüm halde, bu insanların yanında tembel ve pis görünüyorum. Çünlü hepsi ruh hastası.

Tamam içime sıkıştırdığım pislikleri kusmaktan vazgeçip konuya giriyorum. Buraya ilk taşındığımda eltimin yıllarca yaptığı gibi düzenli olarak kayınvalideme gidip, çeşitli yardımlarda bulunmam konusunda beklentileri vardı. Açık bir dille böyle bir şey olmayacağını belirttim. Sadece hasta olursa, yardıma muhtaç olursa gideceğimi söyledim. Kabullenmiş gibi görünseler de ara ara laf sokmalar, imalar devam etti. Duymazdan geldim. Totoma konuşun dedim, içimden dedim tabi.

Kayınvalidemin evinde akşama kadar kimse yok. Görümcem çalışıyor. Ev pislenmiyor ve dağılmıyor. Benim evimde ise bir tazmanya canavarı, bir de çıkardığı çorabı parmak uçlarından yere usulca bırakan koala yaşıyor. Dolayısıyla çok yoruluyorum. Ancak kendi evime ve oğluma yetişebiliyorum. Kayınvalidem ise bir gelin olarak gün aşırı yukarıya çıkıp evini süpürmem gerektiğini düşünüyor. Görümcem de öyle.

Bugün oğluma pijama takımı almış halası. Oğluma karşı cömerttir. Hediye alır, ihtiyacını karşılar ki asla böyle bir beklentim yok. Kendi isteğiyle yapıyor. Pijama takımını verirken "biz bu kadar iyilik yapıyoruz karşılığı yok" dedi. "karşılıktan kastın nedir?" diye sorunca "annemin evini süpürebilirsin gelip" dedi. "x abla iyilik yapmak zorunda değilsin. Sana bunu daha önce de söyledim. Benim yeğenim alırım dedin. Mütemadiyen aynı döngüyü yaşıyoruz ve ben bundan sıkıldım" dedim. "insanda vicdan olacak vicdan zorla olmuyor" diyerek odasına gitti.

Tam o esnada benim misafirim geldi eve inmek zorunda kaldım. Kelimeler kursağımda kaldı. Bir mesaj attım.

"x abla her seferinde aynı şeyleri söyleyip benim huzurumu kaçırıyorsun. Şahsıma gidip alışveriş yapmıyorsunuz ki böyle bir şey de istemem zaten. Kendi kardeşine, kendi yeğenine kendi isteğinle bir şey alıyorsun. Ki kırk kere dedim mevzusunu yapacak iseniz almayın diye. Benim oğluma eşime bir şey alma desem vereceğin cevap belli. Benim kardeşim, benim yeğenim alırım ki zamanında demişliğin var. Defalarca söyledim benim kapasitem bu kadar arkadaş. Ben ancak kendi ev işime, çocuğuma, dersime, sosyal hayatıma yetiyorum. Düzenli olarak annene çıkmaya vaktim kalmıyor. Ki böyle bir isteğim de yok. Ben gerçekten aşırı sıkıldım bu laf sokmalarından. Evet şu sıra bulduğum her fırsatta ders çalışıyorum. Bu bir bahane değil ki benim sana bahane sunmaya da ihtiyacım yok. Yapmak istemeyebilirim. Sınavları atlatınca uygun olursam evini süpürürüm annenin. Bu bir sidik yarışı değil, ego savaşı hiç değil. İhtiyacı olana yardım ederim. Ancak ev süpürmek hayati bir ihtiyaç değil. Ve siz bunu sorun haline getirdiğiniz sürece dikkat ettiyseniz ben aynı apartmanda çay içmeye bile gelmiyorum. Yok ben her fırsatta laf Sokmaya devam edeceğim, bundan aşırı zevk alıyorum diyorsan devam et. Benim için sıkıntı yok. Ancak bir dahaki sefere bu kadar sakin kalamayabilirim. İyi geceler"

Şeklinde. Henüz görmedi mesajı görünce muhtemelen kavga edecek :)

Şimdi sormak istediğim şu, kayınvalidem 64 yaşında. Organ nakli geçirmiş bir kadın. Yatalak değil. Kendi işini halledebiliyor. Yemek, ev toplama vs. Ki evde akşama kadar tek olduğu için ve tüm Gündüz kuşağı programlarını zevkle takip ettiği için insana da pek ihtiyaç duymuyor. Esra Erolu da uğurladıktan sonra insan ihtiyacı hasıl oluyor.

Görümcem vicdan falan deyince bir an kendimi sorguladım. Acaba ben mi kötü düşünüyorum, arada evini süpürsem elime mi yapışır dedim. Ancak öte yandan oğlum beni epey yoruyor. Öylece evde durmak istemiyorum ve durmuyorum da. Ders çalışıyorum, spora gidiyorum, bulduğum fırsatlarda seminerlere katılıyorum. Kendi evimin işini yapıyorum. Onlar pek inanmasa da ciddi manada yoruluyorum. Bu durumda "yahu ben bu kadar yorulup neden öylece TV izleyen kadının evini süpüreyim" diyorum. Bir yanım lucifer, bir yanım bahar bahçe. Ne düşünsem bilemedim. Görümce bile aklımı karıştırıyor, duygusal açıdan yıpranma dönemine girdim demek ki.

Bunun dışında aynı görümcenin ağzından pek hayırlı bir şey çıkmaz. Her durumu ve eylemi eleştirme potansiyeli var. Hayat enerjimi emiyor gudubet. Ancak başıma kakıp karşılık beklediği konularda cömerttir. Yeğenine hediyeler alır, kardeşine de keza. Bir keresinde "hediye aldığın kişi kardeşin, o süpürsün bence evi" demiştim de ev masrafının azaldığından dolayısıyla bana da faydası olduğundan bahsetti ahsjsjs. Böyle pis küçük hesaplar peşinde.

Çok uzattım kızmayın tamam. Doğruyu söylemek gerekirse bugün beni germeyi başardı. Normalde gerilmezdim ama bugün ufak çaplı bir çarpıntı ve sinir bozulması yaşadım.

Şimdi görümce ve kayınvalide düşmanlığınızı bir kenara bırakıp, objektif şekilde yorum yapar mısınız? Süpürsem elime mi yapışır, süpürmeden aynen devam mı.

