Yenisini bulunca geçer merak etme.Merhabalar.
Benim derdim çok klasik: Ayrılık acısı. 19 yaşındayım. 1 yıla yakındır bir ilişkim vardı, 1 ay önce de ayrıldık. Daha doğrusu o ayrıldı. Ben istemedim ve hatta onun ayrılacağına da inanmadım; 3-4 gün boyunca hiç ayrılmamışız, birazdan mesaj atacakmış gibi devam ettim. Nedenine nasılına girmek istemiyorum açıkçası, çünkü döner mi dönmez mi tartışmasına girmek ya da ilişkinin hatalarını sizinle irdelemek yerine ben sadece onu unutabilmek için sizden yardım almak istiyorum.
Gerçekten çok klasik bir acı, evet. Ama ilk sevgilim ve her şeyin ilkini yaşadığım insan olduğu için sanki dünyadaki tek aşık benmişim gibi hissediyorum. Hiç unutamayacakmışım gibi geliyor ve eski sevgilisini unutanları içten içe çok sevmemekle suçluyorum. 5 hafta oldu. En başta çok arabesk davrandım, yerlerden kazındım birkaç gün. Gözlerim patlayacak derecede ağladım. Sonra daha normalleştim. Kendine gel Antonie dedim. Hala daha diyorum. Hatta kendimi kaç yıllık evliler ayrılıyor sen mi atlatamayacaksın tarzı sözlerle sakinleştirmeye çalışıyorum ama çok fazla işe yaramıyor.
Sizden ne istediğimi de bilemiyorum. Ben her gün her gün kendime eninde sonunda bu çocuğu unutacağımı söylüyorum. Burada sevgilisinden ayrılıp mutlu olanların hikayesini de çok okudum. Ama kendime mantıklı mantıklı akıl verip "Azıcık daha zamana bırak her şey düzelecek" dedikten sonra en fazla birkaç saat öyle mantıklı durabiliyorum. Sonrası yine üzüntü, yine keder ve yine barışacağımıza dair hayaller.
Kitap okuyarak vaktimi geçirmeye çalışıyorum. Bayram sonrası okul açılıyor. Derslerim çok yoğun olacak. Belki iyi gelir, bilemiyorum. Ama aynı okuldayız. Bu demek oluyor ki bu pazartesi uzun bir zamandan sonra ilk defa onu göreceğim. Gördüğümde ne yapacağımı düşünmeden edemiyorum. Acaba o beni görünce fikri değişir mi diye düşünüp bununla ilgili hayaller kuruyorum. Bazen ona çok sinirleniyorum, dönse de reddederim diyorum. Hep mutsuz olsun diye beddua ettiğim bile oluyor. Sonra tabi vazgeçiyorum bu kötü dileklerden. Değişik değişik ruh hallerindeyim yani.
Öyle işte. Geçecek, ben de biliyorum. Ama buna inanamıyorum. Sanırım sırf içimdekileri bir yere dökeyim diye yazdım. Arkadaşlarımla bu konuyu hiç konuşmuyorum çünkü. Belki sizinle paylaşmak iyi gelir düşündüm, "Yazıp rahatlamak istiyorsunuz belki de" kısmı beni etkiledi çünkü :) Gerçekten de rahatladım nedense. Neyse, uzattım. Son olarak hepinize iyi tatiller diliyorum
Yenisini bulunca geçer merak etme.
Canım ayrılık acısını yasayan bir tek sen degilsin. Dediğin gibi insanlar boşanıyor baska sorunları da oluyor cocuk gibi. Daha cok gençsin her seyde hayır vardır. Okul derslerin daha önemli. Geriye dogru baktığımda benimde sevdigim oldu. Üzüldüğüm zamanlarda oldu ama bugüne baktığımda esimle cok mutluyum sükür. O acılar olgunlastırdı. Üniversitede aynı sehri gelmis sevgililer genelde ayrıldı sahit oldun buna. Daha hayatını sekillendirme yolundasın hangi bölüme gitcen ileride ne olcan hepsi muallak. Sevgilinin de ne olacağı belli degil ki. Bak ben üniversitede birisini bulamadım istedigim gibi yok etrafta tabi en azından okudum kurtardım kendimi. Sonra esim cıktı karsıma kendini geliştirmiş cok iyi isi var meslegi var ve ilk kez biri o kadar icime sindi ve evlendik. Gecmise baktığımda o zaman iyiki hicbiri olmamıs dedim net bir bicimde. Zaman her seyin ilacı cidden. Gececek bu günler hatta kendin diyeceksin ya ben bunun icin mi üzülmüsüm diye.Merhabalar.
