Nişanlınızı zaten garip bulduğumu söyledim, kimsenin ailesini, eşini, sevdiğini yermem, rencide etmem haddim değil ama ben bana güvenmeyip şifremi alan, çocuk gibi kontrol eden bir adamla yapamam, evlenemem, evliysem ayrılırım, aşkından ölsem de bitsem de yapamam zira benim için sevgi saygı kadar kıymetlidir güven duygusu lakin affınıza sığınıyorum ama siz de garipsiniz, yaptığınız hatayı dürüstçe üstlenmek yerine arkadaşınızın üstüne atıyorsunuz yalan söylüyorsunuz, yazışmalarınızın ortaya çıktığı gibi yalanınızda ortaya çıksa, zaten size güvenmeyen nişanlınız hakkınızda daha da kötü şeyler düşünecek, kusura bakmayın ama kolayca arkadaşının üstüne atan biriyle ben arkadaş olmak istemem doğrusu, arkadaşınızın kulağına gitse onu da kaybedeceksiniz.
Nişanlınızın hesabından kızlarla yaptığı yazışmaları yakaladıysanız ayrılacaktınız, bir hatayı başka bir hatanın savunması olarak kullanamazsınız, ben yaptım ama sen de yaptın bir savunma değildir çünkü.
Son cümlenizse beni benden aldı, nikah, düğün tarihi belli, çeyizler hazır diye mi bunca üzüntünüz ? Onur ve şerefime, namusuma söylenecek tek bir söz nikah masasından kalkmama da, 25 yıllık eşimi boşamama da yeter, değil nişanlım, eşim, anam babam böyle konularda bana dil uzatamaz silerim.
Ama şuraya yazıyorum siz zaten evleneceksiniz ama dilerim inşaallah nişanlınız hayatınızı zehir edeceğini yürekten söylememiş, sadece blöf yapmakla kalmıştır yoksa sizin adınıza gerçekten üzülürüm, evlendikten sonra buraya hayal kırıklığı yaşadığınıza dair konular açmamanızı temenni ediyorum.
Belli mi olur hayat bu, belki bir gün hiç beklemediğimiz bir yerde kim olduğumuzu bilmeden tanışır arkadaş oluruz :)