Konu içeriğine gel, ev süpürmesi. Siz anladınız ama beni, mevzu bundan ibaret değil. Yorum yapan elleriniz dert görmesin efem.
Genelde fazla bdv konularına yorum yapmam.Ama O kadar güzel akıcı bir dille yazmışsınızki tek kelime ile bayıldım.Elinize yüreğinize sağlık bende sizdenim. Hiç de bana göre değil ev işini en önemli gündemim yapmak. Nedense bazı kadınlar temizlikdi süpürgeydi çok fazla önemsiyorlar.Sonrada sızlanıyorlar senelerim gitti kendime bakamadım felan filan diye... Kendilerine zaman ayırmıyorlar. Sonrada kendine çocuğuna zaman ayıran kadınları temizlikden süpürmekden dem vuruyorlar.Bence öle gün aşırı süpürülmeye ihtiyacı olan bir ev değil kayınvalideniz ve görümcenizin evi.Çok istiyorsa görümceniz kendi süpürsün.Kıskançlıkda demek istemiyorum ama acaba sizi nerden vurabilsem diye bu konuyu takıntı haline getirmiş.Eltiniz yapıyor diye sİzde yapmak zorunda değilsiniz.İllaki yaptığınız günlerde olmuştur. Hiç de vicdan yapmayın. Benim üzerimdede aynı şekilde beklentiler mevcut hem kendi annem hem kayınvalidem de .şehir dışında yaşıyorum.istiyorlarki gelince sürekli temizlik yapayım.Ama ben ailemle vakit geçirmeye geliyorum..Hemde gezmek sosyalleşmekde istiyorum.Elbette yardımcıda oluyorum annemlere ama gün aşırı yapmak istemiyorum.Malesef toplumumuzda sürekli elinde süpürge olmayan kadına sürekli gezen ,pis iş yapmıyor gözüyle bakılıyor.Hemde hemcinslerimiz yapıyor bunu ne yazık ki. Sonrada kadın neden sosyalleşmiyor deniliyor.
 
Ahshjs kalitemi bozamam ahsjsjs. Ellerin işlevini mi kaybetti derim bak bu daha klas bir cevap. Şaka bir yana gerçekten çocuk çok yoruyor insanı. Gerçi ona da Bir cevabı var. Bütün gün kreşte ne işin var diyor mahallenin muhtarı. İş takipçisi manyak.
Kaliteyi bozunca karsidaki sahis anca anlayabiliyor sekerim illa kaliteyi bozduruyorlar insana :)
Bu gorumce evlense calisiyorum diye evini sanami temizletecek acaba alttan alttan sinsi plan mi yapiyor. :)
 
Merhaba hatunlar

Görümceli konu açtım ciddi olmaya çalışıyorum çok başarılı olamasam da. Siz lütfen bana bakmayın ve konuyu ciddiye alın. Çünkü objektif yorumlara ihtiyacım var. Bugün ilk kez görümcem tarafından manipüle edildim. Evet, başardı bunu pis mendebur. Bu biraz ağır oldu ama sinirliyim şu an. Sinirim geçince görümcecim şeklinde düzenlerim.

Efenim benim 41 yaşında bekar bir görümcem var. Medeni hali beni ve sizi ilgilendirmiyor ama annesi ile birlikte yaşadığını belirtmek için söylüyorum. Aynı apartmandayız. Kayınvalidem ve görümcemin bir alt katında da eltim var. Canım benim, onu da çok severim. Kanım çok kaynıyor. Konu dağılmasın muhteşem bir aile apartmanı burası. Şenlik hiç eksik olmuyor. Neşe içinde yaşayıp Gidiyoruz.

Sevgili görümcem genel itibariyle huysuz, aksi, eleştiri seven, akıl vermeye bayılan bir model. Üstün hümanist yanım sayesinde kendisini olduğu gibi kabul ettim. Söylediği ve yaptığı şeyler beni etkilemiyor. Bu yüzdendir ki belki hakkında onlarca konu açılabilecekken beş yıldır bahçe hortumundan daha az etkiliyor beni. Bahçemiz de var evet.

Görümcem, kayınvalidem ve eltimi şeytani çamaşır suyu çetesi adıyla ansam, günah olmaz bence. Aşırı titiz, ev işi dışında bir şey düşünmeyen modeller. Bunu niye belirtiyorum, konu ile bağlantılı çünkü. Kayınvalidem ve eltim cif ile aşk yaşarken, görümcem yeniliklere açık. Diğer temizlik ürünlerini de kabul ediyor. Modern bir insan kendisi. Kendi adıma çevrem tarafından temiz ve düzen takıntılı biri olarak görüldüğüm halde, bu insanların yanında tembel ve pis görünüyorum. Çünlü hepsi ruh hastası.

Tamam içime sıkıştırdığım pislikleri kusmaktan vazgeçip konuya giriyorum. Buraya ilk taşındığımda eltimin yıllarca yaptığı gibi düzenli olarak kayınvalideme gidip, çeşitli yardımlarda bulunmam konusunda beklentileri vardı. Açık bir dille böyle bir şey olmayacağını belirttim. Sadece hasta olursa, yardıma muhtaç olursa gideceğimi söyledim. Kabullenmiş gibi görünseler de ara ara laf sokmalar, imalar devam etti. Duymazdan geldim. Totoma konuşun dedim, içimden dedim tabi.

Kayınvalidemin evinde akşama kadar kimse yok. Görümcem çalışıyor. Ev pislenmiyor ve dağılmıyor. Benim evimde ise bir tazmanya canavarı, bir de çıkardığı çorabı parmak uçlarından yere usulca bırakan koala yaşıyor. Dolayısıyla çok yoruluyorum. Ancak kendi evime ve oğluma yetişebiliyorum. Kayınvalidem ise bir gelin olarak gün aşırı yukarıya çıkıp evini süpürmem gerektiğini düşünüyor. Görümcem de öyle.

Bugün oğluma pijama takımı almış halası. Oğluma karşı cömerttir. Hediye alır, ihtiyacını karşılar ki asla böyle bir beklentim yok. Kendi isteğiyle yapıyor. Pijama takımını verirken "biz bu kadar iyilik yapıyoruz karşılığı yok" dedi. "karşılıktan kastın nedir?" diye sorunca "annemin evini süpürebilirsin gelip" dedi. "x abla iyilik yapmak zorunda değilsin. Sana bunu daha önce de söyledim. Benim yeğenim alırım dedin. Mütemadiyen aynı döngüyü yaşıyoruz ve ben bundan sıkıldım" dedim. "insanda vicdan olacak vicdan zorla olmuyor" diyerek odasına gitti.

