- 27 Temmuz 2019
- 135
- 317
- 37
Annem ve kız kardeşimle yıllardır sorun yaşıyorum. Ama adını bir türlü koyamıyor, anlamlandıramıyordum.. Bir şeyleri fark ettim. Doğru mu anlamışım diye bir de doğduğumdan beri onlardan duyduğum cümleleri siz yorumlayın istedim.
Annemden duyduklarım:
Sen zaten bana düşman, kuma geldin.
Daha bebekken dayak yemenden belliydi.
Her şeye muhalefetsin.
Aynı babansın.
Sende kişilik bozukluğu var.
Kardeşinin diksiyonu çok iyi, seninki bozuk. Diksiyon kursuna git.
Öbür kızımda sorun yok, sende var.
Kardeşini kıskandın.
Ben bir özür bekliyorum.
Senin ömrün özür dilemekle geçecek.
Kendin gibi çocuğun olsun.
Bana hiçbir şey danışmıyorsun ki.
İnsan çocuğunu değil, emeğini sever.
(Hamileyken bebeğim tekme atınca) Sen dur, daha çekeceksin.
Ben sizsiz hiçbir şey yemedim.
Ben sizin için hayatımı feda ettim.
Çocuk ayak bağı.
Sizi doğurduğuma o kadar pişmanım ki, ölmek istiyorum, ölemiyorum.
Sen zor bir çocuksun. Hala da uğraşıyorum.
Benim gibi olman için 40 fırın ekmek yemen lazım.
Bunu nasıl bilmezsin, bir de üniversite okuyorsun.
Kocan dediğimi yapmak zorunda, ben ona altın yumurtlayan tavuğumu verdim.
Tek başına yaşayamazsın, rahat bırakırlar mı sanıyorsun?
Kocanı başının üzerinde taşıyorsun.
Bebeğin için kendini çok fazla yoruyorsun.
Niye iyi anne olmaya çalışıyorsun, iyi anne olmak zorunda mısın?
Bu çocuk gelişmemiş, sütün mü yetmiyor?
Bu çocuğu obez ettin.
Neden bu kadar çok emziriyorsun?
Sen beni bıraktın.
Eskiden çok güzel sohbet ederdik, artık edemiyoruz. Her şeye alınıyorsun.
Biz seni böyle kabul etmeyeceğiz, sen bizi böyle kabul edeceksin.
Bana da annem böyle yapıyordu.
Kardeşinle gurur duyuyorum. Herkese hakettiği cevabı veriyor.
Sen anne oldum deme. Çocuğun zor değil.
Bedduam tutmadı, kimin duasını aldın.
Kız kardeşimden duyduklarım:
Evlendim ilgilenmedin. Hamile kaldım ilgilenmedin. Doğurdum ilgilenmedin. Bir ablanın yapması gerektiği gibi ilgilenmedin. Senin ilgin bize yetmiyor. Biz her şeyinde senin yanında olduk.
Aynı babamsın. Onun gibi hainsin.
Bencilsin.
Seninle hep fazla fazla ilgilenildi.
Sana benden çok emek verildi.
Hatayı biraz da kendinde ara.
Vefasız.
Sen başkalarına iyiyi oynuyorsun, evde lanetin tekisin.
(Bekarken, aynı evdeyken defalarca) Kapa çeneni.
Nefret ediyorum senin bu anlamsız, saçma sapan neşenden.
(Eşimin ve başkalarının yanında, durup dururken) Siz bunu bilmezsiniz.
(Yaşadığım sorunları atlatıp eski neşeme kavuştuğumda) Sen şu an farkında değilsin ama çok kötü bir durumdasın.
Sen hamilelik yaşadım deme.
Annemin doğumu senin doğumundan daha zordu.
(Hamileyken sadece karnım çıkmıştı) Hayvan gibi olmuşsun.
Benden birkaç yıl önce doğduğun için niye sana saygı duymak zorundayım? Saygı alınmaz, verilir.
Bu uyarıları senin iyiliğin için yapıyorum.
Çoluğa çocuğa karıştık, artık büyüğü küçüğü mü kaldı? (Artık büyüğü sayılmıyorum anlamında)
Sen başkalarına hep bizden daha fazla değer veriyorsun.
Sen zaten hep böyle yapıyorsun.
Kocana acıma.
E biz sana bunu yap demedik mi?
(Bir hizmetini yaptığımda) Sen iyi bir ablasın.
Şimdi gelelim kendime. Babam yoktu. Anneme çocukluğumdan beri omuz oldum. Kardeşime o evlenene kadar göz kulak oldum. Küçük annelik yaptım. 27 yaşında genç kızlığımı yaşamaya başladım. Ona da genç kızlık denilirse. Daha utandığım için anlatmadığım şeyler var. Annemden yıllarca duyduklarımı, karakterine, mutsuzluğuna filan bağlıyordum. Hakeza kardeşim de depresif ve mutsuz biri. Onun da her yaptığını bunlara verdim. Yıllardır ağlaya ağlaya kendimi savunuyorum. Karşılarında çırpınıyorum ama hiçbir faydası olmuyor. Sürekli benimle alay da ediliyor. Rahatsız olduğumu bildikleri halde alınmamam yönünde baskı yapılıyor.
İlk defa bütün hayatımı gözden geçirebilecek ve bütün noktaları birleştirebilecek bir dinlenme sürecine girdim. Ve ortaya bu tablo çıktı..
