- 29 Nisan 2013
- 16.168
- 30.996
-
- Konu Sahibi Graveyardgoat
- #241
Nereden biliyorsunuz? Hukuk egitimi mi aldiniz? Nafakalik durum olmasi icin ne olmali?Tabiki başvurur ama nafakalik bir durum yok
Şimdi ben nafakaya lafmi ettim vatandaşlık haklarımi hukuksal haklarımi çok iyi biliyorum diyelim mesela kadının mali varsa nafaka kesilebiliyor zaten nafaka yaş yada eğitimle sınırlı çocuklarda bence her iki taraf çalışıp çocuklarına ne olursa olsun güzel bir gelecek sağlamalıdirNereden biliyorsunuz? Hukuk egitimi mi aldiniz? Nafakalik durum olmasi icin ne olmali?
Ben konu sahibini falan savunmuyorum. 3 haftalik evlilik icin nafaka istemek mesekesine de girmek haddim degil cunku hukukcu degilim. Boyle bir hakki var mi bilemem. Ancak buradaki insanlarin kesin hukmu bazen beni sasirtiyor. Herkes herseyi o kadar cok iyi biliyor ki, herseyin egitimini almis gibi her konuda...Sunu biliyorum ki, oglum aldigi icin, nafakalar bir cocugun ayakkabi parasi bile degil.
ben de hukukçu değilim amaNereden biliyorsunuz? Hukuk egitimi mi aldiniz? Nafakalik durum olmasi icin ne olmali?
Ben konu sahibini falan savunmuyorum. 3 haftalik evlilik icin nafaka istemek mesekesine de girmek haddim degil cunku hukukcu degilim. Boyle bir hakki var mi bilemem. Ancak buradaki insanlarin kesin hukmu bazen beni sasirtiyor. Herkes herseyi o kadar cok iyi biliyor ki, herseyin egitimini almis gibi her konuda...Sunu biliyorum ki, oglum aldigi icin, nafakalar bir cocugun ayakkabi parasi bile degil.
Hiç mi uyanmadınız mevzuya? Beni seven adam her halimle sever, yok beğenmiyorsa zaten sevmez sevmiyor demektir. Mesela ben eşimle evlenirken inanılmaz yakışıklıydı, şu an saçı yok, biraz kırıştı, azcık kilo aldı derken evlendiğim adam düğün resimlerimizde kaldıAslında ondan ayrılığım için hiç üzülmüyorum. Düğünsüz derneksiz rezil olduğum için üzülüyorum ama bunu da hukuksal yolla tazmin edersem içim bir nebze soğur. Bu kişi hayat boyu beni manipüle etti. Bunun yüzünden estetik ameliyat bile oldum bedenimle alay edip beni buna zorladı. Çok salak mıyım saf mıyım neyim bilmiyorum ama bunların hiçbirini hak etmedim
Ben ne demek istedigimi bir turlu anlatamadim. Mantiken evet 3 haftalik bir evlilik icin nafaka alma kismi sacma ve haksizlik gibi gelebilir. Ben nafaka almali, hakki yok almamali diyemem benim uzmanlik alanim degil. Kisisel dusunceleri bir tarafa birakirsak, yasal olarak boyle bir hakki olup olmadigi konusunda ahkam kesemeyiz cunku hukukcu degiliz. Yasalar da kisisel dusuncelerle islemiyor. Bence almamali, bence almali diye birsey yok hukukta. Herkese esit haklar vermektir hukukta amac. Boyle bir hakki varsa kimse de neden aliyorsun diyemez. Dugun masrafi yapmislar yapmamislar, evlerinde misafir agirlamislar agirlamamislar bu kisma bakmaz hukuk. Hukuken bu iki kisi iki sahitle imza atmis mi? Atmis. Yasalar onunde evli mi? Evli. Kimse bu iki kisiye evli degil diyemez. Belediyenin kiydigi bir nikah var ortada. Dolayisiyla ayriliklari da sevgililerin ayrilmasi gibi olmayacak., mahkeme yolu ile olacak. Bu ayriligin gerceklesmesi icin mahkemeye bosanmak istediklerini beyan etmeliler. Bu durumda her bosananin nafaka talebi hakki oldugu gibi bu kisinin de boyle bir seyi talep etmesi hakki mi hakki... konu sahibi talep etmek isterse eder, kimse de birsey diyemez. Ancak hakim verir vermez o kisim benim uzmanlik alanim degil. Nafaka almak icin dugun masrafi yapip yapmama, ceyiz masrafi gibi seylere dikkat edilmiyor. Bunu biliyorum. Yani ceyiz yapan nafaka alabilir, yapmayan alamaz gibi seyler yok yasalarda. Ve bu konuyu burada tartismak da bana anlamsiz geliyor. Konu sahibinin talebi varsa bosanma dilekcesinde nafaka talebini yazar. Hakki varsa alir, hakki yoksa almaz. Bu bizim isimiz degil. Bizlerin uzmanlik alani degil.ben de hukukçu değilim ama
