Abin bostan korkuluğu heralde. Evet yengenin tavırları yanlış da abinin hiç mi aklı yok gözünü seveyim. Para desteği alırken ana baba abi kardeş biliyor da o da kendi ailesi için bi masaya ayıramamış mı?
abinden bir yol olmaz salın gitsin kesin komple iletişimi ancak zararı olur
Okurken öldüm
Şakası bir yana,artık yetişkinsiniz. Ben sizin yerinizde olsam çatır çatır yapılan haksızlıkları yüksek sesle dile getirir sonra da ilişkimi tamamen keserim. Abiniz de beyinsiz midir nedir,en çok ona gıcık oldum. Görüşmeyin. Anneniz babanız yaşlı insanlar,bırakın onlar ne istiyorsa onu yapsınlar.
Abiniz 50 bini alırken bağırmamış. Çakal. Aklınca uyanıklık ediyor işte. Hiç ilgilenmeyin,kesin iletişimi. Beyin yok adamda,ne anlatacaksınız ki?Olayları bu noktaya getiren abim. En azından bir kere o kadının bize yaptığını abim de onun ailesine yapabilirdi. Ama onları görünce dünyayı unutuyor. Eşi neden bizi insan yerine koysun ki.
Annem babam için asla tek kelime etmem. O düğünde en çok onlara üzülmüştüm o yüzden konuştum yoksa ben herhangi bir yere de otururdum dert değildi. Sonra bir kere düğün konusunu açtılar abim yine bağırıp çağırıp üste çıktı. Bir de hastayım başım ağrıyor diyince annem babam hemen yelkenleri suya indirdi. Ben boş yere konuştuğumla kaldım. Gerçi onlarla aram bozuldu diye hiç pişman değilim keşke daha önce bozulsaydı ama bu şekilde kendimi net ifade edemeden onlar kendilerini akladılar yine.
hakedene hakkettiği gibi davranılmalı ama siz farkında olmadan acaba yengenize birşeyler mi yaptınız ya da abiniz ve yengeniz nişanlıyken anneniz babanız diğer büyük kardeşleriniz yapmıştır siz yaşınız itibariyle farketmemişsinizdir belki o da o yüzden böyle bir mesafe almıştır, yoksa durduk yere olsa abiniz bir yerde noluyor der
Abinizin bir şey bilmediğine, anlamadığına emin misiniz?
Abiniz, karısının niyetini taaa gerdekten beri biliyordu..
Tatlı tatlı, gülümseye gülümseye mesafenizi koyun. Merak edip sorsunlar.. O zaman içinizden gelirse sebebini söylersiniz.
Annenize babanıza yem olmayın onlara karşı içinizden geldiği gibi davranın.
Ay yarisina gelince daha 50 paragraf daha oldugunu farkettim ama artik birakamazdim o kadar emek verip okumustum sjdsjf
Tek dert oturmak degil demissiniz ama konu boyunca yer yoktu en dibe oturduk diyip durmussunuz bir an tansiyonum dustu
Yengenizin bu tarz oldugunu bildiginiz halde niye aileniz 50bin yardim ediyor tv aliyorsunuz vs vs
Abi biz bunlari bunlari yapacaktik ama yengem baklava boregi bile kendi ailesine yaptiriyor bize hicbirsey yapmayin dedi diyip gececektiniz
Yengeniz sizinle gorusmek istemiyor bunu da sizi dislayarak deger vermeyerek her turlu gosteriyor ama siz ailecek hala gorusuyorsunuz
Abiniz diye ya da ogullari diye trip atma luksunuz neden yok anlamiyorum
Ben beni geren akraba kardes vs gorusmeyen biri oldugum icin sizin israrla gorusme talebinizi anlayamadim
Yengeniz oturup kisir yerken siz burda dertlenip destan yazdiniz mesela
Sorun abinizde. Denge sağlanmamış, annenler çok pasif kalmış. İlle kavga gürültüye gerek yok konuşarak alılabilecek şeyler yaşanabilirdi. Ama ben olsam bende görüşmek istemem. Umursamamda. Çünkü belliki abinizde o tarafa uymuş. Sonra bir durum olsa siz kötü olursunuz çünkü annenize göre onun oğlu ve idare etmek durumunda. Ama siz değilsiniz. Mininmum görüşmek umursamamak iyidir. O size sataşsın niye konuşmuyorsun vs diye. O zaman eteğinizdeki taşları dökersiniz.
