Biz öğretmenler,kötü insanlar değiliz...Ama çok yoruyorlar..

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Benim lisedeki Türkçe öğretmenim annemin babamın ve amcaminda öğretmeniydi. O kadar yaşlıydi bence bunama vardı. Derste gelip kendi aile hayatını anlatıp çıkardı. Lisede başka bi öğretmenim derste bugün konumuz anı diyip askerlik anılarını anlatırdı, bugün konumuz gazete yazısi diyip gazete okurdu. Ortaokulda ki başka bı Türkçe öğretmenim ki o sene sbsye girdik konuları öğrenmemiz gerekiyordu, dil bilgisi konuları için '' ayy bugün canım hiç ders anlatmak istemiyo ama bı ara anlaticam'' diye diye zerre konu anlatmadan dersi boş etkinliklerle bitirdi böyle yapa yapa dönem bitti biz konuları göremeden, maddi durumu olan dershaneye gidiyodu, dönem bitti. Ders zaten kırk dk geliyodu bı saat sınıf defterini dolduruyodu, aheste aheste ilaç iciyodu bı ogrenciye kendine kantinden kahvaltı aldiriyodu, öylede böylede diyene kadar ders zaten 40dk bitiyo hemen. Sözün özü kendini yırtarcasına çalışan öğretmenlerde var onlara asla lafim yok ama devlet öğretmenliği işleri boşalmak için o kadar uygun bı ortam ki, o kadar dersleri boslayan derste sadece SOHBET edip zırnık ders işlemeyen hoca gördüm ki.
Ay haram olsun öylelerine aldıkları maaşlar, hangi meslekte olursa olsun.
 
