- 15 Eylül 2022
- 4.011
- 16.898
işte bunları merak ediyorum,teşekkürler
nasıl başvurulur ,masraf ne kadar çıkar
ne kadar hazırlıklı olmak lazım
bursu vs var mı
bunları oralarda yaşayanlardan duymak istiyorum ancak bir türlü derdimi anlatamadım
sanki çocuk için nasıl desem mal mülk daha ne yapsam az kaldı gibi algıladım ben açıkçası
Ben eğitim konusunda yorum yapmadım. Tabi ki imkan varsa en güzel yeri okusun.mesleginin en iyisini yapsın.biz böyle yetiştirildik her zaman elinde bir altın bilezik olsun diyerek
mesela bu sene 15 ton fındık bekliyorduk ancak bir gecede fındıklar yandı şuan 500 kilo ancak çıkacağını söylüyorlar
şehrin merkezindeki 2 katlı evimiz depremde yıkıldı ,bir geceye baktı yıkılması
ama diploman bir yere gitmiyor,yanmıyor yıkılmıyor,sel basmıyor
mala güvenmemem ondan ki tam da bu sene gördük işte bunu
Avrupa'da özel okul yok gibi bir şey. Çoğunluk devlet okuluna gider. Liseye kadar, İngilizce eğitim veren British ve International School var ama bu okullara ülkeye geçici görevle gelmiş diplomat çocukları veya yine iş için gelmiş yabancıların çocukları gider. En son ben İsviçre'deyken British School aylık ödeme 3.500 İsviçre frangıydı. Üstelik başvuru yapıp bekliyorsun kabul etmeyebiliyorlar. Önceliği demin saydığım durumlara göre belirliyorlar.Eskiden oğlumu üniversite için yurt dışına gönderirim diyordum. Şimdi bunu liseye çektim. Şu anda iyi bir kolejde okutuyorum,8 yaşında. İngilizceyi iyi seviyede biliyor. Lise için araştırma yapmadım ama Avrupanın herhangi bir ülkesi olabilir. Ev aldığımda ve ufak çaplı bir iş kurduğumda uzun süreli oturum verebilecek olan eski Yugoslav ülkelerinden birini tercih edeceğim.
Çocuğum için ev araba almam,sadece bu şekilde okuturum. Evi arabayı kendisi alsın.
Ben yazdiginizdan yola çıktım. Çocugunuz 'ya deprem bölgesinde okurum, ya hiç okumam' demiş . Lise son sınıfta olsa çok normal bir istek . Yazar o bölgeyi orada okur.ben zaten destek aşamasındayım şu anda
kendisi araştırıyor
dili iyi
mesleğiyle ilgili kendini geliştiriyor
ben de kendi çapımda araştırıyorum
neresi kötü
Cocugum 4 yasinda. Bu yasimda Almanca ogreniyorum, amacim Almanya'da is bulmak. Gelecegi icin bunu yapiyorum. Artik malesef bu ulkedeki egitim sistemine inancim kalmadi. Ki kendim de universitede akademisyenim.
Oturduğum ildeki tüm özel okullar neredeyse ortaokul ve lisede Almanca dersi veriyor artık. Özelde okuduysa Almancası vardır mutlaka. Hatta devlet liseleri de seçmeli de Almanca veriyor artıkdili iyi demişsiniz de
dil dediğiniz İngilizce herhalde?
şimdi sorun şu ki henüz lisansta kıta avrupasının hemen hiç bir yerinde sadece ingilizceyle okuyamaz
hele sosyal-sanatsal bölümlerde hiç okuyamaz (bir de tıpta) hocalar okul inglizce bile olsa dersi inglizce anlatmıyor çünkü
(güya inglizce olan bir programdayım ben şu anda almanyada mesela ama çoğu hoca almanca anlatıyor)
ben ders anlatırken ingilizce anlatıyorum, genç sayılacak hoca nesli olarak çoğumuz da yabancıyız bölümde, ama öğrenciler anlamıyor ve eski hocalar buranın yerlisi.
