2010 Mayıs Anneleri Paylaşım Alanı


işin kötüsü eşim anlamasa temizlendi temizlenmedi muhabbeti geçmeyecek aam öyle yiyecekti oyyy kocama doymadan kendi ellerimle zehirleyecektim kaynanama gönderseydim o balığı acaba klava:
 
bebişleri gece yatırıken ne giydiriyorsunuz ben çıtçıtlı badi üstünde 2 penye altındada 2 alt incelerden hepsi ama çok mu giydiriyom acaba
 
bebişleri gece yatırıken ne giydiriyorsunuz ben çıtçıtlı badi üstünde 2 penye altındada 2 alt incelerden hepsi ama çok mu giydiriyom acaba

bende üstüne aynı seninki gibi..alta bazen kilotlu çorap üzerine pijama..bazen 2 tane pijama..hiçte sevmem üstüste üstüste:1closedeyes:
 
kızlar bebk ve uykuya dair bi yazı okudum hoşuma gitti belki okumak istersiniz ;
Bebekler için uyku çok önemlidir. Uykularında büyüyüp gelişirler, boyları uzar ve öğrendiklerini beyinlerine kaydederler. Bu sebeple uykusunu alıp almadığına dikkat edin. Gece saat on ikiden önceki uykular çok kıymetlidir. Bu yüzden en geç saat 9 - 9:30 gibi bebeğinizin yatağında olmasına dikkat edin. İlerde büyüdüğünde de bu alışkanlığı devam edecektir.

Ancak bazı akşamlar bebeğiniz uyumamakta çok dirençli olabilir. Onunla inatlaşmayın. Biraz oyalanmasını sağlayın. Ama onunla hızlı oyunlar oynamayın.Tekrar yatağına götürün. Bebeğiniz bir yaşından büyükse onunla uyku saatinin geldiğine dair konuşun. Salondaki tüm ışıkları ve televizyonu kapatıp herkesin uyuyacağını söyleyin ve onu yatağına götürün. İkna olmamışsa karanlık salona tekrar götürün ve ona herkesin uyuduğunu anlatın. Muhtemelen ikna olacak ve uykuya yönelecektir. Yenileceğinizi bildiğiniz konularda ki uyku onlardan biridir asla inatlaşmayın. Bebeğinizin gece geç yatmayı alışkanlık haline getirmesini engelleyin. Mesela gece çok geç yatan bebek ya sabah geç kalkacaktır ya da gündüz uykularının süresini uzatacaktır. Eğer bunu üst üste bir kaç gün tekrarlıyorsa sabah geç kalkmasını engelleyin. En geç 7:30 da onu uyandırın. Akşam uykusuna tekrar her zamanki saatinde yatırın.

Akşam uyku saati ile gündüz uykusunun arasını açın. Bu şekilde akşama uykusunun erken gelmesini sağlamış olursunuz. Ancak bazı geceler bebeğiniz rahatsız olabilir, diş çıkarıyor olabilir. Bunu zaten anlarsınız. Bu gecelerde onu rahatlatmak için elinizden ne geliyorsa yapın.

Ne yaparsanız yapın bebeğinizin uykuya dalması saatler sürüyorsa bebeğiniz zor uykuya dalan bir bebektir. Muhtemelen bir yetişkin olduğunda da uykuya dalmakta zorlanacaktır. Bebeğinizi neyin rahatlatacağını en iyi siz bilirsiniz. Bazen bir bebek aşırı yorgun olduğu için bile uyuyamayabilir.

İlk bir kaç yıl bazı anneleri zor geceler bekleyebilir ancak unutmayın ki bunlar geçicidir ve emekleriniz hiç bir zaman karşılıksız kalmayacaktır. Bebeğinize karşı her zaman sevgi dolu olun ve şefkatle davranın onu asla azarlamayın ve ona bağırmayın. Her zaman sakin olmaya çalışın. Öfkenizin kaynağı aslında bebeğiniz değil kendinize ve hayatınıza hiç vakit ayıramayışınızdır. Bebeğinizi büyütürken özellikle ilk yıl kendi hayatınızı rafa kaldırırsınız. Fakat daha sonraki yıllar hayatınıza yavaş yavaş tekrar kavuşacaksınız ve göreceksiniz ki eskisinden çok daha renkli ve güzel olmuş. Siz artık gerçek bir annesiniz. Bebeğiniz bir şeye sevindiğinde veya korktuğunda gözleri ilk sizi arar ve sadece siz onu teselli edebilirsiniz. Bu duyguları hissetmek kolay kolay kimseye nasip olmaz. Yaşadığınız zorlukların yanı sıra bunların tadını çıkarın.

