Doğum Sonrası Cinsel Yaşam

kızlar bebeğiniz bu yaşadıklarınızın hepsini unutturuyordur eminim kokusu bile yeter diye düşünüyorum :emir_bebek:
 
bizimde yakinda kirkimiz cikiyor ama sanirim bizde baya baya kardes kardes olucaz gene..cesaretim yok gibi..ondan ziyade esim dogumda yanimdaydi yani olayi karsidan izledi bu yuzden sanirim o da cesaret edemez gibi.. :KK14::KK14: Allah kolaylik versin ne diyeyim...
 
Doğum Sonrası Cinsel Yaşam


Yeni doğan bebekleri ile dünyadaki belki de en büyük mutluluğu tadan anne ve baba, bununla birlikte yaşamın bir bakıma farklı bir boyutuna da geçmiş olacaktır. Bundan sonraki yaşamlarında en azından uzunca bir süre eskisi kadar özgür davranamayacak ve ailenin yeni ferdine indeksli bir yaşam sürmeye başlayacaklardır. Çünkü yeni fert, her bakımdan onlara muhtaçtır ve onunla ilgilenmek hem en büyük zevk hem de iki kişilik yaşamın üçe bölünmesi demektir.ılginin, sevginin, zamanın, düşüncenin… Kısaca her şeyin üçe bölünmesi…



Lohusalık...



Doğumdan sonraki ortalama altı haftalık dönemdir. Bu dönem, bir çok bakımdan önemlidir. Bu dönemde, hem anne hem de baba yeni bir yaşam şekline uyum için bocalar. Bunun yanında yeni doğan bebeğin beslenme ve uyku düzeni henüz yerleşmemiş olduğundan, anne ve baba için de uykusuz ve yorgun günler demektir. Annenin yeni yaşam tarzına yaklaşımı ve psikolojik durumu çok değişik tablolar halinde karşımıza çıkabilir. % 10-15 kadında doğum sonrası depresyona gidecek kadar ağır bir klinik ortaya çıkabilir.



Daha nadir olmakla birlikte baba da farklı bir ruh haline bürünebilir. Annenin hissetiklerinin aynını hissedip, doğum sırasında onun çektiği ağrı ve acıları yaşamak adına anne adayı ile kendini özdeşleştirebilir ki buna Couvade sendromu (gebelik sendromu) denir. Çoğu erkekte baba oluşla birlikte önlerindeki yaşam için çocuğu ve eşi adına hissettiği sorumluluk duygusunda artış meydana gelir. Couvade sendromunun en hafif şekli, erkeğin eşiyle birlikte doğum seyrini yaşamasıdır. Ancak daha ağır şekillerinde; sinirlilik, nedensiz baş ağrıları, gaz sancıları, bel rahatsızlıkları, öforik ruh hali görülebilir. ışte bu yoğun ruhsal ve sosyal değişim içinde hem kadın hem de erkek cinsel dürtülerini akıllarına bile getiremeyecek kadar meşgullerdir.



Doğum sonrasında, daha çok annede söz konusu olmakla birlikte her iki cinsin ilgi odağı bebek olacaktır. Kadında annelik duygusu hakim hale gelir ve cinsel dürtülerini baskılar. Partnerler birbirleri ile özellikle sağlık problemleri dışında ilgilenmeyi bir kenara iterler ve bunu epeyce bir süre hatırlamazlar.



Gebelik boyunca kadın vücudunda meydana çok büyük değişiklikler, doğum sonuna kadar devam edecektir. Doğumdan sonra bu değişikliklerin bir çoğu geri dönmekle birlikte, kalıcı olanlar da vardır.



Uterus (rahim), doğumla birlikte büyük oranda küçülür, ancak son halini alması 4-6 hafta kadar sürer. Buna rağmen gebelik öncesindeki kadar küçülemez. Doğumdan sonra rahim içinden, doğum kanalı yoluyla gelen, ilk başlarda kana benzer şekilde kırmızlı renkli iken, giderek açılan ve sonunda beyaz / şeffaf renge dönen fizyolojik bir akıntı söz konusudur ki buna loshia (loşi) denir. Loshia, genellikle kadının pet kullanmasını gerektirecek kadar bol miktardadır. Kadın bu dönemde kendini gebelik öncesinde, adetli olduğu dönemlerdeki gibi hisseder. Bu nedenle cinsel dürtüleri baskılanır, libido (cinsel istek) azalır.



