2009 Ocak Anneleri Paylaşım Alanı

Gülce geçmiş olsun, benim de başıma gelmişti.İzmire gittiğimde.Tabii ben ilk iş eşimi aradım, o marmariste olduğu halde:)))Araç lastik değiştirme kartı varmış.Servisi aradım, geldiler değiştirdiler.:)))

Mevsimler de iyice kendini kaybetti.Bir taraftan yakıyor, bir taraftan sel oluyor.Ağustos ayındayız yaaaaa...
 
Çağan'ın durumundan bahsedince aklıma geldi, Çağan'ın tam tersi bir durum var bizde, Elif'i çok dikkatsiz buluyorum ben ya, diğer çocuklarda da varmı böyle bir durum, mesela tepsiye yemek koydum yere oturttum ikisinide tv izlerken yedireyim dedim. O ayak yerinde durmuyo iniyo kalkıyo falan derken cup yemek tabağının içine, göz göre göre yani.
bunun gibi şeyler çok yapıyo,
yada evin içinde koştururken yürürken hiç bakmaz önümde sağımda solumda ne var diye yıkar devirir gider, kafasını birşeye taktığı zaman örneğin aklından başka şeyler geçiyosa yada sevdiği birşey seyrediyosa falan seslen seslen duymaz seni, yanına gidip dürtersen ancak bakar, öyle yapboz la falan uğraşmayı hiç sevmez, bir hevesle üçbeş tane koymaya uğraşır sonra başlar onları yırtmaya koparmaya, dağıtmaya, devam etmez, Daha yapboz yapabiliyomu yapamıyomu onu bile anlayamadım yani uğraşmıyo çünkü hiç, boyama da aynı şekilde yarısını boyamaya uğraşır, diğer yarısını karalar fırlatır atar, başladığı işi bitirmez.

Ama bunun haricinde ezberi falan kuvvetli birsürü şarkı biliyo, çabuk ezberliyo tabi eğer dinlerse, çocuk oyunlarını danslarını aynen kopyalıyo hiç şaşırmaz, pepe'nin bütün bölümlerinin konuşmalarını ezberlemiş onlarla aynı anda aynı tonda konuşarak izliyor, normalmi acaba bunlar.
 
Her çocuğun farklı bir yapısı var.Benim anladığım kadarıyla, Çağan'ın yapısı farklı.O daha çok akıl oyunları tarzında şeylerden hoşlanıyor.Oturularak yapılacak şeyler.Dikkati vermesi gereken ama koşturmak zorunda kalmayacağı oyunlar.Bir ara serpil söylemişti, çağan dışarı çıkmak istemiyordu, evimizde kalaım diyordu:)) Bizimkileri eve adım attıramadığımız halde.

Sanırım Elif daha çok ezber alanında, gördüklerini uygulamak, şarkıları ezberlemek onun yeteneği.

Egehan da yapboz yapmayı sever, ama çağan gibi saatlerce başında durmak istemez. Çoğunlukla yanında ben de olurum yaparken.Çünkü bir parçada takılırsa sıkılır anında.Çok fazla uğraşmak istemez.Boyamada da sınırlı boyamayı sevmez. Boyarken sıkılır, karalamaya başlar.Fakat hikaye kitaplarını bir kere ben okuduktan sonra baştan sona anlatır, resimlerine bakarak.Ama en büyük derdim, hikaye kitapları, yapbozları, oyuncakları hep arabalı olmak zorunda. Aldığım hikaye kitaplarından sadece uçaklı, arabalı olanları okumamı istiyor.Diğerlerini istemiyor.Nasıl geçireceğim bakalım bu huyunu.

Geçen doğum gününde egehana arkadaş arabalar filminin 4 lü yapbozunu getirmişti.6 ile 15 parça arasıydı sanırım.Onları yaparken iyice ezberledi.Kolayca yapmaya başladı.Dün yine arabalar filminin, 15- 20 -30 parçalı yapbozunu aldım.İlk yapışında yanında durdum.Sen de ilk öncesevdiği karakterlerin az parçalı yapbozlarından al.Beraber yapmaya başlayın.Şekil 8-10 parçalı olunca kolay yapıyorlar, bitirdiklerinde de mutlu oluyorlar.Alıştıkça daha fazla parçalı almaya başlarsın.Yavaş yavaş seviyorlar öyle olunca.
 
