Bir Gelinin Söğüşlenme Hikayesi

Gönül rahatlığıyla bosanin yazıyorum. Siz resmen sagilmalik inek olarak görülüyorsunuz. Evi de erkek kardeşin üstüne yapmışlar. Eşiniz size zerrece değer vermiyor . Çocuk sahibi olmak istiyorsunuz somurulmekten olamıyorsunuz ki her şerde bir hayır vardır bakın iyi ki olmamış konuda bu adamın bir tane iyi özelliği yok . Ama sizin kafaniz da ilginç hadi adam küçükken biseyler yaşadı ve ailesine köle olmayi seçmiş sizin hiç çevrenizde size akıl veren es dost yok mu nasıl geçirdiniz bu adamla beş sene
Aileme yüzde birini anlatabiliyorum, babam kalp hastası, annem tansiyon. Bu saçma insanlar yüzünden onları sağlıklarından etmek istemiyorum çünkü aşırı hassas ikisi de. Arkadaşlarıma da kocama laf anlatamadığımı anlatamıyorum sanırım. Anlayanların bir kısmı da boşan diyor zaten. Eşime gelince ev konusunda geç de olsa çok pişman oldu ama bir kere para vermeye başladığı için ailesini karşısına alamıyor, aylık yardımı kesemiyor.
 
Dün kayın ailemin pisliği hakkında konu açmıştım, esas sorunumu kafamı toplayınca anlatacaktım ama sabredemedim, tüm gece yazdım şimdi yayınlıyorum, yazı biraz uzun olacak, vakit ayırdığınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

31 yaşındayım, 5 yıllık evliyim. Eşim benimle yaşıt, çocuğumuz yok. İkimiz de özel sektörde çalışıyoruz.

Kayın ailemin hayatı
Eşimin ailesi doğunun bir ilinde hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarmış, hayat gayeleri çocuklarını okumaktan ziyade bir an önce büyütüp hayvanların başına koymak ve hemen evlendirmek üzerineymiş. Eşim ailenin en büyük çocuğu, iki kız bir oğlan kardeşi var. Köydeki ilkokul öğretmeninin iknası üzerine kayınbabam eşimi ortaokulu okuması için İç Anadolu'nun bir şehrinde yaşayan akrabalarının yanına yollamış, bir süre sonra da ailecek o şehre taşınmışlar, devlet parasız yatılı gibi seçenekleri düşünmemiş. Bu durumu yıllarca oğlunun başına kakmış, senin yüzünden düzenimiz bozuldu, her şeyi senin için yaptım gibi cümlelerle sistematik olarak beynine işlemiş. Hala işlemekte.

Evlilik sürecimiz ve ailesine yardım talebi
Biz üniversitede tanıştık, ikimiz de okullarımızı uzatmadan mezun olduk, askere gitti, hemen iş hayatına atıldık ve anlaşarak evlendik. Evliliğe karar vermeden önce ailesinin durumunu anlattı, onun okulu yüzünden düzenlerinin bozulduğunu, babasının hastalığından ötürü çalışamadığını, kardeşlerinin okuduğunu bu nedenle en azından kardeşleri de eline ekmeğini alana kadar bir süre ailesinin maddi yükünü taşımak zorunda olduğunu, bunun vicdani görevi olduğunu, onaylamıyorsam en baştan yollarımızı ayırmamızın daha sağlıklı olacağını söyledi. Ben evlilik meraklısı olduğum için veya kaybetme korkusundan değil, benim ailem de aynı durumda olabilirdi diye kabul ettim. Hatta ailesine karşı sorumluluk hissettiği için takdir ettim çünkü ben de aynısını yapardım. Tabi bu yardım konusunu açıklığa kavuşturduk, cüzi miktarda, kendimizi sıkmayacak bir meblada karar kıldık.

Evleniyoruz ve ailesi ölü taklidi yapıyor
Nişanda bir adet, evlenirken bir adet olmak üzere sadece iki tane bilezik taktılar, evimize bir iğne bile hediye etmediler. Durumları yok diye ben ve ailem ses etmedik. Tabi kendi ailemle yaşadığım problemleri yazmıyorum, tahmin edersiniz ki zor bir süreçti. Eşim arabasını sattı, kredi çekti, benim birikmiş param ve ailemin desteği ile evlendik. Babam kira ödemeyelim diye bize kiradaki evini verdi, hala orada oturuyoruz. Kayın ailemden maddi bir talebimiz olmamasına rağmen bir şey isteriz diye ödleri koptu 1 sene nişanlı kaldık oğullarını, beni, ailemi arayıp sormadılar, biz neleri alalım, takı işi nasıl olsun demediler, hazırlıklar nasıl gidiyor diye asla merak etmediler, manevi olarak da destek olmadılar. Düğünümüzü eşimin isteği üzerine kendi yaşadığımız şehirde yaptık, ailesi yanında durmadığı için bu kararı verdiğini düşünüyorum. Düğünden iki gün önce geldiler, elleri bomboş, çocuklarına bir çamaşır bile almayı veya bir banyo lifi örmeyi bile çok görmüşler. Geldikten sonra yapılacak bir sürü iş varken onlar ilk gün pikniğe gittiler, sonraki gün düğüne teşrif edip döndüler.

Bunları yaşadıktan sonra verdiğim sözden pişman olmaya başlamıştım bile ama bu daha fragmanmış.