Benim derdim çok klasik: Ayrılık acısı. 19 yaşındayım. 1 yıla yakındır bir ilişkim vardı, 1 ay önce de ayrıldık. Daha doğrusu o ayrıldı. Ben istemedim ve hatta onun ayrılacağına da inanmadım; 3-4 gün boyunca hiç ayrılmamışız, birazdan mesaj atacakmış gibi devam ettim. Nedenine nasılına girmek istemiyorum açıkçası, çünkü döner mi dönmez mi tartışmasına girmek ya da ilişkinin hatalarını sizinle irdelemek yerine ben sadece onu unutabilmek için sizden yardım almak istiyorum.
Gerçekten çok klasik bir acı, evet. Ama ilk sevgilim ve her şeyin ilkini yaşadığım insan olduğu için sanki dünyadaki tek aşık benmişim gibi hissediyorum. Hiç unutamayacakmışım gibi geliyor ve eski sevgilisini unutanları içten içe çok sevmemekle suçluyorum. 5 hafta oldu. En başta çok arabesk davrandım, yerlerden kazındım birkaç gün. Gözlerim patlayacak derecede ağladım. Sonra daha normalleştim. Kendine gel Antonie dedim. Hala daha diyorum. Hatta kendimi kaç yıllık evliler ayrılıyor sen mi atlatamayacaksın tarzı sözlerle sakinleştirmeye çalışıyorum ama çok fazla işe yaramıyor.
Sizden ne istediğimi de bilemiyorum. Ben her gün her gün kendime eninde sonunda bu çocuğu unutacağımı söylüyorum. Burada sevgilisinden ayrılıp mutlu olanların hikayesini de çok okudum. Ama kendime mantıklı mantıklı akıl verip "Azıcık daha zamana bırak her şey düzelecek" dedikten sonra en fazla birkaç saat öyle mantıklı durabiliyorum. Sonrası yine üzüntü, yine keder ve yine barışacağımıza dair hayaller.
Kitap okuyarak vaktimi geçirmeye çalışıyorum. Bayram sonrası okul açılıyor. Derslerim çok yoğun olacak. Belki iyi gelir, bilemiyorum. Ama aynı okuldayız. Bu demek oluyor ki bu pazartesi uzun bir zamandan sonra ilk defa onu göreceğim. Gördüğümde ne yapacağımı düşünmeden edemiyorum. Acaba o beni görünce fikri değişir mi diye düşünüp bununla ilgili hayaller kuruyorum. Bazen ona çok sinirleniyorum, dönse de reddederim diyorum. Hep mutsuz olsun diye beddua ettiğim bile oluyor. Sonra tabi vazgeçiyorum bu kötü dileklerden. Değişik değişik ruh hallerindeyim yani.
Öyle işte. Geçecek, ben de biliyorum. Ama buna inanamıyorum. Sanırım sırf içimdekileri bir yere dökeyim diye yazdım. Arkadaşlarımla bu konuyu hiç konuşmuyorum çünkü. Belki sizinle paylaşmak iyi gelir düşündüm, "Yazıp rahatlamak istiyorsunuz belki de" kısmı beni etkiledi çünkü :) Gerçekten de rahatladım nedense. Neyse, uzattım. Son olarak hepinize iyi tatiller diliyorum
19 yaş ne ki? Şuan ki düşüncelerin normal. 10 sene sonra görüşelim bakalım bu çocuğun adını hatırlayacak mısın?Yenisini bulayım sevgilim olsun diye bir niyetim yok ki. Hatta "yenisi" diye tabir etmek bile hoşuma gitmiyor
Ben açıkçası ilk başta sevgiliyken bu yaş ne ki diye düşünüyordum. Çocuğa zaten ayrılıcaz sonsuza kadar birlikte olacak değiliz ya gibi bir cümle kurmuşluğum bile vardı19 yaş ne ki? Şuan ki düşüncelerin normal. 10 sene sonra görüşelim bakalım bu çocuğun adını hatırlayacak mısın?
tam senin yaşlarındayken ben benzer bir konu açmışım.. biraz atlattığım bi dönemdi, o yüzden çok acıklı yazmamışım ama öncesinde çok acı çektim, yazık etmişim kendime.. bitti gitti, başkasına aşık oldum, onu bile unuttum.. daha çok küçüksün, en güzel yaşların bunlar senin, karşına daha çook insanlar çıkacak, gün gelecek adını bile zor hatırlayacağın bi insan için kendini bu kadar üzme..