İnsanları memnun etmek o kadar zor ki..Hoş öyle de bir niyetim yok ama,en azından bir teşekkür beklerken herkesin olumsuzu görmesi,yargılaması,iğneyi kendine batırmadan çuvaldızı başkasına batırması..Buna rağmen bu insanları anlamak için uğraşmam..
İlkokulda öğretmenim..Velilerin dertleri bitmiyor..Takmamak için uğraşsam da sabahlara kadar uyuyamıyorum bu tavırlar yüzünden..Sanki bu kadar sene onlar okumuşlar, her şeyi onlar biliyorlar gibi tavır içindeler..O da yetmezmiş gibi çocuklar arasındaki ilişkileri abartıp beni sıkıştırmaları yok mu..Bizim zamanımızda öğretmenin numarası ne gezerdi biz de..Şimdi bütün velilerle akraba olduk nerdeyse..Ne özel hayatımız kaldı,ne mesafemiz..Biz koymaya çalışsak da olmuyor..
Mesela sınıf düzenini bozan çocuklar var..Bunlar için ödül ve ceza yöntemini uyguluyorum..Öyle böyle yaramaz değiller..Çok afedersiniz başka sınıfın öğretmenine ana bacı düz gitti bir tanesi..Detayları anlatıp değerli vaktinizi almayacağım.Bir hafta gözlem yaptım.Her gün bir kişi başkanlık yapıyor.(Tek bir kişiye vermiyorum bu görevi,çünkü başkanın velisini topa tutuyorlar sonra..) Her günün başkanından durum bilgisi alıyorum.Bu çocukları da onların söylemesine gerek kalmadan zaten tanıdığım için ceza vermeye karar verdim.Psikolojide ikinci tür ceza yöntemi var.Sevdiği şeylerden mahrum bırakma yöntemi..Cuma günü beden eğitimi dersine çıkmayacaklarını ,hataları üzerinde düşünmeler gerektiğini söyledim..
Beni mesaj yağmuruna tutmuşlar.”Hocam,başkan hep benim çocuğumu yazmış,benim çocuğum aslında böyle yapmamış,ağlıyor sabahtan beri,hasta olacak,psikolojisi bozulacak.Siz hep ceza veriyorsunuz.A öğrencisi de böyle yapmış.B öğrencisi benim çocuğuma bunu demiş vs.”Ay sabaha kadar beni topa tutmuşlar.İlk iki ders İngilizce olduğu için biraz geç gittiğim günde okula gelmişler.Herkese beni sormuşlar..
.Bunda takacak ne var diye düşünebilirsiniz.Bunun gibi her hafa yüzlerce olay yaşıyorum..Bir tanesi de iki hafta öncenin vukuatını anlatıyor.Oğluyla arkadaşı yaramazlık yapmış.Ben o çocuğa değil sadece oğluna kızmışım..
Yine bir gün genel değerlendirme sınavı yaptım.İki kişi sınıfta en yüksek doğruyu yaptı.Sonuçları gruptan paylaşıyorum.Biri yazmış,benim kızımın doğrusu daha fazla,o öğrenciyi siz bir fazla göstermişsiniz.Ben saydım.E ben bu çocukları tebrik etmişim,ödüllendireceğimi söylemişim.”Kızım sen bir tane eksik yapmışsın aslında,ödül hakkını kaybettin deyip ,hevesini mi kırayım.”
“Hocam siz Ayşe’ yi kaldırmamışsınız.Parmak kaldırmış.Benim kızım çok üzülüyor..”
“Hocam yılbaşı etkinliği yapılacaksa ben çocuğu göndermeyeceğim,günah..”
“Hocam,benim çocuğumun dersleri biye kötü?”
“Benim çocuğum öyle şey yapmaz,siz benim çocuğumu sevmiyorsunuz.”
“Benim çocuğum terliyor çok koşmasın..”
“O çocuk benim çocuğumla oturmasın..”
“Benim çocuğum beslenmesini bitirmiyor.”
“Çocuğum teneffüste düşmüş,kim düşürmüş?”
“Ödevler çok,”
Bu arada bu sebeplerle Cimer şikayet olayları..
Yoruldum arkadaşlar yaa..Bu velilere biri dur desin..
Bu arada okulun karşısındaki kırtasiyelerden biri de esnafluğını beğenmeyip ordan alışveriş yapmadığımız için veliler dolduruşa getirip üzerimize salıyor.Bir kaç tane arkadaşın gizlice numarasını alıp onlara ağza alınmayacak laflar etmiş.Dolandırıcıkla suçlamış..Kaynak kitap aldırmak yasak ama bizler velilerin talepleri ve meb kitaplarının yetersiz kalması üzerine mecbur aldırdığımız için adamı şikayet de edemiyoruz..
öğretmenlerin çok üzerne geliniyor..Bırakın bizi işimizi yapalım...Bizler dolandırıcı değiliz,çocuğunuzun istikbali ve vatana millete hayırlı olmasından başka bir kaygımız yok,diye bağırmak ..Haykırmak istiyorum..
Konu eski ama yasanilanlar o kadar benzerki yazmadan duramadim.Ben de sinif ogretmeniyim,aynilarini hatta daha fazlalarina maruz kaliyorum.Teneffuste bir cocuk kendi cocugunun kolunu isirdi diye,veli ustume yurudu,neden o cocugu bulup ceza vermemisim.Ah ah cocuklara laf anlatmak cok daha kolay.
 
Yoo çocuk hiçbir şeye engel olmuyor. Yaramazligi kendisine. Onun yanında ondan özenip yapmaya çalışıyor hatta. Çalışkan çocuk kimin yanında olsa çalışkan,sakin ve uslu. Öbür çocuk başkasının yanında kudurup ders düzenini bozuyor. Hepsini geçtim ben sınıf düzeni için öyle uygun gördüm. Sınıf öğretmeni olan benim sınıfı yonetende benim en iyisini ben bilirim veli değil.
Bencede dogru olani yapmissiniz, ben de oyle yapiyorum,hatta kizlar daha uysal olduklari icin bir kiz bir erkek oturtuyorum.Okul muduru dahil kimse ogretmenin sinif duzenine karisamaz.Ancak cocugun ozel bir durumu varsa(gorme,duyma gibi) one oturtulur,onun disinda ogretmen nasil uygun gorursr oyle olur.
 
