2014 kpss çalışma günlüğüm


Dersleri tekrar görmek tekrarlamak gibi oluyordur.güzelmiş :) bende yarın oturup konulara devam edeceğim.dediğin gibi günün yoğunluğuna göre değişiyor benimki de.sen matematikte gayet güzel ilerlemişsin bende liseyi meslekte okudum pek beceremiyorum yine de elimden geleni yapacağım gerçek sınavda
 

diğer konularda matematikde temelim iyidir hepsinde değil tabili ebob ekok problemler grafikler olasılık bunları bilmiyorum ama problemleri çalışıp yapamıyorum acaba kaynakta mı sıkıntı var ben direk karekökten başlamıştım üniye hazırlanırken ve 3 yıldır yapamıyorum
 

Ben de doğum günlerini kutlamayı severim eşim de özel günlere düşkün o birşeyler yapıyor bende çiçekleri çok seviyorum adım da bir çiçek ismi zaten:) Eşim de arkadaşıyla bizim için plan yapmış önce huzurevine ardından polis evine yemeğe gidecekmişiz iki aile olarak :) güzel olur inşallah el öpmeye gidelim dua alalım hem de :):)
 

Denemem sen atanmışsın bilmiyordum ben tekrar ne için hazırlanıyorsun anlattın da kaçırdım mı?:26::26::26:
 
Denemem sen atanmışsın bilmiyordum ben tekrar ne için hazırlanıyorsun anlattın da kaçırdım mı?:26::26::26:

Ben çalıştığım kurumdan çok memnunum burda tam anlamıyla mesleğimi yapabiliyorum genelde devlet kurumlarında çoğu kişi hiç bir iş yapmadan parasını alıp gidiyor. Bazı kurumlarda 3 gün işe gidip 2 gün gitmeyen kafasına göre işe gitmeyenler de oluyor. Bizim kurum öyle değil. Cidden kendimi geliştirip bir şeyler öğrenebiliyorum burda. Çok çalışıyorum ama aldığım maaşı da hak ettiğimi düşünüyorum.

İkinci kez sınava hazırlanmamın sebebi işim olduğu için o kadar stresli olmuyorum çalışırken. Bir de çift yıllarda oluyor sınav 2016 da 30 yaşında olcam. Bir daha sınava hazırlanamayabilirim. Ve de bizim kurum önümüzdeki yıllarda belki bir 5 yıla kadar özelleşecek ve bizi başka kurumlara dağıtacaklar belki il dışı dağılım olur ya da gittiğim kurumu sevmeyedebilirim. O yüzden havuza düşmeyi beklemektense iyi bir puan alırsam daha fazla maaş veren başka kuruma geçiş yapabilirim. Zaten sınav puanın 2 yıl geçerli. 2016 ya kadar devam edip 2016da aldığım puanla başka kuruma geçiş yapabilirim. Duruma göre bakcam yani. Ama sonradan keşke 2014 ü kaçırmasaydım da sınava keşke girseydim elimde puanım olsaydı demek istemiyorum o yüzden gircem sınava.

Ama kesinlikle iyi bir puan alıp tercih yapıp da gitmemezlik yapmam. Böyle yapanlara çok kızıyorum bende işsiz 2 sene evde oturdum. Üniversite bitirip torpili olmadığı için evde oturan morali bozulan üzülen ya da ekonomik durumu kötü olan insan var. İşi olup da tercih yapıp gitmeyenler diğerlerinin hakkını yemiş oluyorlar. İnşallah çok çalışıp emek harcayan herkese Allah hayırlı bir iş nasip eder.