Canım ayrılık acısını yasayan bir tek sen degilsin. Dediğin gibi insanlar boşanıyor baska sorunları da oluyor cocuk gibi. Daha cok gençsin her seyde hayır vardır. Okul derslerin daha önemli. Geriye dogru baktığımda benimde sevdigim oldu. Üzüldüğüm zamanlarda oldu ama bugüne baktığımda esimle cok mutluyum sükür. O acılar olgunlastırdı. Üniversitede aynı sehri gelmis sevgililer genelde ayrıldı sahit oldun buna. Daha hayatını sekillendirme yolundasın hangi bölüme gitcen ileride ne olcan hepsi muallak. Sevgilinin de ne olacağı belli degil ki. Bak ben üniversitede birisini bulamadım istedigim gibi yok etrafta tabi en azından okudum kurtardım kendimi. Sonra esim cıktı karsıma kendini geliştirmiş cok iyi isi var meslegi var ve ilk kez biri o kadar icime sindi ve evlendik. Gecmise baktığımda o zaman iyiki hicbiri olmamıs dedim net bir bicimde. Zaman her seyin ilacı cidden. Gececek bu günler hatta kendin diyeceksin ya ben bunun icin mi üzülmüsüm diye.
O yüzden çok da şaapmamak lazım :)Ölümden gayrısına çare var der geçerim.
Değil mi? Çooook daha büyük acılar olduğunun farkındayım. Evlat acısı mesela. Benim ayrılık acım onun yanında nedir ki? Hele ülke şu durumdayken benim tek derdim bu diye kızıyorum kendime. Çok samimi söylüyorum bunu. Öf resmen ergenlik yapıyorum diye sinirleniyorum kendime. Ama gece yattığımda bu soğukkanlı halim kalmıyor da yine kendi kendime üzülmeye başlıyorum. Bu mantıklı halimi sürdüremiyorum yani. Aslında ben bu yüzden bu konuyu arkadaşlarımla konuşmuyorum. Küçümserler gibi geliyor, biri tutup el bebek gül bebek büyümüş ergenin tekisin dese (arkadaşlarım tabi ki böyle demezler ama) inanın cevap veremem, hak veririm onlaraInsanlar daha beterini yasamadan hep en kötüsünü yasadim saniyo...
Canim az cok anliyorum seni ama söyle düsün belki sonunuz hayirli degildi onunla Rabbim basindan dogru yolu gösterdi sana ben eşimle 6 sene flört ettim ve ayrildigimizda kendimi yer bitirirdim msjlar yalvarmalar sanki onsuz olmuyo gibi ama verdigim o daglar kadar degerler bana hep nankörlük kiymet bilmemezlik olarak geri döndü o yüzden kimseye haddinden fazla deger verip baglanma hamd olsun cok mutluyum ama simdiki aklim olsaydi kendimi bos yere üzmez kendi degerimi bilirdimDeğil mi? Çooook daha büyük acılar olduğunun farkındayım. Evlat acısı mesela. Benim ayrılık acım onun yanında nedir ki? Hele ülke şu durumdayken benim tek derdim bu diye kızıyorum kendime. Çok samimi söylüyorum bunu. Öf resmen ergenlik yapıyorum diye sinirleniyorum kendime. Ama gece yattığımda bu soğukkanlı halim kalmıyor da yine kendi kendime üzülmeye başlıyorum. Bu mantıklı halimi sürdüremiyorum yani. Aslında ben bu yüzden bu konuyu arkadaşlarımla konuşmuyorum. Küçümserler gibi geliyor, biri tutup el bebek gül bebek büyümüş ergenin tekisin dese (arkadaşlarım tabi ki böyle demezler ama) inanın cevap veremem, hak veririm onlara
Hepimiz eminimki senin geçtiğin bu yollardan geçmişizdir az yada çok. Şuan ne denilse sana pek anlamı olmaz aslında yaşayan bilir derler ya. Ama bir kaç ay geçmesi lazım kendine geleceksin ve o an bu yazdıklarını tekrar okuduğunda "ayy bende ne kadar çok abartmışım ya bunları mı hissetmişim" diyeceksin emin ol. Bence zamana bırak, bu olaylarda aslında bizim kişiliğimizi oluşturmamızda büyük etkenler oluyorMerhabalar.
