• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bencil miyim yoksa haklı mıyım...Yorumlarınıza İhtiyacım Var...

amin canım ama bu dua için çok geç, biz o sıkıntılardan geçtik bile yıllar önce:1:
bence eşin yumuşarsa sende bi tık adım at:34:

kapıyı açmayışıma çok kızdı.yumuşayacağını sanmıyorum.
çoktann uyumuştur bu saate kalmaz.
rüyasında yelken yarışındadır ..
 
bence esin bencilsin demek istemedi yani en azindan isteyerek ya da lafin nereye gittgini düsünemedi..tepkini asiri buldu belki hani onun gibi düsünmeye calisiyorum,biz uzak degiliz ayni evdeyiz böyle aglayacak birsey yok anlaminda demistir..
cünkü seni, bu istemin bencil yapmaz,ama gercekten anliyorum seni,sen pazar günlerini iple cekiyorsun o baska bir plan yapiyor hemde sadece bir haftalik degil,iste bazen olaylari kapamak ya da bastirmak icin agziminzdan cikani bilmeyiz ya esinizde öyle yapmis,aslinda söyle düsünce onu gercekten cok seven bir esi var...bence o da kendini yanlis ifade etti..

artık pazar günüm yok,özel bir günüm yok..
hiçbirşeyim yok..
inşallah işe girerim de evliliğimi sağlıkla yürütebilirim yoksa böyle giderse alışmaktan öte her haftasonu yalnız kaldıkça daha da delireceğim.
 
canım eşine aşırı şekilde düşkünsün ...eşinle vakit geçirmek en doğal hakkın ama onunda yaşam alanı olmalı kendisi için bişeyler yapmalı sende kendine bir hobi bul kendin için bişeyler yap bırak sen onla değil o senle vakit geçirmeye çalışsın erkek milleti bazen bunu istiyor ..ne kadar onla olmak istediğini gösterirsen okadar başka bişey yapmak istiyor garip bir şekilde ...hem Temmuz ayında bitecekmiş yıllarca sürmeyecek...üzme kendini gitme üstüne sen duygusal davranıyorsun kadınız böyleyiz yapacak bişey yok ....kendini hırpalama dediğin gibi inatçıysa zaten gidecek kursa belli:71:
 
Aşağı yukarı bir yıllık evliyim.Eşimin sadece pazar günleri var izinli olarak ve de ben haftaiçleri günlük 3-4 saatlik bir çalışma içerisindeyim.Doğal olarak bir tek pazar günü adamakıllı bir plan yapabiliyoruz.Benim mantığım bu konularda çok düz; adam para için, ailesinin, çoluğunun çocuğunun rızkı, geleceği için, mecburiyet için, daha iyi günler için çalışacaksa çalışacaktır.Bu konuda mızmızlanan hatunları da hiç anlamam.Ama "Beni bekleme hanım, bu gece şurda içeceğiz,burda yiyeceğiz, pinpona başladım pazar günleri pinpon oynamazsam ölürüm, yamaç paraşütüne gideceğim yemeği ye,beni bekleme" gibi planlar bana göre değil.

"Efendim onun da bir hayatı var, yok o da eğlenmek ister" modernlikleri de bana göre değil.Biz ve de siz daha bir yıllık evliyiz, yapılacak çok şey, görülecek çok yer, paylaşılacak çok şey var.Daha birinci seneden keyfe keder planlar, projeler beni bozar.

Zaten üç günlük dünya, ben hayat arkadaşımla bir pazarı geçeremeyeksem, birlikte eğlenemeyeceksek ya da dinlenemeyeceksek ve o , o günü başkalarına ya da başka bir şeye ayıracaksa ben de onun bacaklarını ayırırım.

Güzel bir pazar kahvaltısı, yürüyüşler, birlikte film izlemek,birlikte bir kitap okuma saati bile aşkı tazeleyecek, özlemi giderecektir, ve yeni haftaya da pozitif bir biçimde başlatacaktır.