Dün kitapyurdu sitesinden ingilizce- türkçe kelimelerin olduğu hikayeler ve kitaplar, eğlen-öğren 1-2 siparişi verdim. Bakalım ne yapacak:)))
 
Bazen çok sıkıyo beni bu durumu ama vurdumduymaz umarsız tavırlar, birşey istiyorum mesela ya duymazdan gelir, ya gözümün içine baka baka öylece durur hayatta getirmez, yada çaktırmadan ortadan sıvışır :)) şimdiden böyle büyüyünce nasıl bir kız olacak bakalım.


Az parçalı yapbozlar aldım dediğin gibi sevdiği karakterlerde de, ama aynı şeyi yaptı önce hevesleniyo iki üç parçasını koyduktan sonra sıkılıyor.

kitapları seviyor, kendi kendine eline bir kitap alır ona bakar bakar bakar, kendince hikayeler uydurur, hatta dün kardeşiyle halının üzerine uzanmışlar ikiside yüzüstü, Elif Defne'ye kitap okuyo, Defne de Elife parmağıyla kitaptan birşeyler gösteriyo, o ne bu ne soruyo, epey zaman geçirdiler böyle, çok sevimlilerdi :))
 
Şimdi düşündümde Elif ilkokula başladığında da böyle giderse ben ona ders çalıştırıcam diye tımarhanelik olurum herhalde :))) Zaten en sevmediğim şeydir
 
2 kardeş olmalarının avantajları bunlarda.Özellikle ikiside kız olunca daha iyi anlaşacaklardır büyüdükçe.
 
İşte o çok zor bir durum.Ben üniversite çağımdayken özel matematik dersi verirdim.İlk işe başladığım dönemlerde de devam ettirdim.Çok güzel para kazanıyordum, bütün öğrencilerim hem yüksek not almaya başlıyordu hemde beni çok seviyorlardı.Fakat kardeşlerime ve çocuklarıma bunu yapamadım:)))) Kardeşlerim beni hiç sallamazdı, çocuklarımda beni sinir etmek için uğraşırdı:))))

Şimdide egehanda aynı şeyleri görüyorum.Bak boyayı böyle yavaş yavaş yap taşmasın dediğimde inatla karalamaya başlıyor.Fakat kreşte öğretmeniyle konuştuğumda bazen sıkılsa da sınırları taşırmadan yapıyor diyor:))Demek anneler ve babalar çocuklarına ders çalıştıramıyor.
 
serpilcim nedir bu Samsun'un selden çektiği bu sene, Allah beterlerinden korusun.
Gülce geçmiş olsun, Meral benim de başıma gelse ilk eşimi ararım herhalde :)
Aslı'da Elif gibi ama yapbozları biz başında olursak 10dk. falan oynuyor. Doğru parçaları buluyor ancak elinden dolayı yerleştiremediği için bize yerleştirtiyor, biz yoksak dağıtıyor ve sinirlenip kalkıyor başından. Bende taşıt resimlerinin olduğu sayıları öğrendiği bir yapboz serisi aldım.... Yerim kardeşine kitap okuyanı, parmağıyla ablasına soru soran meleği....
 
İşte o çok zor bir durum.Ben üniversite çağımdayken özel matematik dersi verirdim.İlk işe başladığım dönemlerde de devam ettirdim.Çok güzel para kazanıyordum, bütün öğrencilerim hem yüksek not almaya başlıyordu hemde beni çok seviyorlardı.Fakat kardeşlerime ve çocuklarıma bunu yapamadım:)))) Kardeşlerim beni hiç sallamazdı, çocuklarımda beni sinir etmek için uğraşırdı:))))

Şimdide egehanda aynı şeyleri görüyorum.Bak boyayı böyle yavaş yavaş yap taşmasın dediğimde inatla karalamaya başlıyor.Fakat kreşte öğretmeniyle konuştuğumda bazen sıkılsa da sınırları taşırmadan yapıyor diyor:))Demek anneler ve babalar çocuklarına ders çalıştıramıyor.

