Haklısınrise_rainbow arkadaşım, kötü niyetle yazmadığına eminim ancak herkesin yolculuğu, herkesin inancı, herkesin inanç derecesi farklı. Hepimiz Allah ile ayrı şekilde, ayrı yollarla bağlantıdayız. Kimsenin burada dinimizi açık büfe olarak gördüğünü de düşünmüyorum. Burası düşünce gücü ve pozitif düşünce olumlamalar başlığı, güzel şeyler söyleyelim ki, güzel bir enerji yayalım. Arkadaşımızın ihtiyacı olan şey de budur belki.Çok sevgiler.
Ablası yerine koydum onun, inan kardeşim olsa direkt bunları söylerdim. Hiç vaktim yok iken vakit ayırdım. Kırılmasın, elindekinin kıymetini bilsin. Benden de sevgiler herkese.
Oooo bir sürü yazan olmuş, güzel olmuş.
Kuzum, Müslümanım diyorsun da, Müslüman bir kadının gayrimüslimle evlenemeyeceğini bilmiyor musun?
Asıl senin onu kabul etmemen gerekiyordu. Ancak Müslüman olur ancak öyle. Rabbim sana şevkat tokatı atmış, kendine gelmen için. Daha sen ağlayıp sızlıyorsun, olmaz ki. Birde görüşmeye devam ediyorsun. Bak karşına yeni fırsatlar da çıkmış. Helal sınırları içinde dengeli bir siyasetle yeni taliplerine bak. Kendini affet ve tabi bilmeden yaptıkların içinde Yaradan da af dile.
Kalpler ancak Allahı anmakla mutmain olur. Namazını aksatma, kılmıyorsan kıl. Namaz farz çünkü. Unutmak ve uyku dışında kazaya bırakamadığımız en önemli ibadet.[/QUOTE
Arkadaşlar ben buraya gayrimüslümle evleneyim mi evlenmeyeyim mi diye sormak için yazmadım konu dışı yorum yapmayın lütfen herkesin inancı kendine ve kendine saklamaya devam etsin benim sorunum eski sevgilim ve dini değil benim neyi yapıp yapmayacağımın hesabınıda yalnızca Allaha veririm bu konuda bana kimse yorum yazmasın lütfen
Abla da olsan kimseyi böyle sarsma hakkın olmadığını düşünüyorum. Kendini bu konuda ne kadar ehil ve tamam, eksiksiz, tüm doğruları bilen biri olarak görüyorsun ki başkasının hayatına karışma hak ve cüretini gösteriyorsun ?
Biraz had bilmek lazım, tövbe lazım, zira Allah kuluna şah damarından yakındır, hesap gününün tek sahibidir (başka hiç kimse yargılayamaz), en önemlisi de hesap bireysel sorulacak, herkes kendini düzeltsin, öyle ben onun iyiliği için dedim gibi kılıflara bürünmesin. Çok sakıncalı bir şey bu, insanların hayatlarına din, aile, şu bu her ne sebeple olursa olsun müdahil olmak, zorla yönlendirmek çok ciddi psikolojik sorunlara da yol açar, bunun vebalini de kimse taşıyamaz.
rise_rainbow arkadaşım, kötü niyetle yazmadığına eminim ancak herkesin yolculuğu, herkesin inancı, herkesin inanç derecesi farklı. Hepimiz Allah ile ayrı şekilde, ayrı yollarla bağlantıdayız. Kimsenin burada dinimizi açık büfe olarak gördüğünü de düşünmüyorum. Burası düşünce gücü ve pozitif düşünce olumlamalar başlığı, güzel şeyler söyleyelim ki, güzel bir enerji yayalım. Arkadaşımızın ihtiyacı olan şey de budur belki.Çok sevgiler.
Seni seviyorum (isim).
(Senden bu şekilde ayrıldığım için) özür dilerim.
Beni affet.
Teşekkür et.
veya
Seni seviyorum (isim).
(Sana karşı bu şekilde hissettiğim için) özür dilerim.
Beni affet.
