- 29 Temmuz 2021
- 1.761
- 2.264
-
- Konu Sahibi palm angels
- #461
Ne kadar terbiyesizsiniz ne demek korunmalıydı. Umarım bunu dediğinize çok pişman olursunuz bir gün uslübunuzdan belli zatenBen sizi sağlıklı bulmuyorum açıkçası. Psikologunuzu da değiştirin bence. Nereye kadar sürerdi diye bir danışmanlık mi olur ? Siz ne yaşadığınızı farkında mısınız? Kilolusunuz diye karşınıza çıkan bir karaktersizle birlikte olup ona kölelik yapmışsınız. Bence aileniz sizi yaparken korunmaydi. Onlara çok Üzüldüm. Şiddet görüp surekli hatalı pozisyona sokulan ailecek de maddi olarak sömürülen birinin halen seviyorum diyip hatalı miyim diye sorgulayanin aklından şüphe edilmesi gerek. Özür dileyerek söylüyorum bedava şey bulmuş becermisler. Bu kadar düşmeyin kendinize acımıyorsaniz ailenize acıyın. Onlar sizin arkanızdan rezil urusva olmak için evlat diye yetistirmediler.
Çok teşekkürler artık geri dönüş yok sadece içimi dökmek istedimgülüm sen hangi fakiri sevindirdin? evliyaya mı sadaka verdin de böyle bir kurtuluş yaşadın acaba?
psikologla ve psikiyatriste görüşmeye mutlaka devam et.
elbette acı çekeceksin üzüleceksin bu süreçte ama sonrası senin için ferahlık olacak.
lütfen barışmak gibi bir gaflete düşme.
ailen harika insanlar onlara sarıl onlarla arkadaşlarınla vakit geçir.
Yok aslında öyle de değildim. 4. - 5. sınıftan beri her yaz tatilinde iş yerimizde çalıştım. Çay götürdüm malzeme saydım kağıt dizdim. Öyle şımartılmadık bu iş sizin sahip çıkın olarak büyütüldük. Üniversite bitene kadar da stajlar harici işe gelmeye devam ettim her yaz. Sonra zaten temelli başladım.
Çok teşekkür ederim yazdıklarınız çok iyi hissettirdi. Ailem beni çok seviyor ben de onları zaten artık onlar net çizgisini koydu da ben bu kadar dayanabildim ve bitti şükürler olsunSeni ailen bile sevmiyor demiş ama sen belli ki çok iyi bir ailede yetişmiş, ha belki çocukken birtakım ozguven kırılmalari olmuş, duygusal, hassas, biraz sevgi açlığı çeken bir cocukmussun belli ki konu sahibi arkadaşım ama bence senin ailen genele vurulduğunda çok çok iyi düzgün bir aile ve seni de çok seviyorlar. Onun ailesi ise kendi gibi karaktersiz tipler işte. Kendini düşünmüyorsan aileni düşün arkadaşım aileni şu an en mutlu edecek şey seni o karaktersizden tamamen bağımsız hale gelmis, yüzünde güller açarken, söyle sık sikirdim giyinmiş, işiyle gücüyle meşgul, sosyal, şakalaşırken eğlenirken gülerken dolu dolu kahkaha atarken görmek. Senin hak ettiğin yaşam bu ve aileni de en çok mutlu edecek manzara bu...
Konunun ozeti olmusDüğüne 20 gün kala hayatınız alt üst olmamış, hayatınız zaten alt üstmüş kurtulmuşsunuz. Daha da batırmaya çalışıyorsunuz hala gördüğüm kadarıyla.
Atlaya atlaya okumuştum, ayrıntıları okudukça çıldırıyorum. Şiddet görmüşsünüz hala çok sevdik diyorsunuz. Cidden kafayı yemiş olmalısınız. Bu kadar mı kıymet vermiyorsunuz kendinize? Korkmayın illa başkası çıkar karşınıza.
Hızımı alamadım. Yazık o aileye aklı başında insanlar ama kızlarıyla imtihan oluyorlar çok üzücü.
Hepsini okudumŞimdiden söyleyeyim konu baya bir uzun.
Merhaba, 26 yaşında bir mühendisim okulumu yüksek onur belgesi ile erken bitirdim. Kendimize ait fabrikamızda ailemle çalışıyorum. Maddi olarak bir sıkıntım yok, arabam altımda, ailem çok iyidir. Bunları yazıyorum ki salaklık ilim irfanla olmuyor görün diye :) Çok kiloluydum ama çok ağır diyetlerle epey kilo verdim şu an balık etliyim. 1,70 boyunda uzun saçlı etine dolgun beyaz tenli bir insanım.
2 sene önce tanıştık bu şahısla, arkadaşımın vasıtasıyla ben başta onaylamadım ama çok ısrar etti ''evlenilecek kız'' olduğum için. (kendisi benim ilk sevgilim ilk aşkım). Okuldu eğitimlerdi dil okullarıydı derken bir de vücudumla barışık bir insan olmadığım için hep bu konuda kendimi kapatmıştım. Neyse tanıştık ettik, başta kilomla dalga geçti kendisi 120 kg. Ben ölüm diyetlerine detokslarına girdim. Bana zayıf kızların fotosunu atıp düştüm dedi. Sonra iş ilerledi buluştukça falan sevgili olduk. İlk ayımızda rahatsız olduğum şeyler oldu bana tamamen itaat edeceksin yoksa giderim dedi. Ben de aşığım ya :) tamam dedim.
Bir kere arkadaşım ya dediği kızın aramalarına denk geldim terk ettim çok ağladı yalvardı barıştım. Meğerse bu kadar ağlama sebebi beni ilk ayımızda o kızla tek gecelik aldatması yüzünden vicdanıymış. Sonra bir kere denk geldi telefonunu karıştırdım şeytan dürttü ya; Beni aldattığını yakaladım yani 2 ay içinde 3 4 kız olmuş. Terk ettim. Salmadı beni. Çok ağladı yeminler etti konumunu açtı biraz süre verdikten sonra affettim bir daha da asla yapmadı.
