Yeniden evlenmek

nilemma

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
7 Kasım 2022
21
41
38
Herkese iyi geceler..
Benim kafam biraz karışık, sizlerin tecrübelerinden faydalanmak istiyorum, bu yüzden derdimi anlatmak istedim..
Ben 36 yaşındayım, bir evlilik yaptım, 7 yıl sürdü. Ağustos ayında yollarımızı ayırdık, kavgasız gürültüsüz saygı çerçevesinde boşandık, zamanla sevgiyi tükettiğimizi farkedip birbirimizi yıpratmadan ayrıldık, başlarda toparlanma sanıyordum, artık evlilik düşüncesini bile duymak istemiyordum, zaten eşimi o kadar çok sevdim ki bir daha aynı yoğunlukta kimseyi sevebileceğimi düşünmüyordum.
Ta ki lise öğrencisi iken birlikte olup ayrıldığım eski sevgilim ile kader bizi bir araya getirene dek..

Sosyal medya çok acayip bir şey. Aylarca hesabım kapalıydı, sonra yeni bir sayfa açtım, eski, yeni, üniversitesi yıllarından, okul zamanlarından eski dostlarımı tek tek ekledim önerilerde çıkınca o da beni ekledi. Önce çok tereddüt ettim. Sonra ne kaybederim ki bir dost selamı alt tarafı dedim, kötü ayrılmamıştık. Benim evlendiğim zaman o da evlenmişti.
Neyse ekler eklemez yazdı, gerçekten sen misin diye? Sohbet aldı yürüdü.. O da boşanmış..
Şimdi bunca yıl sonra birbirimizi bulduk, kaybetmeyelim bir araya gelelim, hikayemiz yarım kaldı birlikte tamamlayalım bir yuva kuralım, sen kalbimin en derininde sakladığımsın, kadere inan, diyor. Ne yalan söyleyeyim benim de onun gibi sanki lisedeymiş gibi kalbim atıyor.. Telefonda olmaz ben sana derdimi anlatacağım dedi, kalktı geldi yaşadığım şehre, bir insanla saatlerce konuşmayalı ne kadsr uzun zaman olmuş, samimi olmayan insan kendini çabuk ele verir. Gözleri ışıl ışıldı heyecandan. Eli ayağı titriyordu, ağladı üstelik.. Çok çektik ikimizde yaralarımızı saralım demiyorum, birlikte iyileşelim diyorum dedi. Kapılarımı kapatmadım, ona kalsa hemen evlenmemiş gerek çok geç kalmışız birbirimize. Ben ise korkularım ile başbaşayım. Ya terkederse o da, ya bu heyecan da biterse, ya benim için çok erkene, ya da yuva kurmayı istemek en doğal hakkım değilse, kadına bak ayrılır ayrılmaz bir kaç ay sonra evlendi diye kalp kırarlarsa, olur olmadık sözlerle can yakalarsa, aslında kim ne demiş umrumda değil, mutlu olmayı çok istiyorum, ama öndkei evliliğimde de çok mutluydum, aşk sonsuza kadar sürmüyor ki, hayatın gerçekleri bir tokat gibi vuruyor yüzüne. Ya zaman bize de acımasız davranırsa. Eski eşi unutmadım, onu güzel hatırlıyorum, çok değerli bir insan benim için, ben de onjn içn öyleyim biliyorum, onu artık insan olarak seviyorum, bu yüzden yoluma bakmak istiyorum. Ama cesaretimi kaybettim. Korkularım adım atmamı engelliyor, pişman olmayacağımı bilsem de, hayal kırıklığına uğramaktan çok korkuyorum
Siz yerimde olsaydınız mutlu olmak için zamana sığınır mıydınız, yoksa bu işin zamanı yok mu, geldiği zaman tutup bırakmamak mı gerekir?
 
Benim hoşuma gitti yazdıklarınız. Heyecanlandım. Şans verilebilir ama temkinli olmakta fayda var.

Mesela hemen cinsel birliktelik yaşanmasın. Cinsel yakınlık için de bir müddet zaman geçebilir. Aranızda yalnızca cinsel çekim olabilir. Duygusal boşluklar yanlış adımlar attırmasın.
 
evliliklerinizden cocuk var mi bu onemli bi detay?
Bence evlilik icin henuz erken, kimse lise zamanlarindaki hali gibi kalmiyor ayrica. Yillar bir seyler getirirken goturuyor da zaman verin hem kendinize hem de iliskinize, kucuk adimlarla ilerleyin.
 
Acaba onun ayrılma nedeni neydi bunları konuştunuz mu? Duygusal boşluğunuzdan dolayı mı onunla olmak istiyorsunuz yoksa gerçekten eski hisleriniz mi depreşti bunu iyice bir tartın aceleye getirmeyin bence aradan yıllar geçmiş sonuçta tekrar birbirinizi tanıyın vakit geçirin baktınız her şey yolunda evlenin tabii hakkınız sonuçta. Hayırlısı olsun
 
Evlenmek niye? Daha yeni ayrilmissiniz, zamanla ask bitiyor diyorsunuz, buna inanmamakla birlikte sizin dusuncenize gore yeniden bir aski hızlıca tüketmek niye?

Flörtün tadini cikarin, heycanlarinizin devamini yasayin, gezin, eglenin.. Hemen bir sorumluluk altina girmenin acelesi neden?
Gercekten anlayamadigim icin soruyorum bunlari.

Hem bakin bi bakalim nedir ne degildir, ne olmus bu adam, neye evrilmis?

Haldur huldur evlensem mi evlenmesem mi diye dusunmenin zamani değil ki.

Yaşayın..
 
Kapılarımı kapatmadım dediğim gibi, lisede gencecik toyduk, o benden 3 yaş büyük, ayrılık sebebini sordum elbette, yabancı bir kadın ile evlenmiş, kadının annesi kanser olunca sürekli yurt dışına annesinin yanına gidip aylarca dönmüyormuş, en son orada kalmayı seçmiş ve ayrılmak istemiş.. O da saygı duymuş, bu gidiş gelişler de aradaki bir çok şeyi bitirdi dedi anlatırken, iki tarafı da hem maddi hem manevi yıptatıyordu, eski eşi gider gitmez başkası ile evlenmiş.. O da boşandıktan sonra bir daha evlenmemiş. Anlaşmalı boşanmışlar. Çocukları yok. Benimde önceki evliliğimden çocuğum yok.

Ben lisede iken o askerde idi. O zamanlar toydum. Babam istemiyordu, okuman gerek diyordu, o ise askerden gelir gelmez evlenmek istiyordu, babamı dinledim ve asker iken ayrıldım, fazla acımasız davrandım, hatırlıyorum komutanı aramış saatlerce dil dökmüştü, kızım çocuk perişan oldu iyi düşün diye ancak o zamanlar babama daha çok hak verip, gelecekten korkup ayrılmıştım, onun kimsesi yok, aslına bakarsanız maddi olarak da çok bir geliri yok. Ben ise memurum. Ancak bununla gurur duyduğunu söylüyor. Kültür farkı en korktuğum şey. İlk eşimle de vardı aynı sorun ancak hiç bir zaman problem etmedi. Bahsettiğim kişi de bunu sorun edecek bir yapıda değil. Kendini geliştirmiş, sanki okuyan ben değilim o. Bu yüzden eğitimi ya da mesleği ikinci planda benim için. Ben daha çok beni nereye koyduğuna ne kadar değer verdiğine saygı ve sevgisine odaklıyım sanırım. annesi vefat etmiş babası annesinden sonra başka bir kadın ile evlenmiş ve babası ile pek görüşmüyor, tek başına anlayacağınız, hayat dolu, neşeli, iyi niyetli, hala saf kalbi.. Başlarda acaba asker iken ayrıldık diye öfkeli mi diye düşündüm ve süzgece aldım, ancak bir usta değilse böyle bir şey benim aklıma gelse de onun aklının ucundan geçmiyor. Bunu net anladım. Şimdilik sohbet ediyor devam ediyoruz ama ona kalsa bir an önce evlenmeli anne baba olmalı yuva kurmalıyız. Ben ise bir kaç ay daha beklemekten yanayım. Zaten başka şehirdeyim, tayin falan istemem, çıkacak olması derken bir kaç ayı bulacak. Cinsel anlamda henüz yakınlaşmadık, bu konuyu biraz daha ertelemek istiyorum, ondan eminim de kendimden de emin olduktan sonra yaşanması gerektiğini düşünüyorum, zira ten uyumu benim için çok önemli.
 
Aynı düşünüyorum sizinle, bu yüzden kafam karışık ya. Evlilik çok erken benim için, ama dile kolay. Ona göre 2003 yılından beri 19 yıl geç kalmışız birbirimize.. Neden zamana yenilelim biz yıllardır birbirimizi tanıyoruz, hem sevgili olarak hem de arkadaş olarak tanıdık diyor bu konuda haklı, karşımdaki kişi, hem lise aşkım, ayrıldıktan sonra da hep arkadaşım oldu ta ki ben evlenene kadar. Yani 10 bin nüfuslu bir ilçede yaşıyorduk ve hiç kopmadı o süreç içerisinde. Her huyubu bilir tanırım, neye kırılır neye incinir neyi sever, neye hüzünlenir, neye dertlenir neye sevinir, o da beni bilir. Bunları ne o unutmuş ne de ben. Ama yine zaman insanı değiştiriyor bu yüzden zaman istedim bende evlilik için. Önce biz ne istiyoruz onu anlayalım dedim. O da kabul etti. Şimdilik sadece flört halindeyiz. Ama ikimizin de terkedilme korkusu var. Zaman neler verecek bize bilmiyoruz
 
19 yil gec kalmislik yok ortada öncelikle.
Birbirini 19 yil once tercih etmemis 2 insan var orada anlasalim.

Adamin aglamalarina ve bu sozlerle sizi kandirmasina izin vermeyin bence.
 
Liseden mezun olduğunuzdan beri 19 senede siz de değişmişsinizdir o da değişmiştir. Kimse aynı insan olarak kalmıyor. Lisede ölüp bittiğim bir platonik aşkım vardı, üniversite son sınıfta ortak bir arkadaşımızın düğününde denk geldik. İyi ki olmamışız asla uyum sağlayamayacağım bir insanmış demiştim kendi kendime. Acele etmeyin derim evlilik için, önce zaman geçirin iyice tanıyın birbirinizi. Yeni boşanmışsınız nerdeyse. Onun yarattığı boşluk hissi de sizi bu yöne yönlendiriyor olabilir
 
19 yil gec kalmislik yok ortada öncelikle.
Birbirini 19 yil once tercih etmemis 2 insan var orada anlasalim.

Adamin aglamalarina ve bu sozlerle sizi kandirmasina izin vermeyin bence.
Yok canım ikna için değil, yıllar sonra yanıma geldiğinde konuşmak için ilk karşılaşmamızda ben elini sıktım, o ise kendine çekip sarılıp hıçkıra hıçkıra ağladı. Sonra sakinleşti ama. İkna etmeye çabalamaktan ziyade birbirimize iyi gelip iyileşeceğimize inanıyor. O gerçekten zamanında çok sevdi, bu sevgiden vazgeçen ayrılan terkeden bendim. Tercih etmeyen de bendim. İkna etmek için ya da kandırmak için ağladıysa bile onun açısından bakınca yani empati kurunca anlıyor insan. Ağlamak biz kadınlara özgü değil ki. Bizler bir dizi sahnesinde bile gözyaşlarımızı hemen akıtan varlıklarız, bir erkek ağladı diye altında kötü nedenler aramamak gerekir diye düşünüyorum. Sonuçta insanız. Ölülerimize, ayrılıklarımıza, kavuşmalarımıza, sevinçlerimize, pişmanlıklarımıza ağlamak bizim için ne kadar doğalsa onlar için de doğal, bunu yapabilen erkek var yapamayan var sadece , bu yüzden kınayamadım:) ya da kendimi kandırılmış hissetmiyorum. Benim bu durumdaki tek sıkıntım zamanın doğru olup olmadığına karar verememek. Evlilik için değil, boşandıktan bir süre sonra yeni bir ilişkiye başlamak için çok mu erken, ya da bynun zamanı var mı diye kafam allak bullak sadece
 
Bu konuda haklısınız insan değişiyor, o değişmemiş de ben çok değişmişim. Hayata bakış açım, güven sorunum, kafama takmadığım şeyleri takma gibi problemlerim var artık. Eskiden evlilik yıldönümü doğumgünü vs asla önemseyen ben, şimdilerde kutlanmadı diye tiplere giriyorum, sanırım özgüven sorunu da yaşıyorum. Terapiden sonra anladım bunu da. Doktorum da zamanla herşeyin netleşececeğini söylüyor bu yüzden ikimizi de süzgece alsam da en çok kendime odaklandım. Ben ne istiyorum, bu adamla mutlu olur muyum, hislerim ne kadsr gerçek yoksa bir boşlukta mıyım, tahammülüm kalmış mı yoksa aertık sabırsız mıyım, en çok kendimi irdeliyorum, yok yere kimsenin kalbini kırmak istemiyor, kalbimin kırılmasını da istemiyorum
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…