Bizi anlatmışsın!!!!
 
sağol kızlar...eşimi aradım ama gelmesine gerek kalmadan hallettim:))
ben bekarkende araba kullanıyodum zaten geç evlendim heralde o yüzden herşeyde önce kendim hallaetmeye çalışıyorum zorlanırsam eşimi ararım :))))
kuzi geçen mutfaktayım sesleniyorum cevap bile vermiyo yanına gittim bana diyoki neoldu tv izliyorum görmüyomusun :26:duyduğu halde cvp vermiyo ...
 
İşte o çok zor bir durum.Ben üniversite çağımdayken özel matematik dersi verirdim.İlk işe başladığım dönemlerde de devam ettirdim.Çok güzel para kazanıyordum, bütün öğrencilerim hem yüksek not almaya başlıyordu hemde beni çok seviyorlardı.Fakat kardeşlerime ve çocuklarıma bunu yapamadım:)))) Kardeşlerim beni hiç sallamazdı, çocuklarımda beni sinir etmek için uğraşırdı:))))

Şimdide egehanda aynı şeyleri görüyorum.Bak boyayı böyle yavaş yavaş yap taşmasın dediğimde inatla karalamaya başlıyor.Fakat kreşte öğretmeniyle konuştuğumda bazen sıkılsa da sınırları taşırmadan yapıyor diyor:))Demek anneler ve babalar çocuklarına ders çalıştıramıyor.

:))) ay hiç sorma aynen bizde de böyle daha şimdiden, taşırma dedikçe kağıdın öteki başını boyuyo, onda bile kendi kendimi yiyorum sıkıntıdan :))
Yok gerçekten kendi çocuğuna birşey öğretmek çok zor, benim kuzenimin eşi öğretmen, senin hesap çocuğuna ders çalıştıramıyo adam, eve özel öğretmen tuttular :))


sağol kızlar...eşimi aradım ama gelmesine gerek kalmadan hallettim:))
ben bekarkende araba kullanıyodum zaten geç evlendim heralde o yüzden herşeyde önce kendim hallaetmeye çalışıyorum zorlanırsam eşimi ararım :))))
kuzi geçen mutfaktayım sesleniyorum cevap bile vermiyo yanına gittim bana diyoki neoldu tv izliyorum görmüyomusun :26:duyduğu halde cvp vermiyo ...
:))) hanımın keyfini bozdun tabi :))) sürekli yaşadığım olay bu işte, hele de bazen tam inadı tutuyo seslen seslen cevap yok, yanına geliyorum kızım duymuyomusun niye cevap vermiyosun diyorum, yine hiiç cevap vermeden mekan değiştiriyo :)
 
Nazocum alistik buraya :) bir senelik kirayi pesin verdik İst. Evide kiraya verdik tam buranin kirasini karsiliyor...en onemlisi ece burayi cok sevdi sadece bi kac gun "eski arkadaslarimi ozluyorum bu evimize gelmelerini istiorum 'diye tutturdu o kadar...
Oglen uykusu uyumuyordu aksam disari cikacagiz diyorum uyuyor :))

O vurdum duymazlik bizde de var ozellikle disari ciktigimizda duymayinca deli oluyorum... Sanirim sabrimizin sinirlarini zorluyorlar... Ece inanilmaz sakar hep duser biyerlere carpar ,parmak ucunda yurur,yururken arkasina bakar duvar toslar falan normal mi acaba diye dusunuyorum bazen ...

Serpil gecmis olsun.daha beterinden korusun rabbim
Gulce sanada gemis olsun ...
 