Teşekkür et.
gibi bir şeyler belki faydalı olur senin için.
her söyleyişimde böyle mi söyliyim ?
Haklısınama bazen de kendimize gelmek için birilerinin sert bir dille sarsması gerekir. Şöyle bir silkelenmek, ne oluyor demek için.
Sanal ortamı da, iş ortamınız da pek samimi bulmuyorum. Yapılan yanlışlar söylenmiyor, sürekli bir pohpohlama, yüze gülme durumu var. Yanlış düzelmiyor, yapılmaya devam ediliyor.
Hatta bazen dinimize küfr ediliyor, çeşitli haksızlıklar, yanlışlıklar kol geziliyor, insanlar bana değmeyen yılan bin yaşasın modunda. Ben biraz köyün delisi durumundayım ve doğru söyleyeni de dokuz köyden kovduklarının da farkındayım ama doğrucu Davut olmaktan da vazgeçmeyeceğim.
Sen onun avukatı mısın? Arkadaş gayet te kendini savunup, net ifade edebiliyor.Abla da olsan kimseyi böyle sarsma hakkın olmadığını düşünüyorum. Kendini bu konuda ne kadar ehil ve tamam, eksiksiz, tüm doğruları bilen biri olarak görüyorsun ki başkasının hayatına karışma hak ve cüretini gösteriyorsun ?
Biraz had bilmek lazım, tövbe lazım, zira Allah kuluna şah damarından yakındır, hesap gününün tek sahibidir (başka hiç kimse yargılayamaz), en önemlisi de hesap bireysel sorulacak, herkes kendini düzeltsin, öyle ben onun iyiliği için dedim gibi kılıflara bürünmesin. Çok sakıncalı bir şey bu, insanların hayatlarına din, aile, şu bu her ne sebeple olursa olsun müdahil olmak, zorla yönlendirmek çok ciddi psikolojik sorunlara da yol açar, bunun vebalini de kimse taşıyamaz.
O senin görüşün. Dinimiz her konuda soft algıdan oluşmuyor. Dinde zorlama yok kısmı İslama girme hususunda yok.Sertlik ve Müslümanlık kavramını ben aynı kefeye koymuyorum.
İslam dini hoşluk dinidir, güzellik dinidir, anlayış ve sevgi dinidir.
Ben bir tek Allah'ın kuluna gösterdiği sertlikten sakınmaya çalışırım.
Hiçbirimiz diğerimizden üstün değiliz.
Hepimize güzel akşamlar diliyorum.
Yabancı olmasında sorun yok ki ablacım. Önce insan olsun sonra Müslüman.ha bu ara da şuan görüştüğüm kişi de İspanyol ablacım o bölümü okumamış sanırım boşver abla yok bişey valla yok
Çok uzatmayacağım. Vaktim olsa uzun uzzzuunn tartışırdım.Kızlar, topik konusu dışına çıkmak istemiyorum ama yazmadan duramadım. Din /inanç konusu o kadar özel ki bu konuda bir hiyerarşi yaratmamaya, aşağıdakiler ve yukarıdakiler diye sınıflandırmamaya çok dikkat etmek lazım.
Ben, müslüman olduğum için kendi dinimden örnek vericem.
