Aynen öyle anlamıyorlar.
Keşke anlasalar.
Ben üçüncü bebekte artık her sözüm laf sokmaydı. Eşim gak dese laf sokardım, ben uykusuzluktan geberirken o uyuyor diye boğmak isterdim. Ben çocuğu memede sakinleştirebilirken, o neden sakinleştirmek için çözüm bulmuyor diye içten içe düşman olurdum. Ve idrak gibi çocuklar az büyüsün, çalışmaya başlayım tekmeyi basarım diyordum.
Birgün eşim dedi ki neden konuşup anlatmak yerine laf sokup duruyorsun. Maalesef çocuk bakımında yetersizim, ev işlerine yardım etsem beğenmiyorsun, düşman gibi bakıyorsun deyince düşündüm ve hak verdim.
Anlamıyor yapacak bir şey yok. Tane tane anlattım, evi toparlama konusunda hala berbat olsa da teşekkür ediyorum. Laf sokarak hiçbir şey yaptıramazken teşekkürle her şeyi yapar oldu.
Herkesin hayatında zorluklar var. Mesela benim eşim 20 sene ailemin borçarını ödeyecek. Beni boşasa haklı adam.
Doğru diyorsun.
Idrakyollariiltihabi sizin de aşmanız gereken eşik bu.
Anlamayacak-anlamıyor. Basmıyor adamların kafası bu dile. Biz kadınlar hemen anlarız; kırk ayrı manasını çözeriz ama erkeklerde öyle bir özellik yok, hani olanı vardır da kırk yılda bir çıkar öylesi, çok nadirdir.
Elimizdeki malzemeye bakıp ona göre (istiyorsak) bir yol çizip, gerisini ondan sonra tartacağız. Bence şimdi, şu an bir karar vermen çok sağlıksız olur, oğlun biraz daha rayına girdiğinde daha farklı olabilecek bir zamanı yaşayabileceğinizi düşünüyorum, eğer karşılıklı adımlar atılabilirse.
Kendimden örnek vereyim; bak ben hamilelikle beraber delirmeye başladım; adamın her şeyi bana batar oldu.
Doğurdum, ilk bir sene kaç kere boşanma lafı ettim hatırlamıyorum, adam her seferinde alttan aldı, anneler girdi araya -çocuğum bi sakin ne sizin derdiniz- diye. Benim oğlan da kolikti, o kadar yılmıştım ki anlatamam, her gün 5 saat kesintisiz ağlardı, susturulamazdı asla (Diğer ağlamalarını saymıyorum), morarırdı biz zaten hastanelere taşınırdık sürekli. Göbek fıtığı oldu, ilerledi ağlamasın daha beter olmasın diye kucağımdan indiremedim, tuvalet ve yıkanma ihtiyacım zaten ucu ucuna idi, yemeklerimi insan gibi oturup yiyemedim ilk 6-7 ay, mümkün değil. Aylarca çocuk kendi kendini sıktı kabız etti, yemesi sorun, uyku zaten sorun, kçı ayrı sorun... Ben her şeyle uğraşıyorum, annem yemek yapıp yolluyor bi, adam işte temizliğini yaparsa yapıyor ama çocuğu benden almıyor diye ben düşman belledim.
Grill'ın dediği gibi uyuması batardı adamın ya, iki tekme atıp uyandırasım gelirdi ki yaptım. Vallahi "Kalk, bizi bekleyeceksin" diye ayağımla dürte dürte uyandırdım gecelerce, adam ben gece emzirirken bana su getirdi, onu bunu getirdi-götürdü, savaş gibiydi ya.. O dönem zaten cinsellik bitti bizim, ilk bir buçuk sene rayına koyamadık ve gittikçe uzaklaştık. Önce adam uzaklaştı, ben de inada bindirdim "İpe ipe geleceksin, o zaman görüşeceğiz" diye, sonra adam geldi yanaştı, ben istemiyorum git dedim. Biz bir buçuk sene savaştık. Kolik bebekli hayat bu hale getirdi bizi... Benle beraber adam da şirazeden çıktı sonunda.
Sonrasında ne zaman ki bizim oğlan yavaş yavaş rutine girdi, derdi azaldı, aklı yerine geldi eziyeti minimuma indi, biz çocuğu oynatır severken, birlikte yemek yerken, aynı yatağa dönünce yaklaştık... Sarılmıyorduk, temas etmiyorduk, yatağın taa öbür ucunda yatardım. Ama bi sabaha adam mı kucaklamış ben mi sarılmışım bilmiyorum artık birbirimize sarılmış uyandık. Özlemişim. O sarmalanma hissine ne kadar uzak kaldığımı ve uzak kaldıkça hırçınlaştığımı fark ettim.
Sonra tekrar diyalog başladı, sene sonra konuşabildik, dediklerimiz batmadı.
Sizin yataklar ayrı kuzum, bu bir sorun mesela.
Eğer bazı şeyler yoluna girsin istiyorsan ki en azından denedim diyebilmek için bunu yapmalısın; yatakları bir araya getirin. Bugün olmaz, yarın olmaz ama bunu yapın, yavaş yavaş oğlanı alıştırmaya çalış. Zor olacak anlıyorum, biz de çok zorlandık, benim saçımı tutmadan asla uyumazdı oğlan ki hala daha bazı geceler kalkar yatağından ziyaretimize gelir, aramıza girer yatar, yine de ayırdık. Ben bunu sana anlatamam, senin işin çocuklar zaten sen daha iyi bilirsin. Demek istediğim şu anki düzen, sizin evlilik düzeniniz değil.
Ha sen yaptın üzerine düşeni, adam hala large mı takılıyor, hala mı aynı kafa... Hah işte o zaman gönül rahatlığıyla karar alman daha kolay olacak. O zaman oğluna "Ben denedim, adımlar attım, babanla uyumlu değiliz oğlum, duygularımı tüm çabalarıma rağmen kendisi hiçbir şey yapmayarak bitirdi" diyebileceksin.