Sonra çok büyük bir aşk yaşamaya başladık ama inanır mısınız rüya gibi. Böyle bir adamı yola getirmek gurur vericiydi. Çok sevdik çok güzeldi bütün ilklerimi onunla yaşadım. Evlenme teklifi etti 6. ayımızda kabul ettim. Sonraki ayda ilk şiddetini yaşadım sporu bırakmak istemiyorum diye bir vurdu kulağım zarar gördü 2 ay damla kullandım. Şok oldum. Hayatımda ilk kez böyle bir şey yaşadım. Çok ağladı çok özür diledi askere gidecek diye barıştık. Sonra küçük küçük şiddetler oldu artık ben de karşılık veriyordum saygı kalmadı küfür hakaret gırla gidiyordu. Genelde de ailevi kavgalar oluyordu. Boğazıma yapışmalar kafama vurmalar falan. Bir kere de biz bunla ortak para biriktiriyorduk kabataslak 100 bin birikmişti o 10 bin koymuş kalanı benden :) babam da bana dükkan almak istedi kendi paramı da katacaktım babam da katacaktı bir kısım da kendi üstüme kredi çekecektim maksat mülk sahibi olup borçlanmaktı. Vay siz benim paramla iş mi yaparsınız evlenmeden önce alınan mallar senin olur tapu kimin olacak saydı sövdü vurdu bana paragöz dedi parasını geri istedi. Üstelik yarın öbür gün dükkanı satıp bahçeli ev alırız demiştim ona. Kendi malımı satıp.
Mesela ablası annesi ile avm gezerken bana rastladılar ben de tektim. Nasılsın iyi misin diye ayak üstü konuştuktan sonra ikisi gezmeye devam etti ben yine tek. Bekledim açıkçası gel bizle ya da bir kahve içelim diye.
Sonra korona patladı. Nişan tarihi aldık ablası çıktı birden 8 senelik ilişkisini evlilikle taçlandırmak istedi. Tabi öncelik hep onun oldu. Ona göre tarihlerimiz değişti yerlerimiz değişti vs. vs.
Kayınvalidem hiçbir şeye karışmayan bir şey almamak için aramayan, 3 kere çarşıya gittik gelinlikçinin yanında ben bedavaya gitmişim ya diyen bir varoştu. Halıcıya günahımız ne diyerek fiyat soran. Varsa yoksa kocası kızı oğlu olan kendi bakımı olan bir kadındı. Nişana 4 gün kala aradı bir şey lazım mı dedi şaka gibi. Ne giyeceksin bile demedi. Kızlarına nişan yapmayacaklardı, sonradan ben ne yaptıysam aynısıyla yaptılar.
Kayınpederim inanılmaz kontrolcü her yerde görüntülü arayan. Durmadan baskı yapan biriydi. Nişanlım da babasına maddi olarak bağımlıydı. Ama aile bir türlü dikiş tutturamayan, sürekli borcu olan işleri hep ters giden kısacası ticaretten anlamayıp her duydukları işe girmek isteyen ayrılsak da beraberiz dizisindeki Feridun gibilerdi.
Sonra nişanlandık, çok güzeldi ama sıkıntı karşı tarafın bir şey yapmamasıydı. Ev tutuldu yatak odası sizin dediler oturma odası sizin biz kızımıza kendimiz aldık dediler tabi bu odaların (perde halı avize de bizde), bütün mutfak eşyaları bizim çamaşır mak. kurutma mak. biz aldık giyinme odasına dolaplar aldık. Onlar sade salon yaptılar bir de evi tuttular (hiç alamayacakları borç karşılığında oturacaktık o evde borçlu adam milyonlarca lira batık) . Neyse bunlar önemsiz dedim. Takılarımı beni götürmeden kendileri seçti aldı neyse dedim.
En büyük hayalim gelinliğimle doyasıya düğün yapmaktı çok istedim. Ablasının Ağustos düğünü için bizi Aralık ayına attılar. Düğünler yasaklandı. En son sadece su dağıtılan 1 saatlik nikaha eyvallah dedim. Kına çok özeniyordum ondan da vazgeçtim derken o güne komple sokağa çıkma yasağı geldi hafta içi diye. Açıkçası artık hiç hevesim kalmadığı ve psikolojik olarak her hafta bir şey iptal olunca yıprandığım için Mart ayına ertelemek istedim çünkü vakalar çok artmıştı kendi öz babaannem dedem gelemeyecekti. Nişanlım beni onu yeteri kadar sevmemekle suçladı. Sevseydin evlenirdin dedi. Ben de zaten hayatımızın kalanı beraber geçecek düğünümüz olsun bari dedim. Onun ailesi de Haziran olsun kesin olsun dedi benim ailem de siz bilirsiniz dedi Haziran ayının ikinci Pazarına gün aldık.
Tabi bu sürede çok kavgalar ettik. Her şey sorun oldu. Ne beğensem gerek yok gereksiz dendi. Genelde kendim aldım. Ailesi sürekli onlarda oturup kalmamı istedi. Babası bana 4 erkek torun vereceksin dedi.
Haziran ayına geldik, ev hazır gelinlik damatlık hazır davetiyeler dağıtıldı, ama Pazar gününe yasak geldi. Ben bir gün öncesine alalım dedim nişanlım da 2 hafta sonra Cumartesine alalım yemekli düğünlere izin var dedi tamam dedim. Gittik yeni bir yer tuttuk üstelik kınam da olacaktı çok mutluydum. Aile grupları var iki tane biri 4lü biri 6lı eniştesi ve ben de varım. Aile gruplarına mekanı attı. Zaten yasak gelince beni ne annesi ne ablası ne babası aramadı bile. Ben tabi üzgündüm. Annesi gruba hayırlı olsun ama bu sefer de yağmur yağar çamur olur diye iptal etmezsiniz dimi çok yorulduk artık sizin bu işlerden insanlara tarih vermekten dedi. Ben de annen ne diyor dedim haklı dedi yan yanaydık. İşe döndüm kadına keşke elimizde olsaydı ama bundan sonrası daha zorlu dedim.
Çünkü sabahtan beri organizasyonu fotoğrafçıyı kuaförü makyözü gelinlikçiyi salonu arayan yalvaran bendim.
Nişanlım da aradı sen benim anneme cevap veremezsin dedi, kötü bir şey demedim ama asıl annenin söylediği kötü niyet dedim çünkü bu bizim elimizde değil devlet yasak koydu bir tek marketler açık yani.