Profilinize göre 35 yaşında , yetişkin bir kadınsınız artık. Bunların hepsini geçmişte bırakabilirsiniz. Size zarar veren annenizle ve kız kardeşinizle görüşmek zorunda değilsiniz. Yasal bir zorunluluk sebebiyle bir araya gelinmesi gerekirse, gidersiniz.Annem ve kız kardeşimle yıllardır sorun yaşıyorum. Ama adını bir türlü koyamıyor, anlamlandıramıyordum.. Bir şeyleri fark ettim. Doğru mu anlamışım diye bir de doğduğumdan beri onlardan duyduğum cümleleri siz yorumlayın istedim.
Annemden duyduklarım:
Sen zaten bana düşman, kuma geldin.
Daha bebekken dayak yemenden belliydi.
Her şeye muhalefetsin.
Aynı babansın.
Sende kişilik bozukluğu var.
Kardeşinin diksiyonu çok iyi, seninki bozuk. Diksiyon kursuna git.
Öbür kızımda sorun yok, sende var.
Kardeşini kıskandın.
Ben bir özür bekliyorum.
Senin ömrün özür dilemekle geçecek.
Kendin gibi çocuğun olsun.
Bana hiçbir şey danışmıyorsun ki.
İnsan çocuğunu değil, emeğini sever.
(Hamileyken bebeğim tekme atınca) Sen dur, daha çekeceksin.
Ben sizsiz hiçbir şey yemedim.
Ben sizin için hayatımı feda ettim.
Çocuk ayak bağı.
Sizi doğurduğuma o kadar pişmanım ki, ölmek istiyorum, ölemiyorum.
Sen zor bir çocuksun. Hala da uğraşıyorum.
Benim gibi olman için 40 fırın ekmek yemen lazım.
Bunu nasıl bilmezsin, bir de üniversite okuyorsun.
Kocan dediğimi yapmak zorunda, ben ona altın yumurtlayan tavuğumu verdim.
Tek başına yaşayamazsın, rahat bırakırlar mı sanıyorsun?
Kocanı başının üzerinde taşıyorsun.
Bebeğin için kendini çok fazla yoruyorsun.
Niye iyi anne olmaya çalışıyorsun, iyi anne olmak zorunda mısın?
Bu çocuk gelişmemiş, sütün mü yetmiyor?
Bu çocuğu obez ettin.
Neden bu kadar çok emziriyorsun?
Sen beni bıraktın.
Eskiden çok güzel sohbet ederdik, artık edemiyoruz. Her şeye alınıyorsun.
Biz seni böyle kabul etmeyeceğiz, sen bizi böyle kabul edeceksin.
Bana da annem böyle yapıyordu.
Kardeşinle gurur duyuyorum. Herkese hakettiği cevabı veriyor.
Sen anne oldum deme. Çocuğun zor değil.
Bedduam tutmadı, kimin duasını aldın.
Kız kardeşimden duyduklarım:
Evlendim ilgilenmedin. Hamile kaldım ilgilenmedin. Doğurdum ilgilenmedin. Bir ablanın yapması gerektiği gibi ilgilenmedin. Senin ilgin bize yetmiyor. Biz her şeyinde senin yanında olduk.
Aynı babamsın. Onun gibi hainsin.
Bencilsin.
Seninle hep fazla fazla ilgilenildi.
Sana benden çok emek verildi.
Hatayı biraz da kendinde ara.
Vefasız.
Sen başkalarına iyiyi oynuyorsun, evde lanetin tekisin.
(Bekarken, aynı evdeyken defalarca) Kapa çeneni.
Nefret ediyorum senin bu anlamsız, saçma sapan neşenden.
(Eşimin ve başkalarının yanında, durup dururken) Siz bunu bilmezsiniz.
(Yaşadığım sorunları atlatıp eski neşeme kavuştuğumda) Sen şu an farkında değilsin ama çok kötü bir durumdasın.
Sen hamilelik yaşadım deme.
Annemin doğumu senin doğumundan daha zordu.
(Hamileyken sadece karnım çıkmıştı) Hayvan gibi olmuşsun.
Benden birkaç yıl önce doğduğun için niye sana saygı duymak zorundayım? Saygı alınmaz, verilir.
Bu uyarıları senin iyiliğin için yapıyorum.
Çoluğa çocuğa karıştık, artık büyüğü küçüğü mü kaldı? (Artık büyüğü sayılmıyorum anlamında)
Sen başkalarına hep bizden daha fazla değer veriyorsun.
Sen zaten hep böyle yapıyorsun.
Kocana acıma.
E biz sana bunu yap demedik mi?
(Bir hizmetini yaptığımda) Sen iyi bir ablasın.
Şimdi gelelim kendime. Babam yoktu. Anneme çocukluğumdan beri omuz oldum. Kardeşime o evlenene kadar göz kulak oldum. Küçük annelik yaptım. 27 yaşında genç kızlığımı yaşamaya başladım. Ona da genç kızlık denilirse. Daha utandığım için anlatmadığım şeyler var. Annemden yıllarca duyduklarımı, karakterine, mutsuzluğuna filan bağlıyordum. Hakeza kardeşim de depresif ve mutsuz biri. Onun da her yaptığını bunlara verdim. Yıllardır ağlaya ağlaya kendimi savunuyorum. Karşılarında çırpınıyorum ama hiçbir faydası olmuyor. Sürekli benimle alay da ediliyor. Rahatsız olduğumu bildikleri halde alınmamam yönünde baskı yapılıyor.