Tam o esnada benim misafirim geldi eve inmek zorunda kaldım. Kelimeler kursağımda kaldı. Bir mesaj attım.

"x abla her seferinde aynı şeyleri söyleyip benim huzurumu kaçırıyorsun. Şahsıma gidip alışveriş yapmıyorsunuz ki böyle bir şey de istemem zaten. Kendi kardeşine, kendi yeğenine kendi isteğinle bir şey alıyorsun. Ki kırk kere dedim mevzusunu yapacak iseniz almayın diye. Benim oğluma eşime bir şey alma desem vereceğin cevap belli. Benim kardeşim, benim yeğenim alırım ki zamanında demişliğin var. Defalarca söyledim benim kapasitem bu kadar arkadaş. Ben ancak kendi ev işime, çocuğuma, dersime, sosyal hayatıma yetiyorum. Düzenli olarak annene çıkmaya vaktim kalmıyor. Ki böyle bir isteğim de yok. Ben gerçekten aşırı sıkıldım bu laf sokmalarından. Evet şu sıra bulduğum her fırsatta ders çalışıyorum. Bu bir bahane değil ki benim sana bahane sunmaya da ihtiyacım yok. Yapmak istemeyebilirim. Sınavları atlatınca uygun olursam evini süpürürüm annenin. Bu bir sidik yarışı değil, ego savaşı hiç değil. İhtiyacı olana yardım ederim. Ancak ev süpürmek hayati bir ihtiyaç değil. Ve siz bunu sorun haline getirdiğiniz sürece dikkat ettiyseniz ben aynı apartmanda çay içmeye bile gelmiyorum. Yok ben her fırsatta laf Sokmaya devam edeceğim, bundan aşırı zevk alıyorum diyorsan devam et. Benim için sıkıntı yok. Ancak bir dahaki sefere bu kadar sakin kalamayabilirim. İyi geceler"

Şeklinde. Henüz görmedi mesajı görünce muhtemelen kavga edecek :)

Şimdi sormak istediğim şu, kayınvalidem 64 yaşında. Organ nakli geçirmiş bir kadın. Yatalak değil. Kendi işini halledebiliyor. Yemek, ev toplama vs. Ki evde akşama kadar tek olduğu için ve tüm Gündüz kuşağı programlarını zevkle takip ettiği için insana da pek ihtiyaç duymuyor. Esra Erolu da uğurladıktan sonra insan ihtiyacı hasıl oluyor.

Görümcem vicdan falan deyince bir an kendimi sorguladım. Acaba ben mi kötü düşünüyorum, arada evini süpürsem elime mi yapışır dedim. Ancak öte yandan oğlum beni epey yoruyor. Öylece evde durmak istemiyorum ve durmuyorum da. Ders çalışıyorum, spora gidiyorum, bulduğum fırsatlarda seminerlere katılıyorum. Kendi evimin işini yapıyorum. Onlar pek inanmasa da ciddi manada yoruluyorum. Bu durumda "yahu ben bu kadar yorulup neden öylece TV izleyen kadının evini süpüreyim" diyorum. Bir yanım lucifer, bir yanım bahar bahçe. Ne düşünsem bilemedim. Görümce bile aklımı karıştırıyor, duygusal açıdan yıpranma dönemine girdim demek ki.

Bunun dışında aynı görümcenin ağzından pek hayırlı bir şey çıkmaz. Her durumu ve eylemi eleştirme potansiyeli var. Hayat enerjimi emiyor gudubet. Ancak başıma kakıp karşılık beklediği konularda cömerttir. Yeğenine hediyeler alır, kardeşine de keza. Bir keresinde "hediye aldığın kişi kardeşin, o süpürsün bence evi" demiştim de ev masrafının azaldığından dolayısıyla bana da faydası olduğundan bahsetti ahsjsjs. Böyle pis küçük hesaplar peşinde.

Çok uzattım kızmayın tamam. Doğruyu söylemek gerekirse bugün beni germeyi başardı. Normalde gerilmezdim ama bugün ufak çaplı bir çarpıntı ve sinir bozulması yaşadım.

Şimdi görümce ve kayınvalide düşmanlığınızı bir kenara bırakıp, objektif şekilde yorum yapar mısınız? Süpürsem elime mi yapışır, süpürmeden aynen devam mı.

Konu içeriğine gel, ev süpürmesi. Siz anladınız ama beni, mevzu bundan ibaret değil. Yorum yapan elleriniz dert görmesin efem.
Gorumce calisiyormus. Kimseye hediye almasin o parayla haftada bir yardimci cagirsin. Kimse kimseye laf falan sokmasin :KK47:
 
Arkadaşlar yazan, parmaklarını yoran herkese çok teşekkürler. Konunun ortalarında mevzu başka yerlere geldi, karıştı. Cevap veremediğim çok kişi var fırsat bulunca gördüğüm kadarıyla cevap yazacağım. Gözümden kaçan olursa da hakkını helal etsin. Ev hanımıyım ama işlerim oluyor Allah kahretmesin beni ajakaksk.

Inanılmaz başım ağırıyor tüm gün bir şey yemediğimi yeni fark ettim. Bir günüm ziyan oldu saçma sapan bir konudan dolayı. Yapmam gereken bir sürü iş vardı yapamadım. Tam olarak buna sinirleniyorum aslında. Böyle saçma salak tartışmalar yüzünden bir anda hayatın akışı değişiyor ve ben buna sinir oluyorum. Sabırlı demiş bazı üyeler. Genel itibariyle sabırlı bir insanım ama bu duruma sabredemiyorum mesela. Düzenim, planım bozuluyor yok yere.
Bir şey yapacakmışım da unutmuşum gibi tuhaf bir anksiyete, panik hali hasıl oluyor.

