- 3 Şubat 2023
- 244
- 90
- 26
-
- Konu Sahibi kzbnmrzzhr
- #81
Eskileri size verip kendi eşine de hesap verme derdinden kurtulacak evini baştan yine mi düzecek. Ne ala memleket... Yani ne kadar genç olursa olsun yeni eşyayı size almali, hadi almadi eskileri siz isteseniz bile sizin eve yakışmaz bunlar demesi gerekir. Kakalamaya calismasi doğru değil. Hele de eski püskü perde halı vermeye çalışmasiköye perdeseçtiğimde kumaş kartelasını ona bırakmıştık perdeciye ulaştırsın diye. kayınpederi emekli vakti var. biz çalışınca gidemedik. ertesi gün perdecide almış soluğu kendi evinin perdelerini yenilemiş. daha benim perdeler gelemeden baktım onunkiler takılmış. Bir de perdeciye benim seçtipim kumaşları sormuş "o hangisini seçti" diye bir de bana marifet gibi anlatıyor "çok pahalı olanı seçmişsin orda daha uygunlar da var niye onları almadın" diye. Allahtan gidip siparişi değiştirmemiş. Olabilir genç kayınvaldem.anlattıklarmda yaşlı gibi anlaşılmış olabilir ama gayet tiril tiril tüm evini 5 sene içinde sıfırdan yenilemiş biri. yaşlı olsa kendi eski kullansa zaten sorun etmeyeceğim. mesela şimdi bana yollayacağı masayı kendi evine koymuyor kendine yeni masa sandalye alacak. Ben de o eski masayı koyacakmışım
Çüş yani yaptılar mı peki
Manyak heralde insanlar cidden çok değişik herşeyi hak görüyorlar kendilerine.Yok ya. O zamanlar bir yapabilseler herkes sükrediyordu. Kaldi ki iki gelin ayni aileye gelin gittigi icin ikisine de aynisi yapildi zaten. Kendi kendine delirip durdu
Gerçekten öyle. Benim annemin teyzelerinden biri oğlu evlenirken geline ne alınırsa aynısı bana da alınacak perdeler bile aynı olacak demişti. Yaptırdı gerçekten ama oturamadan da öldü. Yaşını başını almış olgun oturaklı insanlar değiller çoğu. Fesat , kıskançlık, ara bozma ne ararsan var.Gelinide kiskaniyorlar, geline oğullarının verdiği değeride. Hemde öyle bir kiskaniyor ki kimisi gelinin her anını kendi o zaman ki anlariyla karsilastirip kıskanıyor bence bir kısım kv. Lohusalık olsa eşi üzerine titrese ben böyle şeyler görmedim diye içten içe kıskananlar bile oluyor. Yada diğer tüm böyle güzel heveslerde.
Sizden habersiz istediği masa varya alın onu koyun kenara o geldiğinde de parçalayıp odun yapın.Tam olarak dert değil aslında can sıkan ve tekrarlayan bir hadise. Köye bir bağ evi yaptık. eşimle hevesimiz vardı evlenirken pek eşya alamadık. böyle bir heves ettik ve evi gayet minimal döşedik. Her köşesini düşünerek özenerek sade, kolay temizlenebilir, pratik bir ev olsun istedik. (çalıştığım için iki eve yetişmem zor olduğundan ve daha sade bir hayatı benimsediğimden böyle bir tercih yaptım) Ve çok şükür şimdi bitti. ama kayınvalidem her gidişimde istisnasız eve her gelişinde bu halıyı götür ser diye eski halıları teklif ediyor. "Ben bunları nasıl temizleyim çok ağır büyük sağı solu yırtılmış diyorum.(eskinin saçaklı büyük halılarından) Bu sefer perde çıkarıyor. yine eski perdeler 1960ların kaldırmış kalın saten perde bana geliyor" bunu as güneş girmesin" diyor oysa evde perde var zaten. Ben hayır diyorum bunu asmayacağım diyorum bu sefer eşime gidiyor. "Bu perdeyi götür as senin karın asmaz." diyor. geçen hafta bir polar kanepe örtüsü verdi bunu as cama diye." olmaz anne bunlar oraya olmaz perde var dediğimde yok güneş geliyor sen bunu as diyor. eltimde kaynanama ait bir mutfak masası vardı şimdi o onu evinden