Normal vajinal (spontan) doğum ( NSD ), sırasında, özellikle ilk doğumlarda bebeğin başı vajinadan dışarı çıkarken dış kısımda (perine) ve vajinal duvarlarda şiddetli gerilmeye bağlı olarak düzensiz yırtılmalar olmaması için bu bölgeden geçişi kolaylaştırmak adına küçük bir kesi ile olası komplikasyonlar önlenir. Bu kesiye epizyotomi denir. Bebeğin çıkışından sonra kontrollü olarak kesilen bu kısım, yeniden dikilerek kapatılır. Bu yara yerinin iyileşmesi için yakalaşık 4-6 hafta geçmesi gerekir. Bu süre içinde yara yerinin temiz tutularak enfekte olmaması sağlanmalıdır. ışte gerek kadın ve gerekse de erkek bu yara yerine zarar verecekleri düşüncesi ile cinsel ilişkiden sakınırlar.



Sezeryan ile doğum yapan kadınlarda durum biraz daha farklıdır. Sezeryan ameliyatı sırasında ciltten başlayarak rahim de dahil olmak üzere karının tüm katları sıra ile kesilir ve bebek alındıktan ve gerekli temizlik sağlandıktan sonra cerrahın tercihi doğrultusunda tüm katlar ya da gerekli olan katlar tekrar dikilerek, operasyona son verilir. Operasyon yerinin iyileşmesi, kasların ve diğer katların yeniden asgari düzeyde eski halini alabilmesi için 6-8 hafta kadar geçmesi gerekecektir. Bu süre içinde çiftlerin cinsel ilişkiden kaçınmaları doğaldır.



Gebelik sırasında alınan kiloların bir çoğu, biraz da dikkat edilmek suretiyle 3-6 ay içinde verilebilir. Ancak bu kilo kaybının 6 hafta içinde olması beklenemez. Fazla kilolar, kadının kendine olan özellikle cinsel güveninin sarsılmasına neden olacaktır. Eşinin, onu eskisi kadar beğenmeyeceğini bile aklına getirebilecektir. Bu durum kadının düşündüğü kadar vahim olmasa da bir anlamda erkeğin libidosunu da etkileyebilmektedir. Bu nedenle cinsellik yönünden erkek de bu dönemde çekinceli davranabilmektedir.



Göğüsler, gebelik sırasında en büyük değişime uğrayan organlardan biridir. Kişiden kişiye değişmekle birlikte, çeşitli büyüklüklere ulaşabilir. Ayrıca, emzirme söz konusu olduğundan göğüslerden süt geliyor olması psikolojik olarak çiftlerin libidosunu baskılayacaktır. Göğüsler genellikle büyük ve belki biraz daha sarkık görünüm alabilir. Bu da erkeğin libidosu yanında, kadının da kendine karşı güvenini etkileyebilecektir.



Vajinal kanal, doğumdan sonra eskiye dönüş göstermekle birlikte, hiçbir zaman gebelik öncesi haline gelmez. Vajinal dokular ve pelvik döşeme zayıflamış olduğundan, cinsel ilişki sırasında vajina, penisi eskisi kadar kavrayamaz ve kadın vajinal kaslarını eskisi kadar etkili kullanamaz. Bu da cinsel ilişkiden alınacak zevkin azalmasına neden olur.



Vajinal kanal ve pelvik döşemede meydana gelen değişimlerle birlikte önde idrar kesesinin ve arkada rektumun ( kalın barsağın son ve anüsle birleşen kısmı) vajinal boşluğa doğru sarkması söz konusu olabilir. ıdrar kesesinin sarkmasına sistosel, rektumun sarkmasına ise rektosel denir. Sistosele bağlı olarak idrar kaçakları meydana gelebilir. Rektosel ise kabızlığa neden olabilir. Bu iki organın sarkıklığının fazla olduğu durumlarda vajina dışından da fark edilir bir görünüm meydana gelebilir.



