Bir aile meselesi


Bu akşam bir kere daha emin oldum ki tüm suç abimde. Eşi de meydanı boş buldu at koşturuyor işte. Ama bu onun ne kadar kötü bir insan olduğu gerçeğini de değiştirmiyor. Abim başlarda böyle değildi sonradan baş edemeyince saldı. Yani yengem hep böyleydi.

Bugün duydum ki kendi ailesini tüm kardeşleri vs iftara çağırmış, şehir dışından üstelik. Annemle babamı henüz çağırmadılar. Mesela abim ona diyemiyor benim annem babam iki adımlık yerde neden çağırmıyorsun diye. O da nasıl olsa karışan yok eden yok canının istediği gibi davranıyor.
 

Olayları bu noktaya getiren abim. En azından bir kere o kadının bize yaptığını abim de onun ailesine yapabilirdi. Ama onları görünce dünyayı unutuyor. Eşi neden bizi insan yerine koysun ki.

Annem babam için asla tek kelime etmem. O düğünde en çok onlara üzülmüştüm o yüzden konuştum yoksa ben herhangi bir yere de otururdum dert değildi. Sonra bir kere düğün konusunu açtılar abim yine bağırıp çağırıp üste çıktı. Bir de hastayım başım ağrıyor diyince annem babam hemen yelkenleri suya indirdi. Ben boş yere konuştuğumla kaldım. Gerçi onlarla aram bozuldu diye hiç pişman değilim keşke daha önce bozulsaydı ama bu şekilde kendimi net ifade edemeden onlar kendilerini akladılar yine.
 
Abiniz 50 bini alırken bağırmamış. Çakal. Aklınca uyanıklık ediyor işte. Hiç ilgilenmeyin,kesin iletişimi. Beyin yok adamda,ne anlatacaksınız ki?
 

Hayır direkt kötü bir insan. Başka bir sebebi yok. Çocuktum ama her şeyi hatırlıyorum. Babamın köylüsü bu aile. Halamın da eşi tarafından akrabaları oluyorlar. Halamın torunu aracı olmuş ve halam duyduğunda hemen vazgeçin aman sakın onlardan kız almayın demiş. Ama abim vazgeçmedi.

Annesi o kadar kötü bir insan ki. Daha tanışmadan itibaren bizim evi yönetmeye çalıştı. Çok fazla altın istediler. Babam da ilk gelinime ne yaptıysam o kadar yaparım evlendikten sonra istediklerini alsınlar dedi. Bunu bile annesi sorun etti büyük gelinlerini daha çok seviyorlar diye. Buna benzer bir sürü saçmalık. İstediler ki biz hiçbir şeye dahil olmayalım. Düğünde bile takı töreni bitince hemen gidip yengeme takılan altınları topladılar. Bunu abime önceden söylemişler, abim de annemlere söyledi karışmayın onlar alacaklarmış diye. Düğünden sonra hepimizi yemeğe davet ettiler orada yengeme verdi, al kızım bunlar altınların diye. Zihniyete bakar mısınız neyi kimden korudu. Eğer annemler o altınları alacak olsa o gün yine alırlardı. Ya da neden alsınlar. Diğer abimden de almadılar herkesin altını kendine.

Hangi birini anlatayım ki. Suç tamamen abimde ve ailemde. Annemin pasifliği. Sürekli abim üzülecek diye meydanı hep onlara bırakmaları. Başka kızları da var ama hiçbirinin eşinin ailesine bize yaptıklarını yapamadılar. Diğer kızın düğününde de altınları toplamaya gittiler ama erkek tarafa dişli çıktı elleri boş döndüler. Hangi birini anlatayım aşırı cahil, kötü ve fesatlar.
 

Bilmiyorum ya bu kadar olabilir mi gerçekten. İnsan göz göre göre ailesine bu kadarını yapabilir mi? Tamam karına söz geçiremiyor olabilirsin ama o zaman gelip bizi suçlama. Beni dışlıyorsunuz deme. Yani bilmiyorum her şeyi anlıyor biliyorsa nasıl vicdanı rahat bir şekilde bizi suçluyor. O yüzden inşallah gerizekalıdır da hiçbir şeyi anlamıyordur diyorum. Diğer türlü daha kötü benim için.

