Kızlar bu hiç geçmeyecek gibi gelen sıkıntıyı bir tek ben mi yaşıyorum? Böyle hep bir memnuniyetsizlik, hep bir uyusam uyunmasam isteği yada tam kızım uyurken gelen kendim veya ev için bir şeyler yapma isteği (temizlik, kek, yemek vs) sonrası amaann boşver şimdi uyanır yarım kalır fikri ve bu fikrin bana yaşattığı kısıtlanmışlık duygusu ve sonrası kendimi bu duruma soktugum için kendimden nefret etme hissi.
Şimdi bazılarınız “çocuk sahibi olmak için yanıp tutuşanlar var, bulmuşsun bunama” falan diyeceksiniz ama demeyin. Kızımın saçının teline zarar gelsin istemiyorum ama bende anne olacak sabır, metanet, dayanıklılık vs yok bence. 34 yasındayım ve hiçbir zaman çocuk sahibi olmayı düşünmedim, istemedim de. Hiçbir çocugu aman da aman diye falan sevmedim. Çocuk seven bir yapım yok. Elbette nefret etmiyorum ama özellikle sevmiyorum da. Evlendiğimin 2. ayında hamile kaldım. Korunuyorduk ve hatta eşime 3 doktor tüp bebek harici çocugun olmaz, ileri varikosel var demişti ama oldu. Havalara uçmadım hamile kalınca ve hamileliğim boyunca da çok çok memnun bir anne adayı değildim. Agrılarımdan falan çok çektim, çok zor geçti hamileliğim ve zaten de en son gebelik zehirlenmesiyle apar topar doguma alındım. Sonrasını bilen biliyor. Ben yogun bakıma kızım küveze. Sonrası benim ağlamalarım, çaresiliğim, sütümün gitmesi gelmesi azalması ve bir daha be yapsam çoğalmaması. Mama kullanmak zorunda kalmam ve kendimi acayip yetersiz anne olarak hissetmem. Bunların hepsi için kendime telkinlerim, hatta Dr görüşmelerim ama yine de hep bir tarafımda duran bu duygular.. çok gergin ve mutsuzum.Evet annelik çok çooookkk güzel bir şey. Çok da zor. İşte o zorluk kısmı beni aşıyor. Uykusuz kaldıgım için, kendime zaman ayıramadıgım için, tuvalete bile zar zor gittiğim için, duşta artık 10 dakikadan fazla kalamadıgım için, evimle istedigim gibi ilgilenemediğim için, istedigim an istedigimi yapamadıgım için kendime kızıyorum. Annelik bana göre değil. Bunu kiminiz yanlış anlayacak ama empati yapmaya çalışın. Bende o adanmışlık yok. Hiç yoktu sonradan da olmadı. Kızım için dünyayı karşıma alırım, olmayanı oldururum ama bu kısıtlanmışlık hissi beni öldürüyor. Her zaman çalışan, kendi parasını kazanan, her istediginde seyahatlere çıkan, dost sofralarında sabahlayan biriydim. Eşimle evlendigimde de çok fazla kopmadım kendi hayatımdan. Eşimle iyi anlaşırız. Ama bebek! Allah saçına rüzgar değdirmesin ama ben çok zorlanıyorum. Ve en çok da gelecekte benim bu tahammülsüzlüğümün kızımı çok etkileyeceğini düşünüp üzülüyorum.
Çok uzun yazdım ama yazmasam çatlayacaktım. Eşim hariç kimseyle konuşamıyorum bunları. Adam da çaresiz. Bana mı yansın çocuguna mı bilemiyor. Ben hiç bilemiyorum..