Sonra ablası gruba Valla Palmcığım çok sıkıldık sizin bu işten yılan hikayesine döndü artık kesinleştirin yani yazdı. Ben de aradım nişanlımı ne diyor ablan dedim sinir krizi geçirdi bağırdı çağırdı susacaksın dedi. Ben de dinlemedim zaten yasak gelmeseydi kesindi ama anlamadım ki:) yazdım sadece. Nişanlım aradı düğün iptal bitmiştir seninle işimiz dedi kapadı yüzüme beni de gruptan attı. Ben kaldım tabi. Aradın açmadı. 3 gün sonra aradı görüştük R yaptı bu sefer de ben çıkıştım sonra da eşyalarımı bile toplamayı düşündüm dedim tamam git topla eşyalarını dedi. Ve o gün bizim tanışma yıl dönümüzdü ben bir çiçek ve özür beklerken karşımda annem sana istediğini der sen susmalıydın ama barışalım diyen bir öküz vardı. Ama ben oradan sonra bir kaç kere aradım açmadı umursamaz cevaplar verdi.
Ailem de artık ayrılmam gerektiğini beni ezmeye çalıştıklarını söyledi. Eşyaları toplamaya gittik annesi aradı; nişanda taktıkları kolye ucu ve küpeyi çikolata getirdikleri gümüşü bana verdikleri amerikan servis hediyesini bir de kına kaftanımı kiralamak istemişti (şaşırmıştım) 1300₺ parayı geri istedi. Biz tabi şok. Babaannesi aradı beni o yılanlara (torunu ve gelini) nişanlını bırakma meydana onları dedi.
Ertesi gün babası beni aradı babamı aramadılar, yapma etme bu aşk acısıyla yaşayamazsın dedi annesi kocaman mesajlar attı aşk her şeyi affeder barışın dedi ama çocuktan tık yok. Bizimkiler bekledi ama 10 gün olunca eşyalar toplanmaya başladı çok ağırıma gitti. Babam aradı bu işin bittiğini üzüldüğümüzü söyledi babası son kez görüşsünler dedi babam da anlaşabilseler görüşsünler ama haftanın 3 günü tartışmalılar dedi bir daha aramayın dedi.
Neyse biz ayrıldık arkadaşlarıma yaşadıklarımı anlattım şiddet aldatma gibi içimde tutamadım. Psikolog ve psikiyatriste başladım. İlaç alıyorum.
Çocuk 1 ay sonra çıktı karşıma ben ağladım o ağladı acaba düzelir mi dedim ama yine siktir çekti ablasına laf etmişim diye. Sonra aramalar yazmalar doğum günümde falan. Bir kere gizli saklı görüştüm ama nasıl özlemişim ben ağlamaktan konuşamıyorum. Kaçırayım seni dedi saçmalama dedim. Git babamla konuş diyorum yok diyor korkuyor. Bir de benim ailemi suçluyor. Susacaktın diye de beni.
Şimdi 2,5 ay oldu yine yazıyor ama beni suçluyor hala sen bu hale getirdin. Sen herkese sana vurduğumu söylemişsin. Bizi mahvettin sen bensiz yaşayamazsın. 5 sene sonra sürüneceksin. Benden başka seni kimse sevmez ailen bile sevmiyor dedi.
Çok sevdik birbirimizi hem de çok anlatamam size, biz başkaydık herkes öyle derdi bize genelde ben idare eden taraftım o da kabul ediyor ama o da beni idare ederdi yalan yok. Babası inanılmaz baskın biriydi ve parayla adam alacağını sanan kafadaydı bu da babasının köpeğiydi gel gel git git işleri de bozulmuş iyice benden sonra. Az önce yine yazmış seni çok özledim benim kimsem yok bize bunu neden yaptın diye. Bir de her kavgada bitti derdi blöf yapardı ben giderdim peşinden şimdi ben bitirince çok koymuş. Ben hep derdim ama sen bir dedin bizi bitirdin diyor. Ben de sen beni terk ettin diyorum benim bitirmeyeceğimi bilmen lazımdı diyor. Bir şey yap diyorum gel babamdan özür dile diyorum yok sen önce seninkilerle sonra benimkilerle konuş ben bir şey yapamam baban yasak koydu diyor.
Çok özlüyorum çok üzülüyorum söyleyin ben başkasını sevebilir miyim yine? Yine mutlu olabilir miyim? Ya da keşke sussa mıydım? ama nereye kadar dedi psikoloğum da. Offff kafamda deli sorular. Ailem artık asla istemiyor, seni üzerler biz desteklemiyoruz diyor. Babam çeyizini yak ben sana yine alırım dedi. Şimdi ben suçlu oldum her şeyi anlattım diye e sen bunları yaptın deyince de ben böyleyim diyor. Kafam çok dolu çok seviyorum ama neden??
Siz ne dediğinizi farkında mısınız? Anneniz babanız maddi açıdan sömürüldugunuzun beden olarak kullanıldığınızin, aşağılanip itilip katıldığınızin hepsini biliyor mu yoksa bir kısmını anlatıp bir kısmını atladınız mi ? Evet anneniz ve babanıza yaşadığınız ve o adam dediğiniz mahlukatlar ne yaşadığınızı tam olarak anlatsanız hakkınızda ne düşünürler bir empati yapjn. Milletin keyfi için sürmek için mi doğurdum sancı çektim baktım büyüttüm derler yoksa hiç olmasaydı mi ? Kendinize saygınız yok bari onlara olsun. Çok da umursamiuorsaniz gidin nisanlinizdan sülalesinden özür dileyin üstüne ailenizi de kullandırma için ikna edin edepsiz nisanliniz babası annesi ve kız kardeşinin sizi aşağılamaya, kullanmasinq küçük görmesine devam edin . Kendinize değer verin nacizane fikrim . Edepsizlik yaptığımı da sanmıyorum dediğim gibi babanıza anlatamıyorsunuz en baştan annenize anlatın tüm yaşadığınız o büyük ilk herseyi yaşadığınız aşkınızı da annenizin ifadesine de bakın bakalım hangi duygularla sizi dinliyor . Günde olmasa da ayda birkaç ayda bir kullanılan sömürülen bir kadina ve ailesine denk geliyorum mesleki olarak jnanin sizin burda anlattığınız kadar aileniz açısından basit sıradan bir olay değil. Birak kızım biz arkandayız bundan bir cacık olmaz ile gecistirmiyorlar .Büyük buhranlar yaşıyorlar anne babalar . Sizin bedduanız da size olmuş o konuda hiç bir şey demiyorum. Dönün bir aynaya bakın kim ne yaşıyor. Uyarmak da hata sizin gibileri . Kullandırmayin kendinizi okumuş bir yerlere gelmişsiniz , eski nisanlinin ailesi sizin ailenizden üstün bir yaratık değil. Bana göre şu anlattiklariniza göre insan bile değiller. Bencil kendini bilmez , asagilik bir varlık turu. kendini kullandiriyorsunuz bari aileni kullandırmayin.Ne kadar terbiyesizsiniz ne demek korunmalıydı. Umarım bunu dediğinize çok pişman olursunuz bir gün uslübunuzdan belli zaten
Anltamıyor muyum? Bitti nasıl unutucam yeniden sevebilecek miyim diyorum. Ne evlenmesi ne çocuğu. Kötü bir ruh halinde yazıyorum ki derdim var diye böyle demenizle ikimiz de bir şey kazanmayız. Ailem beni çok seviyor ve hep gurur duyuyor ilk defa böyle bir şey yaşandı ailemizde. Onları bugüne kadar hiçbir konuda üzmedim kırmadım her zaman Allah razı olsun senden derler. Öyle bir yazıyorsunuz ki sanki ben annemle babamı üzmek için böyle yapıyorum. Bunların çoğundan ailemin zaten haberi yok onlara bunları anlatsam çok üzülürler onlar dışardan gördükleriyle karşılae zaten. Amin herkese hayırlı evlat versin Allah hayırsız bir evlat olduğumu da düşünmüyorum.Ailenize aşırı aşırı üzüldüm. Ne halt yiyecekseniz yiyin ama nolur şu ananızı babanızı bi salın. Eminim kahroluyorlardır. Evladınız olunca ne demek istediğimi anlayacaksınız. Siz bu itle evlenir , çocuk yapar sonra da kapıya konursunuz. Ama sorun değil size aşırı bağlı ya bu ruh hastası. ALLAHIM EZAN OKUNUYOR NE OLUR EVLADIN HAYIRLISINI VER.