İlk defa bütün hayatımı gözden geçirebilecek ve bütün noktaları birleştirebilecek bir dinlenme sürecine girdim. Ve ortaya bu tablo çıktı..
Ailem olduğu için en fazla mesafe koyabilirim ama bunu da anlayıp yine suçlama moduna geçtiler. Olay çıktıgörüşmek zorunda mısınız?
bu hikayede yanan kızkardeşiniz olmuş bana kalırsa annenizin manipülasyonları sonucu kendine ait bir fikri hayatı yok.
nerden biliyormuş annenizin doğum sancısının daha çok olduğunu.. yani argümanları komik..
yaranmak için her kılığa girmiş annenizin kuklası olup çıkmış.
siz kendi ailenize odaklanın mesafe koyun bunları söyleyebilecek haddi verende sizsiniz.
Hayatımın merkezinde eşim, bebeğim ve annem vardı.. doğru diyorsunuz. Artık merkezde olmamalı. Çünkü sağlığımdan olmaya başladım. Ne zaman mutlu olsam olay çıkıyor..Annende merhamet yok...Ve seni umursamıyor..senin ağlaman sadece acizliğini artırır onun gözünde..
Sakın kendini savunma ikna etme hayatinin merkezine onu koyma...
Ve utanma onun hareketi kendini bağlar seni değil.. Duygusal mesafe koy mutlaka içine alma söylediklerini.. Sınırlarını da belli et.
Uzakta oturuyorum. Aramalarımı da azalttım. Canımı sıkacak bir şey olduğu anda kaçıyorum telefon görüşmelerinden, kırmamak ve kırılmamak için. Mesafe koyduğumu fark ettiler yine olay çıktı :)Okurken ben sinirden çatladım burda ne münasebet yani kimse annesine beni doğur demedi doğurduğu için pişmansa annenin kendi sorunudur kendi içinde halletsin kardeşiniz de fazla saygısız . Her anne çocuğuna sinirlenir kızar ama bu farklı bir şey bunları duymak zorunda değilsiniz hayatınıza bu insanları sırf kan bağınız var diye dahil etmek zorunda değilsiniz inanın ki böyle yaparak eşinizin yanında da bu şekilde konuşarak sizi sahipsiz değersiz gibi gösterecekler imkanınız varsa lütfen görüşmeyin kendinize psikolojinize yazık etmeyin
Mesafe koymak bile benim için hayal gibi bir şeydi. Şu beni getirdikleri noktaya inanamıyorum. Peki siz değersizlik duygunuzu nasıl aştınız? Galiba narsistler ve ben bunu öğrendikten sonra suçluluktan kurtuldum ancak annemin gözünde bir değerimin olmadığını anladığım için daha çok yıkıldım..Aynı durumların fazlasını yaşadım inanın gemileri yakınca daha iyi oluyor. Şuan kardeşimle konuşmuyorum annemle de çok sınırlı bir ilişkimiz kaldı. Birşeye karışmasını sürece sorun yok gibi . Çok net tepkinizi belki edin susmayın hala devam ederlerse görüşmeyi kesin
Bundan korkuyorum. Ona anlatmak istiyorum durumu. Ama o da annemle aynı olduğu için anlamak bi yana dursun beni narsist ilan ederler :)Ayrıca kardeşiniz tam bir anne kuzusu kendi hiç bir benliği ve düşüncesi yok annenizle var olmaya çalışıyor. Yazık ki onun doğurduğu çocuğa muhtemelen annenin size davrandığı gibi davranacak
Kız kardeşim benden önce anne oldu. O da annemle birlikte aynı şeyi söyledi. Ben de heralde öyle oluyor sandım. Ama bir hamile kaldım, bir doğurdum.. ne emeği.. emeğin e'si aklımdan geçmez. Ben çocuğumu seviyorum..Şu cümleden sonrası bence önemsiz. Ben hamileyim durup durup ultrason fotosuna bakıyorum içim gidiyor içimden taşan bir sevgi var daha 10cmlik hiç tanışmadığım çocuğa. İnsna nasıl evladını sevmez emeğini sever? Zaten bu cümle yaşadıklarınızı özetliyor. Bence iksiiylede görüşmek zorunda değilsiniz. Cümleler benim bile kalbimi kırdı
Evlendim uzağa taşındım ama yetmiyor. Yurt dışına kaçsam eminim yine yetmez :)E size bunları yapana özür dilemeye devam ederseniz daha da fazlasını yaparlar. Bunları yaşayan bir çok insan 18 yaşında üniversite için başka şehire gidip ailesinin evine dönmüyor aramıyor sormuyor. Ben kötü olacağıma onlar kötü olsun derdim ben
Düşünmedim değil ama sadece huyum değil tipim de babama benziyor :)Evlatlık falan mısınız bu ne değişik bir anne!
:) 3 yıldır hayatımda olan eşimden annemden gördüğümden daha çok şefkat görüyorum. Ve bana öyle geldiğini sanıyordum..Annenizi ve kardesinizi bosayin.
