- 9 Şubat 2010
- 17.854
- 39.822
-
- Konu Sahibi ZemheriPoyraz
- #61
Ben de mümkün olduğu kadar sınırlıyorum ama kardeşimle aynı bahçede oturunca kemdimi daha fazla korumam mümkün olmuyorFarklı bir durumunu da ben kendi ailemde yaşadım yüzyüze görüşmeyi kestim.Telefonla konuşuyorduk. Beni hala rahatsız etmeye devam ettiler. Tamamen engelledim. Artık kabul ettim .Benim sadece çekirdek ailem var. Yoksa eşimle aramizi bozmak için çalışıyor. Asla huzurlu ve mutlu olmamı istemiyor. Herkes anne baba olmamalı. Çok ciddi testlerden geçmeli.
Direk anlatayım. Babama mevlitte giysi aldım giysin diye, giysileri görünce çıldırdı. Ben bunları kocama giydirmem çığlıklarıyla fırlattı giysileri, sonra da bağırmaya devam etti. Bayram arifesiydi bunu yaptığında. Çocuklar onun çığlıklarını duyunca ağlamaya başladı. Biz o gece evimize döndük ve bayram sabahı çocuklarım evde ağlayarak uyandı.
Kına gecemden bir akşam önce küs olduğu halamın oğluna telefon ettim diye kavga çıkarıp evin bahçesinde çığlıklar atarak söylendi. Bütün köy bizi dinledi. Babamı akciğer ameliyatına girmeden önce fotoğrafçıya gidip fotoğraf bastıdı diye hastane ortasında azarladı.
3.Günlük lohusayken eve gelen halam ona laf sokmuş diye beni delirtene kadar söylendi.
Damadının ırkı yüzünden yıllarca aşağıladı.
Daha saymamı ister misiniz yeter mi
Benim bütün arkadaşlarım bilir, taşıyamıyorum,mutlaka anlatma isteği duyuyorum. Can dayanmıyor çünkü. Sağ olsun herkes çok destek oldu bana bu konuda, akıl veren teselli eden. Eşim de aynı şekildedir. Biz farkındayız kimsenin ailesini seçemediğinin ve kontrol edemediğinin. Asla suçlamadı ya da kırmadı eşim beni aikem yüzünden. Birlikte kızıp birlikte söyleniyoruz. Allah size de benimki gibi güzel kalpli bir hayat arkadaşı nasip etsin inşallah.Maşallah Allah huzurunuzu daim eylesin. Ben korkuyorum ya en hassas noktam ya bana annem yüzümden bişey söylerse diye... Açıkçası ben arkadaşlarımdan da annemi tanıyan olunca zamanla onlar bişeylere şahit olunca uzaklaşıyorum.. Onlar uzaklaşmadan ben uzaklaşayım diyorum daha doğrusu.. Biliyorum yanlış ama öyle bi psikoloji içindeyim işte.. Bir de ailenin sevmediğini kimse sevmez algısı var bende maalesef. İnan şuan bile gözlerim dolu dolu.. Aileden yaralı olmak zor. Dört duvar içinde ne yaşandığını kimse bilmiyor bilseler de kimse karışmıyor.. Aileme ve etrafımdaki insanlara kırgınlığım çok..
Amin inşallah çok teşekkür ederim..Benim bütün arkadaşlarım bilir, taşıyamıyorum,mutlaka anlatma isteği duyuyorum. Can dayanmıyor çünkü. Sağ olsun herkes çok destek oldu bana bu konuda, akıl veren teselli eden. Eşim de aynı şekildedir. Biz farkındayız kimsenin ailesini seçemediğinin ve kontrol edemediğinin. Asla suçlamadı ya da kırmadı eşim beni aikem yüzünden. Birlikte kızıp birlikte söyleniyoruz. Allah size de benimki gibi güzel kalpli bir hayat arkadaşı nasip etsin inşallah.