Haklısınız ben zaten ailemin üzülmesine kahroluyorum ama keşke seni annen baban yapmasaydı korunsaydı çok ağır bir ithamdı iyi geceler dilerimSiz ne dediğinizi farkında mısınız? Anneniz babanız maddi açıdan sömürüldugunuzun beden olarak kullanıldığınızin, aşağılanip itilip katıldığınızin hepsini biliyor mu yoksa bir kısmını anlatıp bir kısmını atladınız mi ? Evet anneniz ve babanıza yaşadığınız ve o adam dediğiniz mahlukatlar ne yaşadığınızı tam olarak anlatsanız hakkınızda ne düşünürler bir empati yapjn. Milletin keyfi için sürmek için mi doğurdum sancı çektim baktım büyüttüm derler yoksa hiç olmasaydı mi ? Kendinize saygınız yok bari onlara olsun. Çok da umursamiuorsaniz gidin nisanlinizdan sülalesinden özür dileyin üstüne ailenizi de kullandırma için ikna edin edepsiz nisanliniz babası annesi ve kız kardeşinin sizi aşağılamaya, kullanmasinq küçük görmesine devam edin . Kendinize değer verin nacizane fikrim . Edepsizlik yaptığımı da sanmıyorum dediğim gibi babanıza anlatamıyorsunuz en baştan annenize anlatın tüm yaşadığınız o büyük ilk herseyi yaşadığınız aşkınızı da annenizin ifadesine de bakın bakalım hangi duygularla sizi dinliyor . Günde olmasa da ayda birkaç ayda bir kullanılan sömürülen bir kadina ve ailesine denk geliyorum mesleki olarak jnanin sizin burda anlattığınız kadar aileniz açısından basit sıradan bir olay değil. Birak kızım biz arkandayız bundan bir cacık olmaz ile gecistirmiyorlar .Büyük buhranlar yaşıyorlar anne babalar . Sizin bedduanız da size olmuş o konuda hiç bir şey demiyorum. Dönün bir aynaya bakın kim ne yaşıyor. Uyarmak da hata sizin gibileri . Kullandırmayin kendinizi okumuş bir yerlere gelmişsiniz , eski nisanlinin ailesi sizin ailenizden üstün bir yaratık değil. Bana göre şu anlattiklariniza göre insan bile değiller. Bencil kendini bilmez , asagilik bir varlık turu. kendini kullandiriyorsunuz bari aileni kullandırmayin.
Arkadaşım bu yaşadığına direkten dönmek denir. Neyseki evlenip çoluk çocuğa karışmadan kurtulmuşsun. Resmen ibret hikayesi gibi. Sen o psikiyatrisi psikologu aksatma. Eninde sonunda toparlarsın. O acayip insanlardan kurtulduğuna da yat kalk şükret.Şimdiden söyleyeyim konu baya bir uzun.
Merhaba, 26 yaşında bir mühendisim okulumu yüksek onur belgesi ile erken bitirdim. Kendimize ait fabrikamızda ailemle çalışıyorum. Maddi olarak bir sıkıntım yok, arabam altımda, ailem çok iyidir. Bunları yazıyorum ki salaklık ilim irfanla olmuyor görün diye :) Çok kiloluydum ama çok ağır diyetlerle epey kilo verdim şu an balık etliyim. 1,70 boyunda uzun saçlı etine dolgun beyaz tenli bir insanım.
2 sene önce tanıştık bu şahısla, arkadaşımın vasıtasıyla ben başta onaylamadım ama çok ısrar etti ''evlenilecek kız'' olduğum için. (kendisi benim ilk sevgilim ilk aşkım). Okuldu eğitimlerdi dil okullarıydı derken bir de vücudumla barışık bir insan olmadığım için hep bu konuda kendimi kapatmıştım. Neyse tanıştık ettik, başta kilomla dalga geçti kendisi 120 kg. Ben ölüm diyetlerine detokslarına girdim. Bana zayıf kızların fotosunu atıp düştüm dedi. Sonra iş ilerledi buluştukça falan sevgili olduk. İlk ayımızda rahatsız olduğum şeyler oldu bana tamamen itaat edeceksin yoksa giderim dedi. Ben de aşığım ya :) tamam dedim.
Bir kere arkadaşım ya dediği kızın aramalarına denk geldim terk ettim çok ağladı yalvardı barıştım. Meğerse bu kadar ağlama sebebi beni ilk ayımızda o kızla tek gecelik aldatması yüzünden vicdanıymış. Sonra bir kere denk geldi telefonunu karıştırdım şeytan dürttü ya; Beni aldattığını yakaladım yani 2 ay içinde 3 4 kız olmuş. Terk ettim. Salmadı beni. Çok ağladı yeminler etti konumunu açtı biraz süre verdikten sonra affettim bir daha da asla yapmadı.
