- 9 Kasım 2017
- 744
- 724
Teşekkürler, inşallah inanın bende evli kalmak istemiyorum artık.
Sevgim, güvenim kalmadı. Sadece artık suçlu benim olmadığımı farkettim.
Saçlarım dökülürdü gizli gizli ağlardım, sırf kötü görünmeyim diye.
Oysa sağlıkmış kötü günümde yanımda olması gerekirmiş hiç anlamamışım.
Hadi ben çocuğum var deyip simdilik yerimden kimildayamiyorken sen bir isin gucun oldugi, çocuğun olmadigi halde o adama nasil katlaniyorsun adamdaki asagilik kompleksi sen ister bakimli ol ister bakimsiz herseyden daha degerlisin...
Inanin anneniz ve babaniz böyle bir evlilige cocuk getirmenizi asla istemez keşke en basta öğrendiğinde biraksaydin belkide bu evliligin külleri kalip yeniden biriyle tanış mis evlilik yolinda olabilirdin...
Şimdi cogu erkeklerimiz evlenmiş ayrilmosa da bakmiyor gercekten seven cocugunu bile kabul ediyor evlenip ayrilmayi dert ediyosan eger...
Aklin varsa kacip kurtulun bu adam cirkeflesecek belli ki sizi borclu cikaracak...
ailedende varliklisiniz yagli kapisiniz anliycaniz ben erkek olsam böyle kadini birakmam!!!
Anlayamıyorum ekonomik bağımsızlığınız olmasa, aileniz arkanızda olmasa bu adama mecbur katlanıyorsunuz diyeceğim ama sizin gibi biri neden hala çekiyorsunuz bunu? Kararınızı verin, arkasında durun. Hayat çok kısa. Değmez. O da kendi düşünce çöplüğünde kalakalsın.
Allah size sabır versin.yıllardır eşimde beni aşagılıyor kilolandım diye sanki ömrüm boyunca aynı kalmak zorundayım.kendi haline bakmıyor hiç.bir ara bende özgüvenimi kaybetmiştim arkadaslarım sagolsun destekleriyle özgüvenimi yerine getirdiler.simdi artık ben benim diyebiliyorum.sizde o adamın dediklerine bakmayın bırakamıyorsanız bile kendinizi o adamın hakaretlerini dinlememeye bakın.kendinize baska ilgi alanı daha bulun kafanızı dagıtırsınız.Merhaba arkadaşlar,
Birileri ile konuşmaya ve akıl almaya ihtiyacım olduğu için konu açıyorum.
Eşimle 8 yıldır tanışıyoruz ve 3 yıllık evliyiz. İkimizde iyi firmalarda , iyi konumda çalışıyoruz. Eşim benden bir üst maaş alıyor ve günde 8-9 saat sadece hafta içi çalışıyor ben ise günde 10-11 saat ve cumartesi dahil çalışmaktayım. Maaşım Türkiye şartlarına göre iyi , işim sağlam.
Varlıklı bir ailenin kızıyım fakat kariyere önem verdim, didindim. Eşim ise kendi tırnakları ile birşeylere sahip olmuş destekçisi olmamış.
Evlendik birbirimize güvenip kredi ile ev alındı. Ortak ödüyoruz. Mutfak masrafı ortak. Evin genel giderleri ortak vs. Yani hiç yan gel yatayım olmadan hep dikkat ettim.
Bunun yanında işim gereği de bakımlıyımdır, kuaförümü-sporumu ihmal etmem. Sabah 6da kalkar yürürüm fln hayatım hep düzenlidir.
(Bunları anlatmamın nedeni konunun net anlaşılması)
Evlenmeden önce tapılacak kadındım, her an sevgi saygı içinde , güçlü bir kadın olduğum için iltifata boğulan , hiç elimi bırakmayan, bana kendimi prenses gibi hissetiren.
Evlendiğimizin ertesi gününden başladığı garipliği. Evlenmeden önce olan cinsel hayatımız bitti. 3 yılda 10 kez beraber olmadık.
Evliliğimizin 4. ayında ofisinden bir kızla flörtleşmesine mesajta şahit oldum.
Bir anda eski tanıdığım insan oldu, ayrılmayalım diye yalvarıp yakan herşeyi eskisi gibi hissetiren. 2-3 ay dargınlıktan sonra barıştık.
Sonra beni kadınlığımdan vurmaya başladı. Ben kadınlıklık yapmıyormuş, yeterli değilmişim. Önce kendimde aradım bunun nedeni ben miyim diye ama ben hiç değişmemiştim ki hatta evli olmama rağmen artı sorumluluğa rağmen herşeyimi nizami yapmaya özen göstermeye devam etmiştim.
1 yıl böyle sürdü gitti, gizli ağlama krizlerim-güvensizlik sürekli güçlü görünmeye çabalamam derken hasta oldum. Gerçekten hasta, saçlarım dökülmeye bile başladı. Zayıftım daha da zayıfladım, sarı saçlarıma veda ettim, koyu renge boyattım. Bu dönemde bana hiç destek olmadı sadece yediğine içtiğine dikkat etmiyorsun ondan oluyor gibi gereksiz laflarla beni çocuk gibi avutmaya çalıştı.
Kahverengiye boyatınca benim saçım, herkes 31 olan yaşımı (eşim 34) 25-26 sanmaya başladı. Bu beni mutlu ediyordu , eşim kır saçlıdır saçını boyatmaya başladı.
Ben spora devam ettim, normal kiloma döndüm. Bu sefer sürekli beni aşağılamaya ve yetersiz hissettirmeye başladı.
Örnek; Biri daha genç göründüğümü söylediğinde, evet daha çocuk gibisin kadın gibi değilsin ne bilim spor için bir gün yorgun hissedip evde kaldığımda niye spor yapmıyorsun bak bunlar nasıl pilates yapıyor bahane üretme fln diye iteklemesi (kendisi göbekli tipik Türk erkeği) , saçımın değerlerim düşük ve stresten döküldüğünden çok üzüldüğümü bilmesine rağmen eksi fotoğraflarımı gösterip aa burada bak saçların çok güzel diye beni kırmasından, ortak aldığımız arabayı çizdiğimde (ufacık bir parmak kadar çizik) değer bilmiyorsun sen bak satarım arabayı diye beni tehdit etmesinden, kendisi benden bir tık fazla maaş alıyor diye niye daha fazla para kazanamıyorsun performansın mı yetersiz diye beni aşağılamasından (oysa başarılı biriyim) , her konuyu kadınlık yapmadın banaya getirmesinden sende bana erkeklik yapmadın dedim en son umrunda bile değil kendine göre ben sorunluyum, herşeye bu kadar ortakken bana sen ne işe yararsın ya demesinden saygısızlığından bıktım. Sevgim kalmadı , oysa sevgiye o kadar açım ki .Güçlü durmak çok zormuş, yıkılmadığını göstermek. Bunlar şuan aklıma gelenler her gün yeni bir şey türetiyor.
Bir kocamın beni gördüğü ben var, bir de dışarda insanların gördüğü. Sanki ikiye bölündüm hangisi benim bilmiyorum.
Boşanmak istediğimi söyledim gerekçelerimi dile getirdim, boşanmak istemediğini söyledi.
Herşeyi düzelteceğini , beni aşağılamadığını yanlış anladığımı söyledi. Fakat 1 ay sonra yine herşey aynı.
Bu arada geçen yıl abim trafik kazasında vefat ettiAilem şuan gözümün içine bakıyor mutlu görmek için onlara boşanacağım diyemiyorum. Babam-Annem hayattan vazgeçmiş durumdalar beni kaldıramazlar , bir çocuğun olsun bizden geçmeden torun görelim diyorlar ama ben evliliğe nasıl çocuk getireyim ?
Zoraki bir çocuk için birlikte olsak aynı yatağı paylaşsak hamilileğimde kilo aldığım için bile beni aşağılyacak bir adam var karşımda.
Çok yalnızım çok doluyum. Saçma nedenler gibi görünebilir ama anlattıklarım sadece bir kısmı.
Sizce ne yapmalıyım ?
(Şuan farkettim çok uzun olmuş kusura bakmayın)
Abimin durumu olmasa bugün gideceğim ama daha soğumadı hiç birimizde. Ailemde öyle boşanmaya çok açık bir değil.
En azından bir süre katlanayım diyorum ama nasıl katlanayım ?
Evlendiğimizin ertesi gününden başladığı garipliği. Evlenmeden önce olan cinsel hayatımız bitti. 3 yılda 10 kez beraber olmadık.
Evliliğimizin 4. ayında ofisinden bir kızla flörtleşmesine mesajta şahit oldum.
hiçbirisi saçma değil çok üzüldüm durumunuza ama bence çocuk yapmayın hatta ayrılsanız yaMerhaba arkadaşlar,
Birileri ile konuşmaya ve akıl almaya ihtiyacım olduğu için konu açıyorum.
Eşimle 8 yıldır tanışıyoruz ve 3 yıllık evliyiz. İkimizde iyi firmalarda , iyi konumda çalışıyoruz. Eşim benden bir üst maaş alıyor ve günde 8-9 saat sadece hafta içi çalışıyor ben ise günde 10-11 saat ve cumartesi dahil çalışmaktayım. Maaşım Türkiye şartlarına göre iyi , işim sağlam.
Varlıklı bir ailenin kızıyım fakat kariyere önem verdim, didindim. Eşim ise kendi tırnakları ile birşeylere sahip olmuş destekçisi olmamış.
Evlendik birbirimize güvenip kredi ile ev alındı. Ortak ödüyoruz. Mutfak masrafı ortak. Evin genel giderleri ortak vs. Yani hiç yan gel yatayım olmadan hep dikkat ettim.
Bunun yanında işim gereği de bakımlıyımdır, kuaförümü-sporumu ihmal etmem. Sabah 6da kalkar yürürüm fln hayatım hep düzenlidir.
(Bunları anlatmamın nedeni konunun net anlaşılması)
Evlenmeden önce tapılacak kadındım, her an sevgi saygı içinde , güçlü bir kadın olduğum için iltifata boğulan , hiç elimi bırakmayan, bana kendimi prenses gibi hissetiren.
Evlendiğimizin ertesi gününden başladığı garipliği. Evlenmeden önce olan cinsel hayatımız bitti. 3 yılda 10 kez beraber olmadık.
Evliliğimizin 4. ayında ofisinden bir kızla flörtleşmesine mesajta şahit oldum.
Bir anda eski tanıdığım insan oldu, ayrılmayalım diye yalvarıp yakan herşeyi eskisi gibi hissetiren. 2-3 ay dargınlıktan sonra barıştık.
Sonra beni kadınlığımdan vurmaya başladı. Ben kadınlıklık yapmıyormuş, yeterli değilmişim. Önce kendimde aradım bunun nedeni ben miyim diye ama ben hiç değişmemiştim ki hatta evli olmama rağmen artı sorumluluğa rağmen herşeyimi nizami yapmaya özen göstermeye devam etmiştim.
1 yıl böyle sürdü gitti, gizli ağlama krizlerim-güvensizlik sürekli güçlü görünmeye çabalamam derken hasta oldum. Gerçekten hasta, saçlarım dökülmeye bile başladı. Zayıftım daha da zayıfladım, sarı saçlarıma veda ettim, koyu renge boyattım. Bu dönemde bana hiç destek olmadı sadece yediğine içtiğine dikkat etmiyorsun ondan oluyor gibi gereksiz laflarla beni çocuk gibi avutmaya çalıştı.
Kahverengiye boyatınca benim saçım, herkes 31 olan yaşımı (eşim 34) 25-26 sanmaya başladı. Bu beni mutlu ediyordu , eşim kır saçlıdır saçını boyatmaya başladı.
Ben spora devam ettim, normal kiloma döndüm. Bu sefer sürekli beni aşağılamaya ve yetersiz hissettirmeye başladı.
Örnek; Biri daha genç göründüğümü söylediğinde, evet daha çocuk gibisin kadın gibi değilsin ne bilim spor için bir gün yorgun hissedip evde kaldığımda niye spor yapmıyorsun bak bunlar nasıl pilates yapıyor bahane üretme fln diye iteklemesi (kendisi göbekli tipik Türk erkeği) , saçımın değerlerim düşük ve stresten döküldüğünden çok üzüldüğümü bilmesine rağmen eksi fotoğraflarımı gösterip aa burada bak saçların çok güzel diye beni kırmasından, ortak aldığımız arabayı çizdiğimde (ufacık bir parmak kadar çizik) değer bilmiyorsun sen bak satarım arabayı diye beni tehdit etmesinden, kendisi benden bir tık fazla maaş alıyor diye niye daha fazla para kazanamıyorsun performansın mı yetersiz diye beni aşağılamasından (oysa başarılı biriyim) , her konuyu kadınlık yapmadın banaya getirmesinden sende bana erkeklik yapmadın dedim en son umrunda bile değil kendine göre ben sorunluyum, herşeye bu kadar ortakken bana sen ne işe yararsın ya demesinden saygısızlığından bıktım. Sevgim kalmadı , oysa sevgiye o kadar açım ki .Güçlü durmak çok zormuş, yıkılmadığını göstermek. Bunlar şuan aklıma gelenler her gün yeni bir şey türetiyor.
Bir kocamın beni gördüğü ben var, bir de dışarda insanların gördüğü. Sanki ikiye bölündüm hangisi benim bilmiyorum.
Boşanmak istediğimi söyledim gerekçelerimi dile getirdim, boşanmak istemediğini söyledi.
Herşeyi düzelteceğini , beni aşağılamadığını yanlış anladığımı söyledi. Fakat 1 ay sonra yine herşey aynı.
Bu arada geçen yıl abim trafik kazasında vefat ettiAilem şuan gözümün içine bakıyor mutlu görmek için onlara boşanacağım diyemiyorum. Babam-Annem hayattan vazgeçmiş durumdalar beni kaldıramazlar , bir çocuğun olsun bizden geçmeden torun görelim diyorlar ama ben evliliğe nasıl çocuk getireyim ?
Zoraki bir çocuk için birlikte olsak aynı yatağı paylaşsak hamilileğimde kilo aldığım için bile beni aşağılyacak bir adam var karşımda.
Çok yalnızım çok doluyum. Saçma nedenler gibi görünebilir ama anlattıklarım sadece bir kısmı.
Sizce ne yapmalıyım ?
(Şuan farkettim çok uzun olmuş kusura bakmayın)
Saçma bahaneler yaratıyorsunuz. Aileniz bir evlat kaybetmiş birini de yavaş yavaş kaybediyor. Bunu anlatın ve onlara sarılın.Abimin durumu olmasa bugün gideceğim ama daha soğumadı hiç birimizde. Ailemde öyle boşanmaya çok açık bir değil.
En azından bir süre katlanayım diyorum ama nasıl katlanayım ?