bayağıda uzunmu neyse
 
bende üstüne aynı seninki gibi..alta bazen kilotlu çorap üzerine pijama..bazen 2 tane pijama..hiçte sevmem üstüste üstüste:1closedeyes:

aynen ben hiç uyuyamam o kadar üstü üste şeyle sıkıntı gelir bana valla ama tek giydirincede üşürmü diye tereddüt edyirum havalar soğuduğundan beri aklım onda valla azmı giydirdim çok mu giydirdim öyle öyle kışı bitiririm ben valla çok düşünmekten başım ağırıyo valla ya yeter oyyyyyyykafamçokkarıştı
 
bebişleri gece yatırıken ne giydiriyorsunuz ben çıtçıtlı badi üstünde 2 penye altındada 2 alt incelerden hepsi ama çok mu giydiriyom acaba

bende senin gibi yatırıyorum..ama üşüttük bebişimi şimdi hasta..sanırım daha sıkı giydirmek lazım....
 
aynen bende öyleyim ya sürekli tatlı bişeyler yemek istiyorum ve asla çok tok olmuyorum ve 80 kiloyum
ve hala açım

al benden de o kadar bende 79 kıloyum ben 4 gundur dıkkat etmeye baslayım dedım ama cok zor oluyo.sen malatyadamı oturuyosun bende malatyada dıyetısyen arıyorum bıldıgın bırı varmı.baska turlu olmıcak kendı kendıme yapamıyorum
 

canım benım kızımda dogduktan 1 gun sonra ıdrar yolu enf cıkmıstı.antıbıyotık verdıler 1 hafta ıcırdık kucucuk bebege gecmedı.sonra ıgne verdı 20 tane sabah aksam vurdurduk el kadar bebege ve agır bı ıgneymıs ıshal yaptı.2 aylıkken kontrole gıttıgımızde enfeksıyon gecmemıs dedi beynımden vurulmusa dondum ve de bebek kılo alamamıstı dogru durust.bu sefer hem surup verdı antıbıyotık surup bıtınce de 6 tane ıgne verdı kombıne tedavı.onlar bıtınce gectı yanı 2 ay boyunca cektı yavrucum.ınsallah gecer yalnız tedavı bıtınce de takıp edın ıyce gecıp gecmedıgını ogrenın kız bebeklerde tedavı edılmezse bobreklerı etkıleyebılıyomus. allah sıfa versın bebısıne, antıbıyotık ıshal yaparsa uzulme gecıyo bıtınce.
bu arada ben ebru sallının bızım gıbı full tıme emzırdıgıne ınanmıyorum kus kadar yıyodur sutmu yeter o kadar yemeye.sısmanlık sınır yatı kadına catıyım barıkaydirigubbakcemile3
 
ben gece yatarken atlet body ve penye tulum giydiriyorum sadece, battaniyesini ortuyorum yuzustu yatiyor. odasi 22 derece civari, gece zaman zaman gidip elliyorum orasini burasini usumus mu diye, usumuyor hatta bazen terli buluyorum zaten serinlige de alissin istiyorum dogdugundan beri cok giydirmemeye calisiyorum, ama bazen de hastalanir mi diye dusunmuyor degilim, aman nasi alisirsa oyle gider kutupta yasamiyoruz sonucta, Allah im korusun bebislerimizi..
 
İnternette sörf yaparken dikkatimi çekti Çocuk doktoru Kadir Tuğcunun yazısını sizinle paylaşmak istedim. Faydalı olabilir.

Bebek bakımında hurafeler

Maalesef ülkemizde bebek bakımı ağır bir şekilde hurafelerin etkisi altındadır. Bebek ölüm oranlarının hala Avrupa standartlarının çok üstünde olmasının en önemli nedeni bu hurafelerdir. Hurafeler daha bebek anne karnındayken başlar.