Gebelik döneminde vücutta biriken fazla miktardaki sıvı, doğum sonrasında idrar ve terleme yoluyla geri verilecektir. Bu nedenle özellikle lohusalık döneminde sık idrara çıkma ve aşırı terleme olabilir. Terlemenin diğer bir nedeni de lohusalık döneminde metabolizmanın artmış olmasıdır. Bunlar da çoğu kez kadının cinsel ilişki sırasında kendini iyi hissetmemesine neden olabilecektir. Terlemenin çok fazla olduğu durumlarda aynı his erkek için de söz konusu olabilir.
alıntıdır
cok güzel moral oldunuz ha bu ne ya
 
herşey çok açıklayıcı çok güzel. ben 3 yıllık evliyim. şuan bebek düşünmüyoruz. ben bi çocuk sahibi olmayı herkes gibi çok istiyorum ama çok fazla endişelerim var. evlendikten sonra 6 kilo aldım. kızken aşırı zayıftım. şimdi normal 52 kiloyum. buna rağmen kilo alımında kalçamda acayip çatlamalar oldu. hamile olduğumda bu çatlaklar dahada artarsa tam bi facia olurum. tüm vücudum yol haritası gibi olur herhalde. bu yüzden çok korkuyorum ve pisikolojik olarak hamile kalmak istemiyorum. bunu nasıl engelleyebilirim. bunu aramızda yaşamış olanlar elbette vardır. bu durum nasıl atlatılabilir yada nasıl önlenebilir. paylaşırsanız çok sevinirim. şimdiden teşekkürler.

bu durum yaşanabilir fakat bir bebek sahibi olmak ne kadar güzel bir duygu bunu yaşadığında vücudundaki çatlaklar önemini yitirecektir canım . inan buna.
 
eşinden bi adım bekleme bence çok ayrıntıya giremicem ama birazda bayanlarda bitiyo iş ..
adımları sen at onu istediğini ona belli et hatta abart atla kucağına bence bu duruma hiç bi erkek hayır demez..
biz kadınlar gurur yapıp cinsellilkte ilkleri hep erkekten bekliyoruz..
hayır bunu yanlış buluyorum ben ..
benimde doğumdan sonra kilom kaldı karnım vallahi 5 -6 aylık giibi hala ve vücüdum baştan aşağı çatlak ama umrumda bile değil benim eşimde ilk zamanlar canım yanıcak diye bebeğin verdiği yorgunlukla filan pek yanaşmıyodu ..
ama ilk adımları ben attım hatta onu çok şaşaırttığım anlar oldu ...
ilk doğum yaptığımda dağınık saçlar lohusa teri vücüt sürekli akan göğüsler sarkık karın ve göğüs vs vs vs kızımın sürekli ağlaması........
bidaha hiç eskisi gibi olamıcaz diye düşünüyordum eşimde itiraf etti hatta oda toparalanamıcam sanmış ama 40ım çıktığı gün tamamen farklı bi kadın oldum ..
eşimi dedğim gibi çok şaşırttım şimdi eşim 2 gün ilişkiye girmesek 3. güne resmen kovalıyo evin içinde eskisinden çokdaha iyiyiz diyebilirim..
yani bu cinsellikte herşeyi adamlardan beklemek yanlış canın istiyosa bi yolunu bulup kocana yaklaşıcaksın arkadaşş
cinsellik evliliğin temel taşlarından bence çok dikkat edin ..

aynen yazdklarının hepsıne katılıorum ben dogum yapalı 20 gun oldu eşımı şmdıden cıldrtacak laflar edıorum adam 40 ın cıkmasını ıple cekıo şuan :) insan kocasndanda cekınecekse yaşamasn ayol :))
 
Çok şükür istekliyiz 2 ay oldu sezaryen doğum yaptım ama canım çok yandı yarıda bıraktık,dr a gidicem ilk gece gibi oldu resmen :26:
 
bizde istek var ama oğluşum tam o sırada bağırıyor ağlıyo bütün istek gidiyo :KK17:
napıcamızı şaşırdık uyuyuncada biz sızmış oluyrz anlamadım gittii:KK37:
 
tuhaf mıyım bilmiyorum ama sanırım bir yanlışlık var. bebeğimiz doğalı neredeyse 5 ay oldu. bir kez denedik, ben zorlanınca bıraktık, 1 ay falan sonra da 1 kez oldu. ama benim hiççç isteğim yok. aklıma bile gelmiyor. 10 senelik evliyim, eşim zaten ezelden böyleydi, illa ben yanaşcam önce, e ben de yapmayınca artık bitti gitti. daha önce ben kovalardım resmen, anlatırdım derdimi ama çok da umurunda olmazdı. kocasından köşe bucak kaçan kadınları duydukça şaşırıyorum, bana da bu denk geldi. yorgunum diyo çıkıyo. ben de eskiden olsa üzülürdüm ama dediğim gibi artık istemiyorum, o yüzden işime de geliyor. bir taraftan da diyorum, böyle evlilik mi olur? annem bile anlamış başka bi konuda konuşurken, lafı geçmişti, çok önemli tabi diyo, çözmeniz lazım diyo. bende diyorum böyle olmayan erkekler de olamaz mı? hayır diyor daha genç bu normal değil. oofff off.
 
