Görümcem resmen beni sevmiyor inanılır gibi değil.

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Ahahah ne yaptın yahu hayatta öyle konuşamam. Ama haklısın bazen bunu istiyor bazı insanlar. Şu anki halini tarif edemem sana. İnanılmaz rahatsızım. Rahatlamadım, aksine huzursuz oldum.

Eşim aradı başta ne gerek vardı bu hale getirmeye, gereksiz uzattın dedi. Kapat telefonu dedim. Beş dakika sonra bir daha aradı anlat bi ne oldu dedi. Anlattım. Boşver iyi demişsin, bulaşma kendi halinde takıl sen dedi. Ben de ona sen seni içine çekmeye çalışsalar da müdahil olma. Ne söylerlerse söylesinler he de geç. Beni savunmana gerek yok. Senin ailen onlar dedim. Ben hallederim sen karışma dedim. Tamam sen kapat kapını kendi işine bak muhatap olma dedi. Bu arada onlara karışma dedim ama sakın ama sakın bana gelip annelerin ağzıyla da konuşup savunmaya kalkma kırarım kalbini. Sen uzak dur olaylardan en sağlıklısı bu dedim. Öyle kapandı konu.

E sabırlısın İdrak, benim sabrım sen kadar değil, konularını görüyor okuyorum, ohhooğ...
Sürekli sürekli aynı mevzuyla üzerime gelinse, çocuğum daha zor bir çocuk olsa ve onu düzgün yetiştireceğim diye kendimi baba-anneanne vb. yardımı olmadan full soluksuz paralasam ve bu hengamenin içinde de, bu kadar gereksiz ve yersiz bir istek ile, milletin nazı niyazı ile ara ara yoklanıp dursam, durduk yere hayatıma burun sokulup dursa, sürekli eleştiriye, söylenmelere, taleplere maruz kalsam patlarım ben yani biliyorum kendimi.
Ondan sonra buna bağlarım yani:


Aynı olayda olabilecek kendi farazi tepki örneğimi, mukayese et ve rahatla diye verdim.
Kıyasla; bak senin konuşman, benim olası konuşmamın yanında ne kadar düzgün, kontrollü ve terbiyesini muhafaza eden bir konuşma. Bu yüzden "Aman sesim yükseldi" filan diye deli dülü kendine yüklenip durma.
Eşine de güzel konuşmuş, hakkınca önden ikaz etmişsin, tamam gerisini salla gari.
 
Bir üst yorumda yazdım eşimin haberi oldu. Ben müdahil olsun istenimiyorum. Açıkçası by konudaki fikrim, şayet bana fiziki bir saldırıda bulunmuyorlar ise, namusuma yahut başka bir hususta iftira atmıyorlar ise karışmasını doğru bulmuyorum. Hiç o topa girmesin. Çünkü aile ve eş arasında karar vermek durumunda kalmasını istemem. Zor bir durum bu. Ben de benzer bir sıkıntı yaşadım kendi ailemle ilgili, zor oluyor biliyorum.

En güzelini yapmışsın, o müdahil olursa çok karışır işler
 
Doğruları konuşmaktan değil o Ardebade polemiğe girmekten, banlamalar kişisel de değil bilesin, senin düşüncelerine yanlış diyemem zira herkesin yanlışı doğrusu kendisine göredir, farklı düşünüyor olman seni yanlış yapmaz ama polemik işte o başka bir şey, site kurallarına aykırı bir kere, eh ama şu da var polemik tek başına olmuyor, yalnız gitmiyorsun banlanırken:)

Maalesef bu olaylar benim başıma da geldiği için söylemek istedim.İdari hakimliğe hazırlanıyorum diye herkes oradan bana laf vurup üzerime gelmişti ve ben onlara açıklama yapmaya çalışırken konular seyrinden sapıp polemiğe dönmüştü.Bu arkadaş da kendi düşüncesini yazmış.Ama konu sahibi olgunlukla karşılarken 8-9 kişi arkadaşın üzerine gitmiş.Ve tabi ki şikayet üzerine şikayet etmişler.Sanki banlanınca içleri rahat edecekmiş gibi.İçleri rahat etmez ki hepsi saldırmış üzerine.Hayır madem halinizden memnunsunuz niye bu kadar içerlediniz.Okuyun geçin değil mi?
 
Ben böyle düşünüyorum. Yetişkin insanların savunulmaya ihtiyacı yoktur. Dediğim gibi fiziki bir saldırı ve iftira söz konusu değilse müdahale etmesine lüzum yok.
Senin zaten böyle bir şeye ihtiyacın yok.Kendini çok güzel ifade ediyorsun. Ama bırak eşin araya girsin. Eski konularını biliyorum. Adam bırak seni korusun. Bana ihtiyacı var duygusunu yaşasın.
 
