- 21 Ağustos 2015
- 31.810
- 96.564
- 598
- 37
Daha erken nasıl baslıcaktın ya dogar dogmaz mıAçılııın
En anaç olmayan üye geldi sanırım
Önden belirteyim çalışma saatim her gün öğlene kadar
Öğretmenim
Ben çocuğum 3 aylıkken işe başladım
Hiç pişman değilim
Çocuğun bi düzeni olsaydı belki daha da erken başlayabilirdim
Niye pişman değilim anlatayım
Sürekli evde ve çocukla ilgilenirken diğer insanları bilemem ama benim bazen tahammül sınırım epey düşüyor
Yarım gün işe gidince hem arkadaşlarımla sosyalleşiyorum hem çocuk dışında ni şeylere odaklanıyorum kafam dağılıyor
Eve dönünce taptaze bi insan olarak tüm gün evde olduğum zamandan daha kaliteli vakit geçiriyoruz bence.
Sürekli çocuk temelli düşünceler içinde olmak bana iyi gelmiyordu
O sebeple 3 aylıkken işe başladım ve hiç pişman değilim
İş dönüşü birbirini özleyip yumuşmanın da ayrı tadı var
Yasal süre 4 ay degil mi?2 ayda nasıl gel geri diyorlar yaİmkanım olsa kesinlikle evladıma ben bakardım. Şu an doğum iznindeyim, Haziran başında işe geri dönüCem. 2 aylık bebeği nasıl bırakıp başlıcam diye kara kahırlardayım.
Yasal iznim 2 aylıkken bitti vallaDaha erken nasıl baslıcaktın ya dogar dogmaz mı
Yargı dagıtmaya sormuyırm 3 aydan önce baslamak fantazi geldi de
Öncesi ve sonrası haklarımı, sonraya aktardım yine bile tam 4 ay olmuyor. 3 buçuk civarı.Yasal süre 4 ay degil mi?2 ayda nasıl gel geri diyorlar ya
Ben erken doğum riskinden dolayı aktaramadımÖncesi ve sonrası haklarımı, sonraya aktardım yine bile tam 4 ay olmuyor. 3 buçuk civarı.
Yani su da bi gercek ben 10 aylıkken basladım.Yasal iznim 2 aylıkken bitti valla
Devletin benden beklediği işe başlama sürem 2 aylıkken
Ha 3 aydan önce düzen oluşmuyor ona ben de katılıyorum
Çocuğun düzeninin oturması önemli bir kriter işteYani su da bi gercek ben 10 aylıkken basladım.
Benimde düzen oturmamıstı sgkklglk
Pandemi girdi falan araya hersey karıstı.
O zaman ben de bir ortaokul matematik öğretmeni olarak işin “mutfağında”olarak o çocukların bir üst eğitim seviyesindeki gözlemlerimi paylaşayım. Genelde annesi organizasyon yapanlar ya da sınıf annesi olanlar vs. İlkokulda pek bir mutlu olabilirler, annelerinin devamlı okula gelip gitmeleri onları çok sevindirebilir. Ama sorumluluk sahibi öğrenciler, bir görev verdin mi gözün arkada kalmadan güvenebileceğin öğrenciler genelde annesi çalışan çocuklar oluyor. Velisi devamlı peşinde olan öğrenciler hala bazı şeyleri anneden bekliyor. Konuyu bile annesinin çalıştırmasını bekliyorlar. Anne de bir yere kadar yetiyor ve çocuk tıkanıyor. Tabi bu benim gözlemlerime dayalı genelleme sadece istisnaları elbette var..Hayır öğretmen değilim. Ama oğlum 3.sınıfta kızımda anaokulunda. Çok fazla çocuk görüyorum doğal olarak.
Mesela veli aktivitelerinde filan ne oğlumun ne de kızımın yanında olamıyorum. Organize edenler hep ev hanımları.
Oğlum defalarca " neden onların annesi geliyor sen gelmiyorsun, izin al gel" dedi bana. İzin aldığım günler oldu ama her zaman olmuyor tabi. O anneler hep çocuklarının etrafında dönüp manevi ihtiyaçlarını karşılarken çalışan annelerin çocukları hep yalnız.
