- 9 Ocak 2008
- 864
- 503
-
- Konu Sahibi biricik mericik
- #21
Biz sanırım bazı şeyleri düzeltmenin daha zor olduğu safhaya geçtik önceden. Yatağıma gitsem de sırtını dönüp yatacak. Orda da ekstra efor sarfedip yılışıp yatakta kendime doğru döndürmem gerekiyor.Bu akşam yataginizda yatın. İllaki her evlilikte oluyor böyle kavgalar. Uzakmak araya soğukluk sokuyor sonra bazı şeyleri düzeltmek daha zorlasiyor
Yani esiniz ortalama bir adam,ben abartilacak bir sorunlu hareketinin oldugunu sanmiyorum.
Kiminle hangi erkekle evlenirseniz evlenin bundan iyi yardimlasma bulamazsiniz ki..
Asmasin camasirlari, gece asilirdi..
Yemek yapmayinca en azindan disardan soyleyelim diyor, ben biktim yapmicam demiyir ki.
Bence abartan taraf sizsiniz.
Yatagi birakip salona tasinan da sizsiniz.
Gidin yatin yataginiza bence
terazi burcu o, ben yengeç. Yükselenim terazi benim de.Oğlak Burcu mu? Siz çalışıyor musunuz? Aranıza soğukluk girmis, böyle bir bıkkınlık girmiş, normal değil aynı evin içinde konuşmamak falan, bariz senden bıktım mesajı veriyorsunuz birbirinize.
Evet, abarttım. O yüzden zaten bu olayda tepkimi hatalı bulduğumu söyledim.
Dediğim gibi bir kaç aylık bir düzen bu. Şimdiden (son günlerde çok büyük hızla) saldı koyverdi, tepkimi geç kalmadan koymak istedim. Onun işlere yardımı olmadan iki çocukla evi çekip çevirmek çok yıpratıcı. Yoğun çalışan anne için...
Bana da tüm zor işler adamda gibi geldi açıkçası.. bilemedimSalata sizde ana yemek adamda.
Çamaşırı makineye atmak sizde, asıp toplamak adamda.
Bulaşık sizde, süpürge adamda, sanki bütün zor işler adamda olmamış mı?
Yatarken asardı; ben gece atıp sabah asıyorum, ne olacak ki, çocuk uyarır gibi defalarca hatırlatmak, sonra başına çalar gibi iş yapmak saçma olmuş.
Diğer sorunlarınızda kim haklı bilemiyorum tabi.
terazi burcu o, ben yengeç. Yükselenim terazi benim de.
bence de siz gidip yanına oturup sarılarak dizi izleyebilirdiniz,reklam arasında da asardınız hatta derdiniz gel beraber asalım hemencik bitsin beraber oturalım.Çok fazla büyütmüşsünüz bence.Yani esiniz ortalama bir adam,ben abartilacak bir sorunlu hareketinin oldugunu sanmiyorum.
Kiminle hangi erkekle evlenirseniz evlenin bundan iyi yardimlasma bulamazsiniz ki..
Asmasin camasirlari, gece asilirdi..
Yemek yapmayinca en azindan disardan soyleyelim diyor, ben biktim yapmicam demiyir ki.
Bence abartan taraf sizsiniz.
Yatagi birakip salona tasinan da sizsiniz.
Gidin yatin yataginiza bence
Hm oğlak olsaydı taktik verirdim, terazi hakkında bilgim yok hayırlısı olsun sizin için yaşanılanları sen daha iyi bilirsin iç sesini dinleterazi burcu o, ben yengeç. Yükselenim terazi benim de.
Sanki içimde bir öküz oturuyor şuan. İlgisizliğinden, gamsızlığından, kabalığından dolayı boşanmayı bile sık sık düşündüğüm kocamla iki gündür konuşmuyoruz. Akşamları ben varım diye yemek yemiyor, yataklar ayrı, gün içinde telefonlaşma yok... Zaten telefonlaşan insanlar değildik de günde bir kere -genelde ödemelerden dolayı- haberleşirdik.
İşin ilginç yanı "boşanalım dese sevinçten boynuna sarılacağım!" adam küstü diye içime oturan öküz !!
Bu seferki kavganın suçlusu benim diye mi bu kadar dertleniyorum, yapım mı bu, yoksa hala aşık mıyım, geri adım atmadan bu gidişatı nasıl değiştireceğim bilemiyorum.
Bir kaç ay önce radikal bir karar alıp ailelerimize yakın çevrede olan evimizden uzağa taşındık. Hafta içi kısmen aileler tarafından doyrulan sulanan çocuklar ve biz kendi sorumluluklarımızla başbaşa kaldık. İnce ince planını yaprık bunun, iş bölümü yaptık. Mesela çamaşır yıkama işi bende, asma toplama onda, yerleştirme bende. Yemek önce geldiği için o hazırlıklara başlıyor masa salata vs bende... Bulaşık bende süpürge onda vs vs gibi. Fena değildi birkaç gün öncesine kadar. Bu kadar keskin hatlarla olmasa bile kısmen planladığımız gibi gidiyordu. Son günlerde eşim savsaklamaya başladı. Yemeği dışarda yiyelim demeler, işleri görmezden gelmeler, söylediklerimi duymamalar vs... Olabilir, anlıyorum, bazen benim de canım istemiyor.