- Annenin yediğine içtiğine karışılır, ekşi yerse “Ayşe”, tatlı yerse ”Atlı” doğacağı inancı çok yaygındır. Oysa, babadan gecen “X” veya “Y” kromozomuna göre cinsiyet değişmemek üzere daha ilk anda tayin olmuştur.

- Bebek doğduktan sonra anneye bebeğini “3 ezan” emzirmemesi söylenir. Bunun sonucunda bebek 9-12 saat aç kalacak demektir. Oysa, bebeğin “Hipoglisemi”ye girmemesi için doğar doğmaz emzirilmesi şarttır.

- Anneye “Al basması” olmasın diye altın takılır, kırmızı bezler bağlanır, yatağının altına süpürge, makas gibi cisimler konulur. Bu boş işlerin Allah’tan bebeğe bir zararı yoktur, gereksizdir. Al basması dedikleri durum “Loğusa humması” denilen mikrobik bir durumdur, antibiyotikler sayesinde artık hiç görülmemektedir.

- “Memeden gelen ilk ağız sütü denilen ‘kolostrum’ bebeğe verilmez ve toprağa atılır.” Bunun sebebi ilk ürünün toprağa verilmesi ile bereketinin artacağı inancıdır. Çok tanrılı dinlerden kalmadır. Oysa, ilk ağız sütü bebek için hayatidir, aşı görevi görür.

- “Anne sütü sarılık yapar.” Genellikle Anadolu hekimlerinin iddiası olup, literatürde sadece 1970’li yıllarda bir makale görebiliriz, hiçbir yerden desteklenmemiş ve ispatlanamamış bir tuhaf makaledir.

- “Bebek, göbek düşene kadar yıkanmaz.” Günümüzün ezberci tıbbına en güzel örneği budur. Eskiden “Göbek tozu” diye bir ilaç kullanılırdı. Bu durumdaki bebek suya girdiğinde bu çıkın ıslanır ve etrafa çok kötü kokular yayılırdı. Artık göbek tozu kullanılmadığı için, bebek ilk günden itibaren yıkanabilir.

- Banyoda bebeğin kulağına su kaçması diye bir şey yoktur, kasten kulağa su dökülse bile bir şey olmaz.

- Meme veren anne çok su içerse sütünün sulu olacağına inanılır. Oysa, annenin çok su içmesi gereklidir ama annenin sütü sulanmaz.

- “Meme veren anne hamile kalırsa sütü bebeği zehirler.” Yalandır. Sadece anne için zor bir durumdur.

- “İlk 6 ay bebek oturtulmaz, oturtulur veya bastırılırsa, ‘geğreği’ batar, kemikleri eğrilir.” Böyle bir organ yoktur. Eski insanlar “Raşitizm”le karşılaştıklarında bunun erken oturtma veya bastırtma sonucu olduğunu zannetmişlerdir. Tabii bir kısmı da “doğuştan kalça çıkığı” olabilir.

- “Bebek çok kucağa alınmaz, alınırsa kucağa alışır.” Bu söz, annenin daha fazla ev işi yapabilmesi için söylenmiştir.

- “Peynir, sucuk gibi gıdalar ekmeksiz yenirse kurt yapar.” Burada gaye çocuğun pahalı gıdaları çok tüketmemesidir.

- “Yazın yumurta yenmez.” Afrika 12 ay yaz. Oralarda çocuklar hiç mi yumurta yemiyorlar?!

- “Kalaysız kaptan yemek yenilirse zehirlenme olur.” Bakır kap zehirlemez. İyi yıkanmayan kap zehirler. Aynı zehirlenme alüminyum ve çelik tencerelerde de olur. Ayrıca, günümüzde çok yararlı denilerek bakır ihtiva eden ilaçlar satılıyor.

- “Paslı çivi veya teneke tetanos yapar.” Yapmaz. Tetanos, Tetanos basili ile olur. Bu bakteri de en fazla at ve diğer geviş getiren hayvanların dışkısında bulunur.