Sonra çok büyük bir aşk yaşamaya başladık ama inanır mısınız rüya gibi. Böyle bir adamı yola getirmek gurur vericiydi. Çok sevdik çok güzeldi bütün ilklerimi onunla yaşadım. Evlenme teklifi etti 6. ayımızda kabul ettim. Sonraki ayda ilk şiddetini yaşadım sporu bırakmak istemiyorum diye bir vurdu kulağım zarar gördü 2 ay damla kullandım. Şok oldum. Hayatımda ilk kez böyle bir şey yaşadım. Çok ağladı çok özür diledi askere gidecek diye barıştık. Sonra küçük küçük şiddetler oldu artık ben de karşılık veriyordum saygı kalmadı küfür hakaret gırla gidiyordu. Genelde de ailevi kavgalar oluyordu. Boğazıma yapışmalar kafama vurmalar falan. Bir kere de biz bunla ortak para biriktiriyorduk kabataslak 100 bin birikmişti o 10 bin koymuş kalanı benden :) babam da bana dükkan almak istedi kendi paramı da katacaktım babam da katacaktı bir kısım da kendi üstüme kredi çekecektim maksat mülk sahibi olup borçlanmaktı. Vay siz benim paramla iş mi yaparsınız evlenmeden önce alınan mallar senin olur tapu kimin olacak saydı sövdü vurdu bana paragöz dedi parasını geri istedi. Üstelik yarın öbür gün dükkanı satıp bahçeli ev alırız demiştim ona. Kendi malımı satıp.
Mesela ablası annesi ile avm gezerken bana rastladılar ben de tektim. Nasılsın iyi misin diye ayak üstü konuştuktan sonra ikisi gezmeye devam etti ben yine tek. Bekledim açıkçası gel bizle ya da bir kahve içelim diye.
Sonra korona patladı. Nişan tarihi aldık ablası çıktı birden 8 senelik ilişkisini evlilikle taçlandırmak istedi. Tabi öncelik hep onun oldu. Ona göre tarihlerimiz değişti yerlerimiz değişti vs. vs.
Kayınvalidem hiçbir şeye karışmayan bir şey almamak için aramayan, 3 kere çarşıya gittik gelinlikçinin yanında ben bedavaya gitmişim ya diyen bir varoştu. Halıcıya günahımız ne diyerek fiyat soran. Varsa yoksa kocası kızı oğlu olan kendi bakımı olan bir kadındı. Nişana 4 gün kala aradı bir şey lazım mı dedi şaka gibi. Ne giyeceksin bile demedi. Kızlarına nişan yapmayacaklardı, sonradan ben ne yaptıysam aynısıyla yaptılar.
Kayınpederim inanılmaz kontrolcü her yerde görüntülü arayan. Durmadan baskı yapan biriydi. Nişanlım da babasına maddi olarak bağımlıydı. Ama aile bir türlü dikiş tutturamayan, sürekli borcu olan işleri hep ters giden kısacası ticaretten anlamayıp her duydukları işe girmek isteyen ayrılsak da beraberiz dizisindeki Feridun gibilerdi.
Sonra nişanlandık, çok güzeldi ama sıkıntı karşı tarafın bir şey yapmamasıydı. Ev tutuldu yatak odası sizin dediler oturma odası sizin biz kızımıza kendimiz aldık dediler tabi bu odaların (perde halı avize de bizde), bütün mutfak eşyaları bizim çamaşır mak. kurutma mak. biz aldık giyinme odasına dolaplar aldık. Onlar sade salon yaptılar bir de evi tuttular (hiç alamayacakları borç karşılığında oturacaktık o evde borçlu adam milyonlarca lira batık) . Neyse bunlar önemsiz dedim. Takılarımı beni götürmeden kendileri seçti aldı neyse dedim.
En büyük hayalim gelinliğimle doyasıya düğün yapmaktı çok istedim. Ablasının Ağustos düğünü için bizi Aralık ayına attılar. Düğünler yasaklandı. En son sadece su dağıtılan 1 saatlik nikaha eyvallah dedim. Kına çok özeniyordum ondan da vazgeçtim derken o güne komple sokağa çıkma yasağı geldi hafta içi diye. Açıkçası artık hiç hevesim kalmadığı ve psikolojik olarak her hafta bir şey iptal olunca yıprandığım için Mart ayına ertelemek istedim çünkü vakalar çok artmıştı kendi öz babaannem dedem gelemeyecekti. Nişanlım beni onu yeteri kadar sevmemekle suçladı. Sevseydin evlenirdin dedi. Ben de zaten hayatımızın kalanı beraber geçecek düğünümüz olsun bari dedim. Onun ailesi de Haziran olsun kesin olsun dedi benim ailem de siz bilirsiniz dedi Haziran ayının ikinci Pazarına gün aldık.
Tabi bu sürede çok kavgalar ettik. Her şey sorun oldu. Ne beğensem gerek yok gereksiz dendi. Genelde kendim aldım. Ailesi sürekli onlarda oturup kalmamı istedi. Babası bana 4 erkek torun vereceksin dedi.
Haziran ayına geldik, ev hazır gelinlik damatlık hazır davetiyeler dağıtıldı, ama Pazar gününe yasak geldi. Ben bir gün öncesine alalım dedim nişanlım da 2 hafta sonra Cumartesine alalım yemekli düğünlere izin var dedi tamam dedim. Gittik yeni bir yer tuttuk üstelik kınam da olacaktı çok mutluydum. Aile grupları var iki tane biri 4lü biri 6lı eniştesi ve ben de varım. Aile gruplarına mekanı attı. Zaten yasak gelince beni ne annesi ne ablası ne babası aramadı bile. Ben tabi üzgündüm. Annesi gruba hayırlı olsun ama bu sefer de yağmur yağar çamur olur diye iptal etmezsiniz dimi çok yorulduk artık sizin bu işlerden insanlara tarih vermekten dedi. Ben de annen ne diyor dedim haklı dedi yan yanaydık. İşe döndüm kadına keşke elimizde olsaydı ama bundan sonrası daha zorlu dedim.
Çünkü sabahtan beri organizasyonu fotoğrafçıyı kuaförü makyözü gelinlikçiyi salonu arayan yalvaran bendim.