İşte sorun şu ki ben bu olayın üstünü kapatıp hayatıma devam ederim bir süre sonra. Ama a onlar konsey toplayacak, didikleyecek, dünya meselesi haline getirecek, günlerce konuşacak vs. Bitmeyecek yani. Ben de devam eden huzursuzluktan hoşlanmıyorum. Görüşmem olur biter ama onlarda bitmez.

Hayat niye bu kadar zor yahu. İnsanlara karışamamak bu kadar mı zor. Ne yapmış ne söylemiş ne giymiş neye inanmış ilgilenmemek bu kadar mı zor. Kendi hayatına odaklanıp onun üzerinden ilerlemeye çalışmak çok mu zor yahu. Neden ben sürekli böyle insanlarla mücadele etmek zorunda kalıyorum ki.

Burada açılan elti görümce konularında genel içerik hemen hemen aynıdır. Bunu yaptı niye yaptı ya da bunu yapmadı neden yapmadı. Ben gerçekten bir şey istemiyor ve ilgilenmiyorum. Hepsi maddi olarak belli bir seviyenin üzerinde yaşayan insanlar. Zerre kadar ilgilenmedim. Bulaştılar görmezden geldim. Niye yahu niye bu durum duyarsızlık ya da bencillik olarak algılanıyor da olması gereken olarak algılanmıyor. Niye günün sonunda yine ben haksız yine ben kötü oluyorum gerçekten anlamıyorum. Bu mudur yani, içli dışlı olmak her şeyi kurcalamak, haddin olmayan her şeye burnunu sokmak.

Yahu kadın beni tuhaf uzaylı diye tanımlıyor. Sana ne zararım oldu ne kötülüğüm oldu ne yaptım deyince de işte sorun orada bir şey yapmıyorsun diyor. Bir şey yapmadığım Çin suçlu ve kötüyüm. Yeminle aklımı kaybedicem artık.
Cevabı çok basit.
Bazıları sadece kontrol edebildiğini ve kendi benzerini ister hayatında.
Onu pohpohlayacak, bir dediğini iki etmeyecek, kendisine problem çıkarmak bir kenara, bir şey dendiğinde üzerine düşünmeden robotik olarak denileni yapacak kişiler ister.
Görümcen böyle biri belli ki, belki eşinin ailesi yapı olarak zaten böyleydi, bilemezsin.
Bir idareci ve ona itaat eden insanlar.
Sen bu durumda düzenbozan konumunda kalıyorsun, onlara uymayıp bir de fikir beyan edebiliyorsun.
Ahh ne büyük şey!!!

Muhattap olmak zorunda kaldığımız insanları kendimiz seçemiyoruz ama muhattaplık kısmını bitirmek elimizde.
İstedikleri konseyi kurabilirler, zaten karakterin ve dik duruşun her durumda suçlu gösterilmeye aday, şüphe götürmeksizin öyle de bulunacaksın.
Ama bu senin hayatına nasıl yansıyacak, irdelememiz gereken parça bu.
Eşinle aranda problem yaratacak mı ya da çocuğunuzla ilgili mevzuda gitme gelme kesildiği için, saçma ergen mevzularına mı dönecek?

Nacizane tavsiyem, kv ile ilişkin nasılsa öyle devam ettirmek için çaba göstermen.
Kadının bu olaylarla alakası yok, keza belki kendi beklentisi bile olmayabilir ama kafasına sürekli bıkbık sokan evladı ile yaşamaktan, onun fikirlerini benimsemesi de abes olmaz.
Görümcen işteyken belki görüşmelerinizi yapabilirsiniz, fırsat bulduğunda oğlunu çıkarabilirsin ama terbiyeden nasiplenmemiş görümcen ile tek kelime daha etmen, seni yaralayacaktır.
 
O sözü söyleyenlerden biri de benim ve çok doğru bir söz söyledim. Maaşlı çalışan biri yıllık izninin izin verdiği kadar, kendi işini yapan da müşteri kaybedene kadar çıkıp yürüyüş yapıp kahve içebilir. Siz de pek uzun süre kendimi ofise kapatmak istemiyorum diyemezsiniz. Demem o ki -sizin için demiyorum yanlış anlamayın- çalışmayan kadına bağımlı diyen bazı kadınlar keşke aslında kendilerinin özgürlüğünün de çalışmaya (paraya) bağlı olduğu şuuruna sahip olsalar da boş boş hava atmasalar. Temel iktisat bilgisi yeter halbuki bu şuur için. Asıl özgür insan hayatta sınırsız olarak istediğini yapabilecek ve bunun için ömrü boyunca çalışmak zorunda olmayacak kadar parası olan insanlardır ki onların dünyadaki sayısı da forumlarda bulunamayacak kadar azdır.