Aman hepsini okuyamadın. Sıkıntı etmem diye diye 3 tane manas destanı yazmışsın. Her satırda sıkıntı etmem demişsin ama sıkıntı etmediğin bir şey kalmamış. Düğün salonu işte önde oyursan ne olur arkada otursan ne olur. Belli ki sizin gelin sizi yanında istememiş bunu da yüzünüze söyleyemediğinden davranışları ile belli etmiş. Sizi samimi bir aile olarak görmemiş. Kendi hayatınıza odaklanın. Bırakın yengenizi. O sizinle değil abinizle anlaşsın. Abinizin ailesi de yengeniz ve çocukları. Basit basit konular yok onun ailesi yok bizim taraf falan filan. Siz anladığım kadarıyla yeni evlenen çiftin halası oluyorsunuz. Yeni gelin sizi güzel tanısın yeter.Merhaba, daha önce de abim ve eşiyle ilgili bir konu açmıştım. Yeğenim evlilik yoluna girdiğinden beri yengem abimin yanında farklı yalnızken farklı davrandı bize. Tek derdi hep kendi ailesi baş köşede olsun, en iyi onun ailesi, her şeye layık olan onun ailesi ama biz hiçbir yerde olmayalım istedi. Bunu abime açıkça dile getiremediği için laf arasında imalarla can sıktı hep.
En basiti tanışma için kızın evine gidilecekken sürekli evleri küçük az kişi gidilecek dedi. Ben de böyle şeylere hiç takılmam. Hep bunu dile getirdim, ben alınmam, eğer kişi sınırlaması varsa biz katılmayabiliriz dedim hep. Çiftler nasıl mutlu olacaksa öyle olsun saygı duyarım dedim. Gerekirse annemle babamla da konuşurum sadece anne baba olarak gidecekseniz de anlayışla karşılanır dedim. Ama tabi hiç akıl edemedim bunları abimin yanında konuşmayı. Yengem hep bana kıyıda köşede mutfakta çay hazırlarken vs bu konuları açtığı için ben de orada söylemiş oldum ve abimin bu konuşmalardan haberi olmadı. Sonra bir akrabanın yanında dedi ki az kişi gitmek gerekiyor, kendi aileme ne desem yaparlar ama bu taraf anlamazki falan dedi. Oysaki kendi ailesine asla öyle bir şey diyemez, dese de anlamaz ısrarcı olurlar.
Bunun gibi birçok kırıcı şey oldu hep neyse neyse diye diye sustuk. En son kına gecesine gittik. Kına kadınlar arasında. Salonun en ortasındaki iki masa ayrılmış. Bir masada kızın ailesi, yakınları. Diğer masada yengemin ailesi. O akşam abim hadi çıkalım misafir gibi geç mi gideceğiz diyor. Yengem hep ay durun durun daha erken diyerek bizi oyaladı. Salona gittiğimizde ailesi çoktan kız ailesinin yan tarafına yerleşmişti. Yengem de bizi salonun en ücra köşesine götürdü. En dip tarafta ve hiçbir şey görülmeyen bir yer. Haliyle bizim de misafirlerimiz geldi ve hepimiz o dip köşeye sıkıştık. Çünkü gittiğimizde salon dolmuştu. Ama yengemin savunması şu. Bakın size hemen sahnenin yanını ayırdım diyor. Ama asla sahne bile görünmüyor dekordan yan taraftan. Bu arada görünmemesi de sorun değil. Art niyetli davranması mesele.
