- 16 Ocak 2021
- 77
- 77
- 26
-
- Konu Sahibi salakgelin
- #81
ayrılma sebepleriniz;
taksi tutmadı
çicek almadı
bileklik istedim almadı
otelini kendi ayarlamadı
tur sirketiyle konuşmadı
benim verdigim filmleri izlemedi.
Bunlar basit Sebepler değil ama ben konu sahibini çok haklı buldum bir yanlışlık yapıp evlenseler ömür boyu sırtında taşır bu adamı insan kendi otelini kendi ayarlamaz mı ya
Benim daha çok merak ettiğim şey, 22 yaşında, ne zaman başladınız okula, üniye, işe, bu yaşta bolluk içinde yasaya bilmek için. Her yere taxi ile gitmek, bol bol para 22 yaş???
Alay etmiyorum, yanlış anlamayın, sade soru işareti doldu kafam.
Ben sizin yerinize olsam bir şans veririm. İleride, keşke yeniden bir daha deneseydin dememek için.
derdik ama adamla birlikte olup , atanınca benim bir hayat kalitem var taksiye binemem de görsün gününü pis fakir tabii ki mangal yapmayacak rotary club barbeküye gidecek demezdik. dünyada sizin denginiz olmayan bi sürü erkek varsır , hepsini tek tek bulup aşağılıyor musunuz ?Arkadaşlarının gazıyla mı kendine değer verip vermeyeceksin ayrılma şeklin yanlış ama yazdıkların doğruysa bu adam asla sana göre değil. Hiçbi ortak noktan olmayan bu adamla evlensen bile mutlu olamayacaksın. Arkadaşlarımın gazı dşye konu açmayıp bu özelliklerde bi sevgilim var desen buradakiler de ayrıl derdi eminim.
ben zaten ayrılmasin demedim uslup yerlerde. insan bileklik almadın demeye utanır. daha kalp kırmadan ayrılabilirdi. adama birde kufretmiş buna ne diyorsunuz?
İYİ OKUYUN HANIMLAR BÖYLE YAPARSANIZ KIYMETLİ OLURSUNUZ ŞAHSEN BEN DERS ALDIM. Fedakarlık yapmışsın da ne olmuş bir çiçek bile almamış. Valla ben seni tutuyorum(küfür etmen hariç).
Başkalarının gazıyla iş yapma. Beğenmiyorsan ayrıl gitsin. Bende senin yaşındaydim. Hatta 19 yaşında evlendim. Ama hiç kimsenin aklıyla iş yapmadım.Merhaba uzun zamandır okuyordum ama yeni üye oldum. Fikirlerinize ihtiyacım var. Ben 22 yaşında meslek sahibi tek başıma yaşayan bir kadınım. Bundan 2 hafta önce kız arkadaşlarım bana yatıya misafir olarak geldi. İlişkimi başından belli sevgilimi beğenmediklerini dile getiriyorlardı. Sürekli sen daha güzelsin sen daha iyilerine layıksın bunda ne buluyorsun gibi laflar ederlerdi. Çoğu zaman ya cevap vermez ya da şakaya vururdum. Pek de bir şey anlatmazdım onlara. Ama bu misafir oldukları 4 gün boyunca sürekli ağzımdan laf alıp (özellikle kötü yanlarını ortaya çıkarmak için) beni resmen soğuttular. Hatta ayrılık mesajını da hadi birlikte yazalım diyip yazdırdılar. Evet 2 yıl boyunca sorunlar vardı ama durduk yere bitirdim ilişkiyi. Şimdi size ilişkimi anlatayım. Sevgilimle aynı meslekteniz o 26 yaşında. 2 yıllık bir ilişkimiz var. İki tarafında ailelesi biliyor. Hatta bu Şubat ayında aile tanışması olacaktı. Aşağıya ayrılık mesajımı yazıyorum:
Bu yaşananlardan sonra ilişkimizi en baştan itibaren gözden geçirmeye başladım. Ve bu zamana kadar neden bu kadar zamandır birlikteyiz ona bile anlam veremedim. En başta öğrencilik yıllarında bile otogara gitme saatini bile ben ayarlıyordum. Koştur koştur gittiğimiz zamanlarda bir taksi çevirmeyi bile akıl edemedin. Ben öğrenci olduğum için akıl edememiştim. Sen kaç yıldır meslek sahibisin böyle basit bir sorunu çözememiştin. Ben daha mesleğimin ilk yılında otobuse binmeyi tercih etmiyorum. Her yere taksiyle gidiyorum. Çünkü ben aldığım maaşa göre bir hayat yaşamayı biliyorum. Konforumu elimdeki paraya göre belirliyorum. Ama sana baktığım zaman hiç bir zaman bunu göremedim. Alacağım kıyafetin parasına bile karışıyorsun. Şu an maddiyatımız ortak olmamasına rağmen. Sana baktığım zaman düzenli geliri olan bir insan görmüyorum. Hayatını en azami şartlarda devam ettiriyorsun. Böyle bir adamla evlenmek istemiyorum. Hayattaki tek amacın en kısa sürede memleketine gitmek. Haftasonları köye çıkıp mangal yapmak. Sen busun senin hayatın bundan ibaret. Ama ben ömrümü böyle geçirmek istemiyorum. Böyle bir aile kurmak istemiyorum. Benim hayallerim, hayata bakış açım sana çok zıt. Şimdiye kadar tüm hayallerimden vazgeçmeyi göze aldım. Sana uyum sağlayan ben oldum ama ben artık çok zorlanıyorum.
Ayrıca her zaman her şeyi ben çözmekten sıkıldım. Buraya atandığım zaman yaşadığım tüm zorlukları sana anlatmama rağmen hiç birine çözüm bulamadın. Bir sorunla karşılaştığımda ilk seni arıyorum ama sen sadece süreci uzatıyorsun. Ve hiç bir zaman çözüm bulduğunu hatırlamıyorum. Benim sana sorma sebebim sensiz çözüm bulamam değil, bir kere de olsa senin bir şeyleri çözmeni görmek istememdi. Buraya gelmeden önce bir rezervasyon sitesinden otel bulmak çok mu zordu. Onu geçtim geldiğinde bir de seni otelden almamı istiyorsun. Şehri bilmiyor olabilirsin bir taksi çağırmak çok mu zor. İşine gelince ataerkilsin ama beni ayağına kadar çağırdın. Otogara giderken yine ben taksi çağırdım. Benim yaptığım şeyi sende yapabilirsin Googledan bakıyorum bende.Her şeyi geçtim gezi turunda bile ben her şeyi ayarladım. Birlikte gideceğimiz gezi için beni elin adamlarıyla muhatap ettin. Ben her şeyi telefondan hallettim. Turun benim yaşadığım şehirden kalkması senin konuşamayacağın anlamına gelmiyor. Ben artık yoruldum. Ben geri dönüt almama rağmen her şeyi ilk sana söylüyorum. Ama sen buna rağmen hiç bir şeyi bana anlatamıyorsun. Hep sonradan öğreniyorum. Ve bu da benim sormamla oluyor. Bu ilişkinin maddi manevi tüm yükünü ben taşıyorsam sen niye varsın? Karşılığında senden iyi bir muamele bile görmüyorum. Ben kendimi ne zaman özel hissettim ki. Hep söyledim sana bir kere sandelye çekmek çok mu zor. Memleketine