çıkarıyor. Bana sormadan eltime köye getirin o masayı balkona koyarız diyor.ben bunu eltimde öğreniyorum bana sorma zahmetine bile girmiyor. evinde eski bir ayna var bana farklı zamanlarda 3 kez söyledi al bunu evine as diye her seferinde hayır dedim. Bir gün benim uyuduğumu sanıp eşime söylüyor. al bunu götür diye. Yani tamam teklif ediyor ona bişey deniyorum da israr üstüne ısrar ısrar üstüne ısrar. en son geçen hafta ben onu alıp köydeki eve götürmuşken tam artık döneceğimi zaman eşime misafirlerin içinde"senin karın bizi istemiyor istese şuraya bir halı serer sadece 4ünüz olun istiyor( çocuklar eşim ve ben kastederek) laf öyle oturdu ki etraf buz kesildi. onun teklıf ettiği halıyı sermedipim için onu istemediğim kanısına varmış. oysa evinden alıp götürüp evimizde misafir etmiştik. cevap vermeye bile layık görmedim. bahsettiğim eve dolap alacağım "alma benim gardolap götür ben kendine yeni alayım" dedi kabul etmedik. Koltuk alacağımızda "koltuk alma benim eski koltuğu al biraz para ver buna karşılık ben sana 1 milyara satarım koltuklarımı" diyor. sanki lütfediyor. Gerçekten anlamıyor yüz kere teklif ediyor yüz kere reddediyorum hala aynı şekilde. benim reddettiğim bir şeyi gidip benden gizli eşime soruyor. inanın her eşyayı eşimle gizli aldık şu ısrarından her şeye Maydonoz olmasından. aşırı ısrarcı.o böyle yaptıkça ben de iyice zıtlaşıyorum. bunu neden yapıyor olabilir. hükmetme isteği mi. Ben size burda 4 5 eşyadan örnek verdim bu her eşyada aynı şeyi yaptı.
Anne teklifin için sağol ama ben o evde eski hiçbir şey istemiyorum herşey yeni ama sade olsun bu benim hayalimdi diyebilirsin sen sebepsiz şekilde yok dedikçe o diretmeye devam ediyorTam olarak dert değil aslında can sıkan ve tekrarlayan bir hadise. Köye bir bağ evi yaptık. eşimle hevesimiz vardı evlenirken pek eşya alamadık. böyle bir heves ettik ve evi gayet minimal döşedik. Her köşesini düşünerek özenerek sade, kolay temizlenebilir, pratik bir ev olsun istedik. (çalıştığım için iki eve yetişmem zor olduğundan ve daha sade bir hayatı benimsediğimden böyle bir tercih yaptım) Ve çok şükür şimdi bitti. ama kayınvalidem her gidişimde istisnasız eve her gelişinde bu halıyı götür ser diye eski halıları teklif ediyor. "Ben bunları nasıl temizleyim çok ağır büyük sağı solu yırtılmış diyorum.(eskinin saçaklı büyük halılarından) Bu sefer perde çıkarıyor. yine eski perdeler 1960ların kaldırmış kalın saten perde bana geliyor" bunu as güneş girmesin" diyor oysa evde perde var zaten. Ben hayır diyorum bunu asmayacağım diyorum bu sefer eşime gidiyor. "Bu perdeyi götür as senin karın asmaz." diyor. geçen hafta bir polar kanepe örtüsü verdi bunu as cama diye." olmaz anne bunlar oraya olmaz perde var dediğimde yok güneş geliyor sen bunu as diyor. eltimde kaynanama ait bir mutfak masası vardı şimdi o onu evinden çıkarıyor. Bana sormadan eltime köye getirin o masayı balkona koyarız diyor.ben bunu eltimde öğreniyorum bana sorma zahmetine bile girmiyor. evinde eski bir ayna var bana farklı zamanlarda 3 kez söyledi al bunu evine as diye her seferinde hayır dedim. Bir gün benim uyuduğumu sanıp eşime söylüyor. al bunu götür diye. Yani tamam teklif ediyor ona bişey deniyorum da israr üstüne ısrar ısrar üstüne ısrar. en son geçen hafta ben onu alıp köydeki eve götürmuşken tam artık döneceğimi zaman eşime misafirlerin içinde"senin karın bizi istemiyor