Nişanlım da aradı sen benim anneme cevap veremezsin dedi, kötü bir şey demedim ama asıl annenin söylediği kötü niyet dedim çünkü bu bizim elimizde değil devlet yasak koydu bir tek marketler açık yani.
Sonra ablası gruba Valla Palmcığım çok sıkıldık sizin bu işten yılan hikayesine döndü artık kesinleştirin yani yazdı. Ben de aradım nişanlımı ne diyor ablan dedim sinir krizi geçirdi bağırdı çağırdı susacaksın dedi. Ben de dinlemedim zaten yasak gelmeseydi kesindi ama anlamadım ki:) yazdım sadece. Nişanlım aradı düğün iptal bitmiştir seninle işimiz dedi kapadı yüzüme beni de gruptan attı. Ben kaldım tabi. Aradın açmadı. 3 gün sonra aradı görüştük R yaptı bu sefer de ben çıkıştım sonra da eşyalarımı bile toplamayı düşündüm dedim tamam git topla eşyalarını dedi. Ve o gün bizim tanışma yıl dönümüzdü ben bir çiçek ve özür beklerken karşımda annem sana istediğini der sen susmalıydın ama barışalım diyen bir öküz vardı. Ama ben oradan sonra bir kaç kere aradım açmadı umursamaz cevaplar verdi.
Ailem de artık ayrılmam gerektiğini beni ezmeye çalıştıklarını söyledi. Eşyaları toplamaya gittik annesi aradı; nişanda taktıkları kolye ucu ve küpeyi çikolata getirdikleri gümüşü bana verdikleri amerikan servis hediyesini bir de kına kaftanımı kiralamak istemişti (şaşırmıştım) 1300₺ parayı geri istedi. Biz tabi şok. Babaannesi aradı beni o yılanlara (torunu ve gelini) nişanlını bırakma meydana onları dedi.
Ertesi gün babası beni aradı babamı aramadılar, yapma etme bu aşk acısıyla yaşayamazsın dedi annesi kocaman mesajlar attı aşk her şeyi affeder barışın dedi ama çocuktan tık yok. Bizimkiler bekledi ama 10 gün olunca eşyalar toplanmaya başladı çok ağırıma gitti. Babam aradı bu işin bittiğini üzüldüğümüzü söyledi babası son kez görüşsünler dedi babam da anlaşabilseler görüşsünler ama haftanın 3 günü tartışmalılar dedi bir daha aramayın dedi.
Neyse biz ayrıldık arkadaşlarıma yaşadıklarımı anlattım şiddet aldatma gibi içimde tutamadım. Psikolog ve psikiyatriste başladım. İlaç alıyorum.
Çocuk 1 ay sonra çıktı karşıma ben ağladım o ağladı acaba düzelir mi dedim ama yine siktir çekti ablasına laf etmişim diye. Sonra aramalar yazmalar doğum günümde falan. Bir kere gizli saklı görüştüm ama nasıl özlemişim ben ağlamaktan konuşamıyorum. Kaçırayım seni dedi saçmalama dedim. Git babamla konuş diyorum yok diyor korkuyor. Bir de benim ailemi suçluyor. Susacaktın diye de beni.
Şimdi 2,5 ay oldu yine yazıyor ama beni suçluyor hala sen bu hale getirdin. Sen herkese sana vurduğumu söylemişsin. Bizi mahvettin sen bensiz yaşayamazsın. 5 sene sonra sürüneceksin. Benden başka seni kimse sevmez ailen bile sevmiyor dedi.
Çok sevdik birbirimizi hem de çok anlatamam size, biz başkaydık herkes öyle derdi bize genelde ben idare eden taraftım o da kabul ediyor ama o da beni idare ederdi yalan yok. Babası inanılmaz baskın biriydi ve parayla adam alacağını sanan kafadaydı bu da babasının köpeğiydi gel gel git git işleri de bozulmuş iyice benden sonra. Az önce yine yazmış seni çok özledim benim kimsem yok bize bunu neden yaptın diye. Bir de her kavgada bitti derdi blöf yapardı ben giderdim peşinden şimdi ben bitirince çok koymuş. Ben hep derdim ama sen bir dedin bizi bitirdin diyor. Ben de sen beni terk ettin diyorum benim bitirmeyeceğimi bilmen lazımdı diyor. Bir şey yap diyorum gel babamdan özür dile diyorum yok sen önce seninkilerle sonra benimkilerle konuş ben bir şey yapamam baban yasak koydu diyor.
Çok özlüyorum çok üzülüyorum söyleyin ben başkasını sevebilir miyim yine? Yine mutlu olabilir miyim? Ya da keşke sussa mıydım? ama nereye kadar dedi psikoloğum da. Offff kafamda deli sorular. Ailem artık asla istemiyor, seni üzerler biz desteklemiyoruz diyor. Babam çeyizini yak ben sana yine alırım dedi. Şimdi ben suçlu oldum her şeyi anlattım diye e sen bunları yaptın deyince de ben böyleyim diyor. Kafam çok dolu çok seviyorum ama neden??
Öyle yapıyorum çok teşekkür ederim. Olmamasının sebebi varmış her işte hayır var işte herkes nikah kıy otur dedi ben hep biraz bekleyelim çok vaka var falan dedim demek ki bundanmış. Ama sonra evlilikten korkmakla suçladım ki tanısanız asla öyle değil çocukluğumdan beri gelin olma hayali kurarımArkadaşım bu yaşadığına direkten dönmek denir. Neyseki evlenip çoluk çocuğa karışmadan kurtulmuşsun. Resmen ibret hikayesi gibi. Sen o psikiyatrisi psikologu aksatma. Eninde sonunda toparlarsın. O acayip insanlardan kurtulduğuna da yat kalk şükret.
Okudum okudum okudum tam herseyi anladi tekmeyi vurdu dicekken seviyorum dediya bittim ya nedenirkiŞimdiden söyleyeyim konu baya bir uzun.
Merhaba, 26 yaşında bir mühendisim okulumu yüksek onur belgesi ile erken bitirdim. Kendimize ait fabrikamızda ailemle çalışıyorum. Maddi olarak bir sıkıntım yok, arabam altımda, ailem çok iyidir. Bunları yazıyorum ki salaklık ilim irfanla olmuyor görün diye :) Çok kiloluydum ama çok ağır diyetlerle epey kilo verdim şu an balık etliyim. 1,70 boyunda uzun saçlı etine dolgun beyaz tenli bir insanım.
