Bu konuda aynı fikirde değilim Beriko. Kesinlikle çocukla o etkinlikler yapılmalı.
Çalışmak tam zamanlı olmasa da iyi gelir muhakkak. Hele ki öncesinde bir çalışma hayatın varsa.
Hepimizin bebek konusunda farklı hassasiyetleri ve gerekçeleri var.
Ama çocuk ruhunu bilmemiz gerek. O yüzden okumak çok önemli. Çocuk neyi neden yapar, çok önemli. Şimdi Eymen küçük. 1bucuk 2 yaş civarı çok daha iyi anlayacaksin beni. 3 yaşta daha da iyi. Çileden çıktığımız anlar oluyor ya insan neyi neden yaptığını bilince daha rahat oluyor.
Bu ara online eğitim çok fazla. Kitaplar yerine güvenilir iyi bir yerden eğitim de alınabilir. Duygu koçluğu atölyeleri çok faydalı.
Diğer taraftan etkinlikler... Etkinlik oyun olmalı zaten. Reçete gibi düşünme bunu. Oyun oynarken kazandırılacak hepsi. Mesela çocuğun önüne suyu koy ohhh mis gibi oynasın. Al sana duyusal oyun.
Duyu bütünleme diye bir mesele var örneğin. Yeni yeni öğrenmeye çalışıyorum inceliklerini. Muhteşem. Şöyle diyeyim bazen çocuğun kıskançlık krizi bile duyusal bir oyunla çözülebiliyor. Çocuğu anlamaya çalışmak çok önemli.
Bir de cocuğa her şeyden önce duygularıyla başacikabilmeyi öğretmek gerek. Nasıl ki çocuğu tuvalete alistiriyoruz öfkeyle kalkıp zararla oturmayı öğrenmesine de destek olmalıyız. Çok hassas meseleler.
Diğer konuya gelince. Sanırım çok net olmamış. Adanmış annelikle başladım bazı sebeplerle. Ama orta yolu buldum. Ben çok gezen insanlarla görüşmeyi çok seven bir insanım. Hani arkadaalarimla bulusmadim dedim ya çocuğu bırakıp yapmadım bunu düzelteyim. :)) Sosyal hayatımız eskisinden daha iyi oldu çocukla. Çocuğu kendi hayatımıza onun rahatsız olmayacağı şekilde dahil ettik. Biz hep disarida hep şehir dışında hep keşifte olduk evimizden misafir eksik olmazdı evde olduğumuz günler. Çok gezdik tozduk eğlendik ama onun sınırını asmadik. Misafir varsa benim çocuklu olduğumu bildi. Tuzsuz yemeklerimi sevdi. Ben oğlanı yıkar uyuturken içeride beni bekledi. Taa ki koronaya kadar.
İşte beni asıl yıkan bu oldu.
Ama şimdi de farklı bir yondeyiz. Önceden nerede ne yenir, üzerineydi gezilerimiz. Şimdi şehrin doğal guzelliklreini geziyoruz. Haftada belki iki üç yayla keşfediyoruz.
Soğukta da çıkarım. Karda yuvarlanmayan çocuğa çocuk demem.
Yağmur çamur kar fark etmez. Ben dışarıdaysam.cocuk da benimle. Çünkü ben birlikte yapmaktan çok keyif alıyorum. Onun da görmesi kesfetmesi... Çocuk ilk üç ay dışında hiç engel olmadı bize. Ama bırakıp da yapmadım. İkinciyi bırakıp birinciye gezmeye başlamıştım ama koronaaaa
Şimdi ikinci de büyüdü. Ağaca dokun, yaprağı hisset. Yağmuru yaşa. Benim gibi olsunlar