Neyse kına bitti sıra düğüne geldi. Yine konvoy vs hep birlikte salona gidildi. Biz girerken anne babalar misafirleri karşılıyorlar. Yengem bana dedi ki ay hoşgeldiniz geçin bize de yer ayırın. Ben de o kadar salağım ki gerçek sanıyorum. Neyse salona girdik bu defa ailesi “damat ailesi” yazan masaya yerleşmiş. Ben de hala olayı anlamadım, yengemin kız kardeşine diyorum ki Ayşe abla damat masası için sadece bu masa mı ayrılmış başka yok mu diyorum. Hepsi bana bakarak Yoo sadece burası ayrılmış dediler. O ara baktım yengemin çantası falan da masada. O an anladım bunun da kasıtlı olduğunu. Bu defa bize masa bile ayrılmamış, yani dip köşeyi bile ayırma gereği duymamışlar, salon da doluydu. En dipte bir masa bulup oturduk.
Bu arada asla böyle masa sandalye dert edecek değilim. Özellikle en yakınlarımın önemli günlerinde bunları takmam. Hatta bir ara bizim masa bile o kadar doldu ki sahnenin kenarına oturdum, kolonun üzerindeydim bir ara. Hiç önemli değil. Burada tek üzüldüğüm yengemin kasıtlı şekilde bize bunu yapması. Ben buraya eşimin ailesiyle ilgili pek çok konu açtım, o kadar sıkıntılar yaşadık ama onlara bile göz göre göre bunu yapmam. Kaldı ki ben çocuğumun doğum gününü bile gönlümce kutlamıyorum, eğer bir şey organize edersem eşimin ailesini de çağırmalıyım diye. Çünkü ailemle bir araya gelsinler de istemiyorum. Neyse demem o ki yengemin yaptığı çok üzdü hepimizi.
Bu ilk değil tabi ki. Evlendiğinden beri bizi hiç istemedi ve bunu hep belli etti ama abim hep bizi suçlu gördü. Biz de o üzülmesin diye eşinin yaptıklarına sessiz kaldık. Annem hep aman evlerinde düzeni bozulmasın diye diye kıyıda köşede ağladı ama abime hiçbir şey anlatmadı ki burada annem de hatalı. Biriktirmek yerine arada bazı şeyler dile getirilebilirdi.
Mesela çocukların sünnetini benim üniversite sınavımın olduğu güne denk getirdiler. Ben her şey bittikten sonra yetişmiştim. Annesini baş köşeye çocukların yanında oturtmuştu. Annem her zamanki gibi misafir gibi bir kenardaydı odaya bile girememiş. Çünkü yengemin tüm ailesi ve akrabaları dosya doluşmuştu. Bahçede masalar vardı yemek kurulmuştu. Erkekler bahçede kadınlar evde mevlid dinliyordu. Sonra herkes bahçede yemek yiyecek dendi ama kendi akrabalarının hepsine eve yemek çıkarttı bizim misafirlerimize yemek aşağıda dedi. Misafirler de yemeden gittiler.
Daha sonradan bir çocukları daha oldu ona sünnet merasimi yapmadılar sadece evde kuran okuturuz demişlerdi. Evimiz abimlere 5 dk. Kendi ailesi şehir dışında yaşadığı halde annesini kardeşlerini çağırmış annemi çağırmamıştı. Annem komşulardan duymuştu sünnet okumasını. Nasıl olduysa annem bunu abime sormayı başardı. Abim de demiş ki cuma kuranı okurken annesiyle kardeşi tesadüfen denk gelmiş. Hafta içi kardeşinin çocukları okula gidiyor ve tesadüfen cuma kuranına denk geliyorlar. O gün de sünnet okumasına denk geliyorlar.
