Sizin tespitlerinizi cok begeniyorum.Bir de evli olmadan bunlarin farkinda olmaniz cok guzel.iste sorun zaten esinizin emek vermemesi. Evliligin tum yuku sizde ve siz iki kisilik sorumlulukla tek basiniza mucadele veriyorsunuz hala oldurmaya çalışıyorsunuz
Siz epey yorum yazdınız bana teşekkür ederim. Yalnız sürekli vurguladığınız bir konu var 12 sene düzeltemediğiniz... 12 senede düzeltmeye çalıştığım bir şey yoktu, problem yoktu. Ben sadece 10 sene sonunda ayrılmaya karar verdim bir dönem. O da onun düzelmemesi değil, ailesi evlilik için adım atmıyordu. Sürekli sorgulamaktan yorulmuştum. Mesela sevgilimi görmeyi istiyordum ama ailemle de sıcak bir kış akşamı evimde çayımı içip tv izlemeye devam etmek istiyordum. Giyinip oturmaktan sıkıldığım bir kafeye ya da sahil kenarına soğukta gitmek istemiyordum. Bir yuva istiyordum yani. Belirsizlik sevmiyorum ya olsun ya da olmayacaksa bitsin konumuna gelmiştim. Sonra 2-3 ay bir çalkalanma yaşadık. Eşime de hala söylediğim yer burası, hiç anlatamadıysan bu dönüm noktasıydı burada söyleyecektin ve ne olacaksa bu noktada olacaktı.Ben de uzun uzun yazarken bunu soylemek istemistim benim kadar kelime israfi yapmadan ozetlediginiz icin tesekkurler ve benimle ayni fikirde olan birilerini görmek guzel, acaba konu sahibine dogru aktaramadim mi diye düşünmedim değil yorumlarindan
Tamam onlar yara almis
Esinizi de seviyorsunuz ama 12 senede duzeltemediginiz/iyilestiremediginiz bir adamla evlenmek de biraz kendinizi bile bile atese atmak olmus ve esiniz kendini bu cukurdan zaten çıkarmak istemiyor istiyorsa da bunun çözümü sizde değil, kendisi psikoloğa gidecek tedavi olacak, hatta belki psikoterapi de yetmez psikiyatri ilaci da gerekecektir bilemiyoruz buna uzman karar verir. Yani siz esinizi kurtarmayı misyon edindiniz dedigim buydu, sebep? Siz onun esisiniz ama onun kendine ait sorumluluğunu yüklenmek zorunda değilsiniz siz bunlari yuklenmeyi seçtiğiniz icin o da kendini salmis durumda. Lütfen bir uzman bulun ve gidin hatta gerekirse devlet hastanesinden /üniversite hastanesinden psikiyatriye randevu alın onlar zaten gerek gorurse psikologa da yonlendirir esinizin öncelikle birebir terapi almasi gerekir, o kendini iyileştirmeden ne birey olabilir ne eş
Genel olarak anlaşılmıyorum zaten. Aslında başta ben onlara önyargılı değildim. Yani öyle olmamaya çalıştım çünkü öyle olursa ben direkt aileye sırtımı dönebilirdim. Ama onlar hep kendi açılarından yaklaştılar. O zaman ben de sıkıldım.iste sorun zaten esinizin emek vermemesi. Evliligin tum yuku sizde ve siz iki kisilik sorumlulukla tek basiniza mucadele veriyorsunuz hala oldurmaya çalışıyorsunuz
Evli degilim belki bir evli gibi bakamam olaya ama mesela simdi yalniz yasayan biri olarak, evimde herseyi sifirdan öğretmek zorunda kalacagim ama 30larinda bir cocuk da istemezdim
Devamli hadi canim hadi askim diye nazlayarak, pispislayarak adam yola gelsin diye uğraşmak da ne bileyim bebek mi buyutuyorum hissi verir, bende ona saygi karsi birakmazdi
Adam sofraya bile oturmuyor aile bilinci yok herseyi sifirdan öğretmek ömürden götürür
Zaten 12 sene emek vermis üstüne duzelir dusuncesiyle evlenmis eee adam daha da kötüye gitmiş bu kadin napsin 37 yasinda bir kadin ne zaman adama guvenecek de hamilelik dusunecek sonra cocuga enerjisi kalacak mi? Zaten yeterince yipranmis psikolojik olarak
Bir gün kayinvalide ve gorumceniz geldiğinde esinizi gönderin biz kadin kadina az sohbet edelim kaynasalim senin kadin muhabbetinde ne isin var gonder :) sonra sohbet konusu açın, esinizin cocuklugunu sorun, belli bir asamaya gelince esinizin anlattığını söyleyin onlar dökülür zaten, zor bir süreç yasamissiniz neler çektiğinizi siz bilirsiniz elbette , nasil.astiniz, detayli olarak ne oldu diye sorabilirsiniz. Yani mesafe koymaya calistikca daha cok evinize girip çıkıyorlar bari onlari yakindan taniyin ki, sizin de önyargılarınız kırılsın hem belki aranizdaki iletisim daha da iyiye gider ve yaptıkları da gozunuze batmaz. Hatta yapma fazla dediginizde bile bunu onlarin anlayabileceği üslubu kestirebilirsiniz. Simdi kayinvalidenize yapmayin dedikce ters tepiyor ama yakin iliskiniz olursa onu nereden vuracağınızı bilip konusursunuz.