Bu x keyfe keder şeysinin yarışması olacak, yarışma öncesi extra çalışması olacak, x bilmemnesinden sonra akşama kutlaması olacak, bu esnada tanışılan yeni arkadaşlar meydana çıkacak, evde bu konuda extra şeyler izlenecek , belki evde bile bu konu hakim olacak ve üzerine çalışmalar yapılacak.. vs..vs

Amacım yangına körükle gitmek değil, ama içimden de "aman onun da hayatı var, alttan alın, haftanın 5 günü gece kafası 1500 geliyor, cumartesi eğitimi var gene aynı, bırakın pazar günü de eğlensin, sizin de hanım olarak göreviniz alttan almak "evet kocişim (bu lafa da ifrit oluyorum) " diyerek, ayaklarına sarılmak demek de gelmiyor.

Eleştiri ve negatif ışığımdan hala ölmediyseniz, "ben olsam ne yapardım?" şeklindeki önerim geliyor:
Öncelikle doğal bir reaksiyonla taş üstünde taş bırakmaz, emdiğini burnundan getirir (ağlayarak, bağırarak, yüzüne bakmayarak) bunlar sökmezse bu sefer , ben de cumartesi-pazar için x dans kursuna yazılır, minicik bir x dans eteği alır," madem sen yelkene, küreğe işte her neyse heves saldın, ben de sen yokken dansa gideceğim" derdim.Çizilen karakter her ne kadar modern , eğitimli zart zurt olsa da ben zannetmiyorum ki Türk bir erkek 2 karış etekle, yeni partnerlerle tanışılan bir ortama hatunu rahatça yollasın.Sonuçta iki tarafında rahatsızlıkları dile getirilir ve deniz ve dansın birleştiği bir organizasyona birlikte katılma kararı alınabilir (misal)

Özetle bencillik değil yaptığınız bana göre, tamamen doğal ve haklı bir bakış açısı.
Umarım en kısa sürede bu krizi atlatır, gülümseten sonucu bizimle paylaşırsınız.
 
Son düzenleme:
canım eşine aşırı şekilde düşkünsün ...eşinle vakit geçirmek en doğal hakkın ama onunda yaşam alanı olmalı kendisi için bişeyler yapmalı sende kendine bir hobi bul kendin için bişeyler yap bırak sen onla değil o senle vakit geçirmeye çalışsın erkek milleti bazen bunu istiyor ..ne kadar onla olmak istediğini gösterirsen okadar başka bişey yapmak istiyor garip bir şekilde ...hem Temmuz ayında bitecekmiş yıllarca sürmeyecek...üzme kendini gitme üstüne sen duygusal davranıyorsun kadınız böyleyiz yapacak bişey yok ....kendini hırpalama dediğin gibi inatçıysa zaten gidecek kursa belli:71:

ben de ortası yok işte.. ya sevgiyle kucaklar ya da sırtımı dönerim.
şu an ikinci durumdayım.
özgür,acı çekiyorum ama artık bu konuda tek bir ifademi bile duyamayacak.
bazen dünyaya erkek olarak gelseydim dediğim oluyor..
 
ya ben ne yapayım.7 yıllık evliyim eşim sabah gider akşam geç gelir tatili yoktur.hatta şimdiki durumunu yazayım.şimdi libya'dayız kendi işimizi kurduk eşim sabah 9 da işe gider gece yani sabaha karşı 3-4 de gelir.eşimle hiç ama hiç vakit geçiremiyorum.ve yabancı olduğum bir ülkede hiç kimsem yok.neyseki şimdi türk bayanlar buldum.onlarla faceden görüşüyorum.benim eşim iş koliktir.Türkiye de ayda bir yada 2 ayda bir izni olurdu.o gün ne yapacağımızı şaşırırdık ve gün biterdi.eşim çalışmayınca çok stresli olur zaten.benim en büyük şikayetim çok sevdiğim kocacımla vakit bile geçiremiyorum.siz yine durumunuza şükredin.eşinizi sizinle daha çok vakit geçirmesi ikna yolları arayın.kadınlığınızı kullanın belki işe yarar büyük ihtimal yarar :)))
 
