Yaygın anksiyete bozukluğu


Amin canım inşallah vesveseyle uğraşmak çok zor yaşayan bilir gerçekten. Daha bir hafta önce abimı arayıp artık başımı tasiyamiyorum düşünmekten napcam ben diye agliyodum şükürler olsun şimdilerde daha iyiyim. Tabiki bu tamamen hayatımdan çıktı gitti diyemem ama dönem dönem olup geçmesi sürekli olmasından iyiydir deyim.
 
Merhaba arkadaşlar. Bugün yeni bir doktora gittim. Çok ilgilendi benle. Kullandığım ilacı bıraktırıp farklı ilaçlar verdi. Bir tanesi bir ay sonra bırakılacakmış. Bir de oranın psikoloğuyla kısa bir görüşme yaptım. Davranışçı terapi ve ilaç yardımıyla bu durumdan kurtulabilirsin dedi. Bu psikologla devam edeceğim inşallah. Çünkü diğeri sadece bana dertlerimi anlattırıyordu. Hatta 2.seansda ne konuşacağımı bilememiştim. Benim gibi olan arkadaşlar mutlaka doğru doktorları bulana kadar aramaya devam etsinler. Biz de iyi olacağız inşallah.
 
Yillarca ilac tadavisi ve terapi gordum sonunda atlattim
Hala endiseli biriyim yapim bu
Haber izlemiyorum artik daha rahat oluyorum boyle
Dunyadan haberim yok
Ama eskiden uyuyamazdim disari cikamazdim simdi sadece endise ediyorum
Mtb bende tedavi goruyorum siz hangi ilavla atlattiniz
 
ben de öyleydim. 1 senedir tedavi görüyorum. kesinlikle psikiyatra gidin çoook değişiyor hayatınız.
Mer
ben de öyleydim. 1 senedir tedavi görüyorum. kesinlikle psikiyatra gidin çoook değişiyor hayatınız.
Merhaba bende tedavi goruyorum bana hangi ilac kullandiginizi yazabilirmisiniz fikir acisindan ben atlatamadim ozeldende yazabilirsiniz
 
Arkadaşlar tekrar merhaba. İlaç tedavisi artı terapiyle bir ayımı doldurdum. Önemli değişiklikler var bende. Korkularımın üzerine gidiyorum. Doktorum da ilerlerleme kaydettiğimi söyledi psikoloğum da. En az 6 ay ilaç tedavim devam edecek. Terapi ne kadar derse o kadar alırım. Çünkü bana ödevler veriyor ve onları yaparken korkularımı kontrol altına almaya başlıyorum. Daha yolun başındayım. Allahın izniyle geçecek. Bu kez inanıyorum.
 
Ben de aynı sıkıntıyla uğraşıyorum. Bende birkaç yıldır vardı bu sorun ama pek farkında değildim. En son geçen yıl bu zamanlar artık en uç boyuta ulaştım. İntihar etmeyi denedim. Olmadı. Sonra psikiyatrik bir sürece başladım. Hâlâ da devam ediyorum. Tamamen geçti bitti diyemem ama şu an çok çok daha iyiyim. Yani %85 oranında kurtuldum diyebilirim. Biraz ilaçlar yardımıyla ama en çok kendi çabalarımla. Konuşmak isterseniz bu konuda konuşabiliriz.
 
Tavsiyeleriniz olursa ben ve benim gibilere çok mutlu olurum. Ben henüz tedavide yolun başındayım. Ama biliyorum ilaç bir yere kadar. İnsan kafasında bitirmeli bu hastalığı. Neler yaptınız, ya da nelerden kaçındınız bu süreçte? Bir de terapi alıyor musunuz?
 