Çok seyahat ederim, 20'den fazla ülkede bulundum, kiminde yaşadım hatta, dolayısıyla pek çok dini izleme fırsatım oldu. En çok şaşırdığım ve beni bugüne getiren anımı anlatayım : "Mısır'da, Hz Hüseyin Cami'nde cemaatle öğle namazına durdum. Namaza başladık, yanımdaki kadının koltuğunun altında bir portföy çanta, kıyamda onunla, rükuda onunla, sürekli kıpır kıpır, secdede başının önünde, tövbe estağfurullahhh diyorum ama gözüm kayıyor. Öteki yanımdaki başka alem, kıyamda ellerini başının üstüne dua eder gibi kaldırıyor, değişik bir takım hareketler, bana fenalık geldi, "ya bunlar ne yapıyor, yaşlı başlı kadınlar namaz kılmayı mı bilmiyor" diye. Namazı kıldım, Allah affetsin deyip kenara çekildim, insanları izliyorum. Tek doğru ben olamam dedim ve sordum. Meğer o cami, 4 mezhebin (Hanefi, Şafii, Hanbeli, Maliki), birlikte namaz kıldığı tek camiymiş. Fark, mezhep anlayışından kaynaklanıyormuş. " Kur'an tek, peygamberimiz tek (o zaman sünnet te tek olmalı) e peki bu ayrım nasıl olur? Aklım almadı ama bu bilgiyi kenara koydum. O gün bugündür, kimsenin işine, namazına, şuyuna buyuna karışmam, onun daha doğruyu bilmediği ne belli ??? Belki benden daha çok şey biliyor? Veya farklı bir şey öğrenme fırsatı olmamış, anası babası, mahalle hocası öyle öğretmiş, öylesi en doğru geliyor ona. Ona da ben tuhafım /yanlışım.
New York'ta Miraç kandilinde, aceleyle, yanlışlıkla Şii camiine girme tecrübemi, Trinidad ve Tabago'lu, 3 kez hacca gitmiş bir kadından dinlediğim Şii inancına hiç girmeyeyim. Ortadoğu'nun kültürel etkilerinden bağımsız bir görüş... O da ayrı bir tecrübeydi. Topiği konu dışı fazla meşgul etmiyeyim.
Ez cümle, tek doğru, en doğru biz veya bize doğru diye öğretilenler olmayabilir. Fanatik olmamalı, herkese, her düşünceye açık, hoşgörülü ve toleranslı olmakta fayda var, yargı günü sahibi tektir. Kısıtlı bilgi ve görgümüzle haddimizi bilmek, yargıya karışmamak gerektiğini düşünüyorum. Sürçü lisan ettiysem affola...
Sen onun avukatı mısın? Arkadaş gayet te kendini savunup, net ifade edebiliyor.
2.si madem benim yaptığım şey başkasının hayatına karışmak ve hadsizlik yapmak, senin yaptığın nedir? Bana da karışma o zaman!!!
Ne zamandan beri İslama aykırı bir şeyi dile getirmek ve namaz kıl diye tavsiye de bulunmak üstünlük taslamak oldu? Ben burada ne kendimi övdüm ne de kendimle ilgili bir şeyler anlattım!
O senin görüşün. Dinimiz her konuda soft algıdan oluşmuyor. Dinde zorlama yok kısmı İslama girme hususunda yok.
“Bununla beraber Allah ve Resulü bir işe hükmettiği zaman, gerek mümin bir erkek ve gerekse mümin bir kadın için, o işlerinde başka bir tercih hakkı yoktur. Her kim de Allah ve Resulüne âsi olursa açık bir sapıklık etmiş olur.”(Ahzab 36)
Başka dinden kız alınır, kız verilmez. Arkadaş Tuğçe kazaz gibi din değiştirip kilise de mi evlenecekti? Sonra özüne dönmeye çalışıp, arayışa mı girecekti? Bak eski sevgilisinin ailesi dindarmış ve Müslüman olduğu için kendisini istememişler. Taaa buradan benim onuruma dokundu. Bu hassaslığı bir Müslümanın göstermesi gerekirdi.
Çocuk olunca vaftiz mi olunacak mesela!!. Elbette ki bu şekilde evliliği seçebilir. Bu şekilde benim etrafımda da evlenen var. Bu kişiler dindar olmamakla beraber, bütün sorumluluklarını sırtlarına alıp, ülkemizde kendi kültürümüzde çocuklarını yetiştiriyorlar.
Birinin yanlışını dile getirmek, diğerini üstün yapmaz. Farklı bakış açısından bakıp, yine kendi dilediğini seçecek. Herkesin hür iradesi de var, aklıda var çok şükür.
Bu arkadaş mücadele verdiğine göre, dindar olmak isteme yolunda umudu var demektir.(bana göre)
Yabancı olmasında sorun yok ki ablacım. Önce insan olsun sonra Müslüman.