Hatta esinize de dağıtmak için ihtiyaç sahiplerine verelim sevaptir annenin emegi atmaya kiyamam diyin. Yani ben sizi anladim tukenmissiniz ama dumduz soyleyince de karsi taraf yanlis anlayabiliyor bu sefer iletisiminiz daha da sekteye ugruyor
Belki de çocuk olmaması şu an büyük bir şans bizim için. İçini dökerse aslında ne olduğunu bileceğiz, belki bağ daha güçlü olabilir, ancak bu şekilde bir güven zinciri kırıldı. İçi bence de bomboş, hatta şu an desem ki için boşalmış, kabul eder. Olayı sadece ailesinin getirdiklerini istememem falan gibi görüyor. Her şeyi kontrol edemezmişim. Kendi evime bir şey gelmesini neden kontrol edemeceğim anlamadım. Ben onun ailesinin evine karışmıyorum ki... Öyle olsaydı denirdi sen her şeyi kontrol edemezsin orası bizim evimiz değil diyebilirdi.katılıyorum , konu sahibi kendi kök ailesinden gelen kurtarıcı - kurban şemalarıyla yönelmiş bu adama, çok da tatlı iyiniyetli , eşinin içini dökerse rahatlayacağıni düzeleceğini onu kurtarabileceğini filan düşünüyor ama bilmiyor ki adamın içi boş, bomboş...korkarım onu kurtarmaya çalışırken kurbana dönüşecek ve adamakıllı bir terapi almazsa çocuklarini da eğitimli bir kurban olarak yetiştirerek ömrünü bu aileyle heba edecek
Ay sonuna kadar okuyamadım. Ama esiniz ailesini dahil etmek istemediği halde siz cok üstelemissiniz. Zorlamışsınız. Esinizin de suclu olduğu yerler var yasini söylememesi görümcenizi eve kabul etmesi. Annesi getiriyor mu getirsin fakire dağıtın. Ama bence terapoyle cözülebilecek seyler bunlar. Cok büyük sorununuz var gibi gelmedi.
Bu cümlenizi anlamadım. Nasıl dahil etmek istememiş?Ama esiniz ailesini dahil etmek istemediği halde siz cok üstelemissiniz.
En başta size ailesini karistirmak istemediğini ailesinden bir beklentisi olmadigini yapmalarını istemediğini söylemiş. Siz de onlar senin anne baban yapmak isterler demissiniz israrla evinize tanismaya cagirmissiniz. Merasimleri sevmiyorsunuz okey ama sürekli ya siz onlardasiniz ya onlar siz de. Esin erteleyelim dediginde hayır demissiniz. Siz derdinizi hic esinizle paylasmamissiniz. Ağlamayan bebeğe süt vermezler maalesef.Bu cümlenizi anlamadım. Nasıl dahil etmek istememiş?
