- 13 Eylül 2018
- 1.710
- 2.694
-
- Konu Sahibi Maariftakvimi
- #1
Herkese günaydın hanımlar sabahın korunde başka derdin mi yok diyenler olabilir gece acilan bir konunun altinda yazilan bi kac seye gercekten içerlenip kendimi attım buraya.
(Çalışan kadınlar ile ilgili bir konunun altında bakıcılarla ilgili: bakıcı diye eve alınan kadınlar çocuğa iyi kötü yemeğini yedirip bi yolunu bulup uyutuyor.Kumanda elinde TV sini izliyor üstüne birde azımsanamayacak bir maaş alıyor.Evin hanımı bakıcıya acıyıp modası geçmiş kullanılmayan eşyalarını veriyor diye yazmış.)Aslında bakıcıyı küçümseyenlwrin dile dökemedigini kadın içinden gelen küçümsemeyi bu şekilde ifade etmiş
Bu başlıktaki cümlede şahsıma ait degil başka bir gün başka bir platformda derdini anlatan bir başka kadinin konu başlığı
Bu platformdada o kadar çok denk geldim ki aynı konuya bi anda içinde biriktirdiklerim hortladı resmen.
Dert ne diye sorarsanız bakıcılar işverenini bir türlü mutlu etmeyi başaramayan ağzıyla kuş tutsa yaranamayan çocuk bakıcıları...
Bende çalisan biriyim neredeyse gittigim tüm birimlerde 2-3 evli kadın bir araya geliyorsa orda lafı dönen bir bakıcı oluyor... Kız şöyle kız böyle Ama muhabbetlerin hepsinden çıkardığım özet şu ki bu kızların hiçbiri yaranamıyor işverenine...
Ve insanlar sanki bu çalisanlarindan ruhu olan bir birey degilde sanki evdeki eşya gibi görüyor olmaları...
Onlardan söz ettikleri zaman adını bile zikretme zahmetinde bulunulmuyor kız aşagı kadın yukarı eşyanın bile adı varken en kıymetli varlıklarını evlatlarını emanet ettileri kişinin adı yok kız dediklerinde zaten ortamdakiler bakıcıdan söz edildiğini anlıyor.
Mesela belki biraz ağır gelecek ama genelleme yapmamakla beraber ben çocuğu kreş yaşı gelen annelerin (tabi düşüncem pandemi öncesi için) çocuklarını bakıcıya verme fikirlerinin altında bencillik yattigini düşünenlerdenim çünkü bir çoğu bakıcı olarak işe alıp temizlik dahil evin bütün işlerini yaptırıyor. Bakıcı diye işe alıp tüm gün iş beklentisi içinde olan o kadar çok insan var ki iste çocuk uyuyunca şunu şunu bunu bunu yap diyenler bi insan vicdani yönden bakılırsa ikisini bir arada yapabilen biri ya çocuğu ihmal ediyordur ya işi..
Bunlara nereden aşinasın diyen olursa 18-19 yaşında bu işi yaptım ve hayatımin en büyük kaybı diyebileceğim beni en çok yaralayan konulardan biri...Belki üzerinden çok uzun zaman geçtiği için yaşadıklarımı hissettiklerimi ifade edemem ama şöyle özetleyeyim
Ben bu işi 2 yıl yaptım ama sanki ömrümden 20 yıl geçti sanki bi anda yaşlandım çöktüm hayatımin o iki yıllık zaman dilimini hatırlamak bile istemiyorum.
İşe başlangıcımı şöyle anlatayım iş görüsmesine gittigimde is veren kisinin dedigi sey ben senden en ufak bir iş beklemiyorum ama sunu isterim sabah evi nasıl bıraktıysam akşam öyle bulmak isterim oyun mu oynadiniz oyuncaklari toplarsın yemek ki yedirdin tabagini bardagini yikarsın dedim ki istekleri en dogal seyler tamam dedim basladim.
Ücret sordu hayatımda hiç calismamis biriyim ve işin piyasasini bilmiyorum yaşım küçük siz ne kadar uygun görürseniz dedim basladım.