Maalesef hiç stratejik davranabilen biri değilim. Düğün ertesi yengeme tavır gösterip konuşmadığım için olaylar biraz benim aleyhime döndü. Sanki tek suçlu benmişim de annemi babamı ben gaza getirmişim gibi oldu. Keşke en başından söylediğiniz gibi mesafe koysaydım. Şimdi direkt küsüz gibi oldu. En sevmediğim şey.

Bu akşam kuzenime iftara davetliydik ve bizimle konuşmuyor. Umrumda değil tabi ki ama bir ortamda küs olmak can sıkıcı. Ev sahibi de muhtemelen bu durumu bilmiyordu ama orada farketti bir tuhaflık olduğunu. Bir onunla sohbet ediyor bir bizimle. Böyle şeyler yaşansın istemiyorum. O hırsla tepki gösterdim elime yüzüme bulaştı.
 


Çünkü abimin maddi manevi çok emeği var üzerimde. Eğitimime çok destek olmuştu vs. Şimdi nankörlük ediyormuşum gibi vicdan yapıyorum. Yoksa en büyük suç abimde onun farkındayım. Eğer birazcık aklı olsa karşılıklı konuşabilsek yengemi zerre dert etmem de abim konuşulacak insan değil. Bağırıp çağırıp üste çıkar.
 

Artık çok geç. Bu akşam bir iftarda bir araya geldik ve yengem de benimle konuşmuyor. Bu durumda ben de bayramda gitmem artık. Böylece ipler komple kopmuş oldu. Amacım bu değildi. Söylediniz gibi kavga etmeden dile getirmekti ama işlerine gelmeyen şeyler duyunca hemen ters teptiler.
 
Aman hepsini okuyamadın. Sıkıntı etmem diye diye 3 tane manas destanı yazmışsın. Her satırda sıkıntı etmem demişsin ama sıkıntı etmediğin bir şey kalmamış. Düğün salonu işte önde oyursan ne olur arkada otursan ne olur. Belli ki sizin gelin sizi yanında istememiş bunu da yüzünüze söyleyemediğinden davranışları ile belli etmiş. Sizi samimi bir aile olarak görmemiş. Kendi hayatınıza odaklanın. Bırakın yengenizi. O sizinle değil abinizle anlaşsın. Abinizin ailesi de yengeniz ve çocukları. Basit basit konular yok onun ailesi yok bizim taraf falan filan. Siz anladığım kadarıyla yeni evlenen çiftin halası oluyorsunuz. Yeni gelin sizi güzel tanısın yeter.
 

Ne hali varsa görsün kimse kimseyi karısına değer veriyor diye suçlayamaz zaten ama karısı bizi yerin dibine soktuğunda bile suçlu biz olmasak keşke. O bizi sevmiyor biz onu. Görüşmesek harika olacak. Abim yüzünden görüşmek zorunda kalıyoruz. Muhtemelen onu da abim zorluyor bizimle görüşmeye. Aman neyse zaten yengem de bizimle konuşmuyor artık. Bu akşam bir iftarda denk geldik ve selamlaşmadı benimle. Sorun kökten çözülmüş oldu.

Dershane açmak için kesin karar verince bu işi yapan çok insanla görüştüm. Hepsi mutlaka en az bir ortakla bu işe başlamamı önerdi. Eski konularımı biliyorsanız ortaklı bir iş yüzünden aile faciası yaşamıştık. O nedenle ortağa pek sıcak bakmıyordum ama düşününce gerçekten bir ortak şart galiba. Matematik ya da fizikçi olmalı diyor herkes. Bir de ya kasım aralık gibi ya da yazın açmak gerekiyormuş. Neredeyse 3 aydır yer bakıyorum ama henüz bir yer bulamadım. Bulduklarımın da kirası çok yüksekti.

Yaza kadar birikime devam ediyoruz. Okul bittikten sonra ciddi bir arayışa gireceğiz. Başarabilirsek açacağız. Ortak vs bulamayıp başaramazsak döner dükkanı açacağız bunun için ortağımız hazır.
 

Bizimkiler aynı sokakta oturuyor gene de çağırmadı annemleri iftara. Üstelik her işleri düşünce yardım isterler. Annemler de koşarak gider. Bazıları kendileri hak ediyor. Oğlusları üzülmesin yeter. Ben anneme bu konuda bir şey diyince "hemen senin de oğlun var, seni de görcez" diyor. Ama hasta olunca ben ve kız kardeşim koşuyor peşinde. Anlamazlar. Ben saldım. Bana bulaşmasınlar yeter modundayım.
 