istese şuraya bir halı serer sadece 4ünüz olun istiyor( çocuklar eşim ve ben kastederek) laf öyle oturdu ki etraf buz kesildi. onun teklıf ettiği halıyı sermedipim için onu istemediğim kanısına varmış. oysa evinden alıp götürüp evimizde misafir etmiştik. cevap vermeye bile layık görmedim. bahsettiğim eve dolap alacağım "alma benim gardolap götür ben kendine yeni alayım" dedi kabul etmedik. Koltuk alacağımızda "koltuk alma benim eski koltuğu al biraz para ver buna karşılık ben sana 1 milyara satarım koltuklarımı" diyor. sanki lütfediyor. Gerçekten anlamıyor yüz kere teklif ediyor yüz kere reddediyorum hala aynı şekilde. benim reddettiğim bir şeyi gidip benden gizli eşime soruyor. inanın her eşyayı eşimle gizli aldık şu ısrarından her şeye Maydonoz olmasından. aşırı ısrarcı.o böyle yaptıkça ben de iyice zıtlaşıyorum. bunu neden yapıyor olabilir. hükmetme isteği mi. Ben size burda 4 5 eşyadan örnek verdim bu her eşyada aynı şeyi yaptı.
Size iyileri denk gelmis, malesef bu ulkede sinir koyamama yaninda sinir ihlal etme sorunu da var. Yani siz yapmiyorsunuz diye herkes bu kadar saygili olmuyor. Ne guzel ki sizin kaynananiz sinir bilen biri cikmis. Saniyor musuniz ki her siniri ihlal edilen kadin kendi buna izin veriyor. Mesela cogu gelinde kaynananin evinin anahtari olmaz, olsa da izinsiz girmez ama kaynanalar anahtari havada kapti mi isik hizindan hizli bicimde gelin evine dalarlar. Oyle gelinim girmiyor ben de girmeyim demezler. Tabi bu konuda sınir koymak gerektiginde haklisiniz. Aman o kirilmasin bu uzulmesin diye oasif agresifligin luzumu yok. Genelde erkek esler ne var canim anam kadin anam vermis sen nankorsun moduna bagladigi icin cikiyor bu sorunlar ama konu sahibinin kocasi da oyle degilmis. Konu sahibi net konussa bence de sorun cozulur.Gercekten sorununuz bu mu? İnsanlara istemediğiniz seyi annecim bunu istemiyorum teşekkürler ! Ve sınır, mesafe koymak. Ama öncesinde buraya böyle bisey icin konu acmadan kendini yetiştirmek önemli.
Sizin karsınızdaki insanlara koyamadıgınız sınırı bıradan takma akıl alarak yaparak sürdüremezsiniz.
Misal kimsenin evine sormadan gitmem kendi annem de buna dahil.. bunu gören kayınvalidem ztn bunun tersini bana uygulamaz/ uygulamıyorda.
Birinin evine gittiğimde buzdolabını sormadan açmam, karşımdakine bu mesafeden yaklastıgım icin bana gelen kayınvadelide de soruyor. Sınır konusunda önce kendinizi yetistirin. Sonrası çözülür
Yüzün yumuşak yapın naif diye salak bu her türlü dişim geçer diyorlar. Nezaketin, saygının, zarafetin bizim insanımızda karşılığı yok. Böyle bir yapınız varsa off ben bunu ne ezerim diye bakılıyorsunuz malesef. Tersoyu görünce de olay çıkıyor.sizinki gene iyi hiç değilse aldıklarınızla değiş tokuş etmek teklifiyle gelmiyor. ilk evlendiğimizde kv aldığım beyaz eşyaları kendisi kullanmak istediğini onun yıllar önce aldığı beyaz eşyalarıda bana göndermek teklifinde bulunmuştu. açıkçası bu nasıl saçma bir istek, insan utanmadan bu isteği nasıl yapabilir nasıl bir psikolojidir hala anlam veremiyorum. evinde en eski ne varsa çıkarıp götürmemi teklif eder, herkese de böyle değil yalnız, diğer geline elindekinin en iyisini vermek çabası içinde oluyor hep.gözümde senin değerin bu demenin yolu belkide bilmiyorum ama ben büyük oranda iletişimi kestim açıkçası. yıllar içinde yaptıkları dağ oldu artık ve telafisi de yok bu saatten sonra bende.
