- 9 Mart 2011
- 11.802
- 9.205
- 448
bununla ilgili çok konu açıldı
zaten duymayan kalmadı ama başka bir şeye dikkat çekmek istiyorum
her konuda sürekli söylüyorum
bir kadın ancak KENDİ bakabileceği maddi manevi sahip çıkabileceği,kimseye muhtaç etmeyeceği kadar çocuk yapmalı
bir babanın baba olduğundan haberi bile olmayabilir ama bir kadın anne olduktan sonra hayatta daha önemli bir görevi olamaz olmamalı
çocuklar için kendinizden vazgeçin demiyorum elbet
ama önceliğiniz her zaman onun sağlığı mutluluğu ihtiyaçları olmalı
lütfen eğitiminizi tamamlamadan işinizi elinize almadan karşınızdakini tanımadan evlenmeyin
ve maddi manevi hazır olmadan koca istedi diye kayınvalide konuştu diye millet ne der diye görev diye zamanı geldi diye çocuk yapmayın
bakabileceğiniz sevebileceğiniz ilgilenebileceğiniz kadar çocuk yapın
bir yerlerde arkanızda bıraktığınız çocuklarınız varken ne halde olduklarından bile emin değilken lütfen gidip başka yerlerde çocuklar yapmayın
şu anda kızıma veremediğim şartları başka bir bebeğe vermek haksızlık gibi geldiği için çocuk yapmayı asla düşünmüyorum
kucağında bebeğinle yeni kocişinle yeni evinde otururken o çocukların yaşadıklarını öğrenince hiç mi kendinden utanmadın be kadın diyerek bitiriyorum
http://www.hurriyet.com.tr/kayserid...nustu_sondakikahaberleri_kriminal/adliolaylar
Kayseri’de üvey annelerinin akıl almaz işkencesine maruz kalan 4 yaşındaki İ.A. ve 7 yaşındaki ablası I.A.’nın dramı, Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Çocukların 26 yaşındaki öz annesi A.Ö., eski eşi A.A.’dan 3 yıl önce “geçimsizlik ve fikir ayrılığı” nedeniyle boşandığını ve eşinden hiç şiddet görmediğini belirterek, “Velayet nedeniyle ilk mahkemede boşanamadık. Çevredekiler ve ailesi devreye girdi. Eski eşim de ‘Çocukların velayeti bende kalsın. Söz veriyorum her ay göndereceğim’ diye yalvarınca kabul ettim. Yoksa hâkim velayeti bana veriyordu” dedi.
İNTERNETTEN GÖRMÜŞ
Habertürk Gazetesi'nden Necmettin Çuhadaroğlu'na konuşan A.Ö., bir süre önce yeniden evlendiğini ve yeni eşinden de 2 yaşında bir oğlu olduğunu söyledi. A.Ö., eski eşinden olan çocuklarına yapılan işkencenin görüntülerini internetten gördüğünü söyledi: “İzleyince şok yaşadım, bayıldım. Annem iğne yaptırdı. Eşim varlıklı diye çocuklarımın velayetini vermiştim. İşkenceyi bilsem çocuklarımı verir miydim? Eski eşim ‘yeniden evleneceğini’ söyleyince, ‘Çocuklarımı bana ver, üvey anne bakmasın’ demiştim. O da ‘Evleneceğim kadın namazlı abdestli, Allah korkusu var. Bir şey olmaz çocuklarımıza’ karşılığını vermişti. Bir gün çocukların ellerindeki morlukları fark ettim. Eski eşim ‘Üvey annesi yaptıysa hesabını sorarım” dedi. Ama durumun bu kadar vahim olduğunu bana anlatan olmadı. Böyle mi yapılır? Tokat ataydı... Beni hep olayın dışında tuttular. Çocuklarım geldiğinde soruyordum, ‘Anne biz ağlıyoruz sen bari ağlama’ diyorlardı, birbirimize sarılıp ağlıyorduk.”
‘ANNENİZ SIKIŞTIRIRSA SÖYLEMEYİN’
A.Ö. son görüştüklerinde oğlunun “Ne olur beni geri götürme” diye ağladığını, kızının ise olanları anlatmak istediğini ama korktuğunu belirterek şöyle devam etti:
“Kızım, ‘Anlatacağım da babama söyleme ne olur. Babam ‘Anneniz sıkıştırırsa söylemeyin’ diye tembihledi. Sen davacı olursan bizi ayırırmışsın, kardeşimle beni ayırma’ dedi. Şimdi bana ‘İlgisiz anne’ diyorlar. Olanlardan hiç haberim yoktu.”
Üvey anneden davacı olacağını ve onunla yüzleşmek istediğini ifade eden A.Ö., sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu canavarlık. 46 sene cezayla kalacak iş değil ki! Bunlar sadece kamerada görünenler. Kızım bana, ‘Bizi soğuk suyla yıkıyordu’ dedi. Bundan sonra çocuklarımın arkasında duracağım.”