Sadece ben değilim ama hem çalışıp hem sınava hazırlanan. İş yerindeki herkes sınava hazırlanıyor. Çoğu dersaneye gidiyor. Özelleşme olacak diye herkes kndini garantiye almak istiyor. Herkesin bölümünde vardır çalışıp da sınava hazırlanan. Ve de her sene o kadar çok kişi mezun olup kpss ye hazırlanıyor ki. Ama sizin avantajınız evdesiniz. Gerçek çalışınca akşam eve yorgun geliyorsun verimli çalışılmıyor. Çalışmadığınızda çok vaktiniz oluyor çalışmak için. Bir de hem çalışıp hem evli çocuklu olanlar da var onlar ise işte çalışmaya çalışıyorlar evde vakitleri olmuyor çünkü. Sürekli bir iş gelince de çalışmaları bölünüyor yine verimli olmuyor. O yüzden vaktinizi iyi değerlendirin. Sanki kpss 1. si olmadan işe girilmiyormuş gibi düşünün ve birinci olmak için çalışın. O kadar çok çalışın. Canım istemiyor moralim bozuk diye ders çalışmayı ertelemeyin. Kendi kendiniizi motive edip sıkı çalışın. Netleriniz düşükse daha iyi. Böylece daha fazla yükselişe geçip daha fazla motive olabilirsiniz.100 neti olan adam netini en fazla 20 arttırabilir ama 60 netteki biri 120 nete çıkartabilir nerdeyse iki katına çıkıyor ikisinin motivasyonu bir olur mu. O yüzden moralinizi bozmak yerine daha fazla çalışın bunu avantaja dönüştürün.

İnsan isterse her şey olur. İnsan zekası da müthiş bir şey bilginin sıınırı yok insan kapasitesinin de sınırı yok sonsuz bilgiyi kafamızda tutabiliyoruz. Ben akşamları çalışamıyorum diye bu hafta sabah 5te kalkmaya başladım. 1-1,5 saat çalışıp öyle gidiyorum işe. Akşamları da erken yatmaya çalışıyorum.
 
PRATİK ÖĞRENMENİN ONDÖRT KOŞULU

WWW.bonushoca.COM

“Pratik Öğrenmenin Temel Kuralları” adlı yazımızda, öğrenmeyi, ezbere düşmeden, yerli yersiz aşırı tekrar ve yorucu arayışlara girmeden nasıl, pratik bir şekilde gerçekleştirebilirsiniz, bunun basamaklarını vermiştik.
“Pratik öğrenme yöntemleri” adlı bu yazımızda ise, öğrenmenin beynin öğrenme fonksiyonları dikkate alındığında ne kadar kolay ve kalıcı hale geldiğini anlatmaya ve çok uzun ve titiz çalışmalarımız sonucunda elde ettiğimiz bilgileri sizinle paylaşmaya çalıştık.
Yalnız şunun da altını önemle çizmek isteriz ki, çalışmalarımız sadece literatüre, yani daha önce yapılmış çalışmalara dayanmayıp, saha çalışması dediğimiz ve doğrudan doğruya, öğrenci, öğretmen, aileler ve sosyal çevre üzerinde yaptığımız titiz çalışma sonucunda elde ettiğimiz bilgileri akademik çalışmalarımızla karşılaştırıp en doğru olan bilgiye ulaşmaya çalıştık.
Şimdi kalıcı ve pratik bir şekilde öğrenmek için nelere dikkat etmeliyiz bunları tek tek ele alalım:

1. SADECE DERS DİNLEMEKLE ÖĞRENME GERÇEKLEŞMEZ
Öğrenci ders dinlemekle, kullanılması, yani işlenip ürün haline getirilmesi gereken bilgileri sözcük düzeyinde hafızasına geçici olarak kaydeder.
Öğrencinin dersi derste öğrenemeyeceğini, bütün öğretmenler ve anne-babalar çok iyi bilmek zorundadır.
Ders derste değil, dersten sonra yapılacak olan doğru çalışma yöntemleri ile öğrenilir.
Özellikle öğrenciler bugün yoğun bir şekilde yaşadıkları sınav telaşesi ve koşuşturması içerisinde, dersten derse koşmakta ve kendi başlarına evde ders çalışacak zamanı bulamamakta. Bulanlar da öğrenme çalışması yapamamakta, ezber nitelikli tekrarlara başvurmaktadır (1).
Şöyle düşünelim öğrenci bir hafta içerisinde diyelim ki açıları, önce okulda DİNLİYOR, sonra dershanede DİNLİYOR, sonra dershanedeki grup etütünde DİNLİYOR, sonra dershanede birebir etüt alıp yine açıları DİNLİYOR, olmadı bir de özel ders hocasından DİNLİYOR.
Yani öğrenci bir konuyu, tam beş kez dinliyor ve bu beş kez dinleme eyleminde sadece öğretmen ve kullanılan sözcükler değişiyor. Bütün bunların sonucunda öğrenci sözcük düzeyindeki bilgileri geçici olarak hafızada tutuyor.
Bu ders dinleme silsilesinin sonucunda öğrenci girdiği sınavlarda açılardan gelen soruları yanıtlayamıyor ve “bütün çabasına rağmen öğrenemeyen, kapasitesi eksik” öğrenci damgasını haksız olarak yiyor.
Oysa öğrenci dersi dinledikten sonra, mutlaka evde kendi kendine defterde yazılanlara çalışıp, o bilgilerin üzerinde düşünce üretme aşamasını gerçekleştirdikten sonra, soru çözme işlemine geçmesi gerekmektedir.