Bir kere cinnet geçir bakalım daha karışıyor mu , esin niye bişey demiyor hayır demeyi öğrenin bence , asla gelemem böyle şeylere gerekirse kavga edin kafanız rahat etsin , mesafe koyun ...Tam olarak dert değil aslında can sıkan ve tekrarlayan bir hadise. Köye bir bağ evi yaptık. eşimle hevesimiz vardı evlenirken pek eşya alamadık. böyle bir heves ettik ve evi gayet minimal döşedik. Her köşesini düşünerek özenerek sade, kolay temizlenebilir, pratik bir ev olsun istedik. (çalıştığım için iki eve yetişmem zor olduğundan ve daha sade bir hayatı benimsediğimden böyle bir tercih yaptım) Ve çok şükür şimdi bitti. ama kayınvalidem her gidişimde istisnasız eve her gelişinde bu halıyı götür ser diye eski halıları teklif ediyor. "Ben bunları nasıl temizleyim çok ağır büyük sağı solu yırtılmış diyorum.(eskinin saçaklı büyük halılarından) Bu sefer perde çıkarıyor. yine eski perdeler 1960ların kaldırmış kalın saten perde bana geliyor" bunu as güneş girmesin" diyor oysa evde perde var zaten. Ben hayır diyorum bunu asmayacağım diyorum bu sefer eşime gidiyor. "Bu perdeyi götür as senin karın asmaz." diyor. geçen hafta bir polar kanepe örtüsü verdi bunu as cama diye." olmaz anne bunlar oraya olmaz perde var dediğimde yok güneş geliyor sen bunu as diyor. eltimde kaynanama ait bir mutfak masası vardı şimdi o onu evinden çıkarıyor. Bana sormadan eltime köye getirin o masayı balkona koyarız diyor.ben bunu eltimde öğreniyorum bana sorma zahmetine bile girmiyor. evinde eski bir ayna var bana farklı zamanlarda 3 kez söyledi al bunu evine as diye her seferinde hayır dedim. Bir gün benim uyuduğumu sanıp eşime söylüyor. al bunu götür diye. Yani tamam teklif ediyor ona bişey deniyorum da israr üstüne ısrar ısrar üstüne ısrar. en son geçen hafta ben onu alıp köydeki eve götürmuşken tam artık döneceğimi zaman eşime misafirlerin içinde"senin karın bizi istemiyor istese şuraya bir halı serer sadece 4ünüz olun istiyor( çocuklar eşim ve ben kastederek) laf öyle oturdu ki etraf buz kesildi. onun teklıf ettiği halıyı sermedipim için onu istemediğim kanısına varmış. oysa evinden alıp götürüp evimizde misafir etmiştik. cevap vermeye bile layık görmedim. bahsettiğim eve dolap alacağım "alma benim gardolap götür ben kendine yeni alayım" dedi kabul etmedik. Koltuk alacağımızda "koltuk alma benim eski koltuğu al biraz para ver buna karşılık ben sana 1 milyara satarım koltuklarımı" diyor. sanki lütfediyor. Gerçekten anlamıyor yüz kere teklif ediyor yüz kere reddediyorum hala aynı şekilde. benim reddettiğim bir şeyi gidip benden gizli eşime soruyor. inanın her eşyayı eşimle gizli aldık şu ısrarından her şeye Maydonoz olmasından. aşırı ısrarcı.o böyle yaptıkça ben de iyice zıtlaşıyorum. bunu neden yapıyor olabilir. hükmetme isteği mi. Ben size burda 4 5 eşyadan örnek verdim bu her eşyada aynı şeyi yaptı.