Yıllardır idare ediyordum. O kadar çok sindirmişler korkutmuşlar ki izin vermemek ne demek onlar için.. İlk defa bir süredir sınırlarımı koymaya başladım diye olay çıkardılar :) psikolojisi bozuk. O da ailesinden evlat muamelesi görmemiş. Mutlu bir evliliği olmamış. Hep anlamaya çalıştığım için gönül koymamaya uğraştım. Ama beni kimse anlamaya çalışmamış anlaşılan..Annenizin psikolojisi bozuk kesinlikle tedavi görmesi gerekiyor, anneniz ve kızkardeşinizin bu kadar konuşmasına nasıl izin verebiliyorsunuz, vermeyin. Size bu şekilde konuşmaya başladıkları an ya orayı terk edin ya da telefonu suratına kapatın. Ama en sağlıklı olanı iletişiminizi azaltmak, gerekirse kopartmak.
Eşimin yanında bu olaylar başlayınca zaten sırf onun için ben de tepkimi koydum. Çünkü çocuğuma dil uzattırmak istemiyorum. Eminim yapacaklardıSize böyle davranan anneniz kardeşiniz çocuğunuza da farklı davranmayacaktır sizi ona da kötüleyecek ona da kötü davranacaktır kendinize bunu yapmalarına yıllarca izin vermişsiniz ama çocuğunuza bu lafları duyurtmayın lütfen kendinize de saygı duyun
Şu an özele gidecek bütçem yok devletten de randevu bulamadım. Öğrendiklerimin ağırlığıyla öyle boynu bükük kalakaldım :) burası aklıma geldi. Yazılanlar içimi rahatlattı. İnşallah etkilenmemeyi öğrenirim. Hep halının altına süpürüyordum. Ama izlediğim videolardan narsist olabileceklerini öğrendim. Şimdi bu kadar kötülüğü bana bilerek mi yapmışlar diye daha da ağırlaştım. Egzamam var, stresten üzüntüden kaşınmaktan uyuyamıyorum..İnsanları değiştiremezsiniz, sadece siz kendi bakış açınızı ,davranışınışı değiştirerek bunlara üzülmemeyi, etkilenmemeyi seçebilirsiniz. Sağlıklı sınır çizip daha huzurlu olmak için terapi almanızı öneririm
Aile, hepten koparamam ama minimuma indirsem iyi olacak sanırım. Ne kadar mümkunse... ben de hasetlikten şüpheleniyorum. Mutlu anlarimda kardeşim bir şekil beni mutsuz etmeye çalışıyor çünkü. Bu zamana kadar huysuz olduğu için yapıyor sanıyordum. Da annemin kıskanıyor olabileceği fikri ne bileyim.. Annem bilerek mi yapmış hepsini..okurken kendimi senin yerine koydum ve çok üzüldüm iletişimini kes annen ve kardeş el iletişim kesilir mi deme çok güzel kesiliyor senin değerini kıymetini bilmeyen insanlarla 5 dk harcama kıskançlık ve hasetlik sezdim açıkçası ikisinden de
Evet evlat ayrımcılığı dimi...annen acık acık evlat ayırımcılıgı yapıyor gorusme.
Aile diye yapamıyorum.. yoksa arkadaşım olsalar çoktan bitirmiştim..ikisinide engelle ve konuşma
Ne derler biliyor musunuz? Baban gibisin bunları içinde biriktirdin. Şu şakaydı bu bilmem neydi. Sen zaten böylesin. Vaktinde söylemiyosun. Vaktinde söylersem de amma alıngan oluyorum :)Bu sıraladıklarını aynen annene ve kardeşine ilet ve onlara sor
Size anneniz ablanız aynı lafları söylese ne hissedersiniz?
Bi kendi iğrençliklerini görsünler
Ben okudum içim burkuldu.
Kesinlikle görüşmemelisin böyle anne kardeş olmaz.
Ben de kurban çocuk dimi, günah keçisi çocuk.. :)Çok üzüldüm ama ikisi de ruh hastası kesinlikle. Zaten narsist annenin bir çocuğu hep altın çocuktur. Sizin ailede bu kardeşiniz. Lütfen görüşmeyin buyursun ikisi mutlu mesut yaşasın.
Kardeşimin kıskandığinı yeni kabullenebildim de.. annem de mi..Sırf kan bağın var diye her denilene, yapılana katlanmak zorunda değilsin.
Seni kıskanıyorlar.
Şu an yeni yüzleştim durumla ve öfke, hayal kırıklığı yaşıyorum. İnşallah aşabilirim..Profilinize göre 35 yaşında , yetişkin bir kadınsınız artık. Bunların hepsini geçmişte bırakabilirsiniz. Size zarar veren annenizle ve kız kardeşinizle görüşmek zorunda değilsiniz. Yasal bir zorunluluk sebebiyle bir araya gelinmesi gerekirse, gidersiniz.
Ben hepsini duydum.. ı ıh kaldırılmıyor :)Anneanneden kız kardeşinize doğru karakter ve ruh bozukluğu devam etmiş. İletişiminizi kesin. İkisi de terbiyesiz, saygısız ve sevgisiz. Zehir akıyor ağızlarından.
Bazılarını ben de başkalarından duyuyorum, o bile beni yaralıyor. Neyse ki artık umursamamaya başladım. Bu kadarını duysam bilmiyorum kaldırabilir miydim?
