- 16 Kasım 2020
- 230
- 126
- 34
-
- Konu Sahibi Black Wine
- #261
Adam evlenmeyince, adamdan ayrılmaya da duygusal olarak gücün yetmeyince ne olacak alternatif yollara dönülüyor. Evlilik bir başarı değil elbette ama evlilik fikrine ağlayarak karşılık veren bir adamla devam ettirmek de başarı değil. Bazen boşanmak başarı bazen evlenmek bazen ayrılmak bazen flört bile etmeden kendini dinlemek. Burada adam yanaşmayınca " yea ben aslında evlenmek istemiyordum " da diyerek kendini mutlu etmeye çalışan basiretsiz bir adamla ilişki yürütmeye çalışan bir kadın var. Seni bırakır evlenir falan filan bunlar boş muhabbet ben onunla evlenmek isterken benimle evlenmedikten sonra gitsin 3 kadınla aynı anda evlensin ne yapayım yani .. bu adamla hala birlikte olmak neden ?
Evlenmek isteyen bahanelere sığınmadan kendini belli ediyor. Benim başımda evlenmek isteyen bir adam var mesela, onun bakış açısındanGüncellemeyi okumadan dedim ki çocuk gibi günlerce, evden cenaze çıkmış gibi ağlayan adam kesin evlenmemiştir.
Güncellemeyi okudum, haklıymışım.
Bazen olayların içinden net göremiyoruz.
Bu konu kafama yatmadı ama içine sevgiyi de oturtamadım.
Evet BDV donum yıkansın diyen adamlarla evli mutsuz kadın kaynıyor olabilir. Ama sevdiğinden 1 sn ayrılmamak için apar topar evlenenler de var (ben gibi)
Yani konuya ne desem bilemedim, tek diyeceğim sizin için en hayırlısı ve mutlusu neyse o olsun
Zorlama kesinlikle adam istemiyor..o seni zorlasin sen degil.aklin kalsada git.tercini yap..evlilikten korkmak nedir yaa..ayni evde yasamaktan korkmuyor ama..aglamasina felanda kanma.seven adam zaten seni budurumdan kurtarir.ama hic nitetiyok.Güncelleme 13.sayfada
merhaba,öncelikle uzun bi konu olacak neredeyse her konum gibi, okuyanlara şimdiden teşekkür ederim. Her konumda belirttiğim gibi benim 3 senelik bir ilişkim var ve yaklaşık 2.5 senedir de birlikte yaşıyoruz. Oldukça mutlu bi ilişkimiz var ufak tefek problemlerimiz olsa da içimde yara olan bişey olmadı şimdiye kadar. Şöyle ki bu birlikte yaşadığımız süre içinde konusu açıldığında sevgilim "ben şuan evliliğe hazır değilim" diyodu ki haklıydı da çünkü ben henüz öğrenciydim, işim yoktu tek maaşla geçiniyoduk. Çok da kafama takmadım açıkçası zamanı gelince olur diye düşünüyodum çünkü kendisi bana "ben kesinlikle evlilik düşünmüyorum" demedi hiç bi zaman, o da zamanı gelince olur sinyalini verdi yoksa ben de beklenti içine girmez ona göre hareket ederdim. Neyse son zamanlarda evlilik konusunu açmaya başladım çünkü artık mezun oldum, çalışıyorum, ailemin büyük bi kısmı birlikte yaşadığımızı biliyo bilenler gelip gittikçe laf sokuyo, bilmeyenlere tadımız kaçmasın diye yalan söylüyorum... Önceleri çok takılmıyodum bunlara ama ben evlilik konusunu açmaya başladıkça sevgilimin adeta kulaklarını kapatarak kaçması beni aşırı rahatsız etmeye başladı... Elbette herkes evlenmek zorunda değil, istemeyen baştan söyler ben evlilik düşünmüyorum diye ben de sonuna kadar saygı duyar çekilirim. Ama bu konuyu konuşmamız olumlu ya da olumsuz bi karara varmamız gerekiyodu ama bu şekilde ben konuşalım dedikçe onun kaçması sanki ben evlilik için, biri beni "alsın" diye yanıp tutuşuyorum da sevgilim de beni başından savıyomuş gibi bi izlenim oluşmaya başladı. Ama bunu yaparken dediğim gibi kapıyı kapatmadı hiç bi