Maalesef kardeşim ve babamın hatrına muhatap olmak zorunda kalıyorum. Ama mevlitten sonra evime gelip kalamadı hiç. Öncesinde kışın en soğuk zamanını benim evimde geçirirdi, sobayla uğraşmasın diye 2 3 ay idare ederdim.Ve siz ısrarla görüşüyorsunuz
Çok sabırlısınız gerçekten
Çocuklara da size de eşinize de yazık
Annenizin ciddi problemleri var
Çok memnuniyetsiz veya kaostan zevk alır gibi
Allah yardımcınız olsun inşallah
Okudukça içim titredi, küçüklüğünüzü sarıp sarmalamak istedim. Bunu yapamam ama şimdi büyümüş halinize nacizane olabildiğince uzak kalın, biliyorum zor ama sizden esirgediği sevgiyi siz de ondan esirgeyin diyebilirim. Benim merak ettiğim babanızın hiç etkisi olamadı mı, fiziksel şiddeti engelleyemez miydi acaba hiç değilse?Merhaba hanımlar
Bu gün bir iç döküş yapasım var, yorum yapmasanız ya da okumasanız da olur. Zaten amacım yardım almak değil. Uzun uzun yazıp çığlık atma isteğimi gidermek tek amacım.
Derdim annem.
40ıma yaklaşmış kocaman bir yetişkinim ama içimde biriken eksikliği bir türlü tolere edemedim. Huysuz bir anneye sahibim. Çocukken gördüğüm şiddetin haddi hesabı yok, bize özel “dayak sopası” vardı diyeyim gerisini siz hayal edin, ayrıntı vermeme gerek kalmasın. Aklım erdikten sonra övgü duyduğum neredeyse yok gibi, sarılma sırt sıvazlama gibi davranışları neredeyse hiç hatırlamıyorum. Hep tahammülsüz, hep bir aşağılama halinde, biz fazlalıkmışız gibi bir tavır. Sadece üniversite dönemimde aramız çok iyiydi, o da uzakta olduğum ve sadece telefonda görüştüğümüz için öyleydi. Yaz tatillerinde yanına gittiğimde 3 gün güzel geçerse 4. gün mutlaka kavga çıkaracak bir şey bulurdu ve ben dönem başında okula neredeyse uçarak giderdim. Resmen hayata geri dönerdim. Bu davranışlar bana özel de değildi. Babam ve kardeşime olan tavrı da hep aynıydı.
Çığlık kıyamet kavgalar ederdik çünkü hep saldıracak bir şeyi vardı. Alttan aldığımız dönemler olmadı mı? Fazlasıyla oldu. Hepimizin ayrı ayrı onu hoş tutmaya çalıştığımız dönemler oldu ama bu onu mutlu etmek şöyle dursun daha da saldırgan bir hal almasından başka bir işe yaramadı. Hep daha fazlasını istedi, hep daha çok bağırdı, daha fazla aşağıladı.
Normalde tabi ki çekirdek aileyiz ama haliyle bir geniş aileye de sahibiz 3 halam iki amcam var. Zamanında tatsızlıklar yaşanmış, mal paylaşımları, tarla alıp vermeler, bilezikler, haklar. Herkes her şeyi unutmuş gül gibi geçinip giderken benim annem hala bütün sülaleye kin kusuyor. Kendi nefreti yetmezmiş gibi bizim de aynı kini devam ettirmemizi bekliyor ve bunu yapmadığımız için ekstra saldırıyor. Babam unutmuş gitmiş annem hala 1980lerde yaşanmış olayları döndürüp döndürüp anlatıyor, beddualar ediyor ve bu yüzlerce hatta binlerce defa tekrarlanıyor.
İki kardeşiz zaten, ikimiz de evliyiz. Benim eşim başka bir şehirden ama kardeşimin eşi komşu köyden ve evlendiklerinden beri kızın ailesi ne yaptıysa yaranamadı. İyi de yapsalar arkalarından konuşuyor, kötü de yapsalar arkalarından konuşuyor. Sürekli aşağılama halinde, sürekli oğlunun olmayan parasını yediklerini iddia ediyor. Öyle değildir şöyledir demek gafletinde bulunduğumuzda daha da zıvanadan çıkıyor. Aynı şeyleri defalarca ama defalarca anlatıp bizim onu desteklememizi bekliyor. (Benimkileri düğünden sonra neredeyse hiç görmediği için ben bu durumdan muafım çok şükür. ) Gelini ve damadına yaptığı eziyetin haddi hesabı yok. Allahtan ikisi de çok iyi insanlar da bizi terk edip gitmiyorlar. Kardeşim aynı bahçede yaşamalarına rağmen iletişimi minimuma indirdi. Babam yıllar önce kardeşimin hayvanlarına bakmak bahanesiyle köy dışındaki ahırın yanındaki kulübeye yerleşti çünkü evde tuvalete girmesi karnının acıkması bile kavga sebebi oluyor. Ben artık telefon bile etmiyorum, gidersem görüyorum. Ama gittiğimiz zamanlar biriktirdiklerini kusuyor. Yine huzur vermiyor. Çocuklarım ve yeğenlerim görüşsün diye gitmek zorunda kalıyorum ama ayaklarım hep geri geri gidiyor.