Buna benzer o kadar çok şey var ki. Hep sustuk. Ben zaten abimden çok küçüğüm neredeyse 20 yaş var aramızda. Haliyle bu olaylar olurken ben çok da söz hakkına sahip değildim. Ama en son düğünde olanlar çok canımı sıkınca direkt düğünün ortasında, abimin yanında yengeme dedim ki; yenge sen zaten yer ayırmışsın bana neden tekrar yer ayır dedin ki dedim. En azından bir yan masayı da annemlere ayırabilirdin, babanne ve dede olarak oturabilirlerdi dedim. Otursaydınız siz de dedi. Yer yoktu dedim, kınada da böyle olunca söylemek istedim dedim. direkt gitti yanımızdan. Sonra abim de bitti. Neyse dedim inşallah abim bu yapılanı görür de bir sandalye alır biraz anne babasının masada oturur gönül almak için. En azından yapılan haksızlığın farkında olduğunu belli eder. Yine sonra giderse gider o masaya. Ama yok o da orada oturdu. Ve her gelen düğünde annemi babamı arıyorlar siz niye burda dip köşedesiniz falan diye soruyorlar. Bu arada damat masasında yengemin köyden gelen amcası dahil hepsi oturuyorlar.
Yengeme sorsanız her şeyi kardeşleri yapıyor. İyi ki varlar. Onlar olmasa düğün bile olmazdı yani. Mesela düğün günü için yapılacak bir şey var mı diye sorduk önceden. Ay bizim kızlar her şeyi yapıp getirecek dedi. Ya salak mısınız yani her şey burada da yapılabilir biz de yapabiliriz şehir dışından börek baklava biraz şov değil mi. Bize asla söylemiyor en son söylüyor ki hiçbir şey yapmamış olalım diye. Yaptıkları içi çul çaput yani. Yok kına mendili yok araba havlusu bilmem ne. Bir tepsi böreği bi tencere kavurmalı pilavı biz burda zaten yapar yaptırırdık. Onu bile bir hafta önceden ay sadece uzaktan gelenlere yemek verilecek diye vurguladı ki uzaktan sadece kendi misafiri geliyor.
Öte yandan annem abime düğüne destek için 50 bin verdi. Diğer abim hem yatak odasını aldı hem de maddi destek oldu. Büyük abimin kızları ev hediyesi olarak 40 bine tv aldılar evlenen yeğenime. Eşim gelin arabasını ayarladı süsletti. Ama gel gelelim biz hiçbir şeye yaramayan insanlarız. Kardeşleri olmasa yengem ne yapardı bilmiyorum.
Düğün ertesi amcamın oğlu hepimizi yemeğe davet etti. Ben de orada yengeme selam vermedim, iletişim de kurmadım. İlk defa böyle bir şey yapıyorum ama çok üzüldüm gerçekten.
Sonrasında annemle babam da bu düğünü gündeme getirmişler abimle yengem bir gün onlara gittiğinde konuyu açmışlar. Sanki her şeyin sorumlusu benmişim gibi abim diyormuş ki Alin zaten yengesiyle konuşmadı. Beni zaten hiç aramaz ben abi değilim zaten. Salak saçma savunmalar. Yengem de diyormuş ki onlar misafirdi siz ev sahibiydiniz. Abim diyormuş ki sizin bizimle misafir karşılamanız gerekiyordu. 80 yaşındaki annemle babam ayakda durup kapıda misafir karşılayacak??? Oturdukları için suçlu oldular.