Katılmıyorum. Yaramaz çocuğu kimin yanına oturtsan onu rahatsız ediyor.zaten eğitim sistemimiz berbat. Aile desteğiyle doğru dürüst okuyacak çocuk sayısı az. Bir de sınıf düzeni için o öğrenciler kurban edilemezler. Çalışkan çocuk beraber ders çalışabileceği mantıklı faydalı sohbet edebileceği arkadaşı hakeder.
O zaman sinifi caliskanlar tembeller diye ayiralim,ya da akillilar yaramazlar diye.Biz cocukken eski tip ogretmenler yaparlardi bunu.Hic bir pedegojik formasyon almis uzman veya ogretmen bunu yapmaz,siniflarimizda kaynastirma ogrencileri de var,sinif bir butundur.Uslu ogrenci de haylaz cocugu tolere etmeyi ogrenecek,bu ona bir sey katar ondan bir sey goturmez emin olun.
 
O zaman sinifi caliskanlar tembeller diye ayiralim,ya da akillilar yaramazlar diye.Biz cocukken eski tip ogretmenler yaparlardi bunu.Hic bir pedegojik formasyon almis uzman veya ogretmen bunu yapmaz,siniflarimizda kaynastirma ogrencileri de var,sinif bir butundur.Uslu ogrenci de haylaz cocugu tolere etmeyi ogrenecek,bu ona bir sey katar ondan bir sey goturmez emin olun.
Ben gene katılmıyorum. Sınıfların düzeyi düşük oluyor çalışkan çocuklara yazık oluyor. İlkokulda dediğiniz olabilir. Ama 5. Sınıftan itibaren sınavla ayrılmalılar. Bizim zamanımızda öyleydi . Mecbur muyuz liseye kadar başarısız davranış bozukluğu olan ders işletmeyen öğretmenlerin de bıkıp ortama uyum sağladığı sınıflarda okullarda evlatlarımızı okutmaya. Okulumuz öyle vasattı ki kendi öğretmenlerimiz çocuklarını başka okullarda okutuyordu. Kendileri söylüyordu müdür dahil.bencil olmak zorundayız hanımefendi ekmek aslanın ağzında. Çalışkan Zeki çocuklarımızı elbette o ortamlardan kurtaracağız.
 
Öğretmenleri çok seven üyelerdenim annem öğretmendi kendim 4 yıl yaptım. Ama gözlemim şudur herkes en çok kendi çocuğunu düşünür. Öğretmenler de öyledir. Öğretmenler odasında konu hep kendi çocuklarıdır. E Veli olarak bizlerde elbette önce benim çocuğum diyeceğiz .en iyi eğitimi isteyeceğiz. Tembel davranış bozukluğu olan zarar veren herşeye bir çocukla çocuğumu hiç Yanyana oturtmadım. Şu anki durumuna bakınca oturanların durumuna da bakınca iyi ki diyorum.
 
Ben gene katılmıyorum. Sınıfların düzeyi düşük oluyor çalışkan çocuklara yazık oluyor. İlkokulda dediğiniz olabilir. Ama 5. Sınıftan itibaren sınavla ayrılmalılar. Bizim zamanımızda öyleydi . Mecbur muyuz liseye kadar başarısız davranış bozukluğu olan ders işletmeyen öğretmenlerin de bıkıp ortama uyum sağladığı sınıflarda okullarda evlatlarımızı okutmaya. Okulumuz öyle vasattı ki kendi öğretmenlerimiz çocuklarını başka okullarda okutuyordu. Kendileri söylüyordu müdür dahil.bencil olmak zorundayız hanımefendi ekmek aslanın ağzında. Çalışkan Zeki çocuklarımızı elbette o ortamlardan kurtaracağız.
Orta okulda sinif belirleme var diye biliyorum,fakat ilkokulda bu mumkun degil.Zira hareketli ve haylaz ogrencileri bir araya topladiginiz zaman emin olun hic ders islenmiyor.Bu da tum sinifin zararina oluyor.Ustelik bir veli yer degistirme talebinde bulundu mu bunun sonu da olmuyor.
- Cocugumu suriyeli cocukla oturtmayin.
-Cocugumu erkeklerle oturtmayin.
- Cocugum x 'i cok seviyor onunla otursun.
-Cocugumu arkada oturmayin,one alin bla bla bla

Siniflarda muhakkak kaynastirma ogrencileri oluyor,aslinda kaynasan o ogrenciler degil,onun disinda kalanlar icin bu kaynastirma aliniyor.O cocuklari kabullenme,empati kurma,onlarla basa cikma ve birlikte yasamanin kolay yollarini aramak gibi cok kiymetli kazanimlar elde ediyorlar.

