Merhaba. Bu siteyi uzun süredir takip ediyorum ama bugün bir nebze iç dökmek ve dışardan bakan gözlerden fikir almak için konu açmak için üye oldum. Sanırım uzun olacak sabrınız için şimdiden teşekkür ediyorum.
42 yaşındayım ve üniversiteden sınıf arkadaşımla 6 yıllık sevgililik dönemi sonrası evlendik ve şu an 16 yıllık evliyiz.Sevgilik dönemimizde eşim beni her an prensesler gibi hissettirdi, güven verdi ve ayaklarımı yerden kesti diyebilirim.Ailem, eşim konusunda (özellikle eşimin ailesi ile ilgili) tereddütlü olsalar da ben istediğim için evliliğe onay verdiler. Ailelerimizden herhangi bir maddi destek görmeden, zorluklarla mücadele ederek evlendik.Maddi manevi her zorluğu birlikte göğüsleyerek bu günlere geldik. İkimiz de rotasyona tabi kamu görevlisiyiz.3 yıl çocuk istemedik.3 yıl sonra dünyalar tatlısı bir kızımız oldu ve ben o gün aslında eşimin gerçek yüzünü görmeye başladım.
Şöyle ki, eşimin bir abisi var ve 21 yaşında liseden tanıştığı kız arkadaşı ile evlenmiş.Eltim ve kaynım aynı memleketten. İkisi de öğretmen ve tüm tatilleri boyunca eltimin ailesinde kalıp, kendilerine hiç gelmemelerinden kayınvalidem rahatsız olmuş.Bu konularda kaynımla sorun yaşamışlar ve kaynım hayatlarına karışmamalarını belirterek, eltime de herhangi bir saygısız davranışta bulunmaları halinde anne ve babasını sileceğini belirtmiş.Kayınvalidem biz üniversitedeyken sürekli eşimi arayıp eltim ve kaynım hakkında eşime dert yanıp, çok üzüldüğünü belirterek sakın sen abin gibi olma, sen de öyle olursan biz ölürüz v.b tarzı söylemlerde bulunurdu. O dönem tabi ben de saf ve tecrübesizim. Bu söylemlerin ilerdeki hayatımı mahvedeceğini nereden bilebilirim.
Biz evlendiğimizde kayınvalidemler eltim ve kaynımı bu şekilde kabul etmişlerdi.Eltime de gayet sevgi dolu yaklaşımları vardı ve kayınvalidem onların çocuklarına bakmak için adeta eltimin annesi ile yarış halinde idi.
Bizim evllilik öncesi dönemde eşim aileme karşı gayet saygılı ve kibar davranışlar sergilerdi.Ailelerden farklı şehirlerde oturduğumuz için çok da aile konularına odaklanmadım.Ta ki evliliğimizin 3. yıl sonunda kızımın doğacağı zaman, eşim memleketine tayin isteyeceğini, annesinin çocuğumuza bakacağını falan söyleyerek beni ikna etmesine ve bizim eşimin memmleketi ve oraya yakın yerlere tayin istememize kadar.Tayinimiz memleketine 45 dk olan şirin bir ilçeye çıktı ve biz taşındık.Doğuma yakın annem geldi.Onun ilk torunu olacaktı kızım.Doğumdan 1 gün önce eşim anneme benden habersiz, hastanede kendi annesinin benim yanımda kalacağını, eltimin doğumunda kendi annesine haber verilmediği için annesinin içinde ukde kaldığını, mevcut durumda kendine ihitiyacımızın olmadığını söylemiş.Annem de doğumdan 1 gün önce evine gitti.Hem eşime hem de onun lafı ile evine giden anneme çok içerledim.Doğum oldu ve ben yalnızca bebeğime odaklanmaya karar verdim. Bu süreçte araç kredisi çektiğimiz için işe başlamak zorunda kaldım ve başka kredilerimiz de olduğundan bakıcı ücreti verebilecek durumumuz yoktu. Bebeğime annesi