- “Çiçek aşısı yapılmadan bebeklere çiçek koklatılmaz.” Çiçek aşısı tarihe karışınca bu sözün de ne kadar boş olduğu anlaşıldı.

- “Suçiçeği geçiren çocuk yıkanmaz, su değdirilmez.” Banyo, suçiçeğinin kaşıntısının en iyi ilacıdır.

- “Ateşli hastalık geçiren çocuğa et yedirilmez.” Tam tersi, ateşli hastalık esnasında aşırı antikor yapımı için proteine çok ihtiyaç vardır.

- “Pekmez kan yapar.” Hayır yapmaz. Esasında hiçbir şey kan yapmaz, vücut kan yapar. Bunun için de hayvansal gıdalara ihtiyaç vardır. Eskiden Türkiye’de şeker fabrikaları yokken, reçel çok kıymetli idi ve evin efendisine saklanırdı, çocuklar heveslenmesin diye “Pekmez kan yapar, siz pekmez yiyin” derlerdi. Maalesef buna inanan doktorlar da vardır. Eski insanlar çocukların et, süt gibi pahalı gıdaları tüketmelerini pek istemezlerdi.

- 40. gün bebeklerin kırklanması. İçine altın atılmış su ile bebeğin 40 defa yıkanması. Hıristiyanların vaftiz merasiminden uyarlamadır, Türkiye dışında hiçbir Müslüman ülkede yapılmaz.

- “Yoğurtla balık yenilirse zehirlenme olur.” Olmaz. Bu da Musevi adetidir.

- Maalesef günümüze kadar gelen bu hurafeler yetmezmiş gibi bir de yenileri uydurulmaktadır. Bunlara mani olmanın en iyi yolu, çok okumak ve bilgi sahibi olmaktır.
 
Ek gıda ile ilgili süper bilgiler..


Nezaman, Nasıl Ne kadar?

Bebeğiniz hangi ek gıdaya ne zaman ve nasıl başlamalıdır? Ek gıdalar hangi şekilde ve ne kadar verilmelidir? Bebeğinizin gelişimi, anne sütü ile beslenip beslenmemesi, sağlığı göz önünde bulundurularak ek gıdalar konusundaki bu sorular doktorunuz tarafından cevaplandırılacaktır. Zamanı geldiğinde bu konuda uzman olacağınızı unutmayın.

Pirinç Unu
Yerinde kullanıldığında yararlıdır. Eğer muhallebi, pirinç unu ve su ile hazırlanır ve çoğu öğünlerde verilirse önemli bir beslenme sorununa yol açar. Süt ile ha*zırlanmalıdır. Kabızlığı olan çocuklarda verilmemelidir.Günde bir kez gece öğününde(tok tutar) muhallebi yapımında kullanın.

Tuz
Bebekler çok az tuza ihtiyaç duyarlar. Bu miktar da normal besinler içinde vardır. Bebeklerin böbrekleri aşı rı tuzu atamaz. Bu nedenle bebeğin yemeklerini tuzsuz ha zırlayın. Bebek bu damak tadında giderse ileride de tuzu çok az kullanacaktır. Unutmayın ki tuzlu yemek yiyenlerde ileride hipertansiyon riski fazladır. Bebeğiniz ısrarla tuzsuz yemiyorsa çok az tuz katabilirsiniz.

Yumurta

Beşinci ayda başlanır. Yumurta başlandıktan sonra, 3 ay boyunca sadece sarısı 3 dakika kaynatıldıktan sora rafadan olarak kahval tısına karıştırılarak verilir. Sekizinci aydan sonra yumurta akı ile birlikte ister rafadan ister tavada hazırlayarak verebilirisiniz.

Yoğurt

4. ayda başlanır. Daima tatlı ve taze olmalıdır. İlk baş lanan en kıymetli ek gıdadır.Eğer sade yoğurdu çocuğu nuz yemiyorsa, meyve püresi veya pekmez ilavesi ile değişik tatlarda sunabilirsiniz. Üzüm veya dut pekmezi demir yönünden zengindir. Mamaları tatlandır*mada öncelikle tercih edilmelidir. Yoğurtların kaymağı alınmalıdır. Ticari yoğurtlar taze ve tatlı olmak koşulu ile kullanılabilir. Öğleden sonra, en ideal öğün zamanıdır. Yoğurt ileri aylarda sebze pürelerine karıştırılabilir.