zaman, sürekli "ya tamam bunları konuşuruz şimdi üstüme gelme" modunda. Ama ben anladım ki bu adam 2 sene önce de bu moddaymış, şuanda da bu modda sadece eskiden gözüme batmıyomuş erken olduğu için, bi arpa boyu yol kat edememiş. Bi 2 sene sonra da böyle olucak. Geçen akşam konuyu açtığımda "yeter ya evlenmiyorum işte evlenmiyorum" dedikten sonra bende kayış koptu. Son sözün bu mu dedim, omuz silkti ben de peki deyip kalktım bavulumu topladım. Bu panik oldu tabi gitme konuşalım falan filan. Dedim artık kararını vericeksin ya evlenelim diyceksin ya da bırak ben yoluma bakiym, senelerimi senin ağzının içine bakarak huzursuz bi şekilde geçiremem dedim. Ki blöf yapmadım gayet ciddiydim, çünkü bu adam 1 sene sonra da aynı olucaksa, 1 sene ya da 5 sene sonra bu ilişki bi yere gitmiyo diye ayrılıp ağlıycağıma, şimdi ayrılırım 1 sene sonra iyileşmiş olurum... Şimdi 2 gündür ağlıyo evlenmek istemediğin için mi ağlıyosun diyorum hayır iki seçeneği de değerlendiriyorum ayrıldığımızı düşündükçe ağlıyorum sen benim hayatımsın ben senden ayrılamam karar vermek istemiyorum diyo. Ki 3 senedir beraber ilk defa karşımda hüngür hüngür ağladığını görüyorum. Yaşadığı o kararsızlığı da anlıyorum çünkü evlilik korkusu var, gelecek korkusu var, evlendikten sonra baklava desenli süveteriyle tekli koltukta gazete okuyan göbekli bi adama dönüşüceğini falan sanıyo. Halbuki ben de hayallerimden vazgeçmiş değilim ki, benim de hala gerçekleştirilicek hayallerim var ve o bana yurt dışına eğitime gidicem falan dese bile üzülürüm ama sen evli adamsın otur oturduğun yerde diycek bi insan değilim. Şimdi bazen durup durup soruyo, "peki aileler ne zaman tanışır, süreç nası gelişir" falan diye yılbaşına doğru tanışırlar diyorum, mayısta tanışsalar olmaz mı diyo. Kendi kafasında oturtmaya çalışıyo ben de ona yardımcı olmak için elimden geleni yapıyorum. Karşımda beni sallamayan, değer vermeyen kötü niyetli bi insan olsa 1 dakika daha katlanmam ama bu adamın beni ne kadar sevdiğini biliyorum, bi gün küs kalsak nası mutsuz olduğunu birlikteyken gözlerinin içinin nası güldüğünü biliyorum. Sadece onun bu korkularına nasıl derman olurum onu bilmiyorum, çünkü aksi taktirde kendi geleceğim için yüreğimi burda bırakıp çekip gitmem gerekicek... Bi akıl verin nolur ben bu adamla ne yapayım
Bence adam sizinle bir gelecek düşünmüyor.ilerde sıkıntı çıkarsa en kısa yoldan sizden kurtulmak amacı.Güncelleme 13.sayfada
merhaba,öncelikle uzun bi konu olacak neredeyse her konum gibi, okuyanlara şimdiden teşekkür ederim. Her konumda belirttiğim gibi benim 3 senelik bir ilişkim var ve yaklaşık 2.5 senedir de birlikte yaşıyoruz. Oldukça mutlu bi ilişkimiz var ufak tefek problemlerimiz olsa da içimde yara olan bişey olmadı şimdiye kadar. Şöyle ki bu birlikte yaşadığımız süre içinde konusu açıldığında sevgilim "ben şuan evliliğe hazır değilim" diyodu ki haklıydı da çünkü ben henüz öğrenciydim, işim yoktu tek maaşla geçiniyoduk. Çok da kafama takmadım açıkçası zamanı gelince olur diye düşünüyodum çünkü kendisi bana "ben kesinlikle evlilik düşünmüyorum" demedi hiç bi zaman, o da zamanı gelince olur sinyalini verdi yoksa ben de beklenti içine girmez ona göre hareket ederdim. Neyse son zamanlarda evlilik konusunu açmaya başladım çünkü artık mezun oldum, çalışıyorum, ailemin büyük bi kısmı