sizin aldığınız nafaka çocuğunuzun aldığı nafakaymış, yani o zaman iştirak nafakası, e burada çocuk yok
kadının alacağı yoksulluk nafakası diye bir şey var
onu alması için mesela evlendim diye işini bırakmış olması filan iyi bir sebep oluyor, burada öyle bir şey yok anladığımız kadarıyla.
adı üstünde, bu nafaka boşanan kadının evliyken sürdürdüğü hayattan boşandım diye bir kaybı olmasın, hayat standardını korusun, gibi bir mantık taşıyor.
oysa bu arkadaşlar nikah kıymış ama ne ev var ne aile olmuş durumdalar, yani düğün yaptım, çeyiz yaptım masraf yaptım, el alem ağırladım, ev hanımlığı yaptım, emeğim var, evlilikte bir düzenim bir standardım vardı, benim bir hatam yoktu, gibi gibi şeyler yok. nafaka için bunlar önemli diye biliyorum.
not: hata kısmı karışık. adam tehdit mehdit eidyormuş galiba kanıtı varsa durum değişik olabilir tabi. beni kast ettiğim şey şu: nikah kıydık ama düğün olmadan aile olmadan ayrıldık, buradan nafaka çıkarmak zor.
öncelikle; nafakanın cüzi bir miktar olduğunu da ve elbette son sözü yasaların söyleyeceğini de elbette biliyorum herkes de biliyor herhalde..hoş burada adam sanırım astsubay 6-7 bin liradan az maaş almıyordur, (nafaka konusunda en fazla nafaka ödeyenler hep kamu çalışanları olur) yani 2 bin liraya kadar nafaka çıkabilir. esnaf mesnaf olsa gelir göstermezdi, nafaka da çok az çıkardı. neyse bu ayrı konu. talep etmek elbetteki hakkı kimse bir şey demiyor.Ben ne demek istedigimi bir turlu anlatamadim. Mantiken evet 3 haftalik bir evlilik icin nafaka alma kismi sacma ve haksizlik gibi gelebilir. Ben nafaka almali, hakki yok almamali diyemem benim uzmanlik alanim degil. Kisisel dusunceleri bir tarafa birakirsak, yasal olarak boyle bir hakki olup olmadigi konusunda ahkam kesemeyiz cunku hukukcu degiliz. Yasalar da kisisel dusuncelerle islemiyor. Bence almamali, bence almali diye birsey yok hukukta. Herkese esit haklar vermektir hukukta amac. Boyle bir hakki varsa kimse de neden aliyorsun diyemez. Dugun masrafi yapmislar yapmamislar, evlerinde misafir agirlamislar agirlamamislar bu kisma bakmaz hukuk. Hukuken bu iki kisi iki sahitle imza atmis mi? Atmis. Yasalar onunde evli mi? Evli. Kimse bu iki kisiye evli degil diyemez. Belediyenin kiydigi bir nikah var ortada. Dolayisiyla ayriliklari da sevgililerin ayrilmasi gibi olmayacak., mahkeme yolu ile olacak. Bu ayriligin gerceklesmesi icin mahkemeye bosanmak istediklerini beyan etmeliler. Bu durumda her bosananin nafaka talebi hakki oldugu gibi bu kisinin de boyle bir seyi talep etmesi hakki mi hakki... konu sahibi talep etmek isterse eder, kimse de birsey diyemez. Ancak hakim verir vermez o kisim benim uzmanlik alanim degil. Nafaka almak icin dugun masrafi yapip yapmama, ceyiz masrafi gibi seylere dikkat edilmiyor. Bunu biliyorum. Yani ceyiz yapan nafaka alabilir, yapmayan alamaz gibi seyler yok yasalarda. Ve bu konuyu burada tartismak da bana anlamsiz geliyor. Konu sahibinin talebi varsa bosanma dilekcesinde nafaka talebini yazar. Hakki varsa alir, hakki yoksa almaz. Bu bizim isimiz degil. Bizlerin uzmanlik alani degil.