Pilav, makarna, dolma gibi yiyeceklerin yutmasını kolaylaştırmak amacı ile ileri aylarda yoğurtla karıştırılarak verilebilir.
Hazır meyveli yoğurtlar da beslenmede kullanılabilir (bebekte alışkanlık yapıp sade yoğurt yemeyebilir).
Özellikle yaz aylarında ve ishal varlığında sıvı kaybını önleme amacı ile ayran şeklinde verilmesi yararlı olabilir.
Yoğurt yapımı
500 ml. süt iyice kaynatıldıktan sonra mayalanma sıcaklığında ( 43 C) kadar ılınması beklenir. 1-2 kaşık sütle iyice sulandırılmış dolu 1 yemek kaşığı tatlı yoğurt ilave edilir. Üzeri kalın bir örtü ile örtülerek ılık ortamda kımıldatılma dan 3-4 saat beklenir. Daha sonra 2-3 saat buzdolabında dinlendirilir.

Balık Eti

7. ayda başlanır. Kılçığından iyice temizlenmelidir. De risi ve yağı kullanılmaz. Tek başına verilebildiği gibi çor balara da ilave edilebilir.

Kırmızı veya beyaz et

6. ayda başlanır. Yağsız dana ve tavuk eti yenebilecek kıvama gelinceye kadar iyice haşlanarak pişirilir. Blendırdan geçirilir. Çorbalara ve sebze püresine eklenebilir. Yağsız dana kıyması ve yağsız dana etinin kendisi kullanılmalıdır.

Makarna,pirinç,kuskus,erişte

10 . ayda verilmeye başlanır. Genelde daha yumuşak pişirilir. Makarna ve erişte ufak ufak doğranır pişirilirken sıvı yağ kullanılır. Tek başına zor alındığından yoğurtla bir likte verilmelidir. Balık eti ile de verilebilir.

Köfte

10. ayda başlanır. Unutulmamalıdır ki her bebeğin ye me özelliği farklıdır. Örneğin çoğu bebek 10 aylıkken köf te yemeğe başlayabildiği halde bazı bebekler 1.5 yaşında bile yiyemeyebilirler.

Bir köfte kadar ( 30 gram) yağsız iki kere çekilmiş dana kıyma,ekmek içi,maydanoz ve isteğe göre yumurta katıla bilir. Ekmek içi ıslatılır, maydanoz ve kıyma ile yoğrulur.Ekmek yerine pirinç veya bulgur ko nularak sulu köfte olarak da yedirilebilir.


Su
Bebek su gereksinimini anne sütünden karşılar. Susa dıkça bebeğinizi sadece emzirin. Su verirseniz anne sütünü azaltırsınız. Çok sıcak havalarda emzirme aralarında su vere bilirsiniz. Ek gıdaya başlandığı andan itibaren su verilme ye başlanmalıdır. Su verirken öğün aralarında verilmeli dir, içilen suyun kaynağı çok güvenilir değilse mutlaka 15 dakika kaynatılıp içirilmelidir. Çocuğunuz 1 yaşına gelene dek verdiğiniz suları 15 dakika kaynattıktan sonra içirmek en doğru olanıdır.

Su ihtiyacını arttıran şartlar
Çevre ısısı, havanın nem oranı, bebeğin hareketliliği, hastalık hali, bebeğin aşı rı giydirilmesi (terleme) su ihtiyacını etkiler. Bebekler ma ma aralarında ihtiyacı kadar suyu alırlar. İstemedikleri zaman suyu reddederler. Bebeklere şekerli su verilmemelidir.Su ve rilirken kaşık yada bebekler için dizayn edilmiş özel bardak kullanılmalıdır.

Sofra yemekleri

10. aydan sonra bebeklerin ellerine nispeten sert yiyecekler (havuç, ekmek kabuğu, meyve gibi) verilerek bunlarla çiğneme egzersizleri başlamalarına olanak verilmelidir.

Aile için pişen her yemek bebeklerin yutabileceği şekle getirilerek verilebilir.