Yanlış anlamadım, çünkü haklısınız
Ben de her kafama estiği gibi bugün olduğu gibi bugün keyif günü olsun diyemem. Bu beni ve işimi zamanla sıkıntıya sokabilir. Ama bu da bana ara ara yaptığım zaman keyif veren birşey zaten, devamlı evde oturmak istemem. Çalışmayı seviyorum. İşimi severek yapiyorum. Ev hanımı olmak istemiyorum. Ev hanımlığı zor ve bence özgürlük de değil.
Benim yazmamdaki amaç sanki çalışmayan kadınlar çok özgürmüş de çalışanlar mağdurmuş gibi anlatılmış onun öyle olmadını belirtmek istedim.
Çalışıp çalışmamak tamamen kişinin kendi tercihdir
Benim annem 61 yaşında ve halen çalışıyor mesela
Bundan hiç gocunmuyor, tam tersi kimseye muhtaç değilim, emekli olduğum zaman (2 sene sonra) da kimseye muhtaç olmayacağım diye bununla övünen kadındır.
İhtiyacı yok, istese bugün bırakır. Ama yıllardır bu şekilde alışmış.
 
Kuzum hayır, ses yükselebilir gayet insani ki şu konuşma içerisinde terbiyeni de çok güzel korumuşsun.
Sezarın hakkı Sezara bak ciddi söylüyorum, ben bir noktadan sonra "Yetti be, bi huzur ver artık, kes, geri...lı iş etmiş beni kendine, yürrüü" "Hoşt, hadi oradan, hadiii, yol veerr" e bağlardım tutamazdım kendimi. Yeminle söylüyorum, çok yerinde-düzgün konuşmalar, ben bunu sistematik olarak, sürekli üzerime gelinen ortamda beceremem, ayarım kaçar.
Tartışmanın hararetinden ses de yükselebilir, haklısın ve hakkını savunurken boş argümanlarla seni rencide etmeye çalışıyor karşındaki, o kadar olur.

Sakın suçlama kendini.
Ahahha aynen ben :KK53: hatta ben günlük dilde de çok argo konuşurum yada yerine göre küfür kullanırım. Kliniğe gelen manyak kedilere oo şerefsiz hoşgeldin diyorum :KK48:
Böyle bi tartışmada neler neler söyleme potansiyeline sahibim. Girişi seninki gibi yapar, sonra bir potporiyle devam ederdim büyük ihtimal.
 
O onun karekteri
Her çalışan kadın annen gibi değil
Evet bende biliyorum kadın doktor mühendis maaşını kocasının eline sayıyor
Ben bilmiyor muyum bunları?
Yermedim bana göre değil dedim
Konu sahibine de çalışsaydın sana annemin evini temizle demezlerdi dedim o zaman resti çekerdin ama iç içe oturunca al işte böyle olmuş
Ne Yani ne bekliyordu ?
Derlerdi benden beklendi, karşılığında cevabım hazırdı çalışıyorum dedim, ne dediler “çalışıyorsan kendine çalışıyorsun”. Yüzsüz, tembel, kötü niyetli, kıskanç insan olunca karşında şaşkınlıktan cevap bile veremiyorsun. Mesleğine, güzelliğine, parana hiç ama hiç güvenme. Çünkü evlenince erkeğin ailesi birden bire değer kazanıyor. Eşin de ailesini tutunca, elinde nur topu gibi kayınvalide-görümce derdin oluyor. İnşallah sizin olmaz, Allah iyilerle karşılaştırsın. Ama İnan üniversite mezunu olman, mesleğin, maaşın kurtarmıyor. Tabi boşanmak gibi seçeceğin var, tabi düğün borçları, mobilya taksitleri, daha birkaç aylık evliyken o gücü kendinde bulabilirsen.
 
Neden eşin karışmasın .Ailesiyle bir konuşsun.Eşinden korksalar sana böyle saçmasapan konuşabilirler miydi .Ablasına haddini bildirmeli ki kessin sesini . Sende kendini acındır biraz bana böyle diyorlar böyle söylüyorlar. Az biraz maduru oyna. Her şeyi sen halletme bırak eşin girsin devreye
Aile içi kavgaların en büyük sebebi bu bakış açısı. Eşinin annesi ve kız kardeşi de aynı şeyi yaparsa? Onlar da mağduru oynarsa ne olacak? Bir tarafta annesi bir tarafta eşi olacak adam ne yapsın?
 
şimdik şöyle sürekli gidip hergün süpürmem, ama arada onların hiç ummadıgı zamanda giderim.(arada sırada-bi zaman sonra görevin ilan ediyorlar

haa senın yanlıs tavrın demiyimde kişisel yapına gelince sende bu çene olduktan sonra senınle değil normal kavga laf yarısına bile girmezler merak etme bacım:nazar::spor::KK17:
 
Ben bunu söyledim bugün. Gerçekten kendimi net ifade edemiyor muyum neden sürekli aynı konu konuşuluyor dedim. Umudum vardı merhametli olup nankörlük yapmayacağına, iletişim kurabileceğimize dair. Ama artık umudum kalmadı sen benim umudumu tükettin dedi. Eski sevgili mübarek. Konuşmalara gel.
Bence kadın ruh hastası. Ne nankörlüğü acaba, yeğenine hediye aldı diye gidip evini mi temizleyecekmişsin?
 