Kayınpederimin takı aşkı
Balayından döndükten sonra kayınpederim beni her sabah aramaya, altınları sormaya başladı. Ne kadar altının var? Altınları ne yapacaksınız? Bak altın yükseliyor yatırım yapmak lazım vs. Bir, iki, üç, dört... Bu böyle gitti. Her seferinde kibarca başımdan savıyorum yine arıyor. İki tane bilezik takan adam başıma Wall Street uzmanı kesildi. Beşinci gün yine aradı açmadım direkt eşime söyledim aramalar kesildi.

Kayınpederime ev alıyoruz
Bu olaydan iki ay sonra eşim utana sıkıla seninle bir şey konuşmam lazım dedi. Kredi çekmemiz lazım dedi. Nasıl yani senin çektiğini ödüyoruz daha eşyaları bile tamamlamadık (halıları ve TV'yi almamıştık, ailemin almasını da istemedi) nereden çıktı dedim. Babam kelepir ev bulmuş, birikimini kullanacak, biraz borç alacak ama eksik var ben tamamlayacağım dedi. Yatırım için alacağım dedi. Nasıl yani? Hani fakirlikten kırılıyorlardı?! Hepsi yalanmış anlayacağınız... Ayrıca eşim evlenmek için sattığı arabadan gelen paranın büyük bir kısmını da babasına vermiş, ondan yarım yamalak evlendik, sonradan öğrendim. Arabadan gelen para, bizden esirgedikleri bol bol altınları ve birikmişi, yine eşimin çektiği kredi ile bedavadan ev sahibi oldular. Bu arada kayınpederimin kendi oturdukları evi var, bu ikinci evleri oldu. Bizim evde 3. Dünya Savaşı çıktı, yine de adam o krediyi çekti, ev alındı ve benden mal kaçırmak için 18'ine basmış ERKEK KARDEŞİNİN ÜZERİNE YAPILDI.

Bu olayların sonunda özetle boşanma aşamasına geldik, ben psikolojik destek almaya ve ilaç kullanmaya başladım. Birçok olaydan sonra eşim yalvardı yakardı, pişmanım dedi, ben seninle aile olmak istiyorum bana şans ver dedi ve yeniden denemeye karar verdik. Bugün dönüp baktığımda keşke o şansı vermeseydim diyorum.

Kayın ailemin sömürüsü devam etmekte
Borçlarımızı öyle böyle bir şekilde ödedik. Hayatımızı yoluna koyduk. İlişkimiz bu konu dışında sorunsuz ilerledi. Alınan ev kiraya verildi ama biz hala para göndermeye devam ediyoruz. Kardeşleri büyüdü, büyük kız biz nişanlıyken evlenmişti. Tabi kayınpederimin bütün evi erkek tarafına kitlediğini ve bol bol bilezik istediğini tahmin etmişsinizdir. Ortanca 4 kez, küçük olan 3 kez üniversiteye giriş sınavlarına girdikten sonra evden uzaklaşmak için şehir dışında okulları kazandılar. Biz onların yaşında mezun olmuş, çalışmaya başlamışken bunlar bizim paramızı yemekle meşguller. Ben tabi ilk başta hemen sınavı kazanırlar veya çalışırlar onlar da ailelerine destek olurlar diyordum, o da yalan oldu. Kazık kadar insanlar avare avare takılıyorlar. Bizim ilk başta konuştuğumuz cüzi miktar enflasyona yenik düştü (kocamın bahanesi) ve babamın evinde oturmanın rahatlığıyla ailesine şu anki asgari ücret kadar para yolluyor. Bunu da farklı yollardan öğrendim o konuya girmeyeceğim.

Daha anlatılacak binlerce şey var ama çok uzadı, yani ben cinnetin eşiğindeyim, bu konuda adam efsunlanmış gibi davranıyor, ne kadar insanca konuşmaya çalışsam da sonunda kavga ediyoruz. En başta verdiğim sözü önüme koyuyor. Biz böyle mi konuştuk diyorum demagojiye başlıyor. Çok sıkıldım. Aile terapistine gitmek istiyorum. Bir uzmanın önünde bütün kinimi kusmak istiyorum. Belki bu şekilde beni dinler. Sonu ne olacaksa olsun, evliliğimizin geleceğinden ziyade akıl ve ruh sağlığımı korumak için istiyorum bunu.
Boşanmaktan korkan biri değilim, o bir dilekçeye bakar. Çözümü yoksa ve bu yola gireceksem önce kendimi salak yerine konulma ve değersiz görülme hislerimden, ailesine olan nefretimden dolayı hayatın her alanında negatif bir insana dönüşmemden kurtulmam lazım. Kendim sağlıklı bir insan olursam gerisini hallederim...
Esınız cok net sızı kullanıyor.Kımse ömrunun sonuna kadar ailelerini sırtında tasımak zorunda değil.
Yarın cocugunuz olursa ne yapacaksınz?Ben soylıyım el kadarken bırakıp calısmaya baslayacaksınız.Kendiniz ıstediğiniz icin değil,kocanız mutlu olsun dıye.
Aynı durumda arkadasım var,kvdesinin evinin kirasını ödüyor.Evde ikitane essek kadar kayın var,tası sıksa suyunu cıkarırlar,arkadasımın 9 aylık bebegını bırakıp ise gitmesi aksm 20.00 lerde eve gelmesi daha kolay geliyr.Burda tek suclu arkadasım ama izin veriyor,agzımızın tadı bozulmasın diyor.Ne agız kalmıs ne tat ama anlamak istemiyor.
 