Çorbalar

6. ayda başlanır. Çorbalar 15 gün boyunca sulu olarak verilmeli ve bebeğin alışması sağlanmalıdır.Daha sonra ise püre kıvamında verilmelidir.Hazırladığınız çorbaya,6 aydan sonra, bir tatlı kaşığı kadar da na veya tavuk kıyması ekleyebilirsiniz.

Zamanla çorbalara ekmek içi katabilirsiniz.
Çorbalar hazırlanırken un, taze doğranmış domates ve az miktarda zeytinyağı kullanabilirisiniz.
7. ayda balık çorbası verilebilir.
Öğün zamanı öğle veya akşam olabilir.
Hazırlanan çorbalar uygun koşullarda 2-3 gün verilebilir.
Meyve suyu ve püresi

4. aydan sonra pürelerine başlayabilirisiniz. Kabuğu soyularak rendelenen bir meyve (elma, şeftali, ar mut, kayısı, kivi, havuç, muz) püre şeklinde verilebilir. İs tenirse mamaları ile karışık verilebilir.

Şekerli su gibi fazla miktarda verilirse, midenin dolma sına bağlı kolayca tokluk hissi gelişir. Bir öğün hacminde verilirse, kolayca bir öğün yemeğin yerini alabilir. Bu ne denlerle öğleden önce yarım çay bardağı meyve suyu ve öğleden sonra yarım çay bardağı meyve suyu taze hazırla narak verilmelidir. Meyve püreleri yoğurt ile karıştırılarak verilebilir.

Meyveler sıkılarak elde edilen suyu hiçbir zaman aç karnına iştahı kaçıracağından kullanılmamalıdır. Ancak öğünlerin hemen ardından verilebilir.
 

Bence en doğrusunu yapıyorsun canım fazla sıcağa alıştırmamak lazım, ben ilk çocuğumda o hatayı yapmıştım terlediği için çok sık hasta oluyordu bende şimdi daha temkinliyim.
 
ya evet canım ben o sıteyı cok begenyrum cok guzel kıyafetler falan var ama guvenemedım hıc netten bısey alamam. bılmıyorum valla belkıde alırım ordan

Kızlar o siteden ben alış veriş yaptım zamanım olmadığı için bıdığımın tüm ihtiyaçlarını oradan aldım zıbın, hastane çıkışı vs kesinlikle tavsiye ederim
 

Sanki marifet yapıyor çok zayıf olupta ben her iki bebeğimde de 25 kilo aldım çok şükür verdim şimdi bir 7 kilo felan fazlam var işe başlamak üzereyim bu koşturmada onu da veririm süt olması için bikere çok iyi beslenmek gerekiyor bende sanıyorum iy beslendiğini çitoz ne olucak kaydirigubbakcemile3
 

Benimkide çok sevdi bebelac tahıllıyı tavsiye ederim kızlar.
 
herkese hayırlı abahlar ıyı pazarlar açılışı ben yapim eşim çalışıyo bugun kızım uyudugu sürece bende uyucam:)) gece yüzkere dondu herhalde buyuk ınsan gıbı homurdanak donuyo :) bıdık
 
günaydınn

şeyma hepsiburaddn bende çok alışveriş yaptım ama 3gündür ütü siparişi vermiştim kargoya bile vermemişler sinir oldum böyle değillerdi ya memnundum ben.pzts iptal edicem bende hala gelmezse.

bu arada gece yatarken ben sıfır kollu çıtçıtlı body üzerine uzun kollu penye altına tek pijama giydiriyorum kolları bazen soğuk bazen sıcak oluyo ama üşümüyo heralde 23-24 derece genelde odamız. battaniyesi kalın ama.

bişe daha yazcaktım unuttum yahu.
 
günaydıınnn, herkese iyi pazarlar...

Şeyma, ben hepsiburadadan çok alışveriş yaparım, genelde hızlı gelir aslında. ben memnunum en azından...

ben içine yarım kol body, üstüne de patikli penye uyku tulumu ya da pijama giydiriyorum sadece. ben de sıcağa çok alışsın istemiyorum. odamız da genelde 22 derece falan, daha az olunca da elektrik sobasını açıyorum biraz...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…