tuhaf mıyım bilmiyorum ama sanırım bir yanlışlık var. bebeğimiz doğalı neredeyse 5 ay oldu. bir kez denedik, ben zorlanınca bıraktık, 1 ay falan sonra da 1 kez oldu. ama benim hiççç isteğim yok. aklıma bile gelmiyor. 10 senelik evliyim, eşim zaten ezelden böyleydi, illa ben yanaşcam önce, e ben de yapmayınca artık bitti gitti. daha önce ben kovalardım resmen, anlatırdım derdimi ama çok da umurunda olmazdı. kocasından köşe bucak kaçan kadınları duydukça şaşırıyorum, bana da bu denk geldi. yorgunum diyo çıkıyo. ben de eskiden olsa üzülürdüm ama dediğim gibi artık istemiyorum, o yüzden işime de geliyor. bir taraftan da diyorum, böyle evlilik mi olur? annem bile anlamış başka bi konuda konuşurken, lafı geçmişti, çok önemli tabi diyo, çözmeniz lazım diyo. bende diyorum böyle olmayan erkekler de olamaz mı? hayır diyor daha genç bu normal değil. oofff off.

bizde de aynı problem var ama bizde eşim doğumdan önce böyleydi her gün olsun diye tuttururdu..şimdi bebeğim 6 aylık oldu daha 1 kere denedik oda olmadı ..bne istiyorum ama eşimde tık yok ...aklıma başka şeyler geliyo ama şüphelenecek hiç bişey bulamadım bu adama noldu anlamadım :KK50:
 
Aslında olumsuz şeyleri çok düşünmemek lazım gelsede,kimi erkekler gerçekten eşinin bir bebeği dünyaya getirmesinden dolayı anlayamadığımız bir travma yaşıyorlar,o seksi vücut bir anda anneye dönüşüyor ,ben bir zaman sonra buna uyum sağlayacaklarını düşünüyorum. Ama çok koyvermemek lazım, evlilikte cinsellik bazen toparlayıcı ,çiftleri yakınlaştırıcı bi unsur olabiliyor. Belki biraz dikkatlerini çekerek istediğimizi alabiliriz.. :) Ben 26 eylülde mecburen sezeryanla doğum yaptım ağrı sızı türünden hiç sıkıntım olmadı neyseki, komik gelebilir ama tam 8 gün sonra birlikte olduk eşimle:) hareket kabileyitm kısıtlıydı fakat duygusal açıdan hiç bir gerileme olmamıştı,.. bu sebepten ben, kimi insanlarda doğum sonrası cinselliğe karşı çok fazla negatif etkilenme olmadığını düşünüyorum. Olacak diye olumsuz düşünmemekte fayda olabilir :)
 
sezeryan oldu benim ama sonraki ilk demenede çok canım yandı.
 
Son düzenleme:
Normal doğum oldu, fakat araya başka şehre taşınma vs vs. girdi iyice uzaklaştık. 3. yıla girdikten sonra yavaş yavaş başladık. O yanaşmamı bekledi ben bekledim, arada sırada birkaç kez oldu 3 yıl zarfında. Bizde mi problem var yoksa bukadar uzun ara veren oldumu :KK43: :KK15:
 
herşey çok açıklayıcı çok güzel. ben 3 yıllık evliyim. şuan bebek düşünmüyoruz. ben bi çocuk sahibi olmayı herkes gibi çok istiyorum ama çok fazla endişelerim var. evlendikten sonra 6 kilo aldım. kızken aşırı zayıftım. şimdi normal 52 kiloyum. buna rağmen kilo alımında kalçamda acayip çatlamalar oldu. hamile olduğumda bu çatlaklar dahada artarsa tam bi facia olurum. tüm vücudum yol haritası gibi olur herhalde. bu yüzden çok korkuyorum ve pisikolojik olarak hamile kalmak istemiyorum. bunu nasıl engelleyebilirim. bunu aramızda yaşamış olanlar elbette vardır. bu durum nasıl atlatılabilir yada nasıl önlenebilir. paylaşırsanız çok sevinirim. şimdiden teşekkürler.

Misivam Merhaba,

Ben ergenliğe geçişte çok çatlamıştım. Kalçam basenim ve hatta göğüslerim...
Göğüslerimdekiler neredeyse kayboldu bacaklarımdakiler de... O yüzden google görsellerde gördüğüm
çatlak karın fotolarından sonra ödüm kopuyordu çatlaklardan... Aklım çıkıyordu ya böyle olursam diye...
Ki genelde genetik olduğu söylenir, benim annemin de karnı çok çatlamıştı...
Şuan 39. haftamdayım, doğumuma çok az kaldı ve hamdolsun üç tane birer cm.lik soluk minik çizikten başka karnım hiç çatlamadı.
Bunun sırrını şöyle açıklayayım,
1. her gün en az üç litre su içtim, damacana dayanmıyordu bana... :)
2. çok kilo almadım, sağlıklı beslenmeye ve bol meyve tüketmeye çalıştım. (aldığım toplam kilo 12)
3. ve hemen hemen her gün yağlandım :)
aktardan gidip kendime özel bir karışım yaptım :)
formülü şöyle: 2 şişe kakao yağı, 1 susam, 1 hindistan cevizi,1 fındık, 1 buğday, 1 badem, 1 çilek esansı yağı
(hem kozmetiklerden daha ucuz, hem de doğal olduğu için kesinlikle daha güvenilir bence, hatta bu karışımdan doğum sonrası çatlamasın diye göğüs uçlarıma da sürdüm,
yüzüme de sürdüm, ne gebelik aknesi ne çirkinleşme ne de lekelenme oldu cildeimde aksine daha da parladım, hem de kız bebek anneyi çirkinleştirir dedikleri halde :))
Tüm bunları birbirine karıştırıp sürüp durdum dokuz ay...
Bir de duşta sıcak suyu karnıma tutup yaklaşık beş dk masaj yaptım sadece su ve elimle...
Çok şükür faydasını gördüm...
İnşallah size de yarar, sevgiler...
 
herşey çok açıklayıcı çok güzel. ben 3 yıllık evliyim. şuan bebek düşünmüyoruz. ben bi çocuk sahibi olmayı herkes gibi çok istiyorum ama çok fazla endişelerim var. evlendikten sonra 6 kilo aldım. kızken aşırı zayıftım. şimdi normal 52 kiloyum. buna rağmen kilo alımında kalçamda acayip çatlamalar oldu. hamile olduğumda bu çatlaklar dahada artarsa tam bi facia olurum. tüm vücudum yol haritası gibi olur herhalde. bu yüzden çok korkuyorum ve pisikolojik olarak hamile kalmak istemiyorum. bunu nasıl engelleyebilirim. bunu aramızda yaşamış olanlar elbette vardır. bu durum nasıl atlatılabilir yada nasıl önlenebilir. paylaşırsanız çok sevinirim. şimdiden teşekkürler.

ihihihihihhiii :) pardon siz bu mesajı ta ne zaman yazmışsınız hiç bakmamışım :)
kusura bakmayın :))))
 
Normal doğum oldu, fakat araya başka şehre taşınma vs vs. girdi iyice uzaklaştık. 3. yıla girdikten sonra yavaş yavaş başladık. O yanaşmamı bekledi ben bekledim, arada sırada birkaç kez oldu 3 yıl zarfında. Bizde mi problem var yoksa bukadar uzun ara veren oldumu :KK43: :KK15:

biiizz
yok ya içimden gelmiyorr, sadece öpüşmek güzel, gerisi gelmiyorrr, zorla da olmuyor ne yapayım
onun da pek yok heralde, belki de üstüme gelmek istemiyor bilmiyorum
geçen aşk romanları okusana işe yarıyomuş diyo, demekki umursuyo
ama yok yani, aklıma bile gelmiyor, normal de değil, istemiyorum böyle olmasını da ama olmuyorrr:KK50:
 
biiizz
yok ya içimden gelmiyorr, sadece öpüşmek güzel, gerisi gelmiyorrr, zorla da olmuyor ne yapayım
onun da pek yok heralde, belki de üstüme gelmek istemiyor bilmiyorum
geçen aşk romanları okusana işe yarıyomuş diyo, demekki umursuyo
ama yok yani, aklıma bile gelmiyor, normal de değil, istemiyorum böyle olmasını da ama olmuyorrr:KK50:

sezeryan yada normal doğumla cincel isteksizliğin bir alakası var mıdır acaba sizce..
 
Bebek nedeniyle oldu bittiye getiriyorduk ilişkilerimizi, ha ağladı ha ağlayacak diye. Çünkü dalmamışsa beşiğini sallamayı bırakınca uyanıyor kuzum. Biz de beşiği yanımıza aldık,hem onu uyuttuk hem.. :)
 
X