Zeytin

O kadar üzücü ki burnumun direği sızlaya sızlaya okudum yazılarınızı.. benzer olmasa da birbirine yakın hikayeler var bende de.. çocukken aşırı zayıftım ben hep yemek seçerdim annem hep ceza verirdi bana yemediğim için bitmezse oynayamazsın bitirmeden dışarı çıkmak yok vs vs. Dayak da çok yedim hakaret de.. şimdi fazla kilo problemi yaşıyorum sebebinin bu travmalar olduğunu düşünüyorum.. bize yazık edildi, giden günler de geri gelmeyecek.. yardım alıyormuşsunuz Allah'tan. Kolayca üzerinizden ruhunuzdan atmanızı diliyorum
 
Çok üzüldüm malesef adınıza ama var böyle aileler. Özellikle kızı ayrıldıktan sonra çocukları sadece damadın çocukları olarak görüp tüm hıncını ondan çıkarmaya çalışanlar. Çocukları hem kızı hemde kendileri iicn ayak bağı kabul edenler. Geçenlerde bir arkadaş anlatmıştı gorumcesi eşinden ayrılmış yıllar önce bir oğlu var aynı binada yaşıyorlar. Kadın memur ve ayrı evi var.kayinpederim asla çocuğu kabullenemiyor ve onu diğer torunları sevdiği gibi sevmiyor bunu da çok belli ediyor diye. Kadın şimdi evlendi çocuk sonunda bizim de bir ailemiz oldu diye çok mutluymuş. Bir anne baba neden bunu yaşatır hem evladına hem torunlarına bilmiyorum
 
Amin çok teşekkür ederim. Umarım hepimiz iyileşiriz
 

Aynılarını ben de yaşadım. Maalesef o sevdikleri torunları şu an ziyaretine bile gelmiyor. Ben Allah a havale ettim.
 
Eskiden yokluktaydık ve annemin köyüne gider salça peynir tereyağ gibi şeyleri yapmak için kalırdık.Bir gün kahvaltıda çok peynir yedim diye dayım önümden almıştı incinmiştim. Max 9 10 yaşında olmama rağmen bulaşık yıkayıp köy evini temizlemem bekleniyordu.Yapıyordum ve beğenilmeyip laf ediliyordu “marifetsiz” oluyordum. Anneme hala kızıyorum neden buna müsade ettin diye. Şimdi koca kadınım hâlâ beceriksiz marifetsiz olduğumu düşünür ve inanırım
 
Sinirlenmenin manası yok denilecek kadar kolay olabilseydi 5 senedir düzenli terapi almaz normal hayatıma devam edebilirdim.

onu diyorum işte gelmiş geçmiş.
hayatınızdaki yeri ne ki hala etkileniyorsunuz.
insan sevdiği birinden gördüğü kötü davranışa üzülür etkilenir. kötü olduğunu bildiğiniz birinin hala sinirlerinizi bozuyor olmaması gerekir.
bazı insanlar gerçekten kötüdür. sorsan kendi inanmaz ama kötülüğüne. bu gerçeği değiştirmemiz mümkün değil. hayatta kötü insanlarla karşılaşınca bu kadar umursarsak kendimize yapmış oluruz.
 
Teyze anne yarısı, amca baba yarısı, torunlar dede nene için ceviz içi altın top falan filan.. hepsi bana kalırsa hikaye .. bu hayatta ana babadan başka herkese yük olursunuz o da her ana baba için geçerli degi malesef .. hele eski nesil için kız evlat zaten çekip giden biridir güzel bakmaya mal mülk vermeye gerek yok .. çocukları da kız evladın yük olur..
 