Hele bir çocuk var ki annesini 3 senedir bir defa bile görmedik. Ama çocuğun psikolojisi bozuk, kendine iğne filan batırıyor sınıfta.
Yani çalışmak zorunda olanlara elbette bir şey diyemiyorum, ben de çalışmak zorundayım. Ama zorunda olmasaydım kimseye "alın doğurduğum çocuğu siz büyütün" demezdim. Bir annenin bunu söylemesi bana inanılmaz saçma geliyor.
Ben ev ev üstüne olmaz diyenlerdenim. Ayrıca maddi anlamda ihtiyacım yokken kimsenin sırf ben sosyalleşeyim diye düzenini bozacağını sanmıyorum.Çok kücük tabi ki.. Sivil Toplum Örgütü çalışanıyım. Universiteden mezun oldum, 1 ay sonra.işe başladım burda.. dediğim gibi 11 yıl oldu. Ne yazık ki ödeneksiz izne çıkma şansım da olmadi.. Calışma saatlerimiz iyidir ama.
Yazda 08.00- 14.00, kışta 08.00-14.30., hafta sonu yok. Yaşadığım ülkede, bu kadar rahat çalışma saatleri olan sivil toplum örgütü yok.. Maaşım da eh işte.. parasında da değilim pek zaten..Kisacası İşimi kaybetmek istemedim..
Kücük oğluma şimdi annem ve kaynanam benim evimde bakıyorlar. Annem sabah gelir ben işe giderim. Gün içinde kaynanam gelir, çocuğu gezdirirler, yemek yaparlar, çamaşır asarlar falan.. ben eve gelince de evlerine giderler..
Bir düzen kurdu onlar da ben de Allah razı olsun. Ikisi de çok destek bana..
Kayınvalideniz yatılı gelse bakamaz mı? Belki annenizle, onlar da birlikte idare ederler.. anneniz de ustunuzde madem.. zaten biraz daha büyüsün, kreşe verirsiniz.. kisa bir sure idare edebilseler, siz de işinize dönebilirsiniz..
Maddiyat durumu aslında şöyle. Eşimde ben de aileden varlıklıyız. Eşim iyi bir şirkette iyi şartlarda çalışıyor. İlerde ne olur elbette bilemiyorum. Ama tabi ki para da çocuğun geleceği için çok önemli . Dediğiniz gibi gençler hiç bir şeyden geri kalmak istemiyor ve ülkenin hali de ortada
Anladım.. maddi anlamda ihtiyacınız yok ise, evinizin düzenini bozmayın tabi..Ben ev ev üstüne olmaz diyenlerdenim. Ayrıca maddi anlamda ihtiyacım yokken kimsenin sırf ben sosyalleşeyim diye düzenini bozacağını sanmıyorum.
Anne olmak çocuğu doğurmak değil, büyütmektir. Bakıcıya vereceğiniz paranın en az 3 katını kazanamayaksanız küçücük çocuğu bırakmayın kimsenin eline. Bakıcıya bütün maaşı sayıp işe gelen insanlar tanıdım, o nedenle söylüyorum. Çocuk bakmak zor geliyorsa anne olmak niye? Bunu size söylemiyorum yanlış anlamayın.
Ben çocuklarımı büyütebilmek için yarı iş, yarı evden çalisabilecegim bir iş yapıyorum. (çalışmak zorundayım) Okula bırak işe git, okuldan al eve gel günde 6 defa minibüs değiştiriyorum. Eve döndüğümde pestilim çıkıyor ama hepsine değiyor.
Çocuklar anneleriyle büyümeli.
Annem ogluma 2 sene bakti, ben calisiyordum. 2 yasindan sonra da annemin bacagi kirilinca oglumu krese verdim. Cok da mutlu buyudu. Zaten belli bir yastan sonra arkadas ariyor cocuk; anne, anneanne, buyukler yetmiyor. Cocugun kendi yasitlariyla iletisim kurmasi, sosyallesmesi, ozguven sahibi olmasi, paylasmayi ogrenmesi, hayal gucunun gelismesi ve oyun kurabilmesi icin arkadasa ihtiyaci oluyor bir sure sonra. Hep anne ile buyuyen cocuklarda sosyallesmede zorluklar, paylasim eksikligi, ozguvensizlik gorulebiliyor. Bakici ile buyuyen ya da kreste buyuyen cocuklar mutsuz buyuyor diye bir genelleme dogru degil kanımca cunku kardeslerim ve ben de dahil etrafimda bir suru calisan anne ve onlarin cocuklarina baktigimda bizimkiler mutsuz degil.Benim gözlemlediğim anneyle büyüyen çocuklar çok daha mutlu okul hayatında. İş hayatından çekilmek değil de ihtiyaç yoksa ara vermek en mantıklısı.