Bu adamın hala düzeleceğine inanıyor musunuz gerçekten? Evli kaldığınız her an kendinizi yoldurmaya devam edeceksiniz. 30 yaşında bir şeyleri anlamayan adam 2 lafınızla aydınlanma yaşamayacak. Sizden mal kaçıran bir adam var, resmen eşiniz sizi dolandırmış, adamın karakteri de bozuk, siz hala konuşurum düzelir 🤦🏼‍♀️🤦🏼‍♀️
 
Aileme yüzde birini anlatabiliyorum, babam kalp hastası, annem tansiyon. Bu saçma insanlar yüzünden onları sağlıklarından etmek istemiyorum çünkü aşırı hassas ikisi de. Arkadaşlarıma da kocama laf anlatamadığımı anlatamıyorum sanırım. Anlayanların bir kısmı da boşan diyor zaten. Eşime gelince ev konusunda geç de olsa çok pişman oldu ama bir kere para vermeye başladığı için ailesini karşısına alamıyor, aylık yardımı kesemiyor.
Bence size karşı poz kesiyor . Pişman olan adam bin kere dönerdi yaptığından . Ama siz de vicdansizlik yapiyorsinuz ailenizin hakkını o aileye yediriyorsunuz . Bu kadar değerli mi ya. Hem sizi sömürüyor adam hem ailenizi siz jala laf anlatayım diyorsunuz .ne lafı Allah aşkına adam sizi düpedüz ayakta öpüyor . Asıl bir şeyleri anlamayan eşiniz değil malesef sizsiniz . Eminim arkadaşlarınız da anlatmayı denedi anlamadınız . Çok yazık insanin kenfine yaptığı kotulugu kimse yapamaz. Bunun sonucunda en büyük kayveden siz olacaksınız. Aileniz bir ev siz bir hayat kaybedeceksiniz malesef
 
Dün kayın ailemin pisliği hakkında konu açmıştım, esas sorunumu kafamı toplayınca anlatacaktım ama sabredemedim, tüm gece yazdım şimdi yayınlıyorum, yazı biraz uzun olacak, vakit ayırdığınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

31 yaşındayım, 5 yıllık evliyim. Eşim benimle yaşıt, çocuğumuz yok. İkimiz de özel sektörde çalışıyoruz.

Kayın ailemin hayatı
Eşimin ailesi doğunun bir ilinde hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarmış, hayat gayeleri çocuklarını okumaktan ziyade bir an önce büyütüp hayvanların başına koymak ve hemen evlendirmek üzerineymiş. Eşim ailenin en büyük çocuğu, iki kız bir oğlan kardeşi var. Köydeki ilkokul öğretmeninin iknası üzerine kayınbabam eşimi ortaokulu okuması için İç Anadolu'nun bir şehrinde yaşayan akrabalarının yanına yollamış, bir süre sonra da ailecek o şehre taşınmışlar, devlet parasız yatılı gibi seçenekleri düşünmemiş. Bu durumu yıllarca oğlunun başına kakmış, senin yüzünden düzenimiz bozuldu, her şeyi senin için yaptım gibi cümlelerle sistematik olarak beynine işlemiş. Hala işlemekte.

Evlilik sürecimiz ve ailesine yardım talebi
Biz üniversitede tanıştık, ikimiz de okullarımızı uzatmadan mezun olduk, askere gitti, hemen iş hayatına atıldık ve anlaşarak evlendik. Evliliğe karar vermeden önce ailesinin durumunu anlattı, onun okulu yüzünden düzenlerinin bozulduğunu, babasının hastalığından ötürü çalışamadığını, kardeşlerinin okuduğunu bu nedenle en azından kardeşleri de eline ekmeğini alana kadar bir süre ailesinin maddi yükünü taşımak zorunda olduğunu, bunun vicdani görevi olduğunu, onaylamıyorsam en baştan yollarımızı ayırmamızın daha sağlıklı olacağını söyledi. Ben evlilik meraklısı olduğum için veya kaybetme korkusundan değil, benim ailem de aynı durumda olabilirdi diye kabul ettim. Hatta ailesine karşı sorumluluk hissettiği için takdir ettim çünkü ben de aynısını yapardım. Tabi bu yardım konusunu açıklığa kavuşturduk, cüzi miktarda, kendimizi sıkmayacak bir meblada karar kıldık.

Evleniyoruz ve ailesi ölü taklidi yapıyor
Nişanda bir adet, evlenirken bir adet olmak üzere sadece iki tane bilezik taktılar, evimize bir iğne bile hediye etmediler. Durumları yok diye ben ve ailem ses etmedik. Tabi kendi ailemle yaşadığım problemleri yazmıyorum, tahmin edersiniz ki zor bir süreçti. Eşim arabasını sattı, kredi çekti, benim birikmiş param ve ailemin desteği ile evlendik. Babam kira ödemeyelim diye bize kiradaki evini verdi, hala orada oturuyoruz. Kayın ailemden maddi bir talebimiz olmamasına rağmen bir şey isteriz diye ödleri koptu 1 sene nişanlı kaldık oğullarını, beni, ailemi arayıp sormadılar, biz neleri alalım, takı işi nasıl olsun demediler, hazırlıklar nasıl gidiyor diye asla merak etmediler, manevi olarak da destek olmadılar. Düğünümüzü eşimin isteği üzerine kendi yaşadığımız şehirde yaptık, ailesi yanında durmadığı için bu kararı verdiğini düşünüyorum. Düğünden iki gün önce geldiler, elleri bomboş, çocuklarına bir çamaşır bile almayı veya bir banyo lifi örmeyi bile çok görmüşler. Geldikten sonra yapılacak bir sürü iş varken onlar ilk gün pikniğe gittiler, sonraki gün düğüne teşrif edip döndüler.