birlikte yaşadığımızı biliyo bilenler gelip gittikçe laf sokuyo, bilmeyenlere tadımız kaçmasın diye yalan söylüyorum... Önceleri çok takılmıyodum bunlara ama ben evlilik konusunu açmaya başladıkça sevgilimin adeta kulaklarını kapatarak kaçması beni aşırı rahatsız etmeye başladı... Elbette herkes evlenmek zorunda değil, istemeyen baştan söyler ben evlilik düşünmüyorum diye ben de sonuna kadar saygı duyar çekilirim. Ama bu konuyu konuşmamız olumlu ya da olumsuz bi karara varmamız gerekiyodu ama bu şekilde ben konuşalım dedikçe onun kaçması sanki ben evlilik için, biri beni "alsın" diye yanıp tutuşuyorum da sevgilim de beni başından savıyomuş gibi bi izlenim oluşmaya başladı. Ama bunu yaparken dediğim gibi kapıyı kapatmadı hiç bi zaman, sürekli "ya tamam bunları konuşuruz şimdi üstüme gelme" modunda. Ama ben anladım ki bu adam 2 sene önce de bu moddaymış, şuanda da bu modda sadece eskiden gözüme batmıyomuş erken olduğu için, bi arpa boyu yol kat edememiş. Bi 2 sene sonra da böyle olucak. Geçen akşam konuyu açtığımda "yeter ya evlenmiyorum işte evlenmiyorum" dedikten sonra bende kayış koptu. Son sözün bu mu dedim, omuz silkti ben de peki deyip kalktım bavulumu topladım. Bu panik oldu tabi gitme konuşalım falan filan. Dedim artık kararını vericeksin ya evlenelim diyceksin ya da bırak ben yoluma bakiym, senelerimi senin ağzının içine bakarak huzursuz bi şekilde geçiremem dedim. Ki blöf yapmadım gayet ciddiydim, çünkü bu adam 1 sene sonra da aynı olucaksa, 1 sene ya da 5 sene sonra bu ilişki bi yere gitmiyo diye ayrılıp ağlıycağıma, şimdi ayrılırım 1 sene sonra iyileşmiş olurum... Şimdi 2 gündür ağlıyo evlenmek istemediğin için mi ağlıyosun diyorum hayır iki seçeneği de değerlendiriyorum ayrıldığımızı düşündükçe ağlıyorum sen benim hayatımsın ben senden ayrılamam karar vermek istemiyorum diyo. Ki 3 senedir beraber ilk defa karşımda hüngür hüngür ağladığını görüyorum. Yaşadığı o kararsızlığı da anlıyorum çünkü evlilik korkusu var, gelecek korkusu var, evlendikten sonra baklava desenli süveteriyle tekli koltukta gazete okuyan göbekli bi adama dönüşüceğini falan sanıyo. Halbuki ben de hayallerimden vazgeçmiş değilim ki, benim de hala gerçekleştirilicek hayallerim var ve o bana yurt dışına eğitime gidicem falan dese bile üzülürüm ama sen evli adamsın otur oturduğun yerde diycek bi insan değilim. Şimdi bazen durup durup soruyo, "peki aileler ne zaman tanışır, süreç nası gelişir" falan diye yılbaşına doğru tanışırlar diyorum, mayısta tanışsalar olmaz mı diyo. Kendi kafasında oturtmaya çalışıyo ben de ona yardımcı olmak için elimden geleni yapıyorum. Karşımda beni sallamayan, değer vermeyen kötü niyetli bi insan olsa 1 dakika daha katlanmam ama bu adamın beni ne kadar sevdiğini biliyorum, bi gün küs kalsak nası mutsuz olduğunu birlikteyken gözlerinin içinin nası güldüğünü biliyorum. Sadece onun bu korkularına nasıl derman olurum onu bilmiyorum, çünkü aksi taktirde kendi geleceğim için yüreğimi burda bırakıp çekip gitmem gerekicek... Bi akıl verin nolur ben bu adamla ne yapayım
Eşinizle ilişkinize çok özendim darısı başımaMerhabalar,
Öncelikle ben hiç muhafazakar biri değilimdir. Evlenmeden önce cinsellik yaşamamayı savunmam. Fakat evlilik önemli değil, zaten birlikte yaşıyorsunuz, ne yapacaksınız evlenip denmesine hiç katılmıyorum.