derinss canım birbirimizi kafi miktarlarda sanırız burda bunca yıldır
ben de 1,5 yıldır evliyim ve eşim o kadar yoğun bi çalışma temposu içindeki
çok kısıtlı zamanlarda görüşebiliyoruz diyebilirim
hatta bazen ciddi anlamda sözleşiyoruz falan akşam dvd izliyicez mısır patlatıcaz diye
ama çoğu zaman bi işi çıkıyo ve öyle yorgun geliyo ki burnunun ucunu görecek hali yok
dvd yi napsın.
ama.... bi de ama kısmı var...
benim eşim fanatik derece de trabzonspor aşığı delisi..
nedense hep takımın maçlarını izleyecek vakti yaratabilir
zaman ayırabilir. başlarda çok bozulsam da hatta şiddeti sarsıtıcı kavgalar
etsem de zamanla onun da kendine ait bi hayatı olduğu fikrine alıştım
ben arkadaşlarımla gezip tozmaya sevdiğim şeyleri yapmaya nasıl vakit ayırabiliyosam
onun da buna hakkı var mantiken. o negatif iş stersini bi şekilde atmalı
beni sevmiyo mu seviyo tabi. yanımda olmak yerine maça gitmeyi tercih ediyo olması
benden vazgeçmiş olması anlamına gelmiyo
ya da bendeki züğürt tesellisi:1:
 
Son düzenleme:
canım benim yaa linkini görünce korktum inan.

sana ne diyeyim bilmiyorum. kelin merhemi olsa başına sürerdi heralde. bende şu an çalışmadığım için bütün hayatım eşime kitlenmiş durumda. bekarken o kadar girişken bi kızdım ki her işimi kendim yapardım. evlendik ben eşime o kadar bağlandım ki hiçbir yere onsuz gidememeye başladım. en sevdiğim şey alışveriş yapmaktır ona bile yalnız çıkamaz olmuştum. akşamı bekliyordum eşim geliyordu beraber gidiyorduk o kadar yani sen düşün gerisini. sonra dersaneye başladım bekarkenki halime döndüm. üstümden attım o duyguyu. tamam az görüşebiliyorduk ama kaliteli vakit geçiriyorduk. dersane bitti ben eski halime döndüm, pıstım. inan tekrar kpssye girme düşüncem olmasa diyeceğim ki iş bulamasam da gideyim bi yerde kasiyerlik yapayım yeter ki bi uğraş olsun. insanın kendine güveni o kadar azalıyor ki. yalnızlık, sevgi ihtiyacı, konuşma ihtiyacı... diyeceğim o ki bu kvgaları bizde yaşadık, ben böyle evde yalnız oldukça devam da edeceğiz.
 
Eleştiri ve negatif ışığımdan hala ölmediyseniz, "ben olsam ne yapardım?" şeklindeki önerim geliyor:
Öncelikle doğal bir reaksiyonla taş üstünde taş bırakmaz, emdiğini burnundan getirir (ağlayarak, bağırarak, yüzüne bakmayarak) bunlar sökmezse bu sefer , ben de cumartesi-pazar için x dans kursuna yazılır, minicik bir x dans eteği alır," madem sen yelkene, küreğe işte her neyse heves saldın, ben de sen yokken dansa gideceğim" derdim.Çizilen karakter her ne kadar modern , eğitimli zart zurt olsa da ben zannetmiyorum ki Türk bir erkek 2 karış etekle, yeni partnerlerle tanışılan bir ortama hatunu rahatça yollasın.Sonuçta iki tarafında rahatsızlıkları dile getirilir ve deniz ve dansın birleştiği bir organizasyona birlikte katılma kararı alınabilir (misal)

Özetle bencillik değil yaptığınız bana göre, tamamen doğal ve haklı bir bakış açısı.
Umarım en kısa sürede bu krizi atlatır, gülümseten sonucu bizimle paylaşırsınız.