Düğünler bayramlar ayrı bir kabus, kavgasız kıyametsiz geçmiş bir bayram sabahımız yok gibi. Mutlaka laf sokacak bir konu bulup kavga çıkarıyor. Duymazdan gelsek bile söylenmeye devam edip kahvaltıyı herkese zehir ediyor. Çocuklar küçükken bir şekilde idare ediyorduk ama artık hepsinin aklı erdiğinden her kavga onların ağlamalarıyla sonuçlanıyor. Düğünler ayrı facia bizim düğünlerimizde yaptıklarından geçiyorum yakın akraba düğünlerinde bile bizimle kavga edip millete rezillik seyrettirmeden bitirmiyor. Söyleniyor söyleniyor kesinlikle susmuyor.
Kavgadan kaçma şansımızsa neredeyse hiç yok. Her söylediğini sakin cevaplarla ekarte etsek bile daldan dala atlayıp bitmez tükenmez saldırılarıyla cinnet geçirtene kadar uğraşıyor. Biz cinnet geçirip bağırmaya başlayınca da bir rahatlıyor inanamazsınız. Sanki az önce deli gibi söylenen o değil, melek oluyor, oradan buradan olağan konulardan konuşmaya başlayıp mutlu mutlu sohbet ediyor. Biz yaşadığımız sinir kriziyle bakakalıyoruz. Öyle tehlikeli ki bir defa eşimden sakladığım bir durumu (eşimin ailesiyle ilgili) “eşine söylerim bak” diye tehdit etti beni. Hay allah belamı vereydi de dertleşmeyeydim dedim. O gün bu gündür özel en ufak bir şey anlatmıyorum.
Evlatlık vazifesidir evini derleyip toplayalım diyoruz. Temizliğini yaparken yine binlerce kez dinlediğimiz eski nefretleri ve dünür aileyi kötülemeler, bizi suçlamalar hiç kesilmiyor. Sabredip işi bitiriyoruz, sonrasında “yapmasaydın” cümlesi tokat gibi çarpıyor yüzümüze, eksiğini alıyoruz “kullan” diyoruz “almasaydınız” diyor.
Bunlar sadece anlatabildiklerim, çoğunuz sonuna kadar okuyamayacaksınız zaten biliyorum. Kusuruma bakmayın ama inanın bitmedi.
Mesafe koy diyeceksiniz, koydum ama inanın yetmiyor. Aramıyorum huzurum kaçmasın diye ama çocuklarım kuzenlerini özlediğinden gitmek zorunda kalıyorum sık olmasa da, her gidişim ayrı bir tranva, karı koca ömrümüzden 10 yıl kaybetmiş dönüyoruz evimize.
Sizlerden ufak bir ricam var. Yukarı yazdıklarımı değerlendirin ve annemin özelliklerinden birini bile taşıyorsanız lütfen bir an önce tedavi olmaya başlayın. Evlatlarınızın huzuru, yaşlılığınızın selameti için yapın bunu. Evlatlarınız ayakları geri geri giderek çalmasın kapınızı, inanın evlat için çok acı verici. Bir gün hak vaki olup annem bu dünyadan gittiğinde ben çok ağlayacağım. Ama onu kaybettiğim için değil, huzuruna sığınabileceğim bir anneye hiç sahip olamadığım için.
Hepinize sevgiler saygılar, iyi akşamlar.
Cok cok üzüldüm canim tahammulsuz insanlar neden evlenip çocuk yaparki stress atmak içinmiMerhaba hanımlar
Bu gün bir iç döküş yapasım var, yorum yapmasanız ya da okumasanız da olur. Zaten amacım yardım almak değil. Uzun uzun yazıp çığlık atma isteğimi gidermek tek amacım.
Derdim annem.
40ıma yaklaşmış kocaman bir yetişkinim ama içimde biriken eksikliği bir türlü tolere edemedim. Huysuz bir anneye sahibim. Çocukken gördüğüm şiddetin haddi hesabı yok, bize özel “dayak sopası” vardı diyeyim gerisini siz hayal edin, ayrıntı vermeme gerek kalmasın. Aklım erdikten sonra övgü duyduğum neredeyse yok gibi, sarılma sırt sıvazlama gibi davranışları neredeyse hiç hatırlamıyorum. Hep tahammülsüz, hep bir aşağılama halinde, biz fazlalıkmışız gibi bir tavır. Sadece üniversite dönemimde aramız çok iyiydi, o da uzakta olduğum ve sadece telefonda görüştüğümüz için öyleydi. Yaz tatillerinde yanına gittiğimde 3 gün güzel geçerse 4. gün mutlaka kavga çıkaracak bir şey bulurdu ve ben dönem başında okula neredeyse uçarak giderdim. Resmen hayata geri dönerdim. Bu davranışlar bana özel de değildi. Babam ve kardeşime olan tavrı da hep aynıydı.