geldiğimde bir çiçek alıp gelmek çok mu zor. Ya da ufak bir hatıra vermek çok mu zor. Otogara bile geç geldin ya. 3 yıl olacak hala bir bileklik(onun yaşadığı şehirde meşhur bir şey) almadın. Söylemeden almayı akıl bile etmedin. Söyledim yine almadın. Ben de biliyorum almayı ama ben senden bir hatıra olsun hiç çıkarmayayım istedim. Özel bir anlamı olsun istedim. Hiç bir zaman bana kendimi özel hissettirmedin. Buna rağmen hala beni eksik yetersiz görüp değiştirmeye çalışıyorsun. Ben bu zamana kadar seni hayatımda iyi bir insan olduğun için tutmuşum. Ama şimdi her anlamda düşündüğümde biz seninle her konuda çok farklıyız. Bunu en başından belli biliyordum ama sevgimin bazı şeylerin üstesinden geleceğine inanmıştım. Ne bir sohbetin ne bir hobin var. Sosyal ortamın bile yok. Sana önerdiğim dizi ve filmleri bile izlemiyorsun. Sosyal hayatta arkadaşlık kuracağım bir insan bile değilsin. Senle evlenip nasıl aynı eve gireceğim. Girdiğim zaman ne konuşacağız nasıl zaman geçireceğiz. Ortak bir müzik zevkimiz bile yok. Senin müzik zevkin bile yok. Bir hobin yok, bir film kitap kültürün yok. Senle neyi paylaşabiliriz bu hayatta? Senle hiç bir şey paylaşamıyoruz. Ve bütün bunlara rağmen her şeyi benden bekliyorsun. Hiç bir zaman bu hayatta yükümü hafifletmedin. Onu geçtim üstüne sırtıma daha çok yük koydun. Ama artık buraya kadar. Ben daha fazla devam etmek istemiyorum. Senin yaşamak istediğim hayata uygun birini bul. Çünkü ben o hayata ait değilim. Ve daha fazla mutsuz olmak istemiyorum. Senden ricam beni bundan sonra beni rahatsız etme. Annelerimizi de bu işe karıştırma. Ben kararım kesin. Değişmeyecek.
Bu mesajı attım ayrıldık. Daha sonra aradı ağlaya ağlaya bağırdım çağırdım küfür ettim(etmemem gerekirdi). Aradan 2 gün geçti yaşadığım şehre kapıya kadar gelmiş. 2 yıldır almadığı çiçeği almış. Tuttum yüzüne fırlattım şimdi mi alıyorsun diye. Doğru düzgün konuşmadım bile. Zaten o ağlamaya başladı. Bir şans ver her şeyi düzelticem dedi. Annem araya girdi ortada çözülmeyecek sorun yok çocuğa inanıyorum bana söz verdi bir şans daha ver diyor. Geçen kargo geldi 8 sayfa mektup yazmış bir de bilekliği yollamış. Şimdi mi yolluyorsun? Niye kaybedince anlaşılır ki kıymetim? Çok ağlıyor söz her şeyi değiştireceğim sana ben eşim gözüyle baktım diyor. Bende zaman istedim sadece 1 haftadır düşünüyorum. Bir yandan özlüyorum yanındayken de çok mutluyum diyorum. Bir yandan da bana göre biri değil onla yapamam diyip duruyorum.
Uzun oldu kusura bakmayın sizce bu yazdıklarım bitirmek için yeterli mi? Yada annem arkadaşlarımın gazına geldiğimi söylüyor öyle mi? Onların etkisi fazla ama bu yazdığım sorunlardan ben de rahatsız oluyordum. Ama bitirecek kadar değil. Nasıl oldu anlamadım bir anda bitirdim. Düşüncelerinizi bekliyorum.