İlk erkek arkadaşımla 9 yıl sevgiliydik. 5 yılını birlikte yaşayarak geçirdik. Hep okulumuz bitince, işimiz olunca evleniriz derdik. Adam bir türlü evlilik teklif etmedi. Ben de artık planlara başladım onu mu bekleyeceğim diye :) İşimiz oldu, okulumuz bitti nişan oldu falan ama adam bir garip. Yok ben korkuyorum, yok büyük sorumluluk falan. Sonra benden habersiz psikoloğa gitmiş. Görüşmeler sırasında evlilikten değil, benimle evlilikten korktuğunu öğrenmiş :). Geriye dönüp baktığımda evlilik hazırlıkları başladığında ilişkimizde sorunlar olduğunu ama benim görmezden geldiğimi farkettim. Ona da dedim keşke beni sevmediğini nişandan önce söyleseydin de aileleri karıştırmasaydık diye. Neyse dedim olan olmuş :) zararın neresinden dönersek kardır. Kendine iyi bak dedim ayrıldık. Birçok insan da bana her şey evlenmek mi de neden ayrıldınız da (genelde onun ailesi) zaman verseydiniz de falan dediler. Evlenmemek tercih olabileceği gibi evlenmek de bir tercihtir. (Bu arada nafakaymış da bilmemne derseniz diye söylüyorum. Ben onun 2 katı maaş alıyordum ve hep öyle olacaktı. Ayrılırsak nafaka verecek taraf bendim yani. Düğün masrafı falan diyenler için de yazayımonun ailesinin durumu kötüydü ve maaşı da dediğim gibi beninkinin çok altında olduğundan düğünü de tamamen ben yapacaktım. Evi de ben geçiriyordum ve harçlık bile veriyordum çalışmaya başlamadan önce. Yani olay erkek tarafının maddi olarak ezilmesi değil.)
Şimdiki eşimle sevgililiği 1 yıl içinde evliliğe taşıdık :) İkimizde muhafazakar değilken yaptık. Nedeni de emin olmamız, birbirimizi sevmemiz. He imzasız sevemez miyiz? Severiz ama ikimizden biri hastaneye düşerse yanına almazlar. Birimizden biri bilincini bir şekilde geçici olarak kaybetse karar verme yetkisi diğerine geçmez. Çocuk istedik, tüp bebeğe başladık. Evli olmasak yapmayacaklardı :) Yani bu kadar çile çekmek yerine neden imzayı atmayalım o zaman? Madem çok basit bir şey? Madem anlamsız? At madem anlamsızsa. Sen yine aynı hayatına devam et ki bizim evlendiğimizde sevgimiz açısından değişen bir şey olmadı, sevgiliyiz hala. Ama ben 700 km uzak bir şehre atanmıştım, evliyiz diye aynı yerde yaşayabilmeye başladık.
Yani evlilik bireyler için aman canım ne olacak olabilir ama toplum baskısı için değil, yasal durumlar için yapılması büyük avantaj. Hatta şöyle diyeyim, avrupada bile evliysen devlet senden daha az vergi alıyorevini daha rahat geçindir diye. Düşünün. Bekar - evli farkı devlet gözünde bu kadar büyük. Yani aman ne olacak canım imzaysa atsın o zaman.
Yarı otomatik portakal: evleri ayırarak ve işinin peşinden koşarak çok iyi yapmışsın. Sana iyi geliyorsa ayrılmama kararın doğru ama en ufak bir rahatsızlık hissettiğinde (çünkü ben hissetmiştim evlenmediğimiz için) yol ver gitsin. İnan bana ölüp bittiğin çok sevdiğin adamın 2 ay ağladıktan sonra hatırlamaya çalıştığında yüzünü aklına getiremeyeceksinHayat bu. Senin için büyük fedakarlıklar yapamayacak insanları hayatında tutmak zaman, enerji ve mutluluk kaybı oluyor. Sen daha konusunu açmadan sana evlilik teklifiyle gelecek, sana değer veren hiçbir şeyden korkmayan adamla birlikte ol, ya da hiç kimseyle olma. Çok mutlu bir evliliğin yoksa bekarlık çok daha iyi diyor araştırmalar :) Umarım kendi değerini hep bilirsin ve hep sana çok değer verip seven, senin de çok değer verip sevdiğin insanlarla beraber olursun.
Çok teşekkür ederim bu güzel yorumunuz için. Peki onun "değerli başucu kitabı" olmadığımı göstermek için ne yapmaliyim sizce?