Benim fikrim suçlu olan abim. Eşi bizi en başından istemiyordu. Belli ki abim onu bir şeylere zorladı. O da bizden iyice nefret etti. Oysaki istemiyorsa görüşmeseydi. Zorlamaya gerek yoktu. Evlendiğinde yaşı çok küçüktü ve annesi yönlendiriyordu onu. Belki zamanla annesinin söylediği gibi olmadığını görecekti ve kendisi yakınlaşacaktı bize. Yakınlaşmazsa da kendi bilirdi. Kimse kimseyi zorla kabul etmek zorunda değil. Abim anne babasıyla bizlerle iletişimde kalsa gerisi önemli değildi. Kimse ona eşiyle ilgili sorun çıkarmazdı. Tüm bu aptallıklar olurken bile kimse abime sesini çıkarmadı. Annem babam onu hiç arada bırakmadı. Ama abim bunu görmek yerine hep bize yüklendi. Nasıl olsa idare ediyoruz diye en ufak şeyde bize bağırdı çağırdı. Siz beni ayırıyorsunuz dedi sonra da. Oysaki kendisi ayrıldı bizde. Eşi istemedi bizi. Kıyıda köşede bize imalarda bulununca biz de istenmediğimiz yere çekinerek gittik. Çekimser kaldık uzak durduk. Abim bunu görmek yerine siz beni dışladınız dedi.
Bu düğün aralıkta oldu ve biz genelde abimlerle annemde denk geliyorduk. Ben bu olaydan sonra onların geleceği günlerde anneme ( her hafta aynı gün geliyorlar) gitmedim. Çünkü yengemi görmek istemiyorum. Artık abimin hatırı için de bir şey yapmak istemiyorum. Ara giderek açıldı. Geçen gün babamın sağlık durumuyla ilgili bir şey oldu ben biraz endişelendim ve uzun zaman sonra abimi aramak durumundaydım. Konuşurken de ağladım maalesef. O ara biraz iletişimdeydik. Sonrasında o beni aradı ağlayacak bir şey yokmuş ben araştırdım vs diye. Şimdi çok gerginim iftara çağırırlarsa gitmek istemiyorum. Çünkü annemlere gittiğinde falan surat asıyormuş yengem. Onun yüzünü görmek istemiyorum. Bayramda da denk gelmek istemiyorum ama bu defa evlerine gitmek gerekecek. Onu da istemiyorum. Gitmezsem ipler tamamen kopacak bu doğru mu bilmiyorum. Abimle açık konuşsam anne babasını suçlayan beni hiç dinlemez. Durduk yere küsmüş gibi olmak istemiyorum ama hatır için kimseyle zoraki ilişki kurmak da istemiyorum. Yanlış bir açıdan mı bakıyorum? Sizce ne yapmalıyım?
Hepsini okudum ve aklima istemsizce leopar tayt giyen hayın yenge ve gorumcesi geldi, tabi seni biliyoruz alindalin, sen oradaki deli gorumce degilsin.
Ama birsey diyecegim, abin oradaki abi gibi varsa yoksa karisi, varsa yoksa canisi kafasinda.
O adam zehri almis bi kere bu is burdan donmez, sen kendi evine yuvana bak bosver.
Ha bu arada, dershane aciyordunuz ne oldu o is? A alindalin
Bu akşam bir kere daha emin oldum ki tüm suç abimde. Eşi de meydanı boş buldu at koşturuyor işte. Ama bu onun ne kadar kötü bir insan olduğu gerçeğini de değiştirmiyor. Abim başlarda böyle değildi sonradan baş edemeyince saldı. Yani yengem hep böyleydi.
Bugün duydum ki kendi ailesini tüm kardeşleri vs iftara çağırmış, şehir dışından üstelik. Annemle babamı henüz çağırmadılar. Mesela abim ona diyemiyor benim annem babam iki adımlık yerde neden çağırmıyorsun diye. O da nasıl olsa karışan yok eden yok canının istediği gibi davranıyor.
Aman hepsini okuyamadın. Sıkıntı etmem diye diye 3 tane manas destanı yazmışsın. Her satırda sıkıntı etmem demişsin ama sıkıntı etmediğin bir şey kalmamış. Düğün salonu işte önde oyursan ne olur arkada otursan ne olur. Belli ki sizin gelin sizi yanında istememiş bunu da yüzünüze söyleyemediğinden davranışları ile belli etmiş. Sizi samimi bir aile olarak görmemiş. Kendi hayatınıza odaklanın. Bırakın yengenizi. O sizinle değil abinizle anlaşsın. Abinizin ailesi de yengeniz ve çocukları. Basit basit konular yok onun ailesi yok bizim taraf falan filan. Siz anladığım kadarıyla yeni evlenen çiftin halası oluyorsunuz. Yeni gelin sizi güzel tanısın yeter.