Yukarıda biri arkadaşlarınızın gazıyla bitirdiğiniz ilişkiye annenizin gazıyla yeniden başlamayın demiş, çok da doğru söylemiş. Zira bugün "Arkadaşlarım yüzünden ayrıldım hep onların suçu" diyen siz yarın ilişki içinize sinmeyince "Annemin suçu ben ne güzel ayrılmıştım o zorla barıştırdı bizi" diyeceksiniz. O yüzden insanları boşverip hayatınızla ilgili kararlarda sorumluluk almak zorundasınız.Merhaba uzun zamandır okuyordum ama yeni üye oldum. Fikirlerinize ihtiyacım var. Ben 22 yaşında meslek sahibi tek başıma yaşayan bir kadınım. Bundan 2 hafta önce kız arkadaşlarım bana yatıya misafir olarak geldi. İlişkimi başından belli sevgilimi beğenmediklerini dile getiriyorlardı. Sürekli sen daha güzelsin sen daha iyilerine layıksın bunda ne buluyorsun gibi laflar ederlerdi. Çoğu zaman ya cevap vermez ya da şakaya vururdum. Pek de bir şey anlatmazdım onlara. Ama bu misafir oldukları 4 gün boyunca sürekli ağzımdan laf alıp (özellikle kötü yanlarını ortaya çıkarmak için) beni resmen soğuttular. Hatta ayrılık mesajını da hadi birlikte yazalım diyip yazdırdılar. Evet 2 yıl boyunca sorunlar vardı ama durduk yere bitirdim ilişkiyi. Şimdi size ilişkimi anlatayım. Sevgilimle aynı meslekteniz o 26 yaşında. 2 yıllık bir ilişkimiz var. İki tarafında ailelesi biliyor. Hatta bu Şubat ayında aile tanışması olacaktı. Aşağıya ayrılık mesajımı yazıyorum:
Bu yaşananlardan sonra ilişkimizi en baştan itibaren gözden geçirmeye başladım. Ve bu zamana kadar neden bu kadar zamandır birlikteyiz ona bile anlam veremedim. En başta öğrencilik yıllarında bile otogara gitme saatini bile ben ayarlıyordum. Koştur koştur gittiğimiz zamanlarda bir taksi çevirmeyi bile akıl edemedin. Ben öğrenci olduğum için akıl edememiştim. Sen kaç yıldır meslek sahibisin böyle basit bir sorunu çözememiştin. Ben daha mesleğimin ilk yılında otobuse binmeyi tercih etmiyorum. Her yere taksiyle gidiyorum. Çünkü ben aldığım maaşa göre bir hayat yaşamayı biliyorum. Konforumu elimdeki paraya göre belirliyorum. Ama sana baktığım zaman hiç bir zaman bunu göremedim. Alacağım kıyafetin parasına bile karışıyorsun. Şu an maddiyatımız ortak olmamasına rağmen. Sana baktığım zaman düzenli geliri olan bir insan görmüyorum. Hayatını en azami şartlarda devam ettiriyorsun. Böyle bir adamla evlenmek istemiyorum. Hayattaki tek amacın en kısa sürede memleketine gitmek. Haftasonları köye çıkıp mangal yapmak. Sen busun senin hayatın bundan ibaret. Ama ben ömrümü böyle geçirmek istemiyorum. Böyle bir aile kurmak istemiyorum. Benim hayallerim, hayata bakış açım sana çok zıt. Şimdiye kadar tüm hayallerimden vazgeçmeyi göze aldım. Sana uyum sağlayan ben oldum ama ben artık çok zorlanıyorum.
Ayrıca her zaman her şeyi ben çözmekten sıkıldım. Buraya atandığım zaman yaşadığım tüm zorlukları sana anlatmama rağmen hiç birine çözüm bulamadın. Bir sorunla karşılaştığımda ilk seni arıyorum ama sen sadece süreci uzatıyorsun. Ve hiç bir zaman çözüm bulduğunu hatırlamıyorum. Benim sana sorma sebebim sensiz çözüm bulamam değil, bir kere de olsa senin bir şeyleri çözmeni görmek istememdi. Buraya gelmeden önce bir rezervasyon sitesinden otel bulmak çok mu zordu. Onu geçtim geldiğinde bir de seni otelden almamı istiyorsun. Şehri bilmiyor olabilirsin bir taksi çağırmak çok mu zor. İşine gelince ataerkilsin ama beni ayağına kadar çağırdın. Otogara giderken yine ben taksi çağırdım. Benim yaptığım şeyi sende yapabilirsin Googledan bakıyorum bende.Her şeyi geçtim gezi turunda bile ben her şeyi