Ben hep kendimi suçlu sanıyordum.. onlara kendimi savunuyordum ama içten içe kendimi suçluyordum.. o kadar da değersizmişim ki gözlerinde eminim üzülmezler kaybettiklerine :)bunlar kimsenin kaldirabilecegi laflar olamaz. değil annem bacim iki gözüm olsa umurumda olmaz doğrusu. direkt ikinizde birbirinize mübarek bana uzak olun derim ve değil isimlerini anmak geçtikleri yoldan geçmem. evet çok zor evet sindirmesi belki mümkün değil ama hiçbir şey de sizden önemli değil. anneniz sevgisiz kardeşiniz saygısız. bu çok üzücü bir durum ama siz değil onlar sizi kaybettiği için üzülsünler. yazık aile olamamış olmaları onların ayıbı. siz hep başı dik durun
Ben bir abladan fazlasını yaptım yeri geldi mi. Ama onlar görülmüyor. Hep eksiğim aranıyor. Suç bulunuyor. Kardeşim de masum değil. Ben onun bana herhangi bir şeyden kırıldığını hep annemden duyuyorum. Beni şikayet ediyor. Kötü abla, bencil majı oluşturuyor.. bir kısır döngüdür gidiyor yıllardır..Ben kardeşiniz de sucu bulmadım anneniz yapıyor bunları çünkü iyi manipüle etmiş. Evet anneniz mutsuz bir kadın be psikolojisi iyi değil geçmişte ne yaşadıysa onun yorgunluğu onun öfkesi kini var gibi daha çok baba lafı geçiyor baban gibisin ne demek ? Kız kardeşine sordunuz mu benim babam senin neyin baban değil mi nedir bu baban gibi kelimesi diye hiç sormadınız mı ? Bence anneniz psikiyatriye gitmesi gerekiyor kardeşiniz maalesef o travmalardan nasibini almış durumda. Eğer ablalık görevini yaptıysanız içiniz rahatsa olduğu gibi bırakın çünkü bir derdi olunca abla abla diye gelmesin yanına haddini bilecek annenden de elini kolunu bir müddet çek bakalım
İnancım gereği sorun olmasa ben de keserim ama işte.. sağlıklı bir mesafede durmaya çalışiyorum akrabalarıma da. Ama aileme bunu yapamamıştım. Şu bile büyük bir aşama benim için..Ya inanır mısınız bu kan bağı olayını bazen fazla büyütüyoruz.
Bunu anlamam yıllarımı aldı.
Çok uzun zamandır hiçbir akrabami aramıyor ve eksikliğini hiç hissetmiyorum.
Ailemi de arada bir arıyor hallerini hatirlarini soruyor kapatıyorum.
Çünkü bu kadarı yetiyor fazlası iyi gelmiyor.
İyi gelenlere ne mutlu ama bana gelmiyor yapacak bir şey yok.
dogru gerçi annem de yarışıyor. Annelik yarıştırıyor, hamilelik yarıştırıyor..Annen de kıskanıyor. Tamam dinen kök ailen ama aile gibi değilsiniz ki. Hep bir yarış
Annenizin yoğun bir psikolojik problemimi var bu aşikar ve kız kardesinizde onun etkisinde kalmis belli olabildiğince uzak durmak gerek Hakkınızda hayırlısıAnnem ve kız kardeşimle yıllardır sorun yaşıyorum. Ama adını bir türlü koyamıyor, anlamlandıramıyordum.. Bir şeyleri fark ettim. Doğru mu anlamışım diye bir de doğduğumdan beri onlardan duyduğum cümleleri siz yorumlayın istedim.
Annemden duyduklarım:
Sen zaten bana düşman, kuma geldin.
Daha bebekken dayak yemenden belliydi.
Her şeye muhalefetsin.
Aynı babansın.
Sende kişilik bozukluğu var.
Kardeşinin diksiyonu çok iyi, seninki bozuk. Diksiyon kursuna git.
Öbür kızımda sorun yok, sende var.
Kardeşini kıskandın.
Ben bir özür bekliyorum.
Senin ömrün özür dilemekle geçecek.
Kendin gibi çocuğun olsun.
Bana hiçbir şey danışmıyorsun ki.
İnsan çocuğunu değil, emeğini sever.
(Hamileyken bebeğim tekme atınca) Sen dur, daha çekeceksin.
Ben sizsiz hiçbir şey yemedim.
Ben sizin için hayatımı feda ettim.
Çocuk ayak bağı.
Sizi doğurduğuma o kadar pişmanım ki, ölmek istiyorum, ölemiyorum.
Sen zor bir çocuksun. Hala da uğraşıyorum.
Benim gibi olman için 40 fırın ekmek yemen lazım.
Bunu nasıl bilmezsin, bir de üniversite okuyorsun.
Tek başına yaşayamazsın, rahat bırakırlar mı sanıyorsun?
Kocanı başının üzerinde taşıyorsun.
Bebeğin için kendini çok fazla yoruyorsun.
Niye iyi anne olmaya çalışıyorsun, iyi anne olmak zorunda mısın?
Bu çocuk gelişmemiş, sütün mü yetmiyor?
Bu çocuğu obez ettin.
Neden bu kadar çok emziriyorsun?
Sen beni bıraktın.
Eskiden çok güzel sohbet ederdik, artık edemiyoruz. Her şeye alınıyorsun.
Biz seni böyle kabul etmeyeceğiz, sen bizi böyle kabul edeceksin.
Bana da annem böyle yapıyordu.
Kardeşinle gurur duyuyorum. Herkese hakettiği cevabı veriyor.