2. ÖĞRETMENDEN YA DA KİTAPTAN ELDE EDİLEN BİLGİ ALGIYA DÖNÜŞTÜRÜLMELİDİR
Bilgi işlenmemiş ham haldeki pamuğa benzer. Onu o haliyle gömlek diye giyemez, kullanamayız ve yararlanamayız.
Nasıl ki, elde ettiğimiz pamuğu üretilmiş ürüne dönüştürdükten sonra ondan gömlek olarak yararlanıyorsak, elde ettiğimiz bilgileri de mutlaka işleyip, onu çeşitli işlemlerden geçirip, ona şekil verip, ona farklı manalar katıp yararlanabiliriz.
Algı, bize anlatılanlardan daha fazlasını ve farklısını anlayabiliyorsak gerçekleşmiş demektir.
Bilginin algıya, yani öğrenilmiş ve üretilmiş bilgiye dönüşebilmesi için, o bilgiyi üzerinde hiç düşünmeden yapılan tekrarların dışında, irdelemek ve üzerinde düşünmek, yazılanlardan hareketle yeni bilgilere ulaşmak gerekir.
Unutmayınız ki, sınavlarda sorular bilgi ile değil, algı ve öğrenilmiş bilgi ile doğru ve çabucak yanıtlanabilmektedir.

3. ÖĞRENME MOLASI VERMEK ÖĞRENMENİN GERÇEKLEŞMESİ İÇİN ŞARTTIR
Beynimiz ders çalıştıktan sonra, çalışmadığımız, beynimizi serbest bıraktığımız, o zaman aralığında öğrenir. Elde ettiğimiz yeni bilgileri beynimizin hipokampüs bölgesi onaylar ve öğrenilmiş bilgi olarak beynin ilgili bölgelerine yerleştirme işlemini bu “serbest zaman” diliminde gerçekleştirir.
Bu nedenle, öğrencilerin hiç ara vermeden aralıksız bir şekilde yaptıkları çalışmalar, öğrenmenin gerçekleşmesini oldukça azaltan bir durumdur.
Öğrencilere beyinlerine öğrenme molası vermeleri ile ilgili olarak şu önerimizi de iletmek isteriz. Anlamakta en zorlandığınız derse yatmadan önceki son iki saat çalışın ve hemen yatınız. Göreceksiniz ki, uykuda iken o konu beyninizde öğrenilmiş bilgi olarak yerleşmiştir. Beyin uykuda iken de çalışır. Bunun en büyük kanıtı gördüğümüz rüyalardır.

4. BİR GÜN BOYUNCA TEK DERSE ÇALIŞMAK ÖĞRENMEYİ HIZLANDIRIR
Öğrencilerin yine yoğun ders trafiği içinde her derse yarım saat süreyle çalışmak ve o gün bütün dersleri gözden geçirmek gibi bir zorunlulukları da vardır.
Bunu yapmalarında zaten bir sakınca yoktur.
Ancak şu uyarımıza da kulak verilmesinin önemini ısrarla vurguluyoruz.
Öğrencilerin, anlamakta zorlandıkları derslere, tam bir günlerini ayırmaları halinde, o ders veya konuyu bütün boyutları ile algılamaları yani öğrenmeleri kolaylaşacaktır.
Böylece öğrenci, bağlantıları kura kura, anlamayı sürekli hale getirerek, bütünü görmüş ve öğrenmiş olacaktır.
Bu uygulamayı, içinde bulunulan koşullarda bütün dersler için yapamasak da, zorlandığımız konu ve dersler için zaman zaman yaparsak çok iyi sonuçlar alacağımızı göreceğiz.