dahası sadece inglizceyle sosyalleşemez kendi yaş grubunda (25 yaş üstü olsa bu dediğim geçerli değildi o grupta gelen yabancı çok onlarla anlaşır gider ama lisansı ülkenin dilini bilmeden okumak imkansıza yakın bir şey)
Bu durumda iskoçya irlanda ya da ingiltereye mi gidecek?
oralar ise özellikle ingilterede zibilyon tane program bulunuyordur kesin
ama pahalı bir ülke
ve sanat filan okuyan öğrencilerin profili şudur
ya ailesi zengindir, okumaya ihtiyacı yoktur, statü olsun diye okur
ya da çalışır, üstelik de senelerce başka işlerde çalışır ki alanında birşeyler yapacak duruma gelsin
bakın gazatecilik dil sosyal bilimler filan okuyan arkadaşlar da böyle
arkadaşım var sosyal bir alanda master yapıyor, %99 alanında iş bulamaz, üstelik evli, eşi de mersedeste çalışıyor bu arada. ama kendisi onun çalıştığı şehirden kabul alamadı, o yüzden başka şehirde. ve bu kız bir butikte çalışıyor. euro maaşlı kocası olması rağmen 2 ayrı ev 2 ayrı masraf, bi de tr'deki gibi gezeyim kafeydi, mafeydi dersen, yetişmiyor.
ben lisanstayken avrupada dönem dönem staj-iş vs. bulundum.
aldığım bursun yetmediği yerde çalıştım da
ancak ben tr'de de hep çalışmış bir insandım
kızınız kadar nazenin büyümüş çocukların genelde buralarda çok zorlandığını gördüm
çünkü çoğu okulda kim olursa olsun ne yaparsa yapsın geçirelim filan yok (balkan ülkeri için ayrı brir başlık açabiliriz bu konuda)
tr'de çoğu üniversite yüksek lise...hocalar da lise hocası kıvamında.
aileler çocuklarının her şeyine koşturuyor. böyle bir düzende hele hele hiç çalışmadan, hiç aileden ayrı ev geçindirmeden, hiç bütçe yönetmeden, sorumluluk almadan, kendi kararlarını vermeden avrupaya gelirse ya o bunalıma girer ya da siz para yetirştircem diye tarla marla satarsınız.
Çocuğunuza da başlatın. Ne kadar erken o kadar iyi. Buralarda çocuklar doğuştan en az 2-3 dile maruz kalıyor ve hiç takılmadan hepsini konuşuyorlar. Kendi dilini öğrenmeden başka dile maruz kalmasın diyenleri dinlemeyin. Öyle olsaydı Avrupa ülkelerindeki bütün çocuklar geç konuşurdu. Her evde en az iki dil konuşulur hatta bazen üç. Almanca masal seyrettirin. Konuşulanı görürse daha çabuk kavrar.Cocugum 4 yasinda. Bu yasimda Almanca ogreniyorum, amacim Almanya'da is bulmak. Gelecegi icin bunu yapiyorum. Artik malesef bu ulkedeki egitim sistemine inancim kalmadi. Ki kendim de universitede akademisyenim.
Resim alanında çok çok çaba sarf etmesi lazım.
Kendini kanıtlaması açısından. Bölümü yetenek ve isim gerektiriyor. Sergi açması için bile çok uzun yıllar istiyor. O yüzden çaba sarfetmeli sürekli ismini duyurmali.
Çok Almanya Fransa düşüncem yok açıkçası, daha orta halli bir ülke bakacağım ben. Bosna olabilir belki Çek Cumhuriyeti belki olabilir. Oralarda iş ilişkisi kurabileceğim yerler olduğu için. Dillerini öğrenmek çok zaman almayacaktır ben Boşnakça ve Sırpça öğrendim kısa sürede. Oğlum benden daha taze bir beyin,benden daha az zorlanır diye düşünüyorum. Verdiğiniz örnekler benim için çok değerli teşekkür ediyorumAvrupa'da özel okul yok gibi bir şey. Çoğunluk devlet okuluna gider. Liseye kadar, İngilizce eğitim veren British ve International School var ama bu okullara ülkeye geçici görevle gelmiş diplomat çocukları veya yine iş için gelmiş yabancıların çocukları gider. En son ben İsviçre'deyken British School aylık ödeme 3.500 İsviçre frangıydı. Üstelik başvuru yapıp bekliyorsun kabul etmeyebiliyorlar. Önceliği demin saydığım durumlara göre belirliyorlar.