Sen anne oldum deme. Çocuğun zor değil.
Bedduam tutmadı, kimin duasını aldın.
Kız kardeşimden duyduklarım:
Evlendim ilgilenmedin. Hamile kaldım ilgilenmedin. Doğurdum ilgilenmedin. Bir ablanın yapması gerektiği gibi ilgilenmedin. Senin ilgin bize yetmiyor. Biz her şeyinde senin yanında olduk.
Aynı babamsın. Onun gibi hainsin.
Bencilsin.
Seninle hep fazla fazla ilgilenildi.
Sana benden çok emek verildi.
Hatayı biraz da kendinde ara.
Vefasız.
Sen başkalarına iyiyi oynuyorsun, evde lanetin tekisin.
(Bekarken, aynı evdeyken defalarca) Kapa çeneni.
Nefret ediyorum senin bu anlamsız, saçma sapan neşenden.
(Eşimin ve başkalarının yanında, durup dururken) Siz bunu bilmezsiniz.
(Yaşadığım sorunları atlatıp eski neşeme kavuştuğumda) Sen şu an farkında değilsin ama çok kötü bir durumdasın.
Sen hamilelik yaşadım deme.
Annemin doğumu senin doğumundan daha zordu.
(Hamileyken sadece karnım çıkmıştı) Hayvan gibi olmuşsun.
Benden birkaç yıl önce doğduğun için niye sana saygı duymak zorundayım? Saygı alınmaz, verilir.
Bu uyarıları senin iyiliğin için yapıyorum.
Çoluğa çocuğa karıştık, artık büyüğü küçüğü mü kaldı? (Artık büyüğü sayılmıyorum anlamında)
Sen başkalarına hep bizden daha fazla değer veriyorsun.
Sen zaten hep böyle yapıyorsun.
Kocana acıma.
E biz sana bunu yap demedik mi?
(Bir hizmetini yaptığımda) Sen iyi bir ablasın.
Şimdi gelelim kendime. Babam yoktu. Anneme çocukluğumdan beri omuz oldum. Kardeşime o evlenene kadar göz kulak oldum. Küçük annelik yaptım. 27 yaşında genç kızlığımı yaşamaya başladım. Ona da genç kızlık denilirse. Daha utandığım için anlatmadığım şeyler var. Annemden yıllarca duyduklarımı, karakterine, mutsuzluğuna filan bağlıyordum. Hakeza kardeşim de depresif ve mutsuz biri. Onun da her yaptığını bunlara verdim. Yıllardır ağlaya ağlaya kendimi savunuyorum. Karşılarında çırpınıyorum ama hiçbir faydası olmuyor. Sürekli benimle alay da ediliyor. Rahatsız olduğumu bildikleri halde alınmamam yönünde baskı yapılıyor.
İlk defa bütün hayatımı gözden geçirebilecek ve bütün noktaları birleştirebilecek bir dinlenme sürecine girdim. Ve ortaya bu tablo çıktı..
Bu insanlar anne ve kardeş olabilir ama sizi aşağı çekmeye hayat boyu devam edecekler. Farkındalık yaşadığınız için çok mutlu oldum umarım bu farkındalıklar sizi iyileştirir ve hayatınızdan bu insanları çıkarmanız için bir kıvılcım olur..Annem ve kız kardeşimle yıllardır sorun yaşıyorum. Ama adını bir türlü koyamıyor, anlamlandıramıyordum.. Bir şeyleri fark ettim. Doğru mu anlamışım diye bir de doğduğumdan beri onlardan duyduğum cümleleri siz yorumlayın istedim.
Annemden duyduklarım:
Sen zaten bana düşman, kuma geldin.
Daha bebekken dayak yemenden belliydi.
Her şeye muhalefetsin.
Aynı babansın.
Sende kişilik bozukluğu var.
Kardeşinin diksiyonu çok iyi, seninki bozuk. Diksiyon kursuna git.
Öbür kızımda sorun yok, sende var.
Kardeşini kıskandın.
Ben bir özür bekliyorum.
Senin ömrün özür dilemekle geçecek.
Kendin gibi çocuğun olsun.
Bana hiçbir şey danışmıyorsun ki.
İnsan çocuğunu değil, emeğini sever.
(Hamileyken bebeğim tekme atınca) Sen dur, daha çekeceksin.
Ben sizsiz hiçbir şey yemedim.
Ben sizin için hayatımı feda ettim.
Çocuk ayak bağı.
Sizi doğurduğuma o kadar pişmanım ki, ölmek istiyorum, ölemiyorum.
Sen zor bir çocuksun. Hala da uğraşıyorum.
Benim gibi olman için 40 fırın ekmek yemen lazım.
Bunu nasıl bilmezsin, bir de üniversite okuyorsun.
Tek başına yaşayamazsın, rahat bırakırlar mı sanıyorsun?
Kocanı başının üzerinde taşıyorsun.
Bebeğin için kendini çok fazla yoruyorsun.
Niye iyi anne olmaya çalışıyorsun, iyi anne olmak zorunda mısın?
Bu çocuk gelişmemiş, sütün mü yetmiyor?
Bu çocuğu obez ettin.
Neden bu kadar çok emziriyorsun?
Sen beni bıraktın.
Eskiden çok güzel sohbet ederdik, artık edemiyoruz. Her şeye alınıyorsun.