Bizimkiler aynı sokakta oturuyor gene de çağırmadı annemleri iftara. Üstelik her işleri düşünce yardım isterler. Annemler de koşarak gider. Bazıları kendileri hak ediyor. Oğlusları üzülmesin yeter. Ben anneme bu konuda bir şey diyince "hemen senin de oğlun var, seni de görcez" diyor. Ama hasta olunca ben ve kız kardeşim koşuyor peşinde. Anlamazlar. Ben saldım. Bana bulaşmasınlar yeter modundayım.
İşte sorun iftar da değil aslında. Sorun bu kadın kendi ailesine evinde at koştururken, abimin yahu benim de bir annem babam yok mu diyemiyor olması. Çağıramıyorsan kimseyi çağırma. Ben bu sene çok yoğun çalışıyorum mesela. Kimseyi ağırlayacak halim yok. Kendi annemi ben de çağırmadım. Ama eşimin ailesiyle onca sorun yaşıyor olmamıza rağmen onları dışarı bir yere iftara götürdük. Fikri veren de annemdi. Bu kadar yük hissediyorsan bir yere iftara götürün dedi. Bizi zaten bu halinle çağırma gel akşamları yemeğini burada ye dedi. İşte anne var anne var ne diyeyim.
Merhaba, neyazik ki insan aile ve akrabalarini secemiyor. Yengenizin kafasinda ailesi uzakta oldugu icin “ ben hep onlarlayim.Benim ailem uzakta ne yazik onlara ne yazik bana” diye bir savunma var. Dogrumu degil. Sonucta hersey eninde sonunda bizim tercihimiz. O yuzden baskalarini bunun icin goz ardi etmek ve cezalandirmak yanlis. Agabeyinizde her gun esiyle tartismak ve evde huzursuz bir ortamda kalacagina kolayi secip tavrini esinden yana koymus dogrumu tabiki degil ancak buda anlasilir. Ne yazik ki baskalarinin yanlisliklarini duzeltemezsiniz. Bu noktada karsiniza en temel iki yol cikiyor. Bunlardan ilki tamam bu boyle degip kabulenme ve beklenterinizi en asgariye indirip olanlari goz ardi etmek. Yada Yenge ve agabeyinizle pek icinenize isinmayan ancak gorusmek zorunda kaldigimiz disardan biriyle kurdugunuz iliskiyi kurmak. Yani mesafeli ancak saygili bir iliski. Cunku Allah uzun our versin halen Anne ve babaniz var ortada. Iliskinizi istesenizde tamamiyle kesemezsiniz. Ama acik soyluyorum yengeniz bunuda kaldiramayip problem cikaracaktir. Ancak eger ikinci noktaya geldiyseniz bu sizi bir sureden sonra cok etkilemez. Yengenizle ayni ortama girmekten cekinmeyin cunku eninde sonunda ayni ortama gireceksiniz. Size basbasa kaldiginizda kiskirticak seyler soyleye bilir sakin kalmaya calisin once ofkelenen nekadar hakli olursa olsun haksiz olur. Eger onlara karsi bir jestiniz olursa herkesin ozellikle agabeyiniz yaninda onerilerinizi soyleyin.
Buna hiç enerjim de yok gerçekten. Asla rol yapamıyorum. Yüzünü bile görmek istemiyorum bir de yengecim diyemicem. Suç abimde zaten o net.