2 sene önce tanıştık bu şahısla, arkadaşımın vasıtasıyla ben başta onaylamadım ama çok ısrar etti ''evlenilecek kız'' olduğum için. (kendisi benim ilk sevgilim ilk aşkım). Okuldu eğitimlerdi dil okullarıydı derken bir de vücudumla barışık bir insan olmadığım için hep bu konuda kendimi kapatmıştım. Neyse tanıştık ettik, başta kilomla dalga geçti kendisi 120 kg. Ben ölüm diyetlerine detokslarına girdim. Bana zayıf kızların fotosunu atıp düştüm dedi. Sonra iş ilerledi buluştukça falan sevgili olduk. İlk ayımızda rahatsız olduğum şeyler oldu bana tamamen itaat edeceksin yoksa giderim dedi. Ben de aşığım ya :) tamam dedim.
Bir kere arkadaşım ya dediği kızın aramalarına denk geldim terk ettim çok ağladı yalvardı barıştım. Meğerse bu kadar ağlama sebebi beni ilk ayımızda o kızla tek gecelik aldatması yüzünden vicdanıymış. Sonra bir kere denk geldi telefonunu karıştırdım şeytan dürttü ya; Beni aldattığını yakaladım yani 2 ay içinde 3 4 kız olmuş. Terk ettim. Salmadı beni. Çok ağladı yeminler etti konumunu açtı biraz süre verdikten sonra affettim bir daha da asla yapmadı.
Sonra çok büyük bir aşk yaşamaya başladık ama inanır mısınız rüya gibi. Böyle bir adamı yola getirmek gurur vericiydi. Çok sevdik çok güzeldi bütün ilklerimi onunla yaşadım. Evlenme teklifi etti 6. ayımızda kabul ettim. Sonraki ayda ilk şiddetini yaşadım sporu bırakmak istemiyorum diye bir vurdu kulağım zarar gördü 2 ay damla kullandım. Şok oldum. Hayatımda ilk kez böyle bir şey yaşadım. Çok ağladı çok özür diledi askere gidecek diye barıştık. Sonra küçük küçük şiddetler oldu artık ben de karşılık veriyordum saygı kalmadı küfür hakaret gırla gidiyordu. Genelde de ailevi kavgalar oluyordu. Boğazıma yapışmalar kafama vurmalar falan. Bir kere de biz bunla ortak para biriktiriyorduk kabataslak 100 bin birikmişti o 10 bin koymuş kalanı benden :) babam da bana dükkan almak istedi kendi paramı da katacaktım babam da katacaktı bir kısım da kendi üstüme kredi çekecektim maksat mülk sahibi olup borçlanmaktı. Vay siz benim paramla iş mi yaparsınız evlenmeden önce alınan mallar senin olur tapu kimin olacak saydı sövdü vurdu bana paragöz dedi parasını geri istedi. Üstelik yarın öbür gün dükkanı satıp bahçeli ev alırız demiştim ona. Kendi malımı satıp.
Mesela ablası annesi ile avm gezerken bana rastladılar ben de tektim. Nasılsın iyi misin diye ayak üstü konuştuktan sonra ikisi gezmeye devam etti ben yine tek. Bekledim açıkçası gel bizle ya da bir kahve içelim diye.
Sonra korona patladı. Nişan tarihi aldık ablası çıktı birden 8 senelik ilişkisini evlilikle taçlandırmak istedi. Tabi öncelik hep onun oldu. Ona göre tarihlerimiz değişti yerlerimiz değişti vs. vs.
Kayınvalidem hiçbir şeye karışmayan bir şey almamak için aramayan, 3 kere çarşıya gittik gelinlikçinin yanında ben bedavaya gitmişim ya diyen bir varoştu. Halıcıya günahımız ne diyerek fiyat soran. Varsa yoksa kocası kızı oğlu olan kendi bakımı olan bir kadındı. Nişana 4 gün kala aradı bir şey lazım mı dedi şaka gibi. Ne giyeceksin bile demedi. Kızlarına nişan yapmayacaklardı, sonradan ben ne yaptıysam aynısıyla yaptılar.
Kayınpederim inanılmaz kontrolcü her yerde görüntülü arayan. Durmadan baskı yapan biriydi. Nişanlım da babasına maddi olarak bağımlıydı. Ama aile bir türlü dikiş tutturamayan, sürekli borcu olan işleri hep ters giden kısacası ticaretten anlamayıp her duydukları işe girmek isteyen ayrılsak da beraberiz dizisindeki Feridun gibilerdi.
Sonra nişanlandık, çok güzeldi ama sıkıntı karşı tarafın bir şey yapmamasıydı. Ev tutuldu yatak odası sizin dediler oturma odası sizin biz kızımıza kendimiz aldık dediler tabi bu odaların (perde halı avize de bizde), bütün mutfak eşyaları bizim çamaşır mak. kurutma mak. biz aldık giyinme odasına dolaplar aldık. Onlar sade salon yaptılar bir de evi tuttular (hiç alamayacakları borç karşılığında oturacaktık o evde borçlu adam milyonlarca lira batık) . Neyse bunlar önemsiz dedim. Takılarımı beni götürmeden kendileri seçti aldı neyse dedim.
En büyük hayalim gelinliğimle doyasıya düğün yapmaktı çok istedim. Ablasının Ağustos düğünü için bizi Aralık ayına attılar. Düğünler yasaklandı. En son sadece su dağıtılan 1 saatlik nikaha eyvallah dedim. Kına çok özeniyordum ondan da vazgeçtim derken o güne komple sokağa çıkma yasağı geldi hafta içi diye. Açıkçası artık hiç hevesim kalmadığı ve psikolojik olarak her hafta bir şey iptal olunca yıprandığım için Mart ayına ertelemek istedim çünkü vakalar çok artmıştı kendi öz babaannem dedem gelemeyecekti. Nişanlım beni onu yeteri kadar sevmemekle suçladı. Sevseydin evlenirdin dedi. Ben de zaten hayatımızın kalanı beraber geçecek düğünümüz olsun bari dedim. Onun ailesi de Haziran olsun kesin olsun dedi benim ailem de siz bilirsiniz dedi Haziran ayının ikinci Pazarına gün aldık.