Merhaba hatunlar

Görümceli konu açtım ciddi olmaya çalışıyorum çok başarılı olamasam da. Siz lütfen bana bakmayın ve konuyu ciddiye alın. Çünkü objektif yorumlara ihtiyacım var. Bugün ilk kez görümcem tarafından manipüle edildim. Evet, başardı bunu pis mendebur. Bu biraz ağır oldu ama sinirliyim şu an. Sinirim geçince görümcecim şeklinde düzenlerim.

Efenim benim 41 yaşında bekar bir görümcem var. Medeni hali beni ve sizi ilgilendirmiyor ama annesi ile birlikte yaşadığını belirtmek için söylüyorum. Aynı apartmandayız. Kayınvalidem ve görümcemin bir alt katında da eltim var. Canım benim, onu da çok severim. Kanım çok kaynıyor. Konu dağılmasın muhteşem bir aile apartmanı burası. Şenlik hiç eksik olmuyor. Neşe içinde yaşayıp Gidiyoruz.

Sevgili görümcem genel itibariyle huysuz, aksi, eleştiri seven, akıl vermeye bayılan bir model. Üstün hümanist yanım sayesinde kendisini olduğu gibi kabul ettim. Söylediği ve yaptığı şeyler beni etkilemiyor. Bu yüzdendir ki belki hakkında onlarca konu açılabilecekken beş yıldır bahçe hortumundan daha az etkiliyor beni. Bahçemiz de var evet.

Görümcem, kayınvalidem ve eltimi şeytani çamaşır suyu çetesi adıyla ansam, günah olmaz bence. Aşırı titiz, ev işi dışında bir şey düşünmeyen modeller. Bunu niye belirtiyorum, konu ile bağlantılı çünkü. Kayınvalidem ve eltim cif ile aşk yaşarken, görümcem yeniliklere açık. Diğer temizlik ürünlerini de kabul ediyor. Modern bir insan kendisi. Kendi adıma çevrem tarafından temiz ve düzen takıntılı biri olarak görüldüğüm halde, bu insanların yanında tembel ve pis görünüyorum. Çünlü hepsi ruh hastası.

Tamam içime sıkıştırdığım pislikleri kusmaktan vazgeçip konuya giriyorum. Buraya ilk taşındığımda eltimin yıllarca yaptığı gibi düzenli olarak kayınvalideme gidip, çeşitli yardımlarda bulunmam konusunda beklentileri vardı. Açık bir dille böyle bir şey olmayacağını belirttim. Sadece hasta olursa, yardıma muhtaç olursa gideceğimi söyledim. Kabullenmiş gibi görünseler de ara ara laf sokmalar, imalar devam etti. Duymazdan geldim. Totoma konuşun dedim, içimden dedim tabi.

Kayınvalidemin evinde akşama kadar kimse yok. Görümcem çalışıyor. Ev pislenmiyor ve dağılmıyor. Benim evimde ise bir tazmanya canavarı, bir de çıkardığı çorabı parmak uçlarından yere usulca bırakan koala yaşıyor. Dolayısıyla çok yoruluyorum. Ancak kendi evime ve oğluma yetişebiliyorum. Kayınvalidem ise bir gelin olarak gün aşırı yukarıya çıkıp evini süpürmem gerektiğini düşünüyor. Görümcem de öyle.

Bugün oğluma pijama takımı almış halası. Oğluma karşı cömerttir. Hediye alır, ihtiyacını karşılar ki asla böyle bir beklentim yok. Kendi isteğiyle yapıyor. Pijama takımını verirken "biz bu kadar iyilik yapıyoruz karşılığı yok" dedi. "karşılıktan kastın nedir?" diye sorunca "annemin evini süpürebilirsin gelip" dedi. "x abla iyilik yapmak zorunda değilsin. Sana bunu daha önce de söyledim. Benim yeğenim alırım dedin. Mütemadiyen aynı döngüyü yaşıyoruz ve ben bundan sıkıldım" dedim. "insanda vicdan olacak vicdan zorla olmuyor" diyerek odasına gitti.

Tam o esnada benim misafirim geldi eve inmek zorunda kaldım. Kelimeler kursağımda kaldı. Bir mesaj attım.