Üniversite veya yüksek lisans için bir şey diyemem ama lise düzeyinde o ülkenin lisanını bilmesi gerek. Devlet okulu olduğu için öncelik kendi dilleri. Mesela Almanya'da Almanca bilmeden bir liseye gitmek imkansız gibi bir şey. İngilizce Fransızca'yı yabancı dil olarak öğreniyorlar ama eğitim dili Almanca. Avusturya ve İsviçre için de bu geçerli. Çok emin olmamakla birlikte Fransa'nın da böyle olduğunu biliyorum. Öğrenci vizesi için başvuru yapılınca da dil gerekliliği şartı var yanılmıyorsam.
İngiltere veya İrlanda olabilir.
Deprem bölgesinde öğretmenlik yapıp evden ayrılmamak ile yurtdışında eğitim görmek arasında hedef anlamında epeyce fark var. Bence işe önce net bi hedef koymakla başlanmalı. Tam olarak ne istediğine karar vermekle başlansa ona göre bütçe de ayrılır farzı misal İngiltere'ye sanat okuluna gidecekse şimdiden sterlin anlamında birikim yapılmaya başlaması lazım (bu ekonomide tek başına yapamaz bu noktada desteğiniz lazım) , İngilizce yeterlilik sınav skoru istiyorlar onlara hazırlanmak lazım, İngilizcesi ne seviyede belki kursa gitmesi lazım. Özel yetenek sınavları için kurslar oluyor, kuzenim aylarca gitmişti mesela. Onlara kaydolmak da gerekebilir. Yurtdışındaki okulların web sitelerine girip kabul şartlarına ve kabul dönemlerine ilişkin tek tek notlar alınabilir. Hangi kriterler eksikse okuduğu süre zarfında tamamlanabilir . Ama öte yandan diyorsa öğretmenlik yaparım burdan ayrılmam sizlerden ayrılmam böylesi daha hayırlı , o zaman çok bişey yapmasına gerek yok sanki . Merhametli, mesleğini seven, kpss de yüksek puan çeken, öğrencilerini seven bir öğretmen olsa yeter gibiher annenin en büyük derdi sanırım çocuklarının geleceğidir
şimdi artık daha da önemli
tek bir çocuğum var ve benden sonra kimseye muhtaç olmasın istiyorum
elbette ki sokakta kalmaz ,arkasında koca bir aile var ama kimse benim gibi de olmaz sanırım
zaten lisanstan sonra yurtdışına göndermeyi istiyordum ancak şimdi o kadar mutsuz ki okullar isteyen gelsin demesine rağmen okula bile gönderemiyorum
ya deprem bölgesinde bir okula başvuracağım evden ayrılmayacağım ya da yurtdışına gideceğim diyor
demem o ki özellikle avrupada yaşayan üyeler ülkelerindeki lisans eğitimi için bilgileri varsa paylaşabilir mi
sınav-giriş sistemi,ücret,masraflar,imkanlar,burslar,özellikle sanat okulları,dijital vatandaşlık gibi her yerden yapılabilecek işler için bilgi verebilecek olan var mı
orda yaşamazken direk burdan nasıl gidip başlanabilir
netten bakıyorum ama o kadar çok bilgi var ki ne doğru ne yanlış anlamıyorum
bir diğer konu çocuklarınız geleceği için eğitimden başka neler yapıyorsunuz
benim bir ölürsem alacağı emekli maaşım
yine ölürsem alacağı hayat sigortam
daha benim bile olmayan babamdan ona kalacak bir daire veya parası
20 dönümlük bir fındık arazisi var
ne yapsam yetmeyecek gibi geliyor
hayat o kadar zor ki onlar için neler yapabiliriz
şimdi sorun şu ki henüz lisansta kıta avrupasının hemen hiç bir yerinde sadece ingilizceyle okuyamaz
hele sosyal-sanatsal bölümlerde hiç okuyamaz (bir de tıpta) hocalar okul inglizce bile olsa dersi inglizce anlatmıyor çünkü