Kesinlikle katılıyorum.Hele çocuktan sonra torun bahanesine gelmeler artıyor. Çocuğunu alayım anasını atayım diyemiyorsun. Şimdi yeni sen gelme tek giderim der ama çocuktan sonra torunu görmeye gelip gidiyorlar doğal olarak. Baştan bunu kabul edebiliyorsan evliliği devam ettireceksin. Onlar o adamın ailesi ve görüşülecek yani. Burada marifet yüz göz olmadan saygı sınırını koruyarak görüşmek. Ama sen yanında küfrederken vururken de saygı göremezsin. Sen saygılı olursan saygı görürsün. Bu işler biraz da karşılıklıdır. Yüz göz başlayıp sonra da yzak dursunlar demek gerçekçi değil
Sorun şu ki evlilikte sadece kişiler değil aileler de evlenir. Çünkü evlendiğiniz birey belirli bir yaşa kadar o ailenin bireyi olmuş, o ailenin içinde büyümüştür. İsteseniz de istemeseniz de o aileden miras taşır. Siz bunları bilerek, kabul ederek 2 ayda ışık hızıyla evlenmişsiniz zaten. Bu raddede eşimin ailesi şöyle vay efendim şöyle insanlar falan demeniz ağzınız yandıktan sonra yoğurdu üfleseniz ne mana dedirtiyor.Küfür inanılmaz normalleştirilmiş durumda, eşimin ailesinde değil bölgenin kültüründe öyle. Mesela “şu nerde” diye sorunca “ananın …da” cevabını verebiliyor kayınvalidem, inanılmaz patavatsız şeyler söyleyebilen biri, ben kendisine düşman falan da değilim ama bu bakirelik dulluk meselesi çok kalbimi kırdı.
Eşim çok çalışkan ve minneti olmayan biri, çalıştığı yerde biri imalı şekilde şu ürün eksik desin tüm alacağını bırakıp çıkan, gurur yapan biri mesela. Şimdi de ona “sen adam değilsin anana kardeşine bakmak zorundaydın” diye gurur yaptırıp tüm maaşını verdirmeye çalışıyorlar. Oysa gerçekten yeterli miktar para gönderiyoruz. Mesela eşim “anne sana sarma sigara göndereceğim biz de geçtik çok kar oluyor” diyor kayınvalidem küfür kıyamet “kim alacak o kargoyu” diye kavga çıkarıyor. Yani çok üstüne gidiyorlar eşimin. Gerçekten üzülüyorum inanılmaz şekilde. Kapana kısılmış gibi. Hiçbir yaptığı da görülmüyor. Asla takdir teşekkür yok.
sürekli haber oldukları için youtube da "cano aşiretinde kavga" tarzı videolar var, polis de klasik her yıl operasyon düzenleyip aile üyelerinin bir kısmını gözaltına alır :))Youtube dadami varlar Allah'ım hepimizi korusun hafazanallah
Ben şeyi de anlamadım aranızda 12 saatlik mesafe varsa sizin arkadaşınızla eşle beraber yemeğe çıktığınızı kayınvalide nasıl biliyor? Eş kişisi laf mı taşıyor? Kafamda deli sorular. Bu daha da tehlikeli çünkü.Sorun şu ki evlilikte sadece kişiler değil aileler de evlenir. Çünkü evlendiğiniz birey belirli bir yaşa kadar o ailenin bireyi olmuş, o ailenin içinde büyümüştür. İsteseniz de istemeseniz de o aileden miras taşır. Siz bunları bilerek, kabul ederek 2 ayda ışık hızıyla evlenmişsiniz zaten. Bu raddede eşimin ailesi şöyle vay efendim şöyle insanlar falan demeniz ağzınız yandıktan sonra yoğurdu üfleseniz ne mana dedirtiyor.
2 ayda bu denli laçkalaşmış aile ilişkilerinizin bundan sonra iyice dibe vuracağını ve evliliğinizin ömrüne sirayet edeceğini üzülerek bildirmek isterim. Çünkü daha yeni evlisiniz ve zaman geçtikçe, cicim ayları geçince eşinizin o ailenin bireyi olduğunu net bir şekilde göreceksiniz. İstediğiniz kadar ailenle görüşmek istemiyorum diyin belki günaşırı anneme gidelim kavgası yapılacak. Bunlar olacak.