Emin olun cocuklar bizlerden daha zekiler,onlar daha kolay basa cikabiliyorlar boyle hareketli cocuklarla.Caliskan uslu bir ogrenciyi veliden once biz kaybetmek istemetoz,boyle bir risk gordugumuz zaman tekrar yerini degistiririz, 12 yillik meslek hayatimda da hic karsilasmadim,o haylaz cocuklar pasa pasa dize geliyor belli bir sure sonra.
 
Orta okulda sinif belirleme var diye biliyorum,fakat ilkokulda bu mumkun degil.Zira hareketli ve haylaz ogrencileri bir araya topladiginiz zaman emin olun hic ders islenmiyor.Bu da tum sinifin zararina oluyor.Ustelik bir veli yer degistirme talebinde bulundu mu bunun sonu da olmuyor.
- Cocugumu suriyeli cocukla oturtmayin.
-Cocugumu erkeklerle oturtmayin.
- Cocugum x 'i cok seviyor onunla otursun.
-Cocugumu arkada oturmayin,one alin bla bla bla

Siniflarda muhakkak kaynastirma ogrencileri oluyor,aslinda kaynasan o ogrenciler degil,onun disinda kalanlar icin bu kaynastirma aliniyor.O cocuklari kabullenme,empati kurma,onlarla basa cikma ve birlikte yasamanin kolay yollarini aramak gibi cok kiymetli kazanimlar elde ediyorlar.

Emin olun cocuklar bizlerden daha zekiler,onlar daha kolay basa cikabiliyorlar boyle hareketli cocuklarla.Caliskan uslu bir ogrenciyi veliden once biz kaybetmek istemetoz,boyle bir risk gordugumuz zaman tekrar yerini degistiririz, 12 yillik meslek hayatimda da hic karsilasmadim,o haylaz cocuklar pasa pasa dize geliyor belli bir sure sonra.
Muhakkak siz de tecrübelerinizi yazıyorsunuz burada haklısınızdır da. Ama ben görmedim 6 yıldır o çocukların düzeldiğini. Daha da beter oldular hatta okul değiştirmek zorunda kaldık. Dersler 20 dakika dur sus la geçiyordu. Öğretmenlerin yaptırım Hakları kaldı mı eskisi gibi? Evde çocuğunu azarlar döver Veli ama öğretmen uyarsa sesini yükseltse hop cimere yazarlar m. Eğitime glderler. Öğretmenle tartışırlar.Bundan bıkan öğretmenler de haklı olarak umursamaz olmuşlar yıllar içinde. Öğretmenleri suçlamıyorum. Zeki geleceği parlak denilen çocukların velileri olarak mecbur çocuğu koruyoruz hakkını savunuyoruz diyorum. Çoğunluk davranış bozukluğu olan çocuksa 3 5 zeki terbiyeli çocuk arada harcanıyor. Benim çocuk 1. İdi 100 dü hep ing cesi. Koleje gidince niye 40 oldu? Sınıf düzeyine uygun basit soruluyordu sınavlarda da ondan. Çok vasat okullar var ülkemizde hocam. Keşke olmasa ama var.
 
Bir öğretmen olarak neler yaşadığınızı çok iyi anlıyorum. Hastalık dönemi gece 12 de velinin aradığunı açmadığımda mesaj attığını bilirim. Telefonunuz sizin özel hattınız. Sadece sınıf annesine verin. Duyuruları da ona atın o atsın. Artık okul açık. Çok önemli bir iş var ise buyursun okula gelsin. Sorunlarınız çözülmese de az iner. Sabır diliyorum.
 