Benim derdim çok klasik: Ayrılık acısı. 19 yaşındayım. 1 yıla yakındır bir ilişkim vardı, 1 ay önce de ayrıldık. Daha doğrusu o ayrıldı. Ben istemedim ve hatta onun ayrılacağına da inanmadım; 3-4 gün boyunca hiç ayrılmamışız, birazdan mesaj atacakmış gibi devam ettim. Nedenine nasılına girmek istemiyorum açıkçası, çünkü döner mi dönmez mi tartışmasına girmek ya da ilişkinin hatalarını sizinle irdelemek yerine ben sadece onu unutabilmek için sizden yardım almak istiyorum.
Gerçekten çok klasik bir acı, evet. Ama ilk sevgilim ve her şeyin ilkini yaşadığım insan olduğu için sanki dünyadaki tek aşık benmişim gibi hissediyorum. Hiç unutamayacakmışım gibi geliyor ve eski sevgilisini unutanları içten içe çok sevmemekle suçluyorum. 5 hafta oldu. En başta çok arabesk davrandım, yerlerden kazındım birkaç gün. Gözlerim patlayacak derecede ağladım. Sonra daha normalleştim. Kendine gel Antonie dedim. Hala daha diyorum. Hatta kendimi kaç yıllık evliler ayrılıyor sen mi atlatamayacaksın tarzı sözlerle sakinleştirmeye çalışıyorum ama çok fazla işe yaramıyor.
Sizden ne istediğimi de bilemiyorum. Ben her gün her gün kendime eninde sonunda bu çocuğu unutacağımı söylüyorum. Burada sevgilisinden ayrılıp mutlu olanların hikayesini de çok okudum. Ama kendime mantıklı mantıklı akıl verip "Azıcık daha zamana bırak her şey düzelecek" dedikten sonra en fazla birkaç saat öyle mantıklı durabiliyorum. Sonrası yine üzüntü, yine keder ve yine barışacağımıza dair hayaller.
Kitap okuyarak vaktimi geçirmeye çalışıyorum. Bayram sonrası okul açılıyor. Derslerim çok yoğun olacak. Belki iyi gelir, bilemiyorum. Ama aynı okuldayız. Bu demek oluyor ki bu pazartesi uzun bir zamandan sonra ilk defa onu göreceğim. Gördüğümde ne yapacağımı düşünmeden edemiyorum. Acaba o beni görünce fikri değişir mi diye düşünüp bununla ilgili hayaller kuruyorum. Bazen ona çok sinirleniyorum, dönse de reddederim diyorum. Hep mutsuz olsun diye beddua ettiğim bile oluyor. Sonra tabi vazgeçiyorum bu kötü dileklerden. Değişik değişik ruh hallerindeyim yani.
Öyle işte. Geçecek, ben de biliyorum. Ama buna inanamıyorum. Sanırım sırf içimdekileri bir yere dökeyim diye yazdım. Arkadaşlarımla bu konuyu hiç konuşmuyorum çünkü. Belki sizinle paylaşmak iyi gelir düşündüm, "Yazıp rahatlamak istiyorsunuz belki de" kısmı beni etkiledi çünkü :) Gerçekten de rahatladım nedense. Neyse, uzattım. Son olarak hepinize iyi tatiller diliyorum
Ölümler bile unutuluyor. Hayatın verdiği acıları abartılı yaşamamak gerek. Seni sevseydi neden yokken ayrılmazdı. Kendine değer versen üzülmezdin.
Ben senin konularını okumuştum, nickini görünce direkt hatırladım. Daha önce de ayrılık yaşadığınız için sen de biliyorsun hiçbir zaman o acı ilk zamanlardaki gibi kalmıyor. Gerçi burda unutamıyoruum diye konu açmış birisi olarak ne tavsiye verebilirim ki?Benimde iliskim bitti, kabullenemiyorum resmen ve bitiren taraf ben olmama ragmen hemde.
Arkadaslarim hobi edin diyor ama canim Hicbi sey yapmak istemiyor yahu. Biraksalar 7 24 uyuyacak vaziyetteyim.
Sonra ayni iliski sorunlariyla bas eden kisilerle konusuyorum, hatta gecen hafta biri evlendi Keske bende sabir etseydim diyorum kendi kendime bi pismanligim oluyor icten ice.
Umarim bu sureci kolay atlatiriz. Aciyi en dibe kadar yasamak gerek belkide ama en kisa zaman da tekrar hayata geri dönmek şartıyla.