Geçen nisan ayı sonunda başladım. O dönem çok kötüydü. Ben öğrenciyim ve yoğun akademik başarı takıntım var. Kaygılarım da hep bunun üzerine şekillendi. Ne yaparsam yapayım daima çok başarısızmışım ve bu hep böyle kalacakmış gibi geliyordu. Kaygıdan girdiğim sınavlarda elim ayağım titriyordu, bildiklerimi unutuyordum. Bir noktada çalışma masasını görünce midem bulanıyordu.
İlaçların yanında doktorum beni otomatik düşünceler hakkında bilgilendirdi. Durup dururken aklıma gelen o kaygı verici düşüncelerin çoğu zaman gerçek olmadığını anlattı. Hatta bununla ilgili form verdi. Aklına gelen düşünceyi yazıyorsun, kaygı durumunu yüzde olarak yazıyorsun, sonra doğruluk payını değerlendiriyorsun, çözüm önerisi getiriyorsun ve son durumda kaygı oranını tekrar yazıyorsun. Açıkçası bu bana çok iyi geldi. Yazmak olayları daha doğru görmemi sağladı. Sonra hobi bulmak gerçekten işime yaradı. Ben öykü yazmaya başladım mesela. Bir de korktuğum, beni kaygılandıran bazı şeyleri yaptım. Mesela bir konuda söz almak beni çok kaygılandırıyordu. Zihinsel açıdan hazır olmadığını düşünsem de, bu durum kaygılanmama neden olsa da söz aldım. Çünkü fark ettim ki bekleyerek zihinsel durumumu değiştiremezdim. Beyhan Budak'ın da dediği gibi "Değişimin tohumu zihinde atılır ama suyu davranışlarla verilir." Bir de ben bazı şeylere biraz mizah kattım. Ne demişler, izahı olmayan şeyin mizahı olur. Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Merak ettiğiniz sormak istediğiniz bir şey olursa elimden geldiğince yardım ederim :)
 
Harika yazmışsın benden küçüksün öğrenci olduğuna göre. Yazdıkların hem doğru hem de anlatımın çok güzel. Benim kaygılarım sağlığımla alakalı. Ya başım dönerse ya midem bulanırsa, ya bayılırsam gibi. Hiç bir şey olmuyordu ama bu kaygı beni öldürüyordu. En son yemek yemekten de vazgeçtim. Sadece okula gidip geliyordum. Sonra doktora gittim ve terapiye başladım. Bana da benzer görevler veriyor psikolog. İzlemeye alıyorum seni. Mutlaka soracağım şeyler olacaktır. Hem bizi burdan takip edenler de faydalanır yazdıklarımızdan.
 
Ben de bir dönem çok başarısız olduğumu ve bu yüzden yemek yemeyi asla hak etmediğimi düşünüyorum. Ama ben genelde çok depresif ve kaygılı olduğum zaman yemek yerim. Bu durumda da yemek yiyip tabak biter bitmez çok kötü hissediyordum.
 
Gecen yaz bende de oldu o tarz sikayetler. Evde icimde korku olusuyordu ama belli bir sebebi yoktu. Garip bir ruh hali rabbim tekrar yasatmasin. Psikiyatriye gittim ilaca basladim antidepresan. O donemden beri kullaniyorum. Iyi miyim idare eder o yazin olan duruma gore de cok cok iyiyim diyebilirim
 
Bu hastalık bitmez. Hep içimizde bir yerlerde olacak. Ancak terapiyle bu hastalığı yönetebileceğiz. Başka var mı yaptığınız şeyler? Ben de örgüye başladım.
 
Allah hepimize şifalar versin. Şimdi ben de daha iyiyim bir ay öncesine kadar. 3 ilaçla başlayıp tek ilaca düştüm. 2 ilaç ana ilaca alışma süreci içindi. Bakalım ne zaman kendimi kontrol etmeyi başarabilirim.
 
Bu hastalık bitmez. Hep içimizde bir yerlerde olacak. Ancak terapiyle bu hastalığı yönetebileceğiz. Başka var mı yaptığınız şeyler? Ben de örgüye başladım.
İyi olduğum alanları, başarılı özelliklerimi listeledim. Böylece sandığım gibi bomboş bir insan olmadığımı gördüm. Bir de kendime karşı bu kadar acımasız olmamayı öğrenmeye başladım. Mesela çok kaygılı olduğumuzda bu kadar kaygılı olduğumuz için de kendimize kızıyoruz ya, düşündüm ki acı çekiyor olduğun için kendini cezalandırmak çok saçma. Mesela doğada düşünelim bu durumu. Bir geyiğin bir bacağı bir aslan tarafından yaralansa, geyik "Ahhh akılsız kafam ahhh, biraz daha hızlı koşsaydım böyle olmazdı, hepsini hakediyorum ben!" diye düşünüp tutup diğer bacağını da kendi kırar mı? Ama biz yapıyoruz. Zaten çok kaygılıyız, kontrol etmekte zorlandığımız bir kaygımız var ve bu bize acı veriyor ama biz bunun için de kendimizi suçluyoruz. Böylece kaygımız ve depresyonumuz pekişiyor. Bir de başkalarından görmek istediğim sevgi ve şefkati kendime vermeye çalışıyorum. Örneğin ben bir sınavdan istediğim notu alamamışsam çok kaygılanırdım. Felaket senaryoları yazardım. Geleceğimin çok kötü olacağını düşünürdüm. Gerizekalıyım ben, hiçbir işe yaramıyorum diye düşünürdüm. Sonra böyle durumlarda şu şekilde düşünmeye başladım:
"Eğer bu notu alan yakın bir arkadaşım olsaydı sırf bu notu aldı diye onun geleceğinin mahvolacağını ve tam bir gerizekalı olduğunu düşünür müydüm?"
Cevap tabi ki hayır. Onu teselli eder, yanında olduğumu söyler ve bir dahakine istediği sonuca ulaşabilmesi için bir eylem planı yapmasına yardım ederdim.
O zaman neden kendime böyle davranayım ki?
Ben bunları yapıyorum. Tabi her zaman çok başarılı olamıyorum bu konuda ama en azından elimden geleni yapıyorum. Bir de meditasyon yapıyorum. Doktorum vermişti. Nefes alma ve gevşeme üzerine. Marconi Union'ın Weightless adında bir bestesi var, bilimsel araştırmalarla kaygıyı önemli ölçüde azalttığı ispatlanmış. İyi geliyor. Tabi bu aralar meditasyonu biraz boşladım ama
 
Anksiyete belasından 19 yaşından beri çeke biriyim.. son 4-5 yıl yüksek . Ve ilac 6 yıldır içiyorum . Terapi de aldım 3 sene. Sonuç 0 gittik e daha beter oldu ve ilacı bırakamaz oldum. Sonra İzzet güllü ile tanıştım YouTube da tesadüf birçok insan düzelmiş sayesinde videoları ile şuan videolarını kapattı bazı sorunlar yaşandığı için ama kitabı var piyasada. Sen hasta değilsin adı. Bilgiler zaten videolarla aynı. Birde makaleleri var nette yine İzzet güllü yazıp bulabilirsiniz okuyun. Bu adam sayesinde ilaçlardan ve bu psikolojik sorunlardan kurtulan çok kişi var. Ben 10 aydır mücadele ediyorum onun tekniği ile.
 
Böyle güzel bir açıklama yaptığın için teşekkür ederim. Ben de deneceğim inşallah. Ne kadar iyi gelirse artık. Sonuçta kaygı düzeyim çok yüksek. Ama küçüklükten beri öyleydi. Hatta psikoloğum aileden öğrenilen bir şey olduğunu söyledi. Bana da miras kaygı kaldı.
 
Ben de biliyorum hatta epey dinledim izzet güllü yü. Bence tek eksik kalan noktası bize ödevler vermemesi. Psikoloğa gidince anladım. O ödevlerle uğraşmak bile kaygılarımın ne kadar saçma olduğunu anlamamı sağlıyor. Özünde evet bu bir hastalık değil psikiyatri doktorum da aynı şeyi söylüyor. Ancak kendimi artık kontrol edemediğim için mecburen ilaç kullanmak zorundayım. Yoksa olay kafada bitiyor.
 
Ailemizin, öğretmenlerimizin bize küçükken gösterdiği tavırlar da çok etkiliyor bence. Mesela ben ilkokula başladığım yıl anne babam sık sık bana eğer bir defa bile tüm karne notlarım 5 olmazsa beni okuldan alıp evlendireceklerini söylerlerdi. Öğretmenim de mesela iyi okuyamayanlara hakaret eder, onları döverdi. Bu noktada o yaşlarda akademik başarının değerimizi belirleyen bir numaralı etken olduğu fikri oluştu sanırım kafamda.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…