İki gece önce ben biraz abartılı tepki verdim. Çamaşırları makineye atmıştım, ona da asarsın demiştim. Çocukları uyuttuktan sonra yeni başlamış bir diziye takıldık. (Burada parantez açıp konuyu dağıtacağım. O gün yine önceden konuştuğumuz gibi yemek hazıklarına başlanmamıştı ben işten gelince yapmıştım ama probleme dönüştürmedim. dizi izliyoruz ama o ayrı koltukta ben ayrı koltukta. o kadar saat olmuş eve geleli hiç bir fiziksel temas yok. Ah karıcım kocacım bişey yok yok yok) Bir kaç kere hatırlattım "makine durmuştur çamaşırları asacaktın kırışmasınlar" diye. Espri ile söyledim, tehtidle, söyledim duymazdan geliyor. Bir öfke ile kalktım burnumdan soluyarak astım çamaşırları. döndüm eski yerime oturdum diziye devam etmeye. Biraz sonra benim koltuğuma geldi beni öpmeye kalktı (çünkü öbür ihtiyacı geldi aklına-sadece yatarken aklına gelen ihtiyacı) Hiç o tarafa dönmeden sağımdaki kırlenti soluma, onunla arama aldım. Çok bozuldu. Şişirdi kendini. Bir yandan da aptal dizide anne çocuk ayrılık sahnesine gözyaşlarım akıyor, eşime öfkemin de etkisiyle. Çocuğun okulundan aileleriniz yapsın diye bişey istemişler, tel vs ile yapılıyor. Kalktım aldım malzemeleri onu yapmaya başladım. Ver ben yapayım dedi, kükredim " ben yaparım" diye. İyice sinirlendi, montunu giydi çıktı gitti. Sigara almaya gitmiş, gelince de hiç konuşmadan yattı. Ben de salonda yattım...
Dün işten geldim, çorba-makarna yapmış. Masayı hazırladım. çocuklarla biz güzel güzel yedik o teşrif etmedi. Kek yaptım gece, pişmesini bile beklemeden gitti yattı, sabah baktım hiç tadına bile bakmamış. Kavga yok evde. Ben salonda yatıyorum o odada. Konuşmuyor, aramıyor, sormuyor, bişeyleri değiştirmek için hiç bir adım atmıyor.
15 senedir bişeyleri değiştirmek için hiç bir adım atmıyor. Evet bu seferki olayda ben abartılı tepki verdiğim için hatalıyım ama bir kadın olarak hiç mi çabayı haketmiyorum. Boşanılacaksa ben mi başlatmalıyım, barışılacaksa ben mi barışmalıyım. Bu içime oturan öküz bi kalksın gitsin yaa. Konuşmazsa konuşmasın işimi de yaparım keyfime de bakarım. O da dank ederse gelir. Gelirse düşünürüm barışıp barışmamayı. Diyorum. Diyorum ama bu içimdeki öküz beni rahatsız ediyor.
Uzun iç döküş için özür diler, bana yardımcı olacak fikirlerinizi paylaşırsanız teşekkür ederim.
Ben evlilikte bu kadar keskin iş ayrımı olmasına karşıyım bence evlilik birliğini zedeliyor, ev arkadaşlığına dönüyor olay.. Ev arkadaşları da en çok bu nedenden kavga eder, erkekler ev işi konusunda kadınlar gibi değil Bi tık geri planda kalmasında büyütülecek Bi durum yok bence, Bi kere de siz asın o an modunda değildir yani, önemli olan yapması bunca zaman itiraz etmeden bunu sürdürdüğüne göre çoğu erkeğe göre takdir edilecek Bi durumda eşiniz.. Ee takdir beklerken yermeniz de anlamsız gerilime neden olmuş..Sanki içimde bir öküz oturuyor şuan. İlgisizliğinden, gamsızlığından, kabalığından dolayı boşanmayı bile sık sık düşündüğüm kocamla iki gündür konuşmuyoruz. Akşamları ben varım diye yemek yemiyor, yataklar ayrı, gün içinde telefonlaşma yok... Zaten telefonlaşan insanlar değildik de günde bir kere -genelde ödemelerden dolayı- haberleşirdik.
İşin ilginç yanı "boşanalım dese sevinçten boynuna sarılacağım!" adam küstü diye içime oturan öküz !!
Bu seferki kavganın suçlusu benim diye mi bu kadar dertleniyorum, yapım mı bu, yoksa hala aşık mıyım, geri adım atmadan bu gidişatı nasıl değiştireceğim bilemiyorum.