Desenize evet oğlunuzu zorla tutuyorum yakında size yaptığı tüm yardımları da keseceğimÇok teşekkür ederim öncelikle, gerçekten çok pişman oldum ve böyle bir kırılma yaşandığı için çok üzülüyorum. Eşimin gönlünü aldım çok şükür ama sorun şu ki mesela diyorsunuz ya “erkeğe uygulanmış olsa da” diye, eşimin ailesinde böyle bir algı asla yok ve köyde eşimin adının çıktığını söylüyorlar. Arayıp arayıp “orada zorla mı tutuluyorsun, kim bilir sana neler yapıyorlar” falan diyerek olayı çok saçma bir noktaya götürüyorlar. Berbat hissediyorum
tek çözüm eşinizin selam dışında tüm bağını kesmesi. annesi mutlu olacak diye yıllarımı ömrümü vereceğim kocamla aramı bozamam. eşiniz de aynı sekilde düşünmesi lazım. neyseki siz dişlisiniz yoksa ikinizi de çiğ çiğ yerlerdi. devamm kolaylıklar diliyorum.Herkese merhaba, uzuuun zaman sonra bir ilişki problemiyle karşınızdayım.
Yaklaşık 2 ay önce ikinci evliliğimi yaptım. Oldukça hızlı gelişen bir süreçti ve eski deneyimimi de göz önünde bulundurup karşılaştırarak söylersem tek bir saniye pişman olmadığım/edilmediğim, her şeyin çok doğru hissettirmesi nedeniyle o aşırı hız halini garip bulmadığım, çok sevdiğim sevildiğim, değer gördüğüm bir evlilik yaptım.
Gelin görün ki eş ailesi devreye girdiğinde böylesine iyi hissettiren evliliğim bir saldırı nesnesi haline geldi.
Eşim köyde büyümüş biri, benim yaşadığım şehre yerleşti ve biz 2 ay sonra evlendik. Babası o çok küçükken vefat etmiş, bir erkek kardeşi var lise öğrencisi ve bir de kız kardeşi var evli, çocuklu.
Annesi eşim yanıma geleceği zaman korkunç kavgalar çıkardı, orası seni yutar, sen orada yapamazsın, biz şimdi burda napacağız vs. Ama eşim çıktı geldi ve onlar da iki ay sonrasında beni istemeye geldiler, isteme töreninden 1 gün sonra da nikahımız oldu (ksksjskdkkd).
Evlendiğimizden beri, benim de ilişkimizin başından itibaren kabul edip desteklediğim şekilde eşimin annesine maddi anlamda destek oluyoruz. Ancak bu ailede asla bitmeyen bir para konusu var ve sürekli en alakasız muhabbet bile paraya geliyor. Mesela yemek tarifi konuşurken kendinizi aniden 10 sene önce eşime kardeşinin çalışıp aldığı bir ayakkabıdan bahsederken bulabiliyorsunuz (her şey çok başa kakılıyor).
Geçenlerde 3 günlüğüne köye gittik. Ben hayatımda ilk kez bir köyde bulundum ve insanlar gelin görme adı altında adeta eve akın gerçekleştirdiler. Ciddi düzeyde uyum problemi yaşadım, tuvaletten uykuya ve insan ilişkilerine kadar sorun oldu ve eşime bir miktar hayatı zindan etsem de beni toparladı, elinden geleni yaptı sağolsun. Orada bir ufak tartışmamız oldu ve eşimin beni ciddiye almayıp gülerek “tırlak bu ya” demesi sonucu ona tokat attım (annesi ve kız kardeşi vardı, evin girişinde).
Bu konuda çok büyük eşeklik ettiğimi biliyor ve kabul ediyorum, özür de diledim, ancak o evin eşiğinde yaşanan bu olayı bütün köy görmüş (nasıl oldu bilmiyorum kimse de yoktu, sanırım dedikodu için kamera yerleştiriyorlar bir yerlere?). Kayınvalidem bu tartışma kapandıktan sonra bana çok iyi davranırken, öpüp koklayıp evime gönderirken ertesi gün eşimi aradı ve “biz hayatımızda öyle tuhaf karı görmedik diyor herkes, boşa o karıyı, ondan sana yol olmaz” şeklinde kısaca açıklayabileceğim epey ağır şeyler söyledi. Sonra babama sosyal medyadan ulaşıp babamı aradılar, babamla da bağıra çağıra konuşmuşlar (asla dinlemek gibi bir huyları yok). Eşimin tepkisi her bir konuşmada “siz kimsiniz ve ne hadle bana boşan diyorsunuz, ben karımı seviyorum, işinize bakacaksınız, hiçbir şeyine de karışamazsınız” oldu.