Tabi bu sürede çok kavgalar ettik. Her şey sorun oldu. Ne beğensem gerek yok gereksiz dendi. Genelde kendim aldım. Ailesi sürekli onlarda oturup kalmamı istedi. Babası bana 4 erkek torun vereceksin dedi.
Haziran ayına geldik, ev hazır gelinlik damatlık hazır davetiyeler dağıtıldı, ama Pazar gününe yasak geldi. Ben bir gün öncesine alalım dedim nişanlım da 2 hafta sonra Cumartesine alalım yemekli düğünlere izin var dedi tamam dedim. Gittik yeni bir yer tuttuk üstelik kınam da olacaktı çok mutluydum. Aile grupları var iki tane biri 4lü biri 6lı eniştesi ve ben de varım. Aile gruplarına mekanı attı. Zaten yasak gelince beni ne annesi ne ablası ne babası aramadı bile. Ben tabi üzgündüm. Annesi gruba hayırlı olsun ama bu sefer de yağmur yağar çamur olur diye iptal etmezsiniz dimi çok yorulduk artık sizin bu işlerden insanlara tarih vermekten dedi. Ben de annen ne diyor dedim haklı dedi yan yanaydık. İşe döndüm kadına keşke elimizde olsaydı ama bundan sonrası daha zorlu dedim.
Çünkü sabahtan beri organizasyonu fotoğrafçıyı kuaförü makyözü gelinlikçiyi salonu arayan yalvaran bendim.
Nişanlım da aradı sen benim anneme cevap veremezsin dedi, kötü bir şey demedim ama asıl annenin söylediği kötü niyet dedim çünkü bu bizim elimizde değil devlet yasak koydu bir tek marketler açık yani.
Sonra ablası gruba Valla Palmcığım çok sıkıldık sizin bu işten yılan hikayesine döndü artık kesinleştirin yani yazdı. Ben de aradım nişanlımı ne diyor ablan dedim sinir krizi geçirdi bağırdı çağırdı susacaksın dedi. Ben de dinlemedim zaten yasak gelmeseydi kesindi ama anlamadım ki:) yazdım sadece. Nişanlım aradı düğün iptal bitmiştir seninle işimiz dedi kapadı yüzüme beni de gruptan attı. Ben kaldım tabi. Aradın açmadı. 3 gün sonra aradı görüştük R yaptı bu sefer de ben çıkıştım sonra da eşyalarımı bile toplamayı düşündüm dedim tamam git topla eşyalarını dedi. Ve o gün bizim tanışma yıl dönümüzdü ben bir çiçek ve özür beklerken karşımda annem sana istediğini der sen susmalıydın ama barışalım diyen bir öküz vardı. Ama ben oradan sonra bir kaç kere aradım açmadı umursamaz cevaplar verdi.
Ailem de artık ayrılmam gerektiğini beni ezmeye çalıştıklarını söyledi. Eşyaları toplamaya gittik annesi aradı; nişanda taktıkları kolye ucu ve küpeyi çikolata getirdikleri gümüşü bana verdikleri amerikan servis hediyesini bir de kına kaftanımı kiralamak istemişti (şaşırmıştım) 1300₺ parayı geri istedi. Biz tabi şok. Babaannesi aradı beni o yılanlara (torunu ve gelini) nişanlını bırakma meydana onları dedi.
Ertesi gün babası beni aradı babamı aramadılar, yapma etme bu aşk acısıyla yaşayamazsın dedi annesi kocaman mesajlar attı aşk her şeyi affeder barışın dedi ama çocuktan tık yok. Bizimkiler bekledi ama 10 gün olunca eşyalar toplanmaya başladı çok ağırıma gitti. Babam aradı bu işin bittiğini üzüldüğümüzü söyledi babası son kez görüşsünler dedi babam da anlaşabilseler görüşsünler ama haftanın 3 günü tartışmalılar dedi bir daha aramayın dedi.
Neyse biz ayrıldık arkadaşlarıma yaşadıklarımı anlattım şiddet aldatma gibi içimde tutamadım. Psikolog ve psikiyatriste başladım. İlaç alıyorum.
Çocuk 1 ay sonra çıktı karşıma ben ağladım o ağladı acaba düzelir mi dedim ama yine siktir çekti ablasına laf etmişim diye. Sonra aramalar yazmalar doğum günümde falan. Bir kere gizli saklı görüştüm ama nasıl özlemişim ben ağlamaktan konuşamıyorum. Kaçırayım seni dedi saçmalama dedim. Git babamla konuş diyorum yok diyor korkuyor. Bir de benim ailemi suçluyor. Susacaktın diye de beni.
Şimdi 2,5 ay oldu yine yazıyor ama beni suçluyor hala sen bu hale getirdin. Sen herkese sana vurduğumu söylemişsin. Bizi mahvettin sen bensiz yaşayamazsın. 5 sene sonra sürüneceksin. Benden başka seni kimse sevmez ailen bile sevmiyor dedi.
Çok sevdik birbirimizi hem de çok anlatamam size, biz başkaydık herkes öyle derdi bize genelde ben idare eden taraftım o da kabul ediyor ama o da beni idare ederdi yalan yok. Babası inanılmaz baskın biriydi ve parayla adam alacağını sanan kafadaydı bu da babasının köpeğiydi gel gel git git işleri de bozulmuş iyice benden sonra. Az önce yine yazmış seni çok özledim benim kimsem yok bize bunu neden yaptın diye. Bir de her kavgada bitti derdi blöf yapardı ben giderdim peşinden şimdi ben bitirince çok koymuş. Ben hep derdim ama sen bir dedin bizi bitirdin diyor. Ben de sen beni terk ettin diyorum benim bitirmeyeceğimi bilmen lazımdı diyor. Bir şey yap diyorum gel babamdan özür dile diyorum yok sen önce seninkilerle sonra benimkilerle konuş ben bir şey yapamam baban yasak koydu diyor.
Çok özlüyorum çok üzülüyorum söyleyin ben başkasını sevebilir miyim yine? Yine mutlu olabilir miyim? Ya da keşke sussa mıydım? ama nereye kadar dedi psikoloğum da. Offff kafamda deli sorular. Ailem artık asla istemiyor, seni üzerler biz desteklemiyoruz diyor. Babam çeyizini yak ben sana yine alırım dedi. Şimdi ben suçlu oldum her şeyi anlattım diye e sen bunları yaptın deyince de ben böyleyim diyor. Kafam çok dolu çok seviyorum ama neden??