bakmak istemedi.Benim annem uzak olan memleketimizden geldi ve 1 yıl kızıma baktı.Bu süreçte eşim anneme merhaba bile demiyordu. Eşimle bu konularda sürekli tartışmalarımız oldu ama yapısının böyle olduğunu söyleyerek durumu geçiştiriyordu.Annem benim mutluluğum için hiç bir şeye ses etmiyordu.Daha sonra annem kanser oldu ve tedaviye başladı.Bu süreçte biz bakıcı bulduk.Ama bir süre sonra bakıcının kendi torunu olunca bıraktı.Biz küçük bir ilçede ne bir kreş ne de bakıcı bulabildik.Mecburen 2 yaşındaki kızımı işyerine götürmeye başladık.Eşimi başka bir ilçeye görevlendirdiler ve benim işim iyice zorlaştı.Eşimin annesi ise 1 gün bile kızıma bakmadı.Kızım da bu süreçte zatüre oldu ve hatanede yattı. Eşimin ailesi o zaman hastaneye ziyarete geldiler ve eşimin annesi 2 hafta kızıma bakacağını söyledi.Kızım hastaneden çıktı ve kayınvalidem 5 gün kızıma bakınca bunaldığını, bu yaştan sonra 1 gün bile çocuk bakamayacağını söyledi.Ben de zor durumdayız iznimiz yok 1 hafta daha yardımcı olsan iyi olur, diğer torununa 3 yıl bakmışsın dedim.O da bana ona anneannesi de baktı dedi.Ben de benim annem de hasta olana kadar baktı dediğim için bana hakaretler ederek benim üzerime yürüdü.Ben şok olmuştum. Hayatımda ne böyle bir şey duydum ne de gördüm.Eşim annesini hemen evine götürdü. Daha sonra kayınpederim de bana ve aileme öyle hakaret ve tehditlerde bulundı ki buraya yazmıyorum bile.Ben bu durumu aileme haber verdim ve hemen yanıma geldiler.Destek oldular.Eşim ise benden ve ailemden ailesi adına özür diledi.Ben de eşime artık ailesi ile hiçbir şartta görüşmeyeceğimi söyledim. Yaklaşık 2 yıl ben eşimin ailesi ile hiç görüşmedim ama eşime karışmadım. Bu süreçte harika bir bakıcı bulduk kızım da çok mutluydu.Eşim arasıra ailesiyle görüşüyordu.Bir kaç kere kızımı da benim onayımla götürdü. Eşimle aramız çok iyiydi. Bir bebeğimiz daha olacaktı.Bir gün eşim bana kayınvalidemlerin benden özür dilemek istediğini, sadece özür dilemeleri için onlarla görüşmemi istediğini sonrasına karışmayacağını söyledi.Ben de vicdan yapıp tamam dedim.Benden özür dilediler ben de eşim üzülmesin diye konuyu kapattım. Bu arada oğlum da doğdu.
Fakat eşim sözünde durmadı ve sık sık ailesiyle görüşmek istedi.Nerdeyse her hafta sonu ailesine gitmeye başladık. Bu arada eşim abisinin ailesine ilgisizliğini telafi edebilmek için yırtınmaktan panikatak olmuştu ve ilaç kullanmaya başlamıştı. Ben gitmek istemediğimde ise bana şiddet bile uygulamaya başlamıştı. Ailesi konusunda benden olumsuz bir şey duyduğunda ya da onlara gitmediğimde bana o kadar çok öfkeleniyordu ki ne yaptığının kendi de farkında değildi.Kızım da artık babannesine gitmek istemiyor , anneannesine gidiyor diye ona da hakaretler ve şiddet başlamıştı. 10 yaşındaki kızım bu duruma sert tepki verdi ve babası ile artık hiç iletişim kurmuyor. O gitmeyince ben de artık gitmiyorum ama eşim bayramlarda falan oğlumu alıp kendi gidiyor. Onlara da bizim gitmeme nedenimizle ilgili yalanlar, türlü bahaneler uyduruyor.Hayatı bize dar ediyor.