Bütün bunlardan sonra kayınvalidem yine eşimi yanımda değil zannederken bana saydırdı. Ben ardından kendisini aradım ve ağzım açık kalacak bir konuşma yaşadım. Kızım, annem, şöyledir böyledir. On dakika önce bana saydıran kendisi değilmiş gibi. Görümcemin de benzer yaklaşımlarına şahit oldum (bana arkamdan hakaret falan etmedi ama onun da düşüncesi annesi gibiydi).
Sonra ben görümceme her şeyi bildiğimi, arkamdan konuşmak yerine düşüncelerini bana söyleyebileceklerini, bunun çok çirkin olduğunu falan söylediğim bir mesaj attım. Kayınvalidem bu mesajdan sonra bir daha beni aramadı sormadı. Eşime telefonda “karın çocuğunuz olursa getirmeyecekmiş (ben öyle dedim görümceme telefonda), ben size ne zaman boşanın dedim” falan gibi epey yalan ağırlıklı şeyler söyledi. Takmadım yoluma devam ettim.
Şimdi eşimin bana anlattığına göre esas mesele para. Ona göre biz orada tartışmamış da olsaydık bu kavgalar çıkacaktı. Takıldıkları diğer hata(?)larım şunlar;
1. Eşimin çocukluk arkadaşıyla tanışmak için eşim, arkadaşı, ben yemeğe gitmiş olmamız, eşim hep yanımdaydı (bekar adamla gidilmezmiş).
2. Erkek kardeşi, eşim, ben merkeze gittik bir cafede oturuyorduk. Kadının biri kendi halinde su içen bir köpeğe tekme attı ve köpek ağlayarak çığlık attı ben de refleks olarak “kaltağa bak” dedim. Ben evli barklı kadınlara küfür ediyormuşum ya kadının kocası gelip eşimi öldürseymiş (kadının medeni durumuna dair en ufak fikrimiz olmadığı gibi oradan geçip gitmişti bile).
3. Tonla misafir gelmiş ben hizmet etmemişim (iki günlük misafirden hizmet beklemek? Çöpün yerini bilmiyorum daha).
4. İnsanlar ayakkabı falan giyinirken kazağımı falan çekiştirdiler düzeltmek için ve bunu ben çok garip karşıladım, bunu dile getirmiş olmam.
5. Kayınvalidem eşimin kardeşi için “eşin onun babası, ona babalık yapmak zorunda” dediğimde “hayır o onun abisi, abilik yapmak zorunda” diye cevap vermiş olmam.
Eşim orada yaşarken tüm kazancını annesi cebinden rahatlıkla sorgusuz sualsiz alıyor ve istediği gibi harcıyormuş. Şimdi ise o miktarın altında para gönderiyoruz ve eşime göre annesinin isteği eşimi oraya yeniden almak ve tüm parasını harcayabilmek. Her konuşmada mutlaka eşimin belli başlı borçları ödemesi gerektiği, kardeşinin onun çocuğu sayıldığı, onu okutması gerektiği söyleniyor. Orada düğün yapacaktık, düğünden gelecek takılar üzerinden planlar yapılıyor, bize almayacağım deniyor ama veresiye borçları için vs. altına güveniliyor.
Tabi bütün bunlar olunca ailem de “bir daha gitmeni istemiyoruz düğüne de gelmeyiz” dediler ve ben de asla oraya gitmek istemedim, düğünü iptal ettik. Şimdi ise “ben o kadar altını insanlara mı bırakıcam” diye kayınvalidem olay çıkarıyor.
Yaşı genç, sağlık sorunu yok, çalışmayı kabul etmiyor. Zamanında eşimin yüreklendirmesi ile çalışmış 3 ay ama burnundan getirmiş eşimin, inanılmaz güçlü bir kavga yetenekleri var asla konuşamıyor, kendinizi ifade edemiyorsunuz. Borçlarıyla ilgili intihar etmekle tehdit ediyor, görümcem sürekli eşime “annemi para yüzünden mi kaybedicem” diyor (o da çalışmıyor ufak tefek destek oluyor annesine).