İşte böyle konuya yüzeysel bakılmasın diye manas destanı yazıyorum ama okumayı beceremeyenler konuyu ön masa, yer sıkıntısı olarak algılıyor. Ne diyeyim haklısınız.
 

İşte sorun iftar da değil aslında. Sorun bu kadın kendi ailesine evinde at koştururken, abimin yahu benim de bir annem babam yok mu diyemiyor olması. Çağıramıyorsan kimseyi çağırma. Ben bu sene çok yoğun çalışıyorum mesela. Kimseyi ağırlayacak halim yok. Kendi annemi ben de çağırmadım. Ama eşimin ailesiyle onca sorun yaşıyor olmamıza rağmen onları dışarı bir yere iftara götürdük. Fikri veren de annemdi. Bu kadar yük hissediyorsan bir yere iftara götürün dedi. Bizi zaten bu halinle çağırma gel akşamları yemeğini burada ye dedi. İşte anne var anne var ne diyeyim.
 

Ben anlıyorum sizi. Benim erkek kardeşimde sürekli misafir davet eder ki bu beni ilgilendirmez ama bize gelince müsiat olmazlar. Ama bir amele lazımsa nedense aklına ilk biz geliriz. Kardeşlerimizin eşleri benziyor. Ben kendimi ve ailemi korumayı öğrendim. Canım isterse yapıyorum istmezse yapmıyorum. Bir şey diyen olursa ağzının payını veriyorum.

Anlatsam çok şey var da ifşa olmak istemiyorum
 

Ailesi çok da uzakta değil. Şehir dışında ama bir saatlik mesafede. Dip dibe olsalar da yine aynı şeyi yapardı. Bence bu onun zihniyetiyle ilgili. Kendi ailesi dünyanın en mükemmel ailesi. Bizi Allah kahretsin iğrenç insanlarız.

Bu akşam bir iftarda denk geldik. Geleceklerini biliyordum ama aylar sonra karşılaşacağımızı bilerek gittim. Asla bizimle iletişim kurmuyor. Sadece ev sahibi ve kendi geliniyle konuştu. Abim de çok arada. Annemle babamla normal ama benimle pek isteyerek konuşmuyor.
 
Buna hiç enerjim de yok gerçekten. Asla rol yapamıyorum. Yüzünü bile görmek istemiyorum bir de yengecim diyemicem. Suç abimde zaten o net.

O zaman neden konu açtığınızı pek anlamadım. Tüm gemileri yakıp bir daha ömür boyu görüşmeyeceksiniz. Kararınızı da vermişsiniz
 
Kesinlikle. Bazı insanlar kötüdür buna zaten itiraz yok. Misal benim ailemi iftara çağırmıyor sadece kendi ailesini paşalar gibi mi ağırlıyor. Öyle bir surat ederim,küslük yaparım ki o yemeği burnundan getiririm. Kendi istediğim olmasa bile onu da mutlu etmem yani.
Bir süre sonra kendi ailesine yapacağı şeyi mecbur de olsa benim aileme de yapar.
Ha bunun yanı sıra ben sizin yerinizde olsun. Onları öyle bir yok sayarım ki. Diğer kardeşler toplanıp iftarlar yaparım,çay programları yaparım,yaz geldiğinde açık havada buluşmalar yaparım hiç birine çağırmam
 

" Bazı insanlar kötüdür." Bunu fark etmem yaklaşık 31 yılımı aldı. Ama fark edince omuzlarından büyük bir yük kalktı. Evet gerçekten bazı insanlar kötü.
 
Bunca olay abinizin gözü önünde yaşanmış abiniz düğünde yanınıza bile gelip oturmamış ne bileyim kendi ailesine yapılanları görmezden gelmiş. En doğrusu iletişimi kesmeniz olur. Şimdi kalkıp abinize birşey deseniz siz kötü olacaksınız yine. Belli ki abiniz kolay dolduruşa gelen biri ve eşi tarafından dolduruluyor. Ki eşi anne babanızı bile kendi tarafına çekmiş bunca olana bitene rağmen.
Görüşmeyin,abinizin eşi yine yapacak ailenize benzer şeyler,anne babanız da kendileri bilir bu saatten sonra ne yapacaklarını.
 

Yine abim gelip anneme babama ağlar beni dışladınız diye.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…