Bu evlilik nasıl bir çıkmaz??

boşanma düşünülmüş.

?

cinsellik konusu .

şüphe

sen 2 uni düşünürken eşinin okumasına tepki göstermişsin. Çok konun var ve siz hiç anlasamiyorsunuz farkında misin ? Cinsellik önemli bir problem şüphelerin var ..eşinin ilgisizlik var...kıyafet kısıtlaması ve kıskanç olması..daha neler neler boşuna bence birbirinizi yormayın.

Eşimin okumasına tepki göstermem konusu detaylı okursanız , evlendik o bana okul yazacağını hiç danışmadan gitti bölüm tercih etti. Ben artık onun hayat arkadaşıyım insan böyle böyle düşünüyorum ne dersin diye fikir sormaz mı?
Ayrıca açık öğretim olsa karışmam, ama ara ara gidip kaldığı, örgün bir okul..
Ben okul düşünmüyordum, sadece KPSS hazırlanıyordum,ama onun bu takmaz tavırlarından sonra dedim o da anlasın nasıl oluyor.. ve buna karar verdim..
 
O hiç bir şeyin farkında değil, onun gözünde tek benim hatalı.. her şeyin böyle olmasının tek sebebi benim..
bir gün hatasını anladığında o zaman yanında olur muyum bilmiyorum ama.. bu kadar kötü bir insan değilim ya, ona yanıyorum..
Şu eve şu kapıdan mutlu güle oynaya çıkıp öyle girmeyi hak etmeyecek bir insan değilim..

Kimse böyle bir tavrı haketmez ki.
Yani dışarda sokakta,avmde vs. eşine bağırmak ne demek.
Yani dışarda öyle insanlar görünce içten içe kınıyosun zaten.
Bi sorun varsa evinde hallet diyorsun.
Dediğiniz gibi eşinizin bir an evvel gözlerini açması lazım.
Yaptığı şey bencillikten başka bir şey değil.
 
kıskanıyordur dini bahane etmiştir belki evlendikten sonra seni daha çok sahiplenmek adına kıskanıyor olabilirmi

Olabilir bilmiyorum ..
Ama şöyle düşünün ben mi anormalim, size bir şeyi biri kırk kere şöyle yapma böyle yap diye ikaz etse etse inadına onun dediğinin tersini yapmak istemez misiniz.. ben 26 yaşında bir insanım, ben neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilebilecek kavrayabilecek yaştayım..çocuk gibi devamlı uyarmak, ve bunun sonucunda büyük kavgalar çıkarmak neden..
 
Kaçıncı konu açışım, ve acaba kaç konu daha açacağım eşim olacak insan ile ilgili..
Dertleşeceğim, daha doğrusu dertleşecek kadar samimi bulduğum pek bir arkadaşım yok..
Onun İçin ilk fırsatta buraya koşup sizlerin yorumuna ihtiyaç duyuyorum..
Şimdiden hakkınızı helal edin.

Eşimin geçen haftadan bana bir sinema sözü vardı, ve bugün iş yoğunluğundan saat 3 e kadar çalıştı, daha sonra ise sinemaya gitmek istediğimi söyledim, anlaştık..
Gelmeden yarım saat önce bana ; geliyorum diye mesaj attı, hazırlanmaya başladım ben.. 20 dk kadar sonrası aradı ve arabanın bozulduğunu babasıyla birlikte tamire götürdüğünü,yarın çıkacağını söyledi..
Tamam dedim kapattık,bi 15 dk sonra ben tekrar aradım ve, hava çok güzel birlikte dışarı çıkalım, araba olması şart değil dedim.. ve tamam dedi 1 saat kadar sonra geldi..