Bunları yaşadıktan sonra verdiğim sözden pişman olmaya başlamıştım bile ama bu daha fragmanmış.

Kayınpederimin takı aşkı
Balayından döndükten sonra kayınpederim beni her sabah aramaya, altınları sormaya başladı. Ne kadar altının var? Altınları ne yapacaksınız? Bak altın yükseliyor yatırım yapmak lazım vs. Bir, iki, üç, dört... Bu böyle gitti. Her seferinde kibarca başımdan savıyorum yine arıyor. İki tane bilezik takan adam başıma Wall Street uzmanı kesildi. Beşinci gün yine aradı açmadım direkt eşime söyledim aramalar kesildi.

Kayınpederime ev alıyoruz
Bu olaydan iki ay sonra eşim utana sıkıla seninle bir şey konuşmam lazım dedi. Kredi çekmemiz lazım dedi. Nasıl yani senin çektiğini ödüyoruz daha eşyaları bile tamamlamadık (halıları ve TV'yi almamıştık, ailemin almasını da istemedi) nereden çıktı dedim. Babam kelepir ev bulmuş, birikimini kullanacak, biraz borç alacak ama eksik var ben tamamlayacağım dedi. Yatırım için alacağım dedi. Nasıl yani? Hani fakirlikten kırılıyorlardı?! Hepsi yalanmış anlayacağınız... Ayrıca eşim evlenmek için sattığı arabadan gelen paranın büyük bir kısmını da babasına vermiş, ondan yarım yamalak evlendik, sonradan öğrendim. Arabadan gelen para, bizden esirgedikleri bol bol altınları ve birikmişi, yine eşimin çektiği kredi ile bedavadan ev sahibi oldular. Bu arada kayınpederimin kendi oturdukları evi var, bu ikinci evleri oldu. Bizim evde 3. Dünya Savaşı çıktı, yine de adam o krediyi çekti, ev alındı ve benden mal kaçırmak için 18'ine basmış ERKEK KARDEŞİNİN ÜZERİNE YAPILDI.

Bu olayların sonunda özetle boşanma aşamasına geldik, ben psikolojik destek almaya ve ilaç kullanmaya başladım. Birçok olaydan sonra eşim yalvardı yakardı, pişmanım dedi, ben seninle aile olmak istiyorum bana şans ver dedi ve yeniden denemeye karar verdik. Bugün dönüp baktığımda keşke o şansı vermeseydim diyorum.

Kayın ailemin sömürüsü devam etmekte
Borçlarımızı öyle böyle bir şekilde ödedik. Hayatımızı yoluna koyduk. İlişkimiz bu konu dışında sorunsuz ilerledi. Alınan ev kiraya verildi ama biz hala para göndermeye devam ediyoruz. Kardeşleri büyüdü, büyük kız biz nişanlıyken evlenmişti. Tabi kayınpederimin bütün evi erkek tarafına kitlediğini ve bol bol bilezik istediğini tahmin etmişsinizdir. Ortanca 4 kez, küçük olan 3 kez üniversiteye giriş sınavlarına girdikten sonra evden uzaklaşmak için şehir dışında okulları kazandılar. Biz onların yaşında mezun olmuş, çalışmaya başlamışken bunlar bizim paramızı yemekle meşguller. Ben tabi ilk başta hemen sınavı kazanırlar veya çalışırlar onlar da ailelerine destek olurlar diyordum, o da yalan oldu. Kazık kadar insanlar avare avare takılıyorlar. Bizim ilk başta konuştuğumuz cüzi miktar enflasyona yenik düştü (kocamın bahanesi) ve babamın evinde oturmanın rahatlığıyla ailesine şu anki asgari ücret kadar para yolluyor. Bunu da farklı yollardan öğrendim o konuya girmeyeceğim.

Daha anlatılacak binlerce şey var ama çok uzadı, yani ben cinnetin eşiğindeyim, bu konuda adam efsunlanmış gibi davranıyor, ne kadar insanca konuşmaya çalışsam da sonunda kavga ediyoruz. En başta verdiğim sözü önüme koyuyor. Biz böyle mi konuştuk diyorum demagojiye başlıyor. Çok sıkıldım. Aile terapistine gitmek istiyorum. Bir uzmanın önünde bütün kinimi kusmak istiyorum. Belki bu şekilde beni dinler. Sonu ne olacaksa olsun, evliliğimizin geleceğinden ziyade akıl ve ruh sağlığımı korumak için istiyorum bunu.
Boşanmaktan korkan biri değilim, o bir dilekçeye bakar. Çözümü yoksa ve bu yola gireceksem önce kendimi salak yerine konulma ve değersiz görülme hislerimden, ailesine olan nefretimden dolayı hayatın her alanında negatif bir insana dönüşmemden kurtulmam lazım. Kendim sağlıklı bir insan olursam gerisini hallederim...

Bu konular disinda iliskimiz sorunsuz ilerledi demissiniz ya ben oraya takildim. Her olay karsisinda bu kadar anlayisli davrandiginiz icin sorun cikmamis olsa gerek. Ben okurken sinir oldum size kolayliklar dilerim.
 
Dün kayın ailemin pisliği hakkında konu açmıştım, esas sorunumu kafamı toplayınca anlatacaktım ama sabredemedim, tüm gece yazdım şimdi yayınlıyorum, yazı biraz uzun olacak, vakit ayırdığınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

31 yaşındayım, 5 yıllık evliyim. Eşim benimle yaşıt, çocuğumuz yok. İkimiz de özel sektörde çalışıyoruz.