Biz seni böyle kabul etmeyeceğiz, sen bizi böyle kabul edeceksin.
Bana da annem böyle yapıyordu.
Kardeşinle gurur duyuyorum. Herkese hakettiği cevabı veriyor.
Sen anne oldum deme. Çocuğun zor değil.
Bedduam tutmadı, kimin duasını aldın.
Kız kardeşimden duyduklarım:
Evlendim ilgilenmedin. Hamile kaldım ilgilenmedin. Doğurdum ilgilenmedin. Bir ablanın yapması gerektiği gibi ilgilenmedin. Senin ilgin bize yetmiyor. Biz her şeyinde senin yanında olduk.
Aynı babamsın. Onun gibi hainsin.
Bencilsin.
Seninle hep fazla fazla ilgilenildi.
Sana benden çok emek verildi.
Hatayı biraz da kendinde ara.
Vefasız.
Sen başkalarına iyiyi oynuyorsun, evde lanetin tekisin.
(Bekarken, aynı evdeyken defalarca) Kapa çeneni.
Nefret ediyorum senin bu anlamsız, saçma sapan neşenden.
(Eşimin ve başkalarının yanında, durup dururken) Siz bunu bilmezsiniz.
(Yaşadığım sorunları atlatıp eski neşeme kavuştuğumda) Sen şu an farkında değilsin ama çok kötü bir durumdasın.
Sen hamilelik yaşadım deme.
Annemin doğumu senin doğumundan daha zordu.
(Hamileyken sadece karnım çıkmıştı) Hayvan gibi olmuşsun.
Benden birkaç yıl önce doğduğun için niye sana saygı duymak zorundayım? Saygı alınmaz, verilir.
Bu uyarıları senin iyiliğin için yapıyorum.
Çoluğa çocuğa karıştık, artık büyüğü küçüğü mü kaldı? (Artık büyüğü sayılmıyorum anlamında)
Sen başkalarına hep bizden daha fazla değer veriyorsun.
Sen zaten hep böyle yapıyorsun.
Kocana acıma.
E biz sana bunu yap demedik mi?
(Bir hizmetini yaptığımda) Sen iyi bir ablasın.
Şimdi gelelim kendime. Babam yoktu. Anneme çocukluğumdan beri omuz oldum. Kardeşime o evlenene kadar göz kulak oldum. Küçük annelik yaptım. 27 yaşında genç kızlığımı yaşamaya başladım. Ona da genç kızlık denilirse. Daha utandığım için anlatmadığım şeyler var. Annemden yıllarca duyduklarımı, karakterine, mutsuzluğuna filan bağlıyordum. Hakeza kardeşim de depresif ve mutsuz biri. Onun da her yaptığını bunlara verdim. Yıllardır ağlaya ağlaya kendimi savunuyorum. Karşılarında çırpınıyorum ama hiçbir faydası olmuyor. Sürekli benimle alay da ediliyor. Rahatsız olduğumu bildikleri halde alınmamam yönünde baskı yapılıyor.
İlk defa bütün hayatımı gözden geçirebilecek ve bütün noktaları birleştirebilecek bir dinlenme sürecine girdim. Ve ortaya bu tablo çıktı..
Etkisinde de kaldı ama kendi de kuyumu kazıyor. Ve ben bunu bu yaşımda fark ettim..Annenizin yoğun bir psikolojik problemimi var bu aşikar ve kız kardesinizde onun etkisinde kalmis belli olabildiğince uzak durmak gerek Hakkınızda hayırlısı
Fark etmem çok iyi oldu, en azından artık suçlu hissetmeyeceğim çok şükür.. iyi dileğiniz için teşekkür ederim inşallah iyileşirim :)Bu insanlar anne ve kardeş olabilir ama sizi aşağı çekmeye hayat boyu devam edecekler. Farkındalık yaşadığınız için çok mutlu oldum umarım bu farkındalıklar sizi iyileştirir ve hayatınızdan bu insanları çıkarmanız için bir kıvılcım olur..
Annelik beslemekle büyütmekle olmaz sevgi saygı bağı olmadan aile olunmaz..
tedavi bile olsalar narsistler yüzde 100 iyileşemiyormuş zaten.. mecburen ben uzak durmak zorundayım..Gorusme, ilgilenme. Toksik anne ve babalar vardir ne kadar kabul etmesek te. Annen toksik ebeveyn. Soyledikleri narsist soylemlerine benziyor ve maalesef bu duzelecek bir sey degil. Gorusme.
şu saatten sonra alınmaları artık benim sorunum değil zaten. Istiyorlar ki bana istedikleri gibi zulmetsinler ve ben sesimi çıkarmayayım. Öyle bi dünya da yok işte..ister kırılsınlar ıster alınsınlar. şimdi su anda ikisiye de açıklama yapmadan görüşmeyi kesin. ama ilerde mirastı bilmem neydi kız kardeş,inle karşı karşıya geleceksın. ben olsam onu da redderdim ama bunu si,ze tavsıye edemem tabı.
Ya inanır mısınız bu kan bağı olayını bazen fazla büyütüyoruz.
Bunu anlamam yıllarımı aldı.
Çok uzun zamandır hiçbir akrabami aramıyor ve eksikliğini hiç hissetmiyorum.
Ailemi de arada bir arıyor hallerini hatirlarini soruyor kapatıyorum.
Çünkü bu kadarı yetiyor fazlası iyi gelmiyor.