Bazı yaralar kapanmıyor, ama kabuk bağlamasına müsade et . Kopartıp sürekli kanatırsan iyileşemez.
Affedemiyorsan duygularını serbest bırakmalısın yoksa Allah korusun sana hastalık olarak geri gelir
 
Boşanmanın hıncını sizden çıkarmışlar, annenizin kızı değil, babasının başımıza yolladığı fazlalık ve annene ayak bağı fazla bir masraf olarak göze batıyorsun. Annen isterse ultra zengin olsun o dönem insanları için boşanmak ve çocukla baba evine dönmek büyük bir yıkım kafasında oldukları için eziyet ediyorlar
 

Annen de çaresizdi belki, hiç parası yoktu o zaman Annen boşanıp gitmiş, kalacak yeri ve parası yoktu büyük olasılıkla. Bunları dürüstce söylese keşke sen de böyle hissetmezdin.
 
Ama işte annelerimizin jenerasyonu da öyle. Anneanne ve dedeler hayli baskıcı olduğu için sindirilmiş olması normal. Bizim jenerasyon ile çocuğa dair farkındalık artmaya başladı.

Kayınvalidem bebeğim olunca bana bir kitap getirmişti. Çocuk büyütme rehberim (!) Resmen şiddet güzellemesi yapıyor. Çok eski kitaptı attım hemen...

Durumunuza çok üzüldüm. Siz iyi bir insansınız, yazım tarzınız bile bunu belli ediyor.

Yaşadığınız yangını söndürmenin tek yolu bağırarak da olsa, anlamasa da, o kadına gerçeği haykırmak.
 
Hiç şaşmıyor, mutlaka iki taraftan biri kötü oluyor değil mi? Ben de baba tarafı ile görüşmüyorum.

Babam büyük amcamı okutmuş, yetmemiş babama köyde bir ev var onu al çok güzel ev demiş. Babam da saf saf her ay para göndermiş. Bunlardan annemin haberi sonradan oluyor tabii. Amcam o evi kendi üstüne yapmış. Küçük amcama dükkanını açmış yanına almış. Uçan kuşa borç takıp kaçmış, hepsini babam ödedi. Evinde oturttu, yengem anneme gelip 5. Kat bizim hakkımız siz girişte oturmalısınız dedi. Şaka gibi ya. Düşündükçe geliyorlar bana.

Kuzenim çok severdi beni, biz de onu. Tek bir kez kalmaya gittim. Kahvaltı edeceğiz. Yengem masaya çay tabağına üç zeytin koydu. 6 yaşındaydım. Sonra saklambaç oynamaya başladık. Kuzenim mutfağa saklandı. Ben alt dolabı bir açtım ağzına kadar yiyecek dolu.... Rezil insanlar gerçekten.

Sonuç koca bir hiç. İnsan değiller... Silmek en iyisi oldu.
 


Keşke psikoloji bu kadar kolay bi olay olsa. Dönem dönem aman oldu bitti düşünecek bir şey yok diyorum ama bazen çok alevleniyor öfkem. Neden diyorum annem engel olmadı her şeyimiz varken neden ben sokaklarda takılmak zorunda kaldım. O evde barınamadığım için babamın üvey annenin evine gittim halbuki huzurlu olsam inanın babamın yüzüne bile bakmazdım ama çok kötü den az kötüye kaçıyordum.

Psikolog ta 30 yılın geçmiş 30 yılını da bu öfkeyle geçirme diyor ama maalesef benim elimde benim kontrolümde değil. Aşırı yorucu bi düşünce keşke silinse gitse o duygu.
 