5. ÇALIŞTIĞIMIZ KONUYU GERÇEK YAŞAMLA İLİŞKİLENDİRMELİYİZ
Elde ettiğimiz bilgi, beynimizde gerçek yaşamla ilişkilendirilmesi halinde tutunacak yer bir yer bulmuş olacaktır.
Özellikle Matematik, Geometri ve Fen Bilimleri alanında elde ettiğimiz bilgilerin yaşantımızda ne işe yaradığı ve nerelerde ne amaçla kullanıldığını bilmek, öğrenmenin gerçekleşmesi ve beynin o bilgiye ilgisinin uyanması açısından oldukça önemlidir.

6. ELDE EDİLEN BİLGİYİ BAŞKASINA ÖĞRETMEK ÖĞRENMEYİ HIZLANDIRIR
Öğretmenler bitirdikleri bölümün bilgilerini tam olarak, öğretmen olup atandıktan sonra, o konuları öğrencilere anlatırken, öğretme gayreti gösterdikleri süreçte öğrenirler.
En iyi öğrenme biçimi, öğretmektir. Öğreten kişi, o bilgiyi çok farklı açılardan görerek aktarmaya çalışırken, ortaya hızlı ve gerçek bir öğrenme çıkar.
Bu nedenle, öğrencilerin birbirlerine ders anlatmaları, hem anlatan hem dinleyen açısından çok faydalı sonuçlar meydana getirmektedir.

7. DİNLENİLEN DERS VEYA ÇALIŞILAN KONU ÜZERİNDE KONUŞULMASI ÖĞRENMEYİ HIZLANDIRIR
Ailelerin çocuğun çalıştığı ders hakkında, çocukla sohbet etmesi, öğrencinin beyninin o bilgi içerisinde derinlemesine bir yolculuğa çıkmasına neden olacaktır.
Bu nedenle ailelere, çocukları ile ders içeriği hakkında karşılıklı sohbeti öneriyoruz.
Öğrencilere de, ders hakkında arkadaşlarınızla mutlaka sohbet ediniz diyoruz.

8. SÜREKLİ GÖZDEN YARDIM ALARAK ÇALIŞMAK ANLAMAYI HIZLANDIRIR
İnsan beynine giden sinir liflerinin (biz diyelim ki bilgi aktarım kablolarının) %40’ı retina (göz) bağlantılıdır.
Yani akıl kapasitemizin yarısına yakını gözlerimizdedir. Gözlerimizi devre dışı bıraktığımızda adeta algılama ve akıl kapasitemiz yarı yarıya azalmaktadır.
Bu nedenle ders çalışırken gözlerimizden beynimize gönderilen ileti sayısını artırmamız gerekmektedir. Bu algılamamızı ve kavramamızı çok hızlandıracaktır.

9. SORU YAZMAK KONUYU ÇOK FARKLI BOYUTLARI İLE ALGILAMAMIZA YOL AÇAR
Soru yazmak, öğrenciyi defterindeki bilgi üzerinde düşünmeye sevk eder.
Bu çalışma sonucunda öğrenci bilgiyi bütün boyutları ile analiz eder, o bilginin açılımını yapar.
Böylece öğrenci bilgi üzerinde düşünmüş ve ham bilgiyi üretilmiş bilgiye yani algıya dönüştürmüş olur.

10. ÇALIŞILAN KONUYU ÖZETLEMEK ÖĞRENMEYİ OLUMLU ETKİLER
Öğrenci kitap veya defterden çalıştığı konuyu, defter ve kitabı kapatarak, aklında kaldığı kadarıyla özetlemelidir.
Özet, beyni zorlayan onun hatırlama ve bilgiyi analiz etme kapasitesini artıran bir uygulamadır.
Ancak önemle altını çiziyorum, kitap-defter açık yapılan özetten yüksek düzeyli bir fayda gelmez.

11. KAVRAMLARIN SAPTANMASI ÖĞRENMEYİ HIZLANDIRIR
Dinlenilen ders veya çalışılan konunun içindeki kavramlar teker teker çıkartılıp, tanımlarının öğrenilmesi, o konunun kavranması ve sorularının çözülebilmesi için mutlaka yapılması gereken bir çalışmadır.
Kavramlar, o konunun ana damarlarıdır ve kavramların bilinmesi öğrenciyi hızla doğru yanıta ulaştıracaktır.

