Eş ile iş paylaşımı

biricik mericik

Büyü de gel melegimm :D
Kayıtlı Üye
9 Ocak 2008
864
503
Sanki içimde bir öküz oturuyor şuan. İlgisizliğinden, gamsızlığından, kabalığından dolayı boşanmayı bile sık sık düşündüğüm kocamla iki gündür konuşmuyoruz. Akşamları ben varım diye yemek yemiyor, yataklar ayrı, gün içinde telefonlaşma yok... Zaten telefonlaşan insanlar değildik de günde bir kere -genelde ödemelerden dolayı- haberleşirdik.

İşin ilginç yanı "boşanalım dese sevinçten boynuna sarılacağım!" adam küstü diye içime oturan öküz !!

Bu seferki kavganın suçlusu benim diye mi bu kadar dertleniyorum, yapım mı bu, yoksa hala aşık mıyım, geri adım atmadan bu gidişatı nasıl değiştireceğim bilemiyorum.

Bir kaç ay önce radikal bir karar alıp ailelerimize yakın çevrede olan evimizden uzağa taşındık. Hafta içi kısmen aileler tarafından doyrulan sulanan çocuklar ve biz kendi sorumluluklarımızla başbaşa kaldık. İnce ince planını yaprık bunun, iş bölümü yaptık. Mesela çamaşır yıkama işi bende, asma toplama onda, yerleştirme bende. Yemek önce geldiği için o hazırlıklara başlıyor masa salata vs bende... Bulaşık bende süpürge onda vs vs gibi. Fena değildi birkaç gün öncesine kadar. Bu kadar keskin hatlarla olmasa bile kısmen planladığımız gibi gidiyordu. Son günlerde eşim savsaklamaya başladı. Yemeği dışarda yiyelim demeler, işleri görmezden gelmeler, söylediklerimi duymamalar vs... Olabilir, anlıyorum, bazen benim de canım istemiyor.

İki gece önce ben biraz abartılı tepki verdim. Çamaşırları makineye atmıştım, ona da asarsın demiştim. Çocukları uyuttuktan sonra yeni başlamış bir diziye takıldık. (Burada parantez açıp konuyu dağıtacağım. O gün yine önceden konuştuğumuz gibi yemek hazıklarına başlanmamıştı ben işten gelince yapmıştım ama probleme dönüştürmedim. dizi izliyoruz ama o ayrı koltukta ben ayrı koltukta. o kadar saat olmuş eve geleli hiç bir fiziksel temas yok. Ah karıcım kocacım bişey yok yok yok) Bir kaç kere hatırlattım "makine durmuştur çamaşırları asacaktın kırışmasınlar" diye. Espri ile söyledim, tehtidle, söyledim duymazdan geliyor. Bir öfke ile kalktım burnumdan soluyarak astım çamaşırları. döndüm eski yerime oturdum diziye devam etmeye. Biraz sonra benim koltuğuma geldi beni öpmeye kalktı (çünkü öbür ihtiyacı geldi aklına-sadece yatarken aklına gelen ihtiyacı) Hiç o tarafa dönmeden sağımdaki kırlenti soluma, onunla arama aldım. Çok bozuldu. Şişirdi kendini. Bir yandan da aptal dizide anne çocuk ayrılık sahnesine gözyaşlarım akıyor, eşime öfkemin de etkisiyle. Çocuğun okulundan aileleriniz yapsın diye bişey istemişler, tel vs ile yapılıyor. Kalktım aldım malzemeleri onu yapmaya başladım. Ver ben yapayım dedi, kükredim " ben yaparım" diye. İyice sinirlendi, montunu giydi çıktı gitti. Sigara almaya gitmiş, gelince de hiç konuşmadan yattı. Ben de salonda yattım...

Dün işten geldim, çorba-makarna yapmış. Masayı hazırladım. çocuklarla biz güzel güzel yedik o teşrif etmedi. Kek yaptım gece, pişmesini bile beklemeden gitti yattı, sabah baktım hiç tadına bile bakmamış. Kavga yok evde. Ben salonda yatıyorum o odada. Konuşmuyor, aramıyor, sormuyor, bişeyleri değiştirmek için hiç bir adım atmıyor.

15 senedir bişeyleri değiştirmek için hiç bir adım atmıyor. Evet bu seferki olayda ben abartılı tepki verdiğim için hatalıyım ama bir kadın olarak hiç mi çabayı haketmiyorum. Boşanılacaksa ben mi başlatmalıyım, barışılacaksa ben mi barışmalıyım. Bu içime oturan öküz bi kalksın gitsin yaa. Konuşmazsa konuşmasın işimi de yaparım keyfime de bakarım. O da dank ederse gelir. Gelirse düşünürüm barışıp barışmamayı. Diyorum. Diyorum ama bu içimdeki öküz beni rahatsız ediyor.

Uzun iç döküş için özür diler, bana yardımcı olacak fikirlerinizi paylaşırsanız teşekkür ederim.
 