Bir sözümle içinde birliktirdiği o kadar çok şeyi kustu ki; ne eş olamayışım kaldı (gezmek istemem zor gününde yanında olmamammış) ne anlayışsızlığım kaldı, ne gezme merakım, ne para harcama isteğim...
O bunları söylerken yapıma o kadar ters olmasına rağmen konu değişsin diye esprili, şakaya vurur cinsten konuştum.. ama hala devam..
Ve yine hata üstüne hata ekleyerek gitmiyorum demedim, ve evden çıktık..
Tabi bu arada kıyafetime laf etmeyi ihmal etmedi.. ( her zamanki gibi)
Yola çıktık, koluma gir dedi, ben kola girmeyi değil el ele tutuşması seviyorum dedim. Çocuk gibi ben 25-26 yaşında adamım el ele mi tutuşulur diye azarlar gibi konuştu..(oysa ben eşimle 70 yaşında da el ele tutuşmak isterim, bu hakkım değil mi :KK43: )

Yolda giderken konu bu defa araba mevzusundan
çıkıp, benim kıyafetime ve daha sonra 2 senelik evliliğe rağmen çocuğumuz olmayışına geldi..
(Her şeyi ayrıntılı yazayım ona göre yorum yapın kızlar.. bu adamla ben 6 yıldır tanışıyorum, 1.5 seneyi aşkındır evlilik ,öncesi sevgililik dönemi..
Ve bana o sevgililik döneminde 1defa neden bunu giydin diyemeyen biri.. çünkü biliyor ki şu evleneli yaptığımız kıyafet kavgasının sadece 1 ini başlatsa biz bugün bu durumda olmayacaktık,onun yanında olmayacağımı çok iyi biliyordu.. )

Şimdi ne giydiğinin bilgisini vereyim; altıma likralı pantolon tarzı füme rengi bir tayt, üzerine krem beyaz arası şifon bir bluz, ve üstüne de mevsimlik diz kapaklarıma kadar trençkot..
Ne olur söyleyin, absürt olan ne var, ben aklımı oynatacağım artık..
Şu bacaklarını kapat, önünü bağla, şu giydiğine bak , tüm vücut hatların ortada..
Arkam tamamen kapalı, önümse hava sıcak olmasına rağmen onu giydim ve sadece ipi bağlı değil..
Avm yi de yediğim yemeği de kuzenimin düğünü için alacağım bir gömleği de burnumdan getirdi..

Ne o benim elimi tuttu, ne ben onun..
En sonunda artık dayanamayıp, normal ses tonuyla seninle arkadaş gibi gezmek istemiyorum dedim.. elimi sertçe tutup ben mi tutacam, ben mi senin peşinden koşacam,lan bunları kadınlar yapıyor diye avm de yüksek ses tonuyla konuşmaya başladı..
O an göz yaşlarımın içime aktığını öyle bir hissettim ki, bir zamanlar gözümün içine bakan beni kırmaktan korkan insanın bu denli değiştiğini görmek öyle bir koydu ki kalbime..

Tamam dedim eve gidelim, derdin ne senin dedim, derdin ne , neyin hıncını benden çıkarıyorsun..
Başladı yine kıyafetimden, arabası bozulmuş anlayışsızlığımdan...
Şu evlilik öncesi dedim bir kere etseydin ya şu kıyafet kavgasını benimle , napardın dedi ayrılır mıydın dedi.
Üstünde montu vardı, elini tutup sarılıp öptüğün birinden ayrılıp başkasına gitmek ( o sırada montunu çıkarıp yere attı ) kıyafet değiştirmek mi dedi, ben en çok senin peşinden bu yüzden koştum dedi..
Güya kendinin çok namuslu olduğundan bahsediyor..
Ben Amerika’da ,İngiltere’de vs yaşamıyorum , ben müslümanım dedi, elhamdulillah ben de müslümanım sen benim dinimi sorgulayamazsın dedim..
Senin dinin böyle giymeyi emretmiyor dedi..Sokak ortasında oluyor bu tartışmalar, daha sonra toplu taşımaya binip eve geldik, o salonda ben yatak odasındayım..
Kendisine dedim, her yeni gün beni öyle hayal kırıklıklarına uğratıyorsun ki , artık uğratacağın bir hayal kırıklığı kalmadı dedim, seninle olan evliliğin ne düzeleceğine , ne de iyi bir şeyler olacağına , hiçbir şeye inancım kalmadı dedim.
Şu evden mutlu çıkarıp ta mutlu döndürdüğün günler şu 1.5 yılda bir elin parmağını geçmez, söylesene hepsinde mi ben hatalıydım dedim tek kelime daha etmedim..