Çığlık kıyamet kavgalar ederdik çünkü hep saldıracak bir şeyi vardı. Alttan aldığımız dönemler olmadı mı? Fazlasıyla oldu. Hepimizin ayrı ayrı onu hoş tutmaya çalıştığımız dönemler oldu ama bu onu mutlu etmek şöyle dursun daha da saldırgan bir hal almasından başka bir işe yaramadı. Hep daha fazlasını istedi, hep daha çok bağırdı, daha fazla aşağıladı.
Normalde tabi ki çekirdek aileyiz ama haliyle bir geniş aileye de sahibiz 3 halam iki amcam var. Zamanında tatsızlıklar yaşanmış, mal paylaşımları, tarla alıp vermeler, bilezikler, haklar. Herkes her şeyi unutmuş gül gibi geçinip giderken benim annem hala bütün sülaleye kin kusuyor. Kendi nefreti yetmezmiş gibi bizim de aynı kini devam ettirmemizi bekliyor ve bunu yapmadığımız için ekstra saldırıyor. Babam unutmuş gitmiş annem hala 1980lerde yaşanmış olayları döndürüp döndürüp anlatıyor, beddualar ediyor ve bu yüzlerce hatta binlerce defa tekrarlanıyor.
İki kardeşiz zaten, ikimiz de evliyiz. Benim eşim başka bir şehirden ama kardeşimin eşi komşu köyden ve evlendiklerinden beri kızın ailesi ne yaptıysa yaranamadı. İyi de yapsalar arkalarından konuşuyor, kötü de yapsalar arkalarından konuşuyor. Sürekli aşağılama halinde, sürekli oğlunun olmayan parasını yediklerini iddia ediyor. Öyle değildir şöyledir demek gafletinde bulunduğumuzda daha da zıvanadan çıkıyor. Aynı şeyleri defalarca ama defalarca anlatıp bizim onu desteklememizi bekliyor. (Benimkileri düğünden sonra neredeyse hiç görmediği için ben bu durumdan muafım çok şükür. ) Gelini ve damadına yaptığı eziyetin haddi hesabı yok. Allahtan ikisi de çok iyi insanlar da bizi terk edip gitmiyorlar. Kardeşim aynı bahçede yaşamalarına rağmen iletişimi minimuma indirdi. Babam yıllar önce kardeşimin hayvanlarına bakmak bahanesiyle köy dışındaki ahırın yanındaki kulübeye yerleşti çünkü evde tuvalete girmesi karnının acıkması bile kavga sebebi oluyor. Ben artık telefon bile etmiyorum, gidersem görüyorum. Ama gittiğimiz zamanlar biriktirdiklerini kusuyor. Yine huzur vermiyor. Çocuklarım ve yeğenlerim görüşsün diye gitmek zorunda kalıyorum ama ayaklarım hep geri geri gidiyor.
Düğünler bayramlar ayrı bir kabus, kavgasız kıyametsiz geçmiş bir bayram sabahımız yok gibi. Mutlaka laf sokacak bir konu bulup kavga çıkarıyor. Duymazdan gelsek bile söylenmeye devam edip kahvaltıyı herkese zehir ediyor. Çocuklar küçükken bir şekilde idare ediyorduk ama artık hepsinin aklı erdiğinden her kavga onların ağlamalarıyla sonuçlanıyor. Düğünler ayrı facia bizim düğünlerimizde yaptıklarından geçiyorum yakın akraba düğünlerinde bile bizimle kavga edip millete rezillik seyrettirmeden bitirmiyor. Söyleniyor söyleniyor kesinlikle susmuyor.