Kayın ailemin hayatı
Eşimin ailesi doğunun bir ilinde hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarmış, hayat gayeleri çocuklarını okumaktan ziyade bir an önce büyütüp hayvanların başına koymak ve hemen evlendirmek üzerineymiş. Eşim ailenin en büyük çocuğu, iki kız bir oğlan kardeşi var. Köydeki ilkokul öğretmeninin iknası üzerine kayınbabam eşimi ortaokulu okuması için İç Anadolu'nun bir şehrinde yaşayan akrabalarının yanına yollamış, bir süre sonra da ailecek o şehre taşınmışlar, devlet parasız yatılı gibi seçenekleri düşünmemiş. Bu durumu yıllarca oğlunun başına kakmış, senin yüzünden düzenimiz bozuldu, her şeyi senin için yaptım gibi cümlelerle sistematik olarak beynine işlemiş. Hala işlemekte.

Evlilik sürecimiz ve ailesine yardım talebi
Biz üniversitede tanıştık, ikimiz de okullarımızı uzatmadan mezun olduk, askere gitti, hemen iş hayatına atıldık ve anlaşarak evlendik. Evliliğe karar vermeden önce ailesinin durumunu anlattı, onun okulu yüzünden düzenlerinin bozulduğunu, babasının hastalığından ötürü çalışamadığını, kardeşlerinin okuduğunu bu nedenle en azından kardeşleri de eline ekmeğini alana kadar bir süre ailesinin maddi yükünü taşımak zorunda olduğunu, bunun vicdani görevi olduğunu, onaylamıyorsam en baştan yollarımızı ayırmamızın daha sağlıklı olacağını söyledi. Ben evlilik meraklısı olduğum için veya kaybetme korkusundan değil, benim ailem de aynı durumda olabilirdi diye kabul ettim. Hatta ailesine karşı sorumluluk hissettiği için takdir ettim çünkü ben de aynısını yapardım. Tabi bu yardım konusunu açıklığa kavuşturduk, cüzi miktarda, kendimizi sıkmayacak bir meblada karar kıldık.

Evleniyoruz ve ailesi ölü taklidi yapıyor
Nişanda bir adet, evlenirken bir adet olmak üzere sadece iki tane bilezik taktılar, evimize bir iğne bile hediye etmediler. Durumları yok diye ben ve ailem ses etmedik. Tabi kendi ailemle yaşadığım problemleri yazmıyorum, tahmin edersiniz ki zor bir süreçti. Eşim arabasını sattı, kredi çekti, benim birikmiş param ve ailemin desteği ile evlendik. Babam kira ödemeyelim diye bize kiradaki evini verdi, hala orada oturuyoruz. Kayın ailemden maddi bir talebimiz olmamasına rağmen bir şey isteriz diye ödleri koptu 1 sene nişanlı kaldık oğullarını, beni, ailemi arayıp sormadılar, biz neleri alalım, takı işi nasıl olsun demediler, hazırlıklar nasıl gidiyor diye asla merak etmediler, manevi olarak da destek olmadılar. Düğünümüzü eşimin isteği üzerine kendi yaşadığımız şehirde yaptık, ailesi yanında durmadığı için bu kararı verdiğini düşünüyorum. Düğünden iki gün önce geldiler, elleri bomboş, çocuklarına bir çamaşır bile almayı veya bir banyo lifi örmeyi bile çok görmüşler. Geldikten sonra yapılacak bir sürü iş varken onlar ilk gün pikniğe gittiler, sonraki gün düğüne teşrif edip döndüler.

Bunları yaşadıktan sonra verdiğim sözden pişman olmaya başlamıştım bile ama bu daha fragmanmış.

Kayınpederimin takı aşkı
Balayından döndükten sonra kayınpederim beni her sabah aramaya, altınları sormaya başladı. Ne kadar altının var? Altınları ne yapacaksınız? Bak altın yükseliyor yatırım yapmak lazım vs. Bir, iki, üç, dört... Bu böyle gitti. Her seferinde kibarca başımdan savıyorum yine arıyor. İki tane bilezik takan adam başıma Wall Street uzmanı kesildi. Beşinci gün yine aradı açmadım direkt eşime söyledim aramalar kesildi.

Kayınpederime ev alıyoruz
Bu olaydan iki ay sonra eşim utana sıkıla seninle bir şey konuşmam lazım dedi. Kredi çekmemiz lazım dedi. Nasıl yani senin çektiğini ödüyoruz daha eşyaları bile tamamlamadık (halıları ve TV'yi almamıştık, ailemin almasını da istemedi) nereden çıktı dedim. Babam kelepir ev bulmuş, birikimini kullanacak, biraz borç alacak ama eksik var ben tamamlayacağım dedi. Yatırım için alacağım dedi. Nasıl yani? Hani fakirlikten kırılıyorlardı?! Hepsi yalanmış anlayacağınız... Ayrıca eşim evlenmek için sattığı arabadan gelen paranın büyük bir kısmını da babasına vermiş, ondan yarım yamalak evlendik, sonradan öğrendim. Arabadan gelen para, bizden esirgedikleri bol bol altınları ve birikmişi, yine eşimin çektiği kredi ile bedavadan ev sahibi oldular. Bu arada kayınpederimin kendi oturdukları evi var, bu ikinci evleri oldu. Bizim evde 3. Dünya Savaşı çıktı, yine de adam o krediyi çekti, ev alındı ve benden mal kaçırmak için 18'ine basmış ERKEK KARDEŞİNİN ÜZERİNE YAPILDI.