Arada beni haksız bulan eleştiren olsa da genel itibariyle düşüncemde bir tuhaflık olmaıdığı konusunda hemfikir herkes. Konu açma sebebim ki genelde konuları hep aynı sebepten açıyorum. Kendimi sorgulama, suçlama, doğru ve yanlışı ayırt etme noktasında fikir almaktı. Zira beni az çok burada tanıyanlar bilir ki böyle zayıf bir noktam var. Herhangi bir eylemimin ardından "acaba bende mi sorun var" noktasına geliyor, istikrar sağlayamıyorum. Ancak konu bambaşka yerlere gitti. Yine de herkese ayrı ayrı teşekkürler. Sana da teşekkürler özgür kız. Onca işin gücün arasında bana höykürdün ahsjsjs.

Son olarak görümceme "iki deli bir araya gelmemeliydik belki de bu kadar sevmemeliydik" şarkısını armağan ediyor, en kısa zamanda cevap veremediğim üyelere yazmaya gayret göstereceğimi belirtiyorum efem. Özgür kız, bulaşık yıkayaccağım ben cınım. Katya izinli bana kaldı bulaşık ahsjsjs.
 
O kadar saçma bir şey yazmışımki düzenledimfkcldllcdl bu arada iyi cevap vermişsiniz

Herkes bana aşık zaten. Ev hanımı olmamı çekemiyorlar ayol. Hayır yani siz de evlenin siz de ev hanımı olun. Babamın prensesi, kocamın kraliçesiyim. Prensim de altın büllüklü. Totom da büyük üstelik.
 
Herkes bana aşık zaten. Ev hanımı olmamı çekemiyorlar ayol. Hayır yani sizde evlenin siz de ev hanımı olun. Babamın prensesi, kocamın kraliçesiyim. Prensim de altın büllüklü. Totom da büyük üstelik.


Flclkdlckde ama gerçekten ne zaman konu açsanız sanki düşmanınızmış gibi ters ters yorumlar yapıyor kdkcmdmkd neyse engeli yedi zaten kfkclflc
 
Herkes bana aşık zaten. Ev hanımı olmamı çekemiyorlar ayol. Hayır yani siz de evlenin siz de ev hanımı olun. Babamın prensesi, kocamın kraliçesiyim. Prensim de altın büllüklü. Totom da büyük üstelik.

Benim 94 cm daha bi 100 cm ulaşınca çalışmaya baslayacam :)))
 
Neyse yazıp öyle gideyim. Unuturum detayları. Dışarı çıkmam gerek cevap veremeyebilirim.

Görümcem aradı. Başta güzel güzel konuşmaya başladı. İşte bir süpürgeden kaçıyorsun nankörlük yapıyorsun bizim elimiz hep üzerinizde. Annem çok üzülüyor kırılıyor ben onun adına seninle konuşuyorum dedi.

Ben de annesi adına konuşmasına gerek olmadığını, iki koca insan olarak bizim iletişim kurabileceğimizi söyledim. Kusura bakma o benim annem üzmene müsaade etmem Merhametsizsin ve üzülüyor dedi. Merhametli olan sen misin peki dedim. Aylık gelirin benim gelirimin üstünde. Üzüldüğün hasta be yaşlı kadına neden bir temizlikçi tutmuyorsun? Ya da anne sen camları silme ben yaparım neden demiyorsun? Çalıştığın için mi? Ben çalışmıyorum evet ancak iş yüküm ve sorumluğum senden fazla. Şu muhabbeti yapmak bile beni rahatsız ediyor çünkü senin ne iş yapıp yapmadığın aslında beni ilgilendirmiyor. Sen bana müdahale ettiğin için savunma yapıyorum sadece dedim.

Ben senin yorulduğuna falan inanmıyorum dedi. O senin problemin dedim. Dikkat ettiysen beş yıllık evliliğimde ben hiç sana neden böylesin neden bunu yapmıyorsun neden şunu yapmıyorsun demedim. Ancak senin dilin hiç durmuyor. Sürekli beklenti ve müdahale içindesin dedim.

Benim annem üzüldüğünde karışırım dedi. Ben sizi olduğunuz gibi kabul ettim ama siz etmiyorsunuz beni dedim. Benim onları küçümsediğimi söyledi. Bütün gün evdesin sen kimsin bu ne kibir deyince sen de annenin uzantısı halinde yaşam sürüyorsun. 40 yaşında kadınsın zihniyetin hala 1900lü senelerde kalmış. Zerre gelişim göstermiyorsun dedim. Vay aşağılamışım. Ben aşağılamadım sen beni aşağılamaya çalıştın ben de aynı şekilde cevap verdim. Nasıl oluyormuş güzel mi? Dedim.

Terbiyesiz, kötü kalpli, merhametsiz, garip gibi hakaretler edip bir de annenin uzantısı lafını hakaret olarak algılayıp beni suçladı.

He bir de meğer ben eltime ben kitap okuyorum demişim ajsjsjsj. Asla böyle bir şey demedim ve konuyla ne alakası var bilmiyorum da. Böyle algıladıysan üzülürüm çünkü kimseyi küçümseme gibi bir derdim yok. Aksine sen ev hanımısın yapmak zorundasın küçümsemesine karşı kendimi savunuyorum dedim.

Kusura bakma senin yaşadığın evde sağlıklı biri olduğun elin ayağın tuttuğu için hiçbir iş yapmıyorum. Bundan sonra böyle. Bak gayet net şekilde söylüyorum. Yapmıyorum ve yapmıycam bunu yapmak senin görevin, benim değil dedim.

Bundan sonra annem ölse su bile vermeyeceksin istemiyorum dedi. Bak yine sınır ve had bilme konusunda sorun yaşıyorsun. Bu seni zerre kadar ilgilendirmez. İster can ciğer olurum ister görüşmem. Sen evlatlığını yap geri çekil. Ben sana 40 yaşından sonra had öğretecek değilim, benim sınırlarıma bulaşma kafi dedim.

Benim apartmanımda kurallara uyacaksın dedi. Pardon ne ara senin apartmanın oldu burası, gittikçe komik bir hal alıyor konuşma burası senin değil dedim.

Madem sen kötü, merhametsiz ve garip bir insan olduğumu düşünüyorsun ben olsam böyle bir insandan uzak dururum. Sen de öyle yap dedim.

