Görüştük sonunda ve hayatımın en güzel 3 gününü geçirdim :) tereddütlerim vardı, ondan ve kendimden emin olamıyordum, üzülmek ve üzmek de istemiyordum. İlk başta çok tuhaf hissettim yıllardır tanıdığım biri gibiydi telefonda konuşurken ama karşı karşıya gelmek bambaşka bir duyguydu yabancı biri gibi geldi hep o konuştu çekingen ve kısık bir ses tonuyla beraber güzel bir bayram kahvaltısı yaptık ilk 3 saat bakamadık bile yüzyüze ben hep yere bakıyordum o bana, sonra biraz biraz alışmaya başladım sohbetlerimiz daha keyifli bir hal aldı artık gözgöze de bakabiliyorduk yine aklınıza gelebilecek her konudan konuştuk bahsettik biri bizi karşıdan görse 40 yıllık dost derdi eminim. ama elimi tutmak, sarılmak vs gibi şeylere yeltenmedi ben de istemezdim zaten ilk günden neyse. o gün geç saatlere kadar dışardaydık sonra beni evime yakın bir yere bıraktı ve oteline döndü açıkçası dış görünüş olarak çok büyük bir beklentim yoktu beklediğim gibiydi zaten o sürekli bana bakıyordu ben pek alıcı gözüyle bakmadım ona ertesi gün oldu yine güne sabah saatlerinde kahvaltıyla başladık ben konuşurken sürekli bana bakması rahatsız etti ben de "neden o kadar dikkatli bakıyorsun bende rahatsız edici bir durum mu var" dedim gülerek o da "hayır bu kadar güzel olabileceğini tahmin etmemiştim yanlış anlama beni bunu konuşma fırsatım vardı ama ben hep yüzyüze yapmak istedim seni rahatsız etmek yada üzmek en son isteyeceğim şey ben duygularımdan hislerimden daha seninle konuşmaya başladığımız günlerde emindim çünkü yaşına göre görüşlerin konuşma tarzın düşüncelerin beni fazlasıyla etkilemişti ama ben, benden etkilenip etkilenmediğinden emin olmak istedim, çok yakışıklı biri değilim sen güzel bir kadınsın beni beğenmeyebilir seni hak etmediğimi düşünebilirsin dedim kendi kendime ben seninle yüzyüze geldikten sonra sadece arkadaşın olarak kalamayacağımı anladım eğer benden etkilenmediğini düşünüyorsan seni anlarım veya erken dersen saygı duyarım ama ben senden çok hoşlanıyorum eğer bu birgün karşılık bulmayacaksa yarın buradan giderim ve seni bir daha asla rahatsız etmem" dedi ben "henüz çok erken bu karar için ben seninle vakit geçirmekten mutluyum ve senden etkilendiğimin sen de zaten farkındaydın bu yüzden seni yanıma çağırdım" dedim. "ben senden istemediğin hiç bir şey beklemiyorum benimle el ele tutuşup dolaşman, üşüdüğünde sarılman, beraber gülmek, film izlemek, dertleşmek, sorgu sual etmeden geçmişi deşmeden senin herşeyin gibi hissetmek istiyorum. eğer her hafta sonu gel dersen gelirim ne zaman ihtiyacım var sana dersen hiç düşünmem gelirim gerekirse izmirde yaşarım. ben sana değer vermek sana aşık olmak her halini görmek hayaller kurmak istiyorum" dedi ve bana bir paket uzattı içerisinden bir kolye çıktı o kadar şık birşey ki anlatamam su damlası şeklinde bir taşı var ucunda sen yağmuru seviyorsun diye aldım sana yakışacak dedi kalktı boynuma taktı ben kaldım öyle... zaten 3 gün boyunca her sabah çiçekle geldi yanıma şu an çiçekler elbise dolabımın üstünde kurutulmaya bırakıldı:) ben romantik değil sanırdım ama beni çok yanılttı... neyse ben "ben senden sadece zaman istiyorum akışına bırakalım" dedim ve teşekkür ettim 3. gün beraber sinemaya filan gittik akşam da şık bir yere yemeğe bu defa mini bir elbise giydim çıkışta ben mekanın önünde beklerken adamın biri bana bakıyordu arabadan indi sinirlendi kapıyı açtı ben oturdum koltuğuna giderken adama pis pis baktı acaba kıskanç mı diye düşündüm kendi kendime ama bu kadarı da normaldir herhalde neyse ayrılık geldi çattı sabah onu uğurlarken gözleri doldu filan yahu o buradayken o kadar da anlamamıştım etkilendiğimi gidince bir kötü oldum onunla geçirdiğim günler benim için muhteşemdi onunla gülmek eğlenmek filan şahaneydi ve elimi bile tutmadı varınca aradı beni şimdiden özledim filan diye bende özledim dedim artık ben de ona duygularımı açmalı mıyım bilmiyorum. bir daha ki gelişinde yüzyüze konuşmak daha iyi olacak sanırım. ay her detayı anlattım bu olayı kimseye anlatamadığım için en yakın arkadaşıma durumu anlatır gibi baya bi girdim ayrıntılara ama burada yazmak iyi hissettiriyor bana :)