İyi gelenlere ne mutlu ama bana gelmiyor yapacak bir şey yok.
Bu insanlardan uzaklaş...Annem ve kız kardeşimle yıllardır sorun yaşıyorum. Ama adını bir türlü koyamıyor, anlamlandıramıyordum.. Bir şeyleri fark ettim. Doğru mu anlamışım diye bir de doğduğumdan beri onlardan duyduğum cümleleri siz yorumlayın istedim.
Annemden duyduklarım:
Sen zaten bana düşman, kuma geldin.
Daha bebekken dayak yemenden belliydi.
Her şeye muhalefetsin.
Aynı babansın.
Sende kişilik bozukluğu var.
Kardeşinin diksiyonu çok iyi, seninki bozuk. Diksiyon kursuna git.
Öbür kızımda sorun yok, sende var.
Kardeşini kıskandın.
Ben bir özür bekliyorum.
Senin ömrün özür dilemekle geçecek.
Kendin gibi çocuğun olsun.
Bana hiçbir şey danışmıyorsun ki.
İnsan çocuğunu değil, emeğini sever.
(Hamileyken bebeğim tekme atınca) Sen dur, daha çekeceksin.
Ben sizsiz hiçbir şey yemedim.
Ben sizin için hayatımı feda ettim.
Çocuk ayak bağı.
Sizi doğurduğuma o kadar pişmanım ki, ölmek istiyorum, ölemiyorum.
Sen zor bir çocuksun. Hala da uğraşıyorum.
Benim gibi olman için 40 fırın ekmek yemen lazım.
Bunu nasıl bilmezsin, bir de üniversite okuyorsun.
Tek başına yaşayamazsın, rahat bırakırlar mı sanıyorsun?
Kocanı başının üzerinde taşıyorsun.
Bebeğin için kendini çok fazla yoruyorsun.
Niye iyi anne olmaya çalışıyorsun, iyi anne olmak zorunda mısın?
Bu çocuk gelişmemiş, sütün mü yetmiyor?
Bu çocuğu obez ettin.
Neden bu kadar çok emziriyorsun?
Sen beni bıraktın.
Eskiden çok güzel sohbet ederdik, artık edemiyoruz. Her şeye alınıyorsun.
Biz seni böyle kabul etmeyeceğiz, sen bizi böyle kabul edeceksin.
Bana da annem böyle yapıyordu.
Kardeşinle gurur duyuyorum. Herkese hakettiği cevabı veriyor.
Sen anne oldum deme. Çocuğun zor değil.
Bedduam tutmadı, kimin duasını aldın.
Kız kardeşimden duyduklarım:
Evlendim ilgilenmedin. Hamile kaldım ilgilenmedin. Doğurdum ilgilenmedin. Bir ablanın yapması gerektiği gibi ilgilenmedin. Senin ilgin bize yetmiyor. Biz her şeyinde senin yanında olduk.
Aynı babamsın. Onun gibi hainsin.
Bencilsin.
Seninle hep fazla fazla ilgilenildi.
Sana benden çok emek verildi.
Hatayı biraz da kendinde ara.
Vefasız.
Sen başkalarına iyiyi oynuyorsun, evde lanetin tekisin.
(Bekarken, aynı evdeyken defalarca) Kapa çeneni.
Nefret ediyorum senin bu anlamsız, saçma sapan neşenden.
(Eşimin ve başkalarının yanında, durup dururken) Siz bunu bilmezsiniz.
(Yaşadığım sorunları atlatıp eski neşeme kavuştuğumda) Sen şu an farkında değilsin ama çok kötü bir durumdasın.
Sen hamilelik yaşadım deme.
Annemin doğumu senin doğumundan daha zordu.
(Hamileyken sadece karnım çıkmıştı) Hayvan gibi olmuşsun.
Benden birkaç yıl önce doğduğun için niye sana saygı duymak zorundayım? Saygı alınmaz, verilir.
Bu uyarıları senin iyiliğin için yapıyorum.
Çoluğa çocuğa karıştık, artık büyüğü küçüğü mü kaldı? (Artık büyüğü sayılmıyorum anlamında)
Sen başkalarına hep bizden daha fazla değer veriyorsun.
Sen zaten hep böyle yapıyorsun.
Kocana acıma.
E biz sana bunu yap demedik mi?
(Bir hizmetini yaptığımda) Sen iyi bir ablasın.
Şimdi gelelim kendime. Babam yoktu. Anneme çocukluğumdan beri omuz oldum. Kardeşime o evlenene kadar göz kulak oldum. Küçük annelik yaptım. 27 yaşında genç kızlığımı yaşamaya başladım. Ona da genç kızlık denilirse. Daha utandığım için anlatmadığım şeyler var. Annemden yıllarca duyduklarımı, karakterine, mutsuzluğuna filan bağlıyordum. Hakeza kardeşim de depresif ve mutsuz biri. Onun da her yaptığını bunlara verdim. Yıllardır ağlaya ağlaya kendimi savunuyorum. Karşılarında çırpınıyorum ama hiçbir faydası olmuyor. Sürekli benimle alay da ediliyor. Rahatsız olduğumu bildikleri halde alınmamam yönünde baskı yapılıyor.
İlk defa bütün hayatımı gözden geçirebilecek ve bütün noktaları birleştirebilecek bir dinlenme sürecine girdim. Ve ortaya bu tablo çıktı..