Velhasılı ne ölüme ne dirime diyerek telefonu kapattı. Vedası bile ağa kıvamında. Sinirlerim bozuldu valla kendime gelemedim henüz.
Hiç sinirini bozma. Her şerde vardır bir hayır diyerek bu yaşanandan ders al. Sen verdikçe daha çok isteyeceklerdi. Senin içinden gelerek yaptıklarını bile görev adledeceklerdi.

Vicdansız ve kötü kalpli olanlar onlar, unutma bunu.

Umarım eşin bu konuda yanında durur ve sen de hayatındaki safralardan kurtulursun.
 
Sıfır hayat tecrübesi mi?
Hanfendi ben 18 yaşımdan beri çalışıyorum
Hemde ailemin tek çocuğuyum
Ailemin durumuda iyidir
İyi bir semtte doğdum büyüdüm .hayat standartım hep iyiydi çalışmasaydım da babam çalış Ne oturuyorsun demezdi bana
Ama okurken bile çalıştım ki ihtiyacım yoktu bile
Bu disiplindir.bu birey olmaktır hayatta
Evlensemde değişmez.evlenicepim insan zaten çalışma otur diyen biri olamaz.
Birey olmayı savunuyorum kimseyi aşağılamıyorum.burda bir sürü kadın konu sahibi için söylemiyorum dövüyor sövüyor piskolojik şiddet görüyorum aldatıldım şöyle böyle deyip evliliğine devam etmek zorunda kalıyor .siz de çıkıp boşan diyorsunuz okuyoruz Ya bu kadınlar nereye gitsin bunu düşünen yok.hep aynı kişiler bu kişiler şimdi gelmiş bana çalış dedim diye linç ediyor
Kusura bakmayın ya gerçekten çok ilginç düşünceleriniz var
Yarın çocuğum olursa tutarım bir bakıcı baktırırım .çocuk bakmak benim görevim değil bu hayatta
Kendim niye bakayım?böyle bir isteğim yok
Geleceğimi kimsenin ellerine bırakmam
Amaaaan.
E anlamıyor ki bu.
Çalış dedi diye linç edildiğini sanıyor.
 
Görümce güncellemesi 35. Sayfada.

Merhaba hatunlar

Görümceli konu açtım ciddi olmaya çalışıyorum çok başarılı olamasam da. Siz lütfen bana bakmayın ve konuyu ciddiye alın. Çünkü objektif yorumlara ihtiyacım var. Bugün ilk kez görümcem tarafından manipüle edildim. Evet, başardı bunu pis mendebur. Bu biraz ağır oldu ama sinirliyim şu an. Sinirim geçince görümcecim şeklinde düzenlerim.

Efenim benim 41 yaşında bekar bir görümcem var. Medeni hali beni ve sizi ilgilendirmiyor ama annesi ile birlikte yaşadığını belirtmek için söylüyorum. Aynı apartmandayız. Kayınvalidem ve görümcemin bir alt katında da eltim var. Canım benim, onu da çok severim. Kanım çok kaynıyor. Konu dağılmasın muhteşem bir aile apartmanı burası. Şenlik hiç eksik olmuyor. Neşe içinde yaşayıp Gidiyoruz.

Sevgili görümcem genel itibariyle huysuz, aksi, eleştiri seven, akıl vermeye bayılan bir model. Üstün hümanist yanım sayesinde kendisini olduğu gibi kabul ettim. Söylediği ve yaptığı şeyler beni etkilemiyor. Bu yüzdendir ki belki hakkında onlarca konu açılabilecekken beş yıldır bahçe hortumundan daha az etkiliyor beni. Bahçemiz de var evet.

Görümcem, kayınvalidem ve eltimi şeytani çamaşır suyu çetesi adıyla ansam, günah olmaz bence. Aşırı titiz, ev işi dışında bir şey düşünmeyen modeller. Bunu niye belirtiyorum, konu ile bağlantılı çünkü. Kayınvalidem ve eltim cif ile aşk yaşarken, görümcem yeniliklere açık. Diğer temizlik ürünlerini de kabul ediyor. Modern bir insan kendisi. Kendi adıma çevrem tarafından temiz ve düzen takıntılı biri olarak görüldüğüm halde, bu insanların yanında tembel ve pis görünüyorum. Çünlü hepsi ruh hastası.

Tamam içime sıkıştırdığım pislikleri kusmaktan vazgeçip konuya giriyorum. Buraya ilk taşındığımda eltimin yıllarca yaptığı gibi düzenli olarak kayınvalideme gidip, çeşitli yardımlarda bulunmam konusunda beklentileri vardı. Açık bir dille böyle bir şey olmayacağını belirttim. Sadece hasta olursa, yardıma muhtaç olursa gideceğimi söyledim. Kabullenmiş gibi görünseler de ara ara laf sokmalar, imalar devam etti. Duymazdan geldim. Totoma konuşun dedim, içimden dedim tabi.

Kayınvalidemin evinde akşama kadar kimse yok. Görümcem çalışıyor. Ev pislenmiyor ve dağılmıyor. Benim evimde ise bir tazmanya canavarı, bir de çıkardığı çorabı parmak uçlarından yere usulca bırakan koala yaşıyor. Dolayısıyla çok yoruluyorum. Ancak kendi evime ve oğluma yetişebiliyorum. Kayınvalidem ise bir gelin olarak gün aşırı yukarıya çıkıp evini süpürmem gerektiğini düşünüyor. Görümcem de öyle.

Bugün oğluma pijama takımı almış halası. Oğluma karşı cömerttir. Hediye alır, ihtiyacını karşılar ki asla böyle bir beklentim yok. Kendi isteğiyle yapıyor. Pijama takımını verirken "biz bu kadar iyilik yapıyoruz karşılığı yok" dedi. "karşılıktan kastın nedir?" diye sorunca "annemin evini süpürebilirsin gelip" dedi. "x abla iyilik yapmak zorunda değilsin. Sana bunu daha önce de söyledim. Benim yeğenim alırım dedin. Mütemadiyen aynı döngüyü yaşıyoruz ve ben bundan sıkıldım" dedim. "insanda vicdan olacak vicdan zorla olmuyor" diyerek odasına gitti.

Tam o esnada benim misafirim geldi eve inmek zorunda kaldım. Kelimeler kursağımda kaldı. Bir mesaj attım.