Din benim yaşantımda önemli değil, onun dinin ona, benim dinim bana diyorsa, hayat senin hayatın. Seçtiğin duruma göre de iki cihanda bedelini taşı bileyecek olgunlukta olman dileğiyle.
Çok uzatmayacağım. Vaktim olsa uzun uzzzuunn tartışırdım.
"Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyiniz. Onlar sadece birbirlerinin dostudurlar. İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zâlimler topluluğuna doğru yolu göstermez. Kalplerinden hasta olanlar “Bize bir felâket gelmesinden korkuyoruz” diyerek, onların arasına koştuklarını görürsünüz. Belki Allah fetih, ya da kendi katından bir iş getirir de onlar, içlerinden gizlediklerine pişman olurlar. (O zaman) iman edenler: “Bunlar mıdır sizinle beraber olduklarına bütün güçleriyle yemin edenler?” diyeceklerdir. Onların bütün yaptıkları boşa gitmiştir de kaybedenlerden olmuşlardır." (Maide, 51-53)
Namazın kılınışına karışma ile, Hristiyan yada Yahudi'yle yarenlik yapma ve evlenmeye kalkma aynı kefeye nasıl koyulabilir. Tabi ki her mezhepte ufak tefek uygulama farklılıkları var, ama unutmayın ki şekli şemaili farlı da olsa her mezhepte namaz kılmak var.
Tekrar cevap yazmayacağım. Herkese mutlu günler.
Sen onun avukatı mısın? Arkadaş gayet te kendini savunup, net ifade edebiliyor.
2.si madem benim yaptığım şey başkasının hayatına karışmak ve hadsizlik yapmak, senin yaptığın nedir? Bana da karışma o zaman!!!
Ne zamandan beri İslama aykırı bir şeyi dile getirmek ve namaz kıl diye tavsiye de bulunmak üstünlük taslamak oldu? Ben burada ne kendimi övdüm ne de kendimle ilgili bir şeyler anlattım!
O senin görüşün. Dinimiz her konuda soft algıdan oluşmuyor. Dinde zorlama yok kısmı İslama girme hususunda yok.
“Bununla beraber Allah ve Resulü bir işe hükmettiği zaman, gerek mümin bir erkek ve gerekse mümin bir kadın için, o işlerinde başka bir tercih hakkı yoktur. Her kim de Allah ve Resulüne âsi olursa açık bir sapıklık etmiş olur.”(Ahzab 36)
Başka dinden kız alınır, kız verilmez. Arkadaş Tuğçe kazaz gibi din değiştirip kilise de mi evlenecekti? Sonra özüne dönmeye çalışıp, arayışa mı girecekti? Bak eski sevgilisinin ailesi dindarmış ve Müslüman olduğu için kendisini istememişler. Taaa buradan benim onuruma dokundu. Bu hassaslığı bir Müslümanın göstermesi gerekirdi.
Çocuk olunca vaftiz mi olunacak mesela!!. Elbette ki bu şekilde evliliği seçebilir. Bu şekilde benim etrafımda da evlenen var. Bu kişiler dindar olmamakla beraber, bütün sorumluluklarını sırtlarına alıp, ülkemizde kendi kültürümüzde çocuklarını yetiştiriyorlar.
Birinin yanlışını dile getirmek, diğerini üstün yapmaz. Farklı bakış açısından bakıp, yine kendi dilediğini seçecek. Herkesin hür iradesi de var, aklıda var çok şükür.
Bu arkadaş mücadele verdiğine göre, dindar olmak isteme yolunda umudu var demektir.(bana göre)
Yabancı olmasında sorun yok ki ablacım. Önce insan olsun sonra Müslüman.
Din benim yaşantımda önemli değil, onun dinin ona, benim dinim bana diyorsa, hayat senin hayatın. Seçtiğin duruma göre de iki cihanda bedelini taşı bileyecek olgunlukta olman dileğiyle.