Kavgadan kaçma şansımızsa neredeyse hiç yok. Her söylediğini sakin cevaplarla ekarte etsek bile daldan dala atlayıp bitmez tükenmez saldırılarıyla cinnet geçirtene kadar uğraşıyor. Biz cinnet geçirip bağırmaya başlayınca da bir rahatlıyor inanamazsınız. Sanki az önce deli gibi söylenen o değil, melek oluyor, oradan buradan olağan konulardan konuşmaya başlayıp mutlu mutlu sohbet ediyor. Biz yaşadığımız sinir kriziyle bakakalıyoruz. Öyle tehlikeli ki bir defa eşimden sakladığım bir durumu (eşimin ailesiyle ilgili) “eşine söylerim bak” diye tehdit etti beni. Hay allah belamı vereydi de dertleşmeyeydim dedim. O gün bu gündür özel en ufak bir şey anlatmıyorum.
Evlatlık vazifesidir evini derleyip toplayalım diyoruz. Temizliğini yaparken yine binlerce kez dinlediğimiz eski nefretleri ve dünür aileyi kötülemeler, bizi suçlamalar hiç kesilmiyor. Sabredip işi bitiriyoruz, sonrasında “yapmasaydın” cümlesi tokat gibi çarpıyor yüzümüze, eksiğini alıyoruz “kullan” diyoruz “almasaydınız” diyor.
Bunlar sadece anlatabildiklerim, çoğunuz sonuna kadar okuyamayacaksınız zaten biliyorum. Kusuruma bakmayın ama inanın bitmedi.
Mesafe koy diyeceksiniz, koydum ama inanın yetmiyor. Aramıyorum huzurum kaçmasın diye ama çocuklarım kuzenlerini özlediğinden gitmek zorunda kalıyorum sık olmasa da, her gidişim ayrı bir tranva, karı koca ömrümüzden 10 yıl kaybetmiş dönüyoruz evimize.
Sizlerden ufak bir ricam var. Yukarı yazdıklarımı değerlendirin ve annemin özelliklerinden birini bile taşıyorsanız lütfen bir an önce tedavi olmaya başlayın. Evlatlarınızın huzuru, yaşlılığınızın selameti için yapın bunu. Evlatlarınız ayakları geri geri giderek çalmasın kapınızı, inanın evlat için çok acı verici. Bir gün hak vaki olup annem bu dünyadan gittiğinde ben çok ağlayacağım. Ama onu kaybettiğim için değil, huzuruna sığınabileceğim bir anneye hiç sahip olamadığım için.
Hepinize sevgiler saygılar, iyi akşamlar.
Düşman lazımmış da o yüzden doğurmuş gibiler. Keşke doğurmasalarmış.Beni de kardesımı de bır kez hayır duayla yollamıslıgı yok evden. Sızden bıktım, sızın yuzunuzden tukendım, babamdan da bıkmıs ama parasını yerken catır catır yıyıyor valla. Babam mirası ıkı kızama esıt bolecegım dedıgınde sınır krızı gecırecektı, tabı ben kımım kı, evın kopegı bıle benden degerlı sen böl kızlarına böl hepsi gidecek yine elıme kalacaksın dıye dıye adama felc ındırecektı, mal delisi şu kendıne yakıstırdıgı sıfata bak ya, evin köpeği kadar bile degerı yokmusmus.. Dunya yuzunde evlatlarına babaları evlatlarına mal mülk bırakacak diye o krizden bu krize giren kaç anne vardır allah askına. Sen benı, ben seni çoook iyi anlıyoruz arkadasım ve yalnız degılsın benımkı de lacivertiben annemle daha bır kez keyıf kahvesı ıcmedım bılıyor musun, hastane donusu BİR (1) kez kahve ıcmeye goturdum onda da kahvenın yanına getırdıklerı draje yuzunden kaplaması dustu ve suclusu yıne benım. Anama layık gordugum kahve ve draje bu muymus dıye benı eve donene kadar aglattı daha da tövbe bir lokmayı karsılıklı yıyıp ıcmem mecbur kalmadıkca
Çok incesiniz teşekkür ederim.Okudukça içim titredi, küçüklüğünüzü sarıp sarmalamak istedim. Bunu yapamam ama şimdi büyümüş halinize nacizane olabildiğince uzak kalın, biliyorum zor ama sizden esirgediği sevgiyi siz de ondan esirgeyin diyebilirim. Benim merak ettiğim babanızın hiç etkisi olamadı mı, fiziksel şiddeti engelleyemez miydi acaba hiç değilse?