Sadece 4 kelime bilen 2 dişi olan 15 aylık küçük bir çocuğun bakıcılıgına başladım çocuğun annesi zaten gercekten cok iyi biriydi ilk 6 ay o beni kardeşi gibi gördü ben onu abla o işten gelince zaten yorgun oluyor çocuğuna zaman ayırsın diye evin supurulup silinmesi gibi ufak tefek isleri yapmaya başladım.Gayet iyi anlasiyoruz ama 6. Aydan sonra sanki bi anda iş verenime birşey oldu tavirlarindada bi farklilik oldu işten geldikten sonra sen çocukla ilgilen ben yemegi yapayim su isi halledeyim gibi beklentiler zaten annesini gören çocuğu zabtetmek mümkun değilken birde ustune gec gitmelerim basladı iyilik olsun diye yaptigim isler vazifem haline gelmeye basladi.
Kar kış kiyamet sabah erken saatte orda olmak zorunda olduğum için otobus falan olmadigi saatlerde tek bir gün geç kalmadım sabah gidince çocuğa baktım o uyunca haftada 2 gün o evi dip köşe halı altlarına kadar sil süpür toz al çocuk uyumassa yada erken uyanirsa bi yandan onunla oyna bi yandan bu işleri halletmeye çalis birde çıkmadan önce ne yemek yapacaksa hazirligini yap eti cikar buzluktan sogani biberi domatesi dogranacak seyleri dogra bi dolu iş
Şuan geçmişi dusunuyorunda simdi iki odayi dip köşe temizleyince resmen çöküp kaliyorum ben bir kac saatte dip kose butun evi nasıl temizliyormuşum diyorum çocukla oynarkende ayrı bir efor sarfediyirsun cabası.
Mesela ben başladıgımda çocuk tv alışkanlığı olan bir çocuktu gün içinde izletme yada şu kadar izlet derdi ben öyle yapardim ama o gelince acar oturtturdu onune mesela 2 kardesi oglen arasi okullarina yakin diye gelip orda yemek yerlerde cocuk uyuyunca birde onlara yemek hazirlardim onlarda gelince yegenimizi özledik deyip çocugu uykusundan uyandirip oynarlardi
Sonradan ögrendim ki o donemde benim aldigim maas o is piyasasinın neredeyse yarısıymıs yine birsey demedim mesela bazen maaşımi vermeyi unuturdu istemeye cekinirdim 15 gun falan gecerdi oyle benim sesim cikmazdi ama bir gun telefonum lazim olmustu kullanmak isteyince abla kontoru yok dedigim zaman kizmisti seninde zaten hicbir zaman kontorun yok diye bende diyememistim ki maaşımı alırsam yüklerim. o akşamları diger komsulara çocugunu gönderiyor diye gunduz butun komsu çocuklari toplanip oraya geliyordu birde butun çocuklara göz kulak olmak zorunda kaliyordum.
Yaz aylarında 3 ay şehir dısındaki akrabaları gelip orda kalıyor genelde orayı otel gibi kullaniyorlardi beni hizmetci gibi görüp is buyuranlar oluyordu bu ve benzer bi kac nedenden bir kaç kere işi bırakmak istediğimi söyleyince X abla sen gidersen ben ne yaparım deyince hatta bi kac kez durumunu anlatıp aglayinca vicdanıma yenik dusup devam ettim.
Ve hiç unutamadıgım anılarindandir yaz ayinda bir kandil gunu orucluydum misafiri gelecekmis diye tüm evi temizlemi istedi temuzlwdim zaten canım çıkmis birde misafirlerde gelince kahvelerini içinceye kadar çocuklarla ilgilenmemi istemisti resmen bayilacak gibiydim o gün temizlik yaparken yorgunluktan oturup çocuk gibi ağlamıştım.
İnanın saysam yazsam sayfalar dolusu çıkar ama basinizi daha fazlada agirtmak istemem. Yoksa yazacak cok sey var ama iste çocuk bakma adi altinda bakiciyi dunyanin yukuyle birakip ustune hicbirsekilde yaranilmaması agrima gidiyor.
Gecen is yerinde bir arkadasin çocugu hastalanmis nasil oldu diye sordum şimdi kizla konuştum iyiymis dedi yani bu insanlar bir cisim gibi bile isimleriyle anılmayi haketmiyor mu.