Kabullenilmiş çaresizlik var. O dönemi geç şu an bile açılan konularda var. Ayrılan kadın babasının evine küçük besleme gibi dönüyor geri, evlendikten sonra bağı kopmuş gözü ile bakıyor çoğu aile.
Toplum da boşanmış kadına bilinçli/bilinçsiz baskı yapıyor kadını ayrı erkeği ayrı. Hele küçük yerlerde boşanıp babasının evi dışında ev kurmaya çocuğuna bakmaya çalışan kadına, dul kadın bu milletin yuvasını dağıtır kafası ile eziyet ediyorlar hala da öyle.
Annen bu baskılardan korktuğu için kötünün iyisi baba evine girmiş, boşanma yüzünden sen de o evliliğin meyvesi olunca sessizce olanları izlemiş. Sesini çıkarsa bambaşka olabilirdi ama bu annenin yolu maalesef bunları seçmiş. Sonuçlar seni de etkilemiş fakat güzel bir detay var sen yaralarını iyileştirmek için mücadele ediyorsun anladığım kadarı ile yazdıysan görmedim terapi de alıyorsun.
Geçmişi değiştiremezsin ama yaşadığın anı güzelleştirebilirsin affedemezsin kolay değil ama yükünü sırtında taşıma herkes kendi vebalini çeksin. Bu annen ve ailesi için herkes için geçerli. Kimsenin günahını senelerce sırtında taşıma.. gelirin varmış hayatını kurmuşsun gençsin yaşa dolu dolu, evladın varsa sen daha güzel bir hayat sun yaşadıklarını yaşatmadan. Onları sev, yaşayamadığın şeyleri onlarla yaşa hem onları iyileştir hem kendini.. herkesin kapanmayan yarası var.. ömür kısa değmez sen her şeye inat mutlu olmaya bak
 
Bende bu kadar olmasa da benzer şeyler yaşadım.
Akrabalarımi hiç sevmiyorum hiç özlemiyorum o yüzden artık mış gibi yapmayı bıraktım arayıp sormuyorum.
En son dedeme ve babaanneme sağlam bir ayar çektim ağzıma geleni saydım.
Hak ettiler çünkü. Ben bunlar hasta aman yaşlılar diye sustukça tepeme çıktılar bende saydım ağzıma geleni.
O günden beri ne arıyorum ne soruyorum ohh kafam rahat.
Size yük olan ne varsa bırakın sağır bile olsa kulağına bağıra bağıra söyleyin sen bana bunu bunu yaptın diye içinizde kalmasın ona dert olsun birazda .
 

Kendi kızlarının maaşını harcarken sıkıntı olmadı hiç hatta o maaşı çocuğu tabiri caizse yediği için rahatsız etti. Bir de bu yeme içmenin giyme, okuma, eğlenme kısmı var oralar daha kabus.
Sindiremiyorum maalesef atlatamıyorum
 
O kadar üzüldüm ki,bizde dedem ve anneannem ile büyüdük.Hiç aç kalmadık ama o kadar göze battık ki ve laf duymaktan sokaktan içeri girmezdik,kuzenler gelince onlar prenses ben külkedisi oldum hep,çocukluğumu düşününce bazen çok öfkeleniyorum.
Annem çok sonra farketti durumu,bizi aldı ve merkeze taşındık derken birden çok kıymetli olduk.
Gitmeyi,konuşmayı bıçak gibi kesip atmıştım.

En son hastalandığında bastım gittim ve sonunda dayanamayıp patladım."En çok seni seviyorum,kimseden hayır yok" dediğinde, "O yüzden mi bizi koruyamadın,herkes geldiğinde keyif yaparken beni hizmetçi yaptın,geç bunları diye ne var ne yoksa içimde döktüm ve yüzleştim." O dönemi unutturmadı ama rahatladığımı hissettim.

Psikologa giderken çok öfke dolu olduğumu,hayatımda baba, anneanne,teyze gibi öfke duyduğum kişilerle yüzleşmemi söylemişti,sonra herkesle tek tek yüzleştim ve hafifledim.Ne sevgi ne öfke kalmadı,kimsede arayıp sıkıştıramadı birdaha.

Çocukluğunu getirmez ama içinde biriktirdiklerini,sebep olan kişiye aktar artık,en azından için rahatlar ve yüzsüz gibi arayamazlar.Ben küçük çocuk halimi savunup sarmışım gibi hissetmiş ve huzurlu olmuştum,tavsiye ederim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…