Bu olayların sonunda özetle boşanma aşamasına geldik, ben psikolojik destek almaya ve ilaç kullanmaya başladım. Birçok olaydan sonra eşim yalvardı yakardı, pişmanım dedi, ben seninle aile olmak istiyorum bana şans ver dedi ve yeniden denemeye karar verdik. Bugün dönüp baktığımda keşke o şansı vermeseydim diyorum.

Kayın ailemin sömürüsü devam etmekte
Borçlarımızı öyle böyle bir şekilde ödedik. Hayatımızı yoluna koyduk. İlişkimiz bu konu dışında sorunsuz ilerledi. Alınan ev kiraya verildi ama biz hala para göndermeye devam ediyoruz. Kardeşleri büyüdü, büyük kız biz nişanlıyken evlenmişti. Tabi kayınpederimin bütün evi erkek tarafına kitlediğini ve bol bol bilezik istediğini tahmin etmişsinizdir. Ortanca 4 kez, küçük olan 3 kez üniversiteye giriş sınavlarına girdikten sonra evden uzaklaşmak için şehir dışında okulları kazandılar. Biz onların yaşında mezun olmuş, çalışmaya başlamışken bunlar bizim paramızı yemekle meşguller. Ben tabi ilk başta hemen sınavı kazanırlar veya çalışırlar onlar da ailelerine destek olurlar diyordum, o da yalan oldu. Kazık kadar insanlar avare avare takılıyorlar. Bizim ilk başta konuştuğumuz cüzi miktar enflasyona yenik düştü (kocamın bahanesi) ve babamın evinde oturmanın rahatlığıyla ailesine şu anki asgari ücret kadar para yolluyor. Bunu da farklı yollardan öğrendim o konuya girmeyeceğim.

Daha anlatılacak binlerce şey var ama çok uzadı, yani ben cinnetin eşiğindeyim, bu konuda adam efsunlanmış gibi davranıyor, ne kadar insanca konuşmaya çalışsam da sonunda kavga ediyoruz. En başta verdiğim sözü önüme koyuyor. Biz böyle mi konuştuk diyorum demagojiye başlıyor. Çok sıkıldım. Aile terapistine gitmek istiyorum. Bir uzmanın önünde bütün kinimi kusmak istiyorum. Belki bu şekilde beni dinler. Sonu ne olacaksa olsun, evliliğimizin geleceğinden ziyade akıl ve ruh sağlığımı korumak için istiyorum bunu.
Boşanmaktan korkan biri değilim, o bir dilekçeye bakar. Çözümü yoksa ve bu yola gireceksem önce kendimi salak yerine konulma ve değersiz görülme hislerimden, ailesine olan nefretimden dolayı hayatın her alanında negatif bir insana dönüşmemden kurtulmam lazım. Kendim sağlıklı bir insan olursam gerisini hallederim...
Canım bu ne ya . Allah sana Hz.Eyyüp sabrı versin.Nasıl insanlar bunlar.Akıllı insanı raydan çıkartır,bunlar.Kesinlikle kendin için bir destek al.Üzgünüm,sana yaşatılanlar için.
 
Aileme yüzde birini anlatabiliyorum, babam kalp hastası, annem tansiyon. Bu saçma insanlar yüzünden onları sağlıklarından etmek istemiyorum çünkü aşırı hassas ikisi de. Arkadaşlarıma da kocama laf anlatamadığımı anlatamıyorum sanırım. Anlayanların bir kısmı da boşan diyor zaten. Eşime gelince ev konusunda geç de olsa çok pişman oldu ama bir kere para vermeye başladığı için ailesini karşısına alamıyor, aylık yardımı kesemiyor.
Yav he he. Pişmanmis. Sizin de mi gözleriniz kör oldu acaba? Baba oğul yiyorlar sizi yiyoooor
 
Ay okurken ben sinir oldum, bu nedir boyle? Boşanma niyetiniz yoksa kendi maasiniz ile kendiniz kredi cekin araba vs bir sey icin borclanin. Yardim yapmak istiyorsa kendi parasi ile yapsin. Resti cekin. Ayrica ben de babama kira odeyecegim, ev kiralari aldi basini gitti, senin ailen ev sahibi olurken ben babacigimin evinde bedava oturamam deyin bakalim ne diyor?
Ben zaten maaşımın büyük kısmını kenara atıyorum. İnanır mısınız insanlar kendi evinde oturmak isterken ben sırf bunlar yüzünden keşke kirada olsak diyorum. Yakın zamanda resti çekeceğim ama size anlattığım gibi noktasına, virgülüne kadar kendimi ifade etmem şart. Çözüm ayrılıksa öyle sessiz sedasız ayrılmaya niyetim yok. Salak yerine konulmaktan kendime olan saygımı yitirmeme ramak kaldı, sonunda "ya ailen ya ben" diyeceğim artık.
 
Eşinizin ailesinin oğulları ile olan ilişkisi çıkar ilişkisi ve eşinizin sizinle olan ilişkisi de çıkar ilişkisi demek ki bu insanların birliktelikten, aile olmaktan anladıkları şey çıkarlar üzerine dayanıyor eşiniz ailede böyle gördüğü için sizinle de böyle devam ediyor anladığım kadarıyla. Bence burada en büyük resti babanız aracılığıyla siz yapıp artık kiraya ihtiyacı olduğunu bu sebepten dolayı piyasa değerinde evin kirasını alacağını ya da evden çıkmanızı söyleyebilir bakalım eşiniz bu sefer ne yapacak şimdiye kadar kuramadığı empatiyi kurabilecek mi?
 