Ben daha birinci safhadayım,bana gelip şöyle birşey düşündüm diyip mantıklı bir fikir sunana kadar yaşadığımız otel hayatımız devam edecek. Fakat bir farkla otelde işler pek tıkırında gitmeyecek.. aksayacak.. benim aşkla ile yaptığım gözüme batmayan her türlü işi askıya alacağım.

Yazdıklarınıza bütünüyle katılıyorum zaten o yüzden bu konuyu açtım.
Ama elbette herkesin fikrini alıp ortak bir çözüme gitmek istedim.
30 günlük bir ayda bana bir gün bile ayırmayan birine karşı ne kadar nazik pozitif şirin sempatik olabilirim düşündükçe çıkış yolu bulamıyorum.
bu tartışmadan ya alnımızın akıyla çıkacağız yada otel hayatı bize bekar hayatını getirecek..
dileklerin için teşekkür ederim.
 
ya ben ne yapayım.7 yıllık evliyim eşim sabah gider akşam geç gelir tatili yoktur.hatta şimdiki durumunu yazayım.şimdi libya'dayız kendi işimizi kurduk eşim sabah 9 da işe gider gece yani sabaha karşı 3-4 de gelir.eşimle hiç ama hiç vakit geçiremiyorum.ve yabancı olduğum bir ülkede hiç kimsem yok.neyseki şimdi türk bayanlar buldum.onlarla faceden görüşüyorum.benim eşim iş koliktir.Türkiye de ayda bir yada 2 ayda bir izni olurdu.o gün ne yapacağımızı şaşırırdık ve gün biterdi.eşim çalışmayınca çok stresli olur zaten.benim en büyük şikayetim çok sevdiğim kocacımla vakit bile geçiremiyorum.siz yine durumunuza şükredin.eşinizi sizinle daha çok vakit geçirmesi ikna yolları arayın.kadınlığınızı kullanın belki işe yarar büyük ihtimal yarar :)))

Allah sana da sabır versin arkadaşım ..

Kadınlığı kullan derken ? Cinselliği kastediyorsun sanırım ama zaten bizim o açıdan bir sıkıntımız yok.
Aslında biz zaten bu noktya gelmeden evvel birbirini seven klasik bir çifttik.
yani yeni birşey sunamam ona,kaldı ki bu seviyeye gelirsek çok daha vahim olmuşuzdur demektir
 
ekleyeyim haklısın ama tepkin abartılı olmuş. ben eşin yerinde olsam baktım kız bu kadar üzüldü arkadaşlarıma derdim ki derslerim yoğun tek günüm boş onuda harcamayayım. bunlarda bide kılıbıklık muhabbeti var biliyosun karımla vakit geçireceğim diyemezler :)
 
derinss canım birbirimizi kafi miktarlarda sanırız burda bunca yıldır
ben de 1,5 yıldır evliyim ve eşim o kadar yoğun bi çalışma temposu içindeki
çok kısıtlı zamanlarda görüşebiliyoruz diyebilirim
hatta bazen ciddi anlamda sözleşiyoruz falan akşam dvd izliyicez mısır patlatıcaz diye
ama çoğu zaman bi işi çıkıyo ve öyle yorgun geliyo ki burnunun ucunu görecek hali yok
dvd yi napsın.
ama.... bi de ama kısmı var...
benim eşim fanatik derece de trabzonspor aşığı delisi..
nedense hep takımın maçlarını izleyecek vakti yaratabilir
zaman ayırabilir. başlarda çok bozulsam da hatta şiddeti sarsıtıcı kavgalar
etsem de zamanla onun da kendine ait bi hayatı olduğu fikrine alıştım
ben arkadaşlarımla gezip tozmaya sevdiğim şeyleri yapmaya nasıl vakit ayırabiliyosam
onun da buna hakkı var mantiken. o negatif iş stersini bi şekilde atmalı
beni sevmiyo mu seviyo tabi. yanımda olmak yerine maça gitmeyi tercih ediyo olması
benden vazgeçmiş olması anlamına gelmiyo
ya da bendeki züğürt tesellisi:1:

Tam da gıcık olduğum bu işte
Be adam yoğunsun yorgunsun tamam .. anladım ama peki maçı nasıl izliyorsun o vakti nasıl buluyorsun..?
hepsi aynı ya,kimi az kimi çok kimi cozutmuş ama hepsi aynı..
 
kız derinss

senin cevaplarınla ben gaza gelicem herife sarıcam niye bana bi gününü ayırmıyosun diye

de get yaat

mutlu hayatımı bozma :))))))
 
canım benim yaa linkini görünce korktum inan.

sana ne diyeyim bilmiyorum. kelin merhemi olsa başına sürerdi heralde. bende şu an çalışmadığım için bütün hayatım eşime kitlenmiş durumda. bekarken o kadar girişken bi kızdım ki her işimi kendim yapardım. evlendik ben eşime o kadar bağlandım ki hiçbir yere onsuz gidememeye başladım. en sevdiğim şey alışveriş yapmaktır ona bile yalnız çıkamaz olmuştum. akşamı bekliyordum eşim geliyordu beraber gidiyorduk o kadar yani sen düşün gerisini. sonra dersaneye başladım bekarkenki halime döndüm. üstümden attım o duyguyu. tamam az görüşebiliyorduk ama kaliteli vakit geçiriyorduk. dersane bitti ben eski halime döndüm, pıstım. inan tekrar kpssye girme düşüncem olmasa diyeceğim ki iş bulamasam da gideyim bi yerde kasiyerlik yapayım yeter ki bi uğraş olsun. insanın kendine güveni o kadar azalıyor ki. yalnızlık, sevgi ihtiyacı, konuşma ihtiyacı... diyeceğim o ki bu kvgaları bizde yaşadık, ben böyle evde yalnız oldukça devam da edeceğiz.

Aslında ben bu bağlılığı manyakça bir bağlılık olarak görmüyorum.
Hayatımın merkezinde değildir yani,gece gündüz düşünürsün ararsın rahatsız ederwsin falan yok bende öyle şeyler.
ben sadece aa karıma vakit ayırmam gerekir demesini bekliyorum.
Allah hepimize yardım etsin..
 
Cevaplarınız için teşekkür ederim..
Beni yalnız bırakmadığınız için de hepinizden tek tek Allah razı olsun.
Artık yatayım,yeni bir sabah uyanayım gelişmeleri paylaşırım ..
Hoşçakalın..
Ama yazmaya devam edin mutlaka geri dönerim.
 
Senin yazdıklarında kendimi gördüm resmen derinss.. 3 yıllık bir ilişkim var 5 aydırda sözlüyüm. Ben durumu biraz daha abartıyorum bazen, iş dışında zamanının tamamını benimle geçirmesini isterim.Nasılki ben sürekli onunla beraber olmayı istiyosam bu beni çok mutlu ediyosa,aynı şekilde onun da bu duyguları hissetmesini isterim. Eğer benim gibi düşünse zaten ne halı saha maçına ne arkadaşa ihitiyacı olmaz diye düşünürüm,bulduğu en ufak bi boş vakti bile benimle değerlendirsin içinden böyle gelsin isterim.Aksini düşünmek beni çok yorar ve de sanki benim onu sevdiğim kadar onun beni sevmediğine inanırım,çünki eğer benim onu sevdiğim kadar sevse o da benim gibi düşünür benden başka bi hayatı olmaz!! Benimki biraz abartı ve hastalıklı bi düşünce olabilir ya da neyse artık bilmiyorum. Ama evlenince nasılsa hep beraber olucağımız için böyle bi sorunum olmaz diye düşünüyodum ama anladımki evlendikten sonra ben de bu tarz konular açabilirim :18:
 
Son düzenleme:
Back
X