Anlattığın kadarsa eşinde sorun göremedim, daha çok yüz vermeyen yanaşmayan sensin gibi duruyor, ihtiyacı için beni öpüyor diyorsun, nereden biliyorsun, öyle olsa bile sende o ihtiyacı aşka çevir, bağınız güçlensin, ben eşime evde iş dağılımı yapıcamda yapacak.. yapsa bile arkasından ben bir daha yapıyorum çünkü erkek güzel yapamıyor alışmamış..
 
Siz aynı evin içinde birbirinizi tuketiyosunuz... Evde gergin bı ortam olmasına rağmen eşinizin sizi görmezden gelmesi tabii ki sinir bozucu bı durum. İkinizden biri problemlerinizi çözmek için adım atmiyosa, adım attığında karşılık bulamiyosa, hele ki siz boşanmak istiyorum dese boynuna sarilicam diye düşünüyorsanız, daha neyi bekliyorsunuz ki?
 
Bazı şeylerin ailede öğrenilmiş olması veya insanın kendi içinde olması gerek. Örnek veriyorum hayatı boyunca su içtiği bardağı mutfağa götürmemiş adamın bir anda ev işi yapmasını beklemek hayal olur. Yapar mı yapar ama ya eksik yapar ya kavga dövüş ya söylene söylenene. Bu bir kısırdöngü olarak devam eder. Keskin hatlarla değil demişsiniz ama benim okuduklarımdan çıkarttığım çok keskin hatlarla iş bölümü yapmışsınız. Eşimi geçtim üniversiteden ev arkadaşımla bile bu kadar keskin olsak ev işleri konusunda sorun yaşamamız kaçınılmaz olur.
 
Salata sizde ana yemek adamda.

Çamaşırı makineye atmak sizde, asıp toplamak adamda.

Bulaşık sizde, süpürge adamda, sanki bütün zor işler adamda olmamış mı?

Yatarken asardı; ben gece atıp sabah asıyorum, ne olacak ki, çocuk uyarır gibi defalarca hatırlatmak, sonra başına çalar gibi iş yapmak saçma olmuş.

Diğer sorunlarınızda kim haklı bilemiyorum tabi.
 
Siz aynı evin içinde birbirinizi tuketiyosunuz... Evde gergin bı ortam olmasına rağmen eşinizin sizi görmezden gelmesi tabii ki sinir bozucu bı durum. İkinizden biri problemlerinizi çözmek için adım atmiyosa, adım attığında karşılık bulamiyosa, hele ki siz boşanmak istiyorum dese boynuna sarilicam diye düşünüyorsanız, daha neyi bekliyorsunuz ki?
 

Cıvıl cıvıl bıcır bıcır bir aşk böceğiydim ben evlendiğimizde. Senelerce etrafında pervane oldum. Yapısı bu maalesef. Soğuk, durgun, gamsız...
iş yapmasına muhtacım, yaptığını beğenmeme lüksüm yok. Elinden geleni yapmak zorunda. Çünkü iki çocuk ile o ev zıvanadan çıkınca bir daha asla hizaya girmiyor. İki gece çamaşır yıkanmasın sabah giyecek şey bulamıyoruz mesela. Ben tek başıma herşeye yetişemem. Yardımcı çağıracak durumumuz da yok maalesef.
 

Aslında anlayış çerçevesinde demek istemiştim, keskin hatlarla diye yanlış kelime kullanmışım. Yani mesela daha önce çocuk oynamak istedi mutfağa gidemedim dediğinde sorun etmedim. İlla ki bugün süpürge açılacak demiyorum mesela. Sadece adresledik süpürge işi onun diye. Ben de gayet süpürüyorum, illa o yapsın diye diretmiyorum. İşte ilk defa yani bir kere direttim ve sonucu bu oldu.
 
Oğlak Burcu mu? Siz çalışıyor musunuz? Aranıza soğukluk girmis, böyle bir bıkkınlık girmiş, normal değil aynı evin içinde konuşmamak falan, bariz senden bıktım mesajı veriyorsunuz birbirinize.
 

benden önce eve o geldiği için ana yemeğin hazırlıklarına başlıyor, ben gelince mutfağı devralıyorum.
Çamaşırı o atsın da siyah beyaz kirli temiz ne varsa tıkıştırıyor sonra...
Bulaşık her akşam, süpürge haftada bir:)
Ayrıca iki çocuk da bende :):)
 
Yani esiniz ortalama bir adam,ben abartilacak bir sorunlu hareketinin oldugunu sanmiyorum.
Kiminle hangi erkekle evlenirseniz evlenin bundan iyi yardimlasma bulamazsiniz ki..
Asmasin camasirlari, gece asilirdi..
Yemek yapmayinca en azindan disardan soyleyelim diyor, ben biktim yapmicam demiyir ki.
Bence abartan taraf sizsiniz.
Yatagi birakip salona tasinan da sizsiniz.
Gidin yatin yataginiza bence
 

Ben orası bilemem anlattığınız üzerinden yorum yapıyorum. Diretmeniz yanlış olmuş üstüne fazla uzatmışsınız. Bu dizi hiç mi reklam arasına girmiyor? Anladığım kadarıyla sizin sorununuz zaten bu değil daha başka problemleriniz var ama konunun büyük kısmını bu örneklendirme kapladığı için onun üzerine yorum yazıyoruz.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…