Ne olur bana deyin, en ince ayrıntısına varana kadar her şeyi anlattım .. ben ne yapayım??
Bu konunda sana hak verdim,görüyorum 60 70 yaşında insanlar bile elele geziyor,ve bunu öyle doğal bir tatlılıkla yapıyor ki,asıl onlar yapmasa yadırganmaz,çünki alışmamışlar deriz.Dedemin babaanneme söylediği tatlı sözler hala aklımda,"hanım,benim canım,sen istersin de almazmıyım, ama dur şu borcumu vereyim ,feda olsun sana o güzel elbiseler"
Belki alabildi,belki alamadı bilmiyorum,ama usulunce söylemeyi bilirdi.
Şimdi"25 26 yaşında koca adamım"
Vay be,Y kromozomları mı bozulacakmış beyzadenin:KK11:
 
Fikrinize saygı duyarım..
Ama bugünkü mevzu başından beri olan bir konu..
evet bugün olan mevzu bu tepkilerinde haklisin.. ama diğer konulara bakınca adamda birikmis ve patlama noktasi olmuş gibi ..Genel olarak zit karaktersiniz belki de ...cidden anlasamiyorsunuz .Düzen oturtmadan bebek kesinlikle düşünme.
 
Hatanın en büyüğü sende sana evde o kadar laf eden adamla dışarı çıkıp onun ödediği yemeği falan yemek bilemiyorum hiç yapamıyacağım şeyler

İştee...
Benim yapıma da çok ters, zaten belirttim.. fakat 2 gün sonra kuzenimin düğünü var ve babam yurt dışında çalışıyor bir süredir, o izne geldi ve izni onun burnundan getirmemek için uzatmak istemedim.. onu gideceği yere gözü arkada göndermek istemedim.. kendimden feda ettim, gururumdan feda ettim..
 
evet bugün olan mevzu bu tepkilerinde haklisin.. ama diğer konulara bakınca adamda birikmis ve patlama noktasi olmuş gibi ..Genel olarak zit karaktersiniz belki de ...cidden anlasamiyorsunuz .Düzen oturtmadan bebek kesinlikle düşünme.

Hepsinde tabiki haklı olduğumu düşünmüyorum..
ama her şey güzel giderken birden, bu kadar büyük huysuzluğu, bu kadar kötü hakaretleri içerecek birşey evlendik evleneli hiç yapmadım..
Pişman olduğum demeseydim keşke, orda öyle yapmasaydım dediğim birkaç şey dışında o da beni çok kırdı..
Buraya açtığım her konumu kalbim kırık, içim buruk bir şekilde açtım..Tek kırılan o değildi..
 
Gezmek için araba şart değil.
Burada saçmalamış.
Kıyafetine evlenmeden önce bir şey dememiş şimdi sorun çıkararak
yine saçmalamış.

Karşılıklı olarak birbirinizden razı olmadığınız pek çok konu var.
Nasıl olacak bilemedim..

O bu hır gür içinde mutlu muymuş?

Ben gidebileceğim her yere giderim toplu taşımayla, beni prenses gibi arabayla gezdireceksin diye bir düşüncem hiç olmadı, olamaz da..
Zaten bana başta , canım böyle böyle araba bozuk Canım sıkıldı ( Can sıkılacak bir şey de yok ama ) ya da çalıştım, Yorgun’um başka gün gitsek ? Dese ..
İnanın tamam olur derdim..
Tamam deyip, razı olup ta eve gelip eş olamayışımdan, yanında olamayışımdan, gezme hevesimden ve aklıma gelmeyen başka şeylerden kin öfke kusmak nedir..
Bunu hak edecek kadar ne yaptım, ne dedim..
Bu aralar haftada bir bana karşı öfke kusmalarını çekiyorum , kendisine de söyledim ben nereye kadar çekeceğim diye.. bilmiyorum..
 
