- 19 Şubat 2018
- 1.475
- 5.432
Muhafazakarlık yanlış kullanılan bir ifade aslında. Muhafazakar ama neyi muhafaza ediyor kültürel inanışlarımı, inanç normlarını mı neyi? İkisi çok farklı şeyler. Ben yaşam şekli dini inanca göre şekillenmiş bir ailede büyüdüm. 3 kız kardeşiz. Bende hayatımı inandığım inanç noktasında şekiilendirdim. Bir kız kardeşim 6 7 sene kadar benim gibiydi daha sonra hayır mutlu değilim diyerek daha seküler bir yaşam şekli edindi. Diğeri zaten hep orta yollu, ramazanda oruç tutan ama namaz kılmayan, kültürel inancı reddeden bir yaşam sürüyor. Hepimiz farklı yolları seçtik. Bence inanç noktasında muhafazakar olan ailelerde bu tarz seçimler olur ve seçime de saygıyla yaklaşılır. Cinsellik meselesine gelirsek, dediğim gibi bize hep inanç noktasında doğrular anlatıldı. Mesela zina haramdır dendi. Ha bu kafaya vurularak değil, diğer dini normların ifade edildiği gibi ifade edildi. Ben o noktada dini değerleri yaşamayı sevdiğimden ve tercih ettiğimden nikah öncesi cinselliğe uzak durdum. Ha bazen düşündüğümde bir müslüman olmasaydım acaba evlilik öncesi cinselliğe vakışım nasıl olurdu veya alkol alır mıydım acaba diye, muhtemelen şimdikinden farklı olmazdı diye düşünüyorum. Üstte bir yorum var yaşamak modernlik yaşamamakta bağnazlık değil, tamamen kişisel bir şey. Bir arkadaşımla konuşuyoruz erkek arkadaşı bir çok kez cinsel ilişki yaşamış, arkadaşım seküler bir kız fakat o da tamamen kişisel tercih olarak bakire. İlişkiyi ileri aşamaya taşıma basamağında tek tereddütü erkek arkadaşının bir çok kere cinsel ilişki yaşamış olması. Şimdi bu onu bağnaz mı yapar? Bence hayır. Bu bir tercih meselesi.Ben bisey sorucam , bu tarz ailelerde bu konu nasıl anlatılıyor? Yani bebeklikten itibaren kız çocuklarına günde 15 kere seks kötüdür, bakire olmak zorundasın vs diye konuşma yapılıp öğüt mu veriliyor?
Benim ailemde biz hiç oturup seks konuşmadık, kimse de bana bakire kalman lazim falan demedi
O yüzden merak ediyorum bu muhafazakar aileler oturup sürekli seks mi konuşuyor? Bu kızlar nasıl bu hale geliyor?
Ha birde hepimizin eleştirdiği kültürel olarak bazı yanlış şeyleri muhafaza eden aileler var. mesela oğlunun kız arkadaşı olması yemek masasında şaka konusu olur ama aynı şey kızı için olduğunda kızı okuldan almakla tehdit eder, namussumuzu kirlettin der. Bu tamamen yanlış ve baskılayıcı bir tutum. Bu tutum zaten bekareti kaybedince kirli hissetmeye sebep oluyor. Çünkü bakire olmamak=namussuzuk=kirli olmak. Böyle böyle kafalarında kodluyor insanlar. Bu durum değişir mi bilmiyorum, çok zor. 6 senedir bu gelenekselciliğin benimsendiği şehirlerde görev yapıyorum. İş bekarete gelene kadar kadına ve kız çocuğuna yapılan, dayatılan o kadar korkunç adaletsiz uygulamalar varki daha geçen gün acaba bir kadın kollektifi mi kursam ne yapsam bu kadınlara el uzatsam diye düşündüm.
Konu sahibine gelince, gelişimde her aşamada yaşanması için hazırbulunuşluk olması gerekir. Muhtemelen hazırbulunuşluk düzeyin yüksek olsaydı bu pişmanlık hissini yaşamazdın. Tahmin ediyorum ki yaşın küçük. Eğer bu durum seni buhrana sokacak kadar düşündürüyorsa muhakkak psikolojik destek almalısın. Ve erkek arkadaşına sırf bunu onunla yaşadın diye asla mecbur hissetme. Cinsellik bağlayıcılık anlamına gelmez. Bunu da ona asla hissettirme. Eğer öyle olduğunu sezerse bana mecbursun diyerek işi seviyesiz hale getirebilir. Kimseye mecbur değilsin, sevmiyorsan ayrılırsın.