Ben o iki yılın sonrasinda özel sektorde calistim okul bitti kamuda calistim cok yogun dayanilmayacak birimlerde calistim ama daha o kadar kötü anacagim bir yorgunlugum olmadı
Şunuda ilave etmek istiyorum aslında insanlar sadece çocuk bakıcılığı işini yapsalar okulöncesi ögretmenliği gibi kutsal bir iş sonuçta sizin en degerli varlıgınızı hayata hazirlayan insan o
Kendim adına söyleyebilirim ki o çocuğu karşı vicdanım çok rahat ben onu sadece yedirip icirip göz kulak olacak şekilde biseyler ögretecek dogrultuda büyüttüm
(Çalışan kadınlar ile ilgili bir konunun altında bakıcılarla ilgili: bakıcı diye eve alınan kadınlar çocuğa iyi kötü yemeğini yedirip bi yolunu bulup uyutuyor.Kumanda elinde TV sini izliyor üstüne birde azımsanamayacak bir maaş alıyor.Evin hanımı bakıcıya acıyıp modası geçmiş kullanılmayan eşyalarını veriyor diye yazmış.)Aslında bakıcıyı küçümseyenlwrin dile dökemedigini kadın içinden gelen küçümsemeyi bu şekilde ifade etmiş
Bu başlıktaki cümlede şahsıma ait degil başka bir gün başka bir platformda derdini anlatan bir başka kadinin konu başlığı
Bu platformdada o kadar çok denk geldim ki aynı konuya bi anda içinde biriktirdiklerim hortladı resmen.
Dert ne diye sorarsanız bakıcılar işverenini bir türlü mutlu etmeyi başaramayan ağzıyla kuş tutsa yaranamayan çocuk bakıcıları...
Bende çalisan biriyim neredeyse gittigim tüm birimlerde 2-3 evli kadın bir araya geliyorsa orda lafı dönen bir bakıcı oluyor... Kız şöyle kız böyle Ama muhabbetlerin hepsinden çıkardığım özet şu ki bu kızların hiçbiri yaranamıyor işverenine...
Ve insanlar sanki bu çalisanlarindan ruhu olan bir birey degilde sanki evdeki eşya gibi görüyor olmaları...
Onlardan söz ettikleri zaman adını bile zikretme zahmetinde bulunulmuyor kız aşagı kadın yukarı eşyanın bile adı varken en kıymetli varlıklarını evlatlarını emanet ettileri kişinin adı yok kız dediklerinde zaten ortamdakiler bakıcıdan söz edildiğini anlıyor.
Mesela belki biraz ağır gelecek ama genelleme yapmamakla beraber ben çocuğu kreş yaşı gelen annelerin (tabi düşüncem pandemi öncesi için) çocuklarını bakıcıya verme fikirlerinin altında bencillik yattigini düşünenlerdenim çünkü bir çoğu bakıcı olarak işe alıp temizlik dahil evin bütün işlerini yaptırıyor. Bakıcı diye işe alıp tüm gün iş beklentisi içinde olan o kadar çok insan var ki iste çocuk uyuyunca şunu şunu bunu bunu yap diyenler bi insan vicdani yönden bakılırsa ikisini bir arada yapabilen biri ya çocuğu ihmal ediyordur ya işi..
Bunlara nereden aşinasın diyen olursa 18-19 yaşında bu işi yaptım ve hayatımin en büyük kaybı diyebileceğim beni en çok yaralayan konulardan biri...Belki üzerinden çok uzun zaman geçtiği için yaşadıklarımı hissettiklerimi ifade edemem ama şöyle özetleyeyim
Ben bu işi 2 yıl yaptım ama sanki ömrümden 20 yıl geçti sanki bi anda yaşlandım çöktüm hayatımin o iki yıllık zaman dilimini hatırlamak bile istemiyorum.
İşe başlangıcımı şöyle anlatayım iş görüsmesine gittigimde is veren kisinin dedigi sey ben senden en ufak bir iş beklemiyorum ama sunu isterim sabah evi nasıl bıraktıysam akşam öyle bulmak isterim oyun mu oynadiniz oyuncaklari toplarsın yemek ki yedirdin tabagini bardagini yikarsın dedim ki istekleri en dogal seyler tamam dedim basladim.
Ücret sordu hayatımda hiç calismamis biriyim ve işin piyasasini bilmiyorum yaşım küçük siz ne kadar uygun görürseniz dedim basladım.
Sadece 4 kelime bilen 2 dişi olan 15 aylık küçük bir çocuğun bakıcılıgına başladım çocuğun annesi zaten gercekten cok iyi biriydi ilk 6 ay o beni kardeşi gibi gördü ben onu abla o işten gelince zaten yorgun oluyor çocuğuna zaman ayırsın diye evin supurulup silinmesi gibi ufak tefek isleri yapmaya başladım.Gayet iyi anlasiyoruz ama 6. Aydan sonra sanki bi anda iş verenime birşey oldu tavirlarindada bi farklilik oldu işten geldikten sonra sen çocukla ilgilen ben yemegi yapayim su isi halledeyim gibi beklentiler zaten annesini gören çocuğu zabtetmek mümkun değilken birde ustune gec gitmelerim basladı iyilik olsun diye yaptigim isler vazifem haline gelmeye basladi.