Canım eski konularına göz attım da eşin yıllarca sevilmediğini bile bile seni sevmiş çabalamış ve artık evli ve belki hala senin sevgini hissetmediği için bu hale gelmiş olabilir mi? Birazda sen çabala. Daha önceki konularında da gezmeye gitmiyoruz diye yakınmışsın evde de çok güzel vakit geçirebilirsiniz. Bence artık eşini sevmeye başladıysan sevgini gösterme ve şımartma vakti sende. Ama bir iki gün değil o yıllarca gösterdi sen onu sevmeden sende ona aylarca göstermelisin. Sonra yine durum değerlendirmesi yaparsın. Evet kıyafetlerine karışması sana bağırması doğru değil. Ama empati yap biraz bu adam da seni yıllarca karşılıksız sevdi.
 
Hepsinde tabiki haklı olduğumu düşünmüyorum..
ama her şey güzel giderken birden, bu kadar büyük huysuzluğu, bu kadar kötü hakaretleri içerecek birşey evlendik evleneli hiç yapmadım..
Pişman olduğum demeseydim keşke, orda öyle yapmasaydım dediğim birkaç şey dışında o da beni çok kırdı..
Buraya açtığım her konumu kalbim kırık, içim buruk bir şekilde açtım..Tek kırılan o değildi..
sadece sende sorun var demiyorum zaten .Sürekli tartışma hali var çok çabuk tuketeceksiniz birbirinizi ...Bu sorunları çözmeniz gerekiyor zaman geçtikçe tahammül azalacak sorunlar artarak devam edecek.
 
Uzun sure sevgili oldunuz diye herseyiyle taniyamiyorsunuz bir insani malesef.. Artik eld ettim,istedigimi yaparim kafasinda adamlardanmis esiniz,cok yazik. Cocuk da yok,bu da iyi bir isaret bence. Bunca mutsuzluga bu yasinizda katlanmayin, ayrilin derim ben
 
Ben gidebileceğim her yere giderim toplu taşımayla, beni prenses gibi arabayla gezdireceksin diye bir düşüncem hiç olmadı, olamaz da..
Zaten bana başta , canım böyle böyle araba bozuk Canım sıkıldı ( Can sıkılacak bir şey de yok ama ) ya da çalıştım, Yorgun’um başka gün gitsek ? Dese ..
İnanın tamam olur derdim..
Tamam deyip, razı olup ta eve gelip eş olamayışımdan, yanında olamayışımdan, gezme hevesimden ve aklıma gelmeyen başka şeylerden kin öfke kusmak nedir..
Bunu hak edecek kadar ne yaptım, ne dedim..
Bu aralar haftada bir bana karşı öfke kusmalarını çekiyorum , kendisine de söyledim ben nereye kadar çekeceğim diye.. bilmiyorum..

Şimdi ben şunu anlamıyorum anladığım kadarıyla boşanmaya da yanaşmıyor kendisi,
güzel geçinmeye de..

Seni genelde adım atmayıp adım bekleyen kişi olarak görürdüm bu konuda gayet doğru davranmışsın.
Baştan sona eşin hatalı.