Ikincisi daha onceki yazimda nafakalarin da cok cok ahim sahim meblaglar olmadigini soylemistim. Hem cocuklara verilen hem de kadinlarimiza verilen istirak nafakalarinin 300-500 tl arasinda oldugunu biliyorum (anlasmali bosanmalarda belirlenen meblaglar haric). Bunu sunun icin yazdim. Kadinlar kulubunde soyle bir algi var. Kadinlarimiz konu sahiplerine cogu kez "bosan bu adamdan, al nafakani cocugunla senin aldigin nafaka yeter gecinirsin" falan yaziyorlar. Nafakalarla gecinilmez mumkun degil. Kadin en iyi ihtimal 500 tl alsa, cocuk da 500 tl alsa 1000 tl sadece mutfak masrafini idare eder. Yakacak, giyim, kira, faturalar... bunlar icin yetmez. Simdi bu konuya donersek 3 haftalik evlilik icin konu sahibi nafaka alir almaz bilemem ama alacagi 300 tl de onu zengin etmez. Bu nafaka konusu neden bu kadar tartisildi onu da anlamadim. Birakin hakim yasalar onunde konu sahibinin boyle bir hakki var mi yok mu kararini o versin.
Konu sahibi evet bir evlilik yapmis. Ailesi biliyormus bilmiyormus oralari gecersek bu iki kisi evliler su anda yasalar onunde. Ve bosanma gerceklenene kadar da evli sayilacaklar kagit uzerinde de olsa. Ote taraftan evlilik isini resmi olarak gerceklestiren kocasi, is ayriliga gelince sevgililikteki gibi ayrilmis, bu kisim da sacma. Küstüm oynamiyorum der gibi. Aslinda bu iki gencin evliligi de ayriligi da tamamen ergen davranisi... dusunmeden etmeden hesapsizca davranmislar....hicbirseyleri normal degil... bu evlilik de devam etmezdi zaten. Cunku ikisi de sorumluluk alabilecek olgunlukta degil.
Ben size katiliyorum. Hic bir zaman aile birlikteligi olmus demedim. Zaten bastan sona sacma sapan anlik duygularla alinmis kararlar ve sonu da belliymis zaten. Cocuk bile yapmaz bunlarin yaptigini. Gitmisler imza atmislar o kadar. Sonra herkes kendi yasantisina kaldigi yerden devam etmis. Herkes evine dagilmis. Birliktelik yasanmis mi bilemem, muhtemelen yasanmistir. Hatta ben birlikteligin evlilik oncesi yasandigini ve bu yuzden aile onay vermeyince gidip evlendiklerini dusunuyorum. Neyse burasi aslinda beni ilgilendirmez. Dedigim gibi konuya nereden bakarsan elinde kaliyor. Ama gerisi ne olur bilemem. O konu beni asiyor. Ancak tek bildigim ikisi de sorumluluk sahibi degil. Yani henuz o olgunlukta degiller. Konu sahibi cocukca davranmis ama esi ondan daha bir ergen. Imza at ve sonra terk et, esin seni aradiginda da kufret kapat telefonu...cok cocukca davranislar bunlar... Terk edilmek insanin onurunu yikar. Kimse hata yapip ani bir kararla evlense de uc hafta sonra terk edilmeyi kolay kolay kaldiramaz. Aralarinda ne gecti, kavga mi ettiler bilmiyorum. Meseleyi konusup cozebilirlerdi. Ama aslinda konusarak cozebilecek olgunlukta da degiller. Hep diyorum evlilik icin de insanlar sinavdan gecmeli, bu kadar kolay olmamali. Sonu boyle oluyor sonra.öncelikle; nafakanın cüzi bir miktar olduğunu da ve elbette son sözü yasaların söyleyeceğini de elbette biliyorum herkes de biliyor herhalde..hoş burada adam sanırım astsubay 6-7 bin liradan az maaş almıyordur, (nafaka konusunda en fazla nafaka ödeyenler hep kamu çalışanları olur) yani 2 bin liraya kadar nafaka çıkabilir. esnaf mesnaf olsa gelir göstermezdi, nafaka da çok az çıkardı. neyse bu ayrı konu. talep etmek elbetteki hakkı kimse bir şey demiyor.