"x abla her seferinde aynı şeyleri söyleyip benim huzurumu kaçırıyorsun. Şahsıma gidip alışveriş yapmıyorsunuz ki böyle bir şey de istemem zaten. Kendi kardeşine, kendi yeğenine kendi isteğinle bir şey alıyorsun. Ki kırk kere dedim mevzusunu yapacak iseniz almayın diye. Benim oğluma eşime bir şey alma desem vereceğin cevap belli. Benim kardeşim, benim yeğenim alırım ki zamanında demişliğin var. Defalarca söyledim benim kapasitem bu kadar arkadaş. Ben ancak kendi ev işime, çocuğuma, dersime, sosyal hayatıma yetiyorum. Düzenli olarak annene çıkmaya vaktim kalmıyor. Ki böyle bir isteğim de yok. Ben gerçekten aşırı sıkıldım bu laf sokmalarından. Evet şu sıra bulduğum her fırsatta ders çalışıyorum. Bu bir bahane değil ki benim sana bahane sunmaya da ihtiyacım yok. Yapmak istemeyebilirim. Sınavları atlatınca uygun olursam evini süpürürüm annenin. Bu bir sidik yarışı değil, ego savaşı hiç değil. İhtiyacı olana yardım ederim. Ancak ev süpürmek hayati bir ihtiyaç değil. Ve siz bunu sorun haline getirdiğiniz sürece dikkat ettiyseniz ben aynı apartmanda çay içmeye bile gelmiyorum. Yok ben her fırsatta laf Sokmaya devam edeceğim, bundan aşırı zevk alıyorum diyorsan devam et. Benim için sıkıntı yok. Ancak bir dahaki sefere bu kadar sakin kalamayabilirim. İyi geceler"

Şeklinde. Henüz görmedi mesajı görünce muhtemelen kavga edecek :)

Şimdi sormak istediğim şu, kayınvalidem 64 yaşında. Organ nakli geçirmiş bir kadın. Yatalak değil. Kendi işini halledebiliyor. Yemek, ev toplama vs. Ki evde akşama kadar tek olduğu için ve tüm Gündüz kuşağı programlarını zevkle takip ettiği için insana da pek ihtiyaç duymuyor. Esra Erolu da uğurladıktan sonra insan ihtiyacı hasıl oluyor.

Görümcem vicdan falan deyince bir an kendimi sorguladım. Acaba ben mi kötü düşünüyorum, arada evini süpürsem elime mi yapışır dedim. Ancak öte yandan oğlum beni epey yoruyor. Öylece evde durmak istemiyorum ve durmuyorum da. Ders çalışıyorum, spora gidiyorum, bulduğum fırsatlarda seminerlere katılıyorum. Kendi evimin işini yapıyorum. Onlar pek inanmasa da ciddi manada yoruluyorum. Bu durumda "yahu ben bu kadar yorulup neden öylece TV izleyen kadının evini süpüreyim" diyorum. Bir yanım lucifer, bir yanım bahar bahçe. Ne düşünsem bilemedim. Görümce bile aklımı karıştırıyor, duygusal açıdan yıpranma dönemine girdim demek ki.

Bunun dışında aynı görümcenin ağzından pek hayırlı bir şey çıkmaz. Her durumu ve eylemi eleştirme potansiyeli var. Hayat enerjimi emiyor gudubet. Ancak başıma kakıp karşılık beklediği konularda cömerttir. Yeğenine hediyeler alır, kardeşine de keza. Bir keresinde "hediye aldığın kişi kardeşin, o süpürsün bence evi" demiştim de ev masrafının azaldığından dolayısıyla bana da faydası olduğundan bahsetti ahsjsjs. Böyle pis küçük hesaplar peşinde.

Çok uzattım kızmayın tamam. Doğruyu söylemek gerekirse bugün beni germeyi başardı. Normalde gerilmezdim ama bugün ufak çaplı bir çarpıntı ve sinir bozulması yaşadım.

Şimdi görümce ve kayınvalide düşmanlığınızı bir kenara bırakıp, objektif şekilde yorum yapar mısınız? Süpürsem elime mi yapışır, süpürmeden aynen devam mı.

Konu içeriğine gel, ev süpürmesi. Siz anladınız ama beni, mevzu bundan ibaret değil. Yorum yapan elleriniz dert görmesin efem.
Herkes kendi işini kendi görsün valla benim annem bana iş yaptırmıyor neredeyse bahar temizliğinin tamamını kendi yapıyor iyi kötü ona neden yapayım...
 
Arkadaşlar yazan, parmaklarını yoran herkese çok teşekkürler. Konunun ortalarında mevzu başka yerlere geldi, karıştı. Cevap veremediğim çok kişi var fırsat bulunca gördüğüm kadarıyla cevap yazacağım. Gözümden kaçan olursa da hakkını helal etsin. Ev hanımıyım ama işlerim oluyor Allah kahretmesin beni ajakaksk.

Inanılmaz başım ağırıyor tüm gün bir şey yemediğimi yeni fark ettim. Bir günüm ziyan oldu saçma sapan bir konudan dolayı. Yapmam gereken bir sürü iş vardı yapamadım. Tam olarak buna sinirleniyorum aslında. Böyle saçma salak tartışmalar yüzünden bir anda hayatın akışı değişiyor ve ben buna sinir oluyorum. Sabırlı demiş bazı üyeler. Genel itibariyle sabırlı bir insanım ama bu duruma sabredemiyorum mesela. Düzenim, planım bozuluyor yok yere.
Bir şey yapacakmışım da unutmuşum gibi tuhaf bir anksiyete, panik hali hasıl oluyor.

Arada beni haksız bulan eleştiren olsa da genel itibariyle düşüncemde bir tuhaflık olmaıdığı konusunda hemfikir herkes. Konu açma sebebim ki genelde konuları hep aynı sebepten açıyorum. Kendimi sorgulama, suçlama, doğru ve yanlışı ayırt etme noktasında fikir almaktı. Zira beni az çok burada tanıyanlar bilir ki böyle zayıf bir noktam var. Herhangi bir eylemimin ardından "acaba bende mi sorun var" noktasına geliyor, istikrar sağlayamıyorum. Ancak konu bambaşka yerlere gitti. Yine de herkese ayrı ayrı teşekkürler. Sana da teşekkürler özgür kız. Onca işin gücün arasında bana höykürdün ahsjsjs.