Neden boşa heba olmuş olsun ki o on sene sevdiğin insanla mutlu bir şekilde geçirilmiş bir on yıl olacak... Her şeyi emek fedakarlık yatırım olarak görmemek lazım güzel vakit geçirmiş mutlu olmuş daha nolsunBaştan yanlış yapmışsınız aynı evi paylaşarak...adam niye evlensin niye sorumluluk alsın ki. Sanırım evleri ayirmissiniz ama hala kopamsmissiniz...bence büyük hata...boşa geçen zaman...tabi ki herkes evlenmek zorunda değil...ama bundan bir on sene sonra geriye dönüp baktığınızda o yılların boşa heba olduğunu göreceksiniz...biyolojik saat bagiracak anne olmak isteyeceksiniz..ama yaş geçtikçe başka birini sevmek daha da zorlaşacak..yada istediginiz kadar toplumsal baskıyı önemsemiyorum diyin canininizi çok sikanlar olacak....yerinizde olsam bir arpa boyu yol katedemedigim bu insandan arkama bakmadan uzaklasirdim...
Belki ayrilsa başka biri ile çok daha güzel günleri olacak? Belki diğer adam tamda konu sahibinin isteklerine cevap verecek?Neden boşa heba olmuş olsun ki o on sene sevdiğin insanla mutlu bir şekilde geçirilmiş bir on yıl olacak... Her şeyi emek fedakarlık yatırım olarak görmemek lazım güzel vakit geçirmiş mutlu olmuş daha nolsun
Hangi kadın ‘adam benimle evlenmedi, biyolojik saatim de işledikçe işledi, onca emeğin zamanın sonunda elimde kaldı sıfır ama olsun ya ben onunla 10 yıl mutlu geçirdim’ der ki allaşkına?Neden boşa heba olmuş olsun ki o on sene sevdiğin insanla mutlu bir şekilde geçirilmiş bir on yıl olacak... Her şeyi emek fedakarlık yatırım olarak görmemek lazım güzel vakit geçirmiş mutlu olmuş daha nolsun
Katılıyorum. Ben de olsam ayrılırdım şöyle bir durumda. Söylemek istediğim sevgililik, nişanlılık, birlikte yaşamak, cinsellik gibi şeyler tarafların her ikisini de mutlu ettiği için yani karşılıklı çıkar ilişkisi içerisinde yapılan şeyler. Seninle evlenmez 10 seneni heba edersin çok anlamsız bir yaklaşım. Sanki sevgililik, kadınların sevgililerini evliliğe ikna etme süreciymiş gibi bir anlama çıkıyor bu. Eğer seninle evlenmezse boşuna sevgili olmuş oldun on sene demeye geliyor. Neden boşuna sevgili olasın kadın bu süreçte hiç mi mutlu olmadı sırf erkek kendini evliliğe hazırlasın diye mi bunu yaptı?Belki ayrilsa başka biri ile çok daha güzel günleri olacak? Belki diğer adam tamda konu sahibinin isteklerine cevap verecek?
Kendi adıma birlikte yaşamaya ok ama evlenmeye hayır diyen adamlara zerre güvenmiyorum. Bana kızanlar olacaktır ama biraz kaypak ve çıkarcı geliyorlar.
Karşılıklı emek veriliyor... Ben de evlenmek isterim, ben de evliliği düşünmeyen bir insanla birlikte olmak istemem. Ben de bu durumda ayrılırım. Ama konuyu açıklarken kullandığınız cümlelerin kadını ezici ifadeler olduğunu düşünüyorum. Sanki erkekler evlilikten nefret eder bizler de onları ikna etme için, onlar kendi psikolojilerini hazırlasınlar diye zorla bir sevgililik dönemi geçiririz. Bu dönemden asla hoşnut olmayız sadece yatırım yapar emek veririz. Sonucunda bizimle evlenmezse de emeğimiz boşa gitmiş olur. Eğer böyle değilse elinde neden sıfır kalmış olsun?Hangi kadın ‘adam benimle evlenmedi, biyolojik saatim de işledikçe işledi, onca emeğin zamanın sonunda elimde kaldı sıfır ama olsun ya onunla 10 yıl mutlu geçirdim der ki allaşkına?
Ahlaki değerler nedeni ile sonuç odaklı davranan bir toplumuz. Kaldı ki 6 yıllık bir ilişkiyi bende aldatıldığım için bitirdim. Geriye baktığımda mutlu olduğum zamanlardan çok bana yaşattikları geliyor.Katılıyorum. Ben de olsam ayrılırdım şöyle bir durumda. Söylemek istediğim sevgililik, nişanlılık, birlikte yaşamak, cinsellik gibi şeyler tarafların her ikisini de mutlu ettiği için yani karşılıklı çıkar ilişkisi içerisinde yapılan şeyler. Seninle evlenmez 10 seneni heba edersin çok anlamsız bir yaklaşım. Sanki sevgililik, kadınların sevgililerini evliliğe ikna etme süreciymiş gibi bir anlama çıkıyor bu. Eğer seninle evlenmezse boşuna sevgili olmuş oldun on sene demeye geliyor. Neden boşuna sevgili olasın kadın bu süreçte hiç mi mutlu olmadı sırf erkek kendini evliliğe hazırlasın diye mi bunu yaptı?