Geçmiş olsun serpil Allah korkutmasın bende bunun stresini şimdiden yaşıyorum defne okuldayken Allah vermesin bi doğal afet falan olursa ya bana bişey olursa ya orda tek kalırsa offff böle acaip tuhaf düşünceler sevindim hatice ben burdaki evi kapatıp orda eşyalı tuttunuz sanıyodum
 
teşekkürler kızlar. selin izleri duruyor hhala geçecek yeni bir felaket eklenmez umarım.
meral kids game için sağol.
gülc geçmiş olsun sizede ayy benim tekerim ğatlamasın kimsenin patlamasın mümkünse hele içinde çocuk varken.

nazlı böyleşeyler düşünmemeye çalışsan. yani eğer düşünüyorsan da allah korusun bu gibi durumlar iiçin çözüm plannları geliştireceksen düşün yoksa kuru kuruya sadece kendini yıpratırsın sende biliyorsun.
şu sınır içi boyama. boşverin yaa ömürleri boyunca bazı sınırlar içine hapsolacaklar zaten istedikleri resmi istedileri gibi boyasınlar. hatta mümkünse sınır içi boyamaları kendi çizdikleri bir resimde yapsınlar. ben veriyorum eline kalem hadi bi resim yap diyorum ne yapayım diyo en basitinden bi kare yap diyorum sonrabi üçgen derken kendinin aklına da geliyo. kareyi yapıyo tam kare olmuyo tabi ama büyük oranda oluyo ben onu tebrik ediyorum sonra onu boya diyorum. sınırı verilen şeyler çocukların hayal gücünü de sınırlıyormuş bence de öyle. haa almıyo muyum elbette alıyorum amaistediği gibi boyamasına izin veriyorum ve hiç sinirlenmiyorum çünkü biliyorum ki boyayabiliyo. sizde biliyorsunuz o zaman sinirlenmeye yani kafaya takmaya gerek yokç. çizdiği resimleri anlamıyorum ama onu üzmemek için söylemiyorum tabi aaa ne güzel görünüyo diyorum bana anlatırmısın diyorum o diyo burda bi kuş var bu gemi diye öyle anlıyorum. sonra hadi boya. bi kareyi 10 renge boyuyo mesela ve hiç alakaının olmadığı renklre o da onun dünyası. özgür çalışsınlar boşverin
 
merhaba kızlar nasılsınız biz aynıyız sabah akşam parkta havalar dünden beri çok sıcak yine Allah dışarıda çalışanlara yardım etsin

oyyy oyy kızlar samsunu yine sel aldı. bu kez bizim bu tarafı aldı. sabah işe giderken çok korktum. işe gittim korkum geçmedi. çağanda kaldı aklım.kreşin bahçesi göle dönmüş. kapılar kapalı olduğu halde birinci katın merdivenlerine kadar su gelmiş. çocukların hepsini üst katlara çıkarıp aşağı indirmemişler bidaha. akşam napcaz dedim sular yükselirse burda kalırız hep birlikte dediler. içim içimi yedi. işe gitcez diye çocuk bi yerde ben bi yerde eşiim bi yerde. bu hepimiz için geçerli ama bugün çok korktum allah kimseyi böyle korkutmasın.
sağ salimgeldik evimize sabahtan eser yoktu manzara itibari ile. selin izleri vardı kurumuş büyük oranda. alt yapısız kentleşiyoruz güyaaa. bu da nasıl bi cümleyse siz anlayın artık.bu gece de yağacakmış yine sel uyarısı var allah hayırlar versin inşallah....
ingilizce bişeyler demişsiniz ben kaçırmışım nedir erden yüklüyorsunuz bana da yazarmısınız hazırcılık olcak ama.
ben bi iki cd lmıştım öyle hayvanları söylüyo ötekini hatırlayamadım yaaa.
çağan da o bilip söylemeyenlerden geçen bana hikayesiyle konuşsana anne dedi. bu yabancı dilde konuşmak demek çağan öyle bi ad koydu..
bende what is your name dedim öylesine o da my name is çağan kavruk dedi. çok şaşırdım bildiğini bilmiyordum. sayıları türkçe sayamıyor ama ing sayıyor. renkleri biliyor ama işine gelirse bildiğini belli ediyor gıcık şey.
bugünde öğretmeni not yazmış. öğretmeni değişti bu arada yaz dönemi öğretmeni değişmişti ve biraz kriz yaşadık çağan sevemedi kızıyo deyip durdu. çağana hiç kızmamış ama başkasına kızması bile çağanı etkiliyo. neyse müdürle konuştum sarpla ayırmamış ve öğretmeni değiştirmiş. büyük ihtimalle kızmak konusunda gözlemledi ve haklı buduğu noktalar oldu ki değiştirdi. neyse yeni öğretmen geçen senenin 5 yaş öğretmeni çağanı da çok seviyordu altalta üstüste resimleri falan vardı o kızı yapmışlar öğretmen. çağan daha adını duyar duymaz çpk severim naz öğretmeni dedi. lafa geleyim. bugün bi tekerleme söylemiş çağan ilkinde öğrenmiş. buna bi şaşırmış. birde bu yaş çocuklarının ilgileri çabuk dağılır ama çağan öyle değil çok ilgimi çekti çok zeki diye yazmış. bunu duymak hoşuma gitti benimde.
şimdi de yemek istiyo ama daha pişmedi ki ve yemeğimi getir diye ağlıyo nasıl ama....
hadi görüşürüz