O durum şöyle atıyorum birlikteliğimizin 5. yılında 7. yılına bir gün sohbet ediyoruz diyor ki onlardan bir şey istemiyorum anneme de söyledim. Ben o kısımda dedim neden o kadar sertsin, onlar senin ailen. vs. Bunu çok üstelemedim ki. Ben ısrarla tanışmaya çağırmadım. Eşim 10 yılın sonunda ben ayrılmak istedim bir dönem. Sonrasında birkaç ay geçti evlenmek için adım atmaya başladı. Ama ailem size gelecek falan demiyor. Ben de demiyorum zaten ne zaman gelecekler diye. Sonra yaz başıydı kendisi dedi işte şu ay tanışma, bu ay isteme planladı. Ben sadece bekledim. Yaz boyu köyden dönmediler. Sonra ben de sinirlendim yani arayıp demiyor mu ben sizi bekliyorum gelin vs. İşte artık gidip tanışacaksınız biz öyle ayarladık demiyor. Meğer işte içindekileri anlatamadığı için biz tüm yaz buluşuyoruz, bir yerlere gidiyoruz ama içini açamamış. Sonra artık gelecekler, tarih belli oldu. Bir gece önce buluştuk bana gelip babasının cezaevinde yatması gerektiği için okula ara verdiğini ve çalışmak zorunda kaldığını falan filan o konuları anlattı. Sonra ben planı bozmadım. Yani ailem hazırlanmış vs. Geldiler ertesi gün. Eşim erteleyelim dediği konu ilk kayınvalide ve görümce kahve içmeye gelecek onu diyorsunuz sanırım... O ilkiydi saatini ertelemesini söyledim. Önce evet diyip sonra arayıp biz konuştuk yarın işimiz var deyip çevirmesini istemedim. Sürekli onlar bizde biz onlarda değiliz. Bunun için mücadele vermek zorunda kaldım sadece ve ilişki eşim ailem benim evime rahat gelemiyor vs. ye döndürdü. Sıkıntı burada.En başta size ailesini karistirmak istemediğini ailesinden bir beklentisi olmadigini yapmalarını istemediğini söylemiş. Siz de onlar senin anne baban yapmak isterler demissiniz israrla evinize tanismaya cagirmissiniz. Merasimleri sevmiyorsunuz okey ama sürekli ya siz onlardasiniz ya onlar siz de. Esin erteleyelim dediginde hayır demissiniz. Siz derdinizi hic esinizle paylasmamissiniz. Ağlamayan bebeğe süt vermezler maalesef.
lily86 Bu arada ben de bekarken sizin gibi düşünürdüm kimse çocuk gibi evde baştan eğitim istemez. Ama çoğu evli kadını da dinleyin herkes diyor ki önce kocamı büyüttüm. Şimdi belli konularda erkeklerin kadınlar kadar ayrıntıcı ve birçok konuya hakim ve çözümcü olmadığını biliyoruz. Ama burada işte yine bir denge olmalı. Ben eşimin aile düzeni bozuk olduğu için şu an kendi evliliğini yürütemediğini düşünüyorum. Rol modelinde hata var. Annesiyle arası çok iyi görünüyor ama bence orada da problemler var. Eşim evinde hem baba hem koca olmuş. Ama evlat olamamış. Şimdi bana da koca mı, evlat mı olacağını karıştırıyor.
KAtılıyorum. Hayatta daha büyük sorunlar var. Ama insan bazen bu tarz bir girdaba giriyor. Bunu da çözmek gerekiyor. Eşimin ailesi olmasalardı zaten benim hayatımda olmayacaklardı ve ben tesadüfen onlarla tanışmış olsam anlaşamayacağım da insanlar. Biraz çaba gösterseler belki anlaşırız da ama sadece oğul üzerinden kurulan iletişim beni dışlıyor ve benimle ilgileri olmadığını gösteriyor.hayatı bu kadar zorlaştırmaya değer mi
elbirliği yapmıssınız bunun için
Aaay şaka gibi ya bir kalıp peynir yenir mi valla eşiniz kendine yapıyor kendini hasta edecek.Aklı başında bir insan iki kişiye bir bidon peynir vermez zaten bari düşünüyor az öz olsa...Bir maddi beklentileri var mı?Parayla alıp yapıyorlar demişsiniz bu aklımdan geçmedi değil...Erzak konusunda beni net anlayan azınlıktan birisiniz. Dolaba koy şuraya buraya deniyor anlatamadım ama buzluğa bile koyulması gereken şeyler getiriyor. Bir gün misafir gelecek buz hazırlamam lazım buz kutusu koyacak yer yok öyle söyleyeyim. Ben de çoğu şeyi yerim yemek ayırmam ama herkesin bir damak zevki vardır.