Doğuda görev yaptığımız yıllarda bir veli okula gelip “Benim bu okulda çocuğum var mı” demişti 😂
O kadar çok çocukları var ve o kadar ilgisizler ki hangi çocuğu nerde haberi yok 🙈
Hocam 10 tane çocuk var hangisini takip edeyim diyor bir de 🙈
Geçen sene anaokulundan çocugunu okuldan almayı unutan veli biliyorum 😂😀Cidden çogu Allah'a emanet
 
İnsanları memnun etmek o kadar zor ki..Hoş öyle de bir niyetim yok ama,en azından bir teşekkür beklerken herkesin olumsuzu görmesi,yargılaması,iğneyi kendine batırmadan çuvaldızı başkasına batırması..Buna rağmen bu insanları anlamak için uğraşmam..
İlkokulda öğretmenim..Velilerin dertleri bitmiyor..Takmamak için uğraşsam da sabahlara kadar uyuyamıyorum bu tavırlar yüzünden..Sanki bu kadar sene onlar okumuşlar, her şeyi onlar biliyorlar gibi tavır içindeler..O da yetmezmiş gibi çocuklar arasındaki ilişkileri abartıp beni sıkıştırmaları yok mu..Bizim zamanımızda öğretmenin numarası ne gezerdi biz de..Şimdi bütün velilerle akraba olduk nerdeyse..Ne özel hayatımız kaldı,ne mesafemiz..Biz koymaya çalışsak da olmuyor..
Mesela sınıf düzenini bozan çocuklar var..Bunlar için ödül ve ceza yöntemini uyguluyorum..Öyle böyle yaramaz değiller..Çok afedersiniz başka sınıfın öğretmenine ana bacı düz gitti bir tanesi..Detayları anlatıp değerli vaktinizi almayacağım.Bir hafta gözlem yaptım.Her gün bir kişi başkanlık yapıyor.(Tek bir kişiye vermiyorum bu görevi,çünkü başkanın velisini topa tutuyorlar sonra..) Her günün başkanından durum bilgisi alıyorum.Bu çocukları da onların söylemesine gerek kalmadan zaten tanıdığım için ceza vermeye karar verdim.Psikolojide ikinci tür ceza yöntemi var.Sevdiği şeylerden mahrum bırakma yöntemi..Cuma günü beden eğitimi dersine çıkmayacaklarını ,hataları üzerinde düşünmeler gerektiğini söyledim..
Beni mesaj yağmuruna tutmuşlar.”Hocam,başkan hep benim çocuğumu yazmış,benim çocuğum aslında böyle yapmamış,ağlıyor sabahtan beri,hasta olacak,psikolojisi bozulacak.Siz hep ceza veriyorsunuz.A öğrencisi de böyle yapmış.B öğrencisi benim çocuğuma bunu demiş vs.”Ay sabaha kadar beni topa tutmuşlar.İlk iki ders İngilizce olduğu için biraz geç gittiğim günde okula gelmişler.Herkese beni sormuşlar..
.Bunda takacak ne var diye düşünebilirsiniz.Bunun gibi her hafa yüzlerce olay yaşıyorum..Bir tanesi de iki hafta öncenin vukuatını anlatıyor.Oğluyla arkadaşı yaramazlık yapmış.Ben o çocuğa değil sadece oğluna kızmışım..
Yine bir gün genel değerlendirme sınavı yaptım.İki kişi sınıfta en yüksek doğruyu yaptı.Sonuçları gruptan paylaşıyorum.Biri yazmış,benim kızımın doğrusu daha fazla,o öğrenciyi siz bir fazla göstermişsiniz.Ben saydım.E ben bu çocukları tebrik etmişim,ödüllendireceğimi söylemişim.”Kızım sen bir tane eksik yapmışsın aslında,ödül hakkını kaybettin deyip ,hevesini mi kırayım.”
“Hocam siz Ayşe’ yi kaldırmamışsınız.Parmak kaldırmış.Benim kızım çok üzülüyor..”
“Hocam yılbaşı etkinliği yapılacaksa ben çocuğu göndermeyeceğim,günah..”
“Hocam,benim çocuğumun dersleri biye kötü?”
“Benim çocuğum öyle şey yapmaz,siz benim çocuğumu sevmiyorsunuz.”
“Benim çocuğum terliyor çok koşmasın..”
“O çocuk benim çocuğumla oturmasın..”
“Benim çocuğum beslenmesini bitirmiyor.”
“Çocuğum teneffüste düşmüş,kim düşürmüş?”
“Ödevler çok,”
Bu arada bu sebeplerle Cimer şikayet olayları..
Yoruldum arkadaşlar yaa..Bu velilere biri dur desin..
Bu arada okulun karşısındaki kırtasiyelerden biri de esnafluğını beğenmeyip ordan alışveriş yapmadığımız için veliler dolduruşa getirip üzerimize salıyor.Bir kaç tane arkadaşın gizlice numarasını alıp onlara ağza alınmayacak laflar etmiş.Dolandırıcıkla suçlamış..Kaynak kitap aldırmak yasak ama bizler velilerin talepleri ve meb kitaplarının yetersiz kalması üzerine mecbur aldırdığımız için adamı şikayet de edemiyoruz..
öğretmenlerin çok üzerne geliniyor..Bırakın bizi işimizi yapalım...Bizler dolandırıcı değiliz,çocuğunuzun istikbali ve vatana millete hayırlı olmasından başka bir kaygımız yok,diye bağırmak ..Haykırmak
Bi an bunu ben mi yazmışım acaba dedim
 