12. KONU HAKKINDA YÜKSEK SESLE DÜŞÜNMEK ÖĞRENMEYİ HIZLANDIRIR
Özellikle işitsel düzeyi yüksek alan öğrenciler sesli okuma ve sesli düşünmeden çok yararlanırlar.
Ders notlarını açıp, orada yazan bilgileri tıpkı bir açık oturumda konuşuyormuşçasına dillendirmek, öğrenciyi düşünmeye ve etkili bilgi üretimine zorlayacaktır.

13. KONULARIN SIRASI VE BİRBİRİ İLE OLAN İLİŞKİSİNİ ÖĞRENMEK
Konuların sırasının ne olduğunu bizden öncelikle beynimiz talep eder. Beynimizin yürütücü işlevlerinden sorumlu olan frontal lob, öğrencinin aldığı bilgilerin sırasını ve bunların birbiri ile olan ilişkisini sorar.
Eğer biz, özel bir çalışma ile beynimizde bu düzenlemeyi yapmaz isek, dikkatimizi asla o bilgiye ve sınav anında o bilgiden gelen soruya yoğunlaştıramayız.
Bu nedenle her öğrenci, gördüğü konuların sırasını aklında tutmalı ve bu konuların birbiri ile olan ilişkisini öğrenmelidir.
Diğer yandan her öğretmen konuların sırasını ve birbiri ile olan ilişkisini öğrencilerin öğrenip öğrenmediğini takip etmekle yükümlüdür.

14. ÖĞRENCİYİ BAŞARIYA GÖTÜRECEK OLAN YANITI BİLDİKLERİ DEĞİL YANITINI BULDUKLARIDIR
Aslında bu “beyin duyunca değil, yapınca öğrenir” kuralının bir uzantısı olarak karşımıza çıkar.
Öğrencinin sürekli olarak öğretmene soru çözdürmesi ve çözülen soruyu bilgi düzeyinde aklına yerleştirmesi ama, kendi başına hiçbir soruyu çözmemesi, yanıtı bilen fakat yanıtı bulamayan öğrenci niteliğinin ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Bu öğrencinin çıraklık döneminde kalmasına ve kendi başına soruları yanıtlayamamasına yol açacaktır.
Öğrencilerin, çözemedikleri soruyu, hemen gidip bir öğretmeme çözdürme yoluna başvurmamaları gerekir.
Bu soruları araştırma yaparak, öğretmenden ders rehberliği alarak kendileri çözmelidir.
Ancak bu durumda öğrenme gerçekleşir ve öğrenci önce çıraklıktan ustalığa sonra da ustalıktan uzmanlığa geçişi yapabilir. Ustalaşan öğrenci kendi başına soruları çözebilirken, uzmanlaşan öğrenci konuları başkasına öğretebilecek düzeye gelir ve hiçbir soruyu yanlış yanıtlamaz.
Evet son önerimiz bu yazıyı okuyanlara.
Bu yazımızı mutlaka sevdiklerinizle paylaşınız. Bu yazı üzerinde mutlaka, aile, dershane ve okul ortamında konuşunuz. Bu yazıyı asla tek bir defa değil defalarca okuyunuz.
Sağlıcakla kalınız.

SÜLEYMAN BELEDİOĞLU
 

denemem son paylastgını cok begendm uzun oldugu ıcın bunu alıntıladım tesekkur ederım
 
Denemem önce kendi düşüncelerini okudum güzel bir yazıymış dedim.sonra da o uzun metni.gayet güzel açıklanmış bize göre.teşekkürler.
 

Benim de matematiğim pek iyi değildir en azından atanmak için yapmaya çalışmalıyız ya da atanabilecek kadar matematik yapalım. Allah kolaylık versin hepimize birbirimize dua edelim burada da
 
Denemem yazı çok güzel açıklayıcı çok teşekkür ederiz.