"x abla her seferinde aynı şeyleri söyleyip benim huzurumu kaçırıyorsun. Şahsıma gidip alışveriş yapmıyorsunuz ki böyle bir şey de istemem zaten. Kendi kardeşine, kendi yeğenine kendi isteğinle bir şey alıyorsun. Ki kırk kere dedim mevzusunu yapacak iseniz almayın diye. Benim oğluma eşime bir şey alma desem vereceğin cevap belli. Benim kardeşim, benim yeğenim alırım ki zamanında demişliğin var. Defalarca söyledim benim kapasitem bu kadar arkadaş. Ben ancak kendi ev işime, çocuğuma, dersime, sosyal hayatıma yetiyorum. Düzenli olarak annene çıkmaya vaktim kalmıyor. Ki böyle bir isteğim de yok. Ben gerçekten aşırı sıkıldım bu laf sokmalarından. Evet şu sıra bulduğum her fırsatta ders çalışıyorum. Bu bir bahane değil ki benim sana bahane sunmaya da ihtiyacım yok. Yapmak istemeyebilirim. Sınavları atlatınca uygun olursam evini süpürürüm annenin. Bu bir sidik yarışı değil, ego savaşı hiç değil. İhtiyacı olana yardım ederim. Ancak ev süpürmek hayati bir ihtiyaç değil. Ve siz bunu sorun haline getirdiğiniz sürece dikkat ettiyseniz ben aynı apartmanda çay içmeye bile gelmiyorum. Yok ben her fırsatta laf Sokmaya devam edeceğim, bundan aşırı zevk alıyorum diyorsan devam et. Benim için sıkıntı yok. Ancak bir dahaki sefere bu kadar sakin kalamayabilirim. İyi geceler"

Şeklinde. Henüz görmedi mesajı görünce muhtemelen kavga edecek :)

Şimdi sormak istediğim şu, kayınvalidem 64 yaşında. Organ nakli geçirmiş bir kadın. Yatalak değil. Kendi işini halledebiliyor. Yemek, ev toplama vs. Ki evde akşama kadar tek olduğu için ve tüm Gündüz kuşağı programlarını zevkle takip ettiği için insana da pek ihtiyaç duymuyor. Esra Erolu da uğurladıktan sonra insan ihtiyacı hasıl oluyor.

Görümcem vicdan falan deyince bir an kendimi sorguladım. Acaba ben mi kötü düşünüyorum, arada evini süpürsem elime mi yapışır dedim. Ancak öte yandan oğlum beni epey yoruyor. Öylece evde durmak istemiyorum ve durmuyorum da. Ders çalışıyorum, spora gidiyorum, bulduğum fırsatlarda seminerlere katılıyorum. Kendi evimin işini yapıyorum. Onlar pek inanmasa da ciddi manada yoruluyorum. Bu durumda "yahu ben bu kadar yorulup neden öylece TV izleyen kadının evini süpüreyim" diyorum. Bir yanım lucifer, bir yanım bahar bahçe. Ne düşünsem bilemedim. Görümce bile aklımı karıştırıyor, duygusal açıdan yıpranma dönemine girdim demek ki.

Bunun dışında aynı görümcenin ağzından pek hayırlı bir şey çıkmaz. Her durumu ve eylemi eleştirme potansiyeli var. Hayat enerjimi emiyor gudubet. Ancak başıma kakıp karşılık beklediği konularda cömerttir. Yeğenine hediyeler alır, kardeşine de keza. Bir keresinde "hediye aldığın kişi kardeşin, o süpürsün bence evi" demiştim de ev masrafının azaldığından dolayısıyla bana da faydası olduğundan bahsetti ahsjsjs. Böyle pis küçük hesaplar peşinde.

Çok uzattım kızmayın tamam. Doğruyu söylemek gerekirse bugün beni germeyi başardı. Normalde gerilmezdim ama bugün ufak çaplı bir çarpıntı ve sinir bozulması yaşadım.

Şimdi görümce ve kayınvalide düşmanlığınızı bir kenara bırakıp, objektif şekilde yorum yapar mısınız? Süpürsem elime mi yapışır, süpürmeden aynen devam mı.

Konu içeriğine gel, ev süpürmesi. Siz anladınız ama beni, mevzu bundan ibaret değil. Yorum yapan elleriniz dert görmesin efem.

O değil de, kitap yazmayı düşünmez misiniz? Yazım tarzınıza bayıldım
 
Yanlış anlamadım, çünkü haklısınız
Ben de her kafama estiği gibi bugün olduğu gibi bugün keyif günü olsun diyemem. Bu beni ve işimi zamanla sıkıntıya sokabilir. Ama bu da bana ara ara yaptığım zaman keyif veren birşey zaten, devamlı evde oturmak istemem. Çalışmayı seviyorum. İşimi severek yapiyorum. Ev hanımı olmak istemiyorum. Ev hanımlığı zor ve bence özgürlük de değil.
Benim yazmamdaki amaç sanki çalışmayan kadınlar çok özgürmüş de çalışanlar mağdurmuş gibi anlatılmış onun öyle olmadını belirtmek istedim.
Çalışıp çalışmamak tamamen kişinin kendi tercihdir
Benim annem 61 yaşında ve halen çalışıyor mesela
Bundan hiç gocunmuyor, tam tersi kimseye muhtaç değilim, emekli olduğum zaman (2 sene sonra) da kimseye muhtaç olmayacağım diye bununla övünen kadındır.
İhtiyacı yok, istese bugün bırakır. Ama yıllardır bu şekilde alışmış.
Şimdi, siz işin özünü anlamıyorsunuz.
‘Evde oturamam’ demek, çalışmayanın eve kapanmasını destekleyem algıdır.
Çalışmayan kadın bilakis, hiç oturamıyor.
Valla benim memur arkadaşlarım benden daha ev hanımı, heyet raporu vs, 2 senede bir yakın illere tayin, tayin izni vs ile kışlıklarını hazırlayacak kadar.
Ben çalışmıyorum, duşa giremiyorum😂
Şimdi kim oturuyor Allah aşkına?