Son olarak görümceme "iki deli bir araya gelmemeliydik belki de bu kadar sevmemeliydik" şarkısını armağan ediyor, en kısa zamanda cevap veremediğim üyelere yazmaya gayret göstereceğimi belirtiyorum efem. Özgür kız, bulaşık yıkayaccağım ben cınım. Katya izinli bana kaldı bulaşık ahsjsjs.

Başlığa istinaden,
Seni sevmeyen ölsün 🤪
Garip garip süregelen söylemler, niye birini sevmeyene beddua ediyorsak 😏
Konuyu okuyunca sesli güldüm
Ay hep bunu yazmak istemiştim, sana kısmetmiş.
Hatta lol (internet jargonu da bilirim😎)
Görümcen oğluna kocana onu bunu alacagina,
Evine yardımcı tutsun
Sen de bir dahaki sefere, aldıklarını getir koy kapının önüne, beni bunlarla satın alamazsın diye ayılıp bayıl.
Ileride çalışmaya başlarsan da, bir zamanlar işsiz ama gururlu bir kız vardı der, supurgeyi kafasina atarsin.
Aman ya, ne takiyorsun, bosver gitsin.
Ben mi gamsizim bilmiyorum,
Başkalarının benim hakkımda ne düşündüğü ve çay kaşığının bana olan hisleri ile esit derecede ilgiliyim.
Görümceye selam yola devam
O değil de bizim geline de böyle görümce lazım. Vallahi kıymetimi bilen yok 🤣
 
Görümce güncellemesi 35. Sayfada.

Merhaba hatunlar

Görümceli konu açtım ciddi olmaya çalışıyorum çok başarılı olamasam da. Siz lütfen bana bakmayın ve konuyu ciddiye alın. Çünkü objektif yorumlara ihtiyacım var. Bugün ilk kez görümcem tarafından manipüle edildim. Evet, başardı bunu pis mendebur. Bu biraz ağır oldu ama sinirliyim şu an. Sinirim geçince görümcecim şeklinde düzenlerim.

Efenim benim 41 yaşında bekar bir görümcem var. Medeni hali beni ve sizi ilgilendirmiyor ama annesi ile birlikte yaşadığını belirtmek için söylüyorum. Aynı apartmandayız. Kayınvalidem ve görümcemin bir alt katında da eltim var. Canım benim, onu da çok severim. Kanım çok kaynıyor. Konu dağılmasın muhteşem bir aile apartmanı burası. Şenlik hiç eksik olmuyor. Neşe içinde yaşayıp Gidiyoruz.

Sevgili görümcem genel itibariyle huysuz, aksi, eleştiri seven, akıl vermeye bayılan bir model. Üstün hümanist yanım sayesinde kendisini olduğu gibi kabul ettim. Söylediği ve yaptığı şeyler beni etkilemiyor. Bu yüzdendir ki belki hakkında onlarca konu açılabilecekken beş yıldır bahçe hortumundan daha az etkiliyor beni. Bahçemiz de var evet.

Görümcem, kayınvalidem ve eltimi şeytani çamaşır suyu çetesi adıyla ansam, günah olmaz bence. Aşırı titiz, ev işi dışında bir şey düşünmeyen modeller. Bunu niye belirtiyorum, konu ile bağlantılı çünkü. Kayınvalidem ve eltim cif ile aşk yaşarken, görümcem yeniliklere açık. Diğer temizlik ürünlerini de kabul ediyor. Modern bir insan kendisi. Kendi adıma çevrem tarafından temiz ve düzen takıntılı biri olarak görüldüğüm halde, bu insanların yanında tembel ve pis görünüyorum. Çünlü hepsi ruh hastası.

Tamam içime sıkıştırdığım pislikleri kusmaktan vazgeçip konuya giriyorum. Buraya ilk taşındığımda eltimin yıllarca yaptığı gibi düzenli olarak kayınvalideme gidip, çeşitli yardımlarda bulunmam konusunda beklentileri vardı. Açık bir dille böyle bir şey olmayacağını belirttim. Sadece hasta olursa, yardıma muhtaç olursa gideceğimi söyledim. Kabullenmiş gibi görünseler de ara ara laf sokmalar, imalar devam etti. Duymazdan geldim. Totoma konuşun dedim, içimden dedim tabi.

Kayınvalidemin evinde akşama kadar kimse yok. Görümcem çalışıyor. Ev pislenmiyor ve dağılmıyor. Benim evimde ise bir tazmanya canavarı, bir de çıkardığı çorabı parmak uçlarından yere usulca bırakan koala yaşıyor. Dolayısıyla çok yoruluyorum. Ancak kendi evime ve oğluma yetişebiliyorum. Kayınvalidem ise bir gelin olarak gün aşırı yukarıya çıkıp evini süpürmem gerektiğini düşünüyor. Görümcem de öyle.

Bugün oğluma pijama takımı almış halası. Oğluma karşı cömerttir. Hediye alır, ihtiyacını karşılar ki asla böyle bir beklentim yok. Kendi isteğiyle yapıyor. Pijama takımını verirken "biz bu kadar iyilik yapıyoruz karşılığı yok" dedi. "karşılıktan kastın nedir?" diye sorunca "annemin evini süpürebilirsin gelip" dedi. "x abla iyilik yapmak zorunda değilsin. Sana bunu daha önce de söyledim. Benim yeğenim alırım dedin. Mütemadiyen aynı döngüyü yaşıyoruz ve ben bundan sıkıldım" dedim. "insanda vicdan olacak vicdan zorla olmuyor" diyerek odasına gitti.

Tam o esnada benim misafirim geldi eve inmek zorunda kaldım. Kelimeler kursağımda kaldı. Bir mesaj attım.