Bir de şöyle bir durum var: Eşim ilk senemizde laf arasında bu kadar kuru meyveyi kim yiyecek, demiştim. Ve birçok reçel vardı. Eşimi o kış bir oturuşta yarım kilo kuru meyve yerken gördüm. Sonra ben iş okul derken dışarıdaydım. Kış sonu eşimin epey kilo aldı. Ben de o tabağın yarım kilo meyveyi aldığını söyledim. Hiç itiraz etmedi ama ben yemedim onunla ne alakası var da diyemedi. Sonraki zamanlarda bunları yemeyi azalttı.
Biz yufkayı sadece ramazanda, sahurda yeriz. Eve gelenlerden eşimle bazen kahvaltı da ben de yiyordum. Ama bu son gelenleri eşim bana teklif etmiyor, yani sabah ıslıyor, ısıtıyor, tereyağ falan sürüyor vs. kendi yiyor. Bu arada bu yaz ben eşimden daha erken kalktığım için kahvaltımız hep ayrı oldu. Birkaç sabah denk geldik. Bunlardan biri de bayram sabahıydı. Uyuyordu, kahvaltıya bekledim. Uyanınca yine kendisine yufka hazırlamakla uğraştı, diğer rast geldiğimiz sabahlarda da o şekilde.
Kayınvalidem peynir yapıp getirmiş tabi ki yine aşırı miktarda ve dolapta saklanması gerekiyor. Ben yaz günü meyve mi koyayım sebze mi yoksa peynir bidonu mu? Eşim her gün bir kalıp peynir yiyor. Neden? Ben bunlar çok fazla, bozulur, dediğim için.
Bunun gibi çok saçma şeyler oluyor öyle böyle değil. Ben uzmana gittiğimizde bunlardan bahsetmek istiyorum asıl. Mesela ilk aylarda bir yoğurt meselesi var... Ev yoğurdu dışında köy pazarından kese yoğurdu falan getirmişler. Bir ay geçti yoğurt pembe oldu. Bu neden pembe oldu bozuk değil mi diyorum. Artık anneme falan sordum, internetten araştırdım. Eşime dedim yeme vs. Sonra tabi çok veriyorsunuz vermeyin dediğimde kayınvalidem kızım koy ocağa kaynat kestir onu süz, lor yap falan tarif verdi bana. Neyse ki sonra köye sık gelip gitmedikleri için bu aşırı miktarda kese yoğurdu olayı sonlandı. Birkaç ay önce eşim dolaptan yoğurt alacak dedim o değil öteki tencereden al, onu dün mayaladım, önce eskiyi yiyelim dedim. Neden diyor, ben taze yoğurt severim (Bu arada eskisi de bir haftalık).Aaay şaka gibi ya bir kalıp peynir yenir mi valla eşiniz kendine yapıyor kendini hasta edecek.Aklı başında bir insan iki kişiye bir bidon peynir vermez zaten bari düşünüyor az öz olsa...Bir maddi beklentileri var mı?Parayla alıp yapıyorlar demişsiniz bu aklımdan geçmedi değil...
Allah sabır versin valla ne diyeyim kimileri için basit gelebilir ama böyle böyle tükeniyor insan umarım eşiniz kısa sürede aklını başına alır...Bunun gibi çok saçma şeyler oluyor öyle böyle değil. Ben uzmana gittiğimizde bunlardan bahsetmek istiyorum asıl. Mesela ilk aylarda bir yoğurt meselesi var... Ev yoğurdu dışında köy pazarından kese yoğurdu falan getirmişler. Bir ay geçti yoğurt pembe oldu. Bu neden pembe oldu bozuk değil mi diyorum. Artık anneme falan sordum, internetten araştırdım. Eşime dedim yeme vs. Sonra tabi çok veriyorsunuz vermeyin dediğimde kayınvalidem kızım koy ocağa kaynat kestir onu süz, lor yap falan tarif verdi bana. Neyse ki sonra köye sık gelip gitmedikleri için bu aşırı miktarda kese yoğurdu olayı sonlandı. Birkaç ay önce eşim dolaptan yoğurt alacak dedim o değil öteki tencereden al, onu dün mayaladım, önce eskiyi yiyelim dedim. Neden diyor, ben taze yoğurt severim (Bu arada eskisi de bir haftalık).