Bu arada eşim bizim evliliğimiz süresince benim aileme gelmez gitmez.Ben ve ailem ona bu noktada hiç karışmadık.Onu bu şekilde kabul ettik.
Bu konular dışında, eşim gayet iyidir.Genelde evinden işine işinden evine.Evde çocukların eğitimi, yemesi içmesi ile ben ilgilenirim eşim pek ilgilenmez ama alışveriş, ödemeler ondadır.Yemeği genelde eşim yapar çünkü yemek yapmayı çok seviyor.Temizliği birlikte yaparız. Biz ne istesek alır.Gece-gündüz demez mutlaka alır. Ama bugüne kadar benim maaş kartım hep eşimdeydi.1 gün bile maaşımı kendim çekmedim. Eşim kendinden çok bize alır ve başka bir yere para harcamaz.Ama geçen kafama takıldı hesaplara baktım. Neredeyse her ay düzenli olarak ailesine para göndermiş.Miktarları yüksek değil ama ailesinin hiç ihtiyacı yokken benden habersiz göndermesi zoruma gitti.Çünkü ailesi benim çocuklarıma bir çorap bile almadı bugüne kadar.Eltimin çocuklarına ise, kaynımdan korktuğundan hediyeleri yağdırır.Asıl benim ailem maddi manevi hep yanımda oldu bugüne kadar.
Ben bir kaç kez eşimden boşanmaya çalıştım ama eşim boşanmaya yanaşmıyor.Terapiste gitmek, profesyonel yardım almak konusunda da onu ikna edemiyorum. Tıkanıp kaldım.Artık onunla mücadele edecek gücümün bile kalmadığını hissediyorum.Kolumu kaldıracak mecalim bile kalmadı. Yaptığım tek şey onu varken yoksaymak...Artık onu affedemiyorum ama tamamen hayatımdan çıkarmaya cesaret de edemiyorum.
42 yaşındayım ve üniversiteden sınıf arkadaşımla 6 yıllık sevgililik dönemi sonrası evlendik ve şu an 16 yıllık evliyiz.Sevgilik dönemimizde eşim beni her an prensesler gibi hissettirdi, güven verdi ve ayaklarımı yerden kesti diyebilirim.Ailem, eşim konusunda (özellikle eşimin ailesi ile ilgili) tereddütlü olsalar da ben istediğim için evliliğe onay verdiler. Ailelerimizden herhangi bir maddi destek görmeden, zorluklarla mücadele ederek evlendik.Maddi manevi her zorluğu birlikte göğüsleyerek bu günlere geldik. İkimiz de rotasyona tabi kamu görevlisiyiz.3 yıl çocuk istemedik.3 yıl sonra dünyalar tatlısı bir kızımız oldu ve ben o gün aslında eşimin gerçek yüzünü görmeye başladım.
Şöyle ki, eşimin bir abisi var ve 21 yaşında liseden tanıştığı kız arkadaşı ile evlenmiş.Eltim ve kaynım aynı memleketten. İkisi de öğretmen ve tüm tatilleri boyunca eltimin ailesinde kalıp, kendilerine hiç gelmemelerinden kayınvalidem rahatsız olmuş.Bu konularda kaynımla sorun yaşamışlar ve kaynım hayatlarına karışmamalarını belirterek, eltime de herhangi bir saygısız davranışta bulunmaları halinde anne ve babasını sileceğini belirtmiş.Kayınvalidem biz üniversitedeyken sürekli eşimi arayıp eltim ve kaynım hakkında eşime dert yanıp, çok üzüldüğünü belirterek sakın sen abin gibi olma, sen de öyle olursan biz ölürüz v.b tarzı söylemlerde bulunurdu. O dönem tabi ben de saf ve tecrübesizim. Bu söylemlerin ilerdeki hayatımı mahvedeceğini nereden bilebilirim.