Ben gene katılmıyorum. Sınıfların düzeyi düşük oluyor çalışkan çocuklara yazık oluyor. İlkokulda dediğiniz olabilir. Ama 5. Sınıftan itibaren sınavla ayrılmalılar. Bizim zamanımızda öyleydi . Mecbur muyuz liseye kadar başarısız davranış bozukluğu olan ders işletmeyen öğretmenlerin de bıkıp ortama uyum sağladığı sınıflarda okullarda evlatlarımızı okutmaya. Okulumuz öyle vasattı ki kendi öğretmenlerimiz çocuklarını başka okullarda okutuyordu. Kendileri söylüyordu müdür dahil.bencil olmak zorundayız hanımefendi ekmek aslanın ağzında. Çalışkan Zeki çocuklarımızı elbette o ortamlardan kurtaracağız.
Tam öğrenme modeline ben de karşıyım.Çalışkan çocuklar çalışkan olmayan çocukların yanında harcanıyor.Tabiki de dışlayalım demiyorum ama veliden dolayı çocukların dersleri ilerlemiyor.Diğer veli de çok çabalıyor .O yüzden ben çalışkan çocukların düzeyinde gidiyorum.Diğer çocuklar onların seviyesine gelemeseler de sarmal öğrenmeden dolayı ilerliyorlar zaten.
 
Bencede dogru olani yapmissiniz, ben de oyle yapiyorum,hatta kizlar daha uysal olduklari icin bir kiz bir erkek oturtuyorum.Okul muduru dahil kimse ogretmenin sinif duzenine karisamaz.Ancak cocugun ozel bir durumu varsa(gorme,duyma gibi) one oturtulur,onun disinda ogretmen nasil uygun gorursr oyle olur.

Valla ben anne olarak öyle güzel karışırım ki.. Kızım uysal diye yaninda haylaz erkek öğrenci oturtsun da görelim hoca..
 
Ben gene katılmıyorum. Sınıfların düzeyi düşük oluyor çalışkan çocuklara yazık oluyor. İlkokulda dediğiniz olabilir. Ama 5. Sınıftan itibaren sınavla ayrılmalılar. Bizim zamanımızda öyleydi . Mecbur muyuz liseye kadar başarısız davranış bozukluğu olan ders işletmeyen öğretmenlerin de bıkıp ortama uyum sağladığı sınıflarda okullarda evlatlarımızı okutmaya. Okulumuz öyle vasattı ki kendi öğretmenlerimiz çocuklarını başka okullarda okutuyordu. Kendileri söylüyordu müdür dahil.bencil olmak zorundayız hanımefendi ekmek aslanın ağzında. Çalışkan Zeki çocuklarımızı elbette o ortamlardan kurtaracağız.
Kötü sınıflara hangi öğretmenler girecek bu durumda?
 