Sıyrılın artık bu dar görüşten. Siz aynı evi paylaşmadığınız için mi yana yakıla evlenme teklif edildi size?Baştan yanlış yapmışsınız aynı evi paylaşarak...adam niye evlensin niye sorumluluk alsın ki. Sanırım evleri ayirmissiniz ama hala kopamsmissiniz...bence büyük hata...boşa geçen zaman...tabi ki herkes evlenmek zorunda değil...ama bundan bir on sene sonra geriye dönüp baktığınızda o yılların boşa heba olduğunu göreceksiniz...biyolojik saat bagiracak anne olmak isteyeceksiniz..ama yaş geçtikçe başka birini sevmek daha da zorlaşacak..yada istediginiz kadar toplumsal baskıyı önemsemiyorum diyin canininizi çok sikanlar olacak....yerinizde olsam bir arpa boyu yol katedemedigim bu insandan arkama bakmadan uzaklasirdim...
Evlilik karşılıklı akit. Sadakat, bağlılık vb gibi pek cok hususta verilen söz. Ciddi yükümlülük yüklüyor hakkı ile yürütene. Sevdiğimiz kimseyi yaşam boyu yanımızda görmek ile ilgili söz. Taraflardan biri buna hazır ve beklenti içindeyken, hayatında diğerine sonsuza kadar oturabileceği bir bölüm ayırabilmişken diğerinin buna hic yanaşmaması üzüntü verici. Kadın ve erkek her konuda eşit. Ancak biyolojik mekanizmaları farklı bildiğiniz üzere. Sıfırdan başlamak, ilişki tesisi, doğru aday olduğuna emin olmak, sevmek vs vs ciddi bir süreç. Eğer çocukla bu ilişkiyi taçlandırmak isterse yine hanımları daha ince eleyip sık dokuyacaklari bir surec bekliyor. Bunun benzeri dezavantajlar zaman yatırımı acısından kayıptır. Yani sırf biolojik saati için değil, verdiği değerin eş düzeyini görememiş olmanın yarattığı üzüntü yıpratıcı olabilir.Katılıyorum. Ben de olsam ayrılırdım şöyle bir durumda. Söylemek istediğim sevgililik, nişanlılık, birlikte yaşamak, cinsellik gibi şeyler tarafların her ikisini de mutlu ettiği için yani karşılıklı çıkar ilişkisi içerisinde yapılan şeyler. Seninle evlenmez 10 seneni heba edersin çok anlamsız bir yaklaşım. Sanki sevgililik, kadınların sevgililerini evliliğe ikna etme süreciymiş gibi bir anlama çıkıyor bu. Eğer seninle evlenmezse boşuna sevgili olmuş oldun on sene demeye geliyor. Neden boşuna sevgili olasın kadın bu süreçte hiç mi mutlu olmadı sırf erkek kendini evliliğe hazırlasın diye mi bunu yaptı?
Yok kadınları ezmek değil, aksine ‘kadın’ denilen varlığı değerli gördüğüm için böyle bir yorum yaptım ben. Hatta tam tersi olarak, ‘adam evlenmek istemiyorsa beni sevmediğini düşünüp ayrılırdım’ dedim sizin gibi konu sahibine yorumumda. Kimse kimseyi beklemek ya da ikna etmek zorunda değil elbette..Karşılıklı emek veriliyor... Ben de evlenmek isterim, ben de evliliği düşünmeyen bir insanla birlikte olmak istemem. Ben de bu durumda ayrılırım. Ama konuyu açıklarken kullandığınız cümlelerin kadını ezici ifadeler olduğunu düşünüyorum. Sanki erkekler evlilikten nefret eder bizler de onları ikna etme için, onlar kendi psikolojilerini hazırlasınlar diye zorla bir sevgililik dönemi geçiririz. Bu dönemden asla hoşnut olmayız sadece yatırım yapar emek veririz. Sonucunda bizimle evlenmezse de emeğimiz boşa gitmiş olur. Eğer böyle değilse elinde neden sıfır kalmış olsun?