Biz evlendiğimizde kayınvalidemler eltim ve kaynımı bu şekilde kabul etmişlerdi.Eltime de gayet sevgi dolu yaklaşımları vardı ve kayınvalidem onların çocuklarına bakmak için adeta eltimin annesi ile yarış halinde idi.
Bizim evllilik öncesi dönemde eşim aileme karşı gayet saygılı ve kibar davranışlar sergilerdi.Ailelerden farklı şehirlerde oturduğumuz için çok da aile konularına odaklanmadım.Ta ki evliliğimizin 3. yıl sonunda kızımın doğacağı zaman, eşim memleketine tayin isteyeceğini, annesinin çocuğumuza bakacağını falan söyleyerek beni ikna etmesine ve bizim eşimin memmleketi ve oraya yakın yerlere tayin istememize kadar.Tayinimiz memleketine 45 dk olan şirin bir ilçeye çıktı ve biz taşındık.Doğuma yakın annem geldi.Onun ilk torunu olacaktı kızım.Doğumdan 1 gün önce eşim anneme benden habersiz, hastanede kendi annesinin benim yanımda kalacağını, eltimin doğumunda kendi annesine haber verilmediği için annesinin içinde ukde kaldığını, mevcut durumda kendine ihitiyacımızın olmadığını söylemiş.Annem de doğumdan 1 gün önce evine gitti.Hem eşime hem de onun lafı ile evine giden anneme çok içerledim.Doğum oldu ve ben yalnızca bebeğime odaklanmaya karar verdim. Bu süreçte araç kredisi çektiğimiz için işe başlamak zorunda kaldım ve başka kredilerimiz de olduğundan bakıcı ücreti verebilecek durumumuz yoktu. Bebeğime annesi bakmak istemedi.Benim annem uzak olan memleketimizden geldi ve 1 yıl kızıma baktı.Bu süreçte eşim anneme merhaba bile demiyordu. Eşimle bu konularda sürekli tartışmalarımız oldu ama yapısının böyle olduğunu söyleyerek durumu geçiştiriyordu.Annem benim mutluluğum için hiç bir şeye ses etmiyordu.Daha sonra annem kanser oldu ve tedaviye başladı.Bu süreçte biz bakıcı bulduk.Ama bir süre sonra bakıcının kendi torunu olunca bıraktı.Biz küçük bir ilçede ne bir kreş ne de bakıcı bulabildik.Mecburen 2 yaşındaki kızımı işyerine götürmeye başladık.Eşimi başka bir ilçeye görevlendirdiler ve benim işim iyice zorlaştı.Eşimin annesi ise 1 gün bile kızıma bakmadı.Kızım da bu süreçte zatüre oldu ve hatanede yattı. Eşimin ailesi o zaman hastaneye ziyarete geldiler ve eşimin annesi 2 hafta kızıma bakacağını söyledi.Kızım hastaneden çıktı ve kayınvalidem 5 gün kızıma bakınca bunaldığını, bu yaştan sonra 1 gün bile çocuk bakamayacağını söyledi.Ben de zor durumdayız iznimiz yok 1 hafta daha yardımcı olsan iyi olur, diğer torununa 3 yıl bakmışsın dedim.O da bana ona anneannesi de baktı dedi.Ben de benim annem de hasta olana kadar baktı dediğim için bana hakaretler ederek benim üzerime yürüdü.Ben şok olmuştum. Hayatımda ne böyle bir şey duydum ne de gördüm.Eşim annesini hemen evine götürdü. Daha sonra kayınpederim de bana ve aileme öyle hakaret ve tehditlerde bulundı ki buraya yazmıyorum bile.Ben bu durumu aileme haber verdim ve hemen yanıma geldiler.Destek oldular.Eşim ise benden ve ailemden ailesi adına özür diledi.Ben de eşime artık ailesi ile hiçbir şartta görüşmeyeceğimi söyledim. Yaklaşık 2 yıl ben eşimin ailesi ile hiç görüşmedim ama eşime karışmadım. Bu süreçte harika bir bakıcı bulduk kızım da çok mutluydu.Eşim arasıra ailesiyle görüşüyordu.Bir kaç kere kızımı da benim onayımla götürdü. Eşimle aramız çok iyiydi. Bir bebeğimiz daha olacaktı.Bir gün eşim bana kayınvalidemlerin benden özür dilemek istediğini, sadece özür dilemeleri için onlarla görüşmemi istediğini sonrasına karışmayacağını söyledi.Ben de vicdan yapıp tamam dedim.Benden özür dilediler ben de eşim üzülmesin diye konuyu kapattım. Bu arada oğlum da doğdu.