Tamam işte onda sorun varlily86 Bu arada ben de bekarken sizin gibi düşünürdüm kimse çocuk gibi evde baştan eğitim istemez. Ama çoğu evli kadını da dinleyin herkes diyor ki önce kocamı büyüttüm. Şimdi belli konularda erkeklerin kadınlar kadar ayrıntıcı ve birçok konuya hakim ve çözümcü olmadığını biliyoruz. Ama burada işte yine bir denge olmalı. Ben eşimin aile düzeni bozuk olduğu için şu an kendi evliliğini yürütemediğini düşünüyorum. Rol modelinde hata var. Annesiyle arası çok iyi görünüyor ama bence orada da problemler var. Eşim evinde hem baba hem koca olmuş. Ama evlat olamamış. Şimdi bana da koca mı, evlat mı olacağını karıştırıyor.
siz de onlardan beklentiye girmeyin siz kendi uzerinize duseni yapin baskasinin ilişkisine ya da kişiliğine mudahale edemezsiniz "onlar öyle olsaydi" demek yerine "ben ne yapabilirim, benim üstüme dusen ne"diye düşününKAtılıyorum. Hayatta daha büyük sorunlar var. Ama insan bazen bu tarz bir girdaba giriyor. Bunu da çözmek gerekiyor. Eşimin ailesi olmasalardı zaten benim hayatımda olmayacaklardı ve ben tesadüfen onlarla tanışmış olsam anlaşamayacağım da insanlar. Biraz çaba gösterseler belki anlaşırız da ama sadece oğul üzerinden kurulan iletişim beni dışlıyor ve benimle ilgileri olmadığını gösteriyor.
Kadin bir sey dememis dedigini yapin yani bunu da dert olarak görmeyin ne güzel kadin size cozum sunmuş ve bence kayinvalideniz iyi biriBunun gibi çok saçma şeyler oluyor öyle böyle değil. Ben uzmana gittiğimizde bunlardan bahsetmek istiyorum asıl. Mesela ilk aylarda bir yoğurt meselesi var... Ev yoğurdu dışında köy pazarından kese yoğurdu falan getirmişler. Bir ay geçti yoğurt pembe oldu. Bu neden pembe oldu bozuk değil mi diyorum. Artık anneme falan sordum, internetten araştırdım. Eşime dedim yeme vs. Sonra tabi çok veriyorsunuz vermeyin dediğimde kayınvalidem kızım koy ocağa kaynat kestir onu süz, lor yap falan tarif verdi bana. Neyse ki sonra köye sık gelip gitmedikleri için bu aşırı miktarda kese yoğurdu olayı sonlandı. Birkaç ay önce eşim dolaptan yoğurt alacak dedim o değil öteki tencereden al, onu dün mayaladım, önce eskiyi yiyelim dedim. Neden diyor, ben taze yoğurt severim (Bu arada eskisi de bir haftalık).
Ben de köşelerimi belli bir yaşta törpülemek zorunda kaldım. 30 sonrası... Eğer öyle olmasaydı 2 yaş benden büyük olduğunu saklaması 12 yıllık ilişkiyi silip atmam için tek nedendi. Sanırım bu dürüstlük benim hayattaki sınavım olacakmış dedim yoluma devam ettim. Evlenmemiş olsaydım pişman olabilirdim. Aslında her şeyi göze aldım ve evlendim. Ancak bu kadar müdahil olacaklarını ve eşimin de sessiz kalacağını düşünmedim.Tamam işte onda sorun var
Belki ben yanlış anlamisimdir 12 sene birliktelik yasamissiniz, onca okul is kosturma arasinda esinizin sorunlarini dinlemeye de vakit ayirmissiniz eee haliyle bana yansiyan da 12 yilda sorunlu bir adamı duzeltme çabası oldugu... yanlis olabilirim izlenimimi soyledim
Bir önceki mesajlarımda da belirttim esiniz ailesinde yaşadığı travma sonrasi kendini iyilestirmeden evlenmis, siz onu düzeltme/degistirme/iyilestirme görevini almissiniz keske ayri kaldiginizda distan bir gozlem.yapsaydiniz
Ben de şuna inanırım, 34 yasindayim bu arada, 35 + yaşta olan bir erkegin de artık hayatını yoluna koymus ve hem hayattan hem evlilikten hem de bir esten ne beklediğini net bilmesi gerekir. Ben de sizin gibiyim biraz mukemmelliyetci bir yönüm de var ama bazi konularda koselerimi torpuledim
O yüzden de ben kendimi bu hale getirene kadar kendime odaklanip caba gosteriyorsam, benimle evlenecek insanin da benzer sekilde olmasını isterim. Kimse bana vay efendim ben şu travmamdan böyleyim diyemez, ben kimsenin ne anasi ne psikoloğuyum. Ki bir cok insandan öğretmen misin psikolog mu sorusunu duyuyorum. Dinlemeyi ve cozum aramayi severim. Fakat bu, bir erkegi olgunlastimaya sebep olmamalı
Erkekler şöyle böyle diyerek onlari masumlastirmaya gerek yok o zaman ben de buyum sennbeni idare et deme hakki dogar.