Ben zaten burdan sizi takip ediorumÇok şükür kardeşim de ben de evliliğimizi onun hışmından korumak için elimizden geleni yapıyoruz. Karakterimize işlemeyi başaramamış.Bununla gurur duyduğumuzu inkar edemem
Ay ne bileyim, babm da böyle olacağını bilse evlenmezdi ama görücü usulünün bedeli işte. Annem kendini bilmiyor zaten, ya da kabullenmiyor. Dünyadaki herkes kötü bir tek kendisi mükemmel ona göreCok cok üzüldüm canim tahammulsuz insanlar neden evlenip çocuk yaparki stress atmak içinmi
Ayy love canımmmm ya sen beni hatirlion ama senin konuda aslinda var bi muhabbetimiz bu kadar sorunlu oldugunu bilmiodum ama ikinizde ne kadar guclu kadinlarsiniz ozur dileyerek diyorum annelere ragmen ... gecmişi sakın duşunup bugunun keyfini kacirmayin valla insani cok yipratiyor ... geride kaldı siz ikinizde kazalı belalı yolları kazasiz belasız atlattinizAh zemo bildiğin benim annem bu. 34 yaşında 3 çocuk annesiyim ve avm nin orta yerinde 5yaşında çocuga bıle yapılmayacak muamele yedim, sen evlat mısın, sen de evlatlarından gör, yaşlanınca sen de göreceksin ve türevi cümleler bizim rutinimiz artık. Bildiğin nasılsın iyi misin der gibi yağdırıyor hakaretleri, görüşmüyorum telefondan yetiyor, açmıyorum babamla konusurken arkadan işittiriyor. Kardeşim yurtdışında ona burdan yetiyor. Her dogum günü, bayram, aile görüşmeleri zehir oluyor hepimize. Lokmalarımız hep boğazımıza diziliyor. Umreye gidecekmiş, hacca gidecekmiş, yahu kırdıgın kalplerden helallik almadan ne haccı ne umresi.. Allah korkum olmasa nasılsın diye bile aramam.
Güzel cümleleriniz için teşekkür ederimBen zaten burdan sizi takip ediorumelbette anlasilmaz burdan tam olarak ama cok akilli ve makul bi insansiniz ve nedense kalbiniz bana cok guzel ve insancil geliyo cumle devrik takilmayin mesleginizi biliyorum Rabbim sizi korumuş maalesef bazen sevdiklerimizdende koruyor hayat hu sinavlar türlü türlü
Rica ederim ne demekGüzel cümleleriniz için teşekkür ederim
Biz dert ortağı zaten lovelaAyy love canımmmm ya sen beni hatirlion ama senin konuda aslinda var bi muhabbetimiz bu kadar sorunlu oldugunu bilmiodum ama ikinizde ne kadar guclu kadinlarsiniz ozur dileyerek diyorum annelere ragmen ... gecmişi sakın duşunup bugunun keyfini kacirmayin valla insani cok yipratiyor ... geride kaldı siz ikinizde kazalı belalı yolları kazasiz belasız atlattiniz
Yaaa oysaki lovein avukatiyla ne guzel sohbet edioduk diodum ki ohh hayat bunlara guzel demek ki var herkesin bi derdi .kapandi gitti konu gerci baya bosluğa düştük simdi daha iyiyimBiz dert ortağı zaten lovelaannelerle savaşıp savaşıp birbirimize dertleniyoruz.
Çok haklısın. Ben üzüldüm okuyunca. Benim bir eniştem var. Aynı onu anlatmışsın. Şimdi ilaçlarla biraz sakinledi ama hep mutsuz hep çevresine karşı toksik bir insan.Merhaba hanımlar
Bu gün bir iç döküş yapasım var, yorum yapmasanız ya da okumasanız da olur. Zaten amacım yardım almak değil. Uzun uzun yazıp çığlık atma isteğimi gidermek tek amacım.
Derdim annem.
40ıma yaklaşmış kocaman bir yetişkinim ama içimde biriken eksikliği bir türlü tolere edemedim. Huysuz bir anneye sahibim. Çocukken gördüğüm şiddetin haddi hesabı yok, bize özel “dayak sopası” vardı diyeyim gerisini siz hayal edin, ayrıntı vermeme gerek kalmasın. Aklım erdikten sonra övgü duyduğum neredeyse yok gibi, sarılma sırt sıvazlama gibi davranışları neredeyse hiç hatırlamıyorum. Hep tahammülsüz, hep bir aşağılama halinde, biz fazlalıkmışız gibi bir tavır. Sadece üniversite dönemimde aramız çok iyiydi, o da uzakta olduğum ve sadece telefonda görüştüğümüz için öyleydi. Yaz tatillerinde yanına gittiğimde 3 gün güzel geçerse 4. gün mutlaka kavga çıkaracak bir şey bulurdu ve ben dönem başında okula neredeyse uçarak giderdim. Resmen hayata geri dönerdim. Bu davranışlar bana özel de değildi. Babam ve kardeşime olan tavrı da hep aynıydı.