Her kadın çalışmalı, bunda hemfikirim.
Ama bu illa bir maddi gelir ya da dışarıda bir ofiste olmak zorunda değil.
Evinde makale yazanı var, börek, nikah şekeri bb yapıp satanı var, ailesinin gereksinimlerine kendini adayanı var, derneklere, hayır kurumlarına gönüllü gideni, içerik üreteni, freelance olanı, var oğlu var.
Çalışmayı sadece evden çıkıp gidip, para getirmeye bağlayan zihniyet yanlış.
İlla bir devlet onayı sgk ya da bağkur gerekmiyor, kadın hayatında her alanında çalışıyor.
Siz bütün sözde çalışmayanları gündüz kuşağına indirgediğiniz için, bu isyan.
 
Merhaba hatunlar

Görümceli konu açtım ciddi olmaya çalışıyorum çok başarılı olamasam da. Siz lütfen bana bakmayın ve konuyu ciddiye alın. Çünkü objektif yorumlara ihtiyacım var. Bugün ilk kez görümcem tarafından manipüle edildim. Evet, başardı bunu pis mendebur. Bu biraz ağır oldu ama sinirliyim şu an. Sinirim geçince görümcecim şeklinde düzenlerim.

Efenim benim 41 yaşında bekar bir görümcem var. Medeni hali beni ve sizi ilgilendirmiyor ama annesi ile birlikte yaşadığını belirtmek için söylüyorum. Aynı apartmandayız. Kayınvalidem ve görümcemin bir alt katında da eltim var. Canım benim, onu da çok severim. Kanım çok kaynıyor. Konu dağılmasın muhteşem bir aile apartmanı burası. Şenlik hiç eksik olmuyor. Neşe içinde yaşayıp Gidiyoruz.

Sevgili görümcem genel itibariyle huysuz, aksi, eleştiri seven, akıl vermeye bayılan bir model. Üstün hümanist yanım sayesinde kendisini olduğu gibi kabul ettim. Söylediği ve yaptığı şeyler beni etkilemiyor. Bu yüzdendir ki belki hakkında onlarca konu açılabilecekken beş yıldır bahçe hortumundan daha az etkiliyor beni. Bahçemiz de var evet.

Görümcem, kayınvalidem ve eltimi şeytani çamaşır suyu çetesi adıyla ansam, günah olmaz bence. Aşırı titiz, ev işi dışında bir şey düşünmeyen modeller. Bunu niye belirtiyorum, konu ile bağlantılı çünkü. Kayınvalidem ve eltim cif ile aşk yaşarken, görümcem yeniliklere açık. Diğer temizlik ürünlerini de kabul ediyor. Modern bir insan kendisi. Kendi adıma çevrem tarafından temiz ve düzen takıntılı biri olarak görüldüğüm halde, bu insanların yanında tembel ve pis görünüyorum. Çünlü hepsi ruh hastası.

Tamam içime sıkıştırdığım pislikleri kusmaktan vazgeçip konuya giriyorum. Buraya ilk taşındığımda eltimin yıllarca yaptığı gibi düzenli olarak kayınvalideme gidip, çeşitli yardımlarda bulunmam konusunda beklentileri vardı. Açık bir dille böyle bir şey olmayacağını belirttim. Sadece hasta olursa, yardıma muhtaç olursa gideceğimi söyledim. Kabullenmiş gibi görünseler de ara ara laf sokmalar, imalar devam etti. Duymazdan geldim. Totoma konuşun dedim, içimden dedim tabi.

Kayınvalidemin evinde akşama kadar kimse yok. Görümcem çalışıyor. Ev pislenmiyor ve dağılmıyor. Benim evimde ise bir tazmanya canavarı, bir de çıkardığı çorabı parmak uçlarından yere usulca bırakan koala yaşıyor. Dolayısıyla çok yoruluyorum. Ancak kendi evime ve oğluma yetişebiliyorum. Kayınvalidem ise bir gelin olarak gün aşırı yukarıya çıkıp evini süpürmem gerektiğini düşünüyor. Görümcem de öyle.