Serpilcim geçmiş olsun hakikaten çok zor benimde aklım giderdi Onat orada ben başka yerde Allah korusun hepsini

serpil geçmiş olsun canım ...
biz dün duru ile gittik polenezköy e.... lastiğim patladı ay ilkkez başıma geliyo allah tan köy meydanına yakındım değiştirecek adam buldum :))tesistede sadece biz ve 1 aile daha vardı güzel geçti bu kadar güzel bir tesis olup nasıl bakımsız oluyo anlamadım ...
Gülcecim sanada geçmiş olsun bu arada aferin valla sana ben herhalde tek başıma polonezköye bile gidemezsim bırak lastik değiştirtmeyi:))

Çağan'ın durumundan bahsedince aklıma geldi, Çağan'ın tam tersi bir durum var bizde, Elif'i çok dikkatsiz buluyorum ben ya, diğer çocuklarda da varmı böyle bir durum, mesela tepsiye yemek koydum yere oturttum ikisinide tv izlerken yedireyim dedim. O ayak yerinde durmuyo iniyo kalkıyo falan derken cup yemek tabağının içine, göz göre göre yani.
bunun gibi şeyler çok yapıyo,
yada evin içinde koştururken yürürken hiç bakmaz önümde sağımda solumda ne var diye yıkar devirir gider, kafasını birşeye taktığı zaman örneğin aklından başka şeyler geçiyosa yada sevdiği birşey seyrediyosa falan seslen seslen duymaz seni, yanına gidip dürtersen ancak bakar, öyle yapboz la falan uğraşmayı hiç sevmez, bir hevesle üçbeş tane koymaya uğraşır sonra başlar onları yırtmaya koparmaya, dağıtmaya, devam etmez, Daha yapboz yapabiliyomu yapamıyomu onu bile anlayamadım yani uğraşmıyo çünkü hiç, boyama da aynı şekilde yarısını boyamaya uğraşır, diğer yarısını karalar fırlatır atar, başladığı işi bitirmez.

Ama bunun haricinde ezberi falan kuvvetli birsürü şarkı biliyo, çabuk ezberliyo tabi eğer dinlerse, çocuk oyunlarını danslarını aynen kopyalıyo hiç şaşırmaz, pepe'nin bütün bölümlerinin konuşmalarını ezberlemiş onlarla aynı anda aynı tonda konuşarak izliyor, normalmi acaba bunlar.