Fakat eşim sözünde durmadı ve sık sık ailesiyle görüşmek istedi.Nerdeyse her hafta sonu ailesine gitmeye başladık. Bu arada eşim abisinin ailesine ilgisizliğini telafi edebilmek için yırtınmaktan panikatak olmuştu ve ilaç kullanmaya başlamıştı. Ben gitmek istemediğimde ise bana şiddet bile uygulamaya başlamıştı. Ailesi konusunda benden olumsuz bir şey duyduğunda ya da onlara gitmediğimde bana o kadar çok öfkeleniyordu ki ne yaptığının kendi de farkında değildi.Kızım da artık babannesine gitmek istemiyor , anneannesine gidiyor diye ona da hakaretler ve şiddet başlamıştı. 10 yaşındaki kızım bu duruma sert tepki verdi ve babası ile artık hiç iletişim kurmuyor. O gitmeyince ben de artık gitmiyorum ama eşim bayramlarda falan oğlumu alıp kendi gidiyor. Onlara da bizim gitmeme nedenimizle ilgili yalanlar, türlü bahaneler uyduruyor.Hayatı bize dar ediyor.
Bu arada eşim bizim evliliğimiz süresince benim aileme gelmez gitmez.Ben ve ailem ona bu noktada hiç karışmadık.Onu bu şekilde kabul ettik.
Bu konular dışında, eşim gayet iyidir.Genelde evinden işine işinden evine.Evde çocukların eğitimi, yemesi içmesi ile ben ilgilenirim eşim pek ilgilenmez ama alışveriş, ödemeler ondadır.Yemeği genelde eşim yapar çünkü yemek yapmayı çok seviyor.Temizliği birlikte yaparız. Biz ne istesek alır.Gece-gündüz demez mutlaka alır. Ama bugüne kadar benim maaş kartım hep eşimdeydi.1 gün bile maaşımı kendim çekmedim. Eşim kendinden çok bize alır ve başka bir yere para harcamaz.Ama geçen kafama takıldı hesaplara baktım. Neredeyse her ay düzenli olarak ailesine para göndermiş.Miktarları yüksek değil ama ailesinin hiç ihtiyacı yokken benden habersiz göndermesi zoruma gitti.Çünkü ailesi benim çocuklarıma bir çorap bile almadı bugüne kadar.Eltimin çocuklarına ise, kaynımdan korktuğundan hediyeleri yağdırır.Asıl benim ailem maddi manevi hep yanımda oldu bugüne kadar.
Ben bir kaç kez eşimden boşanmaya çalıştım ama eşim boşanmaya yanaşmıyor.Terapiste gitmek, profesyonel yardım almak konusunda da onu ikna edemiyorum. Tıkanıp kaldım.Artık onunla mücadele edecek gücümün bile kalmadığını hissediyorum.Kolumu kaldıracak mecalim bile kalmadı. Yaptığım tek şey onu varken yoksaymak...Artık onu affedemiyorum ama tamamen hayatımdan çıkarmaya cesaret de edemiyorum.