Bugün oğluma pijama takımı almış halası. Oğluma karşı cömerttir. Hediye alır, ihtiyacını karşılar ki asla böyle bir beklentim yok. Kendi isteğiyle yapıyor. Pijama takımını verirken "biz bu kadar iyilik yapıyoruz karşılığı yok" dedi. "karşılıktan kastın nedir?" diye sorunca "annemin evini süpürebilirsin gelip" dedi. "x abla iyilik yapmak zorunda değilsin. Sana bunu daha önce de söyledim. Benim yeğenim alırım dedin. Mütemadiyen aynı döngüyü yaşıyoruz ve ben bundan sıkıldım" dedim. "insanda vicdan olacak vicdan zorla olmuyor" diyerek odasına gitti.

Tam o esnada benim misafirim geldi eve inmek zorunda kaldım. Kelimeler kursağımda kaldı. Bir mesaj attım.

"x abla her seferinde aynı şeyleri söyleyip benim huzurumu kaçırıyorsun. Şahsıma gidip alışveriş yapmıyorsunuz ki böyle bir şey de istemem zaten. Kendi kardeşine, kendi yeğenine kendi isteğinle bir şey alıyorsun. Ki kırk kere dedim mevzusunu yapacak iseniz almayın diye. Benim oğluma eşime bir şey alma desem vereceğin cevap belli. Benim kardeşim, benim yeğenim alırım ki zamanında demişliğin var. Defalarca söyledim benim kapasitem bu kadar arkadaş. Ben ancak kendi ev işime, çocuğuma, dersime, sosyal hayatıma yetiyorum. Düzenli olarak annene çıkmaya vaktim kalmıyor. Ki böyle bir isteğim de yok. Ben gerçekten aşırı sıkıldım bu laf sokmalarından. Evet şu sıra bulduğum her fırsatta ders çalışıyorum. Bu bir bahane değil ki benim sana bahane sunmaya da ihtiyacım yok. Yapmak istemeyebilirim. Sınavları atlatınca uygun olursam evini süpürürüm annenin. Bu bir sidik yarışı değil, ego savaşı hiç değil. İhtiyacı olana yardım ederim. Ancak ev süpürmek hayati bir ihtiyaç değil. Ve siz bunu sorun haline getirdiğiniz sürece dikkat ettiyseniz ben aynı apartmanda çay içmeye bile gelmiyorum. Yok ben her fırsatta laf Sokmaya devam edeceğim, bundan aşırı zevk alıyorum diyorsan devam et. Benim için sıkıntı yok. Ancak bir dahaki sefere bu kadar sakin kalamayabilirim. İyi geceler"

Şeklinde. Henüz görmedi mesajı görünce muhtemelen kavga edecek :)

Şimdi sormak istediğim şu, kayınvalidem 64 yaşında. Organ nakli geçirmiş bir kadın. Yatalak değil. Kendi işini halledebiliyor. Yemek, ev toplama vs. Ki evde akşama kadar tek olduğu için ve tüm Gündüz kuşağı programlarını zevkle takip ettiği için insana da pek ihtiyaç duymuyor. Esra Erolu da uğurladıktan sonra insan ihtiyacı hasıl oluyor.

Görümcem vicdan falan deyince bir an kendimi sorguladım. Acaba ben mi kötü düşünüyorum, arada evini süpürsem elime mi yapışır dedim. Ancak öte yandan oğlum beni epey yoruyor. Öylece evde durmak istemiyorum ve durmuyorum da. Ders çalışıyorum, spora gidiyorum, bulduğum fırsatlarda seminerlere katılıyorum. Kendi evimin işini yapıyorum. Onlar pek inanmasa da ciddi manada yoruluyorum. Bu durumda "yahu ben bu kadar yorulup neden öylece TV izleyen kadının evini süpüreyim" diyorum. Bir yanım lucifer, bir yanım bahar bahçe. Ne düşünsem bilemedim. Görümce bile aklımı karıştırıyor, duygusal açıdan yıpranma dönemine girdim demek ki.

Bunun dışında aynı görümcenin ağzından pek hayırlı bir şey çıkmaz. Her durumu ve eylemi eleştirme potansiyeli var. Hayat enerjimi emiyor gudubet. Ancak başıma kakıp karşılık beklediği konularda cömerttir. Yeğenine hediyeler alır, kardeşine de keza. Bir keresinde "hediye aldığın kişi kardeşin, o süpürsün bence evi" demiştim de ev masrafının azaldığından dolayısıyla bana da faydası olduğundan bahsetti ahsjsjs. Böyle pis küçük hesaplar peşinde.

Çok uzattım kızmayın tamam. Doğruyu söylemek gerekirse bugün beni germeyi başardı. Normalde gerilmezdim ama bugün ufak çaplı bir çarpıntı ve sinir bozulması yaşadım.

Şimdi görümce ve kayınvalide düşmanlığınızı bir kenara bırakıp, objektif şekilde yorum yapar mısınız? Süpürsem elime mi yapışır, süpürmeden aynen devam mı.

