Kuzum benlik bir şey yok ki, çocuğum 2 buçuk yaşında mizacı sakin sessiz bir çocuk, ilk bir buçuk sene kolikti susturmak mümkün değildi geçtik o dönemleri şükür. Arada inatlaşır, inat döneminde ama uyarılarıma uyum sağlar, belli saatlerde sesli oyuncakları toplarım oynamaz, tutturmaz da. Bizim evde çocuk olduğuna şahit gerekir, hiç ses çıkmaz neredeyse.
Ama her çocuk böyle mi diyeyim kendi çocuğuma bakıp? Benim çocukluğum da aksine, annemin her uyarısına-açıklamasına inatlaşarak, bağırıp çağırarak geçti. Terbiye veremeyen anne diye ayıplamışlardır vaktinde herhalde, bilenler ise benden yaka silker anneme acırdı.
Bir olayımızı bu konuda anlatmışım mesela:
Etrafta pedagog, cocuk psikiyatri diye dolasanlarin cogu cocuk gelisim mezunu. Pedagoji bolumleri 1982de kapandi, suistimale acik bir konu o yuzden bir doktora goturmeye karar verirseniz iyi arastirin diyebilirim sadece.
www.kadinlarkulubu.com
Kardeşim ise büyümüş de küçülmüş, oğlum gibi bir tipti; ikimiz de aynı anne elinde büyüdük ee? Birimizi terbiye edebilirken, diğerimizi edemedi mi yani? Mantıksız işte.
İyi ki çocuğum bana çekmemiş, 5-6 yaşına kadar deli eğler gibi eğlemem gerekecek, bu da yetmeyecek çevreden ayıplayanların aptal hükümleri yüzünden kendimi kötü hissedecektim belki. Bunu, hiçbir anneye yapma hakkımız, her çocuğu bir tutup anneyi suçlama lüksümüz yok. Yeni doğum yapan kadınlar, bu "Cıks cıks cıks"cılar yüzünden kendilerini eve kapatıyorlar -bebeğim ya ağlarsa da susturamazsam sokakta- diye. 3 yaş tutturma krizine girip kendini yere atıp ağlayan çocuğunun yanında o sakinleşene kadar tepkisiz beklemesi-yüz vermemesi gereken anne, söz konusu milletin rahatı olunca "Bi çocuğu susturamıyorsun, rahatlığa bak müdahale bile etmiyor" şeklinde yorumlanıyor.
Çocuklar aynı mı? Aynı fabrikasyon ürün mü? 7-8 yaş grubundan beklediğini 3 yaşındaki çocuktan beklemek nasıl bir mantık? Ve daha pek çok soru...
Dediğim gibi, benlik bir şey yok, çocuğum sakin, öğretiyorum da.
Ama çocuğu zor insanlara yüklenen, kendi çocuğu ile kıyaslayan, her çocuğu bir tutan, milletin anneliğini olur olmaz yargılama haddini bulanlara iki çift laf edesim geliyor. Anlamazlarsa anlamasınlar; bunlar yüzünden gayretli anneler kendilerini eksik hissetmesinler yeter.
Bunu da konudan bağımsız yazıyorum tabi.
Bu konu apayrı bir konu.