Benim kv de yeni ev aldığımızda perde hediye etmişlerdi bazı odaların perdesi yoktu. Oğlundan istemiş bizim perdeleri de kendine almış yepyeniydi bana haber veren de olmadı ağzım açık kalmıştı.sizinki gene iyi hiç değilse aldıklarınızla değiş tokuş etmek teklifiyle gelmiyor. ilk evlendiğimizde kv aldığım beyaz eşyaları kendisi kullanmak istediğini onun yıllar önce aldığı beyaz eşyalarıda bana göndermek teklifinde bulunmuştu. açıkçası bu nasıl saçma bir istek, insan utanmadan bu isteği nasıl yapabilir nasıl bir psikolojidir hala anlam veremiyorum. evinde en eski ne varsa çıkarıp götürmemi teklif eder, herkese de böyle değil yalnız, diğer geline elindekinin en iyisini vermek çabası içinde oluyor hep.gözümde senin değerin bu demenin yolu belkide bilmiyorum ama ben büyük oranda iletişimi kestim açıkçası. yıllar içinde yaptıkları dağ oldu artık ve telafisi de yok bu saatten sonra bende.
Benimkin amacı tam olarak buyduBence de eve yerleşmek istiyor olabilir
aynen dediğiniz gibi katip. benim de çoğunlukla yüzüm yumuşaktır. sonradan belli olaylar yaşadıktan sonra, yaşım da ilerledikçe daha bir yumuşaklaştı. ilk eşimin ailesinin yapamadığı onca şeyi maalesef bunlar yapma cesaretini gösterebildiler. sonra da bir noktada yetti ama denince dehşete kapılıyorlar ve iş iyice çığrından çıkıyor. ama benim kv denin bana karşı çok içgüdüsel bir nefreti var, hani kişinin yüzünde bile görürsünüz ya, hıncı, öfkeyi. tam da öyle bir öfke.Yüzün yumuşak yapın naif diye salak bu her türlü dişim geçer diyorlar. Nezaketin, saygının, zarafetin bizim insanımızda karşılığı yok. Böyle bir yapınız varsa off ben bunu ne ezerim diye bakılıyorsunuz malesef. Tersoyu görünce de olay çıkıyor.
kendine saygı duymayan, karşıdakine hiç duymuyor. bunca yıldır yapılan ve söylenenlerden her defasında hayrete düşüp duruyorum. olacak iş mi nasıl bir mantıktır demekten kendimi alamıyorum.Benim kv de yeni ev aldığımızda perde hediye etmişlerdi bazı odaların perdesi yoktu. Oğlundan istemiş bizim perdeleri de kendine almış yepyeniydi bana haber veren de olmadı ağzım açık kalmıştı.
Geçen aylarda da düdüklü aldık eskisi bozulmuştu. Oğluna demiş yerini yapmış eskisini bana verin diye ki kendinin 2 tane düdüklüsü var. Vermedim eşimle de kavga ettim evimden çöp bile vermem ona yetti artık diye. Utanmasa donuma kadar isteyecek ben giyeyim diye. Ben hiç anlamıyorum insanın biraz utanması olur, gururu olur kaç yaşında insanlar çok şaşırıyorum.
Bende şaşırıyorum. Sizin gibi kalp kırmasını sevmem, nazik, düzgün davranmaya özen gösteririm. Her seferinde nasıl yani diye şok oluyorum. Belirli yaşa gelmiş insanlar küçük çocuktan beterler. Gelinini kıskanan, çekemeyen, hasetlenen, onun yerinde olmak isteyen kvleri hiç anlamıyorum. Çocuğun yaşında insan, çocuğunun eşi insan utanır yahu böyle davranmaya.kendine saygı duymayan, karşıdakine hiç duymuyor. bunca yıldır yapılan ve söylenenlerden her defasında hayrete düşüp duruyorum. olacak iş mi nasıl bir mantıktır demekten kendimi alamıyorum.
Kendine olan öfke aslında o. Yaşadıklarına, yaşatıldıklarına, yaşayamadıklarına.. Bir insan en büyük öfkeyi kendine duyar, en büyük sevgiyi bi başkasına duyabilirken.aynen dediğiniz gibi katip. benim de çoğunlukla yüzüm yumuşaktır. sonradan belli olaylar yaşadıktan sonra, yaşım da ilerledikçe daha bir yumuşaklaştı. ilk eşimin ailesinin yapamadığı onca şeyi maalesef bunlar yapma cesaretini gösterebildiler. sonra da bir noktada yetti ama denince dehşete kapılıyorlar ve iş iyice çığrından çıkıyor. ama benim kv denin bana karşı çok içgüdüsel bir nefreti var, hani kişinin yüzünde bile görürsünüz ya, hıncı, öfkeyi. tam da öyle bir öfke.