Gıcık oluyorum hiç bir yola gelmeyen bu tiplere de..
Benim eşimde de aynısı var boşanmaya yanaşmıyor, gönlüme göre koca olmaya da
pek gayret ettiği söylenemez.
Hır gür bile olsa benimle yaşamaya da razıymış.
Deli mi ne bunlar? :S
 
Canım eski konularına göz attım da eşin yıllarca sevilmediğini bile bile seni sevmiş çabalamış ve artık evli ve belki hala senin sevgini hissetmediği için bu hale gelmiş olabilir mi? Birazda sen çabala. Daha önceki konularında da gezmeye gitmiyoruz diye yakınmışsın evde de çok güzel vakit geçirebilirsiniz. Bence artık eşini sevmeye başladıysan sevgini gösterme ve şımartma vakti sende. Ama bir iki gün değil o yıllarca gösterdi sen onu sevmeden sende ona aylarca göstermelisin. Sonra yine durum değerlendirmesi yaparsın. Evet kıyafetlerine karışması sana bağırması doğru değil. Ama empati yap biraz bu adam da seni yıllarca karşılıksız sevdi.

Dediğiniz gibi , ama ben kendisini 6-7 aydır sevmeye başladım, ve kendisine bunu söyledim, gösteriyordum da..
Onunla daha çok konuşmaya, ona sarılıp öpmeye, ona beklemediği zamanlarda güzel Mesajlar yazmaya, ve daha uyumlu,ılımlı davranmaya zaten başladım..
Ama ufacık bir şeyden bana bunca hakaret kötü söz, eş olamayışım( en çok ta bu kırdı) vs sözlerinden sonra araya bu kadar soğukluk sokmuşken ben ne kadar çabalayabilirim..
Ben onu evlendik evleneli kırmışımdır, ama o beni bugün çokça kırdı..
sevgililik döneminde kırsa idi bu kadar üremezdi beni, çünkü onu seviyorum ve belli bir değeri var,artık eşim ve şu noktada en ufak bir sözü büyük bir yıkıma yol açıyor kalbimde..
 
Uzun sure sevgili oldunuz diye herseyiyle taniyamiyorsunuz bir insani malesef.. Artik eld ettim,istedigimi yaparim kafasinda adamlardanmis esiniz,cok yazik. Cocuk da yok,bu da iyi bir isaret bence. Bunca mutsuzluga bu yasinizda katlanmayin, ayrilin derim ben

Bu mesajınızdan sonra nedense gözlerimden yaşlar boşaldı birden.. gerçeklerle yüzleşmek acıttı canımı sanırım, olmayacağını bile bile yine de oldurmaya çalışmalarım, ve bu mesajla bu gerçekle yüzleşmem yaktı canımı:KK43:
 
Şimdi ben şunu anlamıyorum anladığım kadarıyla boşanmaya da yanaşmıyor kendisi,
güzel geçinmeye de..

Seni genelde adım atmayıp adım bekleyen kişi olarak görürdüm bu konuda gayet doğru davranmışsın.
Baştan sona eşin hatalı.

Gıcık oluyorum hiç bir yola gelmeyen bu tiplere de..
Benim eşimde de aynısı var boşanmaya yanaşmıyor, gönlüme göre koca olmaya da
pek gayret ettiği söylenemez.
Hır gür bile olsa benimle yaşamaya da razıymış.
Deli mi ne bunlar? :S

Önceden atarlı davrandığım konularım oldu, ama şu son 6-7 aydır eşimi sevmeye başlayalı daha yumuşak başlı , daha anlayışlı, kavga etmekten korkan, ve kavgaya mahal vermemeye çalışan biri olmaya başladım..
Ama gelinen nokta bu..

Boşanma mevzusu ise, en son konularımda var. Haziran ayında falan bir boşanma aşamsına girildi, 1 ay ailemde kaldım falan sonradan ara bulundu devam ettik, ve kendime söz verdim..
Boşanma lafını anmayacağım diye ve anmıyorum da Haziran dan beri 1 kez ağzıma almadım..

Bıgün kendisine niyetini sordum derdin nedir , ne istiyor da söylemiyorsun diye( çünkü bir kıyafet yüzünden eşini bu kadar kıramaz insan) .. boşanmak gibi bir fikri mi var diye o bir şey demedi, ben de irdelemedim..
 
X