Ben dün dersane çıkışı çarsıdaydım, sonra akşam misafirliğe gittik çok az ders çalışabildim. Bugün ise ablamdan çok güzel bir haber aldım sabah onun sevinciyle oyalandım akşama kadar.
Birde kargodan kitaplarım geldi, evde kitaplığımı düzenledim 2014 okuma listemi hazırladım. 2014 kitap kulemi sizinle paylaşayım İnşallah bu kitaplar bitene kadar atanmış olurum, ve yeni kitaplarımı memur maaşımla alırım
 
Benim de matematiğim pek iyi değildir en azından atanmak için yapmaya çalışmalıyız ya da atanabilecek kadar matematik yapalım. Allah kolaylık versin hepimize birbirimize dua edelim burada da

Allahtan geometri çok yok inşallah yaparız bişeyler dua edelim tabiki dua motivasyon çok önemli.
 

Arkadaşlar yazıyı beğenmenize sevindim ara ara güzel motive edici yazıl video paylaşırım buradan.

Sarfansari kitaplar çok güzel görünüyor, güle güle oku Ben kitap okumayı çok seviyorum ama okumuyorum nedense pek. Başlayınca bırakamıyorum ama bir türlü başlayamıyorum galiba ondan :))
 
Kızlar matematik ve geometri çok soru çözüp düşünüp taşınmakla yapılabilecek bir ders. Bunun için de başlarda çalışırken çözümlü soru bankalarını tercih edin. Uzmanın öğreten serisi güzel oluyor matematiğini bilmiyorum bende yok ama bir inceleyin isterseniz. Hepsi çözümlü oluyor öğreten serisinin.
 
Sarfansarı kitapların hayırlı olsun güle güle oku :) inşallah bu yıl alım sayıları fazla olur bizde atanırız Denemem dediğin kitap da antremanlarla matematik kitabı kadar iyi midir.Ben temelimi kendim oluşturmaya çalışıyorum.Bu konuda eksiğim var kitap listeme ekleyebilirim onu da
 

Metamatik kümeer, permütasyon, olasılık, modüler aritmetik konularını çok az biliyorum bu yüzden denemelerde kalem oynatamıyorum hiç. Dersanede de görmemize çok var sanırım daha kökü ifadelere yeni geçtik, bende bu hafta kendim çalışmaya karar verdim. Olasılık çalışacağım bu hafta. Bu konuları da halledersem matematikten sadece soru çözerim artık.

Geometri ise derslerimiz henüz başlamadı dershanede ama ben geçen hafta açılar çalıştım baya soru çözdüm, bu hafta üçgende uzunluk çalışacağım. Geometri soruarı çok basit gibi görünüyor sınavlarda çıkan ama bilemediğimden yapamıyorum henüz. Her hafta bir konu çalışarak 7-8 haftada bitirir bol soru çözerim sonra hep.

En son denemeye göre 44,5 gy - 20 gk netim var. Buda gösteriyorki gk'e daha çok ağırlık vermem gerek. Bu hafta bir ara 1 ay hiç türkçe matematik çözmeyip gk konularına mı ağırlık versem 1 ay diye düşündüm, sonra vezgeçtim. Program değiştirmeyeceğim.
 

Teşekkür ederim
Zeycanım kpss nin bilindik yayınları: uzman kariyer, pegem, yargı, ihtiyaç, beyaz kalem, x yayıncılık, data, yediikim, murat yayıncılık
Bence bu yayınların hepsini çözmemiz gerek. Hepsindeki farklı soru tarzlarını görmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bunları çekinmeden alabiirsin. Bende hepsi var.
 

Bende teşekkür ederim :) doğru söylüyorsun ne kadar çok farklı kaynak o kadar çok birikim sağlar. Bir sorum var hala mantık sorularını çözmüş değilim sizce nasıl çok oyalıyor mu ? Belirli bir tekniği var mi acaba bol bol test çözmekten başka
 

Genel yetenek gayet güzel şimdiden matematikte o konulara çalışmakla iyi yapıyorsun ilk konular ve problemler çok önemli. Kültür acaba konularınız bitmediği için mi böyle geldi sorular da bazen zor oluyor.bende gircem yazarım buraya inşallah.normalde aylık yapılıyor denemeler.sizce bir günde iki farklı dersanede denemeye girsem zamandan tasarruf için yanlış yapmış olur muyum ? Burda çok zaman kaybediyorum gelip giderken.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…