ama o "yasa oraya bakmaz" kısmında yanılıyorsunuz
yasalarda tek tek "tutuklu sahıs kravat takmışsa iyi hal indirimi ver" yazıyor mu sanıyorsunuz?
bunların tek tek yasalarda yazmasının yazmamasının bir kısıtlayıcı yönü yok.
öyle olsa kimse mahkemeye gitmezdi bir otomat koyarlardı herkes gider, basar otamata "boşanma" boşanırdı, biterdi.
hakimler bunun için var. ve hakimler sizin iddia ettiğiniz aksine kadın evlenince işini mi bırakmış, düğün yapılmış mı, düğünde altın takılmış mı (neden bu altın kadına veriliyor mesela, yasada mı yazıyor sanıyorsunuz? hayır yazmıyor. hiç bir zaman da yazmadı. hakimler "türk/islam adeti böyle" diye o altını kadına veriyor. evlilikle düğünle ilgili pek çok şey de bunun gibi "adet, gelenek, yerleşik teamül" e göre veriliyor. yasanın işi gücü yok altın bilezik mi yazacak?)
bizim kast ettiğimiz şey şu: evet nikah olmuş, evet boşanma olacak, mecbur. ama bir "aile birliği" zaten hiç olmamış ki. olmayan aile birliği bitince, bunun nafakasının çıkması zor. (bakın imkansız demiyoruz, hakim karar verir tabii ki ve bence eksik çok şey var bu hikayede) tüm o çeyiz, düğün, ev açma vs. dediğimiz şeyler kadının masraf yapması yapmamasından ibaret değil ki bunlar süreç. bunlar eş-dost herkese ilan. bunlar emek. bunlar geleceğe dönük bir yatırım, duygusal bir hazırlık, bitince insanlar eski eşyalarını kullanmaya bile duygusal olarak katlanamıyor değil mi, normalde? bunlar bir birlikteliğin "aile birliğinin" alametleri. ortada hiçbiri yok.
Ben ozur dileyerek sizi cok mesgul ettim ama birsey aklima geldi. Bir arkadasim var. Ogretim uyesi. Ilk esinden ayrildi. Uzunca bir sure sonra baska bir ogretim uyesi arkadasim ile bir gun baska bir sehire gidip kimseye ailelerine bile haber vermeden evlenmisler. Evlenmisler diyorum cunku herkes sonradan ogrendi, sasirdi. Bu soyledigim kisiler 50li yaslarda. Hepimiz cok sonra ogrendik, aileleri bile. Diyecegim o ki aileye ese dosta ilan diye bir sart yok. 18 yasindan buyukseniz imza ve iki sahit yetiyor. Ha bu soyledigim kisilerin evli olduklarini biliyoruz biz simdi ama dugun ilan ceyiz gibi seyler olmasa da oluyor. Benim soylemek istedigim de buydu. Ancak konudaki iki kisi icin evet ortada sadece iki imza var. Ama evlilik mi derseniz evlilik iste nasil evlilikse.öncelikle; nafakanın cüzi bir miktar olduğunu da ve elbette son sözü yasaların söyleyeceğini de elbette biliyorum herkes de biliyor herhalde..hoş burada adam sanırım astsubay 6-7 bin liradan az maaş almıyordur, (nafaka konusunda en fazla nafaka ödeyenler hep kamu çalışanları olur) yani 2 bin liraya kadar nafaka çıkabilir. esnaf mesnaf olsa gelir göstermezdi, nafaka da çok az çıkardı. neyse bu ayrı konu. talep etmek elbetteki hakkı kimse bir şey demiyor.