İnsanları memnun etmek o kadar zor ki..Hoş öyle de bir niyetim yok ama,en azından bir teşekkür beklerken herkesin olumsuzu görmesi,yargılaması,iğneyi kendine batırmadan çuvaldızı başkasına batırması..Buna rağmen bu insanları anlamak için uğraşmam..
İlkokulda öğretmenim..Velilerin dertleri bitmiyor..Takmamak için uğraşsam da sabahlara kadar uyuyamıyorum bu tavırlar yüzünden..Sanki bu kadar sene onlar okumuşlar, her şeyi onlar biliyorlar gibi tavır içindeler..O da yetmezmiş gibi çocuklar arasındaki ilişkileri abartıp beni sıkıştırmaları yok mu..Bizim zamanımızda öğretmenin numarası ne gezerdi biz de..Şimdi bütün velilerle akraba olduk nerdeyse..Ne özel hayatımız kaldı,ne mesafemiz..Biz koymaya çalışsak da olmuyor..
Mesela sınıf düzenini bozan çocuklar var..Bunlar için ödül ve ceza yöntemini uyguluyorum..Öyle böyle yaramaz değiller..Çok afedersiniz başka sınıfın öğretmenine ana bacı düz gitti bir tanesi..Detayları anlatıp değerli vaktinizi almayacağım.Bir hafta gözlem yaptım.Her gün bir kişi başkanlık yapıyor.(Tek bir kişiye vermiyorum bu görevi,çünkü başkanın velisini topa tutuyorlar sonra..) Her günün başkanından durum bilgisi alıyorum.Bu çocukları da onların söylemesine gerek kalmadan zaten tanıdığım için ceza vermeye karar verdim.Psikolojide ikinci tür ceza yöntemi var.Sevdiği şeylerden mahrum bırakma yöntemi..Cuma günü beden eğitimi dersine çıkmayacaklarını ,hataları üzerinde düşünmeler gerektiğini söyledim..
Beni mesaj yağmuruna tutmuşlar.”Hocam,başkan hep benim çocuğumu yazmış,benim çocuğum aslında böyle yapmamış,ağlıyor sabahtan beri,hasta olacak,psikolojisi bozulacak.Siz hep ceza veriyorsunuz.A öğrencisi de böyle yapmış.B öğrencisi benim çocuğuma bunu demiş vs.”Ay sabaha kadar beni topa tutmuşlar.İlk iki ders İngilizce olduğu için biraz geç gittiğim günde okula gelmişler.Herkese beni sormuşlar..
.Bunda takacak ne var diye düşünebilirsiniz.Bunun gibi her hafa yüzlerce olay yaşıyorum..Bir tanesi de iki hafta öncenin vukuatını anlatıyor.Oğluyla arkadaşı yaramazlık yapmış.Ben o çocuğa değil sadece oğluna kızmışım..
Yine bir gün genel değerlendirme sınavı yaptım.İki kişi sınıfta en yüksek doğruyu yaptı.Sonuçları gruptan paylaşıyorum.Biri yazmış,benim kızımın doğrusu daha fazla,o öğrenciyi siz bir fazla göstermişsiniz.Ben saydım.E ben bu çocukları tebrik etmişim,ödüllendireceğimi söylemişim.”Kızım sen bir tane eksik yapmışsın aslında,ödül hakkını kaybettin deyip ,hevesini mi kırayım.”
“Hocam siz Ayşe’ yi kaldırmamışsınız.Parmak kaldırmış.Benim kızım çok üzülüyor..”
“Hocam yılbaşı etkinliği yapılacaksa ben çocuğu göndermeyeceğim,günah..”
“Hocam,benim çocuğumun dersleri biye kötü?”
“Benim çocuğum öyle şey yapmaz,siz benim çocuğumu sevmiyorsunuz.”
“Benim çocuğum terliyor çok koşmasın..”
“O çocuk benim çocuğumla oturmasın..”
“Benim çocuğum beslenmesini bitirmiyor.”
“Çocuğum teneffüste düşmüş,kim düşürmüş?”
“Ödevler çok,”
Bu arada bu sebeplerle Cimer şikayet olayları..
Yoruldum arkadaşlar yaa..Bu velilere biri dur desin..
Bu arada okulun karşısındaki kırtasiyelerden biri de esnafluğını beğenmeyip ordan alışveriş yapmadığımız için veliler dolduruşa getirip üzerimize salıyor.Bir kaç tane arkadaşın gizlice numarasını alıp onlara ağza alınmayacak laflar etmiş.Dolandırıcıkla suçlamış..Kaynak kitap aldırmak yasak ama bizler velilerin talepleri ve meb kitaplarının yetersiz kalması üzerine mecbur aldırdığımız için adamı şikayet de edemiyoruz..
öğretmenlerin çok üzerne geliniyor..Bırakın bizi işimizi yapalım...Bizler dolandırıcı değiliz,çocuğunuzun istikbali ve vatana millete hayırlı olmasından başka bir kaygımız yok,diye bağırmak ..Haykırmak istiyorum..
Benim bile içim şişti. Ben olsam telefonu kırıp atıp artık telefon kullanmiyorum demiştim şimdiye kadar. Bu velilerin ogrencileri ilerde nasil bireyler olacak çok merak ediyorum.