Filiz inanamazsın ama yazdıklarının hepsi kelimesi kelimesine bizi anlatıyor bu kadar mı benzerler yani pes :)))) yani umarım normaldir normal değilse de demek ki ikimizinki de anormal :)))) bu durumda üzülme yalnız değilsin :))

Nazocum alistik buraya :) bir senelik kirayi pesin verdik İst. Evide kiraya verdik tam buranin kirasini karsiliyor...en onemlisi ece burayi cok sevdi sadece bi kac gun "eski arkadaslarimi ozluyorum bu evimize gelmelerini istiorum 'diye tutturdu o kadar...
Oglen uykusu uyumuyordu aksam disari cikacagiz diyorum uyuyor :))
O vurdum duymazlik bizde de var ozellikle disari ciktigimizda duymayinca deli oluyorum... Sanirim sabrimizin sinirlarini zorluyorlar... Ece inanilmaz sakar hep duser biyerlere carpar ,parmak ucunda yurur,yururken arkasina bakar duvar toslar falan normal mi acaba diye dusunuyorum bazen ...
Serpil gecmis olsun.daha beterinden korusun rabbim
Gulce sanada gemis olsun ...

Haticecim artık buradan görüşür olduk iyi olmanıza sevindim iki gündür parkta kulağınızı çınlatıyoruz, İlkay bodrumdaymış söyleyinde uğrasın Ece arkadaşını görür sevinir hiç olmazsa , Onat da bana Ece geldi mi dedi geçen gün hayır oğlum daha yeni gittiler dedim oda bana '' ama sen ara sıra gelicekler dedin ara sıra olmadı mı daha ne zaman olcak '' dedi :))) bende yılbaşında gelirler dedim hııı kışın mı yani kar yağınca dedi :)))))
 
Günaydın,

Serpil haklısın , sınırlı boyama çocukların hayalgüçlerini sınırlıyormuş.Ben sadece bir örnek olarak vermek istemiştim.Yoksa, kağıdı veriyorum eline.O istediği gibi karalıyor, daireler çiziyor, boyuyor.Sonra da al annecim sana hediye yaptım diyor getiriyor.Ne var anlat diyorum bu sefer bende.Kafasına göre canı isterse anlatıyor, canı istemezse anlatmıyor.:)))

Ben çocuklarımıza kendimizin özellikle sıkıcı, ders gibi gelen şeyleri öğretmemiz çok zor, onu anlatmak istemiştim.

Nazlı şimdiden bunu sorun haline getirme hayatım.Hayatı boyunca herzaman senin dibinde olamayacak. Bu tarz şeylere şimdiden takılırsan, kendine yaparsın serpilin dediği gibi.Birza daha rahat ol.

Onat iyice özlemiş anlaşılan eceyi:)))
Hahahaha yılbaşını, kar yağması ile bağdaştırıyor.Bizim ki daha karın nasıl bir şey olduğunu bilmiyor, sadece tvden, kitaplardan görüp hayal edebilir.:)))
 
Hatice çabuk alışmanıza sevindim, insanın hayatında böyle büyük değişiklikler lazım arasıra aslında.

Ece inşallah çabuk arkadaş bulur kendine.
Elif'te aynı işte dikkat eksikliği falanmı var diye düşünüyorum bazen, sonrada diğer yaptıklarına bakıyorum yok canım diyorum, anlayamadım gitti :))


Serpil bakış açın güzelmiş, hiç bu taraftan düşünmemiştim valla doğru söylüyosun aslında. Gerçi ben boyayamamasına değil, boyayabildiği haldebana gıcıklık olsun diye resmin dışına taşırmasına kızıyorum :)))) isyankar bi yapısı var, Meral'in dediği gibi ders çalıştırırkende bu sıkıcı olacak işte.

Emel sendemi bendensin :)) neyse bakalım okula düzenli bir şekilde gitmeye başladıklarında belki daha dikkatli olmayı öğrenirler.
 
Günaydın haklısınız kızlar takmamam lazım sanırım okula başlayınca alışırım eltimin oğlu aynı anlattığınız gibiydi filiz yanılmıyosam pedagoga götürdü çeşitli testler yapıldı dikkat eksikliği çıktı terapi önerdiler eltim götürmedi eşi pek desteklemedi bence hata etti
 
X