Çok uzatmayacağım. Vaktim olsa uzun uzzzuunn tartışırdım.
"Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyiniz. Onlar sadece birbirlerinin dostudurlar. İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zâlimler topluluğuna doğru yolu göstermez. Kalplerinden hasta olanlar “Bize bir felâket gelmesinden korkuyoruz” diyerek, onların arasına koştuklarını görürsünüz. Belki Allah fetih, ya da kendi katından bir iş getirir de onlar, içlerinden gizlediklerine pişman olurlar. (O zaman) iman edenler: “Bunlar mıdır sizinle beraber olduklarına bütün güçleriyle yemin edenler?” diyeceklerdir. Onların bütün yaptıkları boşa gitmiştir de kaybedenlerden olmuşlardır." (Maide, 51-53)
Namazın kılınışına karışma ile, Hristiyan yada Yahudi'yle yarenlik yapma ve evlenmeye kalkma aynı kefeye nasıl koyulabilir. Tabi ki her mezhepte ufak tefek uygulama farklılıkları var, ama unutmayın ki şekli şemaili farlı da olsa her mezhepte namaz kılmak var.
Tekrar cevap yazmayacağım. Herkese mutlu günler.[/
Cidden tartışacak bir durum yok boşu boşuna tatsızlığa sebep oldum gibi geliyor eski sevgilim ve ailesi zaten bana bunu teklif ettiler ayrılmamızın sebebi benim kabul etmemem çünkü ben kimseyi Müslüman ol diye zorlamazken bunun bana yapılmasını hazmedemedim tuğçe kazaz la bir tutulduğum içinde kırıldım açıkçası çünkü ben büyük bir savaş verdim hastanelik oldum sinir sistemim çöktü ama asla bir an bile dinimi terketmeyi düşünmedim aılan hakaretleri olanları anlatıp canınızı sıkmak istemiyorum ama başım dik bir şekilde terkedildim ben :) şimdi diyorum ki iyi ki olmamış ama daha önce hiç böyle bir şey yaşamamıştım ailem ve ben çok yıprandık şimdi kendimi toparlamaya çalışıyorum ve büyük konuşmuyorum şua görüştüğüm kişi Yahudi ama arkadaşlık boyutundayız geleceği bilemem ama asla asla demiyorum Allahım hayırlısı neyse onu veriyor zaten dediğiniz gibi önceki sevgilimden beni kurtaran yine Allahım o çok büyük inşallah bu buhranlı günlerimide atlatıcam
Güçlü duruşundan dolayı seni tebrik ederim öncelikle. Sorulmadan anlattığına göre yaşadığın durumu sıkıntılı görüp çare arıyorsun diye anlıyorum ve durumu anlatıyor olman seni eleştiriye açık hale getiriyor.Cidden tartışacak bir durum yok boşu boşuna tatsızlığa sebep oldum gibi geliyor eski sevgilim ve ailesi zaten bana bunu teklif ettiler ayrılmamızın sebebi benim kabul etmemem çünkü ben kimseyi Müslüman ol diye zorlamazken bunun bana yapılmasını hazmedemedim tuğçe kazaz la bir tutulduğum içinde kırıldım açıkçası çünkü ben büyük bir savaş verdim hastanelik oldum sinir sistemim çöktü ama asla bir an bile dinimi terketmeyi düşünmedim aılan hakaretleri olanları anlatıp canınızı sıkmak istemiyorum ama başım dik bir şekilde terkedildim ben :) şimdi diyorum ki iyi ki olmamış ama daha önce hiç böyle bir şey yaşamamıştım ailem ve ben çok yıprandık şimdi kendimi toparlamaya çalışıyorum ve büyük konuşmuyorum şua görüştüğüm kişi Yahudi ama arkadaşlık boyutundayız geleceği bilemem ama asla asla demiyorum Allahım hayırlısı neyse onu veriyor zaten dediğiniz gibi önceki sevgilimden beni kurtaran yine Allahım o çok büyük inşallah bu buhranlı günlerimide atlatıcam
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?