Kesinlikle. Bazı insanlar kötüdür buna zaten itiraz yok. Misal benim ailemi iftara çağırmıyor sadece kendi ailesini paşalar gibi mi ağırlıyor. Öyle bir surat ederim,küslük yaparım ki o yemeği burnundan getiririm. Kendi istediğim olmasa bile onu da mutlu etmem yani.Bu akşam bir kere daha emin oldum ki tüm suç abimde. Eşi de meydanı boş buldu at koşturuyor işte. Ama bu onun ne kadar kötü bir insan olduğu gerçeğini de değiştirmiyor. Abim başlarda böyle değildi sonradan baş edemeyince saldı. Yani yengem hep böyleydi.
Bugün duydum ki kendi ailesini tüm kardeşleri vs iftara çağırmış, şehir dışından üstelik. Annemle babamı henüz çağırmadılar. Mesela abim ona diyemiyor benim annem babam iki adımlık yerde neden çağırmıyorsun diye. O da nasıl olsa karışan yok eden yok canının istediği gibi davranıyor.
Kesinlikle. Bazı insanlar kötüdür buna zaten itiraz yok. Misal benim ailemi iftara çağırmıyor sadece kendi ailesini paşalar gibi mi ağırlıyor. Öyle bir surat ederim,küslük yaparım ki o yemeği burnundan getiririm. Kendi istediğim olmasa bile onu da mutlu etmem yani.
Bir süre sonra kendi ailesine yapacağı şeyi mecbur de olsa benim aileme de yapar.
Ha bunun yanı sıra ben sizin yerinizde olsun. Onları öyle bir yok sayarım ki. Diğer kardeşler toplanıp iftarlar yaparım,çay programları yaparım,yaz geldiğinde açık havada buluşmalar yaparım hiç birine çağırmam
Bunca olay abinizin gözü önünde yaşanmış abiniz düğünde yanınıza bile gelip oturmamış ne bileyim kendi ailesine yapılanları görmezden gelmiş. En doğrusu iletişimi kesmeniz olur. Şimdi kalkıp abinize birşey deseniz siz kötü olacaksınız yine. Belli ki abiniz kolay dolduruşa gelen biri ve eşi tarafından dolduruluyor. Ki eşi anne babanızı bile kendi tarafına çekmiş bunca olana bitene rağmen.Ben annemin babamın tavrına hiç karışmıyorum. Şu noktada kimseyi bir arada tutmak gibi bir derdim de yok. Sadece kendim nasıl davranmalıyım bilmiyorum. Gidip konuşsam abim dinlemez. Bir taraftan da diyorum ki ne konuşayım görmüyor mu sanki. Ama annemler konuştuğundan beri hastaymış güya. Çok zayıflamış vs. Annem babam hala üzülüyorlar. Bana da bir şey diyemiyorlar ama üstü kapalı abimle bağımı koparmamam gerektiğini söylemeye çalışıyorlar.
Evet suçlu abim ben de öyle düşünüyorum ama kendisi bunun farkında mı acaba? Sorsanız o da ben her iki tarafı idare etmeye çalıştım ama kendi ailem beni dışladı diyordur. Çünkü eşi maalesef çok yalancı. Olayları bambaşka anlatıyor.
Kesinlikle. Bazı insanlar kötüdür buna zaten itiraz yok. Misal benim ailemi iftara çağırmıyor sadece kendi ailesini paşalar gibi mi ağırlıyor. Öyle bir surat ederim,küslük yaparım ki o yemeği burnundan getiririm. Kendi istediğim olmasa bile onu da mutlu etmem yani.
Bir süre sonra kendi ailesine yapacağı şeyi mecbur de olsa benim aileme de yapar.
Ha bunun yanı sıra ben sizin yerinizde olsun. Onları öyle bir yok sayarım ki. Diğer kardeşler toplanıp iftarlar yaparım,çay programları yaparım,yaz geldiğinde açık havada buluşmalar yaparım hiç birine çağırmam
E ağlasın. Aaaa yok ya öyle denk geldi deyin geçin.Yine abim gelip anneme babama ağlar beni dışladınız diye.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?