Bir kaç ay önce radikal bir karar alıp ailelerimize yakın çevrede olan evimizden uzağa taşındık. Hafta içi kısmen aileler tarafından doyrulan sulanan çocuklar ve biz kendi sorumluluklarımızla başbaşa kaldık. İnce ince planını yaprık bunun, iş bölümü yaptık. Mesela çamaşır yıkama işi bende, asma toplama onda, yerleştirme bende. Yemek önce geldiği için o hazırlıklara başlıyor masa salata vs bende... Bulaşık bende süpürge onda vs vs gibi. Fena değildi birkaç gün öncesine kadar. Bu kadar keskin hatlarla olmasa bile kısmen planladığımız gibi gidiyordu. Son günlerde eşim savsaklamaya başladı. Yemeği dışarda yiyelim demeler, işleri görmezden gelmeler, söylediklerimi duymamalar vs... Olabilir, anlıyorum, bazen benim de canım istemiyor.
İki gece önce ben biraz abartılı tepki verdim. Çamaşırları makineye atmıştım, ona da asarsın demiştim. Çocukları uyuttuktan sonra yeni başlamış bir diziye takıldık. (Burada parantez açıp konuyu dağıtacağım. O gün yine önceden konuştuğumuz gibi yemek hazıklarına başlanmamıştı ben işten gelince yapmıştım ama probleme dönüştürmedim. dizi izliyoruz ama o ayrı koltukta ben ayrı koltukta. o kadar saat olmuş eve geleli hiç bir fiziksel temas yok. Ah karıcım kocacım bişey yok yok yok) Bir kaç kere hatırlattım "makine durmuştur çamaşırları asacaktın kırışmasınlar" diye. Espri ile söyledim, tehtidle, söyledim duymazdan geliyor. Bir öfke ile kalktım burnumdan soluyarak astım çamaşırları. döndüm eski yerime oturdum diziye devam etmeye. Biraz sonra benim koltuğuma geldi beni öpmeye kalktı (çünkü öbür ihtiyacı geldi aklına-sadece yatarken aklına gelen ihtiyacı) Hiç o tarafa dönmeden sağımdaki kırlenti soluma, onunla arama aldım. Çok bozuldu. Şişirdi kendini. Bir yandan da aptal dizide anne çocuk ayrılık sahnesine gözyaşlarım akıyor, eşime öfkemin de etkisiyle. Çocuğun okulundan aileleriniz yapsın diye bişey istemişler, tel vs ile yapılıyor. Kalktım aldım malzemeleri onu yapmaya başladım. Ver ben yapayım dedi, kükredim " ben yaparım" diye. İyice sinirlendi, montunu giydi çıktı gitti. Sigara almaya gitmiş, gelince de hiç konuşmadan yattı. Ben de salonda yattım...
Dün işten geldim, çorba-makarna yapmış. Masayı hazırladım. çocuklarla biz güzel güzel yedik o teşrif etmedi. Kek yaptım gece, pişmesini bile beklemeden gitti yattı, sabah baktım hiç tadına bile bakmamış. Kavga yok evde. Ben salonda yatıyorum o odada. Konuşmuyor, aramıyor, sormuyor, bişeyleri değiştirmek için hiç bir adım atmıyor.
15 senedir bişeyleri değiştirmek için hiç bir adım atmıyor. Evet bu seferki olayda ben abartılı tepki verdiğim için hatalıyım ama bir kadın olarak hiç mi çabayı haketmiyorum. Boşanılacaksa ben mi başlatmalıyım, barışılacaksa ben mi barışmalıyım. Bu içime oturan öküz bi kalksın gitsin yaa. Konuşmazsa konuşmasın işimi de yaparım keyfime de bakarım. O da dank ederse gelir. Gelirse düşünürüm barışıp barışmamayı. Diyorum. Diyorum ama bu içimdeki öküz beni rahatsız ediyor.
Uzun iç döküş için özür diler, bana yardımcı olacak fikirlerinizi paylaşırsanız teşekkür ederim.
Olmaz ama, çocuklarla da ilgilensin. Diğer konuları bilmiyorum ama buradan bakınca çok ciddi bir sıkıntı yok gibi.benden önce eve o geldiği için ana yemeğin hazırlıklarına başlıyor, ben gelince mutfağı devralıyorum.
Çamaşırı o atsın da siyah beyaz kirli temiz ne varsa tıkıştırıyor sonra...
Bulaşık her akşam, süpürge haftada bir:)
Ayrıca iki çocuk da bende :):)
yapacak bisey yok mevcut duzeninize devamNe yapmalıyım. Onun içinden gelmiyor diye ben köle gibi yirmidört saat hizmet mi edeyim sizce?
Bu adamlar boyle boyle simariyor iste. Kadin butun evin yukunu sirtlanirken adam bi camasir asma bi yemek yapma gorevi ustlenince “canim cok yukleniyosun erkek o bizim gibi yapamaz yok bunalir bidi bidi bidi”Bilmiyorum ki işte. Bazı arkadaşların da yazdığı gibi çok fazla beklentiye girdiğimi düşünüp suçu kendime atıyorum galiba.