Kendini kurban etmek,Annem ogluma 2 sene bakti, ben calisiyordum. 2 yasindan sonra da annemin bacagi kirilinca oglumu krese verdim. Cok da mutlu buyudu. Zaten belli bir yastan sonra arkadas ariyor cocuk; anne, anneanne, buyukler yetmiyor. Cocugun kendi yasitlariyla iletisim kurmasi, sosyallesmesi, ozguven sahibi olmasi, paylasmayi ogrenmesi, hayal gucunun gelismesi ve oyun kurabilmesi icin arkadasa ihtiyaci oluyor bir sure sonra. Hep anne ile buyuyen cocuklarda sosyallesmede zorluklar, paylasim eksikligi, ozguvensizlik gorulebiliyor. Bakici ile buyuyen ya da kreste buyuyen cocuklar mutsuz buyuyor diye bir genelleme dogru degil kanımca cunku kardeslerim ve ben de dahil etrafimda bir suru calisan anne ve onlarin cocuklarina baktigimda bizimkiler mutsuz degil.
Kadinlarin evlilik ya da cocuk icin is hayatindan cekilmesini dogru bulmuyorum. Ben hem calistim, hem doktora yaptim hem de oglumu buyuttum. Insan isterse cocuk da yapabilir, kariyer de. Cocuk buna engel degil. Kadinin cocuk ve evlilik icin kendi geleceginden vazgecmesini, fedakarlik adi altinda kendini kurban etmesini, erkegin eline bakarak köle konumuna sokmasini, kendini degersizlestirmesini dogru bulmuyorum. Bu fedakarligi yapanlara kimse madalya vermiyor. Aksine degersizlesiyorsun. Ara vermeyi de dogru bulmuyorum. Ara verdikten yillar sonra is yasamina donmek kolay degil. Adapte olmak zor, ev hayatina alisan kadinin bir sure sonra is hayatiyla uyum saglamasi da zorlasabilir. Cocugun da bu duruma alismasi, bunu kabullenmesi zor olur.
Annesi çalışmayan çocuklar daha az sorumluluk sahibi olur gibi bir genellemeye hiç katılmıyorum. Çalışmak ya da çalışmamak değil, aile tutumu belirler sorumluluk sahibi olup olmamayı.O zaman ben de bir ortaokul matematik öğretmeni olarak işin “mutfağında”olarak o çocukların bir üst eğitim seviyesindeki gözlemlerimi paylaşayım. Genelde annesi organizasyon yapanlar ya da sınıf annesi olanlar vs. İlkokulda pek bir mutlu olabilirler, annelerinin devamlı okula gelip gitmeleri onları çok sevindirebilir. Ama sorumluluk sahibi öğrenciler, bir görev verdin mi gözün arkada kalmadan güvenebileceğin öğrenciler genelde annesi çalışan çocuklar oluyor. Velisi devamlı peşinde olan öğrenciler hala bazı şeyleri anneden bekliyor. Konuyu bile annesinin çalıştırmasını bekliyorlar. Anne de bir yere kadar yetiyor ve çocuk tıkanıyor. Tabi bu benim gözlemlerime dayalı genelleme sadece istisnaları elbette var..
"Çocuk anneyle büyümeli" dedim diye bi linç yemediğim kaldı. Sanki çocuğu amcaoğlu büyütmeli dedimAnahtar cümle çocuk anneyle büyümeli söylediklerinize imzamı
atarım çalısan anne çocuğu olarak söylüyorum
"Çocuk anneyle büyümeli" dedim diye bi linç yemediğim kaldı. Sanki çocuğu amcaoğlu büyütmeli dedim
Anneler ne kadar uzaklaşmış çocuk büyütme fikrinden. Ben eski nesillerde kaldım herhalde :)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?