Afedersiniz karşınızdaki adam gerizekalı mi anlamasin bal gibi anlıyor . Sanırım sizin kabullenemediginiz sizin yerinize ailesini seçiyor oluşu . Sizinle aile olmak istese şu zamana kadar çocuğuniz olurdu
O kadar haklısınız ki kabullenemediğim şeyleri sizlerden duymaya ihtiyacım vardı harekete geçmek için.
 
5 yıldır anlatamıyorum kendimi ama anlatmadan boşanmayı da düşünmüyorum, şöyle diyeyim şu anki en büyük derdim mağduriyetimi anlatamıyor olmak. Gerçi anlatsam ne kadarı değişir bu saatten sonra onu da bilemiyorum..
hata tam olarak burda başlıyor aslında hata da değil insani birşey . Lakin anlamayacak bunun farkındasınız. boşanma kararı verirseniz bir avukata gizli danışın neyi kurtarabilirsiniz bakın boşanmayacaksanız bu sefer eşi mali yıpratıp onlara akan parayı kesme politikası uygulayın bence. Eşiniz hele ki kayınpeder herşeyin farkında.
 
Bu konular disinda iliskimiz sorunsuz ilerledi demissiniz ya ben oraya takildim. Her olay karsisinda bu kadar anlayisli davrandiginiz icin sorun cikmamis olsa gerek. Ben okurken sinir oldum size kolayliklar dilerim.
Bunun dısında zaten konu edılecek ne olabılır evlilikte?Utanmayıp aldatsın bıde adam.Bı onu yapmamıs.Ekonomık sıddet var resmen.Soz verdın dıyıp kadının parasını yıyor.
 
Dün kayın ailemin pisliği hakkında konu açmıştım, esas sorunumu kafamı toplayınca anlatacaktım ama sabredemedim, tüm gece yazdım şimdi yayınlıyorum, yazı biraz uzun olacak, vakit ayırdığınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

31 yaşındayım, 5 yıllık evliyim. Eşim benimle yaşıt, çocuğumuz yok. İkimiz de özel sektörde çalışıyoruz.

Kayın ailemin hayatı
Eşimin ailesi doğunun bir ilinde hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarmış, hayat gayeleri çocuklarını okumaktan ziyade bir an önce büyütüp hayvanların başına koymak ve hemen evlendirmek üzerineymiş. Eşim ailenin en büyük çocuğu, iki kız bir oğlan kardeşi var. Köydeki ilkokul öğretmeninin iknası üzerine kayınbabam eşimi ortaokulu okuması için İç Anadolu'nun bir şehrinde yaşayan akrabalarının yanına yollamış, bir süre sonra da ailecek o şehre taşınmışlar, devlet parasız yatılı gibi seçenekleri düşünmemiş. Bu durumu yıllarca oğlunun başına kakmış, senin yüzünden düzenimiz bozuldu, her şeyi senin için yaptım gibi cümlelerle sistematik olarak beynine işlemiş. Hala işlemekte.

Evlilik sürecimiz ve ailesine yardım talebi
Biz üniversitede tanıştık, ikimiz de okullarımızı uzatmadan mezun olduk, askere gitti, hemen iş hayatına atıldık ve anlaşarak evlendik. Evliliğe karar vermeden önce ailesinin durumunu anlattı, onun okulu yüzünden düzenlerinin bozulduğunu, babasının hastalığından ötürü çalışamadığını, kardeşlerinin okuduğunu bu nedenle en azından kardeşleri de eline ekmeğini alana kadar bir süre ailesinin maddi yükünü taşımak zorunda olduğunu, bunun vicdani görevi olduğunu, onaylamıyorsam en baştan yollarımızı ayırmamızın daha sağlıklı olacağını söyledi. Ben evlilik meraklısı olduğum için veya kaybetme korkusundan değil, benim ailem de aynı durumda olabilirdi diye kabul ettim. Hatta ailesine karşı sorumluluk hissettiği için takdir ettim çünkü ben de aynısını yapardım. Tabi bu yardım konusunu açıklığa kavuşturduk, cüzi miktarda, kendimizi sıkmayacak bir meblada karar kıldık.

Evleniyoruz ve ailesi ölü taklidi yapıyor
Nişanda bir adet, evlenirken bir adet olmak üzere sadece iki tane bilezik taktılar, evimize bir iğne bile hediye etmediler. Durumları yok diye ben ve ailem ses etmedik. Tabi kendi ailemle yaşadığım problemleri yazmıyorum, tahmin edersiniz ki zor bir süreçti. Eşim arabasını sattı, kredi çekti, benim birikmiş param ve ailemin desteği ile evlendik. Babam kira ödemeyelim diye bize kiradaki evini verdi, hala orada oturuyoruz. Kayın ailemden maddi bir talebimiz olmamasına rağmen bir şey isteriz diye ödleri koptu 1 sene nişanlı kaldık oğullarını, beni, ailemi arayıp sormadılar, biz neleri alalım, takı işi nasıl olsun demediler, hazırlıklar nasıl gidiyor diye asla merak etmediler, manevi olarak da destek olmadılar. Düğünümüzü eşimin isteği üzerine kendi yaşadığımız şehirde yaptık, ailesi yanında durmadığı için bu kararı verdiğini düşünüyorum. Düğünden iki gün önce geldiler, elleri bomboş, çocuklarına bir çamaşır bile almayı veya bir banyo lifi örmeyi bile çok görmüşler. Geldikten sonra yapılacak bir sürü iş varken onlar ilk gün pikniğe gittiler, sonraki gün düğüne teşrif edip döndüler.