Çığlık kıyamet kavgalar ederdik çünkü hep saldıracak bir şeyi vardı. Alttan aldığımız dönemler olmadı mı? Fazlasıyla oldu. Hepimizin ayrı ayrı onu hoş tutmaya çalıştığımız dönemler oldu ama bu onu mutlu etmek şöyle dursun daha da saldırgan bir hal almasından başka bir işe yaramadı. Hep daha fazlasını istedi, hep daha çok bağırdı, daha fazla aşağıladı.
Normalde tabi ki çekirdek aileyiz ama haliyle bir geniş aileye de sahibiz 3 halam iki amcam var. Zamanında tatsızlıklar yaşanmış, mal paylaşımları, tarla alıp vermeler, bilezikler, haklar. Herkes her şeyi unutmuş gül gibi geçinip giderken benim annem hala bütün sülaleye kin kusuyor. Kendi nefreti yetmezmiş gibi bizim de aynı kini devam ettirmemizi bekliyor ve bunu yapmadığımız için ekstra saldırıyor. Babam unutmuş gitmiş annem hala 1980lerde yaşanmış olayları döndürüp döndürüp anlatıyor, beddualar ediyor ve bu yüzlerce hatta binlerce defa tekrarlanıyor.
İki kardeşiz zaten, ikimiz de evliyiz. Benim eşim başka bir şehirden ama kardeşimin eşi komşu köyden ve evlendiklerinden beri kızın ailesi ne yaptıysa yaranamadı. İyi de yapsalar arkalarından konuşuyor, kötü de yapsalar arkalarından konuşuyor. Sürekli aşağılama halinde, sürekli oğlunun olmayan parasını yediklerini iddia ediyor. Öyle değildir şöyledir demek gafletinde bulunduğumuzda daha da zıvanadan çıkıyor. Aynı şeyleri defalarca ama defalarca anlatıp bizim onu desteklememizi bekliyor. (Benimkileri düğünden sonra neredeyse hiç görmediği için ben bu durumdan muafım çok şükür. ) Gelini ve damadına yaptığı eziyetin haddi hesabı yok. Allahtan ikisi de çok iyi insanlar da bizi terk edip gitmiyorlar. Kardeşim aynı bahçede yaşamalarına rağmen iletişimi minimuma indirdi. Babam yıllar önce kardeşimin hayvanlarına bakmak bahanesiyle köy dışındaki ahırın yanındaki kulübeye yerleşti çünkü evde tuvalete girmesi karnının acıkması bile kavga sebebi oluyor. Ben artık telefon bile etmiyorum, gidersem görüyorum. Ama gittiğimiz zamanlar biriktirdiklerini kusuyor. Yine huzur vermiyor. Çocuklarım ve yeğenlerim görüşsün diye gitmek zorunda kalıyorum ama ayaklarım hep geri geri gidiyor.
Düğünler bayramlar ayrı bir kabus, kavgasız kıyametsiz geçmiş bir bayram sabahımız yok gibi. Mutlaka laf sokacak bir konu bulup kavga çıkarıyor. Duymazdan gelsek bile söylenmeye devam edip kahvaltıyı herkese zehir ediyor. Çocuklar küçükken bir şekilde idare ediyorduk ama artık hepsinin aklı erdiğinden her kavga onların ağlamalarıyla sonuçlanıyor. Düğünler ayrı facia bizim düğünlerimizde yaptıklarından geçiyorum yakın akraba düğünlerinde bile bizimle kavga edip millete rezillik seyrettirmeden bitirmiyor. Söyleniyor söyleniyor kesinlikle susmuyor.
Kavgadan kaçma şansımızsa neredeyse hiç yok. Her söylediğini sakin cevaplarla ekarte etsek bile daldan dala atlayıp bitmez tükenmez saldırılarıyla cinnet geçirtene kadar uğraşıyor. Biz cinnet geçirip bağırmaya başlayınca da bir rahatlıyor inanamazsınız. Sanki az önce deli gibi söylenen o değil, melek oluyor, oradan buradan olağan konulardan konuşmaya başlayıp mutlu mutlu sohbet ediyor. Biz yaşadığımız sinir kriziyle bakakalıyoruz. Öyle tehlikeli ki bir defa eşimden sakladığım bir durumu (eşimin ailesiyle ilgili) “eşine söylerim bak” diye tehdit etti beni. Hay allah belamı vereydi de dertleşmeyeydim dedim. O gün bu gündür özel en ufak bir şey anlatmıyorum.