Su da var her ogretmen de iyi degil malesef. Çok kotü oğretmenler de gordüm ama o baska konu. Sizi resmen taciz ediyorlar
 
Hocam veli grubunu bırakın apartman grubunda çok kavga oluyor diye yönetici grubu mesaj göndermeye kapatıyor.

Hiç uğraşmayın sınırınız olsun.
Gruplar sadece okumaya açık olacak, farklı numaradan velilerle görüşülecek.

Cep telefonu ortada oldukça bazı insanlar işin suyunu çıkarıyor ağırlığınız olsun.
 
Yoo çocuk hiçbir şeye engel olmuyor. Yaramazligi kendisine. Onun yanında ondan özenip yapmaya çalışıyor hatta. Çalışkan çocuk kimin yanında olsa çalışkan,sakin ve uslu. Öbür çocuk başkasının yanında kudurup ders düzenini bozuyor. Hepsini geçtim ben sınıf düzeni için öyle uygun gördüm. Sınıf öğretmeni olan benim sınıfı yonetende benim en iyisini ben bilirim veli değil.

Bu şekilde davranan bir okulda bir öğrencinin üniversite hazırlık programını dağıttığını biliyorum.

Çocuk çok zeki ancak devamlı konuşa konuşa diğer tüm öğrencileri mahvetmişti, açıkça kendimi tutamıyorum dediği halde sınıfta kalmasında ısrar edildi.

Sonuçta tüm veliler çocuklarını dersaneye yazdırdı, program kapatıldı.

Biraz acımasız olacak ama:
Öğretmen için tüm sınıfın düzeni daha önemli, açıkçası bu amaç için çalışkan öğrenciler çok harcanabilir bir araç.

Sonuçta siz diyorsunuz kimi oturtsak susuyorlar diye... sonuçta çalışkan öğrencinin notu 20 puan düşsün, ağlasın kimin umrunda? Sosyal hayatı kalmasın kimin umrumda?

O uslu, o çalışkan, basacaksın boğazına, ezeceksin kafasını, sesi mi çıkacak sanki?

Yeter ki haylaz öğrenci sussun öğretmenin kafası rahat olsun. Boş masa olsa aynı işlevi görecek.

Böyle diye diye sınıfın manyaklarını yanıma veren öğretmenleri affetmiyorum.

Sınıfta yumruklaşmadığım mı kaldı, iftiraya uğramadığım mı kaldı. Bir işe de yaramadı sonuçta evden geliyor problem, bunca yıllık eziyetten sonra okul değiştirdiler bitti gitti. Bana verilen zararın üstüne bir bardak soğuk su içildi.

Kendi hakkınızı savunmazsanız öğretmenler harcıyor öğrenciyi metelik gibi.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X