"x abla her seferinde aynı şeyleri söyleyip benim huzurumu kaçırıyorsun. Şahsıma gidip alışveriş yapmıyorsunuz ki böyle bir şey de istemem zaten. Kendi kardeşine, kendi yeğenine kendi isteğinle bir şey alıyorsun. Ki kırk kere dedim mevzusunu yapacak iseniz almayın diye. Benim oğluma eşime bir şey alma desem vereceğin cevap belli. Benim kardeşim, benim yeğenim alırım ki zamanında demişliğin var. Defalarca söyledim benim kapasitem bu kadar arkadaş. Ben ancak kendi ev işime, çocuğuma, dersime, sosyal hayatıma yetiyorum. Düzenli olarak annene çıkmaya vaktim kalmıyor. Ki böyle bir isteğim de yok. Ben gerçekten aşırı sıkıldım bu laf sokmalarından. Evet şu sıra bulduğum her fırsatta ders çalışıyorum. Bu bir bahane değil ki benim sana bahane sunmaya da ihtiyacım yok. Yapmak istemeyebilirim. Sınavları atlatınca uygun olursam evini süpürürüm annenin. Bu bir sidik yarışı değil, ego savaşı hiç değil. İhtiyacı olana yardım ederim. Ancak ev süpürmek hayati bir ihtiyaç değil. Ve siz bunu sorun haline getirdiğiniz sürece dikkat ettiyseniz ben aynı apartmanda çay içmeye bile gelmiyorum. Yok ben her fırsatta laf Sokmaya devam edeceğim, bundan aşırı zevk alıyorum diyorsan devam et. Benim için sıkıntı yok. Ancak bir dahaki sefere bu kadar sakin kalamayabilirim. İyi geceler"

Şeklinde. Henüz görmedi mesajı görünce muhtemelen kavga edecek :)

Şimdi sormak istediğim şu, kayınvalidem 64 yaşında. Organ nakli geçirmiş bir kadın. Yatalak değil. Kendi işini halledebiliyor. Yemek, ev toplama vs. Ki evde akşama kadar tek olduğu için ve tüm Gündüz kuşağı programlarını zevkle takip ettiği için insana da pek ihtiyaç duymuyor. Esra Erolu da uğurladıktan sonra insan ihtiyacı hasıl oluyor.

Görümcem vicdan falan deyince bir an kendimi sorguladım. Acaba ben mi kötü düşünüyorum, arada evini süpürsem elime mi yapışır dedim. Ancak öte yandan oğlum beni epey yoruyor. Öylece evde durmak istemiyorum ve durmuyorum da. Ders çalışıyorum, spora gidiyorum, bulduğum fırsatlarda seminerlere katılıyorum. Kendi evimin işini yapıyorum. Onlar pek inanmasa da ciddi manada yoruluyorum. Bu durumda "yahu ben bu kadar yorulup neden öylece TV izleyen kadının evini süpüreyim" diyorum. Bir yanım lucifer, bir yanım bahar bahçe. Ne düşünsem bilemedim. Görümce bile aklımı karıştırıyor, duygusal açıdan yıpranma dönemine girdim demek ki.

Bunun dışında aynı görümcenin ağzından pek hayırlı bir şey çıkmaz. Her durumu ve eylemi eleştirme potansiyeli var. Hayat enerjimi emiyor gudubet. Ancak başıma kakıp karşılık beklediği konularda cömerttir. Yeğenine hediyeler alır, kardeşine de keza. Bir keresinde "hediye aldığın kişi kardeşin, o süpürsün bence evi" demiştim de ev masrafının azaldığından dolayısıyla bana da faydası olduğundan bahsetti ahsjsjs. Böyle pis küçük hesaplar peşinde.

Çok uzattım kızmayın tamam. Doğruyu söylemek gerekirse bugün beni germeyi başardı. Normalde gerilmezdim ama bugün ufak çaplı bir çarpıntı ve sinir bozulması yaşadım.

Şimdi görümce ve kayınvalide düşmanlığınızı bir kenara bırakıp, objektif şekilde yorum yapar mısınız? Süpürsem elime mi yapışır, süpürmeden aynen devam mı.

Konu içeriğine gel, ev süpürmesi. Siz anladınız ama beni, mevzu bundan ibaret değil. Yorum yapan elleriniz dert görmesin efem.
2kucuk cocukla evimin her isine yetisip birde ise gidebiliyosam gorumcenizde yapabilir cok rahat. Siz onun evini temizlemek zorunda degilsiniz.
 
Ben de genel olarak konularınızı takip ediyorum, pek bir şey yazmıyorum ama bu sefer aslında iyi olmuş diye düşündüm. Çok gerildiniz tartışmadan ötürü biliyorum ama olsun. Sürekli kendinizi frenliyorsunuz "aman annem, kardeşim, kayınvalidem, görümcem kırılmasın, kimse beni yanlış anlamasın, kimseyi üzmeyeyim" diye. Bu kez kendiliğinden gelişmiş. Özellikle telefon görüşmesindeki cevapları okudukça ben rahatladım ne yalan söyleyeyim.

Her konuda soruyorsunuz ya "acaba hatalı mıyım?" diye. Olsanız ne olacak, insanız hepimiz. Sürekli alttan alan, birileri kırılmasın diye düşünen, müthiş incelikli kişiler olamayız ki. Arada tabii ki kırılma noktaları olacak, kırmalar dökmeler, hata etmeler, bencillikler olacak ki o bencillikler aslında bizi hayatta tutacak.

Bakın şimdi kırdım, onu söylememeliydim vs. diye üzülüyorsunuz, bir şey yiyemeyecek kadar geriliyorsunuz ama dünya alt üst olmadı, her şey olduğu gibi, hayat devam ediyor. Ki sonuna kadar haklı olduğunuz bir konu ama haksız da olabilirdiniz. İnsan vicdanını pat diye susturamıyor elbette ama ara sıra da mola yapmak onun da hakkı. Herkes yerini bilsin, bundan sonra laf sokmalar, söylenmeler olmaz bence. Saygısız insanlara karşı ne kadar saygı gösterirsen göster anlamıyorlar çünkü, aynı dilden konuşmaya çalışmak gerekiyor bazen. Deli deliyi görünce sopasını saklar misali. Görümceniz bir şeyleri dile getirirken bunu da söze almıştır herhalde, hiç dert etmeyin bu konuyu, zaten yeterince zorlanıyorsunuz.

Ama ben konuyu okurken sizi şöyle hayal ettim. Oğlan büyümüş, okula başlamış, epey toparlanmış, siz işe dönmüşsünüz, başka bir semte/şehre taşınmışsınız. Aileniz uzak, kayınvalideniz uzak. Sık sık görüşme yok, durmadan arama sorma yok. O kadar rahatlarsınız ki aslında, kendinize gelirsiniz. Evimi, semtimi seviyorum demişsiniz biliyorum ama en azından diğerleri için az bir vakit kalmıştır umarım.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X