ayarladım. Birlikte gideceğimiz gezi için beni elin adamlarıyla muhatap ettin. Ben her şeyi telefondan hallettim. Turun benim yaşadığım şehirden kalkması senin konuşamayacağın anlamına gelmiyor. Ben artık yoruldum. Ben geri dönüt almama rağmen her şeyi ilk sana söylüyorum. Ama sen buna rağmen hiç bir şeyi bana anlatamıyorsun. Hep sonradan öğreniyorum. Ve bu da benim sormamla oluyor. Bu ilişkinin maddi manevi tüm yükünü ben taşıyorsam sen niye varsın? Karşılığında senden iyi bir muamele bile görmüyorum. Ben kendimi ne zaman özel hissettim ki. Hep söyledim sana bir kere sandelye çekmek çok mu zor. Memleketine geldiğimde bir çiçek alıp gelmek çok mu zor. Ya da ufak bir hatıra vermek çok mu zor. Otogara bile geç geldin ya. 3 yıl olacak hala bir bileklik(onun yaşadığı şehirde meşhur bir şey) almadın. Söylemeden almayı akıl bile etmedin. Söyledim yine almadın. Ben de biliyorum almayı ama ben senden bir hatıra olsun hiç çıkarmayayım istedim. Özel bir anlamı olsun istedim. Hiç bir zaman bana kendimi özel hissettirmedin. Buna rağmen hala beni eksik yetersiz görüp değiştirmeye çalışıyorsun. Ben bu zamana kadar seni hayatımda iyi bir insan olduğun için tutmuşum. Ama şimdi her anlamda düşündüğümde biz seninle her konuda çok farklıyız. Bunu en başından belli biliyordum ama sevgimin bazı şeylerin üstesinden geleceğine inanmıştım. Ne bir sohbetin ne bir hobin var. Sosyal ortamın bile yok. Sana önerdiğim dizi ve filmleri bile izlemiyorsun. Sosyal hayatta arkadaşlık kuracağım bir insan bile değilsin. Senle evlenip nasıl aynı eve gireceğim. Girdiğim zaman ne konuşacağız nasıl zaman geçireceğiz. Ortak bir müzik zevkimiz bile yok. Senin müzik zevkin bile yok. Bir hobin yok, bir film kitap kültürün yok. Senle neyi paylaşabiliriz bu hayatta? Senle hiç bir şey paylaşamıyoruz. Ve bütün bunlara rağmen her şeyi benden bekliyorsun. Hiç bir zaman bu hayatta yükümü hafifletmedin. Onu geçtim üstüne sırtıma daha çok yük koydun. Ama artık buraya kadar. Ben daha fazla devam etmek istemiyorum. Senin yaşamak istediğim hayata uygun birini bul. Çünkü ben o hayata ait değilim. Ve daha fazla mutsuz olmak istemiyorum. Senden ricam beni bundan sonra beni rahatsız etme. Annelerimizi de bu işe karıştırma. Ben kararım kesin. Değişmeyecek.
Bu mesajı attım ayrıldık. Daha sonra aradı ağlaya ağlaya bağırdım çağırdım küfür ettim(etmemem gerekirdi). Aradan 2 gün geçti yaşadığım şehre kapıya kadar gelmiş. 2 yıldır almadığı çiçeği almış. Tuttum yüzüne fırlattım şimdi mi alıyorsun diye. Doğru düzgün konuşmadım bile. Zaten o ağlamaya başladı. Bir şans ver her şeyi düzelticem dedi. Annem araya girdi ortada çözülmeyecek sorun yok çocuğa inanıyorum bana söz verdi bir şans daha ver diyor. Geçen kargo geldi 8 sayfa mektup yazmış bir de bilekliği yollamış. Şimdi mi yolluyorsun? Niye kaybedince anlaşılır ki kıymetim? Çok ağlıyor söz her şeyi değiştireceğim sana ben eşim gözüyle baktım diyor. Bende zaman istedim sadece 1 haftadır düşünüyorum. Bir yandan özlüyorum yanındayken de çok mutluyum diyorum. Bir yandan da bana göre biri değil onla yapamam diyip duruyorum.
Uzun oldu kusura bakmayın sizce bu yazdıklarım bitirmek için yeterli mi? Yada annem arkadaşlarımın gazına geldiğimi söylüyor öyle mi? Onların etkisi fazla ama bu yazdığım sorunlardan ben de rahatsız oluyordum. Ama bitirecek kadar değil. Nasıl oldu anlamadım bir anda bitirdim. Düşüncelerinizi bekliyorum.
Aha, öyle de olabilir. Doğru.mesleğini eline almıştır ama belki babadan zengindir konu sahibi