Kar kış kiyamet sabah erken saatte orda olmak zorunda olduğum için otobus falan olmadigi saatlerde tek bir gün geç kalmadım sabah gidince çocuğa baktım o uyunca haftada 2 gün o evi dip köşe halı altlarına kadar sil süpür toz al çocuk uyumassa yada erken uyanirsa bi yandan onunla oyna bi yandan bu işleri halletmeye çalis birde çıkmadan önce ne yemek yapacaksa hazirligini yap eti cikar buzluktan sogani biberi domatesi dogranacak seyleri dogra bi dolu iş
Şuan geçmişi dusunuyorunda simdi iki odayi dip köşe temizleyince resmen çöküp kaliyorum ben bir kac saatte dip kose butun evi nasıl temizliyormuşum diyorum çocukla oynarkende ayrı bir efor sarfediyirsun cabası.
Mesela ben başladıgımda çocuk tv alışkanlığı olan bir çocuktu gün içinde izletme yada şu kadar izlet derdi ben öyle yapardim ama o gelince acar oturtturdu onune mesela 2 kardesi oglen arasi okullarina yakin diye gelip orda yemek yerlerde cocuk uyuyunca birde onlara yemek hazirlardim onlarda gelince yegenimizi özledik deyip çocugu uykusundan uyandirip oynarlardi
Sonradan ögrendim ki o donemde benim aldigim maas o is piyasasinın neredeyse yarısıymıs yine birsey demedim mesela bazen maaşımi vermeyi unuturdu istemeye cekinirdim 15 gun falan gecerdi oyle benim sesim cikmazdi ama bir gun telefonum lazim olmustu kullanmak isteyince abla kontoru yok dedigim zaman kizmisti seninde zaten hicbir zaman kontorun yok diye bende diyememistim ki maaşımı alırsam yüklerim. o akşamları diger komsulara çocugunu gönderiyor diye gunduz butun komsu çocuklari toplanip oraya geliyordu birde butun çocuklara göz kulak olmak zorunda kaliyordum.
Yaz aylarında 3 ay şehir dısındaki akrabaları gelip orda kalıyor genelde orayı otel gibi kullaniyorlardi beni hizmetci gibi görüp is buyuranlar oluyordu bu ve benzer bi kac nedenden bir kaç kere işi bırakmak istediğimi söyleyince X abla sen gidersen ben ne yaparım deyince hatta bi kac kez durumunu anlatıp aglayinca vicdanıma yenik dusup devam ettim.
Ve hiç unutamadıgım anılarindandir yaz ayinda bir kandil gunu orucluydum misafiri gelecekmis diye tüm evi temizlemi istedi temuzlwdim zaten canım çıkmis birde misafirlerde gelince kahvelerini içinceye kadar çocuklarla ilgilenmemi istemisti resmen bayilacak gibiydim o gün temizlik yaparken yorgunluktan oturup çocuk gibi ağlamıştım.
İnanın saysam yazsam sayfalar dolusu çıkar ama basinizi daha fazlada agirtmak istemem. Yoksa yazacak cok sey var ama iste çocuk bakma adi altinda bakiciyi dunyanin yukuyle birakip ustune hicbirsekilde yaranilmaması agrima gidiyor.
Gecen is yerinde bir arkadasin çocugu hastalanmis nasil oldu diye sordum şimdi kizla konuştum iyiymis dedi yani bu insanlar bir cisim gibi bile isimleriyle anılmayi haketmiyor mu.
Ben o iki yılın sonrasinda özel sektorde calistim okul bitti kamuda calistim cok yogun dayanilmayacak birimlerde calistim ama daha o kadar kötü anacagim bir yorgunlugum olmadı
Şunuda ilave etmek istiyorum aslında insanlar sadece çocuk bakıcılığı işini yapsalar okulöncesi ögretmenliği gibi kutsal bir iş sonuçta sizin en degerli varlıgınızı hayata hazirlayan insan o
Kendim adına söyleyebilirim ki o çocuğu karşı vicdanım çok rahat ben onu sadece yedirip icirip göz kulak olacak şekilde biseyler ögretecek dogrultuda büyüttüm
Son düzenleme: