Dışarıdan bakışa ihtiyacım var, evliliğim hakkında

Benim bütün bu anlattıklarınızdan net gördüğüm şu:
Siz hayattan zevk alan ve yaşamayı seven birisiniz, kocanız ise salmış ve hayatla sürüklenen biri.

Sadece tatilde değil, evinizdeki normal hayatınızda da bir heyecan kalmamış gibi. Yani haftada bir bi yemeğe çıkmak, beraber bi konsere gidip avaz avaz şarkı söylemek, beraber eğlenmek, ortak zevkler oluşturmak, bunlar hayatın tadı. Bunları yaşamayacaksak ne kaldı ki hayatta? Dümdüz düğün-çocuk-yaşlanma-ölüm çizgisinde yaşayacaksak?

Bence kafa denginiz bir adamla çok mutlu olabilirdiniz...
"Hemen boşan, allah da onu kahretsin!" tonundan konuşmuyorum tabi ama, bence "hayatım farklı olabilirdi"yi gözünüzde canlandırın. Sizi mutsuz eden hiçbir şeye mahkum değilsiniz.
 
Eşimle başbaşa tatil yapamadiktan sonra ne anlarım o zenginliği, rahat yaşamı...bence önemli bir sorun ama asabilirsiniz. Siz rezervasyon yaptırın mesela on ödemeyi yapın her sene ucbes günde olsa bı kafa dinleyin tatil ayarlayın. Ailesine bu kadar gitmekle fazla fedakar favranmissiniz hiç gerek yok...çocuk yokken maddi durum elveriyoken gezin tozun. Eşinizin kafası değişmez ama biraz yontulabilir
 
Size bir şey söylemimi erkekler doğru düzgün plan yapmayı beceremez. Hele tatil planı hiç beceremez (Tabi hepsi değil hayatı çok gayette güzel yaşamasını bilen erkekte çok) Sizde demişsiniz zaten plan yapsam hayır demez diye. Daha yıllık izinlere çıkmadan planlarınızı kendiniz yapın o yıl nereye gitmek nereyi görmek istiyorsunuz yıl içinde emirkipiyle bu yıl buraya gidiyoruz otel , pansiyon fiyatlarına bakıyorum deyin baktığınız otellerin resmini gösterin. Gideceğiniz şehirdeki görmek istediğiniz yerlerin listesini yapın. Bak gittiğimizde buraları ziyaret edeceğiz falan deyin. Tatil için alışverişinizi yapın. Bir şey derse ben çalışan bir kadınım tatil benim temel ihtiyacım bir tatile bile gidemeyeceksem çalışmanın ne anlamı var koca yıl çalıştım diye bir tartışma çıkartın Hayır diyemez. Yani eşinizden beklenti içinde olmayın beklenti sizi üzmekten başka bir işe yaramaz. Siz alıştıracaksınız eşinizi tatile gezmelere tozmalara planı yapın o uymak zorunda kalsın. Zamanla alıştıkça o sizden daha fazla ister
 
Bilemiyorum,anlattığınız şeyler benim için problem değil,ama sizi rahatsız etmiş ki konu açmışsınız. Belki daha çok yeni evlisiniz,o sebeple de olabilir. Adam siz program yaptığınızda gelmem demiyorsa sıkıntı görmüyorum şahsen. Ama siz programı eşiniz yapsın istiyorsunuz gibi. Benim için programı kimin yaptığının önemi yok,hadi gel gidelim diyen eşimin amcası ailesiyle bile tatile çıkan bir insan olarak bence biraz rahat olun,bu kadar kendinizi kasmayın ve akışına bırakın olayları. Sürekli kafanızda bir soru işaretiyle yaşamayın,çok zor bu şekilde hayat.
 
Bu adamla anlaşabildiğiniz tek konu, maddi konular sanirim. Onun dışında hayat zevkleri farkli iki insan görüyorum buradan.

Dünyaya bir kere geliyoruz, ortalama insan ömrünü hesaba katarak,
boyle bir evliliği ittire ittire nereye kadar goturebileceginizi,
bu adamla ve uyuşmayan zevklerinizle, mutsuz, istediginiz gibi bir hayati yaşayamadan ve tatmin olmamış bir ömür gecirip geçiremeyeceginizi düşünün.

4 yıldır değişmeyen adamin da bu saatten sonra değişeceğini düşünmek te hayal dunyasinda yasiyor olmaktır.
 
Bir süre sonra insan bu durumdan sıkılıyor. Sürekli plan ve organizasyon yapmak, adamı birşeyler için iteklemek cidden insanı yoruyor. İstiyorsunuz kş eşiniz de sizin için birşeyler yapsın. Yaşayan bilir.
 
Doğrudur tabii herkes bir olmaz,ben farkında bile olmuyorum kim ayarlamış organizasyonu diye. Ama bir başkası bunu önemseyip bekliyor olabilir. Şahsen en az dediğiniz durum kadar yorucu gelir bana beklenti içinde olmak. Yanlış anlamayın beklentiyi olumsuz olarak görmedim. İnsanın en doğal hakkıdır yani eşinden bir şey beklemek.
 
Vay arkadas bu kadar böbürleneni de ilk kez goruyorum
Eşinize kolaylıklar
 
Yazlık ev olayı kötü degıl mı ya
Degısık yerler gormek otellere gitmek hizmetinin ayagını gelmesı varken hep aynı yere cakılı her yaz?

Bızim de var hıc ugramıyorum kiralatıyorum.
 
sizi çok haklı buldum, ben olsam bu kadar asla sabretmezdim diye düşünüyorum. ben de partnerimle gezip tozmayacaksam ilişkinin ne anlamı var diye düşünüyorum. ama eşinize karşı tutumunuz da çok doğru gelmedi bana. çünkü adam zaten en başından beri böyle biriymiş. senelerce bu durumu bu şekilde idare edip, adam aynı şekilde davranmaya devam ederken sinirlenip kızmanız, sürekli değişmesini beklemeniz o kişiye haksızlık. eşinizin davranışlarını sinir bozucu bulsam da adam sizi kandırmamış ki. siz ona uymuşsunuz, idare etmişsiniz sonra da artık canınıza tak edince kızıyorsunuz.

çok çalıştım, birikim yaptım, fedakarlık yaptım diyorsunuz ama arabaları evleri kocanıza mı aldınız? kendinize de aldınız. o zaman ben fedakarlık yaptım diye de kızamazsınız adama. keşke arabayı üçleyene kadar tatillere gidip, dünyayı gezseymişsiniz, güzel kıyafetler alsaymışsınız belli ki sizi daha mutlu edecekmiş. şimdi hem arzularınız içinizde kalmış, hem de içinizde kalan şeyler için karşı tarafı suçluyorsunuz. eşiniz de pek sizin hayat görüşünüze uygun biri değil gibi geldi, o yüzden kendinize uygun biri haline getirmek için itikliyorsunuz sanki.

ne güzel imkanlarınız, paranız var, yaşınız da genç; hayat çok kısa. ya adamı böyle kabul edin ya da ayrılmayı düşünün bence.
 
Sizin temelde iletişim probleminiz var çift olarak. Her şeye tamam demiş kabul etmişsiniz sonrasında niye söyleniyorsunuz veya bunları kabul ettiğiniz için takdir bekliyorsunuz anlamadım. Eşiniz de zihninizi okuyamaz ya. Kendi hür iradenizle gitmişsiniz ablalarıyla tatile. Dahası teklif bile sizden gelmiş. Eşinizin huyunu bilmiyor musunuz, tanımıyor musunuz? Bu tatilde bir gerginlik çıkacağı, sizin memnun olmayacağınız o kadar belli ki. Bir kere sizin zevk aldığınız şeyler, tatil anlayışlarınız farklı. Hep farklıymış. Bu kadar önem verdiğiniz bir durumdu madem en başta daha evlenmeden düşünmeliydiniz. Fazla fedakarlık fazla vefasızlık getirir derler. Siz artık eşinizin isteklerini, düşüncelerini, zevklerini bırakın bir kenara kendinizi düşünün.
 
Adamın içi ölmüş. Bazı insanlar öyledir 30-40 yaşında 80lik gibi yaşarlar ve tüm enerjinizi emip yok ederler. Pozitif ve enerjik biri için Çekilecek dert değil.
 
Yazlık ev olayı kötü degıl mı ya
Degısık yerler gormek otellere gitmek hizmetinin ayagını gelmesı varken hep aynı yere cakılı her yaz?

Bızim de var hıc ugramıyorum kiralatıyorum.

Önce otele gidiyorum sonra yazlığa vınlıyorumYazlıktada da farklı farklı beachlere gidiyorum, her gün aynı şey olmuyor yani gayet iyi oluyor
 
eşlerin biraz da olsa birbirine uyum sağlaması gerekmiyor mu? Herkes ben böyleyim deyip kenara çekilirse anlaşma uyum nasıl olacak? Kökten değişimden bahsetmiyorum.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…