Bunları yaşadıktan sonra verdiğim sözden pişman olmaya başlamıştım bile ama bu daha fragmanmış.

Kayınpederimin takı aşkı
Balayından döndükten sonra kayınpederim beni her sabah aramaya, altınları sormaya başladı. Ne kadar altının var? Altınları ne yapacaksınız? Bak altın yükseliyor yatırım yapmak lazım vs. Bir, iki, üç, dört... Bu böyle gitti. Her seferinde kibarca başımdan savıyorum yine arıyor. İki tane bilezik takan adam başıma Wall Street uzmanı kesildi. Beşinci gün yine aradı açmadım direkt eşime söyledim aramalar kesildi.

Kayınpederime ev alıyoruz
Bu olaydan iki ay sonra eşim utana sıkıla seninle bir şey konuşmam lazım dedi. Kredi çekmemiz lazım dedi. Nasıl yani senin çektiğini ödüyoruz daha eşyaları bile tamamlamadık (halıları ve TV'yi almamıştık, ailemin almasını da istemedi) nereden çıktı dedim. Babam kelepir ev bulmuş, birikimini kullanacak, biraz borç alacak ama eksik var ben tamamlayacağım dedi. Yatırım için alacağım dedi. Nasıl yani? Hani fakirlikten kırılıyorlardı?! Hepsi yalanmış anlayacağınız... Ayrıca eşim evlenmek için sattığı arabadan gelen paranın büyük bir kısmını da babasına vermiş, ondan yarım yamalak evlendik, sonradan öğrendim. Arabadan gelen para, bizden esirgedikleri bol bol altınları ve birikmişi, yine eşimin çektiği kredi ile bedavadan ev sahibi oldular. Bu arada kayınpederimin kendi oturdukları evi var, bu ikinci evleri oldu. Bizim evde 3. Dünya Savaşı çıktı, yine de adam o krediyi çekti, ev alındı ve benden mal kaçırmak için 18'ine basmış ERKEK KARDEŞİNİN ÜZERİNE YAPILDI.

Bu olayların sonunda özetle boşanma aşamasına geldik, ben psikolojik destek almaya ve ilaç kullanmaya başladım. Birçok olaydan sonra eşim yalvardı yakardı, pişmanım dedi, ben seninle aile olmak istiyorum bana şans ver dedi ve yeniden denemeye karar verdik. Bugün dönüp baktığımda keşke o şansı vermeseydim diyorum.

Kayın ailemin sömürüsü devam etmekte
Borçlarımızı öyle böyle bir şekilde ödedik. Hayatımızı yoluna koyduk. İlişkimiz bu konu dışında sorunsuz ilerledi. Alınan ev kiraya verildi ama biz hala para göndermeye devam ediyoruz. Kardeşleri büyüdü, büyük kız biz nişanlıyken evlenmişti. Tabi kayınpederimin bütün evi erkek tarafına kitlediğini ve bol bol bilezik istediğini tahmin etmişsinizdir. Ortanca 4 kez, küçük olan 3 kez üniversiteye giriş sınavlarına girdikten sonra evden uzaklaşmak için şehir dışında okulları kazandılar. Biz onların yaşında mezun olmuş, çalışmaya başlamışken bunlar bizim paramızı yemekle meşguller. Ben tabi ilk başta hemen sınavı kazanırlar veya çalışırlar onlar da ailelerine destek olurlar diyordum, o da yalan oldu. Kazık kadar insanlar avare avare takılıyorlar. Bizim ilk başta konuştuğumuz cüzi miktar enflasyona yenik düştü (kocamın bahanesi) ve babamın evinde oturmanın rahatlığıyla ailesine şu anki asgari ücret kadar para yolluyor. Bunu da farklı yollardan öğrendim o konuya girmeyeceğim.

Daha anlatılacak binlerce şey var ama çok uzadı, yani ben cinnetin eşiğindeyim, bu konuda adam efsunlanmış gibi davranıyor, ne kadar insanca konuşmaya çalışsam da sonunda kavga ediyoruz. En başta verdiğim sözü önüme koyuyor. Biz böyle mi konuştuk diyorum demagojiye başlıyor. Çok sıkıldım. Aile terapistine gitmek istiyorum. Bir uzmanın önünde bütün kinimi kusmak istiyorum. Belki bu şekilde beni dinler. Sonu ne olacaksa olsun, evliliğimizin geleceğinden ziyade akıl ve ruh sağlığımı korumak için istiyorum bunu.
Boşanmaktan korkan biri değilim, o bir dilekçeye bakar. Çözümü yoksa ve bu yola gireceksem önce kendimi salak yerine konulma ve değersiz görülme hislerimden, ailesine olan nefretimden dolayı hayatın her alanında negatif bir insana dönüşmemden kurtulmam lazım. Kendim sağlıklı bir insan olursam gerisini hallederim...
yerinizde olsam 155 milyon defa kapının önüne koymuştum o gereksiz kocayı ve sömürgeç ailesini. siz bu dünyaya bu parazitleri beslemeye mi geldiniz ya hu! o kocayı hala sevebiliyorsanız kalbiniz çok geniş demektir. çünkü ailesiyle bir olup 5 yıldır sizi kemirmişler. kocanız asla masum değil
 
X