Sizin de su an icinizde yaşadığınız gelgitin sebebi bu, hem ugrasmaya deger mi diyorsunuz hem nereye kadar diyorsunuz hem de ya iyileşirse, yanında olmaliyim o benim kocam diyorsunuz kiyamiyorsunuz.
Ayrıca esiniz bence ilgi manyagi, siz onunla.ilgilenince size surat yapıyor siz kendinize odaklaninca yaninizda bitiyor. Cocuk gibi pispislanmayi bekliyor. Lütfen terapist bulun acilen ve seanslara baslayin. Esiniz duzelmez boyle giderse
Onu dert görmedim. Ama çok getirmeyin bozuluyor dediğimde şunu yap bunu yap demesi her defasında insanı yoruyor. Çünkü kendisi buzluğa koymam için lor da vermişti. Anlatabiliyor muyum? Ben bu diğer ev ekonomisi olayında fena değilim. Yani kendim mayalarım, süzerim, meze yaparım, kek, poğaça vs... Yani bu kısımlarda ay nasıl olacak ben yapamam falan paniğinde değilim. Ama şu evliliğin ilk yılında bir tadını çıkarıp 12 yılın özlemini evimizde huzurla geçiremedik. Yoğurdu süz, ekşidiyse kestir, süz, buzluğa sığmadı diyorum kayınpeder ittir kızım sıkışır diyor. Yani artık fenalık geldi. 2 kişiyiz alt tarafı. Bizim evi görseniz 6 yetişkin doyasıya yaşar.siz de onlardan beklentiye girmeyin siz kendi uzerinize duseni yapin baskasinin ilişkisine ya da kişiliğine mudahale edemezsiniz "onlar öyle olsaydi" demek yerine "ben ne yapabilirim, benim üstüme dusen ne"diye düşünün
Kadin bir sey dememis dedigini yapin yani bunu da dert olarak görmeyin ne güzel kadin size cozum sunmuş ve bence kayinvalideniz iyi biri
Esiniz bazi seyleri abartiyor yeme konusunda
Bunu da konuşarak asabilirsiniz siz de sert mizaca sahipsiniz belli ama biraz sakin yaklasin mesela esinize " bu kadar çok tüketme cabani görüyorum ama sagligina zarar, bir suru aç insanlar var, ihtiyac sahipleriyle paylaşsak hem annene ayip olmaz kadincagiz yapmis o kadar hem ihtiyaci olanin kursagina girer sevaptir" şeklinde anlatsaniz anlar bence. Siz ne diye yiyorsun oyle mi olur ya da şunu ye diye direktif verir gibi konuşunca yanlis anlayabilir. Yogurttaki pembelik de artik bakteri uredigini gosterir atilmasi lazim sut ürünlerinde boyle oluyor peynirde de pembelik olabiliyor onda haklisiniz atilmasi lazim
Yogurt da eskiyse suzme yogurt yapin, makarna salatasi/meze tarzi şeylerle degerlendirirsiniz anneniz yakınmış koyun bir kaba götürün anne kayinvalidem fazla getirmiş bizde de yenmez diye ya da elim bos gelmeyim diye dusundum dersiniz olur biter
Bu mevzu buyutulecek bir sey degil siz dolmussunuz bu erzak vs getirme isi tuz biber olmuş