Evlatlık vazifesidir evini derleyip toplayalım diyoruz. Temizliğini yaparken yine binlerce kez dinlediğimiz eski nefretleri ve dünür aileyi kötülemeler, bizi suçlamalar hiç kesilmiyor. Sabredip işi bitiriyoruz, sonrasında “yapmasaydın” cümlesi tokat gibi çarpıyor yüzümüze, eksiğini alıyoruz “kullan” diyoruz “almasaydınız” diyor.
Bunlar sadece anlatabildiklerim, çoğunuz sonuna kadar okuyamayacaksınız zaten biliyorum. Kusuruma bakmayın ama inanın bitmedi.
Mesafe koy diyeceksiniz, koydum ama inanın yetmiyor. Aramıyorum huzurum kaçmasın diye ama çocuklarım kuzenlerini özlediğinden gitmek zorunda kalıyorum sık olmasa da, her gidişim ayrı bir tranva, karı koca ömrümüzden 10 yıl kaybetmiş dönüyoruz evimize.
Sizlerden ufak bir ricam var. Yukarı yazdıklarımı değerlendirin ve annemin özelliklerinden birini bile taşıyorsanız lütfen bir an önce tedavi olmaya başlayın. Evlatlarınızın huzuru, yaşlılığınızın selameti için yapın bunu. Evlatlarınız ayakları geri geri giderek çalmasın kapınızı, inanın evlat için çok acı verici. Bir gün hak vaki olup annem bu dünyadan gittiğinde ben çok ağlayacağım. Ama onu kaybettiğim için değil, huzuruna sığınabileceğim bir anneye hiç sahip olamadığım için.
Hepinize sevgiler saygılar, iyi akşamlar.
Evet hatırladım :) bizimki kemikleşti artık canım, zemo biriktirip biriktirip patlıyor ben artık anında tepkimi gösteriyorum ha sonuc degısıyor mu dersen degısmıyor ama en azından artık ıcıme atmıyorum. Ben güçlü de olmak ıstemıyorum bu konuda ya annem benım rakibim değil ki ne olacak kızım, evladım desen, destek olsan. Ama olmaz ılla kı huzurumuzu bozacak yoksa uyku uyuyamaz. Benımkı 1ay yok allahtan da gun sayıyorum ne zaman gıdecek dıye.. Allah benı onun elıne, onu da benım elıme dusurmesın. Nasıl dusunmeyeceksın kı aynı evde babam var onu gormek ıstıyorum annem var dıye mınımuma ındırdım zıyaretlerımı, resmen fırsat kolluyorum annem dısarı cıksın da bende babamı gormeye gıdeyım dıyeAyy love canımmmm ya sen beni hatirlion ama senin konuda aslinda var bi muhabbetimiz bu kadar sorunlu oldugunu bilmiodum ama ikinizde ne kadar guclu kadinlarsiniz ozur dileyerek diyorum annelere ragmen ... gecmişi sakın duşunup bugunun keyfini kacirmayin valla insani cok yipratiyor ... geride kaldı siz ikinizde kazalı belalı yolları kazasiz belasız atlattiniz
Benim de aynı sıkıntılarım var ama kitapları okuyamıyorum. Kitaba başladığımda şelale gibi akıyor gözlerimden yaşlar. Birkaç kez denedim ama mümkün değil. Sonra gece boyu da ağlıyorum. En sonunda hiç açmamaya karar verdim. İyileştiremeyeceğim galiba bu yanımıBu kadar derin şeyler değil ama benim de bi anne yaram var. Terapi gördüm görmeye de devam ediyorum.
Annenin duygusal yokluğu
Boşluk hissi
Boş ayna
Beden asla yalan söylemez
Beden Kayıt tutar
Seninle başlamadı
Bu kitaplar benim psikoloğumun tavsiyesi çoğunu okudum.
Kendinize evebeynlik etmekten başka çareniz yok.
Değişmezler asla değişmeyecekler. Kendinizi korumaya çalışın bu insandan.
Babanızın boşanmaması da çok yanlış.
Bari siz kendinizi çocuklarınızı koruyun hala insan yerine koyuyor olmanız ilginç böyle bir yaratığı.
Annem kaynanam olsa ibreti alem için döverdim diye boşuna demıyorum benBiz dert ortağı zaten lovelaannelerle savaşıp savaşıp birbirimize dertleniyoruz.