Sürekli “boşan o karıdan” baskısı, sürekli “zaten sizden olmaz siz boşanacaksınız” cümleleri. İnanılmaz şekilde saygısızlığa maruz kaldığımı hissediyorum ve saldırı altındayım. Buraya yazmayı unuttuğum yüzlerce hareketime, sözüme takılmışlar ve en en kırıcı olan, affedilmeyecek olanı benim için “dul karı, bakire değildi” gibi iğrenç ifadelerin kullanılmış olması. Eşim beni tatmin edecek cevapları veriyor olsa da berbat hissettirdi bütün bunlar bana ve huzurlu hissettiğim bir an bile olmuyor. Beni maddi gelirlerini ortadan kaldıran bir vergi olarak görüyorlar ve ne yapabilirim bilmiyorum.
Verilecek öneri de yok sanırım ama anlatmak istedim. Sonuç olarak berbat hissediyorum.
Bazı insanlar olur ya baskındır karşısındaki insanı parmağında oynatır, konu sahibi aynen öyle. Sakinn sessiz adamı bulunca da mükemmel bir ilişkiydi hızlıca evlendim o yüzden demiş. Ego tatmini olarak gördüm ben bu ilişkiyi açıkçası. Adama üzüldüm hem anne hem eş yazık felaketi oluyor.Hepsini okuyamadım ama eşiniz etkisiz eleman gibi geldi bana.Sizden önce parasını alıyorlarmış,Eziyorlarmış,Sizden kardeşi ve annesinin yanında tokat yediği halde ben karımı çok seviyorum asla bırakmam havalarında.Bu şey gibi;eşinden dayak yiyen kadının siz bana karışmayın kocam sever de döver de gibi olmuş.. Biraz sakın olun nasıl ki bir erkek hiç bir şekilde bir kadına şiddet uygulayamazsa siz de uygulayamazsınız..
Eşinize tokat atıyorsunuz
Sokaktaki bir insana küfür ediyorsunuz
Çocuğunuz olursa babaanne hala vs ile görüştürmemeyi düşünüp insanları buradan vurmaya çalışıyorsunuz
Yalnızca 3 gün eşinizin ailesiyle eşinizin aile evinde vakit geçirme durumunda hayatı eşinize zindan ediyorsunuz
Köy halkı sizi görmeye geliyor hoşgeldine geliyor bir bardak çay vermeye eriniyorsunuz
Siz o evin misafiri değil bir bireyisiniz artık, o evin evladıyla evlisiniz, 3 günde bir çöpün yerini öğrenmemek de sizin ayıbınız
Ailenize kocanızın aile evine gitmenize karışacak haddi veriyorsunuz
Eşinizden dört kat fazla kazanıyor olmanızı ve bunu kafasına kakmamanızı bir erdem zannediyorsunuz
Para lafı yapmamanın birilerinden birşey istememenin insani tek özellik olarak yeterli olduğunu mu sanıyorsunuz
Orada yaşadığım mercek altında olma hissi ve baskı beni inanılmaz bir noktaya getirdi gerçekten ve o davranışım için çok üzgünümama köpeğe tekme atan kaltağa kaltak dediğim için pişman değilim…
hiç mi kimse şahit olduğu berbat bir durum karşısında ağzından kötü söz çıkarmıyor anlamadım. tamam kal... kelimesi hoş değil ama bir anlık refleksle hepimizin ağzından bir şeyler çıkabilir.
Ben bazen evde biyerimi carptigimda veya oyun oynarken kotu söz kullanabiliyorum.
Ama olur olmaz yerlerde insanlarin içinde hiç kufur kaçmadi agzimdan. Yani diyecegim hayatinda hiç kotu soz soylememis bir insan degilim AMA
Eşim ve arkadasimi taniştirmak icin ciktigimiz biyerde eşim öyle bir kufur etse yerin dibine girerdim utancimdan.Berbat duruma verilecek bir ton tepki var, kufur kullanmadan da kendini ifade edebilmeli bir insan. Arkadasimin yaninda kufur eden eşim olsa bir daha insan icine cikartirken 10 defa dusunurdum.
Konu sahibi bu kisiyi bosuna secmemiş yani, normalde bu kadar şeye sessiz kalinmaz kolay kolay.
tepkisi doğru demiyorum. sadece bazen en kibar insanlar bile bir anda söyleyebiliyor. herkesin mükemmel bir otokontrolü olamıyor.