Konu içeriğine gel, ev süpürmesi. Siz anladınız ama beni, mevzu bundan ibaret değil. Yorum yapan elleriniz dert görmesin efem.
Konuyu anlamama rağmen üç beş kez daha okuyabilirim🤣Sıkılmadan okuduk valla 😊Konuya gelirsek bunlara yaranılmaz net.Haddinide bildirmişsin grmceye daha ne olsun 😍
 
Ben bunu söyledim bugün. Gerçekten kendimi net ifade edemiyor muyum neden sürekli aynı konu konuşuluyor dedim. Umudum vardı merhametli olup nankörlük yapmayacağına, iletişim kurabileceğimize dair. Ama artık umudum kalmadı sen benim umudumu tükettin dedi. Eski sevgili mübarek. Konuşmalara gel.
çok ilginç gerçekten yaa :confused: nankörlük derken :KK70: hey allahım yaa valla güleyimmi ağlayayım mı bilemedim :KK70:
 
Şimdi, siz işin özünü anlamıyorsunuz.
‘Evde oturamam’ demek, çalışmayanın eve kapanmasını destekleyem algıdır.
Çalışmayan kadın bilakis, hiç oturamıyor.
Valla benim memur arkadaşlarım benden daha ev hanımı, heyet raporu vs, 2 senede bir yakın illere tayin, tayin izni vs ile kışlıklarını hazırlayacak kadar.
Ben çalışmıyorum, duşa giremiyorum😂
Şimdi kim oturuyor Allah aşkına?

Her kadın çalışmalı, bunda hemfikirim.
Ama bu illa bir maddi gelir ya da dışarıda bir ofiste olmak zorunda değil.
Evinde makale yazanı var, börek, nikah şekeri bb yapıp satanı var, ailesinin gereksinimlerine kendini adayanı var, derneklere, hayır kurumlarına gönüllü gideni, içerik üreteni, freelance olanı, var oğlu var.
Çalışmayı sadece evden çıkıp gidip, para getirmeye bağlayan zihniyet yanlış.
İlla bir devlet onayı sgk ya da bağkur gerekmiyor, kadın hayatında her alanında çalışıyor.
Siz bütün sözde çalışmayanları gündüz kuşağına indirgediğiniz için, bu isyan.

Bence anlamayan sizsiniz
Birincisi gündüz kuşağını yorumlarımın hiç biryerinde kullanmadım,başkası ile karıştırıyor olabilirsiniz.
İkincisi ben kendim uzun bi süre ev hanımlığı yaptım. Kızlarımı kendim büyüttüm, onları başkasına muhtaç etmemek için istifa etmiştim zamanında. Şimdi büyüdüler şükür. Bende 2 sene önce tekrar iş hayatına döndüm. Yani ev hanımlığın ne demek olduğunu gayet iyi biliyorum. Ve tekrar ediyorum. Ben sevmiyorum, bana göre değil.
Ve ev hanımlığı süremde kızların çok bebeklik hali haricinde pek evde oturduğum söylenmez.
İşe gider gibi sabah çıkıp akşama doğru dönerdim.
Gündü, spordu, gezmeydi, alışverişdi, kursdu şu bu öyle geçiyordu zaman. Ama bana yeterli gelmedi. O ortamlardan ve muhabbetlerden çok sıkıldım bi süre sonra.
Dediğim gibi başkası adına konuşmuyorum. Ben kendimden bahsediyorum.
Yoksa kim nasıl, nerde çalışıyor veya çalışmiyor, beni ilgilendirmiyor. Herkes nasıl istiyorsa, nasıl mutluysa o şekilde yaşar. Benim kimseye dayıtığım birşey yok.
Ha şu da var, maddi gelir olmasına gerek yok demişsiniz. Evet kadınlar hayatın her alanında ‘calışıyor’ ama ben maddi karşılığı olamayan bir çalışmayı istemiyorum. Emeğimin karşılığı olmalı.
 
Son düzenleme:
Aile apartmanımda yaşarsan Ne bekliyordun ki
Büyük ihtimalle o totona sallamadığın kv nin evinde oturuyorsun
Kadın çocuğuna ev vermiş oturun kira vermeyin diye
Bu tip evliliklerde kv nin nazınıda çek bi zahmet
Ne dersi çalışıyorsun pek anlamadım
Çalışma hayatın yok sanırım.hiç çalışmadın görümcen çalıştığı için stresi vs olması da garip gelmedi bana
Çalışmayan kadın çalışan kadının halinden anlamaz
Arada bir gidip ev işi yapabilirdin
Bütün gün evde oturuyorsunuz hala yoruluyorum diyorsunuz buna şaşırıyorum
Ben evli değilim ama evli iş arkadaslarım hem ev işi yapıp hem çocuk bakıp birde iş hayatındalar.
İşinize gelmiyorsa eşinize söyleyin o apartmandan kurtulun bence
Ama kira niye veresiniz değil mi
Hadi ordan!!!!
Görümcesi olma ihtimaliniz çok yüksek.
Evde oturuyorsunuz işinizin adı neymiş!!!
O kadar zorunuza gidiyorsa sizde oturun evinizde!
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X