"KABAHAT BİZDE ERKEN EVLENDİRDİK"
A.Ö.’nün annesi ve çocukların anneannesi H.A., kızlarını 17-18 yaşlarında evlendirdiklerini belirterek, şunları söyledi:
“Kabahat biraz da bizde. Erken evlendirdiğimiz için pişmanım. A.Ö., 2 ay psikolojik tedavi gördü. Bileklerini kesti. Duyarsız anne yok, çaresiz anne var.”
zaten duymayan kalmadı ama başka bir şeye dikkat çekmek istiyorum
her konuda sürekli söylüyorum
bir kadın ancak KENDİ bakabileceği maddi manevi sahip çıkabileceği,kimseye muhtaç etmeyeceği kadar çocuk yapmalı
bir babanın baba olduğundan haberi bile olmayabilir ama bir kadın anne olduktan sonra hayatta daha önemli bir görevi olamaz olmamalı
çocuklar için kendinizden vazgeçin demiyorum elbet
ama önceliğiniz her zaman onun sağlığı mutluluğu ihtiyaçları olmalı
lütfen eğitiminizi tamamlamadan işinizi elinize almadan karşınızdakini tanımadan evlenmeyin
ve maddi manevi hazır olmadan koca istedi diye kayınvalide konuştu diye millet ne der diye görev diye zamanı geldi diye çocuk yapmayın
bakabileceğiniz sevebileceğiniz ilgilenebileceğiniz kadar çocuk yapın
bir yerlerde arkanızda bıraktığınız çocuklarınız varken ne halde olduklarından bile emin değilken lütfen gidip başka yerlerde çocuklar yapmayın
şu anda kızıma veremediğim şartları başka bir bebeğe vermek haksızlık gibi geldiği için çocuk yapmayı asla düşünmüyorum
kucağında bebeğinle yeni kocişinle yeni evinde otururken o çocukların yaşadıklarını öğrenince hiç mi kendinden utanmadın be kadın diyerek bitiriyorum
http://www.hurriyet.com.tr/kayserid...nustu_sondakikahaberleri_kriminal/adliolaylar
Kayseri’de üvey annelerinin akıl almaz işkencesine maruz kalan 4 yaşındaki İ.A. ve 7 yaşındaki ablası I.A.’nın dramı, Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Çocukların 26 yaşındaki öz annesi A.Ö., eski eşi A.A.’dan 3 yıl önce “geçimsizlik ve fikir ayrılığı” nedeniyle boşandığını ve eşinden hiç şiddet görmediğini belirterek, “Velayet nedeniyle ilk mahkemede boşanamadık. Çevredekiler ve ailesi devreye girdi. Eski eşim de ‘Çocukların velayeti bende kalsın. Söz veriyorum her ay göndereceğim’ diye yalvarınca kabul ettim. Yoksa hâkim velayeti bana veriyordu” dedi.
İNTERNETTEN GÖRMÜŞ
Habertürk Gazetesi'nden Necmettin Çuhadaroğlu'na konuşan A.Ö., bir süre önce yeniden evlendiğini ve yeni eşinden de 2 yaşında bir oğlu olduğunu söyledi. A.Ö., eski eşinden olan çocuklarına yapılan işkencenin görüntülerini internetten gördüğünü söyledi: “İzleyince şok yaşadım, bayıldım. Annem iğne yaptırdı. Eşim varlıklı diye çocuklarımın velayetini vermiştim. İşkenceyi bilsem çocuklarımı verir miydim? Eski eşim ‘yeniden evleneceğini’ söyleyince, ‘Çocuklarımı bana ver, üvey anne bakmasın’ demiştim. O da ‘Evleneceğim kadın namazlı abdestli, Allah korkusu var. Bir şey olmaz çocuklarımıza’ karşılığını vermişti. Bir gün çocukların ellerindeki morlukları fark ettim. Eski eşim ‘Üvey annesi yaptıysa hesabını sorarım” dedi. Ama durumun bu kadar vahim olduğunu bana anlatan olmadı. Böyle mi yapılır? Tokat ataydı... Beni hep olayın dışında tuttular. Çocuklarım geldiğinde soruyordum, ‘Anne biz ağlıyoruz sen bari ağlama’ diyorlardı, birbirimize sarılıp ağlıyorduk.”
‘ANNENİZ SIKIŞTIRIRSA SÖYLEMEYİN’
A.Ö. son görüştüklerinde oğlunun “Ne olur beni geri götürme” diye ağladığını, kızının ise olanları anlatmak istediğini ama korktuğunu belirterek şöyle devam etti:
“Kızım, ‘Anlatacağım da babama söyleme ne olur. Babam ‘Anneniz sıkıştırırsa söylemeyin’ diye tembihledi. Sen davacı olursan bizi ayırırmışsın, kardeşimle beni ayırma’ dedi. Şimdi bana ‘İlgisiz anne’ diyorlar. Olanlardan hiç haberim yoktu.”
Üvey anneden davacı olacağını ve onunla yüzleşmek istediğini ifade eden A.Ö., sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu canavarlık. 46 sene cezayla kalacak iş değil ki! Bunlar sadece kamerada görünenler. Kızım bana, ‘Bizi soğuk suyla yıkıyordu’ dedi. Bundan sonra çocuklarımın arkasında duracağım.”
"KABAHAT BİZDE ERKEN EVLENDİRDİK"
A.Ö.’nün annesi ve çocukların anneannesi H.A., kızlarını 17-18 yaşlarında evlendirdiklerini belirterek, şunları söyledi:
“Kabahat biraz da bizde. Erken evlendirdiğimiz için pişmanım. A.Ö., 2 ay psikolojik tedavi gördü. Bileklerini kesti. Duyarsız anne yok, çaresiz anne var.”