ama o "yasa oraya bakmaz" kısmında yanılıyorsunuz
yasalarda tek tek "tutuklu sahıs kravat takmışsa iyi hal indirimi ver" yazıyor mu sanıyorsunuz?
bunların tek tek yasalarda yazmasının yazmamasının bir kısıtlayıcı yönü yok.
öyle olsa kimse mahkemeye gitmezdi bir otomat koyarlardı herkes gider, basar otamata "boşanma" boşanırdı, biterdi.
hakimler bunun için var. ve hakimler sizin iddia ettiğiniz aksine kadın evlenince işini mi bırakmış, düğün yapılmış mı, düğünde altın takılmış mı (neden bu altın kadına veriliyor mesela, yasada mı yazıyor sanıyorsunuz? hayır yazmıyor. hiç bir zaman da yazmadı. hakimler "türk/islam adeti böyle" diye o altını kadına veriyor. evlilikle düğünle ilgili pek çok şey de bunun gibi "adet, gelenek, yerleşik teamül" e göre veriliyor. yasanın işi gücü yok altın bilezik mi yazacak?)
bizim kast ettiğimiz şey şu: evet nikah olmuş, evet boşanma olacak, mecbur. ama bir "aile birliği" zaten hiç olmamış ki. olmayan aile birliği bitince, bunun nafakasının çıkması zor. (bakın imkansız demiyoruz, hakim karar verir tabii ki ve bence eksik çok şey var bu hikayede) tüm o çeyiz, düğün, ev açma vs. dediğimiz şeyler kadının masraf yapması yapmamasından ibaret değil ki bunlar süreç. bunlar eş-dost herkese ilan. bunlar emek. bunlar geleceğe dönük bir yatırım, duygusal bir hazırlık, bitince insanlar eski eşyalarını kullanmaya bile duygusal olarak katlanamıyor değil mi, normalde? bunlar bir birlikteliğin "aile birliğinin" alametleri. ortada hiçbiri yok.
aslında benzer şeylerden bahsediyormuşuzBen ozur dileyerek sizi cok mesgul ettim ama birsey aklima geldi. Bir arkadasim var. Ogretim uyesi. Ilk esinden ayrildi. Uzunca bir sure sonra baska bir ogretim uyesi arkadasim ile bir gun baska bir sehire gidip kimseye ailelerine bile haber vermeden evlenmisler. Evlenmisler diyorum cunku herkes sonradan ogrendi, sasirdi. Bu soyledigim kisiler 50li yaslarda. Hepimiz cok sonra ogrendik, aileleri bile. Diyecegim o ki aileye ese dosta ilan diye bir sart yok. 18 yasindan buyukseniz imza ve iki sahit yetiyor. Ha bu soyledigim kisilerin evli olduklarini biliyoruz biz simdi ama dugun ilan ceyiz gibi seyler olmasa da oluyor. Benim soylemek istedigim de buydu. Ancak konudaki iki kisi icin evet ortada sadece iki imza var. Ama evlilik mi derseniz evlilik iste nasil evlilikse.
Gecenlerde de bir konu vardi burada. Kizimuz babasinin durumu iyi olmadigi icin ceyiz parasi alirim diye kagit uzerinde birisiyle evlenmis. Bir sene sonra baska birine asik olmus. Ve o kagit uzerindeki kisiden anlasmali bosaniyordu. O da kagit uzerinde evli olsa da sevgilisoyle evlenmek icin iddet suresini beklemesi gerekip gerekmedigini soruyordu.